26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 MAYIS 2011 ÇARŞAMBA CUMHUR YET SAYFA HABERLER Afyonkarahisar Cumhuriyet Meydanı’ndaki mitingde halka seslenen Başbakan Erdoğan CHP ve MHP’ye yüklendi 5 Erdoğan yine kasetle vurdu Başbakan Erdoğan, “CHP’si de, MHP’si de özeleştiri yapmak yerine doğrudan AKP’yi suçladı. Ağız birliği yaptılar AKP’yi suçluyorlar. Haddinizi bilin” dedi. AFYONKARAHİSAR (AA) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kamuoyunun gündemine oturan kaset skandallarını miting meydanlarında gündeme getirmeyi sürdürüyor. Erdoğan dün Afyonkarahisar’da, “CHP’si de, MHP’si de özeleştiri yapmak yerine doğrudan AKP’yi suçladı” dedi. Afyonkarahisar’da Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitingde partililere seslenen Erdoğan, CHP tarafından seçim sürecinde ifade edilen seçim vaatlerinin, DYP’nin 1991 yılındaki vaatlerinin tıpkısı olduğunu söyledi. Erdoğan, “CHP’de kaset mağduru genel başkan gitti, kaset malulü bir genel başkan geldi. Bugünlerde MHP de kaset mağduru. Biz en başından itibaren bu ahlaksızlığa prim vermedik, bu ahlaksızlığı siyasetin malzemesi yapmaktan özenle kaçındık. CHP’si de, MHP’si de özeleştiri yapmak yerine doğrudan AKP’yi suçladı. Şu anda yargı görevini yapıyor mu? Yapıyor. Yürütme işini yapıyor mu? Yapıyor. Ağız birliği yaptılar AKP’yi suçluyorlar. Haddinizi bilin. Afyonlu ünlü hattatımız var, Hattat Karahisari. Onun hattıyla ben bunlara tekrar sesleniyorum, ‘edep yahu’, AKP sizin kirli işlerinizin, kirli ilişkilerinizin takipçisi de, meraklısı da değil. Sağa sola çamur atmayı bırakın da önce özeleştirinizi yapın” dedi. Erdoğan, kaset olaylarının partilerin genel başkanlarıyla ilişkisinin olmaması gerektiğine ve partiyi ilgilendirmeyeceğine işaret ederek, “Ama bunlar ortaya çıktığında lidere düşen, bunları tasfiye etmektir” dedi. Gayri meşru işin özeli olmayacağını ifade eden Erdoğan, “Hele hele bu Müslüman topluluğa, bunun siyasetinde önde gelen isimlerine bu yakışır mı? Gayri meşru ise bunu özele sokmak yanlıştır” diye konuştu. MHP lideri Devlet Bahçeli ve CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na seslenen Erdoğan, “Sağda solda suçlu aramayı bırakın da kendi çevrenize bakın. Sen o kasetten istifade edeceksin, o kasetler marifetiyle işbaşına geleceksin, avukatlığını yaptığın çetelere kol kanat gereceksin, sonra çıkıp AKP’yi suçlayacaksın. Sayın Bahçeli “Gökkubbeyi üzerine yıkacağım” diyor. Sen de o mecal var mı? Önce yönettiğin şu kadroya hakim ol” diye konuştu. Seçimler ve Küresel Oyun... Yirmi gün önce bir seçim havası yoktu Ege’de... Oysa yavaş yavaş hareketlenme başlamış, parti örgütleri, milletvekili adayları “araziye” çıkmış. Peki arazide nasıl bir hareketlenme var? Karacabey Ovası’nda yine kır kahvelerinde sohbet ediyorum. Mazot, tohum, gübre fiyatları... Üreticinin başlıca sorunları bunlar. Karacabey Ovası’nda ne yaşanıyorsa, Manisa’nın Gediz Ovası’nda da aynı sorunlar karşımıza çıkıyor. Salihli, Alaşehir, Sarıgöl... Aynı durum Uşak yöresinde de yaşanıyor, Muğla’da da... İlk izlenimlerim şöyle: Üreticiler giderek yoksullaşıyor, traktörler evlerinin önünde duruyor çünkü mazot fiyatları can yakıyor... Üretici borç batağında. Ege’de Kemal Kılıçdaroğlu rüzgârı esmeye baslamış. Dün değindim, bugün de yineleyeyim; İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyonun CHP’ye en azından 4 puan getirdiğini söyleyebilirim. Gençlerle konuşuyorum gittiğim yörelerde... Gençler özerk ve demokratik bir üniversite istiyorlar... Gericiliğe ve karanlığa karşı aydınlığı savunuyorlar... Irkçımilliyetçi düşüncenin beslediği linç kültürüne karşı barışın, demokrasinin ve özgürlüğün, eşitlikçi bir anayasayla yaşam biçimine dönüşeceğine inanıyorlar. Bunları söylerken, PKK’nin silahı bırakmasını, kimi BDP’li milletvekillerinin gözdağı veren konuşmalardan kaçınmasının altını açıkça çiziyorlar. Gençler şöyle düşünüyor: “Biz özerk ve demokratik, parasız bir üniversite isterken Türklerin ve Kürtlerin bu topraklarda barış ve demokrasi içinde yaşamasından yanayız.” Seçim notlarımı Cumhuriyet’in “seçim sayfalarında” daha derinliğine yazacağım... Üç günlük gözlemlerim, 20 gün önceki gibi değil. CHP ve MHP Ege’de yükselişte. Kırsal kesimde AKP oylarının büyük bölümü MHP’ye akıyor galiba. DP oyları da aynı yöne kayıyor. Balıkesir, Manisa, Aydın kırsalında böyle bir algılama var... Başta İzmir olmak üzere Ankara ve İstanbul’da CHP oylarında yükseliş olduğu bir gerçek. 12 Haziran’da AKP 289304 arasında milletvekili çıkarırsa kimse şaşırmasın... Büyük kentlerde işsizlik ve yoksulluk... Ege’de Türkiye’nin kırsal kesiminde yaşanan sorunlar... Sütçülüğün can çekişmesi... Türkiye’nin yılda 4 milyar dolarlık likit yağ ithali... Trakya’da ve Ege’de ayçiçeği üreticileri şaşkın, pamuk üreticileri karaborsadan tohum buluyor... Samsun’da açlıktan ölen iki buçuk yaşındaki Kübra bebek... Kılıçdaroğlu ölen bebeğin ailesini ziyaret edince Sağlık Bakanı Recep Akdağ ne demişti: “Kılıçdaroğlu, Kübra bebeği istismar etti!” Birgün gazetesinde Jean Ziegler’le Selami İnce’nin yaptığı söyleşi aklıma geldi Bakan Akdağ’ın açıklamasını okurken. Ziegler, BM Yiyecek Hakkı Özel Raportörü’ydü ve şöyle diyordu: “....Çocuklar ölmüyor, öldürülüyor. Açlıktan ölenler parlamentonun önündeki çimenlikte ölmüyorlar ki, görülsünler. Her beş saniyede bir bu dünyada bir çocuk açlıktan ölüyor... Bu sayı Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) dünya gıda raporunda duruyor. Her dört saniyede bir insan, görme yetisini kaybediyor, çünkü yeterince A vitamini alamıyor. Her altı insandan biri ciddi bir biçimde yetersiz besleniyor.” Balıkesir üzerinden Sındırgı’ya oradan Aydın’a geçerken Türkiye’de açlıktan ölen çocukları düşünüyorum... Bir ülkede açlık verimli tarım alanlarını “çokuluslu altın avcıları”na peşkeş çekmekle önlenemez. Jean Ziegler devam ediyor: “Bir İsviçreli olarak kendi ülkemin zenginliğini şöyle tanımlarım: Yeraltı zenginliği, yabancı para, kanlı para. Üçüncü dünyanın kanlı parası, vergiden kaçırılan para. Sadece 2.2 milyar frank eski Kongo Devlet Başkanı Mobutu’nun parası ki, Kongo’da hastaneler yetersiz. 1.8 milyar, Nijerya eski devlet başkanı, kokain bağımlısı, katil Abacha’nın parası. Bu liste çok uzundur. Nazi altınlarının paraya çevrilmesinden de söz etmeliyiz.” 12 Haziran seçimleri, vahşi kapitalizmin güler yüzü küreselleşmenin kuşatması altında... CHP’liler biraz da bu konuların üzerine gitsinler... Yararını görürler... AKP afişine polis nöbeti EDİRNE (Cumhuriyet) Edirne’de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük fotoğrafının bulunduğu seçim afişinin sivil polislerce 24 saat korunduğu ortaya çıktı. AKP Edirne İl Teşkilatı, geçen hafta kiraladıkları bir dükkânın dışına bugün kentte miting yapacak olan Erdoğan’ın büyük fotoğrafının bulunduğu seçim afişi astı. Ancak afiş, 4 Mayıs sabahı kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce yırtıldı. Bir gün sonra afişin yenisi yapılarak aynı dükkânın dışına yapıştırıldı. Edirne Emniyet Müdürlüğü, afişi korumak için başına polis dikti. 24 saat görev yapan polis afişi koruma altına aldı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle