15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 4 HABERLER CUMHURİYET 5 HAZİRAN 2011 PAZAR Seçim öncesi sözleşmeli personele kadro yolu açıldı ama on binlerce kişi görmezden gelindi GS Pilavı ve Bir Kitap Sevgili, Cumhuriyet gazetesini erken yaşta okumaya başladığımdan, taa bundan altmış yıl önceki köşe yazarlarını bile anımsarım. Bunlardan biri 3. sayfanın sağında “Hem Nalına Hem Mıhına” başlığı altında yazan, denizcilik konularına ilgisi ve yazıları dolayısıyla “sivil amiral” diye anılan, ölümünden sonra adı bir şilepe verilen Abidin Daver’di. Bin dokuz yüz ellilerin başlarında bir pazar sabahı Abidin Bey hasta olduğu için geleneksel pilava gidemeyeceğini yazıyor, gönlünün arkadaşlarıyla birlikte olduğunu vurguluyordu. O yazıyı okuduğumda ilkokulda mıydım yoksa “yukarı okul”a terfi etmiş miydim bilemiyorum. Ama içimde izleri silinmeyen bir hüzün oluştu. Çok şükür hasta değilim ama yine de bu yazıyı bu yılki pilava çok önemli bazı randevularım dolayısıyla gidemeyeceğimi belirtmekten öteye, çok önemli bulduğum, olağanüstü bir çalışmayı bu vesile ile tanıtmak için yazıyorum. Galatasaray malum olduğu üzere, yazarı bol bir okuldur. Uzun yıllar kendi kendime “bütün Galatasaraylı yazarların eserlerini içeren bir kitap çıksa ne kadar iyi olur” diye düşünürdüm. Bu eser nihayet 2010’nun Ekim ayında çıktı. Çıkınca da anladım ki, böyle bir kitap öyle sanıldığı kadar kolay oluşmuyormuş. Eserin yazarı, 1937 doğumlu, 1943 yılında, ilkokul 1. sınıftan girdiği Galatasaray’ı 1955 yılında bitirmiş olan Oktay Aras. Oktay Aras, Galatasaray Lisesi’ni bitirdikten sonra İstanbul Teknik Üniversitesi Makina Fakültesi’ni tamamlamış ve kırk yılı aşkın süre, sanayi dalında çalışmış. Oktay Aras kitabına Galatasaray’da okumuş, mezun olmuş, orada öğretmenlik, müdürlük yapmış ve edebiyat, bilim, mizah, hangi dalda olursa olsun, eser vermiş tüm yazarları ve kitaplarını almış. Çok da iyi etmiş. Galatasaray’ın illa mezunu olmak gerekmez, havasını teneffüs etmek, özgürlük duygusunu tatmak, mizahına bulaşmak yeter. Orada birkaç yıl okuduğu halde Galatasaray’da iz bırakan, Galatasaray’ın da kendilerinde iz bıraktığı öylesine ilginç kişiler vardır ki, insan şaşar kalır. Bunlardan birinin öyküsünü kendisi de Galatasaraylı olan Orhan Karaveli’den dinleyelim: “...Galatasaray’da okumuş olsa da, koyu bir Fenerbahçe tutkunu olan rahmetli meslektaşım ve dostum Ömer Sami Coşar ile Moskova’da (8 Ağustos 1960) futbol konuşurken ..... birden bizlere dönüp ‘yahu bizim takım ne âlemde?” diye sormaz mı? Ben o tarihte onun Galatasaray’da okuduğunu bilmiyordum. ‘Hangi takım’ diye soracak oldum. Adeta bozuldu ve ‘Hangi takım olacak yahu?’ dedi, “Elbette Galatasaray...” Hangi takım olacak elbette Galatasaray diyen Nâzım Hikmet’tir. Evet Sevgili, çok kişi bilmez ama, Nâzım aziz dostu Vâlâ Nurettin ile birlikte 1914 17 yılları arasında Galatasaray’da okumuştur. Daha sonra babası Hikmet Bey okulun masraflarını kaldıramadığından oğlunu kendisinin de okuduğu okuldan alarak Nişantaşı Sultanisi’ne vermiştir. Galatasaray yılları bilinmeyen ünlüleri çoğaltmak mümkün. Mesela Türk tiyatrosunun değerli isimleri her ikisi de kolejli, Genco Erkal ve Haldun Dormen de önce Galatasaray’da okumuşlardı. Oktay Aras’ın titiz bir çalışma ürünü olan eseri 911 yazarı ve binleri bulan kitaplarını kapsıyor ve insan onu karıştırırken çok şaşırtıcı isimlerle karşılaşıyor. Adı, her zaman Fenerbahçe ile birlikte anılan ünlü spor yazarı İslam Çupi’nin Vefa Lisesi’ne geçmeden önce, 1943–44 yıllarında Galatasaray pilavını kaşıklayanlardan olduğunu oradan öğrendim. Kendisini bana bundan hiç söz etmemişti. Ayrıca okulda öğretmen olarak bulunmuş olanlar arasında da çok ilginç kişiler var. Örneğin Türk öykücülüğünün temel taşlarından Memduh Şevket Esendal, 1920’de TKP’nin kurucusu olan ve ölümü hâlâ tartışılan Mustafa Suphi ve daha niceleri... Oktay Aras’ın kitabının benim bulabildiğim tek eksiği, O harfinde Oktay Aras maddesinin bulunmaması. Oysa o, bu eseriyle, Galatasaraylı yazarların en önde gelenleri arasında anılacaktır hep. 4C’liye yine kadro yok MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Hükümet, seçimlere 1 hafta kala sözleşmeli personele kadro yolunu açan Kanun Hükmünde Kararname’yi (KHK) çıkardı. KESK Başkanı Döndü Taka Çınar, yaklaşık 30 bin 4C’li personelin kapsam dışında bırakıldığına dikkat çekerek, “Sözleşmeliler arasında ayrımcılık yapılmıştır” dedi. Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası (Dev Sağlıkİş) Başkanı Arzu Çerkezoğlu da güvencesiz çalıştırılan 150 bin taşeron sağlık çalışanına dikkat çekti. Sözleşmelilerle ilgili KHK haberini dün ilk olarak Devlet Bakanı Bülent Arınç duyurdu. Arınç, “4B’li arkadaşların kadroya alınması ile ilgili KHK, Resmi Gazete’nin bugünkü (dünkü) mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi” dedi. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren KHK ile Devlet Memurları Yasası’na geçici madde eklendi. Maddeden yararlanacaklar ve süreç şöyle: “Devlet Memurları Yasası’nın 4. maddenin (B) fıkrası ve 4924 sayılı Eleman Temininde Güçlük Çekilen Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli Çalıştırılması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun uyarınca vizelenmiş veya ihdas edilmiş sözleşmeli personel pozisyonlarında bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte çalışmakta olan ve 48. maddede belirtilen genel şartları taşıyanlardan otuz gün içinde yazılı olarak başvuranlar, pozisyonlarının vizeli olduğu teşkilat ve birimde, bulunduğu pozisyon unvanıyla aynı unvanlı 190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye ekli cetvellerde yer alan memur kadrolarına, bulunduğu pozisyon unvanıyla aynı unvanlı memur kadrosu olmaması halinde, 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli cetvellerde yer alan kadro unvanlarıyla sınırlı olmak ve sözleşmeli personel pozisyonlarına ilişkin vize cetvellerindeki nitelikler dikkate alınmak suretiyle Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı’nca müştereken belirlenen memur kadrolarına, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altmış gün içinde kurumlarınca atanacaklar.” Sözleşmeli olarak çalışmaktayken maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce görevlerinden ayrılanlardan ilgili mevzuatına göre yeniden İstanbul Haber Servisi İstanbul’da önceki gece 29 araç, henüz kimlikleri belirlenemeyen kişi ya da kişilerce kundaklandı. Maltepe’de 10, Kadıköy ve Kartal’da 3’er, Beyoğlu ve Esenler’de 4’er, Beylikdüzü ve Sultangazi’de 2’şer ve Zeytinburnu’ndaysa 1 aracın kundaklandığı bildirildi. 29 araç kundaklandı Bağış’tan ağır sözler İstanbul Haber Servisi Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Hopa’daki protestolara ilişkin “Hiçbir seçim döneminde bu kadar adileşmemişlerdi. Demek ki Türkiye’nin çağdaşlaşması, şeffaflaşması, milli iradenin muktedir olması bunları bu kadar rahatsız ediyor” dedi. ‘Bu gidişe izin vermeyin’ ‘Makul projeler gerekli’ Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak, “Sayın Başbakan, hayali ve çılgın projelerden bahsediyor. Türkiye’nin çılgın projelere değil, aklı başında, ayağı yere basan, ülkenin problemlerini çözmeyi amaçlayan, işsizlikle mücadeleyi hedef alan, terörü önlemeyi düşünen makul projelere ihtiyacı vardır” dedi. SP tarafından Kadıköy Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuşan Genel Başkan Kamalak, Başbakan Erdoğan’ın çelişki içinde olduğunu belirterek “Bir yandan 2023 projelerinden bahsediyor, bir yandan da ‘bu seçim dönemi benim son adaylık dönemimdir’ diyor. Bu seçimlerde milletvekili seçilen birinin görevi 2015’te sona erecek. Geriye kalıyor 8 yıl. Peki o zaman bahsettiği projeleri nasıl gerçekleştirecek? Belki ‘Cumhurbaşkanı olurum’ diyecek. İyi de cumhurbaşkanlarının proje takip etme gibi bir yetkisi, bir görevi, bir sorumluluğu var mı? Cumhurbaşkanı bile olsa bu projeleri nasıl gerçekleştirecek?” diye konuştu. (Fotoğraf: AA) ANTALYA(Cumhuriyet Bürosu) CHP eski genel başkanı Deniz Baykal, terör tehdidi altında anayasa değişikliğiyle karşı karşıya kalındığını ve 4 yıl sonra temel noktada değişikliklerin gündeme geleceğini belirterek, “bu gidişe izin vermemeliyiz” şeklinde konuştu. Baykal, Başbakan Tayyip Erdoğan için, “CHP Genel Başkanı’na söylediği laflardan yüzümüz kızarıyor. Okuduğunuzda gazeteyi elinizden atmak istiyorsunuz” ifadesini kullandı. hizmete alınma şartlarını kaybetmemiş olanlar hakkında da bu madde hükümleri uygulanacak. Aile hekimliği uygulamasında görev alanlar hakkında görevlerinden ayrılmalarına gerek kalmaksızın bu madde hükümleri geçerli olacak. Memur kadrolarına atananların, sözleşmeli personel pozisyonlarında geçirdikleri hizmet süreleri, öğrenim durumlarına göre yükselebilecekleri dereceleri aşmamak kaydıyla kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinin tespitinde değerlendirilecek. Bu kişiler, atandıkları kadronun mali ve sosyal haklarına göreve başladığı tarihi takip eden aybaşından itibaren hak kazanacak ve önceki pozisyonlarında aldıkları mali ve sosyal haklar hakkında herhangi bir mahsuplaşma yapılmayacak. Memur kadrolarına atananlara iş sonu tazminatı ödenmeyecek. Bu personelin önceden iş sonu tazminatı ödenmiş süreleri hariç iş sonu tazminatına esas olan toplam hizmet süreleri, Emekli Sandığı Yasası uyarınca ödenecek emekli ikramiyesine esas toplam hizmet süresinin hesabında dikkate alınacak. KESK Başkanı Döndü Taka Çınar, düzenlemenin 4C’lileri kapsamadığına dikkat çekti. Çınar, “Sözleşmeliler arasında ayrımcılık yapılmış. 4C’liler kadro dışında bırakılmış” dedi. Çınar, 4C kapsamında istihdam edilmiş yaklaşık 30 bin geçici personel olduğunu vurguladı çalışma yok’ ‘Taşeronlarla ilgili bir Düzenlemenin hemen seçim öncesinde yapıldığına dikkat çeken Çınar, “Seçime 5 kala bunun yapılması, devlet olanaklarının se çime dönük kullanılması demek” diye konuştu. Çınar, sözleşmelilere kadro yolu açılırken, hükümetin Türkİş yönetimini kamu toplu iş görüşmeleri kapsamında Trabzon’a “ayağına çağırdığını”, bu tavrıyla “çok da çalışan dostu olmadığını” gösterdiğini belirtti. Dev Sağlıkİş Başkanı Çerkezoğlu, hükümetin taşeron çalışanlarla ilgili adım atmadığına dikkat çekti. En yaygın taşeron çalıştırmanın sağlık alanında olduğunu dile getiren Çerkezoğlu, “Hükümet seçim öncesinde altında popülist politikalar uyguluyor, ancak gerçekten güvencesiz çalıştırmayı ortadan kaldırmak istiyorsa sağlıkta 150 bine ulaşan taşeron çalışanlara güvenceli iş olanakları sağlamalı. İyileştirme yapılacaksa mutlaka taşeron çalışanları da kapsamalı” diye konuştu. Haber Merkezi Eski İçişleri Bakanı Beşir Atalay, The Economist dergisinin ‘CHP’ye oy verin’ başlıklı yazısına ilişkin olarak İsrail’i adres gösterdi. Atalay, “Ortadoğu’daki gelişmeler ve Türkiye’nin bölgede izlediği politikalar ve İsrail lobisinin ulusulararası etkisi olarak yorumluyorum” dedi. ‘Yazı İsrail işi’ ‘Türkiye’de EHEC riski yok’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sağlık Bakanlığı, Almanya’da birçok kişinin ölümüne neden olan Enterohemorajik Escherichia Coli (EHEC) bakterisine ilişkin, Türkiye için endişe edecek bir durum olmadığını açıkladı. Son iki haftadaEHEC’nin görüldüğü ülkelere seyahat eden kişilerden ishal görülenlerin sağlık kuruluşlarına müracaat etmeleri istendi. Sayısal Loto devretti ANKARA (AA) Sayısal Loto çekilişinde kazanan numaralar “4, 9, 30, 35, 38 ve 40” olarak belirlendi. Çekilişte 6 bilen çıkmayınca, 2 milyon 790 bin lira devretti. 5 bilenler 2 bin 290 lira 70’er kuruş, 4 bilenler 31 lira, 3 bilenler 4 lira 55’er kuruş kazandı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle