Katalog

SAYFA 15 Aydınlık bir ‘Aida’ yorumu Ferzan Özpetek’in sahneye koyduğu ‘Aida’ operasının prömiyeri talya’da yapıldı Kültür Servisi talya’daki 74. Maggio Musicale Fiorentino Festivali’nin önceki akşamki açılışında sahnelenen Ferzan Özpetek’in yönettiği “Aida” operası izleyicilerin beğenisini topladı. Orkestrayı Hintli şef Zubin Mehta’nın yönettiği, sahne tasarımını Oscar ödüllü Dante Ferretti’nin hazırladığı operayı izleyenler arasında talya Kültür Bakanı Giancarlo Galan, Türkiye’nin Roma Büyükelçisi Hakkı Akil, Floransa Valisi Paolo Padoin ile Floransa Belediye Başkanı Matteo Renzi de vardı. Prömiyerin ardından büyükelçi Akil, “Özpetek’in Aida’ya getirdiği çok değişik, aydınlık bir reji yorumu vardı” diye konuştu. Özpetek’in eserde, Adıyaman’daki Nemrut Dağı’nda bulunan ve M.Ö 62 yılında Kommagene Krallığı tarafından yapılan heykel başlarını kullanması da hoş bir sürpriz olarak değerlendirildi. Yüksel Aksu yeni filminin çekimlerine başladı Efeler ve ‘entel’ler Ege’de buluşunca CEREN ÇIPLAK MİLAS “Dondurmam Gaymak” filminin yönetmeni Yüksel Aksu ikinci uzun metrajlı filmi “Entelköy: Efeköy” için yine Ege’de kameranın arkasına geçti. Muğla’nın Milas ilçesinin Pınarcık köyünde bizi Efe havaları ile karşılayan Yüksel Aksu, ekibi ve köy halkı köy meydanını davul zurnayla, ikramlarla film setinden daha çok bir şenlik alanına döOkuyan insanın ‘entel’ nüştürmüştü. diye yaftalanmasının 12 Yine bir “Ege koEylül’ün ürünü olduğunu medisi” ile karşımıza çıkmaya hazırlasöyleyen Aksu, ”Aktivistler nan Aksu, filmin segenelde bölücü, anarşist gibi naryosunu 90’larda arkadaşlarıyla kurma gösteriliyor. Bu filmde gerçek yı planladıkları “kovatanseverlerin onlar mün köy” fikrinden olduğunu söylüyorum” diyor. yola çıkarak oluşturmuş. Aksu, filminde çevre meselesinin baskın olduğunu söyleyerek bir grup çevreci aktivistin yani “entel”lerin Ege’de komün köy kurmalarını ve köye termik santralın kurulmasının gündeme gelmesiyle köy sakinleri ile “entel”ler arasındaki komik ve çarpıcı ilişkiyi anlatıyor bu kez. “Entelektüeller artık kırsal bölgeleri, özellikle de Ege’yi tercih ediyorlar. İstanbul, metropoller çok şişti. İnsanlar artık kapitalizm yalanına inanmıyorlar” diyor. Okuyan insanın ‘entel’ diye yaftalanmasının da 12 Eylül’ün ürünü olduğunu söyleyen Aksu, “Mesele şu” diyor, “Çevreciler, doğacılar, aktivistler genelde bölücü, anarşist, halk düşmanı gibi gösteriliyor. Ben de filmimde ger çek vatanseverlerin onlar olduğunu söylüyorum. Kavramları da tersyüz ettim. Filmde Türkiye’ye yerleşmiş bir Alman kadın türkü dinliyor, türkü araştırıyor ancak mahallenin muhtarı, yani yerel halk disko müziği, slov müzik dinliyor…” Filmin oyuncularından köyün berberi de rolünün “entel”lere eşek satmak olduğunu söylüyor. Aslında eşekler filmde doğanın, bilgeliğin simgesi. “Geyik muhabbeti derler ya bu filmde de bolca eşek muhabbeti var” diyor Aksu. Nejat Yavaşoğulları, Şahin Irmak, Ayşe Bosse, Ayla Arslancan, Ümit Olcay, Hamit Demir, Engin Akın, Emin Gürsoy, Recep Yener’in yanı sıra “Dondurmam Gaymak”taki gibi Pınarcık köyünün sakinleri de rol alıyor filmde. Çekimlerinin altı haftada tamamlanması planlanan ve önümüzdeki kış gösterime girecek film için Aksu’nun son sözleri “Filmde bu kez Karagöz değil, Hacivat haklı çıkacak. Popülizm yapmayacağım” oluyor. C MY B C MY B