Katalog

8 TEMMUZ 2011 CUMA CUMHUR YET SAYFA HABERLER HAŞ M KILIÇ’IN VERD Ğ UMUT BOŞ ÇIKTI, ANAYASA MAHKEMES PTAL BAŞVURUSUNU REDDETT 5 Burada amaç çok açık: “TMMOB’yi ve bağlı odaları işlevsiz hale dönüştürmek... Kamu kurumu niteliği yapısından uzaklaştırmak.” Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Dr. Turan Tuncer arkadaşımız Esra Açıkgöz’e anlatıyor: “Şimdiye kadarki çalışmalara gelirsek... AdanaPozantı ve Seyhan, AntalyaKırcami ve Kovanlık/Selimiye, Balıkesir, Bolu, ÇanakkaleBiga, İçdaş ve Gelibolu, Düzce, İstanbul ve Muğla’da tarım arazilerini yapılaşmaya açan Toprak Koruma Kurulu kararları açtığımız davalar sonucunda, mahkemeler tarafından iptal edildi. Odamız tarım arazilerinin korunması için pek çok dava açtı. Mesela, Mustafa Kemal Atatürk’ün Yalova’da arazi satın alarak kurduğu ve 1937’ye kadar bizzat işlettikten sonra ‘tarım yapılması ve hilesiz meyve yetiştirilmesi’ için halka bağışladığı çiftlik hakkında, Yüksek Planlama Kurulu tasfiye kararı aldı, odamızca açılan davayla bu iptal edildi.” Bunlarla sınırlı değil açılan davalar... Davalar açılıp yargı tarafından durdurulunca AKP’nin tüyleri diken diken oldu... Bakalım daha neler var: “Ancak ÖYK, şaşırtıcı bir uygulamaya imza atarak, ‘işletme TİGEM’de kalacak şekilde, arazinin bir yıl içinde özelleştirilmesi’ kararı aldı. Bunu da yargıya taşıdık ve çiftlik ikinci kez kurtuldu. Adana’daki 35 yıllık Zeytin Gen Bahçesi’nin katledilmesinin de önüne geçtik. Fen lisesi yapımı için Çukurova Üniversitesi Zeytin Gen Bahçesi seçilmiş, ağaç sökümüne başlanmıştı. Bunun üzerine Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyeleri, Adana şubemiz bahçeye gelerek söküm işlemini protesto etti. Dava açıldı ve yürütmenin durdurulması kararıyla bahçe ‘şimdilik’ kurtuldu. Daha böyle onlarca örnek sayabilirim.” Kentlerimiz “rant” kaynağı olarak satılıyor... İktidar planlama değil pazarlama yapıyor... TMMOB; Çevre ve Orman Bakanlığı bünyesinde toplanacak, “rant” sürecek, demokratik kitle örgütleri “iğdiş” edilip etkisiz hale getirilecek... AKP vahşi kapitalizmin güler yüzü küreselleşmeye teslim olmuş, teslim! Ekonomi yazarımız Özlem Yüzak, babası meslek büyüğümüz gazeteci Hakkı Yüzak’ı yitirdi. Arkadaşımızın ve ailesinin acısını paylaşıyor, başsağlığı diliyorum. H.Ç. Dicle için iç hukuk yolları tükendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi, hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan kesinleşmiş hapis cezası bulunan Hatip Dicle’nin milletvekilliğini düşüren Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) kararının iptal edilmesi başvurusunu yetkisizlikten reddetti. Hatip Dicle’nin avukatı Levent Kanat, anayasanın 85. maddesine göre Yüksek Mahkeme’ye başvuruda bulunmuştu. Kanat, YSK’nin Dicle’nin vekilliğinin düşürülmesi kararının iptalini isterken yerine milletvekili aday listelerinin kesinleşmesi sonrasında yapılan seçim sonuçlarına göre hakkında milletvekili tutanağı düzenlenen şahısların milletvekili yeterlilik durumlarına dair karar verme yetkisinin TBMM’de olduğunun tespitine karar verilmesini talep etti. Kanat, ayrıca Dicle’nin yerine vekil olarak mazbata verilen Oya Eronat’ın tutanağının iptal edilmesini istedi. Yüksek Mahkeme heyeti, dünkü gündem toplantısında, Dicle’nin avukatı Kanat’ın yaptığı başvuruyu, “Anayasanın 79. maddesi gereğince yetkisizlikten” reddetti. Karar oybirliğiyle alındı. Anayasanın 79. maddesi, “Seçimlerin başlamasından bitimine kadar bütün işlemleri yapma, yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konuları ile ilgili bütün yolsuzlukları, şikâyet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama görevinin YSK’de olduğunu, YSK kararları aleyhine başka bir merciye başvuru yapılamayacağını” düzenliyor. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, YSK’nin Hatip Dicle’nin vekilliğini düşürmesinin ardından “Bizim de 12 gün sonra söyleyecek sözümüz olabilir” açıklaması yapmıştı. Bu açıklamadan sonra umutlanan Dicle’nin avukatları AYM’ye başvurmuştu. Başkan Kılıç da başvurudan sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmüştü. Kentler Rant Kaynağı... AKP dokuz yıldır iktidarda. Başbakan Erdoğan’ın deyişiyle “çıraklık dönemi bitti, ustalık dönemi” başladı. AKP “ustalık dönemi”nde bildiğini okumayı sürdürecek. AKP demokratik kitle örgütlerini “hizaya sokmak” için kolları sıvadı. Cumhuriyet’ten Esra Açıkgöz’ün Pazar ekindeki yazısı bunu açık bir biçimde yansıtıyor. Ayşe Yıldırım yönetimindeki Cumhuriyet Pazar; sosyal, ekonomik, politik olayları gündeme getiriyor sık sık... Özel ve başarılı haberlere, söyleşilere imza atıyor tüm ekibi. Döneyim asıl konuya... AKP iktidarı TMMOB’den öteden beri rahatsız. Ziraat Mühendisleri Odası, Türk Tabipleri Birliği, Mimarlar Odası 57 yıldır yasalarla yürütülüyor, çalışmalarını tüm baskılara karşın halkın çıkarları doğrultusunda yapıyor. Hükümet çevreci kuruluşlardan da hoşnut değil... Kütahya’daki siyanür havuzunun çökmesi, yetkililerin “ne var bunda” açıklamaları, Dulkadir köyünün yürekler acısı durumu, içme suyuna siyanür karışması.. bu ülkeyi yönetenlerin umurunda bile değil. Belki hakları da var... 12 Haziran seçimlerinde Kütahya’da yüzde 50’nin üzerinde oy alan AKP, olup bitenleri, halkın sağlığıyla ilgili sorunları şöyle değerlendiriyor: “Bunların hepsi yalan... Kimi demokratik kitle örgütleri AKP’ye karşı oldukları için böyle iddialar ortaya atıyor.” Türkiye’de tarihsel ve doğal değerlerin korunmadığı, kimlikli kentleşme, nitelikli mimarlık yapılmadığı gün gibi ortada. Arkadaşımız Oktay Ekinci bıkmadan usanmadan bu olayları yakından izliyor, yaşananları kamuoyuna yazılarıyla, konuşmalarıyla aktarıyor. Çağdaş ve bilimsel planlama yok sayılıyor. Ataşehir’de gökdelenlerin yanı başına “devasa” bir cami yapılıyor... Ne estetik var ne de çağdaş bir mimarlık... Mimar Sinan’ın kemikleri sızlıyordur... AKP iktidarı TMMOB’yi “iğdiş etmek” için her yolu deneyecek... ‘A HM’ye başvuracağız’ Anayasa Mahkemesi kararına tepki gösteren Dicle’nin avukatlarından Fuat Coşacak, AİHM’ye başvuracaklarını söyledi. Coşacak, Türkiye’de iç hukuk yollarının tükendiğini belirterek “Davayı AİHM’de mutlaka kazanacağız. Çünkü bu yönlü verilmiş birçok karar var” dedi. Hatip Dicle Kılıçdaroğlu Cemil Çiçek’i ziyaret etti. Gözler bugünkü ÇiçekErdoğan görüşmesinde Çözüm formülü yok TÜREY KÖSE ANKARA CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile TBMM Başkanı Cemil Çiçek görüşmesinde çözüm için net bir formül ortaya konamazken; gözler Başbakan Tayyip Erdoğan’ın bugün Çiçek’e yapacağı ziyarete çevrildi. Kılıçdaroğlu “Bu bilek güreşi değil, demokrasi sorunu. Grup başkanvekillerini davet edin” önerisini iletti. Kılıçdaroğlu’nun bu önerisine olumlu yanıt veren Çiçek, yaptığı açıklamada CHP ve BDP’yi “kararlarını bir daha gözden geçirmeye” çağırdı. Çiçek’in sorunların “anayasadan kaynaklandığı” vur Yemin krizinde çözümün adresi olarak gösterilen TBMM Başkanı Cemil Çiçek’le dün yaklaşık bir saat süren bir görüşme yapan Kemal Kılıçdaroğlu çıkışta yaptığı açıklamada, Çiçek’ten grup başkanvekillerini bir araya getirmesini istediğini söyledi. Çiçek ise görüşme sonrası yaptığı açıklamada “yemin edin” çağrısını yineledi. gusu yapması, CHP kanadında “Sorun anayasa pazarlığına taşınmak isteniyor” değerlendirmesine neden oldu. Kılıçdaroğlu, dün Çiçek’i ziyaret etti. Görüşmede Kılıçdaroğlu’nun herhangi bir yasa değişikliği önermediği, evrensel hukuk kuralları üzerinde durduğu; Çiçek’in de bir formül önermediği, Başbakan Erdoğan’la görüştükten sonra yol haritasını belirleyeceği kaydedildi. Başkanlık Divanı ve komisyonların oluşumu gibi ayrıntılara da girilmediği öğrenildi. Kılıçdaroğlu “çözüm için güçlü bir irade beyanının yeterli olacağı” mesajını verirken Çiçek de “Bu sorun kısa sürede çözülür” dedi. Çiçek görüşmeden sonra yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu’nun istediği “tutuklu milletvekilleriyle ilgili mekanizmaların devreye sokulacağı güvencesi” anlamına gelebilecek net bir açıklama yapmaktan kaçındı. Buna karşın, CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, “Çiçek’in açıklamalarını olumlu bulduğunu” söyledi. ‘Bilek güreşi değil’ Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet’in sorularını yanıtlarken “Başkan, çözüm için iyi niyetli bir çaba içerisinde. Grup başkanvekillerini davet edecek” dedi. CHP yönetiminde “Çiçek’in çözüm için adım atmak istediği, ancak Başbakan Er LK BULUŞMA BDP’liler Çiçek ile görüştü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tutuklu milletvekillerinin serbest bırakılmaması üzerine çıkan yemin ve boykot krizinin çözümü konusundaki girişimler hız kazanırken boykottaki BDP ile TBMM Başkanı Cemil Çiçek arasındaki ilk görüşme gerçekleşti. Önceki gün akşam saatlerinde BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ile Muş Milletvekili Sırrı Sakık Çiçek’i TBMM’de ziyaret etti. Kaplan, ziyaretle ilgili “bir kutlama ve nezaket ziyaretiydi” dedi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ardından BDP de Çiçek’ten randevu istemeyi kararlaştırdı. Kaplan ve Sakık’ın Çiçek’le yaptıkları görüşmenin ardından konu BDP MYK toplantısında değerlendirildi. Toplantıda Çiçek’i resmen ziyaret etme kararı alındı. Demirtaş, AKP’yi eleştirerek, “Başbakan yaptığı açıklamalarla ortamı daha da geriyor. Başbakan kriz üzerine bir siyaset yürütüyor” şeklinde konuştu. Demirtaş, krizin çözümünün yalnızca yemine endekslenmemesi gerektiğini de ifade ederek, ortaya mutlaka bir mutabakatın çıkmasının anayasa, Terörle Mücadele Yasası ve TCK’yi de kapsaması gerektiğini vurguladı. Demirtaş, Çiçek’in çözüm için Erdoğan’ı ikna etmesi gerektiğini işaret ederek, “Eğer biz uzlaştırma komisyonu kurulursa biz bunu kabul ederiz. Kürt sorununu çözeceklerse biz Meclis’e girmemeye razıyız. Meclis’i kapatmasınlar. 1 hafta içinde Kürt sorununu çözsünler biz de Meclis’in bahçesine gelip kendilerini alkışlayalım” dedi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’i makamında ziyaret etti. (AA) ‘Güvence verilirse yemin ederiz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yeditepe ve Nort Florida Üniversitesi TürkAmerikan İlişkileri Ortak Sertifika Programı öğrencileri dün sabah CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, öğrencilerin, “CHP neden yemin etmedi” sorusuna şu yanıtı verdi: “Biz bu demokrasi ayıbını milletimize ve dünya kamuoyuna duyurmak için yemin etmedik. Amacımız TBMM’yi kilitlemek değildir. Hukuka, bağımsız yargıya ve evrensel hukuk kurallarına saygı istiyoruz. Siz öğrencisiniz, sizin gibi öğrenci olan bazıları parasız eğitim istediği için 14 aydır tutuklu. Bu gençlerin sesini duyan var mı? Biz yemin etseydik tutuklu milletvekillerinin de kimse farkına varmayacaktı. Ayrıca biz hiç yemin etmeyeceğiz demiyoruz ki; yemin edebilmemiz için tutuklu milletvekilleri konusunda gerekli mekanizmaların devreye sokulacağı güvencenin verilmesini istiyoruz. Bu güvence verilirse çıkar yeminimizi ederiz. Yeri ve zamanı geldiğinde yeminimizi edeceğiz.” Randevu istenecek doğan’dan işaret beklediği” değerlendirmesi yapıldı. CHP lideri, “Bu sorunun Türkiye’nin bugüne kadar yaşadığı en ciddi sorunlarından biri olduğunu vurguladım. Cumhuriyet tarihinde ilk kez parlamentonun seçilmiş, hüküm giymemiş milletvekilleriyle yeni döneme girdiğini, bu sürecin demokrasi ayıbı olduğunu, demokrasi anlayışımızda ciddi bir zaafiyet yarattığını, bu sorunu uygar ülkelerde anlatmakta zorluk çekeceğimizi ifade ettim” dedi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu milletvekilleri mahkum değildir, sadece tutukludur, parlamentoya gelip yemin etmeleri gerekir. Amacımız bu demokrasi ayıbını gidermektir. Uzun tutukluluk sürelerinden herkes şikayetçi, Sayın Başbakan, Cumhurbaşkanı, AB, muhalefet. Hepimizin şikâyetçi olduğu bir konuyu niye çözmeyelim? Bunu bilek güreşi olarak görmek yanlış. Sayın Başkan, sorunun çözümüne katkı vereceklerini ifade ettiler.” Çiçek de, sorunların kaynağında anayasanın olduğunu belirterek, “Anayasayı değiştirmediğimiz sürece bugün yemin krizi, başka gün başka kriz ve mayınlarla dolu bir alanda siyaset yapmaya çalışıyoruz. Nereye basarsak acaba patlar, o endişeyi taşıyoruz. Bu korkulardan endişelerden kurtulmanın yolu yeni bir anayasa yapmaktır” açıklamasını yaptı. CHP Grup Başkanvekili Hamzaçebi, Erdoğan’ın “Kendi düştükleri kuyudan kendileri çıksınlar” sözlerinin anımsatılması üzerine, “Sürecin bütününe bakmak lazım. Öyle günlük, anlık açıklamalar üzerine bir değerlendirme yapmak sürece zarar verir. Sayın Başbakan dün de olumlu açıklamalar yaptı. O olumlu havayı devam ettirmek gerekir” dedi. AKP VE CHP GRUP BAŞKANVEK LLER Z YARET ED LD MHP de çözüm için devrede ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP grup başkanvekilleri Oktay Vural ile Mehmet Şandır, önceki gün TBMM Başkanı Cemil Çiçek’i ziyaretlerinin ardından dün de AKP ve CHP grup başkanvekillerini ziyaret ederek yemin krizinin çözümü için devreye girdi. MHP’li Oktay Vural ile Mehmet Şandır dün düzenledikleri basınla sohbet toplantısında çözüm önerilerini ortaya koydu. Vural, “millet iradesinin tam manasıyla TBMM’de yansımasının önündeki engellemelerin kalkması, tutuklu milletvekillerinin Meclis’te temsil edilmemesi sorununun çözülmesi gerektiğini” söyledi. Çiçek’i ziyaret ettiklerini ve parlamentonun hiçbir tehdide, baskıya boyun eğmeden çalışması ve iradesini Meclis’e taşımayan milletvekillerinin konumunun da bir çözüme kavuşturulması gerektiğini ifade ettiklerini aktaran Vural, “TBMM Başkanı millet iradesinin tam olarak yansıması konusunda taraf olduğunu ifade etmelidir. Siyasi partiler de millet iradesinin tesisi konusunda ortak bir bildiri için bir zemin oluşturulmalıdır. Bütün bunlara paralel olarak da Türk milletinin egemenliği için yetki isteyenler de gelip burada yemin etmeliler. Yargı, bu süreç içerisinde objektif kriterlere göre değerlendirmesini yapmalıdır” dedi. Şandır da, “Bu Meclis açık kalacaktır ve çalışacaktır. Herkesi sağduyulu, sorumlu olmaya davet ediyoruz. Sorumluları inatlaşmaktan, birbirleriyle çekişmekten vazgeçmeye, millete karşı görevlerini yapmaya davet ediyoruz” açıklamasını yaptı. Şandır bir soru üzerine “MHP’nin arabulucu olmadığını, milletin iradesine olan saygı ve demokrasiye olan inançlarının gereği bu sorunun aşılması gerektiğini ifade ettiklerini” vurguladı. Şandır, anayasa değişikliğiyle ilgili bir soruya da, “Sayın Başbakan’ın ‘Anayasa değişikliğini MHP ile yaparız, ortak akıl üreteceğiz’ sözü, ayaküstü verilen bir beyan. Bu bir başka anlama kapı aramamalı” yanıtını verdi. Vural ile Şandır, CHP Grup başkanvekilleri Muharrem İnce ve Emine Ülker Tarhan’ı ziyaret etti. İnce görüşmeden sonra gazetecilerin sorularını yanıtlarken “Biz Meclis’i boykot etmiyoruz, protesto yapmıyoruz. Ortada bir kriz vardır, ama bunu protesto ve boykot olarak tanımlamanızı istemiyoruz” dedi. İnce, “Tutuklu milletvekillerinin durumu gündeme geldi mi” sorusu üzerine “Türkiye’nin gündeminde bu konu varsa biz de herhalde bu konuyu görüşmüşüzdür” demekle yetindi. CHP yöneticileri, MHP’nin girişimini “Engin Alan da tutuklu olmasına karşın bir şey yapmadıkları için mahcubiyet içindeler, bir şeyler yapıyormuş gibi görünmek istiyorlar” diye değerlendirdi. ‘Debelendikçe batıyorlar’ Yemin krizinin çözümü için umutların arttığı bir sırada Başbakan Erdoğan CHP’ye yönelik üslubunu yine sertleştirdi. Erdoğan ‘Kuyuya kendileri düştüler kendileri çıkacaklar’ dedi ERDEM GÜL ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in yemin krizinin çözümü konusundaki görüşmesiyle olumlu bir hava yayıldığı sırada CHP’yi sert bir üslupla eleştirerek “Onları bu duruma biz düşürmedik. Bir kuyuya düştüler. Kendi düştükleri kuyudan kendileri çıkacaklar. Gelip yemin edecekler” dedi. Erdoğan, partisinin TBMM Başkanlık Divanı’nda temsil edilecek temsilcilerinin seçimi için partisinin grubunu topladı. Erdoğan, yemin krizi konusunda yaptığı değerlendir ÇUBUKÇU, BAŞKANVEK L DE YAPILMADI Erdoğan’ın eski Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’yu kabine dışı bırakmasının ardından TBMM Başkanvekilliği’ne taşıyacağı beklentisi oluşmuştu. Ancak Erdoğan, Çubukçu’yu başkanvekilliği için de değerlendirmedi. Grup toplantısında başkanvekilliklerine Sadık Yakut ile Mehmet Sağlam seçildi. Çorum Milletvekili Salim Uslu ile Konya Milletvekili Mustafa Kabakçı ise idare amirliklerine seçildi. AKP’nin komisyon başkanları da belirlendi. mede özellikle CHP’yi hedef alarak “Onları bu duruma biz düşürmedik. Bir kuyuya düştüler; debelendikçe batıyorlar. Parti içinden birileri de aşağı çekiyor. Kendi düştükleri kuyudan kendileri çıkacak. Meclis’e gelip yemin edecekler” dedi. Erdoğan toplantının çıkışında gazetecilerin “Kılıçdaroğlu çözüm için teminat istiyor” şeklinde sormaları üzerine, “Yargı teminat veriyorsa buyursunlar, gelsinler” dedi. Erdoğan, CHP’nin yemin edip etmeyeceği konusundaki soruyu ise “Kendi bilecekleri iş” diye yanıtladı. akan olamayan vekiller üzülmesin’ Erdoğan toplantıda, milletvekillerine yönelik, “Parti yönetiminden izin almadıkça televizyonlara konuşmayın. Parti politikalarına aykırı açıklama yapmayın” uyarılarını yineledi. Erdoğan, bakan olamayan milletvekilleri için ise “Kimse üzülmesin. Aslonan milletvekilliğidir. Performansı iyi olmayanları değiştirdim” dedi. Erdoğan, “ileride kabinede yine değişiklik yapılacağı” sözü de vererek milletvekillerini umutlandırdı. ‘B C MY B C MY B