17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 11 HAZ RAN 2011 CUMARTES 22 SPOR Siyasi gündem TFF Genel Kurulu’nda belirleyici rol oynayacak, başkanlık için adaylar beklemede Futbolda belirsiz günler CUMHUR ÖNDER ARSLAN Sezonun sona ermesinin ardından genel seçim havasına bürünen Türkiye’de futbol dünyası bir dizi belirsizlikle karşı karşıya kalmış durumda. 29 Haziran’daki TFF Genel Kurulu öncesi adaylık karmaşası yaşanırken siyasi gündem ve seçim sonuçlarının federasyon başkanlığı için büyük rol oynayacağı kulislerde konuşulmaya başlandı. Başkanlık için adı geçen isimlerin yanı sıra önde gelen bazı futbol adamlarının da 12 Haziran’daki siyasi ortama göre adaylıklarını açıklayabileceği öğrenildi. Mahmut Özgener’in 14 Haziran’da yapacağı açıklamanın seçim için önemli rol oynayacağını belirten TFF’ye yakın kaynaklar; görevden ayrılmasına kesin gözüyle bakılan mevcut başkanın, en yakınındaki isim Lutfi Arıboğan’ı işaret etmesi halinde oy kullanacak delegelerin tercihlerinin değişebileceğinin altını çiziyor. 18 Süper Lig ekibinin büyük oy potansiyeli bulunması ve çok sayıda kulübün de Özgener’in devam etmesinden yana tavır alması nedeniyle Arıboğan’ın olası adaylığı halinde rakiplerini zorlayabileceği vurgulanıyor. Özgener’e yakın çok sayıda ismin başkanın vereceği karara saygı duyduğu ancak “Özgener çoğu zaman istenmeyen adam ilan edildi ama o, herkesten farklı bir duruş sergiledi. Elbette Özgener’in de kırıldığı, yıprandığı anlar olmuştur. Futbol camiasında aferin yok hep yuh vardır. Özgener, bir dönem daha görevde kalmalı” fikrini savunduğu öğrenildi. STATÜDE ‘DEĞ Ş M’ RÜZGÂRI F.BAHÇE’DEN YEN STRATEJ Spor Servisi F.Bahçe, yabancı oyuncu transferi konusunda acele hareket etmeme kararı aldı. Teknik direktör Aykut Kocaman ile yönetim arasında yapılan durum değerlendirme toplantısının ardından alternatif isimlerle gerçekleştirilen pazarlıklarda maddi açıdan zarara uğramamak adına “1 aylık zamanı iyi ve akılcı kullanma” kararı çıktığı ifade edildi. Özellikle Fransa Ligi’nde oynayan fizik gücü yüksek önlibero adaylarına yönelen Sarı Lacivertliler’de Capoue, Matuidi ve Lucho Gonzalez isimlerinin ön plana çıktığı, 3 futbolcunun da bonservis bedelinin 10 milyon Avro civarında olduğu kaydedildi. Lucho’nun formasını giydiği Marsilya’nın Başkanı Vincent Labrune “Gonzalez için aldığımız teklifler arasında en ciddisi Fenerbahçe’den” dedi. F utbol Federasyonu, genel kurul çağrısını dün internet sitesi aracılığıyla yaparken TFF Statüsü’ndeki 22 maddenin değiştirilmesini gündeme koyması dikkat çekti. Özellikle 22. maddenin 1. fıkrasının (f), (g) ve (h) bentlerinde yapılması istenen değişiklikler akıllarda soru işareti yarattı. Bu bölümlerde; Profesyonel Futbolcular Derneği, Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği ile Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği’nin genel kurula katılacak delege yapısında değişim planlanıyor. Göze batan nokta, 2010 yılı temmuz ayında yapılan TFF Mali Genel Kurulu’na usulüne uygun olmayan şekilde delege davet edildiği iddiasıyla TFFHGD ile dava süreci yaşayan federasyonun, yine aynı dernekten seçime katılacak kişiler hakkında değişime imza atmak istemesi. Hukukçular, “Değişim isteyen TFF, TFFHGD ile davalık olduğu konuda haksızlığını kabul etmiştir. Başkan ve 5 delegeyle oy kullanacak üç dernek için TFF, bazı kriterler getirerek bu dernekleri saf dışı bırakıp oy kullanacak kişileri kendi belirlemek isteyebilir” yorumunu yaptı. TFF: F NAL N YER BELL DEĞ L BAŞBAKAN: ERZURUM’DA por Toto Süper Lig şampiyonu F.Bahçe ile Ziraat Türkiye Kupası’nı kazanan Beşiktaş’ın kozlarını paylaşacağı Süper Kupa finalinin nerede oynanacağı konusunda dün ilginç gelişmeler yaşandı. Türkiye Futbol Federasyonu, sabah saatlerinde bu yıl 6.’sı oynanacak finalin 31 Temmuz’da yapılacağını duyururken yer bilgisi vermeyip stadı daha sonra Semih pazarlığı İç transferde Uğur Boral’a bir yıllık imza attıran Fenerbahçe’nin, Semih Şentürk konusunda da son teklifini ulusal oyuncuya ilettiği öğrenildi. 10 yıldır Sarı Lacivertli formayı giyen Semih’in son kararını bugün kulübe bildireceği ve transfer konusunun kesinlik kazanacağı ifade edildi. Yurtiçinden son transferini ise Sezer Öztürk’ü kadrosuna katarak bitirmeyi hedefleyen F.Bahçe, genç oyuncuyu renklerine bağlamaya çok yakın görünürken Eskişehir’in de para artı takas teklifini kabul ettiği vurgulandı. Kırmızı Siyahlıların, mali genel kurul sonrasında son kez F.Bahçeli yöneticilerle bir araya geleceği ve resmi imzaların atılacağı dile getirildi. ŞLER YARIM MI KALACAK? T FF’de olası başkanlık değişiminde, bir önceki dönemde hayata geçen ve proje halindeki çok sayıda konunun nasıl ilerleyeceği merak konusu olmuş durumda. Özellikle Özgener yönetiminin büyük çabasıyla yürürlüğe giren Sporda Şiddet Yasası alanında yeni sezonla uygulanması gereken çok sayıda prosedür hakkında sorun yaşanması gündeme gelebilir. Statlardaki turnike sistemi, elektronik kart ile bilet, kamera düzeni gibi teknik altyapı gerektiren unsurların alımı, düzenlenmesi ve uygulanması için yeterli sürenin kalmayacağından endişe ediliyor. S Mahmut Özgener açıklayacağını belirtti. Ancak ilerleyen saatlerde Başbakan Tayyip Erdoğan, Erzurum mitinginde F.BahçeBeşiktaş karşılaşmasının bu kentte oynanacağını söyledi. Erdoğan, “Süper Kupa maçı, yani Birinci Süper Lig’in şampiyonu ile kupanın şampiyonu kendi aralarında süper kupa maçını 31 Temmuz’da Erzurum’da oynayacaklar” dedi. Bu gelişme spor çevrelerince ‘siyasetin futbola müdahalesi’ şeklinde yorumlandı. DROGBA’YA MILAN ENGEL .Saray’a Alman golcü Klose’nin İtalyan ekibi Lazio’ya imza atmasının ardından bir şok haber de Didier Drogba’dan geldi. Chelsea’de forma giyen Fildişi Sahilli golcü futbolcuya Milan’ın talip olduğu öğrenildi. Buna karşın tecrübeli golcünün transferini özellikle Sarı Kırmızılıların teknik direktörü Fatih Terim’in ısrarla istemesi üzerine G.Saray Başkanı Ünal Aysal’ın çalışmalarını yoğunlaştırdığı bildirildi. Bu arada Fransızların ünlü gazetesi Lequipe de G.Saray’ın Lyonlu Kalström için resmi teklif yapmaya hazılandığını belirtti. Camianın önde gelenleri eski başkanın açıklamalarına sert yanıt verdi G Aslan’da Polat’a tepki Spor Servisi G.Saray Başkanı Adnan Polat’ın Akşam gazetesine verdiği röportajdaki “Beni 15 Ocak’ta Türk Telekom Arena’nın açılışında yaşananların ardından Başbakan’la karşı karşıya getirdiler. Olayı CHPAKP kavgasına çevirdiler. Ben AKP’li değilim ama misafirimiz olan ve stadı yaptıran Başbakan’a yapılanlar hoş değildi. CHP’ye yaranmak için beni harcadılar. Bu yönetim Faruk Süren’i Sportif AŞ’nin başına geçirecek. Bütçe 200 milyon dolara çıkınca Faruk atladı” sözlerine Sarı Kırmızılı camianın önde gelen isimleri büyük tepki gösterdi. HENRIQUE’DE ŞLEM TAMAM Spor Servisi Trabzonspor yönetiminin transfer çalışmalarını 20 Haziran’da başlayacak kamp dönemine kadar bitirmek için girişimlerini hızlandırdığı ifade edildi. Teknik direktör Şenol Güneş ile transfer çalışmaları hakkında görüş alışverişinde bulunan Başkan Sadri Şener’in, tecrübeli teknik adamın alınmasını ısrarla istediği Paulo Henrique’de mutlu sona ulaştığı öğrenildi. Henrique’nin gelecek hafta cuma günü Trabzon’a gelerek resmi sözleşmeyi imzalaması bekleniyor. CEYHUN G.SARAY’DA Spor Servisi G.Saray, Selçuk İnan’ın ardından bir başka Trabzonsporlu genç futbolcu Ceyhun Gülselam’ı da renklerine bağladı. Bonservisi elinde bulunan ve Bordo Mavili yönetimin teklifini kabul etmeyen Gülselam, G.Saray’la her konuda anlaştı. Stoper ve ön libero bölgesinde görev yapabilen genç futbolcuyu G.Saray Teknik Direktörü Fatih Terim kadrosunda görmek istediğini yönetime bildirmişti. CHP’yle özdeşleştirilecek bir yönetici varsa, doğrudan Polat’tır. Seçim ve itibar kaygısı nedeniyle hangi kısır, ufak, sığ menfaatler peşinde koşarak inşaat halindeki stadı erken açtı. Orada yaşananlardan bir kişi sorumludur ki o Polat’tır” şeklinde konuştu. Kozak’tan ağır sözler G.Saray’ın duayen isimlerinden Hayri Kozak da “Ben böyle bir başkan söylemi ne gördüm; ne işittim. Kendi eliyle kaybettiği, yaptığı korkunç hatalarla teslim ettiği iktidarının hezeyanında, ne söylediğini bilmez bir hale gelmiş. Hemen bir doktora görünsün; acilen. Baştan aşağıya saçma sapan şeyler söylemiş. Utanmadan hangi yüzle serzenişte bulunuyor” dedi. Sezon açılışı Inter’le Gelecek yıl Avrupa kupalarında yer almayacak G.Saray, sezon açılışını dünya devi Inter’le yapacak. 24 Temmuz’da Türk Telekom Arena’da görkemli bir sezon açılışı yapmayı planlayan Sarı Kırmızılı yönetim, İtalyan ekibi Inter’e gönderdiği davetten olumlu yanıt aldı. söylemine sert çıkarak “Ben de ona ‘Adnancık’ derim ama yine demeyeyim, Adnan Bey diyeyim” dedi. Süren, “Adnan Polat, yönetimi sırasında her konuda başarısızdı. ‘Ünal Aysal kaçar’ sözü sadece ufak hırsçıkların dışa vurumlarıdır. Yeni hedef Mierjewski Teknik direktör Şenol Güneş’in Polonya Ulusal Takımı’nın önceki akşam Fransa ile oynadığı hazırlık maçını izlediği, ardından Adrian Mierjewski ile görüştüğü öğrenildi. Güneş’in bu görüşmede Adrian’ı Trabzon’a gelmeye ikna ettiği belirtildi. Ancak futbolcunun bonservisini elinde bulunduran Warsawa kulübünün Adrian’ı satmaya sıcak bakmadığı kaydedildi. Mierjewski transferinin gerçekleşmemesi durumunda ibrenin Sevilla’da forma giyen Romaric’e döneceği öğrenildi. G.Saray’a Yazık Olur Ünal Aysal’ı G.Saray’a başkan seçilmeden önce ve sonrasındaki ilk günlerinde en ciddi destekleyenlerden oldum. Geçmişine, eğitimine, mali durumuna, duruşuna bakarak G.Saray’a yararlı olacağını düşündüm, hâlâ da öyle düşünüyorum. Aysal, göreve gelişinden sonraki ilk icraatlarıyla beni yanıltmadı ama divandaki açıklamalarını dinlediğimde kendime gelemedim. Evet, G.Saray’ın ciddi borç stoğu var ve bunları vadeye yaymak gerek. Ama aslına bakarsanız bu borcun çoğu G.Saray’ın daha önceden sattığı şirket hisselerini geri almak için yapılmadı mı? Şimdi nereden çıktı yeniden hisse satışı. Biliyoruz ki bankalara 150 milyon dolarlık borca karşılık verilen 750 milyon dolarlık teminat içinde yüzde 38 oranında G.Saray hissesi de rehinli. Ama o başka bir husus çünkü 150 milyon dolara karşılık stat geliri, reklam geliri, yayın geliri yanında ek güvence şeklinde verilmiş. Yani doğrudan teminat değil. Oysa Aysal’dan G.Saraylıların beklediği şu. Başkan; kendi şirketleri ve şahsi hesaplarını tutup, milyar dolarlık işler yaptığı bankaları karşısına alacak ve “Benim başında olduğum kulübün 150 milyon dolar banka borcu var, buna karşılık 750 milyon dolarlık teminat vermiş. Şimdi ben sizden bu kredi veren bankaların yerine geçmenizi ve 150 milyon dolar borca karşılık 300 milyon veya 450 milyon dolar teminatı yeterli görmenizi istiyorum. Bunun dışındaki teminat gerekiyorsa ben size bu farkı şahsen taahhüt edeceğim” diyecek. Böylece yeniden yapılandırılan borçlardan sonra teminat kapsamı dışında kalan 300400 milyon dolar karşılığındaki tutar ile G.Saray yeni krediler alıp yoluna devam edebilir. Bu borçları Riva’dan gelecek gelirle, stat hasılatıyla ve yeni gelirlerle kapatabilir. Burada tabu olan husus G.Saray’a ait şirketlerin hisse satışı konusudur. G.Saraylılar Aysal’ı neden seçti ? Çünkü uzun zamandır, yaklaşık 1015 yıldır G.Saray devamlı para sıkıntısı ile gündemde. Bu sefer paralı, itibarlı bir başkan seçelim ve bu konu kapansın diye düşündüler. Hisseleri satıp, gelir yaratma modelini seçimden önce Aysal telaffuz etseydi muhtemelen seçimi kazanamazdı. Çünkü aynı yolla Mehmet Helvacı da, Turgay Kıran da hisse satarak kulübe kaynak yaratabilirdi. O nedenle yol yakınken Başkan Aysal’ı uyarıyorum. G.Saray hisse satışına tabu olarak bakıyor çünkü AIG ve QVT olaylarının travması daha dün gibi hafızalarda. Kaldı ki siz bu borçları zaten mayıs sonunda 65 milyon dolar, ağustos sonunda 50 milyon dolar ödenecek diye biliyordunuz. Şimdi daha önceden bildiğiniz, vadesi gelmiş borçtan 2030 milyon dolar fazlası çıktı diye hisse satmak da neyin nesi... G.Saray Genel Kurulu hisse satış yetkisi konusunda ne size, ne başkasına kolay kolay yetki vermez. Verse de ya süreyle ve geri alımınız taahhüdü ile verir ya da bunu başka güvencelere bağlar.. Hem siz başkan seçilmeden önce demediniz mi “Ben tüm aletlerimle G.Saray’ın hizmetinde olacağım” diye. İşte aletlerinizi kullanma zamanı geldi... Yol yakınken bu hususları tekrar düşünün ve daha ilk 100 gün dolmadan sıkıntılı duruma düşmeyin. Hem size, hem G.Saray’a yazık olur. Süren sert çıktı Faruk Süren, NTV Spor Radyo’ya yaptığı açıklamada, Polat’ın kendisini için ‘Faruk’ BEŞ KTAŞ BEBE’Y KAPTI Beşiktaş, İngiltere Premier Ligi ekiplerinden Manchester United’ın 21 yaşındaki Portekizli forveti Bebe ile kiralık olarak anlaştı. Tam adı Tiago Manuel Dias Correia olan genç forvet Portekiz İkinci Ligi takımı Estrela da Amodora’dan, Guimares’e, 5 hafta sonra da sürpriz şekilde Manchester United’a transfer olmuştu. Bebe, İngiltere Premier Ligi’nde forma giydiği 2 maçta gol sevinci yaşayamazken, Şampiyonlar Ligi’nde 4 karşılaşmada oynadı. Genç forvet geçen sezon Şampiyonlar Ligi’nde Bursaspor’a da gol atmıştı. Beşiktaş yönetiminin yeni transferleri temmuz ayında Avusturya’da yapacağı kampa kadar bitireceği belirtilirken, anlaşması feshedilmesi hedeflenen Matteo Ferrari’nin sorun çıkardığı ve sözleşme sonuna kadar hak edeceği tüm ücretini istediği öğrenildi. BURSA’DAN 4’TE 3 Spor Servisi Bursaspor Basın Sözcüsü Ferruh Nayman, teknik direktör Ertuğrul Sağlam’ın isteği doğrultusunda temasa geçtikleri 4 yabancı oyuncunun 3’üyle büyük ölçüde anlaştıklarını söyledi. Nayman, sağ kanada Whittaker’i transfer etmek için yoğun çaba harcadıklarını bildirdi. İsmini açıklamak istemedikleri diğer iki oyuncunun transferi konusunda da belli bir aşamaya geldiklerini ifade eden Nayman, “4 yabancı oyuncudan 3’üyle büyük ölçüde anlaşmaya vardık. Zaten hocamız öncelikli olarak 3 oyuncunun alınmasını istemişti. Diğer oyuncuyla anlaşamazsak yerine yerli bir oyuncu alırız” dedi. Ferruh Nayman, Sercan Yıldırım, Volkan Şen, Ozan İpek ve Turgay Bahadır ile ilgili çıkan transfer söylentilerine de değinerek, bu oyuncuların başka bir kulübe gitmesinin söz konusu olmadığını söyledi. Fransız futbolcu Eric Abidal ile ilgili yazılı ve görüntülü basında verilen bilgiler; gazeteci ve spiker dostlarımızın yeterli araştırmaları yapmadıklarını, edindiklerini bilimsel temele oturtmadan kullandıklarını gösteriyor. Barcelona sol bekinin; karaciğerinde rastlanan tümör nedeniyle geçen mart ayında ameliyat edilmesi, iki buçuk ay sonra sahalara dönmesi, Şampiyonlar Ligi finalinde 90 dakika oynaması ve maç boyunca 10.5 kilometre koşması, kanser hastalığına karşı alınmış bir zafer olarak tanımlanıyor. Gerçek ise başka... Diyaframın sağ altında yer alan, yaklaşık iki kilogram ağırlığa sahip, koyu kırmızı renkte bir organ olan karaciğer; beslenme yoluyla alınan (ilaç, alkol, hormon vb.) ya da yaralanma, ezilme veya spor sırasında açığa çıkan toksik maddelerin zararlı etkilerini azaltma görevini üstlenir. Örneğin protein yıkımına neden olan sportif Gerçek Başka... aktivitelerde su ile birlikte açığa çıkan amonyak moleküllerini birleştirerek üreye çevirir ve vücuttan kolayca atılabilecek hale getirir. Çabuk iyileşir ve kendini yeniler. Glikoz ve B grubu vitaminlerle beslenir. İstanbul Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde genel cerrahi uzmanı olarak görev yapan Operatör Doktor Orhan Yılmaz; Yüzme Federasyonu ile ENKA Spor Kulübü yüzücülerine eğitim ve tıbbi destek veren bir bilim insanı. Patoloji sonuçlarını bilmemekle birlikte, yaşanan gelişmelerden Abidal’in karaciğerinden alınan tümörün iyi huylu olduğunun anlaşıldığını söylüyor. İyileşmeyi hızlandırıcı aminoasit ve vitamin takviyesi yapılarak antrenmanlara kısa sürede başlamasının sağlandığını anlatıyor. Tümörün kötü huylu çıkması durumunda ise kemoterapi, radyoterapi veya immünoterapi uygulamalarının gerekeceğini belirtiyor. Tek veya ikili, bazen ise üçlü kombinasyonlarla uygulanan bu tür tedavilerin, vücudun bağışıklık sistemini zayıflatacağını ve bu durumda doktorların Abidal’in sahalara dönmesine izin vermeyeceğini hatırlatıyor. Operatör Doktor Yılmaz, benzer bir hatanın ABD’li ünlü bisikletçi Lance Armstrong ile ilgili bilgilerde de yapıldığını belirtiyor. Kanser teşhisi konan Armstrong’un önce tedavi edildiği, iyileşmenin ardından yaşamsal değerlerinin normal düzeylere gelmesi için yaklaşık üç yıl beklendiğini ve toplamda beş sene süren tedavi ve rehabilitasyon dönemlerinin ardından bisiklete binmesine ve yarışmalara katılmasına izin verildiğini söylüyor. Sözün özü spor, hastalıkları tedavi amacıyla kullanılmıyor. Tedavi tamamlandıktan sonra hastaların yaşam kalitesini arttırmak üzere rehabilitasyon sırasında veya sonrasında tavsiye ediliyor. Sağlıklı insanların hastalıklara karşı direncini arttırmak amacıyla yapılıyor ve yaptırılıyor. Gelişmelerin perde arkasını farklı açılardan anlatma, başarıları ilgi çekici hale getirme çabasıyla yazılıp, söylenenler; hem hasta hem de sağlıklı herkese zarar veriyor. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle