24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 ŞUBAT 2011 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 ‘Tacizci’yle mağdur karşılıklı odalarda Okul harçlığının peşindeydi DÜZCE (AA) Düzce’de, 15 yaşındaki çocuk, okul harçlığını çıkarabilmek için pişmaniye sattığı TEM Otoyolu’nun Kaynaşlı gişelerinde yolcu otobüsünün çarpması sonucu hayatını kaybetti. 8. sınıf öğrencisi Deniz Koçyiğit (15) olay yerinde yaşamını yitirdi. Sürücü Mehmet S. gözaltına alındı. AYDINLANMA EMRE KONGAR Kılıçdaroğlu’nun Saptamaları Kılıçdaroğlu hafta sonunda, hem TRT’de Derya Sazak’ın sunduğu “Politik Açılım” programına katıldı, hem de Milliyet ve Vatan gazeteleri yazar ve yöneticileriyle bir araya geldi. Önemli açıklamalar yaptı. Sazak’ın programında, 163 subayın tutuklanmasıyla ilgili sözleri özet olarak şöyle: “…Varsa bir yerde suçlu, potansiyel suçlu, şu veya bu şekilde suç işlemeye meyilli yerler, birimler, bunlar soruşturulabilir. Bunlara kimse karşı çıkmaz. Ama tutuklamayı siz niye yapıyorsunuz, deliller karartılmasın diye yapıyorsunuz. Şimdi delilleri almışsınız. Kaç duruşmadır, bunlar geliyor. Üstelik tutuklandılar, serbest bırakıldılar, hiçbirisi kaçmadı, yine geldiler oraya. Siz tutuklama kararı veriyorsunuz. Hangi gerekçeyle? Bir mantıklı gerekçe olmalı. Kamuoyunu aydınlatacak bir mantıklı gerekçe olmalı. Cezaevindeki tutuklu sayısı 8 yılda 50 binden 121 bine çıktı, nasıl oluyor bu? Delillerin karartılması yoksa niye tutukluyorsunuz? Ve siz karar veriyorsunuz, ‘kapatın’ diyorsunuz ‘bütün kapıları’. Orası esir kampı mı? O insanlar zaten kendileri geldiler. Yargıçları değiştirdikten sonra bu karar çıkıyor, bu insanların kafasında kaygı yaratıyor.” Kılıçdaroğlu, “Hükümet olursanız, dağdan PKK’yi indirebilecek misiniz? Genel af mı düşünüyorsunuz? Sorunun adını koyacak mısınız? Bu aynı zamanda kimlik sorunu mu, Kürt demeden mi Kürt sorununu çözmeye çalışıyorsunuz?” sorusu üzerine şunları söylüyor: “…Bu sorunu çözmek için illa ‘Kürt’ demenin bir mantığı yok. Bu vatandaşlar zaten Kürt kökenli. Kimseye ‘Niye sen Kürtsün’ dedik mi? Biz insana insan olarak bakıyoruz.” “Örtülü bir müzakere mi sürdü de birdenbire silahlar sustu?” sorusu üzerine de şunları ekliyor: “Örtülü müzakere var zaten, onu Başbakan söylüyor zaten. Biz toplumsal uzlaşma arayışına gireceğiz. Sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerle cesurca konuşacağız ve diyeceğiz ki: ‘Biz birbirimizi niye öldürüyoruz? Hangi gerekçeyle eline silahı alıp dağa çıkıyorsun?’ Bir dönem diyorlardı ‘Ayrı devlet kuracağız’. Yok kardeşim, kusura bakma, ayrı devlet kurarsanız ya da kurmaya çalışırsanız, biz bir karış toprağımızı kimseye vermeyiz. Biz bu ülkede beraber bağımsızlık savaşını verdik. Önce ulusal bütünlükte anlaşacağız.” Aslı Aydıntaşbaş, dün Milliyet’te yazdığı yazıda, gazetecilerle yapılan sohbet toplantısında Kılıçdaroğlu’nun sözlerini şöyle aktarıyor: “…CHP lideri, yeni Danıştay ve Yargıtay yasalarının yürürlüğe girmesiyle önümüzdeki dönem Türkiye’nin nasıl şekilleneceği yolundaki soruya, sakin bir üslupla ‘Her şey daha kötüleşecek. Bizler için de siz gazeteciler için de. Baskı daha da artacak’ dedi. CHP Genel Başkanı, önümüzdeki süreci kendi cephesinden şöyle yorumladı: ‘Cumhurbaşkanı, Danıştay ve Yargıtay yasalarını onayladı. Ben kendisine onaylamaması yolunda çağrı yaptım ama zaten aksini beklemiyordum. Artık yargının siyasallaşması tamamlandı. Danıştay ve Yargıtay ele geçirildikten sonra çekinecekleri bir şey kalmayacak. Baskı tabana yayılacak. Siz gazeteciler için de biz CHP için de durum kötüleşecek.’ ‘Kötüleşme’ ile neyi kastettiğini sorduk: ‘Hükümetin referandumla yaptığı değişiklikleri nasıl kişisel ve siyasi amaçlarla kullandığını gördük. Bundan sonra baskı halk tarafından daha hissedilir hale gelecek. Şu anda sesini yükselten, eleştiren bir tek CHP kaldı. Bizi de susturmaya çalışacaklar. Mesela bazılarımızın dokunulmazlıklarını kaldırıp içeri atmaya çalışabilirler. Sizler de etkileneceksiniz. Önce CHP’lileri, sonra bazı gazetecileri içeri atacaklar. En son sıra halka gelecek. O zaman halk yargıda ne kadar tehlikeli bir iş yapılmış olduğunu anlayacak. ABD ve AB de ne kadar demokrat olduklarını görmüş olacak ama iş işten geçmiş olacak.’...” Kılıçdaroğlu’nun saptamalarında dikkati çeken noktalar şunlar: 1) Hukuk devletine vurgu yapıyor, hukuksuzlukların üzerinde duruyor ve yargının siyasallaşmasından duyduğu kaygıları belirtiyor. 2) Gelecek için karamsar. Baskının CHP’ye, medyaya ve genel olarak halka yansıyacağını düşünüyor. 3) Halkın, ABD ve AB’nin, AKP iktidarının bu yönelimini eninde sonunda anlayacağını, fakat o zaman çok geç olacağını söylüyor. 4) Kürt konusunda ayrılıkçılığa karşı çıkıyor, toplumsal uzlaşma arıyor ve en önemlisi, konuyu etnik köken bağlamında değil, insan hakları çerçevesinde ele alıyor. Hepsi önemli saptamalar bunlar. Bu saptamaların gazetelerde yer aldığı dün, internet haber sitesi odatv basıldı ve dört yöneticisi gözaltına alındı! [email protected] www.kongar.org Mobbinge maruz kalan akademisyen hakkında soruşturma açıldı AYŞE SAYIN Altı bilezik yüzünden bu hale geldi İstanbul’da aşırı hız faciası Spor yapan kadını 15 metre sürükledi İstanbul Haber Servisi İstanbul’da Bostancı Sahil Yolu Maltepe istikametinde, dün sabah 09.30 sıralarında aşırı hız ve dikkatsizlik sonucu meydana gelen trafik kazasında 1’i ağır 3 kişi yaralandı. Yürüyüş yolunda sabah sporu yapan Tülay Niyago (55), Semih Demirci’nin kullandığı otomobilin çarpmasıyla yaklaşık 15 metre sürüklendi. Ağır yaralanan Niyago, Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Niyago’nun hayati tehlikeyi atlatamadığı öğrenildi. Niyago’ya çarptıktan sonra yaklaşık 2 metre yükseklikten Suadiye Sahili’ne uçan ve ters dönen otomobilde sürücü Demirci sıkışırken, arkadaşı Emrecan Kaplan, kazayı görenler tarafından otomobilden çıkarıldı. Hurdaya dönen otomobilin içinde ayağı kırılarak sıkışan sürücü Demirci, itfaiye ve sağlık ekiplerinin kurtarma çalışmaları sırasında zor anlar yaşadı. Demirci ile Kaplan’ın hayati tehlikelerinin bulunmadığı belirtildi. Boğazından bacağından göğsünden... Konya’da genç bir kadının bıçakla ağır yaralanarak bileziklerinin gasp edildiği iddia edildi. Mehri Teke (20), otobüsten indikten sonra yanına yaklaşan kişi tarafından boğazından, bacağından ve göğsünden bıçakla yaralandı. Teke’nin kolundaki 6 adet altın bilezik çalındı. Kadının hayati tehlikesi bulunuyor. (AA) ANKARA Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü’nde görev yapan Yardımcı Doç. Dr. D.Ö.D, işyerinde yıllardır “cinsel taciz” ve “mobbing (psikolojik şiddet)”e uğradığı gerekçesiyle, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu içinde oluşturulan “mobbing” alt komisyonlarına başvurdu. Olayı yargıya taşıdığı için üniversite yönetiminden baskı gören, hakkında soruşturma açılan D.Ö.D’ye yardım eli uzatanlar da görevden uzaklaştırıldı. D.Ö.D, tacizcisiyle karşılıklı odalarda oturtulduğunu söyledi. Yargı aşaması sürerken, üniversite yönetiminden baskıların sürmesi üzerine D.Ö.D, konuyu hem Meclis’e, hem de Cumhurbaşkanlığı’na taşıdı. Evli ve 3 yaşında bir çocuğu olan D.Ö.D. aynı bölümde görev yapan Dr. M. H’nin tacizleri nedeniyle birçok öğrencinin de eğitimini yarım bıraktığını belirtti. M. H’nin tacizlerini internet üzerinden de sürdürdüğünü ve 21 Ekim 2009’da posta adresinden cinsel içerikli mesaj ve fotoğraflar gönderdiğini belirten D.Ö.D, “Olay başta enstitü yöneticilerine şifai olarak anlatılmıştır. Ancak olayla ilgili duyarsızlık ve rektörlük makamının olayın kapatılması yönündeki baskısı arka arkaya gelmiştir” dedi. Emniyet tacizi belirledi Rektörlük tacizci öğretim görevlisi hakkında işlem yapmak yerine, Enstitü Müdürü Asuman Karakaya’dan, D.Ö.D’nin de aralarında bulunduğu 5 kişinin görevden alınmasını istedi. Bunu kabul etmeyen Karakaya, görevinden istifa etti. Ankara Üniversitesi Rektörlüğü, Karakaya’dan boşalan yere M.H’nin eşini atarken D.Ö.D’ye baskılar arttı. Odasının kilidinin değiştirildiğini, bilgisayarına girişinin engellendiğini anlatan D.Ö.D. bunun üzerine olayı yargıya taşıdığını, savcılığın M.H’nin bilgisayarına el koyduğunu, emniyette de ifadeye götürüldüğünü belirtti. Suç duyurusunun ardından emniyet incelemesinde “cinsel” içerikli maillerin M.H’ye ait bilgisayardan atıldığı belirlendi. D.Ö.D delilleri komisyona sunduğunu, M.H. ile karşılıklı odalarda oturduklarını ve bakışları ile “tacizkâr” tavrını sürdürdüğünü söyledi. ÖMÜR ÜÇ YIL UZADI ANKARA (AA) Dış Ticaret Müsteşarlığı, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2008 ve 2009’a ait sosyal gösterge verilerinden derlediği bilgilere göre Türkiye’de ortalama ömür, 20032009 döneminde 70.9’dan 73.7 yıla yükseldi. Aynı dönemde kadınların ömrü 73.4’ten 76.1 yıla, erkeklerin ömrü ise 68.6’dan 71.5 yıla çıktı. Mevcut verilere göre, 2003’te kadınlar erkeklerden ortalama 4.8 yıl daha fazla yaşıyordu. Kadınlar lehine olan bu fark 2009’da 4.6 yıla indi. Bebek ölüm oranı ise 20032009 döneminde binde 25.6’dan binde 20.5’e geriledi. Verilere göre, kişi başına elektrik tüketimi 20032009 döneminde 1581 kilovatsaatten (KWH) 2162 KWH’ye yükseldi. Yalnız, 2009’da krizin etkisiyle 2008’de 2264 KWH iken, 2009’da 2162 KWH’ye geriledi. İki kardeş gazdan öldü Yurt Haberleri Servisi Niğde’de, yarıyıl tatilinin ardından okula gitmeye hazırlanan iki kardeş, sobadan sızan karbonmonoksit gazından zehirlenerek öldü. Muş’ta sobadan sızan karbonmonoksit gazı nedeniyle aynı aileden 6 kişi zehirlendi. Niğde’de yaşanan olay anne Perihan Türkcan’ın kızları Cansel (13) ve Keziban’ı (10) okula gitmeleri için uyandırmak için odalarına girmesiyle ortaya çıktı. Perihan Türkcan kızlarını yataklarında hareketsiz yatarken buldu. Muş’taki hastanelerde tedavi altına alınan Uçar ailesinin ise durumu iyi. İmar yolsuzluğu iddiası Belediyede operasyon: 39 gözaltı TOKAT (Cumhuriyet) Tokat Belediyesi’nde imar yolsuzluğu yapıldığı iddiaları üzerine başlatılan operasyonda 39 kişi gözaltına alındı. Cumhuriyet başsavcılığı koordinesinde il emniyet müdürlüğü kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele (KOM) şube müdürlüğü ekipleri tarafından sabah saatlerinde birçok noktaya dün baskın yapıldı. KOM şube ekipleri daha önceden tespit edilen 39 kişiyi tek tek evlerinden aldı. Şahıslar ifadeleri alınmak üzere KOM şube müdürlüğüne götürülürken gözaltına alınanlar arasında Tokat Belediyesi İmar Müdürlüğü çalışanlarıyla mimar ve müteahhitlerin de olduğu öğrenildi. Kızılay’da zekât operasyonu SAKARYA (Cumhuriyet) Sakarya’da bir süre önce zekât yardımının dağıtımında usulsuzlük yaptığı iddiasıyla hakkında dava açılan Kızılay Sakarya Şube Başkanı Şaban Kaludra ve 9 kişilik yönetim kurulu, genel merkez tarafından görevden alındı. Kızılay Sakarya Şube Başkanı Şaban Kaludra hakkında, Kızılay Genel Merkezi’nin engelli çocuklara dağıtılmasını istediği 150’şer TL’lik zekât yardımını, muhasebeciliğini yaptığı Özet Otistik Merkezi’nde kalan çocukların isim listesini verip merkezin sahibi tarafından alınmasını sağladığı iddiasıyla 3 kişilik bilirkişi raporu hazırlanmış, rapor üzerine Kaludra hakkında “nitelikli dolandırıcılık” suçundan dava açılmıştı. Bilgisayar oyunu için altın verdi İZMİR (AA) İzmir’in Bayraklı ilçesinde, 12 yaşındaki çocuk, bilgisayar oyunu oynamak için ailesinden habersiz evindeki iki çeyrek, bir yarım ve bir tam altını aldı. Altınları kabul eden kafe sahibi hakkında, “Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi” suçundan işlem yapıldı. 3 kişiye 75’er bin lira ANKARA (AA) On Numara’da bu hafta 10 bilen üç kişi, 75 bin 800’er lira kazandı. Numaraların; 3, 5, 11, 12, 17, 24, 26, 31, 33, 34, 36, 41, 46, 50, 51, 55, 57, 66, 67, 72, 75 ve 79 olarak belirlendiği çekilişte 9 bilenler 1704’er lira, 8 bilenler 93’er lira, 7 bilenler 13’er lira, 6 bilenler 2 lira 20’şer kuruş ve hiçbir numarayı doğru tahmin edemeyenler ise 1 lira 65’er kuruş ikramiye alacak. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle