19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 EKİM 2012 CUMA 12 HABERLER ? Deniz Kaprol, İstanbul Fashion Week’te “Yaşamın Şifresi / Code of Life” adını verdiği aksesuvar koleksiyonunu tanıttı. Defilede mankenler tüm şovu tersten yürüyerek gerçekleştirirken zaman algısı sorgulanıyordu. Antalya Altın Portakal’da ödül gecesi AYŞEGÜL ÖZBEK ANTALYA Antalya’da beş günlük film maratonunu bu akşamki ödül töreniyle noktalıyoruz. Ulusal uzun metraj yarışma bölümünde bugün izleyeceğimiz Tunç Okan’ın “Umut Üzümleri”ni saymazsak izlediğimiz dokuz film arasından en çok konuşulan “Zerre” ve “Küf” oldu. İlk günün ilk filmi “Derin Düşünce”nin yarattığı infial hâlâ sürüyor. Öyle ki film hakkında, önceki gün ikinci gösterimini yapacağı sırada, “acaba gösterim iptal mi edildi” söylentisi yayıldı. Filmde çocuk istismarı yapıldığı yönündeki görüşler ağır basarken jüri başkanı Hülya Avşar’ın da film hakkındaki olumsuz görüşü kulislerden sızmış ve ulusal jüri basın toplantısı ertelenmişti. Bu olaylardan sonra ne bir jüri toplantısı yapıldı ne de bu konu hakkında herhangi bir açıklama. Her yıl yapılan jüri toplantısında jürinin seçimlerde nasıl bir yol izleyeceği açıklanırdı. Filmle ilgili uzmanlardan rapor istediği haberleri üzerine Avşar’dan yazılı bir açıklama geldi: “Filmle ilgili daha net bir görüş edinmek için yaptığım bu girişim tümüyle bireyseldir ve jüri üyelerinin bilgisi dışında gerçekleşmiştir. Jüri üyeleriyle bu konuda bir tartışma yaşandığı doğrudur. Bu vesileyle her türlü sansüre karşı olduğumuzu da belirtmek isterim.” Hülya Avşar’ın uzman raparu talebi ve açıklamasının ardından diğer jüri üyelerinden de bir açıklama geldi. Açıklamada, “Jürinin, filmleri hukuksal, ahlaki, vs. açılardan tartıp, icazet vermek gibi sorumlulukları yoktur. Kaldı ki kimsenin sanatçı ile izleyicisi arasına girmek ya da seyirciyle buluşmasını engellemek gibi bir hakkı olamaz. Bir sanat eseri hakkında herhangi bir kurumdan bir rapor alınarak değerlendirme yapılamaz” denildi. Kaprol’den şifreler 2012 Nobel Edebiyat Ödülü, Çinli yazar Mo Yan’a verildi Avşar’dan yazılı açıklama Jüriden başkana tepki Haber Merkezi Ünlü modacı Cengiz Abazoğlu’nun adL için tasarladığı mayo ve bikini koleksiyonu bugün İstanbul Fashion Week’te görücüye çıkıyor. “Deep Dream” adlı koleksiyon, saat 20.00’den itibaren sosyal medya üzerinden canlı olarak modaseverlerle buluşacak. Abazoğlu “İlk kez mayo ve bikini tasarladım. Tasarlarken, kadın vücudunu güzel gösteren bir form düşünerek hareket ettim” dedi. ‘Kötü çocuk’ geldi Madonna’nın seksi kliplerinde rol alarak şöhreti yakalayan ünlü model Ton y Ward yarın Avva defilesi için IFW’de podyuma çıkacak. Moda dünyasının “kötü çocuğu” Award, en çok kazanan süpermodeller arasında. ? 1.2 milyon dolarlık ödülün sahibi olan Mo Yan, pek çoklarınca “Çin’in Marquez’i” olarak niteleniyor. Bazı Çinli yazarlarca, resmi kültür politikalarını desteklemekle ve baskı gören aydın ve yazarlara destek vermemekle suçlanan ünlü yazar, “Konuşma!” anlamına gelen Mo Yan takma adını benimsemişti. İsveç Akademisi’nin sekreteri Peter Englund, ödülün açıklanmasından önce Mo Yan’la bağlantı kurduklarını ve yazarın telefonda, “Müthiş sevindim ve ürktüm!” dediğini söyledi. Türkiye’de henüz hiçbir kitabı yayımlanmamış olan 57 yaşındaki Mo Yan’ın, Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan ikinci Çinli yazar olduğu vurgulandı. Ancak 2000 yılında Nobel’i alan Gao Xingjian, 1980’lerde Çin’den kaçarak 1997’de Fransız yurttaşlığına geçmişti. Çin Halk Cumhuriyeti yönetimi, yapıtlarında komünist hükümeti eleştiren Gao’nun aldığı ödüle sahip çıkmamıştı. Mo Yan’ın ise, bugüne kadar biri dışında yapıtlarının yasaklanmadığı biliniyor. Mo Yan’ın, birçok kitabında, özellikle de 2009’da yayımlanan son romanı “Kurbağa”da, Çin yönetiminin yazarlara tanıdığı “hoşgörü sınırları”nı aşmakla birlikte, başının belaya girmesinden ustaca kurtulduğu, bunda Çin Yazarlar Birliği’nin Başkan Yardımcısı olmasının da payı bulunduğu belirtiliyor. Mo Yan, ülkesinin sanat ve edebiyata ‘Sevindim ve ürktüm!’ ? Asıl adı Guan Moye olan yazar, 1980’lerin başında Çin ordusunda görev yaparken, “Konuşma!” anlamına gelen “Mo Yan” takma adını benimsemişti. Çinli yazar, bu deyimin ülkesinde geveze çocukları susturmak için kullanıldığını, ancak kendisinin bu takma adı, açık sözlü olmanın pek sevilmediği ülkesinde fazla konuşmaması gerektiğini hatırlamak için aldığını söylemişti. Mo Yan, özellikle Batı dünyasında, “Kızıl Darı Tarlaları” adlı romanıyla tanınıyor. Çinli yönetmen Zhang Yimou, bu romandan yaptığı uyarlamayla 1988 Berlin Festivali’nde büyük ödülü almıştı. 1920’ler ve 30’larda Çin kırsalında geçen roman, Japonya’ya karşı savaş günlerinde köylü mücadeleleri ortamında bir aşk öyküsünü konu ediyordu. ilişkin resmi politikalarını zaman zaman desteklemiş, bu da bazı Çinli yazarların kendisini eleştirmesine ve baskı gören aydın ve yazarlarla dayanışma içinde olmamakla suçlamasına yol açmıştı. Ancak Mo Yan, 2009’da Frankfurt Kitap Fuarı’nda yaptığı bir konuşmada, bir yazarın yalnızca yapıtlarıyla değerlendirilmesi gerektiğini söylemiş ve “Bir yazar, toplumun karanlık yanlarını ve insan doğasının çirkinliklerini eleştirmeli” demişti. ‘Küf’ festivalin en çok konuşulan filmlerinden. Konuşma! Abazoğlu mayolarını sergileyecek Ödül büyülü gerçekçinin Kültür Servisi 2012 Nobel Edebiyat Ödülü’ne, Çinli yazar Mo Yan değer görüldü. İsveç Akademisi’nden yapılan açıklamada, 1.2 milyon dolar tutarındaki ödülün, Mo Yan’a, halk masallarını, tarihi ve çağımızı kaynaştıran yapıtlarında “düşsel gerçekçilik”ten ötürü verildiği belirtildi. Ödülle ilgili açıklamada, Mo Yan’ın “fantezi ile gerçekliği, tarihsel ve toplumsal bakış açılarını harmanlayarak, William Faulkner ve Gabriel Garcia Marquez’in yapıtlarını anımsatan bir dünya yarattığı” vurgulandı. Mo Yan’ın roman ve öykülerinde kullandığı üslup, pek çoklarınca “Çin’e özgü bir büyülü gerçekçilik” olarak niteleniyor. AFPAP Felsefeci gözüyle adalet ABİDİN YAĞMUR MERSİN Mersin Üniversitesi, İçel Sanat Kulübü ve Felsefeciler Derneği Mersin Şubesi’nin işbirliğiyle düzenlenen 11. Felsefe Günleri bugün başlıyor. Felsefe Günleri’nin bu yılki ana konusu adalet. Çiftlikköy Yerleşkesi’ndeki Uğur Oral salonunda saat 10.00’da başlayacak etkinliklerin ilk oturumunda Prof. Dr. Uluğ Nutku “Olgu ve süreç olarak adalet”, Doç. Dr. Çetin Türkyılmaz “Bir idea olarak adalet” başlıklı sunumlarını gerçekleştirecek. İstanbul trafikte birinci AMSTERDAM (AA) Dünyanın önemli navigasyon sağlayıcısı TomTom’un, 58 Avrupa kentindeki trafik yoğunluğunu ölçen endeks sonuçlarına göre İstanbul, Avrupa’da trafiği en yoğun kent. İstanbul’da seyahat saatleri, trafiğin rahat aktığı zamanlarda diğer kentlerden yüzde 57, trafiğin en yoğun olduğu sabah saatlerinde ise yüzde 84 daha uzun çıktı. İstanbul’u Varşova izledi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle