Katalog

12 OCAK 2012 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 13 Hiçbir sosyal güvencesi bulunmayan 1 milyon 800 bin kişi 31 Ocak’a kadar “Gelir Testi” yaptırmak için başvurmazsa cebinden ayda 213 lira sağlık primi ödeyecek. Türkiye’de 11 milyon kişiyi ilgilendiren, hem sağlığımıza hem de cebimize dokunacak önemli bir konuyu payYeşil kartlılar ne yapacak? Vakfı’na başvurarak gelir testi yaptıra ay için 30 günü tamamlayan kişiler ise laşmak istiyorum. Anımsanırsa; Sosyal Başvurular ve genel işleyiş nacaklar. Test sonucuna göre primleri ya genel sağlık sigortası primini 30 güne Yeşil kartlılar, vize süreleri doluncaGüvenlik Reformu ile tüm vatandaşlasıl olacak? tamamlamak zorunda kalmayacak. devlet tarafından ödenecek ya da rın sağlık güvencesi kapsamına alınması ya kadar sağlık yardımlarından yararBu arada kısmi süreli part time ve35.46 TL ile 212.76 TL’yi kendileri Kısmi süreli part time veya çağrı üzelanabilirler. Vizenin dolduğu tarihten çalışmalarında 1 Ocak 2012 tarihi, bir sonraki 1 ay içinde ikamet ettikleri ye ödeyecekler. Bu kişiler ay sonuna ka ya çağrı üzerine çalışan sigortalılar rine çalışan sigortalıların genel sağlık similat kabul ediliyor. dar başvurmazlarsa resen, yani ken için iki farklı uygulama olması mümkün. gortası prim ödemeleri ile ilgili olarak Çünkü bu tarihten itibaren, hiçbir sos rin Sosyal Yardımlaşma Vakfı’na baş diliğinden SGK tarafından tescil edileBirincisi; hem emeklilik hem de sağ tescil işlemleri, işverenlerin 31 Ocak tavurarak gelir testi yaptıracaklar. Gelir yal güvencesi bulunmayan yaklarek asgari ücretin iki katının yüzde 12’si lık primlerini ödeyerek isteğe rihine kadar sigortalı işe giriş biltestinde, ailenin kişi başına düşık 1 milyon 800 bin kişi, ay sodirgelerini güncellemesi ile şen geliri 295.50 TL’nin al oranında, 212.76 TL arasında prim öde bağlı sigorta ile eksik günnuna kadar Sosyal Güvenlerini 30 güne tamamotomatik olarak yapılatında ise herhangi bir ücret me yükümlüsü olacaklar. lik Kurumu İl Müdürlüklelayabilmeleri olup, cak. elir Testi yaptırmilyon 200 ödenmeyecek, ancak üs Part time çalışanlar ne yapacak? prim ödeyenler isri ya da Sosyal YardımResen genel sağlık tünde çıkarsa 35.46 TL mak için Sosyal Güvenlik Kuru sigortalısı bin yeşil kartlı da vilaşma ve Dayanışma Kısmi süreli, yani part time veya çağ teğe bağlı sigorta olarak tesile 212.76 TL arasındaVakıfları’na “gelir testi” zeleri bittiği andan iti ki bir tutarı ödemek zo rı üzerine çalışanlar ile ev hizmetlerin ile hem emeklilik mu İl Müdürlükleri ya da ikamet cil edilenlere, gelir yaptırmak için başvurtesti işlemleri için karunda kalacak. Vizesi de ay içerisinde 30 günden az çalışan le ilgili malullük, gâha yakın Sosyal Yardımlaşma yıtlı mazlarsa 213 lirayı bulan baren bir ay içinde Ge dolduğunda başvurma sigortalıların yine bu ay sonuna kadar yaşlılık ve ölüm siikametlerinin buve Dayanışma Vakıfları’na lir Testi yaptırmak sağlık primi ödemek zolunduğu yerdeki Sosyanlar ise SGK tarafından eksik günlerine ait genel sağlık sigor gortası primlerini runda kalacaklar. yal Yardımlaşma ve Da“zengin” kabul edilecek tası primlerini tamamlamaları gerekiyor. ve hem de sağlıkla ilbaşvurmak gerekiyor. zorunda. Tabii burada ince bir nokta da var. gili genel sağlık sigoryanışma Vakfı’na başvurHalen SSK, BağKur ve ve asgari ücretin iki katının maları gerektiği, “Gelir TestiEmekli Sandığı sigortalısı olarak yüzde 12’si oranında yani net Eksik günlerine ait genel sağlık sigor tası primlerini ödemiş olane Müracaat Bildirimi” ile iadeli taçalışanlar ile bunların bakmakla yükümlü 212.76 TL arasında prim ödeyecekler. tası primlerini 30 güne tamamlamak is caklar. Bu kapsamda ödenen temeyen sigortalıların kayıt dışı çalış primler ise emeklilik açısından SSK si ahhütlü posta yoluyla tebliğ edilecek. oldukları eş ve çocukları ile anneba Sosyal güvencesizler ne yapa maya yönelecekleri ihtimali yüksek. gortalılığına sayılacak. İsteğe bağlı siTebliğ tarihinden itibaren bir ay içinbaları genel sağlık sigortasından yaYaklaşık 100 bin kişinin part time ça gortanın bir günlük primi aylık 283.68 de bu kişilerin Sosyal Yardımlaşma ve rarlanabiliyorlar. Bunların dışında Tür cak? TL olup bu bağlamda da her bir eksik Dayanışma Vakfı’na başvurmaları geHiçbir sosyal güvencesi olmayan lıştığı ise bir veri. kiye’de 9 milyon 200 bin kişi ise yeşil gün için 9.46 TL ödenmesi ve hem rekiyor. Başvurmayanların aylık prime Emekli olup sosyal güvenlik destek kişiler 31 Ocak 2012 tarihine kadar kartlı olarak sağlık güvencesi kapsamında. Bu anlamda yasaya göre yeşil Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma primi ile part time çalışan ya da birden emeklilik hem de sağlık hakkından esas kazancı asgari ücretin iki katı esas fazla işyerinde part time olarak çalışıp yararlanılması mümkün. alınarak primleri tahakkuk ettirilecek. Ve kartlıların da vize süreleri dolduğunda ödemesi gereken prim miktarı, 7201 gelir testi yaptırmaları gerekiyor. İşte bu sayılı kanuna göre iadeli taahhütlü teste girecek kişi sayısı hiçbir sosyal güposta yoluyla tebliğ edilecek. vencesi olmayanlarla birlikte 11 milyon Gelir tespitinde MERNİS baz alınakişiyi buluyor. rak; aile olarak, aynı hane içinde yaSigortasız tarım işçileri, parttime ya 1) 1 Ocak30 Haziran 2012 dönemi için; aile asgari ücret arasında ise kişi 35.46 TL prim şayan eş, yaşlarına bakılmaksızın evda ev işlerinde çalışanlar, kayıt dışı olaniçindeki kişi başı geliri asgari ücretin üçte ödeyecek. li olmayan çocuk ve genel sağlık silar vb. gibi 18 yaşın üzerinde olup birinden fazla olan herkes prim ödemek 4) Geliri asgari ücret (886.50 TL) ile asgari gortalısı olarak tescil edilecek kişinin sosyal güvencesi olmayanları yakından zorunda kalacak. ücretin iki katı arasında ise kişi 106.38 TL prim ana ve babası esas alınacak. Genel ilgilendiren bu düzenlemede sistemin 2) Gelir asgari ücretin üçte birinin (295.50 TL) ödeyecek. sağlık sigortalısı ya da bakmakla yüişleyişini iyi takip etmek gerekiyor. İşaltında ise primleri devlet ödeyecek. 5) Geliri asgari ücretin iki katından (1.773 TL) kümlü olunan kişiler de gelir tespiti iş3) Geliri asgari ücretin üçte biri (295.50 TL) ile daha fazla ise kişi 212.76 TL prim ödeyecek. te size detaylı bir kılavuz. leminde dikkate alınacak. Sigortalı Değilseniz Cebiniz Yanabilir! İkincisi ise kısmi süreli parttime veya çağrı üzerine çalışan sigortalılardan emeklilik ve sağlık primini kapsayacak şekilde isteğe bağlı sigorta primi ödemeyenlerin, sadece eksik günlerine ait genel sağlık sigortası primlerini 30 güne tamamlamaları. Bu yol tercih edilirse genel sağlık sigortası primi asgari ücret üzerinden oluşturulmuş olup aile içindeki kişi başına düşen gelir dikkate alınarak prim ödenecek. Faşizm!.. İkisi de siyasetçi, ikisi de parti lideri... Biri, Silivri’de neredeyse 4 yıla varan tutsaklığını 3.5 metrekarelik bir hücrede, başı dik, gerçeği, yalnızca gerçeği hiç durmadan haykırarak çekmeyi sürdüren bir devrimci, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek... Diğeri ise iktidarın yargı üzerindeki vesayetini sürekli olarak ve açık bir dille vurgulayan, Silivri’yi bir toplama kampına, orada yaşananları ise bir çadır tiyatrosuna benzeten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu... Önceki gün bu iki liderle ilgili yaşananlar, ülkenin nasıl bir karanlığa mahkum edilmeye çalışıldığını, hangi türden bir rejime boyun eğdirilmek istendiğini olanca çıplaklığı ile gösterdi!.. Çeşitli renkleri ve sıfatları olabilir ama tek bir tanımı var: Faşizm!.. ??? Biliyor musunuz, Perinçek önceki gün tamı tamına 16 yıl, 7 ay, 28 gün hapse mahkum oldu!.. Biliyor musunuz diye soruyorum, çünkü bu haber dün yalnızca Aydınlık gazetesi ile Ulusal Kanal’da yer buldu!.. Peki, Perinçek bu mahkumiyeti yargılandığı Ergenekon davasından mı aldı?.. Hayır, alakası yok!.. Perinçek bu ağır cezayı, Ergenekon davasında iddialara karşı savunmasında yaptığı konuşmalardan dolayı aldı!.. Bu konuşmalarda savcılara, hâkimlere ve iktidar yöneticilerine hakaretle suçlandı. 16 yıllık ceza 5 ayrı davanın toplamı... Bitmedi, savunma konuşmalarıyla ilgili olarak 26 yıl daha hapis cezası isteniyor... Kısacası, savunmaya 40 yıl hapis!.. Türk Ceza Kanunu’nun “savunma dokunulmazlığı”na ilişkin 128. maddesi ise aynen şöyle diyor: Yargı mercileri veya idari makamlar nezdinde yapılan yazılı veya sözlü başvuru, iddia ve savunmalar kapsamında, kişilerle ilgili olarak somut isnatlarda ya da olumsuz değerlendirmelerde bulunulması halinde ceza verilmez... Bu dava süreci ve Doğu’ların, Balbay’ların, Tuncay’ların, kısacası Silivri tutsaklarının bu dimdik duruşu sana neyi anlatıyor diye soracak olursanız aklıma hemen 1933 Almanya’sının Leipzig’deki o ünlü mahkeme salonu ve o salondaki muhteşem savunma geliyor: Dimitrov’un tarihi savunması!.. ??? Ve sonunda ülkenin ana muhalefet lideri hakkında da fezleke çıkarıldığını gördük!.. Üstelik, 6 yıl hapis cezası içeren bu fezlekenin iktidar tarafından neredeyse güle oynaya benimsendiğini de gördük, iyi mi!.. Başbakan fezleke için adeta “oh olsun” dedi örneğin!.. Ama ben en çok Adalet Bakanı sıfatlı zatın kükremesine bayıldım: Kılıçdaroğlu yargıya dönük sistematik bir saldırı içersinde... Başkalarına uygulanan yasalar Kılıçdaroğlu kim ki ona uygulanmayacak?.. Hakkında çok dokunulmazlık fezlekesi var!.. Nasıl, müthiş değil mi?. Kılıçdaroğlu kim ki, alt tarafı ana muhalefet lideri!.. Üstelik hakkında çok fezleke de varmış... Bence Bakan haklı; kimin hakkında ne fezleke varsa çıkaracaksın ortaya, dolandırıcılık, yolsuzluk, sahtecilik, Ali Dibo... Vereceksin özel yetkili savcılara, şakır şakır koyacaklar işleme, kamuoyu da görecek “ileri demokrasi” neymiş!.. Kapkara bir espri oldu biliyorum ama günlerdir dehşet içinde izliyorum; artık ana muhalefet lideri hakkındaki fezleke de, bir eski Genelkurmay Başkanı’nın Silivri’ye tıkılması da gayet normal karşılanıyor... Geriye ne kalıyor peki?.. Çok basit: Cumhuriyetin idamı!.. Bu yazıyı Doğu Perinçek’in yiğit satırlarıyla bitiriyorum: Topun ağzında Türkiye var, Cumhuriyet Devrimi var, Atatürk var, millet var, çağdaşlık var, insanlık var, özgürlük var... Şunu herkes bilsin, topun ağzına göğüslerini siper edenler, Namık KemalMustafa KemalNâzım Hikmet neslinden gelen devrimci fedailerdir. Bizim yeminimiz 150 yıllık yemindir. Zulmün topu var, güllesi var, kal’ası varsa/ Hakkın da bükülmez kolu, dönmez yüzü vardır!. Yeminimiz Seyyit Nezir’in deyişiyle menzildedir!. Halkın sillesi, adrese teslim yoldadır! 9 G Kim Ne Kadar Sağlık Primi Ödeyecek? 2012’ye Hoş Geldin Diyelim mi? PERİHAN ERGUN KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] Ne yüzle hoş geldin diyeceğiz? Çünkü hemen ilk günlerinde tuzu kokuttuk. Şöyle ki, 5 Ocak 2012 günü TSK’nin emekli Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ özel mahkemenin savcısı Cihan Kansız tarafından tutuklanması istemiyle 12’nci ceza mahkemesine sevk edildi ve tutuklandı. Böylece; başta Batılılar olmak üzere uluslararası takdire değer bulunan TSK’nin de beline kazma indirilerek “Tuz kokutuldu.” Sayın Başbuğ tutuklanması kararıyla Silivri Tutukevi’ne gönderilirken gazetecilerin sorularına; “TSK’nin 26. Genelkurmay Başkanı, terör örgütü kurmak, terörist olarak darbe yapmak istemekle suçlanarak tutuklanmıştır. Takdir yüce milletimindir” diye yanıt vererek üzüntüsünü belirtti. Nasıl üzülmesin ki; emekliliğinden önceki çalışmaları içinde en bilineni, Güneydoğu Anadolu’nun sınır geçişleriyle karakollarında aralıksız iki yılı aşkın süre teröristlerle savaşım vermiş bir kumandanken hukukun üstünlüğünün örneği olması gereken CM’lerince terörist olarak suçlanması oldukça acı verici olmaz mı? Komutanlığındaki başarıları devletçe de takdir gören Başbuğ’un bu duruma düşürülmesi halkta ve ulusalcı sivil toplum kuruluşlarında tepkiyle karşılandı. TGB tepkili sözler içeren pankartlarla sokaklara döküldü. Ulusun yurtsever düşünürleri, yazarları ve hukukçuları da işlemi antidemokratik bularak tepki gösterdi. Hatta birçok değerli hukukçu, “Genelkurmay Başkanı’nı özel mahkeme yargılayamaz. O ancak önce Anayasa Mahkemesi veya Yüce Divan’da yargılanır. Dolayısıyla bu karar hukuka aykırıdır” dediler... ??? Buna karşın taraflı, yağdanlık, yağcı bazı basın organları devlet askeri vesayetten kurtuluyor, sivilleşerek demokratikleşiyor diyebiliyor. Oysa; önce İçişleri Bakanı, sonra da Sayın Başbakan, Başbuğ ile ilgili olarak “Görevde olduğu iki yıl boyunca çok olumlu çalışmalar yapmış, değerli bir dostumuzdur” dedikten sonra suç belirginleşmeden tutuklamaların, karşısında olduklarını söylediler. Ortaya konulan öneri iyi de Silivri ve Hasdal zulümhanelerinde dört yıla yakındır neyle suçlandıklarını bilemeden yataduran askerlerimiz, aydınlarımız, öğretim üyeleri, gazeteciler, yazarlar toplumumuza yol gösterenler, hatta halkın oylarıyla milletvekili olanlar... Görünen köy örneği iktidarı, demokratik hak olan söz ve yazı özgürlüğüyle eleştirdikleri için tutuklanmalarını mahkemenin takdiridir denilerek geçiştirmezlerse, ancak o zaman inandırıcı olabilirler. ??? Yukarıda sıralamaya çalıştığım tutuklamalar yetmezcesine bir de dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde rastlanamayacak bir dramı daha yaşadık. Yılın son günlerinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinden son genel seçimde halkın oylarıyla milletvekili seçilmiş olan Prof. M. Haberal’la Mustafa Balbay’ı Silivri Tutukevi’nde ziyaretinden sonra onu beklemekte olan gazetecilerin sorularını cevaplarken izlenimini de “Burada adil yargılama yok. Yargıçlar, emirleri yerine getiriyorlar” diyerek tutuklamalara karşı tavrını ortaya koymuştu. O günden hemen birkaç gün sonra 10 Ocak günü Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı’nca mahkemeye ve yargıçlara hakaret suçlamasıyla Sayın Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle Yargıtay’a fezleke gönderildi. Dikkatinizi çekerim adı geçen kişi ana muhalefet partisi CHP’nin genel başkanı. Sindirerek susturmanın bu denlisine demokratik cumhuriyetle yönetilen ülkelerde rastlanabilir mi? ??? Gerçekte bugün sizlerle söyleşmek istediğim konu başkaydı. Milli Eğitim Bakanlığı’ndaki teşkilat yasasının temeli olan Atatürk ilke ve devrimlerinin öğretilmesi kapsamındaki maddenin kaldırılması eşliğinde sınıf sistemlerindeki değişiklerle ilköğretimle ortaöğrenimin 12 yıla çıkartılmasındaki amaçlara değinmeye çalışacaktım. Yerim yetmedi. Ama bir önemli konuya değinmeden de geçemeyeceğim. Şöyle ki; Diyanet İşleri’nin teşvik ve destekleriyle ücret indirimi de yaptırılarak ilköğretim çocuklarının dinlenme tatilinde umreye gönderilebilmesi imkânı sağlanmış. Küçük hacılarımıza hayırlı ve uğurlu olsun! Ulu Önderimizin TSK’ye verdiği değer eşliğindeki milli eğitimimizin, Tevhidi Tedrisat Yasası’ndaki laik, demokratik, sosyal cumhuriyet, tanımındaki ilk ilkesini bakalım daha ne kadar yaşatabileceğiz?! ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI [email protected] BULMACA HARBİ SEMİH POROY SEDAT YAŞAYAN HAYAT EPİK TİYATROSU MUSTAFA BİLGİN [email protected] 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1/ Geminin kapla 1 ma tahtaları arasını üstüpü ile doldurup 2 ziftleyerek su ge 3 çirmez duruma ge 4 tirme işi. 2/ Amerika’da yaşayan bir 5 cins papağan. Bir 6 nota. 3/ Sözsüz oy7 nanan köy seyirlik oyunlarına verilen 8 genel ad... Çingene. 9 4/ Azerbaycan’ın 1 2 3 4 5 6 7 8 9 plaka imi... Bir tür yumuşak hasır şapka. 5/ Gemi 1 H A R Ş A N E A de yelkenlerin açılması 2 A L A B A N A L için verilen komut... Mes 3 L O S Y O N M İ lek. 6/ En az beş kişinin 4 D T EMA R U Z oluşturduğu sermaye or 5 İ MAME E T A taklığına verilen ad... Ke6Z A F İ Y E T R nar süsü. 7/ Tahıl, kepek 7 E Z A N Ş İ L İ ve ketentohumu karışı8 N A R S E M A N mından oluşan at yemi... Bir tarikat ya da sanatın 9 K İ F A Y E T kurucusu. 8/ Mikroskop camı... Bir Hıristiyan tarikatı. 9/ Bitkilerin kökünü keserek zarar veren bir böcek. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Yeniçerilerin giydikleri, keçeden yapılan bir tür başlık. 2/ Marmaris ilçesinde, doğal güzelliğiyle tanınmış bir koy... Lantan elementinin simgesi. 3/ Parlak kırmızı renkte bir süs taşı... “akşamlar bir gibi biterdi” (Attilâ İlhan). 4/ Ender, seyrek... Orta Amerika’da bir ülke. 5/ Ayakkabı üstüyle pençesi arasına konulan parça... Uğraş. 6/ Yaratıcısının adı bilinmeyen yapıt... Başlıca içeceğimiz. 7/ Bir tür börülce... Yaşlı, koca, ihtiyar. 8/ Arap abecesinde bir harf... İsviçre’de bir kent. 9/ Oktay Rifat’ın bir romanı. C MY B C MY B