Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18 MART 2012 PAZAR 6 KILIÇDAROĞLU HABERLER 12 şehit Ankara’ya getirildi. Törenlerin yarın yapılması bekleniyor Şehitler uğurlanıyor AİLELERE ANLAMLI ZİYARET CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kâbil’de şehit olan Yüzbaşı İlker Aydın’ın ailesine taziyede bulunmak için Batıkent’teki evine gitti. Kılıçdaroğlu, Eryaman’a geçerek Kıdemli Başçavuş Salih Helvacı’nın babası ile yakınlarını taziye çadırında ziyaret etti. Ş E H İT L E R İM İZ Tahliye.. Gülerce.. Özkök ve... Önceki gece 2. Ergenekon davasınde gece vakte kadar tahliye beklendi. Balbay, Özkan, Hilmioğlu, en azından... Heyet 3 saati geçen bir aradan sonra bir tahliye verdi. Ne konuştular aralarında bilinmez. Tahliye edelim mi etmeyelim diye epey tartışmışa benziyorlar. Sonuç: “Dosya kapsamı, kuvvetli suç ve kaçma şüphesi, sanık savunmalarını tamamlanmamış olması nedeniyle taleplerin reddine...” Bunların “gerekçe” olmadığını, kendileri dahil herkes biliyor. Gece bu reddiye haberi gelince, Gülen cemaatinin medya yüzlerinden Hüseyin Gülerce’nin (Zaman) “Ergenekon Güç Toplarken” yazısını düşündüm: “Şu anda Ergenekon, üç cephede birden güç toplama hamlesi başlattı. Hrant Dink davası kararına tepki, Sivas katliamı davası kararına tepki ve Nedim Şener ile Ahmet Şık’ın tahliyeleri üzerlerinden kamuoyu oluşturma...” Gülerce’ler, medyalarında bunu durmadan dillendirmekte: Ergenekon hortluyor, başlarını kaldırmasınlar, ezelim hemen! Tercümesi: Hukuk, adalet, yasa masa bunları kenara itin, önemli olan içeridekilerin dışarı çıkmaması.. dahası, dışarıda olan isimlerin de içeri tıkılması... Geçen hafta da köşelerinde, tutuklanması gereken medya patronları ve çalışanlarının isimlerine yer verdiler! Cemaatçilerden tek Allah’ın kulu, hukuk kepazeliklerini ve rezilliklerini dillendirmedi bugüne kadar! Bu özellikleri, kendilerinin nasıl bir kumaştan dokunduklarının kanıtı... Yo hayır, Gülerce’nin yazısı ile mahkemenin kararı arasında bir nedensellik kurmuyorum. Koskoca mahkeme, Gülerce’nin yazısına bakarak mı karar verecek! Ben “siyasi illiyetler” kurmayı yeğlerim, “uzmanlık alanım” olarak!.. ??? 7 Şubat’ta MİT üzerinden Erdoğan’a Darbe Girişimi’nin “bağırsakları”, hükümet yanlısı yazar ve araştırmacılarca ortalığa döküldü. Bırakın 4 aydır bu çatışmanın bu köşede dillendirilmiş olmasını, diyelim ki burası “taraf”. Tek bir örnek yeter, Ali Bayramoğlu, Yeni Şafak yazarı, hükümet destekçisi, resmen, “cemaatemniyetyargı” özel siyasi yapılanmasının MİT üzerinden darbe girişiminin sorumlusu olduğunu yazdı. Erdoğan bu yapıya müdahalelerde bulundu ama dağıt(a)madı. Fakat, özel yetkili mahkemelerin yasasında küçük değişikliklerle, mahkemelerin icraatlarının, “katı cemaat yanlısı” değil de “hükümetin isteği doğrultusunda” olmasını sağlayacak yönde adımlar atacak. Cemaatin yargı üzerindeki (siyasi) kontrolünü, “yasa denetimi” ile istediği çizgide tutacak. Hükümet üyeleri ikide bir uzun tutukluluğun kötülüğü üzerine demeç verirken (en son Babacan), cemaatin adamları da hükümeti (belki hem de yargıyı) uyarıyor: Dikkat Ergenekon hortluyor, yapmayın etmeyin... Aralarındaki çekişme sert, cemaat geri adım atmıyor, dizginleri sıkı tutuyor, olan da Balbay’lara oluyor! Bu davalar siyasidir. Cemaatin elinde hâlâ en büyük silahtır. Hukuk işlemeye başlarsa, bu silahı yitirir, ayrıca davaların altında kalırlar! Gülerce’lerin direnmesinin nedeni bu... ??? Şu konuya da değinmezsem çatlarım: Ertuğrul Özkök, Ahmet Şık’ın tahliye sırasında “hesap verecekler” sözlerine dikkat çekti ve bugün yapılanların yarın öç almayı gündeme getireceğine vurgu yaptı. Şık, doğal olarak, kendisine polisyargı kumpası kurulduğunu düşünüyor ve bir yıl içeride tutulmasının hesabını istiyor.. “Kumpas varsa” yasal suçtur ve hesabı da sorulur. Doğal! NAlçı (*), bundan, “Özkök Fethullah’ı hapse attırmak istiyor” diye yorum çıkarmış. Tam öküz ile dağ fıkrası gibi yani! Özkök de bunu “F.Gülen ve takımını Özkök’ün üzerine salma girişimi” olarak algıladı. Oysa dünya yıkılsa Gülen’e laf etmemiş birisi. Erdoğan’a Darbe Girişimi’nde bile sustu! Ama Ertuğrul Özkök, hukuksuzluklara, öç duygularına etkili karşı çıktı, Allah için! Bu karşı çıkışlarının, cemaate, Gülen’e karşı yazılar olarak algılandığını bildiği halde! Cemaatin tutuklanması gerekenler listesinde Özkök hep var! Gülen ile aralarında bir “özel hukuk” olduğunu düşünüyor. Gülen’in içinde Allah duygusuna da vurgu yapıyor. Bu onu kurtarır mı bilmem. Türkiye’yi rahatlatacak olan, siyasi ortam ve hukukun biraz normalleşmesidir. Özkök değil, ama içimizden bazıları, Gülen’(ciler)e sevimli görünmeye başlayarak, kendilerini emniyete alma yoluna girdiler! Gülencilerin, şeker (cemaat okulları, davetler!) ve kamçı (emniyet ve yargıda güçleri) politikaları, doğrusu etkili oldu!.. “Şeker ve kamçıya” teslim olanlar, farkında olmayabilirler, ama bu iş bitti, şimdi geri dönüş yapabilirler! Bizim ise gidecek bir yerimiz zaten hiç olmamıştı! ??? Allah duygusuna, korkusuna gelince... Bu konuda kişiye özgü değil, genel görünüm üzerine yazacağım: Din siyasetçilerinde, din araçlarıyla yüksek siyaset yapanlarda, bu duygunun tartışmalı olduğunu olgular gösteriyor. Erbakan’ın cihat paralarında kumbaraların (çanak çömleğin) patlamasına bakın... Dincilerin hukuksuzluklarına, ihale yolsuzluklarına, vicdansızlıklarına bakın... İntikamcılıklarına bakın... Küçük kızlara sarkıntılıklara kadar! Siyasi İslamcıların, bütün yaptıklarında sığındıkları dini bir şey hep bulunur. Örneğin cihat için... Allah ve düzenini kurmak için her araç mubah... Allah adına, din adına... Bu tür yalanlara sığınmalar, yeryüzünde her türlü kepazeliğe kapıları açıyor veya her türlü kepazeliği örtüyor veya tanrısal izinli kılıyor... Allah bu işlerin neresinde, gel de merak etme... Serkan Doğan (Persone Binbaşı) Mithat Çolak (Mühendis rsonel Binbaşı) Şükrü Bağdatlı (Hava Pe kam Binbaşı) tih İsmail Cem Yakınlar (İs Yüzbaşı) ot Pil ra Adil Erdoğan (Ka aşı) İlker Aydın (İkmal Yüzb men) teğ Üs l ma (İk dız Murat Yıl Pilot Üsteğmen) Tahsin Barutçu (Kara Üsteğmen) l ma (İk Okan Melikoğlu emli Başçavuş) Kıd k ğlı (Sa Salih Helvacı knisyen Mehmet Akbaş (U/H. Te Kıdemli Üstçavuş) man Çavuş) Önay Vurucu (Piyade Uz l Binbaşı) Suriye’ye niye gireceğiz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Suriye’de tampon bölge kurulmasına da, “Türkiye Batı’nın teşeronluğunu yapmamalı” diyerek karşı çıktı. Suriye’den Türkiye’ye gelenlerle ilgili tampon bölge konusunun tartışmasının sorulması üzerine de Kılıçdaroğlu, “Tampon bölge nerede kurulacak. Suriye topraklarında mı? Biz Suriye topraklarına ne diye gireceğiz? Yarın bir başka ülke gelip Türkiye topraklarına tampon bölge kurarsa, ‘siz zamanında Suriye’de yaptınız şimdi sıra Türkiye’ye geldi’ diye bir soru gelirse nasıl yanıt vereceğiz. Suriye konusunda Batı’nın egemen güçlerinin Ortadoğu’daki taşeronluğunu Türkiye yapmamalıdır, yapamaz” dedi. Kılıçdaroğlu, Afganistan’da 12 askerin şehit olması nedeniyle Türk askerinin geri çekilmesi çağrılarının anımsatılması üzerine de, “İçimiz kan ağlıyor. Gencecik insanlar, ülkelerinden çoluk çocuğundan uzakta oralarda ülkenin çıkarlarını savunmak için mi bulunuyorlar gibi bir soruyu haklı olarak bizim aklımıza getiriyor” dedi. Kılıçdaroğlu, OSİAD Genel Kurulu öncesinde gazetecilerin 4+4+4 düzenlemesiyle ilgili AKP’nin Çiçek’in yetkisi olmadığına ilişkin açıklamalarını anımsatarak görüşünü sormaları üzerine şunları söyledi: “4+4+4 ile ilgili Sayın Çiçek’in üzerine düşen büyük bir görev var. Komisyon çalışmamıştır. TBMM Başkanı’nın vereceği kararı sabırla bekliyoruz. Bu karar demokrasiden yana bir karar mı olacak yoksa bir kişinin egemenliğinin gereği olarak mı, TBMM Başkanı o kişinin sözcüsü mü olacak? Bunu hep beraber göreceğiz ve tanığı olacağız.” ? Haber Merkezi Şehitlerin naaşını taşıyan uçak, dün akşam saatlerinde Ankara’ya ulaştı. Şehitler için, bugün otopsi işlemleri yapılacak. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Afganistan’da şehit olan Türk askerleri için resmi cenaze törenlerine ilişkin, “Pazartesi ikindi vakti olmazsa, salı günü olacak” dedi. Arınç: Teknik arıza ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Afganistan’da düşen helikopterin teknik bir arıza nedeniyle düştüğü yönünde bilgiler geldiğini söyledi. Başbakan Yardımcısı Arınç, gazetecilerin Afganistan’da şehit olan Türk askerleri konusunda muhalefetten gelen “Türk askerlerinin Afganistan’da ne işi var” eleştirisini sorması üzerine bu eleştiriyi “rant elde etme gayreti” olarak nitelendirdi. Arınç bu olayın, şu ana kadar gelen bilgiler doğrultusunda, tamamen teknik bir arıza sebebiyle cereyan ettiğini, olayın bir başka müdahale ile cereyan etmiş olduğuna dair hiçbir bilginin bulunmadığını belirtti. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın bu olay sebebiyle Almanya ziyaretini ertelediğini anımsatan Arınç, bugün Çanakkale’de yapılacak törenlere Başbakan’ı temsilen kendisinin katılacağını bildirdi. 12 eve düşen ateş tüm ülkenin yüreğini yaktı Şehitler için Kâbil Bölge Komutanlığı’nda cenaze töreni düzenlendi. Törene NATO’ya bağlı Uluslararası Güvenlik Destek Gücü (ISAF) bünyesinde görev yapan Kâbil Bölge Komutanlığı’nda görevli Türk askerleri ve NATO Komutanlığı’nda görev yapan bazı askerler de katıldı. 12 şehidin Türk bayraklarına sarılı tabutları önünde saygı duruşunda bulunuldu, Kuranıkerim okundu ve topluca dua edildi. Cenazeler, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait uçakla Türkiye’ye gönderildi. Törende bazı askerlerin gözyaşlarını tutamadığı ve duygulandığı görüldü. Tören için NATO birlikleri yoğun güvenlik önlemleri aldı. Yerel ve uluslararası birçok medya kuruluşunun temsilcileri ve muhabirleri güvenlik nedeniyle törene son anda yetişebildi. Şehit cenazeleri akşam saatlerinde Türkiye’de ulaştı. ISAF bünyesinde 1800’e yakın Türk askeri görev yapıyor. Bir gün önce ailesini aradı... Haber Merkezi Şehit olan 12 Türk askerin baba ocağına ateş düştü. Üsteğmen Murat Yıldız’ın, şehit olacağı içine doğmuş gibi bir gün önce ailesini arayarak helallik istediği ortaya çıktı. Başbakan Tayyip Erdoğan, 12 askerin şehit olması nedeniyle Almanya ziyaretini iptal etmesinin ardından, dün şehit ailelerini telefonla arayarak taziyelerini iletti. Şehit olan Binbaşı İsmail Cem Yakınlar’ın 6 ay önce binbaşılığa terfi ettiği öğrenildi. kıldı. Şehit evine bayrak asılırken şehit babası Fevzi Barutçu, oğlunun nişanlı olduğunu, bu yıl düğün yapmayı planlarken şehit düştüğünü söyleyerek gözyaşı döktü. Şehitlerden Üsteğmen Murat Yıldız’ın, ailesinin yaşadığı Gaziemir ilçesindeki baba ocağından ağıtlar yükseldi. Şehit haberinin ardından aralarında Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Muharrem Balta, çok sayıda yurttaş, Yıldız ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Yıldız’ın, şehit olacağı içine doğmuş gibi bir gün önce ailesini arayarak helallik istediği ortaya çıktı. Taziyeleri kabul eden baba emekli hava astsubay Turgut Yıldız, “Vatan sağolsun. Ben 25 yıl orduya görev yaptım, şehit olmadım. Ama ona nasip oldu” diye konuştu. vlilik planları yapıyordu Üsteğmen Tahsin Barutçu’nun (27) baba ocağına ateş düştü. Ankara Çukurambar semtindeki Başak Sitesi’nde oturan Nesrin ve Fevzi Barutçu çifti acı haberle yı E ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ve Kuvvet Komutanları, Kâbil’de düşen helikopterde şehit olan Binbaşı Serkan Doğan’ın evini ziyaret ederek ailesine taziyelerini iletti. Orgeneral Özel ile Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Mehmet Erten, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral E. Murat Bilgel, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu, eşleriyle, şehit binbaşının Çankaya Namık Kemal Mahallesi Devlet Lojmanları’ndaki evini ziyaret etti. Orgeneral Özel ve beraberindekiler, burada Şehit Binbaşı Serkan Doğan’ın eşi Emel, 10 yaşındaki kızı Umay, annesi Sevinç, kardeşi Ceyhun Doğan’la görüşerek, başsağlığı diledi. Çıkışında bir gazetecinin başsağlığı dilediği Orgeneral Özel, “Hepimizin, tüm milletimizin başı sağ olsun” dedi. Orgeneral Özel ve kuvvet komutanları eşleriyle şehit Yüzbaşı İlker Aydın’ın Batıkent Sel Komutanlardan tam kadro ziyaret kumu Sitesi’ndeki evine geldi. Orgeneral Özel ve beraberindekiler, burada şehit Yüzbaşı İlker Aydın’ın eşi Güldeste ve babası Nebi Aydın ile görüşerek başsağlığı diledi. Şehit Yüzbaşı Aydın’ın babası Nebi Aydın, oğlunun 6 ay 10 gündür Afganistan’da olduğunu söyledi. Oğlunun görev süresinin uzatıldığını ifade eden baba Aydın, “Aslında ayın 11’inde Ankara’da olacaktı” diye konuştu. Şehit yüzbaşının en son kardeşiyle görüştüğünü anlatan Nebi Aydın, İlker Aydın’ın son görüşmelerinde iyi, neşeli olduğunu kaydetti. Orgeneral Özel ve kuvvet komutanları daha sonra şehit Başçavuş Salih Helvacı’nın Eryaman’daki baba evine geçti. Sitenin bahçesinde Etimesgut Belediyesi’nin kurduğu taziye çadırında baba Nuh Helvacı ile görüşen Özel ve beraberindekiler, başsağlığı dileklerini iletti. Şehit babası Nuh Helvacı, oğlunun 3 aydır Afganistan’da olduğunu söyledi. “Oğlum, pırlanta gibi bir çocuktu. Oğlumu anlatmakla bitiremem ki. O, bir taneydi” diyen baba Helvacı, Salih Helvacı’nın İstanbul’da yaşadığını, Deniz ve Zeynep adında iki kızı olduğunu ifade etti. BDP GENEL BAŞKANI DEMİRTAŞ: KATILIM TARİHİ SORUMLULUKTUR BDP’den yasağa rest MAHMUT ORAL DİYARBAKIR İçişleri Bakanlığı’nın genelgesi uyarınca yurt genelindeki Nevruz kutlamaları için yalnızca 21 Mart günü için izin verilmesi üzerine BDP’nin bugün Diyarbakır’da gerçekleştireceği kutlamalar yasaklandı. BDP valiliğin yasak kararına uymayacağını açıklarken, BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, polisin kutlamalara müdahale etmemesi gerektiğini belirterek, “Herkesi özgürlük halayına davet ediyoruz, direnmek tarihi sorumluluktur” dedi. Demirtaş, “Özellikle AKP’nin yasağına karşı daha Polisten Nevruz öncesi operasyon İSTANBUL/BODRUM (Cumhuriyet) İstanbul’da bugün yapılacak Nevruz kutlamaları öncesinde dün Maltepe Gülensu Mahallesi’nde , özel harekât ve çevik kuvvet desteğiyle operasyon yapıldı. Operasyon timleri, yaklaşık 250 polisle metal dedektörleri ile bomba ve bomba yapımında kullanılabilecek malzemeler arandı. Bodrum’da da Nevruz mitingi yapmak isteyen bir gruba polis müdahale etti. Gözaltına alınanlar olduğu bildirildi. önceden planlamış 127 merkezin hiçbirinde Nevruz planlamamızı ve kutlamamızı iptal etmediğimizi aynı program çerçevesinde hayata geçireceğimizi halkımıza duyuruyoruz” dedi. BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, İstanbul Valiliği’nin yasaklama kararına karşılık “Nevruz yasaklanamaz” diyerek Nevruz bayramını bugün Kazlıçeşme Meydanı’nda kutlayacaklarını açıkladı. (*) NAlçı, bir “dişi Göbbels” merakını ve özelliğini, “Dört Bir Taraf”ta, Gazianteplileri Enver Aysever üzerine kışkırtırken ortaya koydu. Aysever “Sivas’ı yakınımda hissettim” dedi! Demagog/Göbbels siyaset, sanırız ki erkek işidir... Aysever’i Ergenekon’da yargılanan V. Küçük ile ilişkilendirmek, ancak bu ruhla anlatılabilir. Üstündeki kötü ruhların birikimini nasıl temizler bilemem, bir Umre’nin yardımı olmaz, Mekke’de sürekli yaşaması mı onu temizler?! C MY B C MY B