Katalog

7 OCAK 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Gül’ün veto ettiği emekli milletvekillerine zam, oran aşağı çekilerek yeniden TBMM’ye sunulacak 5 O tarihte emekli bir subayın Ergenekon duruşmasındaki şu sözlerini anımsatmakta yarar var: “Dilsiz şeytanlar konuşun!” Yargıç bunun üzerine sanığa sormuştu: “Kim onlar?” “Hilmi Özkök, Aytaç Yalman, İlker Başbuğ!” İlker Başbuğ sorgusu sırasında tüm suçlamaları reddetti... Siyasi iktidarla birlikte çalışmış, terörle mücadele etmiş bir komutan, terör örgütü üyesi olabilir miydi? Üstelik emekli olduktan bir buçuk yıl sonra Başbuğ’un tutuklanmasına akıl erdirmem olası değil... ??? Olası değil ama Ahmet Şık’ın basılmamış kitaptan, gazetecilerin yazdıkları haberlerden ötürü tutuklanmaları, neredeyse bir yıldır içeride yatmaları aklıma gelince şöyle diyorum: “Demek ki ileri demokrasi bu!” Sanırım şöyle bir tartışma gündeme gelecek: Anayasaya göre Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları “Yüce Divan”da yargılanır... Şu anda iki eski kuvvet komutanı özel yetkili ağır ceza mahkemesinde yargılanıyor. Çok sayıda teğmen, üsteğmen, yüzbaşı, binbaşı, yarbay, albay ve general tutuklu. Yazımı yazarken üç yıla yakın süre tutuklu kaldıktan sonra tutuksuz yargılanan Teğmen Mehmet Ali Çelebi geldi aklıma... ??? İddia edilen suç, Ergenekon yapılanması içinde “hücre örgütlenmesi” oluşturmak ve “darbe propagandası” yapmaktı. 33 ay tutuklu olarak yargılandı... Yargılanma sırasında cep telefonuna polis tarafından Hizbut Tahrir üyelerinin numaralarının yüklendiği saptandı. Çelebi, salıverildikten sonra kendi isteğiyle Bingöl’e atandı... Savaş helikopteri pilotu olan Çelebi, Kobralarla terör operasyonlarına katıldı... Türkiye işte böyle bir ülke... Orgeneral Başbuğ döneminde, kimi komutanlar, subaylar tutuklanırken, Yarbay Ali Tatar intihar ederken acaba eski Genelkurmay Başkanı ne yapıyordu ben çok merak ediyorum. Zamma yeni ayar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’in milletvekili emekli maaşını 8 bin liraya çıkaran maddesini “kamu vicdanı” gerekçesiyle veto ettiği Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yeniden görüşülerek kabul edildi. Vetolu düzenlemedeki yüzde 60’lık artış, AKP’lilerin verdiği önergeyle yüzde 45’e, 8 bin ise 6 bin liranın üzerine çekildi. CHP ve MHP, maaşlardaki artışın tamamen kaldırılmasını isteyerek artışa karşı çıktı. Komisyonda daha önceki görüşmelerde televizyonların kameraları çıkarılırken Meclis ? Köşk’ten ‘kamu vicdanını zedelediği‘ gerekçesiyle geri gönderilen emekli milletvekilerinin maaş artışına ilişkin düzenleme yeniden Meclis’e geliyor. Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen düzenlemeye CHP ve MHP milletvekilleri ret oyu kullanırken AKP’liler zam oranını yüzde 60’tan 45’e çekerek yeniden yasalaştırma kararı aldı. Düzenlemeyle emekli milletvekili maaşı 6 bin liranın üzerine çıkartıldı. TV kameraları toplantı bitimine kadar kayda alıyordu. Ancak bu kez Meclis TV kamerası da çıkarılarak görüşmelerin kayda alınması engellendi. CHP İstanbul Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu , AKP’nin önergesiyle artışın yüzde 45’e çekildiğini, buna karşı olduklarını belirtti. MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı da artışa karşı olduklarını belirtti. AKP Aksaray milletvekili Ali Rıza Alaboyun muhalefetin eleştirilerini yanıtlarken “Kıyak emeklilik söz konusu değil. Bu düzenlemeyi yapmazsak gelecek genç milletvekilleri holdinglerin milletvekili olur. Kendi haklarımızı savunurken sanki pense ile sinirlerimizi çekiyorlar” diyerek zammı savundu. Komisyon Başkanı Lütfü Elvan ise yeni düzenlemenin aylıklarda 200300 lira gibi cüzi bir artış getireceğini ileri sürdü. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, artışla maaşların ne kadar olacağının sorulması üzerine, “Bugün komisyonda oran yüzde 45 olarak değerlendirildi. Aradaki fark 380 lira civarında öyle tahmin ediyorum. 5 bin 860 ile 6 bin 270 TL arasında bir rakam” diye konuştu. Kabul edilen yasayla milletvekili emekli maaşı her yıl belirlenecek artış oranları doğrultusunda ömür boyu alınabilecek. Geçmiş dönemlerde TBMM, Cumhuriyet Senatosu, Temsilciler Meclisi ve Danış ma Meclisi Başkanlığı yapmış ancak 2 yıllık süreyi tamamlamadan vekilliği sona ermiş olanlar da milletvekili emeklisi olabilecek. Halen milletvekili olan, ancak valilik, müsteşarlık, genel müdürlük gibi emekli sandığı ile ilişkili üst düzey bürokraside görev yaparken 2 yıl temsil tazminatı ödeyenler, milletvekili emeklisi olmak için 2 yıl beklemeyecekler. Bu düzenlemeyle AKP Mardin Milletvekili Muammer Güler’in de aralarında bulunduğu 77 bürokrat kökenli milletvekili 2 yıl beklemeden milletvekili emekliliği hakkı kazanacak. Tutuklu milletvekilleri Mehmet Haberal ile Engin Alan’ın da bu kapsama gireceği belirtiliyor. Orgeneral Başbuğ’la Teğmen Çelebi... Bugün Odatv davasını, Nedim Şener, Doğan Yurdakul, Soner Yalçın, Ahmet Şık ve öteki tutuklu meslektaşlarımı yazacaktım. Önceki gün yapılan duruşma sonunda meslektaşlarımın salıverileceğini, tutuksuz yargılanacaklarını düşünüyordum. Onlar yargılanırken Cumhuriyet tarihinde ilk kez eski bir Genelkurmay Başkanı, Beşiktaş Adliyesi’nde savcı karşısında “şüpheli” sıfatıyla ifade veriyordu. Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ neyle suçlanıyordu: “Silahlı örgüt yöneticiliği ve darbeye teşebbüs...” Başbuğ, 2008 yılının ağustos ayında Genelkurmay Başkanlığı’na atanmıştı. Yani 2007 seçimlerinin ardından... AKP’nin yüzde 46 oy oranıyla iktidara geldiği dönemde... ??? Başbuğ, 27 Nisan’da emuhtıra vermemişti. Görev yaptığı süreç zor bir dönemdi. Sakin ve ağırbaşlı tavrı daima dikkati çekti. Şimdi kendi kendime soruyorum: “Başbuğ’un silahlı örgüt üyesi ve darbe planlayıcısı olduğunu bu ülkeyi yöneten AKP hükümeti bilmiyor muydu o tarihte?” Bu soru dün sabah Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün açıklamasından sonra aklıma geldi. Ne diyordu Cumhurbaşkanı Gül: “Mahkeme kararı olmadan kimse suçlu ilan edilemez...” Ele geçirilen lav silahlarını boru olarak değerlendiren elbet Başbuğ’dur... ‘İnternet Andıcı’ da Başbuğ döneminde ortaya çıkarılmıştır. ‘İrtica Eylem Planı’na “kâğıt parçası” diyen de Başbuğ’dur... ??? Burada bir başka ilginç durum, Balyoz davasında tutuklu olarak yargılanan kimi komutanlar ve subaylar, andıcın Başbuğ’un bilgisi içinde hazırlandığını öne sürmüşlerdi. GENSORUYU GERİ GÖNDERDİ ‘Cemil Çiçek yasamayı koruyamıyor’ ? Adalet Bakanı Ergin hakkındaki gensoru önergesini iade eden TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e Muharrem İnce’den sert tepki: “Cemil Çiçek, yargı üzerinden, yürütmenin kendisinin başkanı olduğu yasama organına müdahalesini yok saymaktadır. Kendisinin koruması gerektiği yasama organını, kendisi korumasız bırakmaktadır.” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanlığı, CHP’nin Odatv davasındaki uzun tutukluluklarla ilgili Adalet Bakanı Sadullah Ergin hakkında verdiği gensoru önergesini, “Görülmekte olan davalarla ilgili olduğu” gerekçesiyle işleme koymayarak iade etti. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e sert tepki göstererek “Çiçek, eylemli içtüzük ihlali yapmıştır” dedi. CHP, Adalet Bakanı Sadullah Ergin hakkında, Odatv davasında, “şüphelilerin aylarca tutuklu kalmalarına delil ve gerekçe kazandırmak amacıyla kullanılması ve atanmasında söz sahibi olduğu özel yetkili savcının anayasanın 83. maddesini açıkça ihlal ederek, TBMM üyeleri üzerinde baskı kurmaya çalışmasına seyirci kaldığı” gerekçesiyle gensoru önergesi vermişti. TBMM Başkanlığı gensoruyu, anayasanın 138. maddesindeki “Görülmekte olan bir dava hakkında yasama meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz” hükmünü gerekçe göstererek işleme almayarak geri gönderdi. yın Çiçek bu konuda kendisinin girişimde bulunması konusundaki taleplere kulak tıkamış, soru önergelerini yanıtsız bırakmıştır. Bu bakımdan Sayın Cemil Çiçek’in gensoru hakkındaki bu tutumu salt teknik bir değerlendirme olarak nitelendirilemez. Bu tutum, daha önceki tutumu ile bağlantılı ve yasama organını yürütme organının emrine veren bir anlayışın yeni bir örneğidir. Sayın Cemil Çiçek, yargı üzerinden, yürütmenin kendisinin başkanı olduğu yasama organına müdahalesini yok saymaktadır. Kendisinin koruması gerektiği yasama organını, kendisi korumasız bırakmaktadır” dedi. İnce, geçmişten bu yana çok sayıda benzer durumda gensoruların işleme konulduğunu belirtirken, “Gensoru önergesinin işleme konulmaması, TBMM’nin Sayın Başkanının tarafsızlığını gölgelemiştir. Sayın Çiçek bu girişimi ile eylemli içtüzük ihlali yapılmıştır” değerlendirmesini yaptı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, düzenlediği basın toplantısında muhalefetin tüzük kongresi toplama girişiminin sıkıntı yaratmayacağını söyledi. (Fotoğraf: AA MEHMET ALİ ÖZCAN) CHP’li muhalifler 9 Ocak günü imza toplamaya başlıyor ‘Kurultay için imza toplanırsa gereği yapılır’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski CHP Ankara İl Başkanı Ali Yıldızlı, 9 Ocak Pazartesi günü olağanüstü tüzük kurultayı için imza toplamaya başlayacaklarını açıklarken delegeleri göreve çağırdı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap ise “temmuz ya da ağustos ayında tüzük kurultayı toplamayı planladıklarını, ancak yeterli imzanın toplanması durumunda gerekenin yapılacağını” dile getirdi. Ali Yıldızlı dün sabah bazı partililerle birlikte düzenlediği basın toplantısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun parti içi demokrasi ve tüzük değişikliği konusunda verdiği sözleri anımsattı. Yıldızlı 40 dolayında eski il başkanının yanlarında olduğunu vurgularken 256 imzanın yeterli olduğunu, genel merkezin gereğini yerine getirmemesi durumunda yasal yollara başvuracaklarını kaydetti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap da düzenlediği basın toplantısında, son PM toplantısında parti içi önseçmen tabanını genişleten bir yönetmelik değişikliğinin kabul edildiğini anlattı. Matkap, “Yerel seçimlerde merkez yoklaması yöntemi kullanılmayacak ya da ancak zorunlu hallerde kullanılacak. Adaylıklar için yüzde 20 imza zorunluluğu CHP işleyişine uymamaktadır.” Matkap, olağanüstü tüzük kurultayı için yeterli imza toplanması durumunda tavırlarının ne olacağı sorusuna ise “Siyasi partiler yasamızın, tüzüğümüzün gereği neyse o yapılır, onlar da CHP ailesinin önemli parçalarıdır. CHP’nin iç tartışmalarla kaybedecek vakti yok. 33 ilde milletvekilimiz yok, onlarla meşgulüz” yanıtını verdi. CHP’Lİ GÖK: SEMRA YILDIRIM OLAYININ TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ Alevi ayrımcılığı İnsan Hakları Komisyonu’nda MEHMET MENEKŞE YILIN EN’LERİ ANKETİ Baykal delegelerle bir araya gelecek ADANA (Cumhuriyet) Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, yarın iki günlüğüne Adana’ya gelerek kurultay delegeleriyle buluşacağı bildirildi. Deniz Baykal’ın programına ilişkin yapılan açıklamada, pazar günü akşam saatlerinde CHP kurultay delegeleriyle yemekli toplantıda bir araya geleceği bildirildi. Baykal’ın daha sonra eski CHP Parti Meclisi (PM) Üyesi Avukat Soner Çetin’in oğlunun sün net törenine katılacağı bildirildi. Pazartesi gazetecilerle kahvaltı yapacak olan Baykal, Adana Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği ile Türkİş Adana 4’üncü Bölge Temsilciliği’nde oda ve şube başkanlarıyla görüşecek. Sonra da CHP’li Çukurova Belediyesi’ni ziyaret edecek. CHP’nin Adana’da 28 kurultay delegesi bulunduğu belirtilirken, Baykal’ın toplantısına kimlerin katılacağının bilinmediği bildirildi. Madımak dosyası Malatya’da BİR GARİP SORUŞTURMA nce’den Çiçek’e sert tepki CHP Grup Başkanvekili İnce, TBMM Başkanlığı’nın gensoruyu iade etme kararı üzerine yazılı bir açıklama yaparak Cemil Çiçek’e sert tepki gösterdi. İnce, “TBMM Başkanı’nın tek görevi, frak giyip genel kurulu idare etmek değildir” dedi. Odatv davasında milletvekillerinin hiçbir suç unsuru olmayan telefon görüşmelerinin, denetim ve yasama faaliyetlerinin şüpheliler bakımından delil ve gerekçe kazandırılmak amacıyla kullanıldığını belirten İnce, “Sa İ Sivas katliamına ilişkin 2009 yılında bir gizli tanığın ifadesi üzerine başlatılan ve olayda PKK parmağı olduğu iddialarını gündeme getiren soruşturma adres değiştirdi MEHMET MENEKŞE AMASYASivas’ta 2009’da bir gizli tanığın ifadeleri üzerine, 33 aydın ve sanatçının yakılarak öldürüldüğü Madımak katliamıyla ilgili başlatılan soruşturmanın dosyası Malatya Özel Yetkili Savcılığı’na gönderildi. Soruşturma kapsamında dört şüphelinin tespit edildiği, şüphelilerin PKK terör örgütü üyesi oldukları iddia edilmişti. Katliamın ana davası ise Ankara’da sürüyor. Sivas Emniyet Müdürlüğü’ne 2009 yılında başvuran bir gizli tanığın ifadeleri üzerine 33 aydın ve sanatçının yakılarak öldürüldüğü Madımak katliamıyla ilgili Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı ikinci bir soruşturma başlatmıştı. 4 şüpheli var Soruşturma kapsamında dört şüphelinin tespit edildiği, şüphelilerin PKK terör örgütü üyesi oldukları iddiaları yer almıştı. Olayın gerçekleştiği döneme ilişkin video görüntülerini izleyen savcılık, 21 ilde 400’den fazla kişinin bilgisine başvurmuştu. Hâkimler ve Sav cılar Yüksek Kurulu, Sivas’ta Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 250. maddesine göre işlenen suçlarla ilgili yargılama yetkisini Erzurum Özel Yetkili Mahkemesi’nden alarak, Malatya Özel Yetkili Mahkemesi’ne verdi. Bu nedenle 33 aydın ve sanatçının yakılarak katledildiği 1993 Madımak katliam dosyasının da aralarında bulunduğu Sivas ile ilgili yürütülen 89 dosya Erzurum Özel Yetkili Savcılığı’ndan alınarak Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı’na gönderildi. Malatya Özel Yetkili Mah kemesi ve Cumhuriyet Savcılığı, Zirve Yayınevi, KCK davaları ile eski BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayatını kaybettiği helikopter kazası, 1994 yılında şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden Tunceli Jandarma Alay Komutanı Kazım Çillioğlu’nun ölümüyle ilgili soruşturmaları da yürütüyor. Malatya Adliyesi’nde 1 mahkeme ve 4 özel yetkili savcı bulunuyor. CMK’nin 250 maddesini kapsayan suçlarla ilgili Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı’nda 1500’ün üzerinde dosya bulunduğu belirtildi. AMASYA Amasya Merzifon Kredi Yurtlar Kurumu’ndaki işinden Alevi olduğu için çıkarılan Semra Yıldırım’ın durumu Meclis İnsan Hakları Komisyonu’nun gündemine taşınacak. Amasya Merzifon Kredi Yurtlar Kurumu’ndan (KYK) 4 yıldır güvenlik görevlisi olarak çalışırken Alevi olduğu gerekçesiyle işten çıkarıldığını belirten özel güvenlik görevlisi Semra Yıldırım’ın durumu Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na taşındı. Gazetemizde 28 Aralık’ta “Alevi olmak suç mu?” ve 5 Ocak’ta “Aleviyim diye işten attılar” başlıklarıyla çıkan haber üzerine harekete geçen CHP Ankara Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları Komisyon üyesi Levent Gök, Semra Yıldırım ile telefonla görüştü ve konuyu İnsan Hakları Komisyonu’nun gündemine getireceğini belirtti. Gök, gazetemize yaptığı açıklamada “Olayın araştırılması yönünde girişimlerimiz olacak. Bu bir insan hakları ihlalidir. Bu olay üzerinde duracağız. İnsanların etnik köken ve inançlarından dolayı bir ayrımcılığa tabi tutulması kabul edilemez bir durumdur. Devlet etnik kördür, kimseyi etnik ve mezhepsel yönden görmez. İnsan olarak görür, yurttaş olarak görür” dedi. Alevi olduğu için işten çıkarıldığını belirten Semra Yıldırım ise Merzifon Noteri aracılığıyla KYK Merzifon Kız Öğrenci Yurdu Müdürlüğü’ne ve bağlı olduğu özel güvenlik şirketi müdürlüğüne ihtar çekerek işe iade edilmesini istedi. Yıldırım ihtarnamede “Mezhep ayrımcılığı nedeni ile işten çıkartılmış olmam hukuka aykırı olduğu gibi insanlıkla da bağdaşmamaktadır. İşime titizlilikle bağlı, yasalara uyan ve öğrencilerce sevilen bir işçiyim. 4857 sayılı yasanın 21. maddesi gereğince işime iade edilmek istiyorum. Aksi halde yasal yollardan hak arayacağım” ifadesini kullandı. Yurttaş ‘Sarıgül’ dedi Haber Merkezi Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, 2011 yılının “En Beğenilen İlçe Belediye Başkanı” seçildi. ANDYAr Sosyal Araştırmalar Merkezi tarafından 4 yıldır yapılan “Yılın EN’leri” anketinin 2011 sonuçları açıklandı. Yılın olayı, yılın kazanan ve kaybedenleri, yılın markaları gibi çeşitli kategorilerde yapılan ankette, Şişli Belediye Başkanı Sarıgül, Türkiye genelinde en beğenilen belediye başkanı seçildi. Sarıgül’ü Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir ve Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara izledi. Sarıgül, yılın en beğenilen siyasi lideri kategorisinde ise Başbakan Tayyip Erdoğan’dan sonra ikinci oldu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise üçüncü sırada yer aldı. C MY B C MY B