18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 EKİM 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP lideri Kılıçdaroğlu: Halk meydanlara çıktı, Erdoğan stada kaçtı 5 Tam bağımsızlık! Aklın, bilimin var olduğu, sanatın ve sanatçının içine tükürülmediği bir Türkiye yaratmak o denli zor değildir. Çağdaş bir toplum yaratmanın yolu eğitimden, akıldan, bilimden, sanattan geçer, cüppeli hocalardan, tarikat şeyhlerinden değil. Türkiye, Suriye’yle bir savaşa itiliyor; El Kaide, Taliban ve köktendinci terör örgütleri Antakya, Şanlıurfa yöresinde cirit atıyor... Cezaevlerinde genç bedenler ölüme yatıyor... Tüm okullar giderek imam hatipleştiriliyor... ??? Bir sömürü düzeni içinde gerçekleştirilen dinci kuşatma, halkın demokrasi ve özgürlük istemlerini örtüp sadaka toplumu yarattı. 10 yıl içinde çürüme ve yozlaşma ivme kazandı... Çokuluslu altın avcıları, o güzelim dağlarımızı, ovalarımızı, temiz havamızı yok etti. İktidar, medya tekelini kurdu, patronları baskı altına aldı, çok sayıda meslektaşımız işsiz kaldı. Yoksul daha yoksul, varsıl daha varsıl bugün. Tüm bunlar neoliberal ve neoİslamcı sosyal, ekonomik, kültürel, siyasal düzenlemelerle oldu. Yaşadığımız 10 yıllık süreçte bunları sık sık yazdım, bugün yineliyorum. AKP iktidarının ne darbelerle ne de darbecilerle hesaplaşma diye bir tasası yok. 19232012... 89 yıl önce kurulan Cumhuriyetimiz çağdaşlığa doğru atılan bir adımdı. Bugün yaşadığımız süreç, yozlaşmayla birlikte, gericiliğe yöneliştir. ??? Barışçı ve dayanışmacı bir Cumhuriyete gereksinimimiz var. Kontrgerilla ve derin güçler hâlâ ortada, tetiği çektiren “büyük patron”un kimin olduğu aydınlanmadı. Tetikçiler yatıp çıkacaklar... Ulusal dayanışma günlerini engelleyen bir düşünce, ilerici, çağdaş, demokrat, özgürlükçü olabilir mi? Kendi çocuklarını ölüme yatırıp onları seyreder mi? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, kendisinin de katıldığı Ankara’daki Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının yasaklayan hükümete “İstediğiniz kadar baskı yapın, sizden kimse korkmayacak, bütün barikatları yıkıp geçeceğiz” sözleriyle tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, dün partisinin grup toplantısında şu değerlendirmelerde bulundu: Adalet Erdoğan’ın mülkünün temeli mi?: Adaletin olmadığı yerde barışı, huzuru sağlayamazsınız, adalet demokrasinin ayrılmaz bir parçasıdır. Adalet mülkün temeli derken bu “adalet devletin temeli” anlamındadır. Ama Erdoğan bunu kendi mülkünün temeli olarak algılıyor. Ne demiş şair; “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.” 80 yaşındaki kadın mı illegal örgütten: Orada olanlar illegal örgütlerdenmiş... 80 yaşında kadın, 89 yaşında çocuklar, gençler, yaşlılar, engelliler, ellerinde Türk bayrakları başka bir şey yok. Bunlar illegal örgüt mensuplarıymış. Bağımsızlık, özgürlük, cumhuriyet isteyenler illegal. Bu kafa bu ülkeyi yönetiyor. İsterse askerleriyle gelsinler...: Kılıçdaroğlu, 1. Meclis’in bahçesine “Cebren ve hile ile girmiştir” diyor. Meclis’in bahçesine gitmek ne zaman cebir, şiddet gerektirir, senin giremediğin yere ben gidiyorum. “Barikatların aşılmasına karşıydım, polis görev yapmamıştır” diyor. Polis görev yapacak, yüzlerce insan yaralanacak, onlarca insan hayatını kaybedecek, böylece terörden beslenen başba ‘Korkakların rejimi’ arada bir şeyler söylemiş. Hakkâri’ye gitmişiz, neden Türk bayrağı yoktu diye. Eğer bir ülkede, bir ilde Türk bayrağı dalgalanmıyorsa sen hangi ülkede başbakanlık yapıyorsun? Dedim ki gel beraber Uludere’ye gidelim. Geldi mi? Gelemez, cesaret edemez. Hangi ülkenin başbakanısın?: Bu kan, sözde görevini yerine getirecek. İstedikleri kadar gelsinler, coplarıyla, panzerleriyle, askerleriyle gelsinler. Zalim zulmüne ortak olmayacağız. O yurttaşların tek ortak paydası, Cumhuriyet Bayramı’nı kutlamaktı. Taşkınlık yapmadılar, cam kırmadılar, çerçeve indirmediler, sadece polislere yolumuzu açın dediler. Halkın buluşmasını engellediler, barikatları aşamayacağımızı düşündüler, sen hâlâ CHP’yi anlayamamışsın, bu CHP yedi düvele savaş açmış bir parti. Babanın polisi değil, halkın polisi: Oradaki polisler bizim çocuklarımızdır, gençler “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye slogan atıyordu. Polisler de “Biz de Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyorlardı. O polisler vicdanlarını dinledi. Senin barikatların bize vız gelir. Sen gelseydin dursaydın o barikatların önünde. Sen hangi akıl mantıkla yasak getiriyorsun, yeni bir unvan bulmamız lazım. “Tayyip Esad Erdoğan!” Ya senin ne farkın var? O halkın polisi senin polisin değil, sen güneş gözlüğünü taşıtıyorsun polislere... O polisler çocuklarımız, ona da sahip çıkaracağız. Ne yaparsa yapsın, polisle halkı karşı karşıya getirmeyeceğiz. Onlar Türkiye Cumhuriyeti’nin polisidir, senin babanın polisi değil onlar. Erdoğan’ın savcısı mısın?: “Bu bayramlar demirperde ülke lerindeki gibi kutlanıyor. Böyle bayram mı olur? Halkla bayram kopuk kutlayamıyor” diyorlardı. Halk meydanlara çıktı, Erdoğan stada kaçtı. 81 ilden otobüsler kalkacaktı, herkes Cumhuriyet coşkusu içinde Ankara’ya gelmek istiyordu, yasak var ya yasağa karşı direnecek, 81 il valisine durdurun emri veriliyor. Bunlar demokrat geçiniyordu değil mi? İleri polis devleti. Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma açmış. Sen cumhuriyetin savcısı mısın, Recep Tayyip Erdoğan’ın savcısı mısın? Uludere emri Erdoğan’dan: AKP korkakların rejimidir. Korkak olanlar halktan korkar, halkın bir araya gelmesinden çekinir. Korku aklın katilidir. Korkusunu neyle yenecek, baskıyla yenecek. İstediğiniz kadar baskı yapın, sizden kimse korkmayacak, bütün barikatlarınızı yıkıp geçeceğiz. Biz istihbarat aldık diye yasakladık diyor: Ne almışsın istihbarat, bir açıkla bakalım. Uludere’yi açıkladılar mı? Oradan da istihbarat aldılar, 34 yurttaşı öldürdüler. O emri veren Erdoğan’dır. 34 yurttaşın kanı RTE’nin yakasındadır. Orada da 34 kişi daha hayatını kaybetmeliydi ki, polis görevini yapmış olsun. Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir milli bayram yasaklandı. Bunu tarihin not defterine düşeceğiz. Demokrasinin kara lekesidir. Okul yaptır, annenin adını ver: Sindiremediğim bir şey daha var. Erciş’e gittin, Atatürk İlkokulu’nun adını değiştirdiler, beyefendinin annesinin ismini koymuşlar. Dünyanın en zengin başbakanlarından birisin. Adam gibi adamsan bir okul yaparsın, annenin adını koyarsın, biz de ona saygı duyarız. Özgürlükçü Bir Cumhuriyet... Nasıl bir cumhuriyet? Bu soruya içtenlikle yanıt verebiliyor, demokrasiyi ve özgürlükleri bir yaşam biçimi olarak görüyorsak yanıtımız şu olmalıdır: “Emperyalizme karşı çıkmak, halkların eşit ve tümlük içinde yaşadığı bir cumhuriyeti yaşama geçirmek...” Türkiye hâlâ 12 Eylül askeri faşist darbesinin gölgesinde yaşıyor. Aradan 30 yıl geçmesine karşın darbecilerin çıkardığı Partiler ve Seçim Yasası değiştirilmiyor... Demokrasisi gelişmemiş, baskıcı rejimlerde bile yüzde 10 seçim barajı yok... Mısır’da da yok, iç savaş yaşayan bizim demokrasi dersi verdiğimiz Suriye’de de... AKP iktidarı halkın Cumhuriyet Bayramını yasaklıyor Ankara’da... On binlerin on binlerle buluştuğu Ankara’da ellerinde Türk bayraklarıyla yürüyen emekçilere, yurtseverlere, solculara biber gazı ve tazyikli su sıkıyor, copluyor... İşini başarıyla yapan bir polis, arkadaşına sesleniyor: “Gazamız mübarek olsun!” ??? Bu ülkede yaşayan solcuların, devrimcilerin, yurtseverlerin yapması gereken, yeni bir Cumhuriyeti hayata geçirmek için tümlük içinde hareket etme sürecinin başlatılmasıdır. Gerekli olan halkın cumhuriyetini kurmaktır... Cumhuriyetimizi dincilerin, yobazların, zorbaların, emek düşmanlarının, soyguncuların, talancıların, emperyalizmin taşeronluğunu yapanların elinden kurtarmaktır. Emperyalizmin çıkarları doğrultusunda, ekonomik ve siyasal anlaşmalarla, savaş kışkırtıcılığıyla, BOP ve NATO savunuculuğuyla bir yere varılmaz. Türk halkı üniter devlet çatısı altında Kürtlerle, Alevilerle eşit anayasal haklarla bir arada kardeşçe yaşayabilir. Düşünce ve inanç özgürlüğü! ERDOĞAN BARİKATL ARIN KALDIRILMASINI ELEŞTİRDİ Gül de nasibini aldı Limonlu protesto ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 2013 yılı Bütçe Yasa Tasarısı’nın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki görüşmeleri protesto ve kavgalarla başladı. Komisyonda Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in sunumu öncesinde CHP’li Süleyman Çelebi salonun duvarına, “Emniyet Genel Müdürlüğü bütçesinden biber gazı ödeneğine son” yazılı pankart astı. CHP’li Mevlüt Aslanoğlu da salona file torbalar içinde limon getirdi. CHP’li Mahmut Tanal, Şimşek’e, kamu gelirlerinin halkın üzerine biber gazı olarak sıkılmaması gerektiğini belirterek bunu lanetlediğini söyledi. Aslanoğlu’nun verdiği limonları alan Çelebi, “Bu limonlar bize lazım, alanda olacağız” dedi. Şimşek ise tepkilere karşı gülümsemekle yetindi. ‘Tepkim sivillereydi’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı’nın Cumhuriyet Bayramı kutlamaları sırasında, törendeki askerlere “Sizin korumanız gereken Cumhuriyete biz sahibiz” dediği yönündeki sözleri parti içinde kriz yarattı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, isim vermeden Salıcı’yı, “Darbeden medet uman CHP’li olamaz” diyerek sert bir dille uyardı. Kılıçdaroğlu’nun istifasını istediği yönündeki haberleri “asparagas” diye niteleyen ve Genel Başkan’ın sözlerini üzerine alınmadığını belirten Salıcı ise törendeki sözleri askerlere dönük değil, törende hazır bulunan sivil bürokratlara yönelik olduğunu ifade etti. Haberi yapan basın organlarının CHP’yi darbe ve darbecilerle yan yana gösterme çabasının altında “Başbakan’a şirin görünme çabası”nın yattığını belirten Salıcı, görevinin başında olduğunu açıkladı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 29 Ekim yürüyüşü öncesinde Ankara valisine “esnek davranılması” talimatı verdiği ortaya çıkan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ’e, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan çarpıcı bir yanıt geldi. Erdoğan, “Böyle bir talimat verdiğiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip ni sanmıyorum. Çünkü bu Erdoğan, biber gazlı Cumhuriyet yürüyüşüne nedeniyle ülkeyi çift başlı bir yöneCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sivil toplum timle bugüne kadar getirörgütleri ve bazı köşe yazarlarını sert biçimde eleştirdi. medik, bundan sonra da Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun illegal örgütlerin peşine takılçift başlı bir yönetimle bu dığı suçlamasını yinelerken “Öyle kalkıp Ulus’ta, bizim ülke bir yere varmaz” deeski Meclis binasının bahçesine cebren ve hile ile girdi. Oysa Gül konuyu kendimek, o eski Cumhuriyete sahip çıkmak değildir. Bunsine soran gazetecilere basın ların siyasi mücadeleden anladıkları ya işi orduya hadanışmanı Ahmet Sever’i vale etmektir ya da sokağa çıkıp illegal eylemler yapkastederek “Ahmet’e somaktır” dedi. Erdoğan, partisinin grup toplantısındaki korun” demiş, Sever de Gül’ün nuşmasında özetle şunları söyledi: pazar günü vali ile görüştüBayrağı, Atatürk’ü siper ettiler: Ankara’da milğü bilgisini vermişti. letten alamadıkları güç ve yetkiyi sokakları terörize edeAlmanya’ya yapacağı zirek, Cumhuriyeti, Türk bayrağını, Gazi Mustafa Kemal’i (Dünya Kadınlar yaret öncesinde Esenboğa Tenis Şampiyonakendilerine siper ederek devşirmeye çalışanlar olduğunu Havaalanı’nda gazetecilerin esefle gördük. sı töreninde basorularını yanıtlayan ErdoCHP İstanbul İl Başkanı’nın yaptığı: CHP İstankanlar Binali Yılğan, Ankara Cumhuriyet Başbul İl Başkanı (Oğuz Salıcı) orada bulunan subaylara dödırım, Fatma Şasavcılığı’nca yürüyüşle ilgili nüp, ‘Sizin korumanız gereken Cumhuriyete biz sahip hin ve İstanbul soruşturma açılmasına söyleçıkıyoruz’ dedi. Bununla kalmayıp çeşitli davalardan tuBüyükşehir Beleyecek sözünün olmadığınıtuklu olarak yargılanan subayların esir alındığını iddia diye Başkanı Kavurgulayan Erdoğan, “Reediyorlar. İşte anlatmaya çalıştığım CHP kafası tam da bu dir Topbaş’ın yusepsiyonda ‘Barikatı kaldırın kafadır. Dün ülkenin meşru hükümetini devirmek için ‘orhalanmasıyla iltalimatını ben vermedim’ dedu göreve’ pankartı açanlar, umdukları desteği bulamagili) Yine belli bir miştiniz. Bu konuda Sayın yınca, bugün aynı orduya, onun subaylarına hakaret etgrup, bunlar teVali ile Sayın Cumhurbaşmekten çekinmiyorlar. Bunların siyasi mücadeleden anlarörist holiganlar, kanı’nın hafta sonunda yapdıkları, ya işi orduya havale etmektir ya da sokağa çıkıp aynı şeyi yaptılar tığı görüşmenin payı olduğu illegal eylemler yapmaktır. ve o çirkinlikle yönünde basına yansıyan salonu yine tahrik Yazıklar olsun size: Bazı köşe yazarlarına da hayret değerlendirmeler var. Buediyorum. Onlar da diyorlar ki ‘Ne olur serbest bırakılettiler. Aynı anda nun payı olduğunu düşüsaydı? Apo’nun posterlerine müsaade ediliyor da onlatelevizyonlar nüyor musunuz?” sorusunu rın bayraklarına müsaade ediliyor da Türk bayrağına 100’ü aşkın ülkeise şöyle yanıtladı: ve Atatürk’ün posterine niçin müsaade edilmiyor?’ de canlı yayınla “Benim o barikatların Yazıklar olsun size! Bu nasıl köşe yazarlığı, bu nasıl hadbunu veriyor. İskaldırılmasıyla ilgili herdini bilmezliktir! tanbul’u 2020 hangi bir talimatımın olHakkâri’de dolaşamadın: Ulus’ta Türk bayrağıyla olimpiyatlarına madığı doğrudur. Ben dolaşmak kolay. Neden Hakkâri’de dolaşamadın. aday gösterdik. Cumhurbaşkanımızın böyAlternatif cuma namazları gibi: Bunlar dün laikBöyle seyircinin le bir talimat vereceğine de lik adına bölücülük yapıyorlardı, bugün de Cumhuriyetçiolduğu ülkeye, inanmıyorum. Çünkü bu lik maskesi altında ayrımcılık yapıyorlar. Terör örgütünün şehre olimpiyat ülkeyi çift başlı bir yönegüdümünde bir dönem alternatif cuma namazı eylemleri verilir mi? Dün timle bugüne kadar getiryapıldı, bütün İslam âlemine ait olan bir değer, siyasi Ankara’nın medik. Bundan sonra çift amaçlar uğrunda hayâsızca istismar edilmeye çalışıldı. Ulus’undaki zihbaşlı bir yönetimle bu ülke Tuttu mu? Tutmadı. Bugün de aynı şeyi CHP’liler herkese niyet hangi zihnibir yere varmaz. Eğer bu ülait olan Cumhuriyeti bir kesimin tekeline almaya yelteneyetse, Sinan Erkede bir başkanlık sistemi rek yani ayrımcılıkla, ayrıştırmayla yapmaya çalışıyorlar. dem’deki zihniyet arzu ediliyorsa ben bundan Hiçbir farkları yok. aynı zihniyettir. yanayım. Bir başkanlık sistemi gelir, o zaman bu adımları çok daha rahat atarız. O başbakan olarak benim görevim risine girerek durumdan vazife çızaman böyle bir sıkıntı olmaz bellidir, Sayın Cumhurbaşkanı karmasın.” Erdoğan, polise yönelik eleştiriama bunun dışında kimin ne ya mızın da görev alanı bellidir. pacağı bellidir. Dolayısıyla bir Kimse de böyle bir gayretin içe lerini de sürdürdü. ‘Cebren ve hile ile girdiler’ Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ Erdoğan, Berlin’de yeni büyükelçilik binasını açtı ‘AB hedefinden vazgeçmedik’ BERLİN (AA) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye’nin, AB’nin amacına ve başarısına inandığı için üyelik hedefinden vazgeçmediğini” söyledi. Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin Berlin Büyükelçiliği’nin yeni hizmet binasının açılış töreninde konuştu. AB’nin Türkiye ile ilişkilerini stratejik bir bakış ışığında ele alması gerektiğine inandıklarını söyleyen Erdoğan, “Türkiye, AB’nin amacına ve başarısına inandığı için üyelik hedefinden vazgeçmedi. Müzakere sürecinde siyasi saiklerden kaynaklanan tıkanıklığın bir fayda getirmediğini, üyeliğimizin her iki tarafın yararına olduğunun görülmesi gerektiğini her fırsatta dile getiriyoruz” dedi. “Avrupa’da ekonomik krizle bağlantılı olarak yabancı düşmanı ve İslam karşıtı eğilimlere” dikkat çeken Erdoğan, “Almanya’da aşırı sağcı saldırıların hedefinde yer alan Türk toplumunun tepkilerini muhataplarımıza ifade ediyoruz. Almanya kamuoyunun da büyük tepkisine yol açan acımasız cinayetlerin tam olarak aydınlatılmasını bekliyoruz” dedi. Almanya’daki Türklerden, sosyal, ekonomik ve siyasi hayata daha fazla katılmalarını isteyen Erdoğan, “Bu sadece sizin için değil sizden sonraki nesiller için de hayati derecede önemlidir” dedi Terörist holiganlar Sert eleştiri Haber Merkezi Resmi ziyaret için Almanya’da bulunan Başbakan Erdoğan’ı protesto eden Alman Junge Welt gazetesi, “Savaş Kışkırtıcısı Defol” ifadesini manşetine taşıdı. Sol bir çizgiye sahip olan günlük Junge Welt (Genç Dünya) gazetesi haberde Erdoğan’ın iç ve dış politikalarına yönelik sert eleştirilerde bulundu. Tepki mitingi FIRAT KOZOK ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan, Almanya ziyaretinde geniş katılımlı bir protestoyla karşılaşacak. Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu’nun yanı sıra çok sayıda sivil toplum kuruluşu bu sabah Berlin’de toplanarak AKP iktidarını protesto edecek. Mitinge Sol Parti Federal Meclis Grup Başkanı Gregor Gysi, Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Claudia Roth ve Yeşiller Partisi Federal Almanya Milletvekili Memet Kılıç’ın yanı sıra Türkiye’den de birçok aydın, sanatçı ve milletvekilinin katılım sağlaması bekleniyor. İki kez protesto edildi Tören sırasında, yasadışı bir örgüt sempatizanı olduğu öğrenilen iki kişi elçiliğin önüne kadar gelerek Türkiye ve Erdoğan karşıtı sloganlar attı. Yaka paça gözaltına alınan iki kişi olay yerinden uzaklaştırıldı. Erdoğan, daha sonra katıldığı “Avrupa Krizin Ötesinde” konulu konferansında bir grup Türkiye Gençlik Birliği üyesi tarafından protesto edildi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle