Katalog

12 HAZ RAN 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA SAĞLIK Yaz aylarında en sıkıntılı durumlardan biri olan aşırı terleme sorunu ortaya çıkıyor 9 Terleme kâbus olmasın Estetikle erkekler kadınlarla yarışıyor İstanbul Haber Servisi Estetik ve güzelliğin simgesi olan kadın, 2011 yılında hemcinsleriyle değil, son zamanlarda artan talepleriyle estetik cerrahların kapısını çalan ve güzellik merkezlerini dolduran erkeklerle yarışacak. Estetik cerrahları, görüntüsünden memnun olmayan erkeğin kendisine olan özgüvenini kazanmak için estetik merkezlerine akın edeceğini, bu yıl bu taleplerin artmasını beklediklerini söylediler. Sosyal çevresi, ekonomik durumu ve çeşitli meslek grupları bu talepleri arttırsa da artık erkekler de daha güzele ulaşmayı hedefliyor. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Eser Aydoğdu, yaşam tarzını belirleyen erkeklerin daha sağlıklı ve hijyenik görünümü hedeflediklerini, bu nedenle erkekler de 21. Yüzyılda estetik cerrahide gelişen teknolojilerden faydalandıklarını söyledi. Aydoğdu, erkeklerin lazer epilasyon ile fazla olan tüylerden kesin olarak kurtulabildiklerini belirtti. Op. Dr. lhan Serdaroğlu İstanbul Haber Servisi Yazın gelmesiyle birlikte en sıkıntılı durumlardan biri olan aşırı terleme sorunu ortaya çıkıyor. Uzmanlar, aşırı terlemenin kişinin sosyal hayattan kendini çekmesine varan sonuçlarının olduğunu anımsatarak “Günlük yaşamı olumsuz etkileyen bu olgunun tedavisinde günümüzde kullanılan teknikler oldukça yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Aşırı terleme hastalık belirtisi de olabilir, bir hekime başvurulmalıdır” dediler. Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. İlhan Serdaroğlu, yapılan fiziksel aktivite, stres, kilo fazlalığı, ruhsal durumumuz ve hava sıcaklığının terlemeyi arttırdığını söyledi. Serdaroğlu, “Ayrıca tiroid hastalıklarında, hormonal dengesizliklerde, hamilelik ve menapoz sonrasında, böbreküstü bezlerinin bazı hastalıklarında ve bazı ilaç kullanımlarında, hipoglisemi ataklarında terleme artışı olabilir ve hastalık belirtisi olarak kabul edilebilir” dedi. Vücudun “tuz ve su dengesi” için de terlemenin önemli olduğunu anımsatan Serdaroğlu, özetle şunları kaydetti: “Terlemenin tedavisi ile ilgili günümüzde kullanılan teknikler oldukça gelişti. Aşırı terleme için biz estetik cerrahların genellikle tercih ettiği yöntem koltuk altına botox uygulamalarıdır. Terlemenin yoğun olduğu koltuk altına yaklaşık 1013 noktadan 12 cm aralıklarla yapılacak olan botox enjeksiyonları ağrısız ve 10 dakilalık bir işlemdir. Uygulama sonrası 23 gün içinde terlemede azalma hissedilir, yaklaşık 46 ay kadar etkili olarak problem ortadan kaldırır. Göğüs cerrahlarının uyguladığı ‘torakal sempatektomi’ yönteminde koltuk altındaki birkaç yerden ufak kesilerle girilerek sempatik sinir ganglionlarının cerrahi tahribatıyla terleme yok edilebilir. ” ‘Hepimiz birer mucizeyiz’ İstanbul Haber Servisi 10. Uluslararası Lösemili Çocuklar Haftası etkinlikleri kapsamında, dünyaca ünlü Türk bilim adamı Prof. Dr. Fatih Uçkun LÖSEV’in davetlisi olarak Türkiye’ye geldi, İstanbul ve Ankara’da konferanslar verdi. Hafta kapsamında LÖSEV ayrıca geçen günlerde Ankara HiltonSa Otel’de “Hepimiz birer mucizeyiz” konulu gala gecesi düzenlendi. Geceye LÖSEV Yönetim Kurulu Başkanı Üstün Ezer, 16 ülkeden gelen lösemili çocuklar ve aileleri katıldı. Gecede kurulan stantta LÖSEV yararına satılan ürünler de sergilendi. lik nakli merkezi İstanbul Haber Servisi Acıbadem Sağlık Grubu bünyesinde kurulan ve uluslararası standartlara sahip olan Acıbadem Kozyatağı Kemik İliği Nakli Merkezi geçen günlerde hizmete girdi. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi İlik Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Siret Ratip, lenf bezi tümörleri ve lösemilerin tedavisinde uygulanan kemoterapilerin yetersiz kaldığı durumlarda kemik iliği naklinin yapıldığını söyledi. Ratip, kişinin kendi ya da kan bağı bulunan kardeşinin kanı veya uluslararası kan bankalarından kemik iliği alabileceğini belirterek sağlıklı olan her bireyin de bağış yapabileceğini kaydetti. Bilinçsiz alınan vitaminler ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor İstanbul Haber Servisi Uzmanlar, bilinçsiz alınan vitaminlerin kalp ve böbrek hastalıklarına, kabızlığa, kramplara, ciltte koyulaşmalara, pullanmaya, kafa içi basıncın artmasına, şiddetli baş ağrısına, görme problemine, kanda pıhtılaşmaya varan çok ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceği uyarısında bulundular. International Hospital İç Hastalıkları Uzmanı Dr. İbrahim Bağcivan, “İnsan için en önemli, en hayati olan su bile gereksiz ve fazla tüketildiğinde önemli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Günümüz tıbbında vitaminlerin hangi şartlarda tedavi amacı ile hangi şartlarda tedbir amacı ile kullanılacağı bellidir” dedi. Vitaminlerin suda eriyen ve yağda eriyen vitaminler olmak üzere iki gruba ayrıldığına dikkat çeken Bağcivan, B ve C vitaminlerinin suda eriyebildiği için vücudumuzda depo edilmesinin söz konusu olmadığını, bu nedenle eksiklikleri yağda eriyen vitaminlere göre daha sık görüldüğünü söyledi. Bağcivan, “Fazla tüketilmeleri vücutta birikim yapmadığı için çoğu zaman sorun oluşturmuyor. Yağda eriyen vitaminler (A, D, E, K vitaminleri) fazla alındığında vücutta birikiyor ve kontrolsüz kullanıldığı zaman ‘hipervitaminoz’ denilen vitamin fazlalığına yol açabiliyor. Vitamin eksikliği kadar fazlalığı da bir sağlık sorunu haline dönüşüyor” diye konuştu. Bağcivan, sağlıklı beslenmenin vitamin alımı için yeterli olduğunu, ek vitamin ihtiyacının ise doktor kontrolünde olması gerektiğini kaydetti. ‘Kalbe Adadığım Bir Hayat’ İstanbul Haber Servisi Türkiye’nin yetiştirdiği, ünü sınırlarımızı aşan kalp cerrahisinin duayen ismi Prof. Dr. Aydın Aytaç, mesleki anılarını “Kalbe Adadığım Bir Hayat” adlı kitapta topladı. Meslek hayatının hikâyesini duygusal bir dille anlatan Prof. Dr. Aydın Aytaç, anılarının yanı sıra Türkiye’de kalp cerrahisinin kuruluş ve gelişiminin tarihini de gözler önüne seriyor. Ağrılar hastalık habercisi İstanbul Haber Servisi Toplumda en çok görülen şikâyetlerin başında gelen karın ağrısı çok sayıda hastalığın habercisi olabilir. İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kerim Özakay, “Ağrının yanında ateş, bulantı, kusma, ishal, kanama, kabızlık gibi yandaş şikâyetlerin olması, ani başlayıp giderek şiddetlenen geçmeyen ağrılarda hekime başvurulmalı” dedi. Kapaklar umut oldu Bakırköy Belediyesi tarafından düzenlenen “Dünya Çevre Günü ve Haftası” etkinlikleri kapsamında, Bakırköy Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’nün yürüttüğü “Mavi Kapaklar Engellilere Tekerlekli Sandalyeye Dönüşüyor Kampanyası” sonucu alınan 15 tekerlekli sandalye engellilere teslim edildi. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, “Belediye olarak ambalaj atıklarını geri dönüşümünü sağlamak, tıbbi atıkların, elektrikli ve elektronik eşyaların, bitkisel atık yağlarının, atık pillerin, ömrünü tamamlamış lastiklerin toplanması ve doğada çözünürlüğü 400 yıla kadar varan plastik poşetlerin kullanımının yasaklanması yaptığımız çalışmalardan bazılarıdır. Unutmayalım biz doğayı korudukça doğa da bizi korur” dedi. Vitamin alırken dikkat! D vitamini fazlalığı kanda kalsiyum düzeyinde artmaya ve buna bağlı olarak kas krampları, kalp ritim problemleri, kabızlık gibi sorunlara, A vitamini fazlalığı beyin basıncının artmasına, kas güçsüzlüğüne, baş ağrısına, görme sorunlarına, ciltte koyulaşmaya, pullanmaya, kafa içi basıncının artmasına, C vitamininin vücutta depo edilmemesine karşın idrarla atıldığından bazı böbrek taşlarının oluşmasına, K vitamini kanın pıhtılaşmasına, yüksek dozda kullanılan E ve C vitaminleri akciğer kanserinin oluşumuna neden olabiliyor. Yapılan çalışmalarda yüksek doz A, C ve E vitamini kullanmanın midebağırsak, prostat kanserinde kanser gelişimine neden olmasa bile beklenen yaşam süresini kısalttığı, tümörün büyümesine, ilerlemesine katkı sağladığını gösteriyor. Büyükçekmece’ye sağlık ocağı Prof. Dr. COŞKUN ÖZDEM R Öncelikle sıcakların birdenbire bastırdığı şu günlerde özellikle yaşlı ve kronik hastalıkları olan kişilerin çok dikkatli olması gerektiğine işaret edeceğim. Çocuklar da sıcaktan çok etkilenebilir. Klasik sıcak çarpması öncelikle diyabet, hipertansiyon, obesite, tiroid, kalp yetersizliği gibi süregen hastalıkları olanlarda ortaya çıkıyor. Sıcak aynı zamanda sinir, kas iletisinde bozukluğa da yol açıyor. Bu nedenle myasteni ve benzeri kas hastalarının da güneşten ve sıcaktan korunması gerekir. Gıdalarda da yağdan, şekerden hazmı zor yiyeceklerden ve fast food’dan uzak durmak yerinde olur. Güneş çarpması hallerinde hastanın süratle bir hastaneye ulaştırılması elbette yaşamsal önem taşır. Neredeyse yarım asırdır Amerika’da yaşayan bir doktor arkadaşım, Türkiye’ye geldikçe çok olumlu izlenimler ediniyor. Tabii günlerini Anadolu’da değil, İstanbul’da ve güney sahillerinde geçirdiğini ilave etmeliyim. Dikkatini çeken şeylerden biri genç kızlarımız. Onları şaşılası bir şekilde ince, zarif ve iyi giyimli buluyor. Amerikanın tersine kilolu kızlar çok na Sıcaklarda Sağlıklı Yaşam dir. Arkadaşım büyük ve gösterişli alışveriş merkezlerini de çok beğeniyor. Bağdat Caddesi’ni de. Bu görünüş bizim, toplumun İslamileştirilmekte olduğu yolundaki kaygılarımızı yadırgamasına neden oluyor. Burada Amerikaya üstün bulduğu çok şey var. Genç kızlarımızın incelik ve zarafeti bizim de gözlediğimiz bir olgu. Metrolarda, çarsılarda güzel giyimli, kendine bakmasını bilen, yaz günleri oldukça dekolte (Yurtdışında bulunduğu sırada “memlekette dekolte aldı yürüdü” diyen Tayyip Erdoğan’ın kulakları çınlasın.) giyinen ince yapılı kızlarımıza rastlıyoruz. Amerikalılar fast food’dan (çabuk yemek) kolay kolay vazgeçemiyor. Buna karşın kilolu gençler “beni bunları yemeğe teşvik ettiler, onları yiyip şişmanladım” diye Mc Donald, aleyhine dava açıyor. Çok ama çok garip bir ülke Amerika. Dünyanın en iyi üniversitelerine sahip ve en çok bilim üreten memleket. Ama sağlıklı beslenmeyi bilemiyorlar. Daha bilmedikleri pek çok şey var. Koca bir kıta bu, her olanak var. Gelin görün ki doğru dürüst sebze üretemiyorlar. Çok medyatik Dr. Mehmet Öz, bir konuşmasında Türkiye’de yaşayanlara “çok şanslısınız siz kolaylıkla semizotu buluyorsunuz” demişti. (Acaba o yüzden mi kolon tümörüne yakalandı.) Bizim yazık ki başka hiçbir şeyde değil ama yemek ve beslenmede bu dünyaya büyük üstünlüğümüz var. Çeşitli sebze, salata ve meyvelere sahibiz. Üstelik balığımız da var. Ne var ki Türk halkı okumuşlar dahil şekeri ve daha da çok tansiyonu kontrol ettirmeyi bilemiyor. Büyük ihmalkârlıklar ve bilinçsizlik süregeliyor bu konuda. O zaman iyi beslenmenin avantajı kaybediliyor. Ayrıca zarif genç kızlarımızı bir tarafa bırakırsak, genel olarak toplumda şişmanlamaya, göbeklenmeye dikkat yetersiz. Çokça göbekli vatandaşımız var. Oysa TEKHARF araştırıcıları buna çok önem veriyorlar. “Göbek çevresi 96 cm. geçmesin yoksa ciddi risk var” diyor. Bunu yinelemekte yarar görüyorum kilo fazlalığı en büyük risk. Bir büyük toplumsal zaafımız da sigara. Yasaklara karşın acayip sigara içiliyor bu ülkede ve yukarıda övgü ile andığımız gençler dahil. Yoksa böylece iştahlarını mı frenliyorlar dersiniz. Sakın, genç kızlarımızın inceliği sigara tiryakiliğinden olmasın. Türkiye’yi çok beğenen arkadaşımıza televizyonlarda bazı sorumsuz kişilerin hastalar için tedavi reçeteleri verdiklerini, havuçla demans, dereotu limon karışımı ile multipl skleroz, keçiboynuzu ile nedeni ne olursa olsun solunum yetersizliğini tedavi ettiklerini, halkın algı gücünün bunları yerli yerine koymaya ve sağlıklı bir şekilde değerlendirmeye yetmediğini anlatmadık. Sağlık sistemimizin özelleştirmeye doğru gittiğini, bugün aile hekimliği uygulaması ile yeni bir kargaşa yaşandığını, sağlıkla ilgili harcamaların büyük artış gösterdiğini söylemedik. Bir gün bu memlekette büyük Atatürk’ün hedeflediği akıl ve bilim iktidarı ve halktan, emekten yana yönetimler ve politikalar egemen olursa sağlıklı yaşam da ancak o zaman gerçekleşecektir. Her şeye karşın bu konuda arkadaşımızla görüş birliğine vardık. coskunoz@superonline.com İstanbul Haber Servisi Büyükçekmece Mimar Sinan Mahallesi Merkez Mahallesi Sağlık Ocağı yeni yerinde inşa ediliyor. 440 metrekare kapalı alanı olacak binanın, 2 katlı olacağı ve en kısa zamanda bitirileceği belirtildi. Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, “Mimarsinan Merkez Mahalle sakinleri en kısa zamanda modern donanımlara sahip yeni bir sağlık ocağına kavuşacaklar” dedi. Dişleriniz için gıdalar da önemli İstanbul Haber Servisi Diş hekimi Cansın Özgür, birçok insanın sorunu olan diş hassasiyetinin sıcaksoğuk, şeker veya ekşi yiyecek, içeceklerin ağza alınması durumunda dişlerde ani bir tepki ve sızlamaya yol açtığını, ağrısızı başladığını belirterek “Bu diş sızlaması keskin, ani ve derindir. Çürük ve eski dolgular dışında hassasiyet en çok dişeti çekilmesi ile açığa çıkan kök yüzeylerinden kaynaklanır. Diş hassasiyetinize karşı özel diş macunu ve yumuşak kıllı fırça kullanabilirsiniz. Aynı zamanda aldığınız gıdalara da dikkat etmelisiniz” dedi. TC BÜYÜKÇEKMECE 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Satılmasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adedi, evsafı: İİK.127 maddesi gereğince, işbu satış ilanı, tapuda adresi bulunmayan ve tebligat yapılamayan ilgililere ilanen tebligat yerine kaim olacağı ilan olunur. TAPU KAYDI: İstanbul İli, Beylikdüzü İlçesi, Gürpınar köyünde kain ve tapuda 1612 ada, 1 parselde kayıtlı arsada 25/22943 arsa paylı, 22943,05 m2 yüzölçümlü, 9B Blok, 1. kat (9) bağımsız bölüm nolu meskenin tamamı. İMAR DURUMU: Beylikdüzü Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğünün 28/02/2011 Tarihli, 942 sayılı yazısına göre; Beylikdüzü Gürpınar 1/5000 Nazım İmar Planlarının 08/08/2010 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığınca onaylandığı, 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planlarının ise Beylikdüzü Belediye meclisinin 09/02/2011 tarihli oturumunda kabul edildiği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi meclisinde görüşülmesi ve onaylanması hususunda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na gönderildiği belirtilmektedir. HALİHAZIR DURUMU, EVSAFI: Satışa konu taşınmaz tapunun İstanbul İli, Beylikdüzü İlçesi, Gürpınar Mah., 1612 ada, 1 parsel numarasında kayıtlı taşınmaz üzerinde 9B blokta, 1. katta yer alan 25/22943 arsa paylı, 9 bağımsız bölüm numaralı mesken olup adres olarak Gürpınar, Adnan Kahveci Mahallesi, Ekşioğlu Akkent Şelale Evleri Sitesinde yer almaktadır. Meskenin yer aldığı site ulaşımı kolay bir bölgede yer almaktadır. Ulaşımı toplu taşıma araçlarıyla da imkân dahilindedir. E5 karayoluna nispi uzaklıktadır. Güvenlik kontrolü girişi bulunan site içerisinde çocuk parkları, kapalı otoparklar, açık ve kapalı yüzme havuzu, gölet, yapay şelale, kafeterya, sauna, fıtness center, basketbol sahası vs. gibi sosyal donatılar bulunmakta olup sitenin bahçe peyzaj çalışmaları tamamlanmıştır. Sitenin yakın çevresinde halen yapımı devam etmekte olan inşaatlar bulunmaktadır. Sitenin yer aldığı bölgede her türlü altyapı imalatları büyük oranda tamamlanmış olup bölgeye belediye hizmeti verilmektedir. Çevresinde konut ve sanayi tipi yapılaşmalar bulunmaktadır. Site birçok banka şubesinin, Beykent Üniversitesi’nin yer aldığı Beykent adlı yerleşim alanına nispi uzaklıktadır. Yerinde yapılan incelemede satışa konu meskenin bulunduğu blokta çift asansör bulunduğu tespit edilmiştir. Mesken giriş holü, tuvalet, banyo, mutfak, 2 adet oda, salon ve balkon bölümlerinden oluşmaktadır. Mesken bürüt 105,00m2, net 90,00m2 kullanım alanlıdır. Islak zeminleri seramik/fayans, kuru zeminleri ise laminat parke kaplıdır. Balkonunda barbekü bulunmaktadır. Meskenin giriş kapısı çelik olup meskende doğalgaz bulunmaktadır. Isıtma sistemi doğalgaz kombidir. KIYMETİ: Müdürlüğümüzce bilirkişilere düzenletilen ve kesinleşmiş bulunan kıymet takdiri raporuna göre satışa konu meskenin tamamına 105.000.TL. değer takdir edilmiştir. SATIŞ ŞARTLARI: Yukarda açık tapu kaydı, imar ve halihazır durumu ve kıymeti belirtilen taşınmazın; 1. Satışı; 26/08/2011 tarihinde, saat 10.30 ile 10.40 arasında Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğü’nde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla, 2. Satışı: 05.09.2011 tarihinde yukarıda belirtilen aynı yer ve saatlerde ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da bu miktar elde edilmemişse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. a Arttırmaya iştirak edeceklerin tahmin edilen kıymetin ve alacağa mahsuben iştirak edeceklerin kendinden önceki sırada bulunan alacaklıların alacağının, (muhammen bedelin % 20’siyle sınırlı olarak) %20’si nispetinde pey akçesi (nakit) veya bu miktar kadar milli bir bankanın “şartsız, kesin ve süresiz” teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Yabancı para kurunda günlük değişimler olması ve 805 sayılı Kanun’un 1. maddesine göre “döviz” teminat olarak kabul edilmez. b Satış peşin para iledir, alıcı istediğinden 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhaleye itiraz vaki olması halinde dahi, (alacağına tekabül eden satış bedelini müşteri sıfatıyla ödemekte imtina suretiyle alacaklıya ihale yapılmamış olması şartı ile) satış bedeli nakten icra veznesine yatırılır (md. 134/4).Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harcı ve masrafları ile Katma Değer Vergisi (150 M2’ye kadar olan net meskenlerde %1, mesken olmasına rağmen işyeri olarak kullanılmış dairelerde, metruk durumda olan binalarda, tarla, bina, han, otel ve arsalarda.. %18 olarak KDV müşteriden tahsil edilir), tahliye ve teslim giderleri müşteri tarafında ödenir. Birikmiş emlak vergisi, tellaliye ve tapu satım harcı satış bedelinden müşteriye iade edilir. c İhaleye iştirak edenlerin icra satış dosyası, tapu kaydı, şartname, ilan ve tebligatları incelemek suretiyle ihaleye katıldığını kabul ettiği, Satılacak taşınmazın Tapu kaydında varsa; taşınmazın bütünleyici parçalarının (MK.. md. 684, 862), taşınmazın eklentilerinin (MY. Md. 686, 862), hukuki semerelerinin (MK.. md. 879) , Taşınmazın birleştirilmesi durumunun (MK. Md. 859), İİK. 128. md. göre Taşınmaz mükellefiyetlerinin (İntifa hakkı MK. m. 794, oturma hakkı MK. m. 823, üst hakkı MK. m. 834, kaynak hakkı MK. m. 837, İrtifak hakları MK. m. 838, Kaydi hayatla ölünceye kadar bakma akdi MK. m. 507). mükellefiyetleri nazara aldığı kabul edilir. d İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. e İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca satış bedelini yatırması için verilen 10. gün sonundan itibaren temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ve ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır.f Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup tebligat pul masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. g Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda belirtilen dosya numarası ile Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. *(İc. İf. K. 126) *(*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 39057) Dosya No: 2011/975 C MY B C MY B