Katalog

24 AĞUSTOS 2011 ÇARŞAMBA CUMHUR YET SAYFA [email protected] DIŞ HABERLER 9 Libya’daki isyancı güçler Kaddafi’nin karargâhı Babül Aziziye’yi ele geçirdi... Kaddafi ve oğullarının yeriyse bilinmiyor Kaddafi rejimi ‘neredeyse’ düştü gesi olan karargaha giren isyancıların ilk hedefi yumruk şeklindeki anıt oldu. (AP) Dış Haberler Servisi Libya’da aylardır süren çatışmaların ardından önceki gün başkent Trablus’a giren isyancı güçler dün akşam saatlerinde Muammer Kaddafi’nin sarayı ve karargâhı olarak bilinen Babül Aziziye’yi ele geçirdi. Ancak Libyalı muhaliflerin askeri sözcüsü Ahmed Ömer Bani, Bingazi’de yaptığı açıklamada, Kaddafi ve oğullarının Babül Aziziye’de bulunmadığını söyledi. Bani kimsenin Kaddafi ve oğullarının nerede olduğunu bilmediğini sözlerine ekledi. Libya’nın BM’deki diplomatı İbrahim Debbaşi, New York’ta yaptığı açıklamada, Libyalı muhaliflerin, Muammer Kaddafi, oğlu Seyfülislam ve istihbarat şefi hakkındaki suçlamalar konusunu Uluslarası Ceza Mahkemesi ile görüşeceğini belirtirken muhaliflerin üç yetkiliyi savaş suçluları olarak yargılamak istediğini kaydetti. Debbaşi, Babül Aziziye’nin “tamamen devrimcile rin ellerinde olduğunu” belirterek, tüm Libya’nın 72 saat içinde özgürlüğüne kavuşmasını beklediğini kaydetti. Libya Ulusal Geçiş Konseyi’nin (UGK) sözcüsü Cuma el Cemati, BBC televizyonuna yaptığı açıklamada Kaddafi’nin ülkeden ayrıldığını sanmadıklarını belirterek, “Hâlâ Libya’da olduğuna inanıyoruz. Ya Trablus’ta ya da Trablus yakınında olduğunu sanıyoruz” diye konuştu. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, muhaliflerin, Trablus’un büyük bölümünü kontrol al ‘Kaddafi Libya’da’ tına almış göründüğünü, Kaddafi’nin ise hâlâ Libya’da olduğunu bildirdi. Pentagon sözcüsü Albay Dave Lapan, Kaddafi’ye bağlı güçlerin komuta yetilerinin kaybolmasına rağmen hâlâ tehlikeli olduğunu belirtirken Kaddafi’nin ülkeyi terk etmediğini söyledi. Lapan, ABD’nin, Kongre’nin kimyasal silahların yanlış kişilerin ellerine geçebileceği kaygısı nedeniyle Libya’da kimyasal silah bulunan sahaları izlediğini sözlerine ekledi. Kaddafi’nin Babül Aziziye’nin altındaki gizli sığınak ve tünellerde saklanmış olabileceğine yönelik iddialar dikkat çekiyor. Bazı kaynaklar tünellerin kentin değişik ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Victoria Nuland, Kaddafi rejiminin neredeyse yıkıldığının açık olduğunu bildirdi. Nuland, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’un BM Genel Sekreteri Ban Kimun ile anayasanın yazılmasının desteklenmesi, talep edilmesi halinde güvenlik yardımı ve Libya’ya insani yardımın nasıl ulaştırılacağı konularını görüştüğünü belirtti. Sözcü ayrıca ABD’nin, Libya’ya ait dondurulmuş olan 1 ila 1 buçuk milyar dolarlık mal varlığını, UGK’nin kullanması için serbest bırakma çalışmaları yaptığını kaydetti. AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton da AB’nin, BM onay verir vermez Libya’ya ait dondurulmuş mal varlıklarının hızla serbest bırakılması için hazırlandığını söyledi. Mal varlıkları serbest bırakılacak Muammer Kaddafi’nin muhaliflerce yakalandığı duyurulan oğlu önceki gece Trablus’ta gazetecilere şehir turu yaptırdı Dış Haberler Servisi Libya’da sırra kadem basan Muammer Kaddafi’nin isyancı güçlerce yakalandığı öne sürülen oğlu Seyfülislam Kaddafi başkent Trablus’ta gazetecilerle buluşarak gövde gösterisi yaptı. Kaddafi’nin isyancıların eline geçtiği savunulan diğer oğlu Muhammed Kaddafi’nin de yandaşlarınca bir baskınla kurtarıldığı belirtiliyor. İsyancı güçlerin önceki gün Libya lideri Kaddafi’nin kalesi Trablus’a girmesinin ardından Bingazi merkezli Ulusal Geçiş Konseyi Kaddafi döneminin kapandığı açıklamasında bulunmuş, muhalif bazı kaynaklar da geçen pazar akşamı Kaddafi’nin oğulları Seyfülislam ve Muhammed Kaddafi’nin yakalandığını duyurmuştu. Konseyden Seyfülislam Kaddafi’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) teslim edilmek üzere güvenli bir yerde tutulduğu yönünde demeç de gelmişti. Uluslararası alanda büyük yankı uyandıraran haberden bir gün sonra ise muhaliflerin elinde olduğu öne sürülen Seyfülislam Kaddafi yoğun çatışmaların yaşandığı kaydedilen Trablus’ta sürpriz şekilde ortaya çıktı. Trablus’u tam anlamıyla ele geçirmeden Kaddafi döneminin kapandığı demeci veren ve oğullarının yakalandığına yönelik iddiaları sahiplenir görünen Bingazi’deki yönetimin bu aceleci tavrı ise kimi yabancı ajans haberlerinde ‘güvenirliliği sorgulanıyor’ yorumlarına neden oldu. Önceki gece yarısından sonra yabancı gazetecilerin kaldığı ote eyfülislam Kaddafi’nin zafer işareti verirkenki görüntüsü dün birçok internet sitesinde ilk haber olarak geniş yer aldı. (AFP) S Otelin lobisinde gazetecilerle yeniden bir araya gelen Seyfülislam Kaddafi, “Söylentileri çürütmek için buradayım” derken isyancıların önceki gün Kaddafi rejiminin düştüğüne yönelik cep telefonlarına yolladığı mesajlara atıfta bulunarak şu ifadeleri kullandı: “Bu kaos ve teröre yol açan teknoloji ve elektronik savaşıdır. Ayrıca karadan ve denizden silahlı çeteler getirmekteler.” BBC muhabiri, oğul Kaddafi için “özgüvenli ve heyecanlı” görünüyordu yorumunu yaptı. AFP ajansı ise UCM’nin daha önce Seyfülislam’ın yakalandığını teyit ettiğine vurgu yaparak gelişmelerle dalga geçen bir tarzda “Ve sonra Kaddafi’nin oğlu Seyfülislam gelir...” başlığını kullandı. Kaddafi rejiminin veliahtı olarak görülen 39 yaşındaki Seyfülislam Kaddafi’nin serbest olması Ulusal Geçici Konseyi’ni de şaşırttı. Muhaliflerin sözcüsü Sadık el Kebir, bunun yalan olabileceğini savundu. Seyfülislam Kaddafi’nin muhaliflerin elinden kaçtığını doğrulayamayacağını belirten sözcü ancak Kaddafi’nin yakalanan diğer oğlu Muhammed’in muhaliflerin ev hapsinden kaçtığını bildirdi. Bazı kaynaklar Kaddafi güçlerinin Muhammed’in tutulduğu eve baskın düzenleyerek kurtardığını duyurdu. El Cezire kanalı, Libya’da iki cesedin bulunduğunu, bunların Kaddafi’nin diğer oğlu Hamis Kaddafi ve istihbarat şefi Abdullah Şanusi’ye ait olabileceğine yönelik iddialara yer verdi. Libyalı muhaliflerin sözcüsü Şemseddin Abdülmola ise Seyfülislam Kaddafi’nin aslında hiç ele geçirilmediğini savundu. Sözcü, telefonla Alman haber ajansına yaptığı açıklamada, Ulusal Geçiş Konseyi’nin, Seyfülislam’ın hiç yakalanmadığına inandığını söyledi. Bu dedikodunun muhtemelen, muhaliflerin arasına sızan Kaddafi ajanlarınca çıkarıldığını ifade eden Abdülmola, “Konseyin hatası ise kendi kaynaklarından kesin olarak doğrulatmadan bu haberi yaymış olması” diye konuştu. Sözcü ayrıca, Trablus’taki çatışmalarda şu ana kadar yaklaşık 2000 kişinin öldüğünü söyledi. Ancak bu rakam bağımsız kaynaklarca doğrulanmadı. Muhalifler şaşkın Eski defterleri açtılar A Dış Haberler Servisi İngiltere, ABD ve İtalya, “eski defterleri” açarak Kaddafi Libyası ile hesaplaşmaya hazırlanıyor. İngiltere, 1984 yılında Libya’nın İngiltere Büyükelçiliği’nden açılan ateşle hayatını kaybeden kadın polisin katilinin belirlenerek yargı önüne çıkarılmasını umduğunu belirtti. BBC radyosuna konuşan Uluslararası Kalkınma Bakanı Andrew Mitchell, Libya devriminin bu “acımasız suçun” failinden hesap soracağına inandığını belirtti. Kadın polis Yvonne Fletcher büyükelçilik dışındaki bir gösterinin güvenliği için görevli bulunduğu sırada, elçilikten açılan ateşle hayatını kaybetmiş, diplomat olduğu belirtilen zanlı da, diplomatik dokunulmazlıktan yararlanarak İngiltere’yi terk etmişti. İki ülke arasındaki ilişkiler, bu cinayetin yanı sıra İskoçya’nın Lockerbie kenti üzerinde Libya tarafından düşürülen yolcu uçağı nedeniyle de gerilmişti. İngiltere, 2006 yılında ilişkileri yeniden düzelen Libya’dan zanlının Libya’da yargılanmasını istemişti. Muammer Kaddafi, 2009 yılında Fletcher’in ölümünden ötürü İngiltere hükümetinden özür dilemiş, ancak Fletcher’i öldürenin kimliğinin bilinmediğini ileri sürmüştü. BD Megrahi’yi istiyor ABD’de de bazı politikacılar Kaddafi sonrasının yeni Libya yöneticilerinden Lockerbie kenti üzerinde düşürülen ve 270 kişinin ölümüne yol açan olayın yargılanarak mahkum olmuş tek sorumlusu Abdülbasit el Megrahi’nin ABD’ye iade edilmesini istediler. Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adaylarından Mitt Romney, “Böylelikle adalet yerini bulmuş olacak” derken, Robert Menendez, Charles Schumer ile birlikte aynı talebi dile getiren senatör Kirsten Gillibrand “Onu Kaddafi yanlısı bir gösteride görmek, sadece kurbanların ailelerine değil, teröristleri adaletin karşısına çıkarmak isteyen tüm Amerikalılara da atılmış bir tokattır” dedi. ‘ syancıların belini kırdık’ le korumaları eşliğinde askeri bir araçla giden Seyfülislam Kaddafi, basın mensuplarıyla başkent turuna çıktı. Oğul Kaddafi, BBC muhabirinin “Babanız iyi mi, burada mı” sorusunu “Tabii ki” diye yanıtladı. Başkentin hâlâ kendi kontrollerinde olduğunu savunan Kaddafi, “İsyancıların belkemiğini kırdık. Trablus’a girerek tuzağa düştüler. Biz kazanıyoruz” ifadesini kullandı. Seyfülislam Kaddafi’nin gülen ve zafer işareti verirkenki görüntüsü ise dün birçok internet sitesinde ilk haber olarak geniş yer aldı. Oğul Kaddafi, gazetecilere “Gelin kervanıma katılın” diyerek Trablus’u gezdirirken bazı ajanslar otele gelişi öncesinde Kaddafi güçlerinin küçük bir basın grubunu Kaddafi’nin sarayı Babül Aziziye’ye götürdüğünü ve Seyfülislam ile buluşturduğunu savundu. Aslında hiç yakalanmamıştı Paris: Zafer tamamlanmadı syancıların Trablus’a girdiği haberi Bingazi’de sevinç göstrileriyle kutlandı. (Fotoğraf: REUTERS) Seyfülislam sürprizi Dış Haberler Servisi Fransa Libya’daki isyancıların zaferinin henüz tamamlanmadığını söyledi. Dışişleri Bakanı Alain Juppe, Libya’da NATO’nun teyakkuzda olması gerektiğini belirtti. Hedefe ulaşılmak üzere olunduğunu kaydeden Juppe, ancak halen az da olsa direnişlerin görüldüğünü ifade etti. Fransa Savunma Bakanı Gerard Longuet ise önceki gün, “Rejim düşmüş durumda. Libya’daki dönüşüm tamamlandı” yönünde demeç vermişti. NATO, Kaddafi rejiminin “sonunun yakın” olduğunu bildirdi. NATO Sözcüsü Oana Lungescu, Brüksel’de düzenlediği basın toplantısında, “Kaddafi rejimi için bu son perde” dedi. İttifakın Kaddafi rejiminin devrilmesinin ardından Libya’da rol üstlenebileceğini de belirten Lungescu, “NATO ihtiyaç duyulması ve istenmesi halinde destekleyici bir rol üstlenmek konusunda isteklidir” diye konuştu. İttifak sözcülerinden Albay Roland Lavoie, Libya’daki durumun çok tehlikeli olmaya devam ettiğini ve bu ülke üzerindeki operasyonlar ile Kaddafi yanlısı güçlere yönelik bombardımanın, savaşmaya devam etmeleri durumunda süreceğini kaydetti. Kaddafi’nin yerini bilmediklerini ve kendisinin ittifakın hedefi olmadığını savunan Lavoie, Kaddafi yanlısı güçlerin savaşma yeteneklerinin ciddi şekilde azaltıldığını sözlerine ekledi. ABD içerde cimri, Libya’da müsrif C MY B A ylar süren çatışmaların ardından önceki gece Trablus’a girmeyi başaran isyancılar, Kaddafi’nin sarayı ve karargâhı Babül Aziziye’yi ele geçirdi. ABD yönetimi, Kaddafi rejiminin “neredeyse” yıkıldığını bildirdi. Libyalı muhalifler ve Pentagon’a göre Kaddafi hâlâ Libya’da. Kaddafi ve oğullarının yakalandıkları takdirde Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne teslim edilmeleri bekleniyor. 42 yıllık Kaddafi iktidarının en önemli sim noktalarına ulaştığını belirtiyor. Kaddafi rejiminin kalesi Trablus dün şiddetli çatışmalara sahne oldu. Akşamüstü saatlerinde ise AFP ve Reuters ajansları Kaddafi’ye bağlı güçlerin Babül Aziziye karargâhındaki direnişinin durduğunu ve Libyalı muhaliflerin karargâha girdiğini duyurdu. Muhaliflerin, kutlama yapmak için karargâhın içinde havaya ateş açtıkları kaydedilirken bazı haberlerde sarayın içinin yağmalandığı belirtildi.UGK başkent Trablus’un yüzde 80’inin kontrollerinde olduğunu bildirdi. El Arabiya ve El Cezire kanalları, önceki gece ve dünkü çatışmalarda Kaddafi’ye bağlı onlarca askerin öldüğünü duyurdu. Muhaliflerin Kaddafi’nin doğum yeri Sirte’den gelen güçlerle çatışmaya girdiği kaydedildi. İsyancıların sahil kasabası Ageila’nın ve petrol limanı Ras Lanuf’un kontrolünü ele geçirdikleri de gelen haberler arasında. Bu arada Kaddafi’ye bağlı güçlerin Sirte kentinden Misrata’ya 3 Scud füzesi attığı da savunuldu. Dış Haberler Servisi Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz nedeniyle geniş kesimlerce eleştirilen Obama yönetiminin krizden çıkarmak için çaba gösterdiği ABD, askeri amaçlar için gerçekleştirdiği harcamalarla dikkat çekiyor. ABD Savunma Bakanlığı, ABD’nin Libya müdahalesinin Amerikalı vergi mükelleflerine 896 milyon dolara mal olduğunu açıkladı. Bakanlıktan konuya ilişkin olarak yapılan açıklamada, Libya’ya yönelik askeri müdahale için yapılan harcamaların, günlük askeri operasyonlarda kullanılan cephanenin yanı sıra, insani yardımları da kapsadığı kaydedildi. Pentagon’un açıklamasına göre, ABD, 25 milyon dolar tutarında silah dışı yardımlar yapma konusunda vaatte bulunduğu Libya Ulusal Geçiş Konseyi aracılığıyla Bingazi’deki muhalif güçlere mayıs ayında hazır yiyecekler de içeren 120 bin helal gıda ürünü de yolladı. ABD’nin Bingazi’ye haziran ayında yolladığı ikinci gemide de tıbbi destek malzemeleri, postal, çadır, üniforma ve koruyucu giysiler yer alıyor. Pentagon, ABD müttefik güçlerine sadece mart ayında yapılan cephane, yedek parça, yakıt ve teknik yardım maliyetinin 221.9 milyon dolar olduğunu da ifade etti. Seyfülislam Kaddafi’ye bir grup rejim yandaşı da destek verdi. Önceki gün Trablus’a giren isyancı güçler, Kaddafi defterinin kapandığını ilan etti. (Fotoğraf: AFP) C MY B