Katalog

SAYFA CUMHUR YET 16 AĞUSTOS 2011 SALI 6 HABERLER ÖDP’den ‘örgüt’, Alper Taş’ın konuşmasından ‘örgütsel konuşma’ diye söz etti Balyoz davasında tutuklu yargılanan Hava Orgeneral Balanlı, haklarında somut delil bulunmadığını söyledi ‘Çirkin iftira kampanyası’ HAT CE TUNCER Yüksek Askeri Şura (YAŞ) üyesi Hava Orgeneral Bilgin Balanlı’nın da aralarında bulunduğu çoğu üst rütbeli 28 sanıklı 2. Balyoz davasının ilk duruşmasında mahkeme heyeti reddedildi. Orgeneral Bilgin Balanlı, Hava Kuvvetleri’nin amblemine gönderme yaparak “Bu komplonun amacı, çirkin iftira kampanyası operasyonuyla 100. kuruluş yılını kutlayan kartalın başının koparılmasıdır” dedi. Sanık avukatlarından Nevzat Güleşen, davaya dayanak olan delillerin Eskişehir’de Hakan Büyük’ün evinde 21 Şubat’ta yapılan aramada bulunduğuna dikkat çekerek “Davaya dayanak olan delil klasörleri Hakan Büyük’ün evinde yapılan aramadan önce 14 Şubat tarihinde yapılmış tır. Bu bilgi davayı düşürür” diye konuştu. Mahkeme reddi hâkim taleplerinin değerlendirilmesi için dosyanın yetkili merci olan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesini kararlaştırarak duruşmayı 3 Ekim 2001 tarihine erteledi. 21 sanığın tahliye talebini reddeden mahkeme Tümamiral Ahmet Sinan Ertuğrul ve Tümgeneral Beyazıt Karataş hakkındaki yakalama emrini de kaldırmadı. YAŞ kararıyla YAŞ üyeliğine atanan eski Harp Akademileri Komutanı Bilgin Balanlı, Korgeneral Turgut Atman, Hava Harp Okulu Komutanı Tümgeneral İsmail Taş, Tümamiral Ahmet Sinan Ertuğrul ile çoğunluğunu askeri yargıç ve savcıların oluşturduğu 21’i tutuklu 28 sanıklı davanın görülmesine dün başlandı. Başkan Ömer Diken, üye hâkimBalyoz davasında tutuklu bulunan askerlerin eşleri gazetemizi ziyaret etti. ler Ali Efendi Peksak ve Murat Üründü’den oluşan İstanbul 10 Ağır Ceza Mahkemesi heyetince Silivri’de görülen dava tartışmalı başladı. Hakkında yakalama kararı bulunan Tümgeneral Beyazıt Karataş ile tutuksuz sanık Tümamiral Ahmet Sinan Ertuğrul duruşmaya katılmadı. Tutuklu 21 sanık ile Cumhur Eryüksel, Doğan Uysal, Emin Hakan Özbek, sivil memur Tülay Delibaş ve Ali Cengiz Şirin ise duruşmaya katıldı. Duruşmada söz alan Balanlı, “Tutuklama haksız ve hukuka aykırıdır” diyerek şöyle devam etti: “Benim de aralarında bulduğum Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) mensubu, somut delillere dayanmayan iddialar nedeniyle soruşturmalara tabi tutulmuş, tutuklanmış ve halen de yargılanmaktadır. Tutuklamalar hukuka hakka, adalet ve vicdani değerlere uygun değildir.” “Bu soruşturma ve dava planlı bir komplodur” diyen Balanlı, “Sahte dijital verilerle hukuk kullanılarak TSK ve onun kahraman personeli üzerinden alçakça bir oyun oynanmaktadır. TSK’ye karşı yürütülen bu çirkin iftira kampanyası sonucu gerçekleştirilen tasfiye operasyonu maalesef başarıya ulaşmış gibi gözükmektedir. Bu komployu yapanlar şerefli TSK personeline iftira atanları, ortaya çıkarmak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin cumhuriyet savcılarının görevidir” diye konuştu. laşıldığını söyleyen Balanlı, “Bu komplonun amacı, çirkin iftira kampanyası operasyonuyla 100. kuruluş yılını kutlayan ‘kartalın başının’ koparılmasıdır. Bölgede ve hatta Avrupa’da gücü ve başarıları kıskançlıkla izlenen Hava Kuvvetlerimizin bugün ulaşmış olduğu bu gücünden çekinen bazı güçlerin bu komploda rolünün olduğu muhakkaktır” dedi. Savcılıktan garip dil Savcılığın takipsizlik kararında, Metin Lokumcu’nun ölümüyle sonuçlanan olaylar öncesi bir inşaata asılan ve AKP ve HES karşıtı ifadeler içeren pankart için ‘tahrik edici’ tanımlaması yapıldı. AL CAN ULUDAĞ Alkışlayanlara ihtar Balanlı’nın konuşması sırasında izleyeci sıralarından alkışlar ve ıslıklar yükseldi. Bunun üzerine Ömer Diken, “Islıklayanı dışarı çıkarın” dedi. Orgeneral Balanlı “Sözü niye kesiyorsunuz” diye sorunca Başkan Diken, “Keserim, duruşmayı ben yönetiyorum. Konuşurken sesinizi yükseltmeyin, vurgulu konuşmayın” dedi. Balanlı, “Benim konuşmam böyle. Herkesin duyması için böyle konuşuyorum” diye yanıt verdi. Diken, “Kameralardan tespit edebiliriz. Islık çalan kendisi çıksın” diye talimat verdi. Bunun üzerine genç bir kadın ıslık çalanın kendisi olduğunu belirterek dışarı çıktı. Ahmet Dikmen, Doğan Uysal, Onur Uluocak’ın avukatı Nevzat Güleşen, “Bir belgeye ulaştım. Bu bilgiyi açıkladığımda dava düşecek” dedi. Davanın Eskişehir’de emekli Albay Hakan Büyük’te bulunan dijital verilere dayandığına dikkat çeken avukat Güleşen şöyle devam etti: “Hakan Büyük’ün evinde 21 Şubat 2011 tarihinde arama yapılıyor ve bu aramada bulunan deliller davaya dayanak yapılıyor. Delil klasörleri Hakan Büyük’ün evinde yapılan aramadan daha önceki bir tarihte yapılmıştır.” Yüksek mühendis Deniz Yarbay olarak emekli olduğunu söyleyen avukat Güleşen şunları anlattı: “Delil klasörlerini CD’sinin aramadan önce yapıldığını yanında getirdiğim 2 laptop ve açılmamış bir kutu CD ile hemen gösterebilirim. Bir bilgisayarımda hiçbir sorun yok, eski laptopumda ise polislerinki ile aynı virüs var. Bu virüs, bilgisayardan CD’ye bir dosya yüklerken istenmeyen başka dosyaları da yazıyor. 8. Delil klasöründe ‘desktop.ini’ yazılı dosya çıkıyor. Bu dosya 14 Şubat tarihinde yazılmıştır. Oysa Hakan Büyük’ün evindeki arama 21 Şubat’ta yapılmıştı. Bu virüsü benim keşfedebilmem takdiri Allah’tır.” Kartalın başı TSK’ye karşı yürütülen çirkin iftira kampanyasında son olarak Eskişehir tertibi ile büyük ölçüde Hava Kuvvetleri’nin hedef alındığının an GENEL MÜDÜR YARMAN TUTUKLANDI Havelsan’da ‘Balyoz’ etkisi BARKIN ŞIK ANKARA Havelsan Genel Müdürü Ömer Faruk Ağa Yarman, Balyoz soruşturması kapsamında tutuklandı. İddianamesde, savunma sanayiinin yeniden yapılandırılması için hazırlandığı savunulan listenin, 9 Ocak 2003’te “fyarman” isimli kullanıcı tarafından oluşturulduğu belirtiliyordu. İddianamede, belge ile ilgili şu tespitler yer alıyordu: “ASELSAN, Havelsan, TAİ, SSMSTM, TÜBİTAK gibi kurumlarda görevli olup Balyoz Harekât Planı kapsamında gerek bulunduğu kurumun gerekse diğer devlet kurumlarının üst düzey bürokratik kadrolarında görevlendirilmek üzere 1084 kişinin ismen belirlendiği görülmektedir. (...) Bu haliyle Balyoz yapılanmasının, yeniden yapılandırma adıyla üst düzey bürokratik kadroları ele geçirerek bunlar aracılığıyla ilgili kurumları kontrol altına almayı amaçladığı değerlendirilmiştir. (...) Suga Harekât Planında Dost Durumu başlığı altında yer alan; ‘OYAK, ASELSAN ve Havelsan gibi şirketler müzahir emekli personelin istihdamı konusunda etkin olarak kullanılmaya devam edilmektedir’ şeklindeki ibarelerden, cunta yapılanmasının, savunma sanayiine önem verdiği, bu kurumların kilit noktalarında kendi belirledikleri emekli TSK mensuplarını görevlendirme konusunda faaliyetlerinin olduğu ve planda bunun devam edileceğinin belirtildiği görülmektedir.” Tutuklu subayların eşleri adil ve hızlı yargılama istediler: Çocuklara yalan söylüyoruz AL AÇAR ANKARA Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Hopa olaylarında gözaltına alınan şüphelilerle ilgili terör örgütü üyeliğinden verdiği takipsizlik kararında Özel yetkili Erzu“garip bir dil” rum Başsavcı Vekilliği, kullanıldı. KararBaşbakan Tayyip Erdoda, ÖDP’den ğan’ın 31 Mayıs’taki Ho“örgüt” olarak pa mitingi öncesi ve bahsedilirken sonrasında çıkan ve emekli öğretmen Metin parti lideri Alper Lokumcu’nun ölümüy Taş’ın açıklamale sonuçlanan olaylarla larından ise “örilgili soruşturma da başgütsel konuşlatmıştı. Soruşturma soma” diye söz nucunda şüpheliler hakedilmesi dikkat kında yöneltilen terör örgütü üyeliği ve terör çekti. Takipsizlik kararında, Metin örgütü adına faaliyette bulunmak suçlamalaLokumcu’nun rıyla ilgili delil, bilgi ve cenaze töreni anbelgeye ulaşılamadığı latılırken “...cegerekçesiyle takipsizlik naze töreninde kararı verilmişti. konuşma yapılmadan önce grup sol ellerini yumruk yaparak havaya kaldırarak 1 dakika saygı duruşunda bulundu. Ardından da ÖDP Genel Başkanı Alper Taş ve ESP’nin desteklediği bağımsız milletvekili adayı Birsen Kaya örgütsel konuşma yaptılar” denildi. Kararda, ÖDP ve ESP hakkında parti yerine “örgüt” ifadesinin kullanılması dikkat çekti. Balyoz davasında tutuklu bulunan asker yakınlarının oluşturduğu “Vardiya Bizde Platformu” uzun tutukluluk sürelerini eleştirerek tüm tutuklu yakınlarını platforma üye ve destek olmaya çağırdı. Duruşmaların televizyonda canlı olarak yayınlanmasını isteyen tutuklu yakınları, “Bu ülkenin milli hazinesi yok ediliyor. Harbiyenin 30 yılını sildiler” dediler. Balyoz davasından tutuklu bulunan emekli Tümamiral Ali Deniz Kutluk’un eşi İrem Kutluk, Tümamiral Ramazan Cem Gürdeniz’in eşi Rengin Gürdeniz ve emekli Tümamiral Özer Karabulut’un eşi Sema ve kızı Merve Karabulut gazetemizi ziyaret ederek Balyoz davası sürecini anlattı. Rengin Gürdeni de “Kuzey Deniz Saha Komutanlığı’ndan 3 asker seminere gözlemci olarak gelmiş. Onların ifadesi alınmadı. Tutuklu bulunanlardan hiçbirisi bir arada bulunmamış, seminerlere katılmamış ve birbirlerini dahi tanımıyorlar” dedi. Merve Karabulut ise yakınlarının bu ülkeye hizmet etmekten başka amaçları olmadığını birikimli insanların, milli hazinenin yok edilmesi gibi harcandığını söyledi. İrem Kutluk da “Çocuklar babalarının denizde görevde olduğunu sanıyor. İçlerinde kekemelik yaşayan çocuklar oluştu. Onlara hep yalan söylüyoruz” dedi. 1994’te öldürülen Buldan’ın eşi, Çarkın’ın ifadelerinin ardından savcılığa başvuracak Çiller’e ve Ağar’a uzansın AL CAN ULUDAĞ BAŞSAĞLIĞI Baromuzun 8450 sicil sayısında kayıtlı VEFAT Merhum M. Şevket Barlass ile merhume Nihalistan Barlass’ın oğlu, Dr. Vahdettin Bürkev ile Ecz. Bedia Bürkev’in damatları; Dr. Güray Barlass ile Av. Oktay Barlass’ın kardeşleri, Dr. Ali Bürkev’in eniştesi, Dr. Türkan Barlass, Ecz. Füsun Barlass ve Engin Bürkev’in kayınbiraderleri, Selva Vidin’in yeğeni, FaizBuket ile ŞükrüBuket ve Dr. İrfanDidem Barlass’ın amcaları, Beyza Bürkev ile merhume Almıla Bürkev’in enişteleri, Av. Semra Barlass’ın sevgili eşi, İzgi ve Av. İlgi Barlass’ın sevgili babaları; AVUKAT KEMALETT N TUNCEL 14.08.2011 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi 15.08.2011 Pazartesi günü defnedilen aziz meslektaşımıza Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve baromuz mensuplarına başsağlığı dileriz. STANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI Ekonomist/Yatırım Danışmanı OLCAY BARLASS 15.08.2011 günü vefat etmiştir. Cenazesi 16.08.2011 Salı (bugün) Teşvikiye Camii’nde kılınacak öğle namazına müteakip Ulus Kabristanı’ndaki ebedi istirahatgâhına defnedilecektir. Nur içinde yatsın. VEFAT Baromuzun 39292 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT M RAY YÜKSEL vefat etmiştir. Aziz meslektaşımızın cenazesi 16.08.2011 Salı günü (bugün), memleketi Sinop ili, Ayancık ilçesinde kılınacak öğle namazını müteakip ebedi istirahatgâhına defnedilecektir. Merhumeye Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlarımıza başsağlığı dileriz. Eşi ve çocukları Not: Çelenk göndermek isteyenlerin TEMA Vakfı’na bağışta bulunmaları rica olunur. ANKARA 1994 yılında öldürülen Kürt işadamı Savaş Buldan’ın eşi BDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan, aynı yıl başkentte işlenen 4 faili meçhul cinayetle ilgili yürütülen soruşturmaya müşteki sıfatıyla katılma kararı aldı. Eşinin Ayhan Çarkın tarafından öldürüldüğünü belirten Buldan, dönemin Başbakan Tansu Çiller ve Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’ın yargılanmasını istedi. BDP Genel Başkanı Hamit Geylani, dün bir talimat ifadesi için Ankara Adliyesi’ne geldi. Geylani’ye eski BDP milletvekili İbrahim Binici ve Bervin Buldan da eşlik etti. Burada Cumhuriyet’e konuşan Pervin Buldan, Ankara’da işlenen 4 faili meçhul cinayetle ilgili Susurluk hükümlüsü Ayhan Çarkın’la birlikte 8 özel harekât polisinin tutuklanması konusunda, Türkiye’nin bu cinayetleri açığa çıkarma konusunda geride kalındığını, istenseydi Susurluk kazasıyla birlikte bunların aydınlatıbileceğini dile getirdi. Buldan, şunları söyledi: “Bugün cinayeti işleyen teker teker konuşuyor, ‘Cinayeti biz işledik, tetiği biz çektik’ diyorlar, ama önemli olan bu cinayeti işleyenler değil, bunların arkasındaki güçlerdir. Dönemin Başkanı Süleyman Demirel’in de yargılanması gerekir.” Eşinin öldürülmesiyle ilgili elinde yeterli bilgi ve belgenin olduğunu aktaran Buldan, “Özellikle Ayhan Çarkın ve tetikçilerle ilgili bilgi belgeler var. Eşimin öldürülmesiyle ilgili görgü tanıklarının anlatımları kapsamında çizilen robot resimlerden birisi Ayhan Çarkın’a ait” dedi. Er, nöbette intihar etti ADANA (Cumhuriyet) Adana 6. Kolordu Komutanlığı’nda nöbet tutan bir er ihtihar etti. Vatani görevini merkez Yüreğir ilçesindeki 6. Kolordu Komutanlığı Karargâhı’nda yapan Tokat doğumlu er Murat B. (21), önceki gece nöbet tuttuğu sırada, tüfeğini ateşleyerek intihar etti. Otopsinin ardından dün ailesine teslim edilen er Murat B’nin cenazesi, ailesi tarafından yaşadıkları İstanbul’a götürüldü. Yetkililer, olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü bildirdi. TÜRK KALP VAKFI Sigara içenler bugün kendinize bir fırsat yaratın sigarayı bırakın. 19 Mayıs Cad. No:8 Şişli / İSTANBUL Tel: (212) 212 07 07 (pbx) • http://www.tkv.org.tr Buldan STANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI C MY B C MY B