17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 1 HAZ RAN 2011 ÇARŞAMBA 8 SANDIĞA KÂMET ENGEL HABERLER 12 Haziran’daki seçime günler kala oy vereceklerin sayısındaki artış tartışılıyor Seçmenler oy kullanamama kaygısı yaşıyor C HAN ORUÇOĞLU / S BEL BAHÇETEPE Seçmen sayısında şaibe C HAN ORUÇOĞLU YSK BAŞKANI EM: ARTIŞIN NEDEN YEN S STEM Siyasi parti temsilcilerinin sorularını yanıtlayan YSK Başkanı Ali Em, 2007 ile 2009 seçimleri arasında seçmen sayısındaki 5 milyon 478 bin 162 kişilik farkın adrese dayalı nüfus kayıt sisteminden kaynaklandığını ifade etti. Em, 22 Temmuz’da yapılan seçimlerde seçmen kütüklerinin beyan esasına göre yapıldığını, 2008 yılında ise ilgili kanunlarda değişiklik yapılarak adrese dayalı sistemin getirildiğini, artık kişilerin resen kütüğe kaydedildiğini söyledi. Em, seçmen kütüklerini MERN S’ten aldıklarını kaydetti. Genel seçimler öncesi İstanbul’dan arayan yurttaşlar, seçmen listelerinden adlarının silindiğini iddia ettiler. Seçmenler, hataların düzeltilmesi için suç duyurusunda bulunduklarını belirterek, “seçim sonuçlarına hile karışmasından şimdiden kaygılandıklarını” belirttiler. 40 yıldır Moda’da ikamet eden Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Refika Dayıcıoğlu, ev adresinin farklı çıktığını, bilgilerin düzeltilmesi için defalarca nüfus müdürlüğü ve kaymakamlığa başvurduğunu ancak sonuç alamadığını söyledi. Ataşehir’de 32 yıldır aynı adreste ikamet eden Harun Erbaş, kendisinden habersiz nüfus bilgilerinin silindiğini, genel seçimlerde oy veremeyecek duruma getirildiğini belirtti. Erbaş şöyle konuştu: “Referandum öncesinde evime refErandumla ilgili anketörler geldi. Anketörlerin AKP’li olduklarını öğrenince, onları evimde istemediği mi söyledim. Onlar da bilgilerimin olduğu kâğıda işaret koydular. Seçim günü sandık başına gittiğimde anketörler, oy vermeye gelenlere yardım ediyordu. Yanlarına gittim, ‘Benim AKP’ye oy vermediğimi öğrendiniz, işaretlediniz ve Yüksek Seçim Kurulu’ndan benim bilgilerimi sildiniz’ dedim. Tabii ki kabul etmediler. Seçim öncesi AKP’ye oy vermeyecek insanlara engeller çıkartıyorlar. Bu işin peşine düştüm. Ama ikametinin değişmediğini bilmeyen ya da uğraşmak istemeyen yurttaşlar var.” Kartal’da 17 yıldır oturan Dumlu ailesinin, isimlerinin oturdukları adresten silindiği ortaya çıktı. Gazetemizi arayan Seniye Dumlu, “Muhtarlıktan seçmen kâğıdımızı alalım dedik. Muhtar bilgisayara baktığında adımızın seçmen listesinde olmadığını, oy kullanamayacağımızı söyledi” dedi. 12 Haziran’daki seçimlerde Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK), seçmen sayısını 52 milyon 700 bin olarak açıklaması tartışılmaya devam ediyor. YSK, 2002 yılındaki genel seçimlerde seçmen sayısını 41 milyon 407 bin, 2007 yılında bu sayıyı 42 milyon 799 bin olarak açıklarken, 12 Haziran’daki genel seçimlerde seçmen sayısını 10 milyon kişi artarak 52 milyon 700 bin olarak açıklamıştı. CHP Eskişehir Milletvekili Tayfun İçli, seçmen sayısındaki 10 milyonluk artışı İçişleri Bakanlığı’na soru önergesi olarak verdiğini belirterek “Sadece İçişleri Bakanlığı’na değil, YSK’ye de artış ile ilgili sorular sordum. Ama cevap alamadım. Artışın yanında örneğin Konya’da hayali mahalleler var. Tavuk kümeslerinde, boş tarlalarda seçmen kütükleri var. Bunun tek nedeni, seçmen kütüklerini İçişleri Bakanlığı’na bağlanmasıdır” dedi. 2007’deki genel seçimlerde seçmen sayısının bir önceki seçime oranla düştüğüne şimdi ise 10 milyonluk bir artış yaşandığına dikkat çeken İçli, “Buradan anlaşılıyor ki seçmen kütüklerinde ciddi bir şaibe var. İçişleri Bakanı bunlara yanıt vermiyor. Bu çok kaygı verici. 10 milyonluk artış, barajı arttırıyor, illerden çıkarılacak milletvekili sayısını değiştiriyor. Mahalli idare demokratik bir seçim siyasi iktidarın eline bırakılır? Bu siyasi iktidarın sicili bozuk. Seçime valilierle, kaymakamlarla, devletin her olanaklarıyla hazırlanıyor. Ve bu siyasi iktidara diyorsun ki sen seçmen kütüklerini oluştur. Bunu da adil olarak yap. Olacak şey mi bu?” CHP Manisa Milletvekili Şahin Mengü de 10 milyonluk artışın nedenini “YSK’nin kanunen kendi yapması gereken işi bir genelgeyle İçişleri Bakanlığı’na vermesi”ne bağlayarak “Seçmen kütükleri siyasi iktidarın elinde olduğu için herkes şüpheyle bakıyor. Ben de şüpheyle bakıyorum. AKP içinde bulunduğu seçime düzgün bakabilmek mümkün değildir. Burada ilk suçlu YSK’dir. Çünkü seçmen kütüklerini düzenlemek YSK’nin görevidir. Şu an bu görev bürokrasiye bağlandı. YSK bağımsızdı. Kimseden talimat almıyordu, verdiği kararları denetlenemiyordu” dedi. ‘YSK suçlu’ ler seçimlerinde de bu veriler kullanılacak. Bazı belediye başkanlıklarını 1 oyla bile başka bir partiye kaybedebiliyorsunuz. Buralarda da sıkıntılar yaşanacaktır” ifadesini kullandı. ‘ ktidarın sicili bozuk’ 12 Eylül’deki referandumda bazı polislerin hem kayıtlı oldukları sandıkta oy kullandıklarını hem de görevde oldukları sandıkta oy kullandıklarını anlatan İçli şöyle devam etti: “Ben bunun hesabını yaptım. Yaklaşık 2 milyon görevli polis kayıtlı sandıklarının dışın da görevli oldukları sandıkta da oy kullanabileceklerdir. Bunun yanında parmak boyaması uygulamasından da vazgeçildi. Siz eğer sahtekârlık konusunda gerekli düzenlemeleri yapmayıp şaibe yapılmasına neden oluyorsanız, parmak boyamasına da devam edeceksiniz. Güvenlik sağlanmıyor, parmak boyaması kaldırılıyor. Siyasi iktidar devletin parasıyla makarna, peynir, bulgur dağıtıyor. Bütün bunlar göz önüne alındığında bunların bilerek ve kasıtlı olarak yapıldığı ortaya çıkarıyor. Dünyanın neresinde ‘Tavuk kümeslerine kayıtlı seçmen var’ 12 Haziran’daki genel seçimlere 12 gün kala seçmen sayısındaki “anormal” artış tartışılmaya devam ediyor. CHP Eskişehir Milletvekili çli, seçmen kayıtlarının kanunda değişiklik yapılarak, çişleri Bakanlığı’na bağlandığını belirterek “Yani yürütme organına bağlandı. Nüfus ve Vatandaşlık şleri Müdürlüğü hazırladığı verilerini olduğu gibi YSK’ye veriyor. Doğruluğuna yanlışlığına bakmadan veriler seçmen kütüğü yapılıyor. Örneğin, Konya’da hayali mahalleler var. Tavuk kümeslerine, boş tarlalarda kayıtlı seçmenler var” dedi. Bağımsız aday Yaşar Okuyan, iktidarın Türkiye’nin kimliğini değiştirmeye çalıştığını vurguladı KABUK, DSP’N N POJELER N ANLATTI ‘Cumhuriyeti tasfiye edemeyecekler’ Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Okuyan, AKP iktidarı ile birlikte Türkiye’de bir “tasfiye” sürecinin yaşandığına dikkat çekerek, “Atatürk’ün kurduğu bu cumhuriyeti başka bir şeye dönüştürmeye çalışıyorlar” dedi. İstanbul Haber Servisi Yalova’dan bağımsız milletvekili adayı olan eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, AKP iktidarı ile birlikte Türkiye’de bir “tasfiye” sürecinin yaşandığına dikkat çekerek, “Anayasa değil cumhuriyetin kazanımlarını tasfiye edecekler. Atatürk’ün kurduğu bu cumhuriyeti başka bir şeye dönüştürmeye çalışıyorlar. Bu girişimlerin karşısına dikileceğiz ve sonuna kadar cumhuriyeti savunacağız” dedi. 12 Haziran seçimlerini gazetemize değerlendiren Yaşar Okuyan, AKP iktidarı karşısında yeterli muhalefetin olmadığını savunarak, “Bu durum seçmen açısından yeni bir arayış ortaya çıkardı. Seçime çok az süre kaldı ancak seçmen AKP’den memnun olmadığı halde gönül rahatlığıyla oy vereceği bir parti arayışında. Bu çok ciddi bir sorun. Türkiye’nin demokrasi sorunu bu ve AKP’nin de en büyük şansı” diye konuştu. AKP’nin iktidara gelmesiyle Yalova’nın da “sahipsiz” kaldığını anlatan Okuyan, “Yalova siyaset tarlasını yeniden ele almak istiyoruz. Yalnızca milletvekili seçmek için değil. Yerel seçimler de geliyor. Bu yerel seçimleri Yalova açısından biz çok önemsiyoruz. Bu seçimleri de bir hazırlık olarak görüyoruz. Çoğunluğu kadınlar ve gençlerden oluşan yeni bir kadro ile seçim çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu kadro içinde de yerel yönetim kadrolarımızı belirleyececeğiz” dedi. Yalova’da iki dönem milletvekilliği ‘Anayasa çalışmalarında herkesin görüşü alınacak’ İstanbul Haber Servisi Demokratik Sol Parti (DSP) İstanbul 2. Bölge milletvekili adayı Hikmet Kabuk, her evden bir oy isteyerek “İşsizliğin, açlığın ve yoksulluğun çözümü için her evden bir oy istiyoruz” dedi. Kabuk, DSP iktidarı ile tüm kurum ve kuralları işleyen bir demokrasi getireceklerini söyledi. Kabuk, parti olarak iktidara gelmeleri durumunda ise projelerini şöyle sıraladı: “Her evden bir kişiye iş vereceğiz. DSP hükümeti tarafından hayata geçirilen işsizlik sigortası süre ve aylık işsizlik maaşı arttırılacak. Tapu tahsis belgesi olan herkese tapusu verilecek, isteyen yurttaşlara TOKİ kat karşılığı yerinde dönüşüm sağlayacak. Korku düzenine son verilecek. Emeklilerin insanca yaşayacak ücret alması sağlanacak. Asgari ücret yükseltilecek. Seçim barajı düşürülecek, yeni anayasa çalışmalarında her kesimin görüşleri alınacak. Türkiye yeniden Atatürk Türkiyesi haline dönüşecek.” CHP’L EY DOĞAN: Bölgesel kalkınma planları uygulayacağız ÖZLEM GÜVEML Yalova’dan bağımsız aday olan Yaşar Okuyan, AKP’nin 9 yılda söz konusu ilde hiçbir çalışmada bulunmadığını kaydetti. yaptığını ve Yalova’nın ilk milletvekili olduğunu söyleyen Okuyan, 17 Ağustos depremi öncesi Yalova’da bir haftalık kongre düzenlediklerini, kongreye halkın oy kullanarak seçtikleri kendi temsilcilerinin yanı sıra milletvekillerinin de katıldığını anımsattı. Kongrede akademisyenlerin katılımı ile “deprem” sorununu da ele aldıklarına dikkat çeken Okuyan, “Muhalif kesimler deprem konusunu ele almamızı gereksiz buldular. Fakat depremde Yalova en çabuk toparlanan, en çabuk yaralarını sa ran il oldu” diye konuştu. AKP Yalova’da bir şey yapmadı “Yalova’nın kimliği denildiğinde akla gelen Atatürk ve doğadır” ifadelerini kullanan Okuyan, “Atatürk’ün özellikle savaştan sonra sık sık gelip burada dinlendiği ve çok ciddi devrim yasalarının hazırlıklarını da burada yaptığı biliniyor. Fakat bu son 9 yıllık süreçte AKP, Türkiye’nin kimliğini değiştirdiği gibi Yalova’nın kimliğini de değiştirme gayreti içerisinde. Bunlar kabul edilemez” dedi. AKP döne minde Yalova’da projesi yapılmış ya da temeli atılmış herhangi bir kamu kuruluşunun olmadığını da anlatan Okuyan, “Depremden sonra Japonya, depremde zarar gören yurttaşlar için bir rehabilitasyon merkezi açılması nedeniyle Türkiye’ye 4.5 milyon dolar hibe verdi. Ancak ben o dönem partimden istifa ettim. Sonra ise seçimler oldu. 9 yıllık süreçte ise hiçbir adım atılmadı. Hastanenin içindeki aletler alındı. Şu an o hastanenin yalnızca duvarları kaldı. Bırakın yeni bir şey yapmayı, bitmiş bir hastaneyi bile açamadılar” diye konuştu. ‘12 Haziran kırılma noktası’ Karikatürler bir dönemi aydınlatacak stanbul Haber Servisi Gülen Düşünce karikatür topluluğunun organize ettiği “Demokrasi için Sandığa” sergisi bugün açılıyor. 38 çizerin 80 çalışmasıyla katıldığı sergi 30 Haziran’a kadar Yıldız’daki Mimarlar Odası’nda görülebilecek. 12 Haziran’ı Türkiye için bir “kırılma noktası” olarak gören topluluk adına yapılan açıklamada, devlet mekanizmasının hemen her kurumunu ele geçiren iktidarın taşların tümünü yerinden oynatarak, ülkeyi bir bilinmezliğe doğru götürdüğüne dikkat çekildi. Çizerler, “13 Haziran sabahı nasıl bir ülkeye uyanırsak uyanalım, bu karikatürlerin ‘Dönemsel Belge’ olarak tarihe geçeceğinin bilincindeyiz” dedi. Sergide Ali Fuat Süer, Atilla Atala, Beti Gül Umuroğlu, Canol Kocagöz, Cemal Arığ, Coşkun Göle, Efe Erdoğan, Emre Yılmaz, Eray Özbek, Ercan Baysal, Gülek Kandıralı, Halis Dokgöz, Halit Kurtulmuş, Oğuz Gürel, Rasim Abay, Saadet Demir Yalçın, Sait Oktay, Serkan Sürek, Vahit Akça, Yüksel Can’ın da aralarında bulunduğu 38 karikatüristin eserleri bulunuyor. Karikatürler daha sonra bir albümde toplanacak. Sismolog, deprem bilimci ve CHP’nin İstanbul 2. Bölge 7. sıradan milletvekili adayı Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, Türkiye’de afet risklerinin azaltılabilmesi için Konut ve Şehircilik Bakanlığı kurulması, İstanbul ve Marmara Bölgesi’ne göçü önlemek amacıyla Anadolu’da bölgesel kalkınma planlarının uygulamaya konulması gerektiğini vurguladı. Eyidoğan, İstanbul’un ve Marmara Bölgesi’nin temel sorununun göç ve nüfus artışı olduğuna dikkat çekerek “Birinci derece deprem bölgesi olan Marmara Bölgesi’ne ekonominin yüzde 70’ini, ülke nüfusunun yarısını yığıyorsanız siz depremden korkmuyorsunuz demektir” değerlendirmesinde bulundu. Eyidoğan, CHP’nin afet risklerinin azaltılmasına ilişkin görüşlerini şöyle aktardı: “Yapısal yoğunluğu ve göçü engelleyecek programlar uygulanmalı. Güney ve Doğu Anadolu, Orta Anadolu, Karadeniz son 10 yılda göreli bir durgunluk, hatta ekonomik gerileme sürecine girdi. Bu kan kaybını önlemek için bölgesel kalkınma planlarını uygulamaya koyacağız.” BAĞIMSIZ ADAY BRAH M Ç ÇEK: Meclis’te sosyalist bir ses olmalı İstanbul Haber Servisi İstanbul 1. Bölge bağımsız milletvekili adayı İbrahim Çiçek, yurttaşlardan vekâlet isteyerek emekçilerin, öğrencilerin, kadınların ve gençlerin sesini TBMM’ye taşıyacağını söyledi. Çiçek, Terörle Mücadele Yasası (TMY) ve özel yetkili mahkemeleri kaldırmak için çalışmalarının öncelikli olacağını belirtti. Tutuklu bulunduğu cezaevinden 17 Mayıs’ta tahliye edilen Atılım Gazetesi Genel Yayını Yönetmeni ve İstanbul 1. Bölge bağımsız milletvekili adayı İbrahim Çiçek, “Bugün siyasi partilerin önünde yüzde 10 gibi bir ülke barajı sorunu var. AKP antidemokratik uygulamalarla örgütlenme ve siyasi seçimlerin önündeki engelleri sürdürmeye devam ediyor” diye konuştu. Çiçek, “Meclis’te artık sosyalist bir sesin olması gerekiyor” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle