25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 AĞUSTOS 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA HABERLER Ergenekon savcısı Pekgüzel, taleplere ilişkin mütalaasını açıklarken izleyicilere gözdağı verdi gideceğim.” 5 Öğle üzeri toprak uykusunun, sakız ağaçlarının arasında başlayan düşsel yolculuğu, göğün yaz yıldızlarının arasında kalan parçaları anımsatır size. Özlem.... Aşk... ‘Alkışlarsan hapsederim’ İstanbul Haber Servisi İkinci Ergenekon davasında İbrahim Şahin’e bağlı olarak suikast planı hazırladıkları iddiasıyla suçlanan Özel Harekatçı Emniyet Amiri Servet Kaynak ve Tokat’ta ülkücü çevreden öğretmen Oğuzhan Sağıroğlu tahliye edildi. Gazetemiz yazarı CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ve CHP Zonguldak Milletvekili Prof.Dr.Mehmet Haberal, kuvvetli suç şüphesi gerekçesiyle yine tahliye edilmediler. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, taleplere ilişkin mütalaasını açıklarken izleyicilere gözdağı verdi. Mahkemeden sanıkların talep konuşmalarının dava konularıyla sınırlanmasını isteyen Pekgüzel, “alkışlama, gülme gibi davranışlarda bulunan izleyicilerin 4 güne kadar disiplin hapsine konabilecekleri” uyarısında bulunulmasını talep etti. İkinci Ergenekon davasının önceki gün gece yarısına kadar süren duruşmasının sonunda Pekgüzel iddia makamının sa Savcı Pekgüzel, Mustafa Balbay’ın “Ergenekon’u Meclis’te araştıralım” sözleri üzerine “O zaman yapılamayan araştırmanın bugünkü TBMM’ce yapılıp yapılmayacağı kuşkusuz ki yüce Meclis’in takdirinde bulunmaktadır” dedi. nık ve avukatlarının taleplerine ilişki iddia makamının görüşlerini açıkladı. “Aklımda kaldığı şekliyle Sanık Mustafa Ali Balbay talep konuşmasında ‘Mahkemenizin örgütün varlığı konusunda bir karar veremediğini, bu konunun TBMM bünyesinde kurulacak bir komisyon ile araştırabileceğini, tahliye olması halinde kendisinin de bu çalışmaya katkı vereceğini’ söyledi” diyerek Balbay’a “doğru mu” diye sordu. Balbay’ın onaylaması üzerine devam eden Pekgüzel “Ergenekon örgütünün TBMM tarafından araştırılması konusu yeni değildir” dedi. Savcı Pekgüzel, Balbay’ın “Arayıp bulamadığınız Ergenekon terör örgütünü biz bulmaya çalışalım” sözleri üzerine “Ergenekon örgütü bundan 14 yıl önce bir ihbar telefaksı olarak dahi olsa TBMM’nin bilgisi dahilindedir. O zaman yapılamayan araştırmanın bugünkü TBMM’ce yapılıp yapılmayacağı kuşkusuz ki yüce Meclis’in takdirinde bulunmaktadır” dedi. Pekgüzel, sanıkların talep konuşmasının iddianamede ve eklerine ilişkin çerçevede olması gerektiğini vurgulayarak “Sanık ve müdafilerine savunma ve sorgularında standartların üstünde konuşma süresi hakkı verilmektedir. Özellikle dinleyci kısımın dolduğu günlerde muhatabın mahkeme heyeti olduğu gözardı edilerek, talep adı al zleyicilere uyarı tında adeta bir miting havasında dava dışı konular hakkında konuşmalar yapılmaktadır” dedi. Sanıkların, savunma hakkı kapsamında olamayacak suç oluşturabilecek beyanlarda bulunduklarını, millet adına yargılama yetkisini kullanan mahkemeyi de hedef aldıklarını savunan Savcı Pekgüzel, mahkemeden şu konuları karara bağlamasını istedi: “Uyarılara karşılık bazı dinleyiciler mahkemede asla yapılmaması gereken alkışlama, gülme, yüksek sesle konuşma gibi davranışlar sergileyerek duruşma disiplinini bozmaktadır. Mahkemenizin, sanık ve müdafilerinin talep konuşmalarını açıkladığımız çerçeve içerisinde yapmalarının sağlanmasına, dinleyicilerin duruşma disiplinine uygun davranmalarının sağlanmasına, aksi halde salondan çıkartılacaklarının, direnmeleri halinde 4 güne kadar disiplin hapsine konabileceklerinin ihtar edilmesini talep ediyoruz.” Suyun Köpüğünde Umut... Miguel Hernandez’in dizilerini okuyorum sabahın ilk saatlerinde... Rastgele bir gelincik gülümsüyor bahçede. Bir sarı zambak, bir kırmızı gül ve bir mor menekşe. Kendi çılgınlığımızdan kimseyi görmeyen gözlerimizle bakıyoruz dünyaya ve insanlara. Patlamak üzere olan bir susuş ve ardından gelen haykırış, Hernandez’in o güzelim şiirinde, yaz esintisiyle buluşturuyor beni. Midilli’den Behramkale’nin ışıkları, Sakız Adası’nda yıldızlarla kuşatılmış bir gece... Ve o şiirin okunuşu: “Su kenarına götürmek istiyorum seni, fışkıran denizi andıran türkünü dinlemeyi. ........ Su kenarına gideceğim sarılıp sana, Coşup taşacaksın su gibi, coşkuyla.” O akşam mezelerle donatılmış sofrada Yannis Ristos’u, “Kız Kardeşimin Türküsü”nü dinlerken ellerimizi ısıtacak güneşi, karanlık suların ucunda sendeleyişimizi, ölü kentleri, unutulmuş ormanları düşünüyorduk. Miklos Radnoti’nin “Dün ve Bugün”ü, kumral çocukluk ve gençlik yıllarımız, söylediğimiz türkü kadar sıcaktı bize. Ah bizi kırbaçlayan kara kanatlı savaş... Dehşetin geziyor sınır boylarında... Kimse ekmiyor öbür yanda, kimse biçmiyor... Yok artık, bağlar da devşiren parmaklar da. Gökyüzünde, anneler çocuksuz bundan böyle... Yalnız senin kanlı ırmakların, İspanya köpüre köpüre akmakta. Gecenin sönüp gittiği yerler ve bizim şarkılarımız: “Rüyalarında geleceğim bazen beklenmedik bir konuk gibi uzaktan. Sokakta bırakma beni kapıyı sürgüleme üstümden. ........... Usulca gireceğim. Oturacağım ses çıkarmadan, gözlerimi dikeceğim seni görmek için karanlıkta. Sana bakmaya doyunca bir öpücük konduracak ve çekip 11 AY TUTUKLU KALDILAR Sevgi... Tutku... Ritsos’un karanlık surları, yağmurlu akşamları, kimi kaçışlar... “Ölüm çeviriyor beni.. hayat istemiyor...” Carlos Oquenda de Amat’ın “Melek ve Gül”ü ansızın karşımıza çıkıyor Midilli’de ve Sakız Adası’nda... Piyanonun başında genç bir kadın söylüyor “Anne” şarkısını: “Alçakgönüllü bir ezgi gibi sessizce geliyor adın.. ve beyaz kumrular uçuyor ellerinden... Anılarım hep beyaz giydiriyor sana.. buradakilerin uzaktan izledikleri bir çocuk oyunu gibi... Bir gök ölüyor ellerinde ve inceliğinde bir gök doğuyor.. sevecenlik bir çiçek gibi açıyor yanında seni düşünürken... Sensin yağmur kadar ilkel.. seninle ufuk arasında Güller de şarkılar da sessizdir sen varken...” Devrimci Karargâh’ta 8 tahliye H LAL KÖSE Devrimci Karargâh davasında, Rıdvan Turan’ın da aralarında bulunduğu 8 sanığın tahliyesine karar verildi. SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, başkan yardımcıları Günay Kubilay, Ecevit Piroğlu, üyeleri Ulaş Bayraktaroğlu, Özgür Cafer Kalafat, sendikacı Kemal Hamzaoğlu, Toplumsal Özgürlük Platformu Sözcüsü Oğuzhan Kayserilioğlu ve gümrük memuru Ergin Öncü tahliye edildi. Mahkeme, sanıkların üzerlerine atılı suç vasfının değişebileceğine dikkat çekti. Kubilay, “Adını basından duyduğum örgütün üyesi olduğum ileri sürülüyor” dedi. Sendikacı Kemal Hamzaoğlu da, “Yaşım ve geçmişim göz önüne bulunduğunda bu örgütle ilişkim olmayacağı ortadadır” diye konuştu. Avcı’nın yardımını aldığı öne sürülen Necdet Kılıç ise “1980’de yargılandım, ağır işkencelerden geçtiğim sorgumda Hanefi Avcı vardı. Kendisi daha sonra benden özür diledi. Sonra da diyaloğumuz sürdü. Kurtuluş davasında eylemi üstlendim. Bedelini ödedim. Bu örgütle alakam olsa kabul ederim” dedi. Tutuklu sanıklar Hanefi Avcı, Necdet Kılıç, Fatih Aydın, Cemal Bozkurt, Ulaş Erdoğan, Özgür Dinçer ile Bilim ve Gelecek Dergisi editörü Baha Okar, Toplumsal Özgürlük Platformu Sözcüsü Tuncay Yılmaz, üyesi Semih Aydın, SDP Parti Meclisi Üyesi İbrahim Tırgut, Red Dergisi yazarı Hakan Soytemiz ve Bostancı’daki evin sahibi gemici Necdet Öztürk ise üzerlerine atılı suçları işlediklerine ilişkin kuvvetli suç şüphesini gösteren olgular bulunduğu gerekçesiyle tahliye edilmedi. Raporlu sanık Şenay Avcı ise 17 Kasım’daki oturumda ifade verecek. O gece şöyle düşündük hepimiz, dostlar sofrasında... “Göklere inanırdık eskiden, sen denizlerin derinliğini gösterdin bize...” Sonra başımızı göğe çevirdik... Yağmur çiseliyordu yıldızların üzerinden... Karşı kıyıya baktık uzun uzun... Özlemlerimizi çoğalttık... Sesimizi duyan oldu mu bilmem: “Su kenarında öpüp koklamak isterim seni.. suyun köpüğü sana gülmeyi öğretmeli... Suyun kenarında sevmek için seni kadınım.. görmek, kucaklamak, sana sahip olmak muradım... Deniz de yitip gitmiş suyun kenarında.. ne yitirir kendini, ne çıkar ortaya..” Usul ve kıpırtısız gibi görünen bir dünya bu işte... Afrika’da açlıktan ölen on binlerce çocuk; susuzluk, iç savaş ve yoksulluk... Vahşi kapitalizm bunun adı, sakın unutma kadınım! Haykır haykırabildiğin kadar... Gelincikler, renk renk laleler, mor menekşeler... Zamanın sesini dinle! Fışkıran denizi andıran türkünü söyle su kenarında... Suyun köpüğü sana gülmeyi öğretene kadar! Oxford Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren Oxford slami Araştırmalar Merkezi’nin mütevelli heyeti toplantısına katılmak üzere Cidde’ye giden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bugün Suudi Arabistan Kralı Abdullah ile bir araya gelecek. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile eşi Hayrünnisa Gül’ü taşıyan uçak, Cidde Uluslararası Havaalanı’na ye Gül, Kral Abdullah ile buluşuyor rel saatle dün sabaha karşı 03.30’da indi. Gül, Cidde Havaalanı’nda, Cidde Valisi Mişal bin Macid bin Abdulaziz ve Türkiye’nin Cidde Başkonsolosu Salih Mutlu Şen ile yetkililer tarafından karşılandı. Cumhurbaşkanı Gül, üyesi olduğu Oxford slami Araştırmalar Merkezi mütevelli heyetinin toplantısına katıldı. (Fotoğraf:AA) RUSYA’NIN SES ‘NDEN TÜRK YE POL T KASINA YORUM Kuvvetli suç süphesi TBMM Başkanı Çiçek aracılığıyla hükümete beklentilerini ilettiler Emeklinin önceliği intibak menin yapılması yetersiz kaldığından, en az yüzde 10 ek ödeme getiANKARA Emekliler TBMM rilmelidir. Başkanı Cemil Çiçek aracılığıyla 7. Emekliye de promosyon ödenhükümete talep ve beklentilerini melidir. iletti. Toplam 14 kalemde iletilen 8. Emekliden hastanelerde kaemekli taleplerinin başında “intibak tılım payı alınmamalıdır. sorununun çözülmesi” gelirken, 9. Sosyal güvencesi olmayan kız bunu “refah payının dikkate alınçocukları korunmalıdır: 6111 saması” ve “enflasyon farklarının yılı torba kanunu ile 1 Ekim 2008 ödenmesi” izledi. sonrası sürece yeni dahil olan kız çoTürkiye Emekliler Derneği (TÜcuklarında, bu çocukların anne ve baED) Genel Başkanı Kâzım Ergün balarından aldıkları sağlık yardımve beraberindeki heyetin hafta içinlarının eğitimleri ve 25 yaş sınırı ile de Meclis Başkanı Çiçek’i ziyareti sınırlı tutulmasına ilişkin düzenleme sırasında Çiçek’e ilettikleri raporda eşitlik ilkesine aykırıdır. Tarih sınışu istekler yer aldı: rı kaldırılmalıdır. 1. İntibak sorunu 10. Emekliye sendimutlaka çözülmelidir: ka hakkı tanınmalıdır: Toplam 14 kalemde iletilen emekli taleplerinin 2000 öncesi dönemlerBu ülkemizin onayladığı başında “intibak sorununun çözülmesi” gelirken de katsayı ve gösterge uluslararası sözleşmeler bunu “refah payının dikkate alınması” ve “enflasyon sistemine göre emekli ve anayasa gereğidir. olanların intibaklarının 11. Ekonomik ve farklarının ödenmesi” izledi. yapılmamasının sonucu Sosyal Konsey’de olarak, alt sınır memur emeklilere de temsil ve işçi emekli aylıklaenflasyon farkının eksik hesap edilmelidir. rında 196 TL fark bulunmaktadır. lanması sonucu ortaya çıkan ala12. Çalışan emeklilerin prim Emekli Sandığı’nda intibaklar ya caklar ödenmelidir. yükü kaldırılmalıdır. pılırken işçi emeklilerinden esir13. Memurluktan ayrılmış 5. KEY ödemeleri yapılmalıgenmemelidir. İntibak kanunu için dır: SSK, emekli olanların sınırlı bir emeklilerin ikramiyeleri ödenmekaynak bulunmalı ve emeklilerin bölümünün KEY ödemelerini ya lidir: Memuriyet görevinden hergecikmiş olan hakları teslim edil parken, büyük çoğunluk listelerde is hangi bir sebeple ayrılarak bir başmelidir. mi olmadığından KEY ödemelerini ka sigorta kolundan emekliye ayrıl2. Refah payı dikkate alınmalı alamamışlardır. mış olan kişilere, memuriyette geçen dır: 5510 sayılı kanunun emeklile6. Vergi iadesi karşılığı getirilen görev süreleri için Anayasa Mahrin gelir ve aylıklarının artışını en ek ödeme oranları yükseltilmeli kemesi’nce uygun görülen ikramiflasyona endeksleyen hükmü de dir: Emekliler harcamalarında yüz yeleri ödenmelidir. ğiştirilmeli, ekonomideki refah ar de 818 arasında vergi öderken, 14. Emeklileri ilgilendiren yatışından da pay verilmelidir. kendilerine vergi iadesinin karşılığı sama, yürütme ve yargı süreçleri 3. Enflasyon farkları ödenmeli olarak yüzde 45 arasında bir ek öde hızlandırılmalıdır. MURAT KIŞLALI ‘Suriye’deki Kürtler özerklik isteyebilir’ MOSKOVA (ANKA) Rusya’nın dirmesini yaptı. “Bunun için de başlangıçta AnSesi, Batı’nın eskisi gibi Suriye yönetimine büyük baskı yaptığını, Tür kara tarafından olaylara bir derekiye’nin ise bir süre tereddüt ettikten cede net olmayan tepki verildi. sonra aynı hareket hattına uyduğunu Sonra da Türkiye, problemi inceöne sürdü. Radyoya konuşan siyaset ledikten sonra net bir pozisyon aluzmanı Stanislav Tarasov, Türki dı. Bu kanı hiç de inandırıcı değil” ye’nin politikasında paradokslar ol diyen Tarasov, “Arap Baharı”nın duğunu savunarak Türkiye’nin de herhangi bir uzak ülke için de bekmokratik reformların uygulanmasını lenmedik bir şey olabileceğini vuristediği Suriye’de reformlar uygula guladı. Beşşar Esad rejimine karşı koyan Selefilerin, Batı’ya nırsa Kürtlerin özerklik göç eden Suriyeli politalep edeceğini fakat Siyaset uzmanı tikacılar ve yerli KürtTürkiye’de yaşayan Tarasov, Türkiye’nin lerin bir kısmı olduğunu Kürtlere özerklik hakifade eden Tarasov, kı tanınmadığını ve buistediği reformlar nun ülke politikasının Suriye’de uygulanırsa “Türkiye Suriye’de bir an önce demokratik paradokslarından birisi olduğu iddiasında Kürtlerin özerklik talep reformların uygulanmasında ısrar ediyor. bulundu. edeceğini fakat Fakat reformların uyRusya’nın Sesi RadTürkiye’de yaşayan gulanmasına başlanıryosu, Batı’nın eskisi gibi Suriye yönetimine Kürtlere özerklik hakkı sa Kürtler muhakkak tanınmadığını ve kendilerine özerkliğin büyük baskı yaptığına tanınmasını isteyecekve yeni ekonomik yapbunun ülke ler ve Suriyeli Kürtletırımların uygulanmapolitikasının re özerklik tanınacaksına başlandığına işaret ederek, “Türkiye bir paradokslarından birisi tır, herhalde. Fakat Türkiye’de yaşayan süre tereddüt ettikolduğu iddiasında Kürtlere özerklik hakten sonra aynı harebulundu. kı tanınmıyor. Mantık ket hattına uydu. Halnerededir” diyerek bu buki Türkiye yönetimi komşu ülkelerle ‘sıfır sorun po soruyu şöyle yanıtlandırdı: “Bu, Türkiye’nin politikasının litikası’ çerçevesinde daha önce Suriye yönetimi ile iyi ilişkiler kurdu” paradokslarından biridir. Tahmin dedi. Radyonun “Ya bugün neler edelim ki Suriyeli Kürtlere özerkoluyor” sorusuna yanıt veren siyaset lik hakkı tanınacak. Kaçınılmaz uzmanı Stanislav Tarasov, “Ger olarak şu soru ortaya çıkacak; Ya çekten Türkiye, Suriye’nin yanı Türkiye’de yaşayan Kürtlerin nisıra İran ve bölgedeki diğer ülkeler çin aynı hakkı yoktur? Tabii Türile iyi ilişkiler kurabildi. Türk po kiye Suriye’de istikrar olmasını islitikacıları ve yorumcularının ka tiyor. Fakat Türkiye, Suriye’de nısınca ‘Arap Baharı’ Türkiye için gerçekten demokratizasyonun uybeklenmedik şey oldu” değerlen gulanmasını istiyor mu?” BALYOZ PLANI DAVASI 6 albay daha tutuklandı İstanbul Haber Servisi “Balyoz Planı” soruşturması kapsamında mahkemeye sevk edilen dokuz kişiden altı albay ile bir sivil memur tutuklandı. Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde, soruşturmayı yürüten özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Ayar tarafından ifadeleri alındıktan sonra tutuklanmaları istemiyle İstanbul Nöbetçi 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sevk edilen dokuz kişinin sorguları önceki gece yarısından sonra tamamlandı. Mahkeme, altı albay ile bir sivil memurun tutuklanmasına karar verirken iki astsubay ise serbest bırakıldı. Öte yandan savcı tarafından ifadeye çağrılmasına karşın gelmeyen iki askerden birinin Tuğamiral Serdar Okan Kırçiçek olduğu öğrenildi. dir: Türkiye Emekliler Derneği, Emekli Sandığı emeklilerine her yıl ödenen aylık artış farklarının benzer şekilde SSK ve BağKur emeklilerine de uygulanmaması üzerine konuyu yargıya götürmüş ve 29 aylık TÜFE farklarını talep etmiştir. Dava kazanılmış olmasına rağmen, 28 aylık fark hak edişleri ödenmemiştir. 4. 2002 ve 2006 zam farkları ödenmelidir: Memur ile işçi ve BağKur emeklilerine yapılan artışın kıyaslamasından oluşacak farkları öngören 1 Kasım 2002 Kararnamesi’nin uygulanmaması ve 2007 yılında Bütçe Kanunu ile öngörülen C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle