23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 EKİM 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Sizin de başınıza gelebilir Ayhan Gedik Deniz Kurmay Albay 3’üncü Kolordu Askeri Ceza ve Tutukevi Hasdalİstanbul Bu dava, içinde adil yargılama ve hukuk haricinde her şeyi ihtiva eden bir davadır. Balyoz yargılamasının amacı, gerçeği ortaya çıkarmaktan çok, kamuoyuna etki etmek ve TSK’yi itibarsızlaştırmaktır. Arkasında kimlerin olduğunu bilmediğim sahte delil üreten bir çetenin, kendisine zemin bularak, neticesinde bir hukuk katliamına sebep olduğu bir davadır. Şöyle ki; savcılık tarafından tüm sanıkların tutuklanması isteği ve dava sonucunda mahkeme tarafından 325 kişiye ceza verilmesinde TÜBİTAK’ın 19 Şubat 2010 tarihli bilirkişi raporu esas alınmıştır. Bu raporda, suç unsuru olarak nitelendirilen “11, 16 ve 17 nu’lı CD’lerin içindeki dosyaların oluşturma ve son kaydetme tarihlerinin 2003 yılı ve öncesine ait olduğu ve CD’lere sonradan ekleme ya pılmadığı sonucuna varılmıştır” ifadesi yer almaktadır. Bu ifade nedeniyle herkes tutuklanmış ve ceza almıştır. Siz bir yazı yazıyorsunuz, sonra bunu bir CD’ye yazdırmak için bilgisayar tabiriyle bir CD yakıyorsunuz. CD’yi yaktığınız tarih de 2003 yılına ait, yani içinde ne varsa 2003 yılı ve öncesine ait olması gerekli; çünkü yakılmış CD’ye, ikinci bir kez yazdırma ihtimaliniz yok. Oysaki bu CD’lerin içinde 2004’ten tutun da 2009 yılına ait, 2003 yılında bilinmesi mümkün olmayan bilgiler var. Bu husus diğer tüm bilirkişi raporlarıyla tespit ve teyit edilmiş. Bu nasıl olabilir? Şimdi size soruyorum? Bir CD, 2003 yılında yazılmışsa, içinde 2004 ve daha ileriki yıllara ait bir bilgi, yazı vb. olabilir mi? En bariz örnek Umut Ahmet Tarakcı’nın durumudur. Deniz Yüzbaşı Umut Ahmet Tarakcı’nın ismi, TÜBİTAK tarafından 2003 yılında oluşturulduğu ve sonradan ilave yapılmadığını belirttiği, suç unsuru olarak nitelendirilen 11 nu’lı CD içinde bulunan bir listede bulunmaktadır. Ancak, 2003 yılında böyle bir liste hazırlanmış olması mümkün değildir. Çünkü Umut Ahmet Tarakcı’nın ismi 2003 yılında sadece Ahmet Tarakcı’dır ve Umut ismini 12 Mayıs 2009 yılında mahkeme kararı ile almıştır. Bırakın dini, imanı, bunların hiçbirinde Allah korkusu yok. Bunlar Müslüman değiller, cehennemde cayır cayır yanacaklar. Ben de mahşer gününde, görüleni ve görülmeyeni bilen Yüce Allah’ın huzurunda hepsinden mutlaka hakkımı, tırnaklarımla söke söke alacağım. Benim başıma gelen bu haksızlıklar, sizin başınıza da gelebilir. Ailenizle evde otururken, kahvede çay içip sohbet ederken ya da işinizde çalışırken, asılsız iftiralarla sizin de suçlanmayacağınızın hiçbir garantisi yok. Geleceği mutlu, huzurlu ve aydınlık olan bir Türkiye’de yaşamak dileğiyle... Putin’in Yeni Çizgisi Geçen hafta St. Petersburg’da Valdai Kulüp’ün yıllık toplantısı vardı. Yaklaşık dokuz yıl önce, Beslan Katliamı’ndan sonra, Putin’in Batılı gazetecilerle konuşmak üzere gerçekleştirdiği sorulucevaplı toplantı, daha sonra her yıl Valdai Kulüp adıyla tekrarlanan bir olaya dönüşmüş. Her yıl olduğu gibi bu yıl da bu toplantı bağlamında medyada Rusya’nın ve Putin’in “son durumu”, niyetleri üzerine yorumlarda bir artış yaşandı. Bu yıl yorumlara göre Putin yönetimindeki Rusya giderek daha muhafazakâr, milliyetçi kaçınılmaz olarak da, liberal ya da sosyalist, muhalif akımları daha fazla baskı altına almaya çalışan otoriter bir çizgiye oturmaya başlıyor. Bu yorumlarda, yakın zamana kadar liberallerle bir tür yakınlık içinde olmaya dikkat eden Putin’in artık bu yükü sırtından atarak, Ortodoks Kilisesi’yle, aşırı milliyetçi akımlarla yeni bir yakınlaşma içine girmeye başladığına dikkat çekiliyor. Kimi yerel yönetimlerin liderlerinin, Kremlin’den gelen sinyaller doğrultusunda başlattıkları uygulamalar, günlük yaşamı daha disiplinli, baskıcı bir yönde şekillendirmeye başlamış. Mustafa Balbay, savcı Mehmet Ali Pekgüzel’in ‘Balbay’ın notları’ sözlerine itiraz etti ‘Oluşturulmuş metinler’ HATİCE TUNCER İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi yerleşkesi bitişiğindeki duruşma salonunda görülen Ergenekon davasının 252. duruşması yapıldı. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, tanık Kadir Ali Esener’e “Ayışığı, Sarıkız, Yakamoz gibi darbe planlarına ilişkin bilginiz var mı” diye sordu. Esener, 2004’te YAŞ kararıyla Aydın’a jandarma bölge komutanı olarak atandığını anlatarak “Tanışma izni için Ankara’ya gittiğimde Fevzi Türkeri komutanımı nezaketen ziyaret ettim. Bana ‘Sen o dönemde karargâhtaydın. Ayışığı, Yakamoz, Sarıkız diye planlar varmış’ diye sordu. Ben de ‘Sayın komutanım ilk defa sizden duyuyorum’ dedim. Genel sekreter odasında karşılaştığım Levent Ersöz Paşa’ya Ayışığı, Yakamoz ve Sarıkız planlarını sordum. Ersöz, ‘Mayıs ayında Faruk Demir vermişti. Ben de Jandarma Genel Komutanım Şener Eruygur’a arz ettim’ dedi.” Savcı Mehmet Ali Pekgüzel’in sorusu üzerine Esener, 4 Mart 2004 tarihinde dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener ‘Ecevit’in Köşk için adayı Özkan’dı’ Duruşmanın öğleden sonraki oturumunda CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın tanığı olarak dinlenen CHP Ankara Milletvekili Emrehan Halıcı, “Ecevit’e işgöremez raporu verilmesi konusunda hiçbir duyumum olmadı. Böyle bir belgeyi görmedim, böyle bir imada bulunmadım” dedi. Halıcı, Haberal’ın kendisine dava açtığını, buna çok üzüldüğünü söyledi. Halıcı, mahkeme başkanının sorusu üzerine “hastaneden çıktıktan sonra Ecevit’e Başbakanlık’tan çekilmesine yönelik iş ve askeri çevrelerden telkinler geldiğini” söyledi. Halıcı, Ecevit’in Hüsamettin Özkan’a Cumhurbaş kanlığı’na aday göstermek istediğini ancak Özkan’ın “Bana şu pencereden atlamamı söyleyin atlarım ama bunu teklif etmeyin” dediğini belirtti. Ecevit’in isteği üzerine Haberal’a cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda görüşlerini sorduğunu anlatan Halıcı, “Haberal, ‘Teşekkür ederim, bu yüce bir makam. Ancak benim görevim hastalarım, hastanem’ diyerek reddetti” diye konuştu. Haberal ise “Bülent Ecevit’e ofisinde 2 saat çalışabileceğini söylemiştik. Bırakınız işgöremez raporunu, Ecevit’e hastanede yatarken bile liderler zirvesi yaptırdığımızı biliyor musunuz?” dedi. ussy Riot’, Nabokov, Rahmaninov “Pussy Riot” adlı bir kadın Punk grubunun, bir Ortodoks kilisesinde gerçekleştirdiği protesto eylemi üzerine tutuklanarak yargılanıp ağır cezalara çarptırılmaları sırasında Putin’in kilisenin hoşuna gidecek bir tavır takınması, Valdai Kulüp toplantısında, Pussy Riot üyelerine verilen cezayla ilgili olarak sorulan bir soru üzerine, “Yasalara aykırı davranmasalardı şimdi ev işi yapıyorlardı” (UPI, 26/10/2012) sözleri, bu sinyallere örnek olarak gösterilebilir. Gerçekten de, bu sinyaller doğrultusunda, Putin’in güç merkezi olarak bilinen St. Petersburg’da ilginç olaylar yaşanmaya başlanmış. Kentin Çağdaş Sanatlar Müzesi’nin hazırladığı Nabokov’un, Lolita kitabına dayalı bir tiyatro oyunu yasaklanmış, Petersburg Filarmoni Orkestrası, “çocukları zararlı bilgilerden koruma” yasasına dayanarak Rahmaninov’un 2. Senfonisi konserlerine, 16 yaşından küçükleri almamaya karar vermiş. Financial Times’ın aktardığına göre, Petersburg’un muhafazakâr belediye başkanı, bu kentte, “gay ve lezbiyen propagandayı”(?) yasakladıktan sonra, geceleri saat 11’den sonra kentte gürültü yapmayı yasaklayan uygulamaları yoğunlaştırmış. Krasnodar eyaletinin valisinin polis güçlerinin yanı sıra Kazak askerleri de kentte güvenlik gücü olarak kullanmaya başladığı aktarılıyor. Ulusal Atom Araştırmaları Üniversitesi de yeni bir teoloji bölümü açarak başına Ortodoks bir papaz atamış. Ortodoks Kilisesi, Moskova tren istasyonlarında yolcuların dini konularda sorularına cevap vermek amacıyla, “mescit” benzeri küçük merkezler kuracakmış. Yorumcular, “liberal mitlere” karşı “Korkunç İvan”, Stalin gibi tarihi karakterleri savunan çalışmalarıyla, ünlü tarihçi Vladimir Medinski’nin Kültür Bakanı olarak atanmasını, vatana ihanet yasalarını, neredeyse yabancılarla ilişki kuran hemen herkesi kolaylıkla kapsamına alacak biçimde, muğlaklaştırarak genişletmeyi hedefleyen düzenlemeyi, dine hakaret etmeyi yasaklayan yeni yasayı, Putin ile Ortodoks Kilisesi ve milliyetçi muhafazakâr kesimler arasında giderek yoğunlaşan ilişkilere örnek gösteriyorlar. Yakın zamanda yapılan bir kamuoyu yoklamasına göre, yüzde 65’i eşcinsellerle, yüzde 33’ü de yabancılarla komşu olmak istemeyen, Rusya halkına gelince, çoğunluğun, Putin’in güçlü, maço lider imajını, milliyetçi muhafazakâr, dindar çizgisini benimsediği, desteklediği anlaşılıyor. Kremlin de, ekonomik koşullar, uluslararası ilişkiler sertleştikçe, tarzını ve politikalarını şekillendirirken, Batı’nın ve liberal entelijensiyanın değil, giderek daha fazla oranda, nüfusun, en muhafazakâr, en az eğitimli, kırsal ve görece yaşlı kesiminin duyarlılıklarını göz önüne alıyor. Ne de olsa halkın yüzde 78’i kendini inançlı Ortodoks olarak tanımlıyor (The Guardian 29/10) Sizi bilmem ama tüm bunlar bana bir yerlerden tanıdık geliyor... ‘P Eruygur’un katıldığı bir akşam yemeğine çağrıldığını anlattı. Esener şöyle konuştu: “Orada İlhan Selçuk ve Mustafa Balbay vardı. Sivil toplumun nasıl bilinçlendirileceği konuşuldu. İlhan Selçuk, kendi fikirlerini sarf etti, Mustafa Balbay kendi fikirlerini sarf etti.” Savcı, Esener’e “Balbay, günlük tutmuş, daha sonra silmiş. Bilgisayarına el konulmasından sonra teknik metotlarla notların geri getirilmesi neticesinde notlar okunabilir hale getirilmiş” şeklinde soru yönelttiği sırada Balbay itiraz ederek söz aldı. Balbay “Bana ait olduğu iddia edilen notlarla ilgili TÜBİTAK raporunda ‘bütün metnin kopya olduğu’ yer alıyor. Pekgüzel ise ‘Balbay’ın bilgisayarından çıkan’ diye soru yöneltiyor. Bu notların sonradan oluşturulduğu TÜBİTAK raporunda yazıyor” dedi. Başkan Özese ise dosyadaki belgelerden soru yöneltildiğini belirterek Balbay’ın itirazını reddetti. avcı ağır ithamda bulundu’ Duruşma sona ererken söz isteyen savcı Pekgüzel, Balbay’ın sabahki oturumda “Savcı Pekgüzel, duruşmalardan yasaklı olduğum sırada Haziran 2008’e yazdığım yazıyı 2006’da yazdığımı ifade ederek soru yöneltmiş” şeklinde itirazı ol ‘S duğunu anımsattı. Pekgüzel, Balbay’ın gazetemizde 2 Haziran 2006 tarihinde yayımlanan “Er Er Ergenekon Gel Her Yere Kon” başlıklı yazısını okuyarak açıklama yapmasını istedi. Ergenekon adının kendisi yazmadan önce medya yer aldığına dikkat çeken Balbay ise savcının “önce Balbay yazdı” demesinin çok ağır bir itham olduğunu söyledi. Balbay, “Araştırıp benden önce nerelerde yayımlandığını sunacağım. Hatırladığım 2627 Mayıs 2006 tarihlerinde gazete manşetlerinde Ergenekon yer almıştı” dedi. Özese ise “Anlaşıldı. Araştırma yapacağınızı söylüyorsunuz. Getirin, dosyaya koyalım” dedi. TSK T SK MEHMETÇİK MEHMETÇİK KV VAKFINDAN AKFINDAN YÜCE MİLLETİNE YÜC CE TÜRK MİLLE T TİNE TEŞEKKÜR T Türk ürk Silahlı Kuvvetlerinde Kuv u vetlerinde vatani vatani görevini gö örevini yaparken yaparken şehit olan veya veya herhangi herhangi bir b nedenle ha hayatını yatını kaybeden kaybeden M Mehehmet metçiklerimizin çiklerimizin bakmakla bakmak m la yük yükümlü ümlü oldukları oldukla arı yakınları yakınları ile malul gazi ve ve engelli Mehmetçiklerimize Mehmetçiklerimize ve ve çocuklarına çocukla arına sosyal sosyal ve ve destek sağlayan TSK Vakfı; ekonomik dest ek sağ ğlayan T SK Mehmetçik Mehmetçik V akfı; Yüce Yüce Milletimizin Milletimizin bu yıl yaptığı yaptığı kurban kurban bağışları bağ b ışları ile daha da güçlenmiştir. güçlenmiştir üçlenmiştir. TSK TSK Mehmetçik Vakfına vatandaşımız vekâleten kurban M ehmetçik V akfına b bu yıl 76.125 v atandaşım mız v ekâleten k urban bağışında b bağışında bulunmuştur. bulunmuştur. TSK Mehmetçik Vakfının T SK M ehmetçik ç V akfının vekâleten vekâleten kurban kurban kesim hizmeti; Gıda, Tarım Ta arım ve ve Hayvancılık Hayvancılık Bakanlığı Bakanlığı Gıda ve ve Kontrol Kontrol Genel Genel Müdürlüğünün “Kurbanlık Hayvanlar yayınladığı M üdürlüğünün “K urbanlık b Ha yvanlar Hakkında Hakkında Genel Genel Bilgi Bilgi 2012 Tebliği” Tebliği” ile Diyanet Diyanet İşleri İşler ri Başkanlığının Başkanlığının y ayınladığı “2012 Yılı Yılı Kurban Hizmetlerinin Uygulanmasına Tebliğ”in hükümlerine uygun olarak tamamı yurt bayramın K urban H izmetlerinin U ygulanmasına Dair rT ebliğ”in hük ümlerine uy gun olar ak tamam mı yur t içinde ve ba y amın ilk üç yr gününde ger çekleşm miştir. gerçekleşmiştir. Bazı organlarında belirtildiği TSK Mehmetçik Vakfının yurtdışında vekâleten kurban kesim B azı basın or rganlarında b elirtildiğ ği gibi T SK M ehmetçik V akfının yur tdışında v ekâleten kur ban k esim hizmeti bulunmamaktadır. b bulunmamaktadır l kt d r. Kurbanlar; Afyon, Amasya Suluova, Bilecik, Çankırı Çerkeş, Diyarbakır Ergani, Elazığ, Erzurum, Eskişehir, GaziKurbanlar; A fy yon, A masya / Suluo va, a Bilecik k, Ç ankırı / Ç er rke eş, D iyarbakır / Er ga ani, E lazığ, Er zurum, E s işehir sk r, G aziantep, illerindeki modern kesimhanelerde, hijyenik koşullarda, her görevlendirilen asgari an tep p, Malatya Malatya ve ve Şanlıurfa Şanlıurfa iller indeki mo odern kesimhaneler de, hijy enik koşullar da, he r kesimhanede gör evle endirilen asgar i dört noter görevlisinin gözetimi kapasitelerine göre dör t Vakıf Vakıf personeli, veteriner, veteriner r, not er ile din gör evlisinin denetimi ve ve gö zetimi altında, kesim kes sim merkezlerinin merkezlerinin k apasitelerine gör e kesilmiştir. Kesimler, kameralar tarafından kayıt alınmıştır. kesilmiştir . Kesimler r, k ameralar tar afından k ayıt altına alınmıştır . Kurban ve mücavir ikamet toplam şehit, ve Kurban etlerinin etlerin nin bir bölümü, bölümü, kesim bölgeleri bölgeler b iv e 150 km km müc cavir alanda ik amet eden en t oplam 2.769 şehit , gazi v e engelli Mehmetçik ailesine, olacak şekilde dağıtılmış, ve bağırsakları Türk Hava Kurumuna teslim M ehmetçik ailesine , aile başına 4,5 kg olac cak şek ilde dağ ıtılmış, derileri v e bağırsak la arı ise T ürk Ha va K urumuna u t eslim edilmiştir. .K alan bö ölümü ekonomik olar ak k değer lendirilerek Vakıftan Vak kıftan halen yardım yardım alan ala an 10.367 M ehmetçik ailesine nakdi Kalan bölümü olarak değerlendirilerek Mehmetçik y ardım olar ak v erilec cektir. yardım olarak verilecektir. Kurbanlarını TSK TSK Mehmetçik Mehmetçik Vakfına Vakfına a bağışlayan bağışlayan ve ve c ep telefonu telef e fonu bilgileri bilgileri ile e p posta adresi adresi bulunan bağışçılarımıza, bağ b ışçılarımıza, Kurbanlarını cep eposta k urban kesimini müteakip, müt teakip, k urban kesim y er i v e sır ası hak kında mesajla me esajla bilgi bilgi verilmiştir. verilmiştir. Vakfa Vakfa a adresleri adresleri ulaşan vatandaşlarımıza vatandaşlarımıza kurban kurban yeri ve sırası hakkında t eşekkür mektubu ile not er onaylı onaylı ke esim m tutanağı en k ısa zam manda gönder ilecektir. A rzu eden bağ ışçılarımıza k aydedilen teşekkür noter kesim kısa zamanda gönderilecektir. Arzu bağışçılarımıza kaydedilen k amera görün tüleri de CD olar ak ileti lecektir. Kesim faaliy yetine ilişk in görün tüler a yrıca V akıf in ter rnet sit esinde kamera görüntüleri olarak iletilecektir. faaliyetine ilişkin görüntüler ayrıca Vakıf internet sitesinde (w ww.mehmetcik.org.tr) yayınlanacak, yayınlanacak, dileyen diley yen bağışçılarımız bağışçılarımız bu adres ad dres üzerinden üzerinden de bağışlarını bağış şlarını sorgulayabileceklerdir. sorgulayabilecek klerdir. (www.mehmetcik.org.tr) Kadirşinas bağışçılarımıza, bağışçılarımıza, bu or gan nizasyonda dest eklerini esirgemeyen esirgemeyen tüm kurum, kurum, u kuruluş ve ve v atan ndaşlarımız ile Kadirşinas organizasyonda desteklerini kuruluş vatandaşlarımız v ekâleten kurban kurban ihalesini iha alesini kazanarak, kazanarak, kurban kurban b kesimini usulüne uygun uy ygun şekilde şekilde yukarıda yukarıda belirtilen belirtilen illerde illerde gerçekleştiren; gerçek kleştiren; AKM vekâleten D iyar E tG ıda L td. Ş, ,A ytaç AŞ, Ç elikler L td. Ş, Dempa G ıda L td. Ş ,E let E tv eE t Ür ünleri AŞ, Erşan E tv eE t Ür ün nleri AŞ, G üler Diyar Et Gıda Ltd. Aytaç Çelikler Ltd. Gıda Ltd. Ş, Elet Et ve Et Ürünleri Et ve Et Ürünleri Güler E t AŞ, M iret G ıda Ltd. Ltd. Ş, Süslü E t Ha yvanc cılık L td. Ş, Ür üşan G ıd da L td. Ş, Y ayla E tL td. Ş r malarına şük ranlarım mızı sunar ız. Et Miret Gıda Et Hayvancılık Ltd. Ürüşan Gıda Ltd. Yayla Et Ltd. rmalarına şükranlarımızı sunarız. Uluslararası hukukçular tutukluluğu tartışacak İstanbul Haber Servisi İstanbul Barosu ile Gazetecilere Özgürlük Platformu, tutuklamalardan özel yetkili mahkemelere kadar pek çok konuyu Avrupa Yargıçlar Birliği Başkanı Vito Monetti ve PEN Başkanı Eugene Schoulgin’in de katılacağı konferansta masaya yatıracak. “Evrensel Hukuk Kuralları ve Hukuk Felsefesi Perspektifinden Türkiye Uygulamaları” ana başlığındaki konferans, 3 Kasım Cumartesi günü İstanbul Barosu Orhan Adli Apaydın Konferans Salonu’nda yapılacak. Konferans, İstanbul Barosu Başkanı Doç. Dr. Ümit Kocasakal, Avrupa Yargıçlar Birliği Başkanı Vito Monetti, Gazetecilere Özgürlük Platformu Dönem Başkanı Ahmet Abakay ve YARSAV Başkanı Murat Arslan’ın açılış konuşmalarıyla başlayacak. Oturumların ardından saat 18.00’de yuvarlak masa toplantısına geçilecek. Ümit Kocasakal’ın başkanlığında günün tartışma özetlerinden bildiri hazırlanarak yayımlanacak. Kamuoyuna saygıyla Ka muoyuna sa ygıy yla duyurulur. duyurulur r. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle