25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 EKİM 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ı Oslo konusunda halka yalan söylemekle suçladı: 5 gemiler yanaşıyor limanlara. Bakıyorum gökyüzü öğle saatlerinde mavi giysilerini çıkarıp siyahlara bürünmüş. Az sonra yağmur çiseliyor, hava soğuyor. ??? Karşımızda buğulu aynalar! Sonu gelmez öpüşler, uçurumlar, acılar, hüzünler! Kimse ama kimse, havaya, suya, vadilere, ırmaklara doğru koşmuyor. Ölüm her an kapıyı çalabilir, bilinmez ki... Bildiğim tek şey var, Neşet Usta’nın söylediği: “Neredesin sen?” Belki Metin Altıok’un yanındaydık, gençlik yıllarımızın içinde, Manisa’da kız enstitüsünün karşısındaki parkta... Yusuf Atılgan’la birlikte... Belki körkütük sarhoştuk bir meyhanede... Ya işte öyle Zeynep Altıok, sen henüz doğmadan önce... ??? Gözlerimiz, gözleriniz lacivert bir deniz olsun... Yüreklerinizde derin acılar olmasın... Haydi gelin haykıralım birlikte... Barışı, dostluğu, kardeşliği... Demokrasiyi ve özgürlükleri... İnsan haklarını... Yaşama hakkını... Faşizme karşı dimdik durmayı... Bağımsızlığı... Sermayeemek çelişkisini... Akan kanın, örtülü savaşın durmasını.. Hukukun üstünlüğünü... Adalette eşitliği... Faili belli, ama “faili meçhul” kandırmacasına düşmemeyi... Çığlık çığlık olup haykıralım! Gün gelsin alev alev olalım hep birlikte, yanalım tutuşalım, yaşadığımız coğrafyaya... Hasan Hüseyin’in Kızılırmak’ı, Dağlarca’nın “Toprak Ana”sı, Ahmed Arif’in “Dağlarına Bahar Gelmiş Memleketim”i, Nâzım’ın “Kurtuluş Savaşı Destanı”, Can Yücel’in “Akdeniz”i olalım... Yalancıdan devlet adamı olmaz ‘Teröristle kucaklaşanla konuşacak hiçbir şeyimiz yok’ Yurt Haberleri Servisi Başbakan Tayyip Erdoğan, BDP milletvekillerinin yol kesen PKK üyeleriyle karşılaşmalarına göndermede bulunarak, “Teröristlerle kucaklaşanlarla bizim konuşacak hiçbir şeyimiz yoktur” dedi. Erdoğan, Elazığ Havalimanı yeni terminal binası ve şehirde yapımı tamamlanan diğer tesislerin toplu açılışını gerçekleştirdi. Erdoğan, Elazığlılara “Sevgili Gakgoşlar” diye hitap ederken teröre yönelik mesajlar verdi. “Terör örgütünün topu bir tek şehidimizin tırnağı etmez” diyen Erdoğan, Iğdır’da terör örgütünce kaçırılan öğretmenlerin yöre halkınca kurtarıldığını anımsattı. Bütün insanları yaradılmışların en şereflisi olarak kabul eden bir anlayışa sahip olduklarını vurgulayan Erdoğan, terör örgütü üyelerinin Zerdüşlük ve Yezidilik yaptığını söyledi. Yezidilikle ilgili sözlerini daha sonra düzelten Erdoğan, “Sevgili kardeşlerim. Biz Yezidi de olsa teröre bulaşmadığı sürece, insana insan olduğu için yine değer veririz” dedi. Erdoğan şunları söyledi: “Biz demokratik ortamda her şeyi çok açık net herkesle konuştuk, konuşuyoruz ve asla kapımız o insanlara kapalı değildir. Yeter ki terörle irtibatını kessin, bu konuda samimi olsun.” Bir Hapislik Korkusu, Bir Cesaret... Bir sıkıntı büyüyor içimizde, bir yalnızlık şarkısı... Maviler giymiş bir sabah! İlkyazdan kalmış güneşli bir gün, ellerini uzatmış bizi bekliyor. Güneş derin denizlerde yıkanmıştı sanki, yeni sevdalar boy vermişti, bir hüzün çiçeği gülümsüyordu... Hakkâri ve Bitlis kırsalından yine şehit haberleri var... “Bitlis ve Hakkâri’de 6 şehit...” Bir ırmak gibi akıp gidiyor yaşam... ??? Hangi gün şehit ve ölüm haberleriyle uyanmıyoruz ki! O anda bir ses yankılanıyor eski masalarda kalan. Şükran Kurdakul’un dizelerinde kulaklarımızı çınlatan: “Bir hapislik korkusu, bir cesaret / Bir seferberlik karanlığı, bir ışık / Bir kitap, her yaprağında anıların kanı / Bir şarkı alanlara sığmayan / Bir heves denize çıkar gibi / Bir sevda dar gelir damarlarına / Bir resim, kendini arayanlardan biri / Bir kuşku soranlardan sormayanlara / Bir gerçek dünyaların gerçeği / Bir kadın senin gibi / Bir adam benim gibi.” ??? Bir evlat çekip gidiyor dünyadan... Bir baba ağlıyor tıpkı Rahmi Saltuk, Yarbay Mustafa Dönmez, Fatih Hilmioğlu ve Sırrı Sakık gibi... Kimi tutuklu babaların, kimi tutuksuz... Çocuklar ağlıyor babaları için. Gözyaşları, bayrağımıza sarılı tabutlar, oğullarını toprağa veren analar, babalar... Neşet Ertaş el sallayarak giderken “Neredesin sen” diye soruyor, Erol Günaydın ise gülümsüyor... Ne trenler geçiyor istasyonlardan ne de beyaz ? Hükümetin terör konusundaki uygulamalarının terörü sonlandırmaya değil azdırmaya yönelik olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Suriye politikasını eleştirirken de “Hangi gerekçe ile Suriye’ye düşman olduk? Bir Allah’ın kulu çıkıp bunu bize anlatsın” dedi. SAVAŞ KALKAN TOKAT CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Yalancıdan devlet adamı olmaz. Yalancıdan başbakan olmaz. Yalancıdan bir partinin genel başkanı olmaz. Halkına yalan söyleyen yarın halkını satarsa sakın bunu da unutmayın, şaşırmayın. Siyaset doğru adamların işi olmalı” dedi. Kılıçdaroğlu, hükümetin tüm uygulamalarının terörü “sonlandırmaya değil azdırmaya” yönelik olduğunu savundu. Karayoluyla Tokat’ın Erbaa ilçesine gelen Kılıçdaroğlu, Değirmenli beldesi girişinde partililerce karşılandı. Yoğun ilgi dolayısıyla korumaların yardımıyla güçlükle parti otobüsüne binen Kılıçdaroğlu’na İzmir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve CHP Tokat Milletvekili Orhan Düzgün de eşlik etti. Kılıçdaroğlu, Erbaa’da ilk olarak MHP’li Belediye Başkanı Ahmet Yenihan’ı ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, Erbaa ve Niksar’da halka hitap etti. (Fotoğraf: AA EKBER TÜRKOĞLU) Ziyaretin ardından Erbaa Meydanı’nda halka hitap eden Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin Suriye politikasını eleştirdi. Kılıçdaroğlu, “Suriye’ye neredeyse savaş açtık. Hangi gerekçe ile Suriye’ye düşman olduk? Bir Allah’ın kulu çıkıp bunu bize anlatsın. Diyorlar ki ‘Suriye’de demokrasi yok’. Suriye’de demokrasi yok, senin ülkende demokrasi var mı? Biz her ülkede barış, demokrasi ve özgürlük isteriz. Vatandaşın huzurlu yaşamasını isteriz” dedi. ‘Söz verdim yalan yok’ Yeni yasa tasarısıyla yüzyıllık belediyelerin bile kapatılacağını anlatan Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Ben siyasete atılırken halkıma bir söz verdim ‘hiçbir yerde halkıma yalan söylemeyeceğim’ di ye. Doğruların arkasında her zaman duracağım. Gittiler görüşme yaptılar. ‘PKK ile siz görüşüyorsunuz’ dedik. ‘Bunu söyleyen şerefsizdir’ dediler. Çıktı mı ortaya? Erbaalılara soruyorum. Allah aşkına kim o şerefsiz? Benim söylediğim doğru çıktı mı? Çıktı. İnkâr ettiler mi? Ettiler. Vatandaşa yalan söylediler mi? Söylediler.” Daha sonra Niksar ilçesine geçen Kılıçdaroğlu burada yurttaşlara hitap etti. Kılıçdaroğlu Tokat’a geçerek CHP il başkanlığı binasına gitti. İl başkanlığında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “Bugüne kadarki uygulamalar, terörü sonlandırmak değil, terörü azdırmak şeklinde gerçekleşmiştir. Bunun hesabının da iktidar tarafından bu halka verilmesi lazım” dedi. CHP’den 29 Ekim çağrısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, 20 demokratik kitle örgütünün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı için düzenleyeceği “Vatan ve Cumhuriyet İçin Halk Buluşması” etkinliğinin Ankara Valiliği’nce engellendiğini belirterek “Hepimiz 29 Ekim’de, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran iradenin bir araya geldiği Ulus’ta, ilk Meclis’in önünde olacağız. O Cumhuriyet mitingi yapılacak” dedi. Oran yazılı açıklamasında, şunları kaydetti: “Bu yasaklama kararını valiliğin değil, diktatörlük özentisi içindeki Başbakan Erdoğan ve onun içişleri bakanından geldiğini hepimiz biliyoruz. 29 Ekim Cumhuriyet yürüyüşüne katılanlar hakkında Ankara Valiliği işlem yapacakmış. Buyursun yapsınlar bakalım.” Öte yandan ADD’den yapılan açıklamada, 29 Ekim günü Ulus Birinci Meclis önünde sadece basın açıklamasında bulunulacağı, buradan Anıtkabir’e yürüyüş gerçekleştirilmeyeceği bildirildi. Akil adamlar Erdoğan, “Terör sorununun çözümünde akil adamlar” önerisine ilişkin soru üzerine, “Akil adamlar konusunda bir sıkıntı yok. Hangi önerilerle gelirlerse değerlendiririz, önerilere açığız, biz buradayız” dedi. rler niye politize olsun?’ Erdoğan, er ve erbaşların oy kullanmasıyla ilgili de şunları söyledi: “Bu genç, askere gitmeden 15 gün önce seçim olsaydı oyunu kullanacaktı. Yani 18 yaşını tamamladığında oyunu kullanacaktı. Ama askere gittiği için oyunu kullanamıyor. Ne diyorlar? ‘Kışla politize olur.’ Subay, astsubay, uzman er ve erbaş politize olmuyor da niye er ve erbaş politize olsun? Eğer genç, kışlada da olsa siyasi bakışını sandığa yansıtacak olursa bu ülke çok daha güçlü olacaktır.” ‘E C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle