Katalog

11 HAZ RAN 2011 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA HABERLER CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu 50 günlük seçim kampanyasını değerlendirdi 7 kurulması, kaldırılması, görevleri, yetkileri ve teşkilatı kanunla düzenlenir” diye başlarsa da ciddiye alan pek çıkmaz. 12 Eylül 1980 askeri darbesini yapanların soruşturulması ile Silivri davaları siyasetin en önemli kozuna dönüştürülebilir. Anayasada “Kimse işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz” hükmü varken ve kaldırılmayan geçici 2’nci maddede Milli Güvenlik Konseyi üyeleri milletvekili dokunulmazlığının kapsamında iken, geçici 15’inci madde kaldırıldı diye yaratılan hava, bir başka “nabza göre şerbet” örneği olarak algılanabilir. Yine anayasanın başlangıç bölümünün yukarıda alıntıladığım 38’nci maddesinde “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz” denirken, devletin en yetkili ağızları, sanık ve tutuklu gazeteciler için, mahkemenin bile “iddia edilen” diye nitelendirdiği terör örgütünün üyeliğini kesinleştirip suçlu olarak ilan etmeyi kendilerine hak sayabilirler. Bana göre yarınki seçim nabza göre şerbet döneminin bugünkü gibi sürüp sürmeyeceğini de belirleyecek. Dilerim ki sonuç sürmeyeceği yönünde olsun. 55 yıllık arkadaşım ve meslektaşım, genç meslektaşlarının tanımıyla “efsane adliye muhabiri” Doğan Katırcıoğlu’nu sonsuzluğa uğurladık. Ömrünü “olayların arkasındaki bit yeniğini aramakla” geçiren Katırcıoğlu, arkasında pek çok başarılı haber, anı ve röportaj bıraktı. Özellikle kömür işçilerinin yeraltı yaşamını belgeleyen ve yaşayarak kaleme aldığı “Yer Altında Sesler Var” adlı kitabı bir başyapıt olma özelliğini kaybetmeyeceğe benziyor. Doğan’ın aramızdan ayrılması ile “Bülent Dikmener Ödül Komitesi” de bir kez daha eksildi. Şuna inanıyorum ki Doğan, anıları ve kitaplarıyla hep aramızda olacak. ‘Yeni CHP sevildi’ UTKU ÇAKIRÖZER Nabza Göre Şerbet... Prof. Dr. Turhan Feyzioğlu, Demokrat Parti’nin Türkiye’ye demokrasiyi getirdiği dönemde(?) Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı olarak öğrencilerine “Nabza göre şerbet vermeyin” öğüdünü aktardığı için Milli Eğitim Bakanı tarafından apar topar görevinden alınmıştı. Diyeceğim o ki benzer siyasetleri uygulayanların en çok kızdıkları yaklaşımlardan biri de “nabza göre şerbet” verilmemesidir. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında da, anayasa değişikliği sonrasında nabza göre şerbet verilmesi görüşünün uygulayıcıları cümbür cemaat karşımıza çıkıverdi. Anayasa değişikliği halkoylamasının yapıldığı 12 Eylül 2010 öncesine şöyle bir göz atarsak, iktidarın yazarıçizeri ile ortaklaşa dile getirdiği yakınmanın “yargının tarafsız olmadığı, hatta başta Cumhuriyet Halk Partisi olmak üzere muhalefetin arka bahçesi olduğu” iddiasına sıkça rastlandığını görebiliriz. Anayasa değişikliği ile çok şükür yargının üst kurumları CHP’nin arka bahçesi olmaktan kurtarıldı! Ama hangi partinin arka bahçesine dönüştürüldüğü, nedense bilinemediği için olsa gerek yazılıp çizilemiyor. Hem de nabza göre şerbet vermenin de aşıldığını gösteren yeni örneklere karşın... Türkiye, anayasasında “Hukuk Devleti” olduğu vurgulanan bir cumhuriyettir. Anayasanın 7. maddesi “Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisi’nindir. Bu yetki devredilemez” der ama bir başka madde hükümete kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi verir. 113’üncü madde “Bakanlıkların Savcılara suç duyurusu RİZE (Cummhuriyet) Artvin’in Hopa ilçesinde Başbakan Tayyip Erdoğan’ın mitingi öncesi yaşanan olaylarda gözaltına alınıp serbest bırakılan 22 kişi, Hopa ÖDP, ESP, Halkevi, EğitimSen ve Artvin bağımsız milletvekili adayı Birsen Kaya adına Erzurum özel yetkili savcıları hakkında suç duyurusunda bulunuldu. DSP adayı ölü bulundu HİZAN (AA) DSP Bitlis 2’nci sıra milletvekili adayı Bedri Aydın, Bitlis’in Hizan ilçesinde ölü bulundu. Bir çoban tarafından bulunan Aydın’ın cesedinin yakınlarında Kalaşnikof silaha ait mermi bulunduğu öğrenildi. ANKARA CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 50 gün süren seçim kampanyasını “Yeni CHP artık sokakta anlaşılır hale geldi. CHP’nin halk arasındaki klasik algısı da değişiyor. Yüzde yüz değişmesi zaman alacak. Ben genel başkan olsam da olmasam da CHP’de değişim ve dönüşümden artık geri dönüş olamaz” dedi. Kılıçdaroğlu, 24 Nisan’da Samsun’da başladığı seçim kampanyasını bugün Sivas, Şereflikoçhisar ve İzmir’in ilçelerinde düzenleyeceği mitinglerle sona erdirecek. CHP lideri Cumhuriyet’e kampanyasıyla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı: 81 ile 95 ziyaret lıç, kampanya anonslarını yapan Barış Bozkurt ve Koruma Müdürü Koray Aslan oldu. Geri planda da CHP basın birimini yöneten deneyimli isim Baki Özilhan, gündemi ve özellikle de rakipleri Erdoğan’ın mitinglerine ilişkin son bilgileri Kılıçdaroğlu’na aktaran isimdi. Gezi programını yapan Ali Kılıç, “Türkiye’de ilk kez bir lider bir kampanyada tüm illeri dolaştı. 81 ilde 95 miting yaptı. stanbul, Ankara, zmir, Konya, Kayseri, Balıkesir, Batman, Yozgat ve Kütahya’yı birden fazla kez ziyaret etti. Ayrıca 270 ilçeyi dolaştık, 52 bin 500 km. jet, 15 bin 400 km. helikopter yolculuğu yaptı” dedi. Partide 16 yıldır görev yapan ve birkaç genel başkanla çalışan Barış Bozkurt ise “Meydanları hiç böyle görmedim. Son anda bir terslik çıkmazsa iktidar olmamamız için hiçbir neden yok” dedi. 23 Nisan ile 11 Haziran arasında 81 ilKılıçdaroğlu,ekibinin demirbaşları siyasiTürkiye’yi bir Kıde 95 miting yaptı. Kılıçdaroğlu’nun likte dolaştığı danışmanı Ali ‘Meydanlarda verdiğimiz sözleri tutacağız’ İktidar olursanız eylem planınız belli mi? Meydanlarda verdiğimiz sözleri tutacağız. 4 ay içinde mazotu 1.5 liraya düşüreceğiz, üreticinin elektrik borçlarını sileceğiz, esnafın yüde 15 kesintisini önleyeceğiz, emeklinin milli gelirden pay almasını sağlayacağız, Aile Sigortası’nı başlatacağız. Bir yıl içinde gerçekleştireceklerimiz ise sözleşmeli ve taşeron çalışanları Ama zamanla taşlar yerine daha iyi oturacak. Bunu gerçekleştirecek zamanınız var mı önünüzde? Niye, ne zoru var yahu olmasın? Ayrıca değişim sadece genel başkana bağlı değil ki. Değişim talebi tabandan geliyor ve bu talebin karşısında hiçbir güç duramaz. Ben olsam da olmasam da CHP değişecek. Ve bunu bir tüzelkişilik olarak parti olarak organlarıyla bir bütün halinde kadrolu yapmak, bedelli askerlik uygulamasını çıkarmak olacak. En geç iki yılda da öğrenci yurtlarını tamamlayacağız. AKP projelerimizin hayali olduğunu söylüyordu ama şimdi hem inanıyor hem de taklit ediyorlar. Sizi en fazla ne rahatsız etti? Başbakan’ın SSK’de yolsuzluk yaptığıma ilişkin asılsız ithamları. yorsa o zaman başarısızız demektir. CHP’nin internetteki varlığından memnun musunuz? Çok memnunum. Gençlerin partiye yöneldiğini de oradan anlıyorum zaten. Yorgunluk hissediyor musunuz? Son birkaç gün programlar geceye sarktı az uyumak zorunda kaldım ve yorgunluk hissediyorum. Fırsat olsa birkaç gün tatil yapmayı çok isterim. anladı Halk yeni CHP’yi ‘AKP cuntası daha tehlikeli!’ DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu)Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyla yaptığı haftalık görüşmenin ayrıntıları Fırat Haber Ajansı’nda yayımlandı. Öcalan, “ABD, şimdi de Fettullahçılarla anlaşarak İslamcı milliyetçi cuntayı oluşturdu. Yeni İslamcı milliyetçi cunta, ulusalcı milliyetçi cuntadan daha derin, daha tehlikeli ve daha örgütlüdür” dedi. Yeni CHP’yi halka anlatabildiniz mi? Meydanlardan memnunum. Tüm illerde en önde hep gençler ve kadınlar. Halk yeni CHP’yi anlamış durumda. CHP iktidar olmak istiyorsa, bunu değişim ve dönüşümün tek adresi kalarak yapmalı. Bu da ancak yeni CHP ile olacak. Bundan geri dönüş olamaz. Üreten Türkiye diyorsak, önce üreten bir CHP olması lazım. eğişimden geri dönüş yok Halkta yerleşmiş CHP algısını değiştirebildiğinize inanıyor musunuz? Değişmeye başladı. Algıyı yüzde yüz değiştirmek çok zor. D yapacak. Grubuyla, delegeleriyle, kurultaylarıyla, grup başkanvekilleriyle. Biz AKP’deki gibi lidere bağlı bir parti değiliz. Eleştiriye de öneriye de açık demokratik yapımız var. Daha da demokratikleşeceğiz. Yarınki seçimde başarı kriteriniz ne olacak? Öyle bir çizgi koymadım. Koymak da yanlış olur. Kamuoyu ‘yeterli’ görüyorsa mesele yok. Ama yetersiz görü Önder’e aydın, sanatçı desteği İstanbul Haber Servisi Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku İstanbul bağımsız milletvekili adayı Sırrı Süreyya Önder, seçim bürosunda bulunan molotofkokteyllerine ilişkin Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Adıyaman mitingindeki eleştirilerine, “Adıyaman’ın her zerresine bizim bir parçamız sinmiştir. Oradaki halka seslenirken benim adımı söylese en az yarısı ona itiraz ederdi. Ben şiddet unsuru maddeleri kabul etmediğimi daha önce söylemiştim. Kaldı ki molotoflarla ilgili polisin bana bir tek sorusu olmadı” dedi. Sırrı Süreyya Önder’e destek vermek amacıyla aralarında Şevval Sam, Gençay Gürsoy, Oya Baydar, Osman Kavala, Erdoğan Aydın ve Kardeş Türküler grubunun solisti Vedat Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu yazar, sanatçı ve aydınlardan oluşan kalabalık bir grup dün Tünel’den Taksim Meydanı’na dek destek yürüyüşü düzenledi. Önder ve beraberindekiler 3 gündür işsizliğe ve YÖK’e karşı Taksim’de direnişte olan öğrenciler ile Greenpeace üyelerini de ziyaret etti. smailağa oyları SP’ye İstanbul Haber Servisi İsmailağa cemaati oyunun rengini yazılı açıklamayla duyurdu. Cemaatin sitesinden yapılan açıklamada, SP Genel Başkanı Prof. Dr Mustafa Kamalak’ın, Milli Görüş lideri merhum Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan’ın Mahmut Efendi’yi konutunda ziyaretinin ardından oylarının rengi değiştiği belirtildi. TGC 65. kuruluş yıldönümünü kutladı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin 65. kuruluş yıldönümü dün düzenlenen törenle kutlandı. Törende konuşan TGC Başkanı ve gazetemiz mtiyaz Sahibi Orhan Erinç, “Gerek TCK’de, gerekse Terörle Mücadele Kanunu’nda 2004 ve 2006 yıllarında yapılan değişiklikler, ifade özgürlüğünün önüne hem yeni engeller getirdi hem de yoruma açık suç tanımlarıyla gazeteciliği Türkiye’deki en tehlikeli mesleklerden birine dönüştürdü” dedi. TGC’nin 65. kuruluş yılı nedeniyle Cağaloğlu’ndaki Basın Müzesi’nde dün düzenlenen törende konuşan TGC Başkanı Erinç, “Biz, gerek TBMM adalet komisyonlarında gerekse Adalet Bakanlığı’nda yapılan toplantılara katılarak getirilmek istenen düzenlemelerin sakıncalarını anlatıyoruz. Hukuk yerine siyaset tercih edildiği için ceremesini de daha çok gazeteciler çekiyor” dedi. TGC’nin ilk genel sekreteri 90 yaşındaki Bedii Faik Akın’ın da bir konuşma yaptığı törende, TGC yönetim kurullarında görev alan en kıdemli üyelere ve Basın Müzesi’ne katkıda bulunanlara plaket verildi. (SERKAN YILDIZ) CHP’li Cengiz’den Yeşilyurt’a dava ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Başdanışmanı Recep Cengiz, kendisiyle ilgili “Beni ölümle tehdit etti” diyen “Çarkçı Kemal” kitabının yazarı Süleyman Yeşilyurt hakkında suç duyurusunda bulundu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen dilekçede Yeşilyurt’un “iftira ve hakaret” suçları kapsamında cezalandırılmasıtalep edildi. Dava dilekçesine göre, Yeşilyurt CHP Genel Merkezi’nden Star muhabirinin aracıyla dönmüş. Sur Belediye Başkanı: Devlet yapısı zaten özerkleşiyor, kimse farkında değil BDP’de gündem özerklik AYŞE SAYIN ‘Tekin’in dosyası sırasını bekliyor’ ANKARA (AA) Yargıtay 11. Ceza Dairesi Başkanı Hüseyin Eken, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin hakkındaki “resmi evrakta sahtecilik” suçuna ilişkin dava dosyasının şu an için gündemlerinde olmadığını, sırasını beklediğini söyledi. Aynı zamanda Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyesi olan Eken, Tekin ile ilgili henüz bir karar verilmediğini belirtti. ANKARA BDP, yarın yapılacak genel seçimleri, yaklaşık 4 yıl önce “DTP çatısı” altında parlamentoya girdikten sonra Abdullah Öcalan’ın talimatıyla parti programına koyduğu “demokratik özerklik” projesini yaşama geçirmek için “referandum”a dönüştürmeye hazırlanıyor. BDP destekli adayların bölgede yüzde 50’nin üzerinde oy alması durumunda, özerkliğin “fiilen” yaşama geçirilmesi planlanıyor. Demokratik özerkliği kendi belediyesinde “pilot” olarak uygulayan DiyarbakırSur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş’la “TürkçeKürtçeİngilizce” tabelaların yer aldığı belediyedeki makamında görüştük. Demirbaş’ın verdiği yanıtlar ana başlıklarıyla şöyle: Kürtçe, Ermenice, Süryanice bilene tazminat: Biz Kürtçe, Süryanice, Erme YSK topu yargıya attı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YSK, Diyarbakır bağımsız milletvekili adayı Hatip Dicle hakkında Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin verdiği kararın Dicle’nin adaylığının iptalini gerektirip gerektirmediğini görüştü. YSK, Dicle’nin, savunmasının alınması ve dosyadaki eksik belgelerin tamamlanmasından sonra kesin kararın verilmesi sonucuna vardı. nice dillerinden birini bildiğini ispat edene, 25 lira tazminat koyduk. Bu nedenle, her 3 sözleşme maddesi için bana “yaptığın anayasaya aykırıdır” dediler. Ama ben de diyorum ki, “anayasanın kendisi eşitsizdir, eşitsizliği eşitlemiş oldum”. Anayasanın değişmesi gereken bir maddesini pratikte böyle değiştirmiş oldum. Bayrak olacak mı: Bir federasyon bayrağı söz konusu değil. Diyelim ki özerk bölgelerin flamaları olabilir. Belediyelerin yazışmalarının çoğunu TürkçeKürtçe yapabiliriz mesela. Devlet özerkleşiyor: Aslında devletin kendisinde de farklı şekilde özerkliğe geçiş var, kimse bunun farkında değil. Bölge kalkınma ajansları bunun göstergesi. Bir diğer boyutuyla sanırım trafik hizmetlerinin birçoğunu belediyelere verdiler. Bölge istinaf mahkemeleri bunun örneği. Demokratik özerklik mantığı sadece Kürtler için bir mantık değil, Türkiye’nin batısı için de öngörülen bir mantık. Biz ekonomik anlamda da bir yeni sistem getireceğiz. Bunu mesela yaparken, halktan katılım isteyeceğiz. Halk, katkı verdiği şeyi daha çok sahiplenecektir. Bölünme kaygısı bölücülüktür: Bundan sonra da bu kaygıyı devam ettirirsek, asıl bölücülük o zaman olur. Bu ül kede Kürtler “biz birlikte yaşama istiyoruz” diye bir karar vermişse, bence Kürtlere güvenilmelidir. Şu anda bir referandum yapılsın, Kürtlerin yüzde 75’i diyecektir ki “birlikte yaşayalım”. İnanın batıdakilerin yüzde 45’i ancak “birlikte yaşayalım” diyecektir. Ama böyle giderse bu oran Kürtlerde de düşer. Çünkü artık Kürtler yok sayılmak istemiyor. 15 Haziran sonrası: Halkın kendi kendini yönetmesi sistemi gelişecek, en önemli tanımı bu. Sosyal, siyasal, kültürel anlamda halkın kendi kendisini yönetmesi olacak. Bundan ötesi yok. Ortak Türk bayrağı var zaten, İstiklal Marşı var. C MY B C MY B