Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 EKİM 2012 SALI 12 başkenti” kabul edilen Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde bir araçta 25 kilo eroini yine köpekler saptadı. 8 Ekim: Aksaray’da doğu illerinden gelen otomobilde 32 kilo eroin yakalandı. 7 Ekim: Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde bir yolcu minibüsünde yapılan aramada “su termosu ve çanta içerisine” gizlenmiş 6 kilo eroin ele geçirildi. 5 Ekim: Mersin’de bir TIR’ın gizli bölmesinde 110 kilo eroin bulundu. Yalnızca Adana’da 9 ayda, çeşitli izlemelerde 6 ton esrara, 250 kilo eroine, 20 bin kadar hapa el konuldu. Elbette bu yakalanan örnekler yalnızca buzdağının görünen bölümüdür. ??? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Türk ekonomisini ne kadar güçlendirdiğini, halkımızın ne kadar mutlu olduğunu”, her gün mangalda kül koymamacasına anlatıp duruyor. Oysa Sağlık Bakanlığı, Türkiye’de 2.1 milyon vatandaşımızın “bunalımda olduğunu” açıkladı. Pek çok üniversite mezununun bile işsiz olduğu bu ülkedeki “bunalım bataklığında” elbette “uyuşturucu kullananların” sayısı da her geçen gün yeşerdikçe yeşeriyor. İşsiz bir “bunalımlıya” aşılanan “uyuşturucu bağımlılığının” o kişide sürebilmesi için, onun da en azından beş bunalımlıyı “uyuşturucu pazarına” sokması gerekiyor. Bir başka deyişle uyuşturucu kullananların sayısı aritmetik değil, geometrik diziyle artıyor. “Alkol ve Madde DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr İlk maaşlar Türkiye’den Halep’teki bazı komutanlar, savaşçılara aylar sonra ilk kez ödenmeye başlanan aylık 150 doların kaynağıyla ilgili soruları yanıtlarken adres olarak Türkiye’yi de gösterdi Dış Haberler Servisi Halep’teki savaşçılar, ilk maaşlarını Türkiye, Körfez ülkeleri dahil bazı İslam ülkelerinden aldıklarını söyledi. Fransız haber ajansı AFP, Halep’teki savaşçıların, aylardan sonra ilk maaşlarını aldıklarını, komutanların da maaşların en azından bir bölümünün yabancı ülkelerden geldiğini aktardığını kaydetti. Bir zamanlar Suriye’nin ticari başkenti sayılan Halep’in eski kent bölgesinde savaşçılar, isimlerini Suriye’nin saf değiştirmiş komutanı Albay Abdüsselam Humaidi’yi bildiriyorlar, Humaidi de isyancı komutanlar tarafından verilen listeleri kontrol ederek savaşçılara maaşlarını ödüyor. İsyancılar, maaşlarını aldıklarını göstermek için isimlerinin yanına parmak basıyor. 30 yıl orduya hizmet ettikten sonra şimdi askeri devrimci konseyin finans işlerine bakan Albay Humaidi, AFP’ye savaşçılara “özellikle ön cephede olanlara aylık maaş ödemesinin Devrimci Askeri Konsey tarafından yürütüldüğünü” anlatıyor. Şimdilik bütün savaşçılar ayda 150 dolar alıyor, ancak Humaidi’ye göre ileride evli olanlara ve ön cephede savaşanlara farklı ödemeler yapılabilir. Humaidi, ödemelerin kaynağını söylemeyi reddediyor ama Halep’teki bazı komutanlar farklı adresler göstermekle birlikte, paranın kaynağı olarak başka ülkeleri işaret ediyor. Tevhid Tugayı Komutanı Haci el Bab’a göre maaşlar Katar desteğiyle dağıtılıyor. Halep el Şahba Tugayı’ndan Komutan Şeyh Mahmud Mucademi, paranın “Türkiye, Körfez ülkeleri ve İslam ülkeleriyle” Müslüman Âlimler Birliği’nden geldiğini söylüyor. Bu arada eski İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki “Türkiye’nin Suriye’ye ilişkin yanlış stratejisini değiştirmesini temenni ediyorum” diyerek Suriye’de huzur ortamının yeniden sağlanmasının bütün tarafların lehine bir durum olduğunu söyledi. PKK’den ‘Altın Vuruş’! İsrail’den ‘masaya oturalım’ önerisi Dış Haberler Servisi İsrail’den Türkiye’ye, iki ülke arasındaki ilişkileri kopma noktasına getiren “Mavi Marmara” baskınına ilişkin “ön koşulsuz masaya oturmalı, çözüm aramalıyız” mesajı geldi. Bu çıkışa Ankara’dan yanıt ise gecikmedi: “İlişkilerin normalleşmesi için atılması beklenen adımları atmaları gerekmektedir.” Kudüs’te bir grup Türk televizyoncu ile bir araya gelen İsrail Dışişleri Bakanlığı’nın çok taraflı küresel ve stratejik işlerden sorumlu siyasi direktörü Pinhas Avivi’nin, Suriye’deki durumun hem İsrail hem de Türkiye’nin geleceğini etkilediğini belirterek “sorunları bir kenara bırakıp artık geleceğe bakmalıyız” dediği kaydedildi. Türkiye ile İsrail arasındaki krizin “yapay” olduğunu söyleyen Avivi, İsrail’in kanlı “Mavi Marmara” baskınına atıfta bulunarak “Her iki ülkenin de yaptığı hatalar oldu. Ancak bundan sonra iyi niyetle ve ön koşulsuz olarak masaya oturmalı, çözüm aramalıyız” diye konuştu. Avivi’nin, Ankara’nın özür ve tazminat taleplerinin karşılanabileceğinin de işaretini verdiği iddia edildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Selçuk Ünal, Türkiye’nin İsrail ile ilişkiler konusundaki tutumunda bir değişiklik olmadığını belirterek “İsrailli yetkililerin basına beyanlar yoluyla mesaj vermeye çalışmak yerine ilişkilerin normalleşmesi için atılması beklenen adımları atmaları gerekmektedir” dedi. Hürriyet gazetesinden. Hakkâri’nin Kırıkdağ köyünde cuma günü PKK ile çıkan çatışmada 3 polisimizin “şehit” olduğunu okumuşsunuzdur. Üç polisin en genci Ertuğrul Polat’ın temmuzda evlendiği eşi Ümmü Gülsüm Polat ile düğünlerinde karşılıklı “harmandalı” oynarken çekilmiş resmini de görmüşsünüzdür. Eşi şehit düşen genç gelin 2.5 aylık hamile idi. PKK kurbanı, binlerce trajik olayın sonuncusuna da bu olayla tanık olduk! PKK, yollara mayınlar döşüyor. PKK, roketatarlar kullanıyor. PKK, son model silahlarla askere, polise, sivil halka saldırıyor. PKK’nin “mayın, roketatar, silah fabrikaları” mı var? Hayır! Peki, PKK bu silahları nereden sağlıyor? “Suriye’ye silah taşıyor!” diye, jetlerimiz Moskova’dan, Erivan’dan havalanan yolcu uçaklarını zorla indirip arama yapıyor. Ama, PKK’ye bu silahların nereden, nasıl gittiği, her nedense araştırılmıyor! MİT’in 2013 bütçesi yüzde 33 artışla 1 milyar liraya yükseltildi… MİT’in bütçesi; TBMM, Başbakanlık, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın bütçelerini de solladı! Peki, MİT bu silahların kökenlerini saptayamıyor mu? Diyelim ki silahlar Türkiye üzerinden gitmiyor… Çatışmalarda ele geçen silahların hangi ülke yapımı oldukları bilinemiyor mu? Bu silahların kökenleri saptandıktan sonra ilgili hükümetlerde neden girişimler yapılmıyor? ??? PKK, bu silahları hangi parayla alıyor? Değirmenin suyu nereden geliyor? Elbette “kaçakçılıktan” geliyor. Maliye Bakanlığı, devlet bütçesinin açığını kapatmak için akaryakıta, sigaraya, içkiye zam yaptıkça, PKK zevkten dört köşe oluyor! Kuşkusuz PKK’nin en önemli gelir kaynağı “uyuşturucu” kaçakçılığıdır. Yalnızca “ekim ayının ilk üç haftasında” ele geçen uyuşturuculara göz atalım… 21 Ekim: Şanlıurfa’da, narkotik köpeklerinden kurtulmak için eroini “isot” ile kaplayan uyuşturucu tacirleri yakalandı. Şanlıurfa polisi, 3 gün içerisinde uyuşturucu tacirleri ve kaçakçılara yönelik 5 izlemede; 82 kilo eroine, 66 kilo esrara el koydu. 20 Ekim: Edirne’de İpsala ve Pazarkule sınır kapılarında yapılan aramalarda yaklaşık 81 kilo eroin ele geçirildi. 18 Ekim: Kapıkule Sınır Kapısı’nda “patlıcan” kasalarının içerisine gizlenmiş 113 kilo eroin ele geçti. 18 Ekim: Bitlis’te bir otomobilde yapılan aramada 129 kilo eroin bulundu. 15 Ekim: İstanbul polisi, “ayakkabı tabanlarında, parfüm şişelerinde” saklanmış 5’er kilo kokain ve eroin ele geçirdi. 13 Ekim: Düzce’de eski bir savcının otomobilinde 150 kilo eroin yakalandı. 12 Ekim: Gürbulak Sınır Kapısı’nda, bir araçla Türkiye’ye sokulmaya çalışılan 6.4 milyon lira değerindeki 106 kilo eroini uzman köpekler ortaya çıkardı. 11 Ekim: “Tozun ‘Strateji değişmeli’ yansımalarının görüldüğü Lübnan son dönemde Şam yanlısı ve karşıtı SünniŞii gruplar arasındaki çatışmalara sahne oluyor. Ordunun geniş çaplı bir operasyona hazırlandığı belirtilirken, bazı Sünni gruplar da Beyrut’un Şii mahallelerine yakın bölgelerde “devriyeye” çıkıyor. (Fotoğraf: AP) Suriye krizinin Maskeli Sünniler ‘devriyede’ Dış Haberler Servisi Suriye ateşinin komşu ülkelere sıçrayacağına ilişkin yorumlar giderek artarken Lübnan’daki gerginlik de sürüyor. Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta geçen cuma günü bombalı saldırıda yaşamını yitiren İstihbarat Şefi Vissam el Hasan’ın önceki gün yapılan cenaze töreninden sonra başkentte çıkan çatışmalarda 3 kişinin öldüğü, 6 kişinin yaralandığı bildirildi. Ordu güçleriyle bazı silahlı gruplar arasında dün de başkentin kimi bölgelerinde çatışmalar yaşandığı gelen bilgiler arasında. Beyrut’un Şii mahallelerine yakın bölgelerinde dün silahlı, maskeli Sünni grupların “devriyeye çıktıkları” görüldü. Yetkililer ordunun Beyrut ve çevresinde geniş çaplı operasyona hazırlandığını belirtti. Öte yandan Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Süleyman, ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, Çin büyükelçileri ile BM Lübnan Özel Koordinatörü Derek Plumbly’yle bir araya gelerek gelişmeleri değerlendirdi. Görüşmenin ardından Plumbly, Güvenlik Konseyi üyeleri adına Lübnan’daki bütün gruplara ülke güvenliğini korumaları çağrısında bulundu. Plumbly, siyasilere suikast yaparak Lübnan’ın istikrarını bozanları kınadıklarını, BM Güvenlik Konseyi üyelerinin, patlamanın sorumlularının yargıya sevk edilmesinde kararlı olduklarını söyledi. Sünni El Hasan’a yönelik suikastın ardından ülkedeki bazı gruplar olayla ilgili Şam yönetimini suçlamıştı. Bu arada Ürdün’den Suriye’ye sızmak isteyen silahlı gruplarla Ürdün askeri arasında çatışma çıktı. AP ajansının haberine göre olayda bir Ürdün askeri öldü. Habertürk gazetesinden. Bağımlılığı Eğitim Tedavi Merkezleri (AMATEM)” özetle şu uyarıyı yapıyor: “Türkiye uyuşturucuda artık transit değil hedef ülke… Çocuklarınıza sahip çıkın. Zehir tacirlerinin son dönemde hedefleri özellikle 18 yaş altındaki gençler… Madde bağımlısı çocukların yüzde 77’si aileleri ile birlikte yaşıyor. Çocuklarınızın arkadaş çevrelerini yakından izleyiniz. Bazı işaretleri, ergenlik bunalımı, aile ya da okul sıkıntısı diye geçiştirmeyin.” ??? Gün geçmiyor ki bir gencimizin “altın vuruş” denilen “aşırı uyuşturucu yüklemeden” dolayı PKK’nin “şehit” değil de “Niyazi” olan kurbanlarından birine ilişkin haberleri gazetelerde okumayalım. Emniyet Genel Müdürlüğü “Alo 155 Polis” telefon hattı gibi “uyuşturucu kullanım”, “uyuşturucu pazarlama” ve “uyuşturucu kaçakçılığı” gibi ayrı alanlarda hizmet verecek özel hatlar kurmalıdır. Gençlerin, “uyuşturucu kullanan” arkadaşlarına iyilik yapmaları için onları AMATEM ile işbirliği yapacak birinci hata; “torbacıların” bildirileceği ikincisinin ve halkımızın da “kaçakçı patronlarını” ihbar edebilmeleri için üçüncüsünün devreye sokulmasında yarar var. 18 Ekim’de Haber Türk gazetesinde “Kızımı bu zehirden kurtarın” diye “çığlık” atan Adana’da acılı anne S.A’nın, kızı Ç.A. için haykırış haberi vardı. Kim bilir kaç anne, baba ve kardeş çığlık atma yerine bu hatlara başvurmayı istemektedir. Bu oluşum, yakınlarının damarlarına atılacak bir ölümcül iğnenin yanı sıra, PKK’ye bir kurşun daha az sağlanmasına yol açacak demektir. Kuveyt’te seçim yasası gerginliği Dış Haberler Servisi Kuveyt’te önceki gün on binlerce kişi seçim yasasını protesto çerçevesinde hükümet karşıtı eylem için meydanlara çıktı. Başkent Kuveyt City’nin çeşitli bölgelerinde, çoğu İslami eğilimli muhalif kesimlerin sosyal paylaşım sitelerinden yaptığı çağrıya uyan 100 bini aşkın kişinin katıldığı protesto eylemlerine polis müdahale etti. Bazı gruplarla polis arasında çatışma yaşanırken olaylarda 49 kişi yaralandı. Muhalifler seçim yasasındaki yeni düzenlemelerin yönetim yanlısı adayların lehine olduğunu söylüyor. a mahkeHaber Merkezi İtalya’d hükümet i r b e ı v m a d me, altı bilim a uila depq ’ A L i k a ’ d 9 0 0 2 , i i n i s l e v gör yapmaı y r ı a y u l i k e r remi öncesi ge yıl hapis r ş a t ı l a e y l i s e k ç e r e g r ı a dıkl keme, sanıkcezasına çarptırdı. Mah çundan hüların kasıtsız cinayet su 009’daki 6.3 2 . ı d l a ı k ç a küm giydiğini mde 300’den büyüklüğündeki depre ıkların üyesi n a S . ü t ş fazla kişi ölmü mitesi’ depo K k s i R k ü y ü B ‘ u ğ u old plantıdan t o ı ı ğ t p a y remden önce afta önce h r i b n e d m r e p e d , a r son rın risk oluşı l a t ı n s r a s ü başlayan önc ş bildirmişti. turmadığı yönünde görü İtalya’da tarihi deprem cezası Fotoğraf: AFP Castro’nun başı bile ağrımıyor Dış Haberler Servisi Küba’nın 86 yaşındaki efsanevi lideri Fidel Castro, sağlık durumuyla ilgili uluslararası medyada çıkan “yalanları” eleştirdi. Castro, Küba’nın resmi internet sitesi “Cubadebate”e gönderdiği yazıda, sağlık durumuyla ilgili çıkan “Castro ölüm döşeğinde” dedikodularına tepki gösterdi. Castro, bütün bu aptallıkların çıktığı neredeyse tamamı zengin ve ayrıcalıklı kişilerin elinde olan bu enformasyon araçlarının hâlâ pek çok insanı etkilediğini ancak, bu saçmalıklara gittikçe daha az kişinin inandığını belirtti. “En son ne zaman başım ağrıdı hatırlamıyorum” diyen Castro, makaleyle birlikte bir dizi fotoğrafını yayımladı. Oğlu Alex tarafından çekilen fotoğraflarda Castro, hasır kovboy şapkası, damalı tişörtüyle görünüyor. Bazılarında da elinde Komünist Partisi yayın organı Granma’nın cuma günkü sayısını tutuyor. Eski Venezüella Devlet Başkanı Yardımcısı Elias Jaua da önceki gün Havana ziyareti sırasında 5 saat görüştüğü Castro’nun sağlık durumunun çok iyi ve bilincinin yerinde olduğunu söyledi. UBP’de olaylı kongre Dış Haberler Servisi KKTC’de iktidardaki Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) 19. Olağan Genel Kurultayı’nda İrsen Küçük yeniden genel başkan seçildi. 1427 delegeden 1402 delegenin oy kullandığı ve Ankara’nın yakından izlediği kurultayda, İrsen Küçük’ün 704, diğer aday Gazimağusa Milletvekili Ahmet Kaşif’in ise 690 oy aldığı açıklandı. Ancak, kurultayın yenilenmesi gerektiği öne sürüldü. İddia sahipleri, parti tüzüğüne göre adaylardan birinin kazanabilmesi için en az 714 oy alması gerektiğini söylüyor. ‘Timoşenko’ya 24 saat göz hapsi’ DENİZ BERKTAY KİEV Görevde bulunduğu dönemde Rusya ile imzaladığı doğalgaz anlaşmasında devleti ağır maddi zarara uğratmak ve maddi çıkar elde etmek suçlamasıyla 7 yıl hapis cezasına çarptırılan ve geçen aylarda ağır sağlık sorunları nedeniyle hastaneye kaldırılan eski Ukrayna Başbakanı Yulya Timoşenko , kendisinin cezaevinde 24 saat boyunca gizli video kameralarla izlendiğini öne sürdü. Timoşenko, Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’e yazdığı mektupta, hastanede kendisinin tamamen soyunmasının gerektiği muayene odasında, duşta, hatta klozetlerde bile gizli video kameralarının olduğunu belirtti. C MY B GÜÇ MÜCADELESİ İran yargısı Ahmedinejad’a ziyaret izni vermedi Dış Haberler Servisi İran adli makamları, Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın, yardımcısını görmek için başkent Tahran’daki Evin Cezaevi’ni ziyaret etmesine izin vermedi. Ahmedinejad’ın basın danışmanı ve IRNA’nın başı Ali Ekber Cavanfekr, Ahmedinejad geçen ay New York’tayken 6 aylık hapis cezasını çekmek üzere tutuklanmıştı. Cavanfekr, kişisel sitesinde kamu edebine aykırı yayın yapmak ve İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’e hakaret etmekten hüküm giymişti. Ahmedinejad’ın Evin ziyareti talebinin nedeni açıklanmasa da Cavanfekr’le bağlantılı olduğu sanılıyor. Ancak İran adli makamları “Ülkenin acil ekonomik sorunlarla yüz yüze olduğu bir sırada böylesi bir ziyaretin uygun düşmeyeceğini” kaydetti. Kararda, parlamentodaki muhalefetin ekonomik krizden Batı’nın yaptırımları kadar Ahmedinejad yönetiminin başarısız politikalarını sorumlu tuttuğu da vurgulandı. İran’ın seçilmiş lideri Ahmedinejad’la Hamaney arasında bir süredir gerginlik yaşanıyor. İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi, nükleer enerji faaliyetleriyle ilgili olarak “5 artı 1” grubuyla müzakerelere devam edileceğini, ancak ABD ile doğrudan görüşmenin söz konusu olmadığını söyledi. ‘Görüşme yok’