Katalog

SAYFA CUMHUR YET 16 TEMMUZ 2011 CUMARTES 6 HABERLER TÜS AD: Pusuyu diyalog bozar stanbul Haber Servisi Türk Sanayicileri ve şadamları Derneği’nden (TÜS AD) yapılan açıklamada “Bu saldırı, özlemini duyduğumuz diyalog ortamını ve elde edilmiş istikrarı zedelemek amacı gütmektedir” denildi. Genel seçimlerin ardından, katılımcı bir anayasanın oluşturulmasına yönelik beklentinin oluştuğu bu dönemde, demokratikleşme sürecinin şiddetten beslenenlere kurban edilmemesi istendi. Bu gibi şiddet olaylarının vatandaşların demokrasi ve huzur iradesini kırmaması gerektiği ifade edilerek “Bu noktada temel sorumluluk siyaset kurumundadır. ş dünyası olarak, TBMM’de grubu bulunan veya bulunmayan tüm partilerimizin, sorumluluk anlayışı ile Türkiye’ye kurulmuş bu pusuyu bozarak, saldırıyı ortak bir dil ve iradeyle şiddetle kınamasını ve demokratikleşme sürecine hizmet edecek yeni bir diyalog ortamını geliştirmesini bekliyoruz” çağrısı yapıldı. NATO ve AB’den dayanışma mesajı Dış Haberler Servisi NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, 13 askerin şehit olduğu terör saldırısını şiddetle kınadı. Libya Temas Grubu toplantısı için İstanbul’da bulunan Rasmussen, yayımladığı mesajda, “Bu iğrenç saldırının hiçbir gerekçesi olamaz” ifadesini kullanarak NATO müttefiklerinin terör belasına karşı tam dayanışma içinde bulunduklarını vurguladı. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton da terör saldırısını şiddetle kınadı. Ashton, yazılı açıklamasında, askerlerin şehit olduğu haberinin kendisinde “derin şok” yarattığını belirterek “AB Türkiye’nin terörle mücadelesini desteklemektedir ve her türlü ve yapıdaki terörle ikili ve uluslararası düzeyde mücadele için Türkiye ile yakın çalışmayı sürdürecektir” dedi. Gül: Bunlar bilinçli saldırılar İstanbul Haber Servisi 13 askerin şehit edildiği saldırıyı değerlendiren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Şunu terör örgütünün de bütün dünyanın da çok iyi bilmesi gerekir ki, devletimiz, asla tehditlere, şantajlara ve bu tip şiddete boyun eğmez” dedi. Bebek Camisi’nden çıkışında soruları yanıtlayan Gül, “Milletin tekrar birbiriyle kucaklaşmaya başladığı ve birbiriyle konuşmaya başladığı bir zamanda teröristlerin bu saldırılarının altında çok maksat aramak gerekir. Bunların çok tesadüfi olduğu kanaatinde değilim. Bunlar bilinçli olarak yapılan saldırılardır. Devletimizin mücadelesinde en ufak bir sarsılma olmayacaktır. Terörü bitirmek için, teröre asla taviz vermemek için ne gerekirse her şey çok kararlı bir şekilde yapılmaya devam edilecektir.” Doğu Perinçek Neden Hapiste? Doğu Perinçek’le kırk yılı aşkın süredir arkadaşız. Dönüşüm dergisinin kapanmasından sonra Abdullah Nefes’le 1967’de yayımladığımız (Türkiye İşçi Partisi’ni savunan) 2. Dönüşüm’e yazı getiren biz yaşlardaki genç adam aradan şunca yıl geçmiş olmasına karşın şu an karşılaşmışız gibi gözlerimin önündedir. Kış olmalı ki başında (yanlış anımsamıyorsam) gri bir kalpak vardı. Bizlerden farklı bir görüntüye ve giyim kuşama sahipti. Sanki az önce Ekim Devrimi saflarından kopup gelmiş gibiydi. Fakat asıl etkileyici olan, gözlerindeki, ancak üstün bir zekânın belirtisi olabilecek keskin parıltılardı. Getirdiği iki yazı da aynı parıltıları taşıyordu. Alışılagelmişin üstünde bir üslupla yazılmış çok farklı yazılardı… Fakat nedense sonradan onların imzasız yayımlanmasını istedi ve sanırım öyle de oldu… Bir süre Türkiye İşçi Partisi içinde birlikteydik. Sonra o başka bir oluşumun lideri olarak sivrildi. O günlerden bugünlere de farklılıkları olan çizgilerde olmakla birlikte solcu kimliklerimizi koruduk. Ben onun mücadeleci kişiliğine her zaman saygı duydum. Onun da benim için benzer şeyler düşündüğünü tahmin ederim. Bir zamanlar Doğu’nun müridi denebilecek kadar onun emir komutası altında olanlardan birçoğu, var olan düzenin önünde “köpekleşme” denecek ölçüde alçaldılar, alçaklaştılar. Doğu Perinçek solcu kimliğini koruduğu gibi örgütçü olarak da başarılı oldu. Başkanı olduğu İşçi Partisi’nin bir televizyon kanalına sahip olması, yıllarca sektirmeden düzenli olarak yayımlanan Aydınlık dergisinin bir süredir günlük bir gazeteye dönüşmesi, dile kolay başarılardır… Üstelik lider hapisteyken… Uzun süredir zihnimde dolaşıp duran bir soruyu yüksek sesle dillendirmek istiyorum: Doğu Perinçek neden hapiste? Gerçi bu soru Silivri’de tutsak edilmiş olan herkes için sorulabilir. Fakat Doğu Perinçek’in sanki özel bir yeri var. Herkes çıkabilir ama, sanki Doğu Perinçek çıkamazmış gibi… Neden? Bir zamanlar onun arkadaşı olmuş herkese bu soruyu yöneltmek istiyorum. Dahası, Silivri’deki yargılamaları eleştirirken Doğu Perinçek’i pek de fazla söz konusu etmeyenlere de aynı soruyu yöneltmek istiyorum. Acaba şöyle mi düşünülüyor: O bir devrimci, mücadele adamı, nasıl olsa mayasında hapishaneye dayanıklılık vardır, ona bir şey olmaz… Böyle mi düşünülüyor? Ben ise arkadaşım Doğu Perinçek için, onun direncine, dışarıda olduğu gibi orada da eğilip bükülmezliğine hayranlık duymakla birlikte, çok ve gittikçe daha fazla üzülüyorum… Her insanın, her dayanmanın, moral gücün değilse bile her fiziksel dayanıklılığın bir sınırı vardır. Doğu Perinçek üç yılı aşkın bir süredir neden hapiste tutuluyor? Neden? Eğer bu ülkede göstermelik de olsa bir demokrasi varsa, bu sorunun yanıtı verilmek zorundadır… Yazıyı tasarlarken 3 Mart 2008’deki polis sorgusu zabıtlarını edinip okudum. Şöyle bir izlenim edindim. Bir yanda etiyle, kanıyla, sinirleriyle, aklıyla, vicdanıyla bir insan, öte yanda robotlar var… Robotlar önceden, çok önceden kotarılıp ezberlenmiş soruları mekanik bir duygusuzlukla insanın önüne koyarken, insan onları elden geldiğince serinkanlılıkla, akılla, kanıtlar göstererek yanıtlamaya çalışıyor. Fakat insanın ve aklın bütün bu çabaları ne yazık ki boşunadır ya da belki sadece geleceğe not düşmek içindir… Çünkü robotun amacı, herhangi bir sorunu çözüp aydınlatmak değil, önceden planlandığı üzere ve tıpkı Hitler Almanyası ya da Stalin Rusyası’ndaki siyasal davalarda olduğu gibi, kurgulanmış bir suçlamayı benzer ya da farklı sözlüklerle yineleyerek karşısındakini bir laf kalabalığıyla yorup bıktırmak, bozguna uğratmak ve yok etmektir… Ben Silivri’de sürmekte olan davanın bütününde bu yöntemin uygulanmakta olduğundan artık en ufak bir kuşku duymuyorum… Seçkin bir aydın ve önemli bir siyasal hareketin ve partinin lideri Doğu Perinçek neden hapiste? Vicdanı, aklı, sağduyusu, insafı, ahlakı olan herkes, bu soruyu ve benzerlerini, artık hiçbir çekince duymaksızın, yüksek sesle, sesinin olanca gücüyle dile getirmek zorundadır, getirmelidir… Okurlarımı 19 Temmuz Salı günü saat 21.00’de BeşiktaşUlus “Aykut Barka Parkı”ndaki dinleti ve söyleşimize bekliyorum… ‘Daha kaç insan ölecek?’ İstanbul Haber Servisi İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkez Yönetim Kurulu ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (THİV) Yönetim Kurulu tarafından yapılan ortak açıklamada “Barış için daha kaç insan ölecek” diye soruldu. Açıklamada, baldırıyla ilgili soruşturma açılarak olayın detaylarının kamuoyu ile paylaşılması istendi. Hükümeti eleştiren Kılıçdaroğlu ‘Güvenlik güçlerinde moral bırakmadınız, herkes içeride’ dedi ‘Asarız keserizle olmaz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 13 askerin şehit olmasıyla ilgili olarak, “Asalım, keselim, diyerek terör sonlandırılmaz. Terörle mücadele kararlılık, sabır, bilgi, moral ister. Herkes tutuklu, herkes hapiste. Siz, güvenlik güçlerinde moral bırakmadınız” dedi. Kılıçdaroğlu, dün belediye başkanları toplantısının açılışında yaptığı konuşmanın başında Diyarbakır’daki saldırıyı kınadı. Kılıçdaroğlu, “Terör nereden ve kimden gelirse gelsin yüreğinde insan sevgisi taşıyan hiç kimsenin kabul ede Kılıçdaroğlu, terörün sonlandırılması konusunda parlamentodaki bütün partilerin ortak irade sergilemesi gereğinin altını çizdi. Kılıçdaroğlu, “Bu konuda adım atması, çözüm üretmesi gereken başat aktör iktidardır. Yüzde 49.89’u alan bir iktidar olgunlaşmadı, saldırganlaştı. Saldırganlaşan bir tutumla siz terörü de ülkenin sorunlarını da çözemezsiniz” dedi. ceği bir şey değildi. Biz o çocuklarımızı güle oynaya, davulla zurnayla askere gönderdik, onlar teröre kurban olsunlar diye göndermedik. Ama bu ülkeyi savunmak, bu ülkenin çıkarlarını savunmak... bu ülke için gerekirse hepimiz ama hepimiz şehit olmaya hazırız” dedi. 13 şehit askerin yakınlarına başsağlığı, yaralılara şifa dileyen CHP lideri, sözlerini şöyle sürdürdü: “Asarız, keseriz, öldürürüz, biçeriz, diyerek terör sonlandırılmaz, sonlandırılmamış da zaten. Terörle mücadele zor bir iştir, kararlılık, sabır, bilgi ister. Hükümet programında terörle ilgili tek satır yok. Terörle mücadele moral de ge Yas evine çürümüş ceset DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’ın Lice ilçesinde Muminağa Camisi yanındaki yas evi önünde 2 torba gören yurttaşlar durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen ekiplerin yaptığı ilk incelemede, torbalarda, topraktan çıkarılmış, çürümüş halde 2 ceset bulunduğunu belirledi. Yetkililer, cesetlerin çatışmada ölmüş olan teröristlere ait olabileceği ihtimali üzerinde durduklarını belirterek olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü söyledi. rektirir. Mücadele edecek moral bırakmamışsınız. Herkes tutuklu, herkes hapiste. Bu moralle terörle mücadele edilmez. Terörle mücadelenin özü silah değildir, çözümü de silah değildir. Ama moral değerler bu sürecin en önemli kilit halkalarından birisidir. Siz, güvenlik güçlerinde moral değer bırakmadınız. Bu coğrafyada yaşayan herkes terörün bitmesini istiyor, nerede olursa olsun. Ama siz terörü sonlandırmak gibi bir niyetinizi, iradenizi, çözümünüzü ortaya koymuyorsunuz. Kamuoyu desteği hazır, siyasi irade yok.” Aynur Doğan’a saldırı İstanbul Haber Servisi 18. İstanbul Caz Festivali kapsamında düzenlenen konserde şarkıcı Aynur Doğan, Kürtçe şarkı söylediği için protesto edildi. Doğan’ın Kürtçe şarkı söylemesini istemeyen bir grup sahneye minder, sandalye ve yabancı cisimler attı. İstanbul Caz Festivali kapsamında Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda düzenlenen konserde şarkıcı Aynur Doğan, ikinci şarkısına geldiği sırada açık hava tiyartosunu dolduran kalabalığın bir bölümü, “Türkçe şarkı söyle, şehitlerin kanı daha kurumadı” diyerek sanatçıyı protesto etti. Aynur Doğan şarkılarına devam etmek isteyince protestolar büyüdü, sahneye minder, sandalye ve yabancı cisimler fırlatıldı. “Seni protesto ediyoruz” diye bağıran kalabalığın bir bölümü alanı terk ederken yer yer de kavgalar çıktı. Protestoların dinmemesi üzerine Aynur Doğan sahneden ayrılmak zorunda kaldı. BAKAN ŞAH N’DEN LG NÇ YANIT ‘Yangın canları geri getirmez’ Yurt Haberleri Servisi Gazeteciler, Diyarbakır’a hareketi öncesinde Esenboğa Havalimanı’nda İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e, PKK’ye yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı’nın “TSK’nin kendi askerlerini bombaladı” iddiasına yer verdiği haberi sordu. Bakan Şahin ise soruya ilginç bir yanıt verdi: “Yangın çıkmıştır, yangının sebepleri şu anda çıkmış olan yangını geri getirecek değildir. Yanan ağaçlar orada kaybolan canları geri getirecek değil.” Şahin, “Herkesin aklını başına alması gerekiyor” diye konuştu. Hakkâri’de polise saldırı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde önceki gece geç saatlerde, ilçe merkezinde devriye gezen polislere kimliği belli olmayan kişi veya kişiler tarafından ateş açıldı. Açılan ateş sonucu bacağına kurşun isabet eden bir polis yaralandı. Protesto ve gerginlik Diyarbakır’daki saldırı tüm yurtta protesto edildi. Elazığ’da BDP il binası önüne giden bir kişi Türk bayrağı açarak “Şehitlerimiz sizin yüzünüzden öldü, terk edin burayı” diye bağırdı. BDP l Başkanı Mehmet Kılıçtepe’ye saldıran protestocu, diğer BDP’lilerin saldırısına uğradı. Olay üzerine aralarında ülkücülerin de bulunduğu grup BDP binasına saldırı girişiminde bulundu. Bursa’nın Gemlik ilçesinde de BDP ilçe binası kimliği belirsiz kişilerin taşlı saldırısına uğradı. Ankara’da lüks bir ciple gelen 3 kişi, Tuna Caddesi üzerinde BDP il örgütüne molotofkokteyli attı. Atılan molotof BDP il örgütünün bulunduğu daire içerisinde kısa sürede yangın çıkmasına neden oldu. Polis saldırganların yakalanması için çalışma başlattı. Aydın’ın Germencik ilçesine bağlı Bozköy’deki bir inşaatta çalışan işçiler arasında çıkan kavga çıktı. Bölgedeki köylüler de kavganın Silvan’daki saldırı nedeniyle çıktığını sanarak olay yerine gitmesi üzerine gerginlik arttı. Üç kişi yaralandığı olaylar jandarmanın önlem alması üzerine sona erdi. D SK: TAHAMMÜL KALMADI KCK’den Silvan açıklaması Haber Merkezi Terör örgütü PKK’nin şehir yapılanması olan KCK Yürütme Konseyi Başkanlığı, Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde çıkan çatışmaya ilişkin yaptığı açıklamada, “Görüldüğü gibi çift taraflı ateşkes olmadan çatışmaların ve kayıpların önüne geçilememektedir. Burada saldıran PKK değil, askerdir” dedi. Açıklamada, eylemsizlik pozisyonunda olmalarına rağmen son üç aydaki operasyonları sonucu 43 örgüt üyesinin öldüğü hatırlatıldı. ‘Herkes üzerine düşeni yapmalı’ İstanbul Haber Servisi DİSK Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada “Üzüntümüzü anlatacak kelime bulamıyoruz. Genç ölümlerin, genç tabutların gelmesine, kan ve gözyaşına kimsenin tahammülü kalmamıştır. Çatışmaların bitmesi ve Kürt sorununun bir an önce çözülmesi için herkes üzerine düşeni acil olarak yerine getirmelidir” denildi. ‘Otopsi sonuçları açıklansın’ Partisinin hedef alındığını belirten BDP Grup Başkanı Demirtaş askerlerin şehit olmasına helikopterlerden atılan bombaların neden olduğuna yönelik iddiaların araştırılmasını istedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BDP Grup Başkanı Selahattin Demirtaş Silvan ilçesindeki terör saldırısına ilişkin, bu olayın duyulmasından bu yana yapılan açıklamalar ve gösterilen tepkilerin partisini doğrudan hedef aldığını açıkladı. Demirtaş, askerlerin şehit olmasına helikopterlerden atılan bombaların neden olduğu iddialarını anımsatarak otopsi sonuçlarının açıklanmasını istedi. Demirtaş, yaptığı yazılı açıklamada, “..Maalesef ki olayın duyulmasından bu yana yapılan açıklamalar ve gösterilen tepkiler, partimizi doğrudan hedef almakta, yaşanan olayın yarattığı acı ve hüzün ortamından yararlanılarak asıl sebeplerin üstü örtülmekte, nere Konserler iptal Kültür Servisi Diyarbakır’daki saldırısı nedeniyle bazı konserler iptal ediloi. Tarkan önceki gün Trabzon’da iki şarkı seslendirdikten sonra konserini yarıda kesti. Bugün yapılması planlanan Tarkan ve Manga Samsun konserinin de 3 Ağustos’a ertelendi. Galatasaray’ın Kalamış tesislerin sahneye çıkan Candan Erçetin de konserini iptal etti. MFÖ grubu da dün düzenlenmesi planlanan Bodrum Arena konserini iptal ettiğini duyurdu. KAPLAN: MECL S BU KOŞULLARDA TAT LE G REMEZ Diyarbakır’daki saldırı dolayısıyla büyük bir üzüntü yaşadıklarını ifade eden BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan, “Türkiye bu gerilimi, gerginliği ve bu provokasyonu yaşarken Meclis’in tatil yapma hakkı yoktur. Meclis bu koşullarda tatile giremez. Meclis’in tatile girmeden bu sorunu konuşması gerektiğini düşünüyoruz. Eğer bizim helikopterlerimizin ve uçaklarımızın bombardımanı sonucu askerler ölmüşse bu bir hükümeti istifa ettirecek noktaya kadar ciddi vahim bir olaydır. Bunu Meclis’in derhal komisyon kurarak takip etmesi gerekiyor” dedi. deyse çatışmaya BDP girmiş gibi bir hava estirilmektedir. Bu haksız hedef gösterme furyasına TBMM Başkanı’ndan, hükümet temsilcilerine kadar sorumluluk mevkinde olup da hesap vermesi gereken herkes dahil olmuştur. Bu süre içerisinde Ankara, Mersin, Bursa ve Elazığ ililçe binalarımızın da aralarında bulunduğu bazı parti teşkilatlarımız saldırıya uğramış, yakılmıştır” dedi. ‘Pusu değil’ Çatışmanın pusudan kaynaklanmadığını ileri süren Demirtaş, “Ope rasyona çıkan askeri birliğin bir noktada PKK ile çatışırken başka bir noktada askerlerin bulunduğu bir mevkiye savaş uçaklarından veya helikopterlerden atılan bombaların yarattığı büyük yangınla askerlerin yaşamını yitirdiği, bu iddialara dair konuşmaların askeri telsizlerde komutanlar arasında geçtiği ve bu konuşmaları korucuların da duyduğu şeklinde vahim iddialar kamuoyuna yansımıştır. Sayın Başbakan’a çağrımızdır; bu olayın bütün boyutlarıyla açığa çıkarılması için soruşturma başlatılmalıdır. Otopsi raporları, telsiz konuşma kayıtları kamuoyu ile paylaşmalıdır” diye konuştu. C MY B C MY B