Katalog

5 TEMMUZ 2011 SALI CUMHUR YET SAYFA HABERLER Yemin krizinin gölgesinde geçen seçim üçüncü turda beklendiği gibi sonuçlandı 5 hesaplaşmaktan kaçınıyor... Güney Amerika’nın en karışık dönemleri 19501990 arasıdır... Uruguay ve Venezüella, o yıllardaki insan hakları ihlalleriyle hesaplaşmak için yargı yolunu açıyor. Uruguay Devlet Başkanı Jose Mujica imzaladığı kararnameyle 19731985 yılları arasındaki askeri cunta döneminde işlenen cinayetler, işkenceler, gaspların aydınlatılması için yargıya yetki verdi ve bunun arkasında duracağını açıkladı. Uruguay’da askeri cunta döneminde 200’ün üzerinde kişi güvenlik güçlerince kaçırılıp işkenceden geçirildikten sonra öldürülmüştü. 1985 yılında af çıktı, böyle suçları işleyenler hakkında soruşturma açılmadı. Ancak Amerika Kıtası İnsan Hakları Mahkemesi, bu yıl bir karar alıp soruşturma açılmasını istedi. Haberi okurken Berfo Ana’lar geldi aklıma, oğul Cemil’ler. Gözaltında kayıplar, işkenceler, ölümler... İzmir İnciraltı Öğrenci Yurdu katliamı... Madımak, Gazi katliamı.. ve niceleri... Çiçek TBMM Başkanı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM, yeni başkanını tutuklu milletvekillerinin serbest bırakılmaması nedeniyle yaşanan yemin krizi gölgesinde seçti. AKP hükümetlerinde Adalet Bakanlığı ve son olarak Başbakan Yardımcılığı görevini yürüten AKP Ankara Milletvekili Cemil Çiçek TBMM Başkanı seçildi. Boykottaki BDP ve yemin etmeyen CHP’nin oy kullanmadığı seçimlerde Çiçek, üçüncü turda 322 oy aldı. Çiçek, krizin çözülmesi için muhalefet partilerinden ziyaret bekliyor. TBMM Başkanı seçimi için ikinci kez toplanan Genel Kurul’u Geçici Başkan Oktay Ekşi yönetti. Toplantı öncesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Kurul’a katılıp katılmayacaklarına ilişkin soruya, “Katılacağız. Bir sakıncası mı var?” karşılığını verdi. CHP’liler dün de yemin etmedi. Kılıçdaroğlu, komisyonlara isim bildireceklerini, bunun için talebin Meclis Başkanlığı’ndan gelmesi gerektiğini belirtti. Geçici Başkan oturumu açar ‘SORUNLARI VURUŞARAK DEĞ L KONUŞARAK ÇÖZEL M’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cemil Çiçek, TBMM Başkanı seçildikten sonra yaptığı teşekkür konuşmasında mesajlar verdi. Çiçek, başta Atatürk olmak üzere ilk Meclis üyelerine şükranlarını sunarken “Bu Meclis kahraman bir Meclis’tir. Dünyadaki tek gazi Meclis’tir” ifadesini kullandı. Çiçek, sorunu yemin krizine getirerek şunları söyledi: Vuruşma değil konuşma: Görevimiz bu kutsal mekânı çatışmanın merkezi değil çalışmanın, çözümlerin merkezi yapmaktır. Vuruşmanın merkezi değil uygarca konuşmanın ve tartışmanın merkezi yapmaktır. Çünkü yapmamız gereken çok iş var. Yeni anayasa: Yaşadığımız her türlü sıkıntıların temelinde bu anayasının olduğunu hepimizin kabul etmesi lazım. 24. dönem milletvekilleri olarak milletimize insan hakları ve özgürlükler açısından çağdaş değerler içeren yepyeni anayasayı armağan etmek hem hepimizin taahhüdüdür hem de borcumuzdur. Onun için en başta teker teker seçilmiş mileltvekilken anayasaya göre yemin etmek isteyen milletvekillerini kürsüye davet etti. Bunun üzerine yemin töreninde bulunmayan AKP Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu yemin etti. Başkan Ekşi, yemin etmeyen CHP’lilerin adını okumadan Cumhurbaşkanlığı’nın hükümetin istifası ve yeni hükümet kurmak için Başbakan Tayyip Erdoğan’ın görevlendirilmesine ilişkin yazılarını okudu ve seçim gündemine geçti. AKP’lilerden CHP’lilerin Genel Kurul’da olmalarına karşın yemin etmemelerine yönelik bir itiraz gelmedi. Başbakan lerimizin anayasanın bizlere yüklediği yükümlülükleri yerine getirmek suretiyle bu Meclis’i tam anlamıyla çalışır bir noktaya getirmektir. Çözümün adresi TBMM: Parlamentoyu sorunun parçası hatta sorunun kaynağı yapmadan çözümün parçası, çözümün en meşru zemin ve adresi haline getireceğiz ve bu elimizdedir ve mümkündür. Genel Kurul’un ardından soruları yanıtlayan Çiçek, “Çözüm konusunda umudu olup olmadığının” sorulması üzerine “Umudu olmayan siyaset yapmasın” dedi. Muhalefet partilerine teşekkür ziyaretinde bulup bulunmayacağı sorusuna Çiçek, “Herhalde önce hayırlı olsuna gelirler” diye konuştu. Bu açıklamanın ardından, krizin çözümü konusunda Çiçek’in muhalefet partilerinin ziyareti sırasında bir formül üzerinde durulabileceği yorumları yapıldı. Kılıçdaroğlu da “Çiçek’i tebrik etmeye gideceğiz” dedi. Tunca Toskay’ın katıldığı seçimlere geçildi. Yemin etmeyen CHP ve boykotta olan BDP oy kullanmadı. İlk oylamada, Çiçek’e 302, Toskay’a 50, Kazdal’a ise 23 oy çıktı. Kazdal adaylıktan çekildi. Cemil Çiçek, 3. turda 322 oyla TBMM Başkanı seçildi. Yüzleşme... Yakın tarihiyle hesaplaşmayan toplumlarda “ileri demokrasi”, “temel hak ve özgürlükler” gibi kavramlar palavra değil de nedir? Türkiye sözde yakın geçmişiyle hesaplaşacak, darbecilerden, gençlerini işkenceden geçiren, darağacında sallayan “Asmayıp da besleyelim mi?” diyenlerden hesap soracak. 12 Eylül faşizminin lideri Kenan Evren’in savcı tarafından evinde ifadesi alındı, sonra Tahsin Şahinkaya’nın kapısı çalındı. Hem Evren hem de Şahinkaya aynen şöyle dedi savcıya: “Türkiye’nin 80 öncesi koşulları şimdi de olsa ve biz de o yıllardaki gibi görevde bulunsak yine darbe yapardık!” Türkiye yakın tarihiyle yüzleşmekten kaçıyor... 30 yıl öncenin bile hesabını sormuyor... Savcılar Evren’e ve Şahinkaya’ya şu karşılığı vermiyor ya da veremiyor: “Ne oldu da Türkiye’de kan gövdeyi götürürken, 12 Eylül sabahı insanlar birbirlerini boğazlamaktan vazgeçti?” Savcı Doğan Öz’ün katilleri hâlâ aramızda dolaşmıyor mu? 1977 kanlı 1 Mayıs’ının arkasındaki güçler bilinmiyor mu? Kahramanmaraş, Balgat, Çorum, Bahçelievler katliamları, devletin içindeki silahlı güç odakları, Uğur Mumcu’nun yakın tarihimize ışık tutan yazıları... Belge mi yok? Askeri savcı Nurettin Soyer’in Uğur’a anlattıkları “12 Eylül Adaleti” kitabında yazılı. Soyer’in anlattıkları bir belge niteliğinde. Uğur, Nurettin Soyer’le İzmir’in Mordoğan ilçesinde konuşmuştu 1987 yılında... Ve ben de o söyleşinin tanığıyım... Emanet deposundan çalınan silahlar, Özel Harp Dairesi’nin ABD’den sağladığı dolarlar, Orgeneral Necdet Üruğ’un Soyer’e “Sırlarımla öleceğim” demesi, Gün Sazak cinayeti, Bülent Ecevit’e “gözaltında tutulsun, bırakılmasın” buyruğu. Bir başka önemli nokta: Özel Harp Dairesi’nde faşistlerin görev alması... Türkiye son 30 yılla ‘Muhalefeti bekliyorum’ Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu ve MHP lideri Devlet Bahçeli Genel Kurul’da hazır bulundu. Erdoğan, Çiçek ve selefi Mehmet Ali Şahin’le yan yana oturdu. Daha sonra Genel Kurul’da AKP adayları Cemil Çiçek ve yedek aday Zelkif Kazdal ile MHP’nin adayı KILIÇDAROĞLU: Erdoğan’a yakışan açıklama Başbakan Erdoğan’ın CHP’ye yönelik ‘Tükürdüklerini yalayacaklar’’ açıklamasına tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “Kendisine yakıştırdığım bir açıklama” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, muhaliflerin olağanüstü kurultay için imza toplamaktan vazgeçmeleriyle ilgili olarak “Ben onları muhalif olarak görmüyorum. Onlar bizim partililerimiz. Saygıyla karşılıyorum” dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “tükürdüklerini yalayacaklar” sözleriyle ilgili olarak da Kılıçdaroğlu, “Kendisine yakıştırdığım bir açıklama” diye konuştu. Kılıçdaroğlu ayrıca yarın (bugün) grubun toplanacağını bildirdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum da, Başbakan Erdoğan’ın sözlerini “Çok ayıp” diye nitelendirdi. Batum, “kişilerin seçilmesinden sonra, kaçma tehlikesi olmadan, 3 yılı aşkın süredir tutuklu kalmasının bir ahlak, namus ve vicdan sorunu olduğunu” yinelerken Başbakan’ın bu konuda üzerine düşeni yapması gerektiğini ifade etti. Batum, “Başbakan, ‘hayır, bana ne’ demekle, bir ahlak, namus, vicdan sorunu mu olduğunu söylemek istiyor. Bize bu yönde bir şey açıklamak mı istiyor. Başbakan buna en azından önayak olmak zorundadır. Ne yapacağını bilmiyorsa biz ona söyleriz, yeter ki niyetini göstersin” dedi. Batum, “Genel Kurul salonundan çıkarılabilir misiniz” sorusuna “Kim çıkartabilir. Ona diktatör özentisi siyasetçilerin bile gücü yetmez, eğer öyle siyasetçiler varsa” karşılığını verdi. Batum, muhaliflerin kurultaydan vazgeçtiğinin belirtilmesi üzerine, güzel bir gelişme olduğunu söyledi. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, yemin etmemiş bir vekil olarak, genel kurulun dün toplanmasına ilişkin danışma kurulunda imzasının bulunduğunu ve Meclis’in bu imzayı geçerli saydığını söyledi. İnce, parlamentoyu protesto etmediklerini belirterek, “Savaş kararlarını yönetmiş bu Meclis’i protesto etmek bizim haddimize mi?” dedi. İnce, “Bu sorunu Türkiye’de bir kişi çözer. Faruk Çelik... Ağabeyi 5 gün tutuklu kalınca kıyameti kopardı. 800 gündür arkadaşlarımız içeride. Çelik, elini vicdanına koysun ve çıksın bu kürsüden konuşsun” dedi. Çiçek’ten ilk mesajı Oktay Ekşi götürdü Geçici Başkan Oktay Ekşi, görevi TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e devretti. Tören sırasında ikili arasında yemin krizine ilişkin durum değerlendirmesi de yapıldı. Çiçek, üstü kapalı olarak yemin krizinin çözümünün önündeki öncelikli hedef olduğu mesajını verdi. Bir an önce iktidarı ile muhalefeti ile tüm Meclis’in görevine başlamasının önemine işaret eden Çiçek, gerekli girişim ve adımların ivediliğine dikkat çekti. Ekşi de Çiçek’in öncelikleri konusunda CHP’nin yemin eden tek üyesi olarak üzerine düşen görev varsa hazır olduğunu söyledi. Daha sonra TRT Haber’e konuk olan Çiçek, “Her şeyi başkana havale etmemek gerekir” dedi. “Devamsızlık” tartışmalarına ilişkin ise Çiçek, “Gün doğar, neler doğar” dedi. Venezüella’da hazırlanan yasa tasarısıyla Hakikat ve Adalet Komisyonu kurulacak. Yasanın üç amacı bulunuyor. Her ölüm olayının içyüzü, üzerinin örtülmemesi, ikincisi suçun sorumlusu olanların saptanıp, yaşayan sorumluların yargı önüne çıkarılması... Üçüncüsü ise 60’lı, 70’li ve 80’li yıllarda öldürülen solcu, devrimcilerin ailelerinin onurlandırılması. Bu arada kayıp dosyası kamuoyuna açıklanacak... Burada önemli olan ve halen tartışılan şu: “1999’dan beri Cumhurbaşkanı olan Hugo Chavez, daha önce niçin böyle bir adım atmadı?” Sanırım Amerika Kıtası İnsan Hakları Mahkemesi’nin aldığı karar etkili oldu. Hep söylüyorum: “Türkiye yakın tarihiyle hesaplaşmalı ve yüzleşmelidir.” 70’li ve 80’li yıllar... 90’lı yıllarda yüzlerce faili meçhul cinayet var... Musa Anter’den Uğur Mumcu’ya; Çetin Emeç’ten Vedat Aydın’a; Muammer Aksoy’dan Mehmet Sincar’a değin insanlarımız faili meçhul cinayetlere kurban gitti... Bakın Hrant Dink cinayetine, Malatya Zirve Yayınevi katliamına, fotoğrafı görürsünüz... TBMM Başkanı Cemil Çiçek, görevi Geçici Başkan Ekşi’den devraldı. Ekşi, görevi Çiçek’e devretmekten mutluluk duyduğunu söyledi. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) KILIÇDAROĞLU VE BAHÇEL : ÇÖZÜM BEKL YORUZ Süheyl Batum: Ayıp ‘Seçim iptal edilir’ CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Başkan Ekşi’nin oyunu kullanmayan milletvekili olup olmadığını sorması üzerine yerinden anayasa ve TBMM içtüzüğü uyarınca kendilerinin de adlarının okunması gerektiğini söyledi. Ekşi Genç’e, “Siz yemin etmediğinizden dolayı oy kullanamayacağınız için adınız okunmadı” dedi. Genç, ilk birleşime katıldığını, ancak “cezaevindeki milletvekili arkadaşlarına destek amacıyla yemin et mediğini” ifade ederek “TBMM İçtüzüğü, ‘yemin etmeyen milletvekili yasama faaliyetine katılamaz’ demiyor. İsmimi okumak zorundasınız, oy kullanırım ya da kullanmam o benim bileceğim bir şey” diye konuştu. Genç, 2. tur oylama tamamlandıktan sonra da oy kullanamamasına itiraz etti. Genç’i CHP’li Hamzaçebi de uyarırken Genç, “Siz de itiraz etsenize” dedi. Ekşi ise Genç’i dinledikten sonra “Oylama tamamlanmıştır” dedi. Muhalefetin gözü Cemil Çiçek’te UTKU ÇAKIRÖZER CHP’ye tehdit, MHP’ye işbirliği mesajı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, dün TBMM Başkanı seçiminin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, “CHP’nin boykotu devam ederse anayasa çalışmalarının riske gireceği iddia ediliyor” sorusuna şu karşılığını verdi: “Eğer imzayı atmış olan MHP ile de bir konsensüs, ortak akıl oluşturabilirsek, anayasa çalışmaları noktasında verdiğimiz sözü yerine getirebiliriz. CHP’nin ana muhalefet partisi olması hasebiyle bu çalışmaların içinde bulunması en büyük arzumuzdur.” Erdoğan, boykot devam ederse ara seçimin gündeme geleceği konusunda ise “Şu anda parlamento çalışıyor ve burada yemin edilmediği sürece devamsızlık söz konusu. Genel kurula gelip katılmak yasama çalışmalarına katılmak anlamına gelmez. Bugün önemli bir yasama çalışmasıydı. Yok listesine girmişlerdir” dedi. 1 ayda 5 birleşim devamsızlık olursa milletvekilliği düşürülebiliyor. “Tükürdüklerini yalayacaklar” sözlerinden geri adım atmayan Erdoğan, “Siyasetçi ağzından çıkanı iyi değerlendirecek” dedi. MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, Başbakan’ın anayasa değişikliğiyle ilgili çağrısı konusunda, “Başbakan’ın ayaküstü söylediği sözlere göre tavır almamız mümkün değil. Somut bir öneri gelirse bakarız. Ancak bizim ‘kırmızı çizgilerimiz’ belli” dedi. Erdoğan yemin etmeyen vekillerin ‘devamsızlık’ suçu işlediğini söyledi ERDOĞAN’DAN LK ŞARET ‘Sorunu Çelik çözer’ ‘BDP sayısal olarak bize yetmiyor’ ERDEM GÜL MHP’den yanıt ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan, yeni anayasa için konsensüs sağlayabilecekleri açıklamasının ilk işaretini partisinin grup toplantısında söyledi. Erdoğan, BDP ile uzlaşmaları halinde bile yeni anayasa için yeterli sayısal çoğunluğu sağlayamadıklarını belirterek “Ya CHP ya da MHP ile uzlaşmamız lazım. BDP sayısal açıdan yetmiyor” dedi. Erdoğan partisinin basına C MY B C MY B kapalı grup toplantısında yeni anayasa hedefine ilişkin mesajlar da verdi. Edinilen bilgilere göre en geniş uzlaşmayla yeni anayasa yapmak istediklerini anlatan Erdoğan, referandum için gereken 330 sayısını değil, TBMM’de uzlaşma gerektiren 367’yi hedeflediklerini ifade etti. Sivil toplum örgütlerinden siyasi partilere herkesle görüşüp uzlaşma arayacaklarını kaydeden Erdoğan, 367’yi bulmaları halinde referanduma gitmeyeceklerini de yineledi. ANKARA Muhalefet partileri CHP ve MHP, tutuklu milletvekillerinin durumu konusunda TBMM’nin yeni Başkanı Cemil Çiçek’in harekete geçmesini bekliyor. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Çiçek, deneyimli ve birikimli biri. Önündeki en önemli sorun tutuklu vekiller konusu. Herhalde üzerine düşeni yapacaktır. Bu onun sorumluluğu” derken MHP Muhalefet liderleri lideri Devlet Bahçeli de “Yeni başkan Meclis’te tutuklu vekil krizinin ki bu görüntüyü düzeltçözümünü Çiçek’ten melidir” dedi. bekliyor. CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Sayın Çiçek’i bekleKılıçdaroğlu: yen sorumluluklardan Üzerine düşeni biri de 8 tutuklu milletyapacaktır. Bu onun vekilinin durumu. Olay sorumluluğu. yasamanın sorunu. Yemin edip etmeme kriBahçeli: Meclis’i zinden çok daha önemli. çalışır hale Görse de görmese de yegetirmesini ni Meclis Başkanı’nı bekliyoruz. bekleyen bir sorun bu” diye konuştu. şacağını, çalışması gerektiğini bilen bir isim. Herhalde üzerine düşeni yapacaktır. Bu onun da sorumluluğudur. Tüm milletvekillerinin ortak arzusu da parlamentonun hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı çalışması olmalıdır.” ahçeli’den eleştiri MHP lideri Bahçeli de Çiçek’ten beklentisini şöyle dile getirdi: “Yeni Meclis Başkanı’nın sorumluluklarından biri de tutuklu milletvekillerinin durumunu ele almaktır. Bu işleri düzeltmesi ve Meclis’i çalışır hale getirmesini bekliyoruz.” Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, yemin etmeyen CHP için kullandığı “Tükürdüklerini yalayacaklar” sözlerini de eleştiren Bahçeli, “Hiç uygun bir üslup değil” yorumunu yaptı. B eneyimli, birikimli isim “Meclis Başkanı tutuklu vekiller ve yemin krizi konusunda kapınızı çalarsa tutumunuz ne olacak” sorusuna CHP lideri şu yanıtı verdi: “Elbette görüşürüz. Kendisi deneyimli bir politikacı, birikimli bir kişi. Yasama organının nasıl çalı D KP Alan’ı rehin tutuyor A Hükümetin tutuklu milletvekillerinin durumunu yeni anayasa pazarlıklarının parçası yapmak istediği yönündeki görüşünü yineleyen Bahçeli, “Hükümet onları rehin tutuyor. Bizim milletvekilimiz Engin Alan ellerinde rehin. Yeni anayasa çalışmaları için rehin” diye konuştu.