Katalog

15 N SAN 2011 CUMA CUMHUR YET SAYFA DİZİ 9 AVUKATLAR B RGEN’E TEPK GÖSTERD Vietnam heyecanla yaz aylarında ABD Başkanı Obama’yı bekliyor: Savaşı unutmak istiyorlar! üzü Napalmdan yanmış, parmakları, olacağı bu yanıklardı…. bir artröz hastasının parmakları gibi “Şimdi bu sergide bulunmakla nasıl baş çarpılmıştı. ediyorsunuz? Burada olmak sizin için nasıl Ba Han şeklini yitirmiş dudaklarından gene bir duygu?” diye sözü üstelediğimde Han, de gülümsemesini silmemişti. lafı uzatmadan; “Çok acı çekiyorum” dedi: Vietnamlı fotoğrafçı Ba Han’la, Saygon’un “Sergiyi gezerken, otuz beş küsur yıl önce “Savaş Kalıntıları Müzesinde”; savaş fotoğyaşadığımız acıların hepsini yeniden yaşırafçıları anısına düyorum. Ama her şeye zenlenen bir sergide rağmen olanları geritanıştım. ye atmak ve gelecek Yanına yaklaşıp, için yaşamak zorun“Siz de bir savaş mudayız!” habiri misiniz?” diye Bu topraklarda sordum. “Amerikan Savaşı” “Hayır” dedi: “Violarak anılan “Vietetnam savaşında ben nam Savaşı” arkada öğrenciydim. Ama sadece 3 milyon Vietsavaş, o dönemi yanamlı ölü bırakmakla Fotoğraflar: G AN PAOLO PAPA şayan çok insan gibi kalmamış aynı zamanbenim de üzerimde da Han gibi yüz binlerizlerini bıraktı…” ce insanı malul etmiş… İlk yıllarında adı “Savaş Suçları Müzesi” Vietnam’ın bugün en tanınmış fotoğrafolan bu müze, “Amerikan/Vietnam Savaşıçılarından biri olan Han’ın “savaş izleriynın” arkada bıraktığı tüm bu tahribatı belgelele” kastettiği; yüzünde, ellerinde, gövderiyle ortaya koyuyor… sinde taşıdığı ve ilelebet taşımak zorunda Y Mahkemede işkence yüzleşmesi İstanbul Haber Servisi Adli Tıp Uzmanı Prof. Şebnem Korur Fincancı ile Gerçek Gündem adlı internet sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Barış Yarkadaş’ın yargılandığı davaya, ilk kez davacı eski Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Daire Başkanı Nur Birgen katıldı. İşkenceye uğrayanlara verdiği ‘sağlam’ raporlarıyla tartışmalara neden olan Birgen ile avukatlar arasında ilginç diyaloglar yaşandı. Avukat Efkan Bolaç, “Beni tanıdınız mı? Bir otobüs polisten dayak yedim. Ayakta duracak halde değildim. Yüzüme dahi bakmadan bana sağlam raporu verdiniz” dedi. Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada avukatlar Birgen’e çok sayıda soru sordu. Avukat Bolaç, Birgen’e yönelik olarak “17 yıl önce stajyer avukatken, bir otobüs polisten 2 gün işkence gördüm. Ayakta durmaya takatim yoktu. Siz benim gibi binlerce kişiye işkence gördüğümüz halde, ‘sağlamdır’ raporu verdiniz” dedi. Bolaç ayrıca “1994 ve 1997 arasında verdiğiniz tüm raporları inceledim. Sağlam raporu verdiğiniz insanlar cezaevine girdikten sonra 10 gün iş göremez raporu aldılar. Şikâyette bulundum. 6 ay meslekten men cezası aldınız ama ceza iptal edildi” diye konuştu. “Yüzü Vietnam savaşında Napalm bombasından yanan fotoğrafçı Ba Han: ‘Ağıt sergisini gezerken, otuz beş küsur yıl önce yaşadığımız acıların hepsini yeniden yaşıyorum’ diyor: ‘Ama her şeye rağmen olanları geriye atmak, gelecek için yaşamak zorundayız!’ ” Chinook helikopterleri ve muharebenin kralı! ahçe kapısından girer girmez önce “Günaydın Vietnam”, “Şimdi Kıyamet”, “Platoon/Müfreze” gibi ünlü Holywood filmlerinden hatırladığımız ağır savaş silahlarıyla karşılaşıyoruz… En başta bir tank görüyorum. Yanında “MI07175 mm. King of the Battlefield/Muharebe Alanının Kralı” yazıyor. “Muharebenin kralı”nın yanına 40 tonluk bir buldozer yerleştirilmiş... Bu buldozerleri ABD bu topraklarda, ormanlık arazi, pirinç tarlası, meyve bahçesi, köy, mezra, mezarlık ne varsa… yerle bir etmek için kullanmış. Güdülen hedef; “Vietcong” tabir edilen Vietnamlı komünist gerillaları, saklanabilecekleri sığınaklardan mahrum bırakmakmış… Buldozerlerin hemen yanında “MI32 Flame Thrower/Alev Püskürtücüler” sergileniyor. Alev püskürtücülerin beri tarafında, bugün bile görünümüyle dehşet yaratan bir “CH47 Chinook helikopteri” göze çarpıyor. Boeing firması tarafından üretilen bu helikopterler savaşa, askeri birlik ve akla gelebilecek her tür ağır silah taşımış. Havada savaş uçaklarına yakıt ikmali yapabilen bu canavar araçlar, dağlık bölgeler dahil en imkânsız görünen arazilere dahi iniş kalkış yapabiliyormuş… Müzeyi gezen turistler ve hele hele de Amerikalılar, bu Chinook helikopterler ve az ilerdeki F5A jet av bombardıman uçaklarının yanından fotoğraf çektirmeden geçmiyor… SUYLA ŞKENCE V ETNAM’ DA BAŞLAMIŞ “Waterboarding” adıyla anılan ve kişide tazyikli suyla boğulma hissi veren işkence türünü örneğin Amerikalılar Irak savaşından çok önce Vietnam’da uygulamışlar. Müzede “waterboarding işkence sisteminin” çarpıcı fotoğrafları var. Vatanlarını korumaktan başka bir şey yapmayan direnişçilerin iplerle birbirlerine bağlanarak, Amerikan subayları tarafından sorguya çekilmek üzere götürülüşlerinin resimleri de gene yakın geçmişin “çuval geçirme” fotoğraflarıyla büyük benzerlikler gösteriyor… Savaşın en büyük badirelerinden biri olarak anılan “My Lai” katliamına apayrı bir bölüm ayrılmış. Katliamın geçtiği köye art arda konan helikopterlerden inen ABD birlikleri; burada ateş hattına kim girerse kadın, erkek, çoluk, çocuk, hayvanları… vurmuşlar. Evleri yerle bir etmiş, kuyuları zehirlemişler… İngiliz düşünür Bertrand Russell’ın kurduğu ve Türkiye den Mehmet Ali Aybar’ın da katıldığı “Russell Mahkemesi” bütün bunlardan ötürü “ABD’yi Vietnam halkına karşı savaş suçları ve soykırım uygulamakla” itham etmiş. ‘Zere ve Akçay’ı tanıyor musunuz?’ Avukat Behiç Aşçı da, Birgen’e “Güler Zere ve Abdullah Akçay’ı tanıyor musunuz?” diye sordu. Aşçı, “Zere cezaevinde kanser hastası olmasına rağmen Birgen, sağlam raporu verdi. Güler daha sonra yaşamını yitirdi. Birgen’e bunu hatırlatmak istedim” ifadesini kullandı. Avukat Eşber Yağmurdereli ise gözleri görmemesine rağmen Birgen’in kendisi için ‘Cezaevinde kalabilir’ raporu verdiğini söyledi. Birgen ise iddiaların doğru olmadığını belirtti. Zere’ye ‘hastanede tedavi görebilir’ şeklinde yaklaşık 45 adli tıp uzmanı tarafından imzalanmış bir rapor verdiklerini söyleyen Birgen, avukat Yağmurdereli hakkında da rapor değil, ‘kuruma gelmesi konusunda müzekkere’ yazdıklarını belirtti. B olarak yaşayan Capa, meğer burada… “Vietnam Savaşı’nın” girizgâhı addedilen “Birinci Çinhindi” savaşında ölmüş… Birinci Çinhindi savaşı; Vietnamlıların, sömürge gücü Fransa boyunduruğundan kurtulmak için 194654 arasında giriştikleri bağımsızlık savaşına verilen isim… İkinci Çinhindi savaşı da Vietnam Savaşı oluyor! Capa bunlardan ilkine katılmış. Savaşın son yılında henüz 40 yaşında… bir pirinç tarlasında fotoğraf çekmeye çalışırken yanlışlıkla mayına basarak ölmüş. Efsane fotoğrafçının yanına koşan “Life” dergisi muhabiri John Meckline; Capa’nın birkaç dakika içinde elinde sıkı sıkıya tuttuğu bir fotoğraf makinesiyle öldüğünü anlatıyor. Meckline ardından karşısına çıkan ilk Vietnamlı doktorun; “Çinhindi’de ölen ilk Amerikalı gazeteci arkadaşınız bu mu” diye sorduğunu; buna verdiği “evet” yanıtı karşısında doktorun şu sözleri söylediğini naklediyor: “Amerikalılar bazı gerçekleri böyle işte kafalarını vura vura öğrenecekler!” Ne var ki Amerikalılar Birinci Çinhindi savaşından hiçbir şey öğrenmedikleri için, birkaç yıl sonra İkinci Çinhindi savaşını fitilliyorlar… Pompalı tüfekle ateş: 2 ölü İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Menemen ilçesinde kır bekçiliği yapan S.K. (32), İzmir Caddesi’nde, aralarında husumet bulunduğu öğrenilen hurdacı Emrah Sırtıkırmızı (30), kardeşi Erhan Emre Sırtıkırmızı (27) ve yeğenleri Doğukan’a (13) pompalı tüfekle ateş açtı. Doğukan Sırtıkırmızı olay yerinde, Erhan Emre Sırtıkırmızı ise kaldırıldığı hastanede öldü. Kaçan zanlı aranıyor. Gölete düşen çocuk öldü ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Birecik ilçesine bağlı Bozdere köyünde arkadaşlarıyla oynayan İbrahim Halil Çelik (9), yağmur sularının birikmesi sonucu yaklaşık 2 metre derinlikteki suyun toplandığı gölete düştü. Boğulan Çelik’in cesedi sudan çıkarıldı. merikalılar kafalarını vura vura öğrenecek!’ Her biri ayrı film ya da roman konusu olabilecek ölü ve kayıp “74” fotoğrafçının yapıtları ile son anlarına ilişkin belgelerin sergilendiği müzenin odalarında, ilk karşıma çıkan fotoğraflar “usta” Robert Capa’nınkiler oluyor. Ünlü Magnum fotoğraf ajansını kuran Capa adını duymuşsunuzdur. Hani İspanyol İç Savaşı’ndaki “Düşen Asker” karesi ile efsane olan fotoğrafçı… “Düşen Asker”e tesadüf etmedinizse, Capa’nın “Paris’ in kurtuluşu”/“Normandiya Çıkartması” gibi fotoğraflarını mutlaka bir yerlerde görmüşsünüzdür… İspanyol İç Savaşı, İkinci Dünya Savaşı, 1948 Arapİsrail savaşı… derken… 20. yüzyılın en büyük savaşlarını birinci elden “savaş fotoğrafçısı” ‘A Ziyaretçilerin çoğu AMER KALI “Savaş Kalıntıları Müzesinde” en dikkat çeken özellik, ziyaretçilerin ezici çoğunluğunun yabancılardan ve bilhassa da Amerikalılardan oluşması. Müzeyi birlikte gezdiğimiz rehber, “Vietnamlıların savaşı ‘anımsamamak’ için hâlâ bugün ellerinden geleni yaptıklarını” söylüyor. “Biz Vietnam savaşı üzerinde film, sergi, belgesel görmekten hoşlanmayız” diyor: “Bu nedenle burada çok sayıda Vietnamlı görmemeniz normal!” Karşıma çıkan tek Vietnamlı nitekim Ba Han. O da eli mahkum bir Fransız fotoğrafçı ekiple buraya gelmiş ve “Geçmişi bırakıp, geleceği düşünelim!” diyor. Ba Han’la karşılaştığım sergi, müzenin üst katında. Serginin adı “Requiem”. “Ağıt” diye çevirebileceğimiz bu “requiem” bölümü, savaşta yaşamını yitiren Vietnamlı, Amerikalı, Fransız, ngiliz… fotoğrafçıların anısına ayrılmış. “Ölüm” karşısında Vietnamlılar, “bizöteki” ayrımı yapmamışlar. Görev başında ölen her milletten fotoğrafçı/gazeteci için; “ağıt” bölümünde aynı yer ve aynı paha biçilmiş. Bu çok etkileyici. Dershane sınavları ücretsiz ANKARA (AA) MEB Özel Dershaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Resmi Gazete’de yayımlandı. Yeni düzenlemeye göre dershaneye kayıtlı öğrenciler ile dershaneye kayıtlı olmayıp düzey belirleme ve deneme sınavlarına katılan öğrencilerden sınav için ücret alınmayacak. ABD ÖZÜR D LEM YOR Washington Russell Mahkemesi sonuçlarını tümden görmezden gelmiş. O gün bugün ABD Vietnam’dan, “savaş suçları” adına özür dilemiyor. Müzenin fotoğraf sergisinde tanıdığım Ba Han gibi milyonlarca savaş mağduruna savaş tazminatı ödememek için Washington bu topa girmiyor. Vietnam’ı savaş yıllarından sonra ziyaret eden ilk ABD Başkanı olan Bill Clinton, “58 bin Amerikalının yaşamını yitirdiği savaş için kimseye özür borcumuz yoktur!” diyerek bu konuyu kestirip atmış. Buna karşın Vietnam’la ticari ilişkileri başlatan ilk ABD Başkanı da gene Clinton olmuş. Hanoi’da Vietnam savaşından sonra ABD Büyükelçiliği ilk kez Clinton döneminde açılmış. Clinton’dan sonra George W. Bush da Vietnam’ı ziyaret etmekten geri kalmamış. Ve ABD süreç içinde ülkenin Çin’den sonra en büyük ticaret partneri haline gelmiş. Vietnam şimdi büyük heyecanla Obama’yı bekliyor. Hediyelik eşya mağazalarında, kitapçı dükkânlarında sergilenen Obama kitaplarının sayısına bakılırsa; önümüzdeki yaz ülkeyi ziyaret etmesi beklenen “karaderili başkan” Vietnam’da çok popüler. SÜRECEK Servis kazası: 10 öğrenci yaralı ŞANLIURFA/KIRKLARELİ (AA) Şanlıurfa’da öğrenci servisiyle otomobilin çarpışması sonucu 10’u öğrenci, 13 kişi yaralandı. Yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığı bildirildi. Kırklareli’de askeri aracın devrilmesi sonucu ise 11 kişi yaralandı. ‘Ölümün canı cehenneme’ kinci Çinhindi savaşının namı diğer Vietnam savaşının! trajedisini, Capa gibi elinde fotoğraf makinesiyle ölen; “Life” fotoğrafçısı Larry Burrows’un objektifinden izliyoruz “Requiem”de. Burrows, yerküre üzerinde o yıllarda “CNN” etkisine sahip olan “Life” dergisi adına Vietnam’da cangıl savaşını görüntüleyen ilk fotoğrafçı. 25 Ocak 1963 tarihli röportajın başlığında “Cangıl savaşına giderek saplanıyoruz” sözleri dikkat çekiyor. Vietnam savaşını ilk kez kapak yapan “Life” dergisinin dört tam sayfasına birbirinden çarpıcı fotoğraflarla imza atan Burrows meslek anlayışını arkadan şu sözlerle özetliyor: “Olan biteni belgelemek adına ben elimden ne gelirse yaparım. Ölümün mutlak gerçekliğinin ne olduğunu biliyorum. Ama işimi yaparken bazen ‘ölümün canı cehenemme!’ demek zorunda olduğum anlar da oluyor…” Burrows da Capa gibi aynen, muazzam tecrübesine rağmen; “ölümün canı cehenemme!” dediği yüksek dozlu adrenalin anlarından birinde ölüyor… Danıştay ve YYÜ’ye atama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Danıştay Üyeliğine eski Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürü Dr. Hasan Gül’ü seçti. Gül ayrıca, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörlüğü’ne, Yükseköğretim Kurulu’nun önerdiği adaylar arasından Prof. Peyami Battal’ı atadı. İ Saygon’un “Savaş Kalıntıları” müzesindeki “Requiem/ağıt” sergisinde bu etkileyici hikâyeleri yanında, ABD emperyalizminin anatomisinin de sergilenişine tanık oluyoruz. Müzenin bir bölümünde Vietnam savaşında Amerikan askerlerine dağıtılan kitapçıklardan alıntılar var. “Yeni bir savaş tarzı” başlığını taşıyan kitapçık; şu mesajı işliyor: “Buraya biz fethetmeye değil, insanlara yardım için geldik. Burada bulunmamızın nedeni, Güney doğu Asya’yı komünist saldırılardan korumak!” Tam bu satırların yanına Vietnamlılar da şu açıklamaları koymuşlar: “(Sözüm ona insanlara yardım etmeye gelen Amerikan askerleri) aralarında çocuklar, kadınlar, yaşlıların da bulunduğu sıradan Vietnamlıları tutukladı veya öldürdü. Evleri, okulları ve hastaneleri yok ettiler. Ormanla Fetih yerine yardım için savaş! rımızı ve ürünlerimizi tahrip eden kimyasal silahlar/zehirler kullandılar… Vietnamlıların yüzde 80’i çiftçiydi. Amerikan saldırıları savaşta askerlerden çok sivil halkı yok etti. Savaşta 3 milyon insan öldü. 4 milyon kişi yaralandı…” ‘Fetih yerine yardım için savaş’ ilk kez Vietnam’da uygulamaya sokulmuş! Çeyrek yüzyıl sonra tıpkı Irak’ta uygulamaya konulacağı gibi “Fethetmeye değil, Irak’a yardım etmeye, demokrasi getirmeye geliyoruz” diyen ABD güçleri, Ortadoğu’nun sivil halklarına da aynen böyle bu stratejiyle ölüm saçmadı mı? Yüz binlerce sivil Iraklı Amerikan bombaları altında aynı şekilde yok edilmedi mi? Saygon’da “Savaş Kalıntıları Müzesi”ni gezerken Vietnam Savaşı’nın Amerikan emperyalizmi tarihinde çok ciddi bir kilometre taşı olduğunu; o tarihten bu yana birebir bazı şeylerin nasıl hiç değişmeden devam ettirildiğini kavrıyorsunuz. Liseye molotofkokteyli NUSAYBİN (AA) Mardin’in Nusaybin ilçesindeki Emire Gözü Lisesi’ne molotofkokteyli atıldı. Okulda hasara yol açan saldırıyla ilgili soruşturma başlatıldı. Amerikan emperyalizminde dönemeç Çamaşırhane’de patlama AYDIN (Cumhuriyet) Aydın’da MilasDidim yolu üzerindeki bir alışveriş bölgesinde bulunan çamaşırhanede patlama meydana geldi. Çıkan yangın, yapı malzemeleri satan mağazaya sıçradı. Olayda 8 kişi yaralandı. Haber Merkezi Süper Loto’da şanslı rakamlar 17, 18, 34, 35, 41 ve 52 olarak belirlendi. 6 bilen 1 kişi 3 milyon 562 bin lira kazandı. 5 bilen 4 bin 607 lira, 4 bilen 85 lira 50’şer kuruş, 3 bilen 6 lira 90’ar kuruş alacak. C MY B C MY B Bir kişiye 3.5 milyon lira