28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 ARALIK 2011 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Aralık ayı önemli ödüllerin açıklandığı bir ay. Bugün sadece iki ödülden ve bu iki ödül çerçevesinde iki insandan söz etmek istiyorum. Biri Prof. Dr. Bilsay Kuruç… Öteki Doğan Hızlan. Bilsay Kuruç, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Sedat Simavi Sosyal Bilim Ödülü’ne layık görüldü… Doğan Hızlan da eleştiri dalında Cumhurbaşkanlığı Büyük Ödülü’ne. ??? Sedat Simavi Ödülleri’ni 1977 yılında Hürriyet’in o zamanki sahibi Erol Simavi, gazetenin kurucusu babası Sedat Simavi’nin adına başlatmıştı. Gazeteyi Doğan Grubu’na satınca, ödülleri de 1995 yılında, devamlarını sağlamak için 500 bin dolar bağışta bulunarak Gazeteciler Cemiyeti’ne devretti. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından konuldu. Benim de Kültür Bakanlığı Müsteşarı olarak kuruluş çalışmalarına katıldığım ödül yönetmeliği 20 Ocak 1995 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi: “Türk kültür ve sanat yaşamına önemli katkılarda bulunan, ülkemiz kültür ve sanatının yücelmesine çalışan Türk vatandaşı ve yabancı uyruklu kişiler ile kurumlara, devlet adına onurlandırmak ve özendirmek amacıyla Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü verilmesi” kadar saygın çizgisini koruyan bir yapıda verilegelmiştir. ??? Ödüllere layık görülenler medyada yeterince yer aldığı için bütün ödül alanların üzerinde durmayacağım. Gazeteciler Cemiyeti Sedat Simavi Ödülleri törenini kendi internet sitemde anlattım, meraklısı bakabilir. “Mustafa Kemal Döneminde Ekonomi: Büyük Devletler ve Türkiye” adlı eseriyle ödüle layık görülen değerli iktisat hocası Prof. Dr. Bilsay Kuruç, ödülünü alırken enfes bir konuşma yaptı; bunun da bazı bölümlerini kongar.org’da aktardım; bakmanızı tavsiye ederim. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Doğan Hızlan’a ödülünü verirken ona “Edebiyatın Profesörü” denildiğini, kültür faaliyetlerini detaylı biçimde takip ettiğini, eleştirerek onları güçlendirdiğini ve bunun kültür ve sanat hayatının daha da zenginleşmesini sağladığını belirtmiş… Çok da iyi etmiş, hatta az bile söylemiş: Doğan Hızlan, yaygın “gayri resmi unvanıyla”, “edebiyat dünyamızın Cumhurbaşkanıdır.” ??? Mehmet Haberal gibi dünya çapındaki hekimler ve bilim insanları… Mustafa Balbay gibi gazeteciler ve yazarlar… Doğu Perinçek gibi politikacılar… Hapiste çürürken… Yine de, bu ödüller güzel bir şey! 3 Bilsay Kuruç, Doğan Hızlan ve... kararlaştırıldı. ??? Türkiye genellikle aydınını, sanatçısını, yazarını ödüllendiren değil, cezalandıran bir ülke. Oysa ben kişisel yaşamımda da, bir hoca olarak eğitimde de daima cezadan çok ödüle önem verdim… Bir zamanlar, “Türkiye’de ödül enflasyonu var” diyenlere karşı da sürekli direndim; tam tersine ülkemizde yeterince ödül olmadığını, özgürlüğün, bağımsızlığın, yaratıcılığın, sanatın, edebiyatın, bilimin yeterince ödüllendirilmediğini anlatmaya çalıştım. ??? Ödüller, jürilerinde yer alanlar ve ödül verilen kişiler ile önem ve ciddiyet kazanır. Bu önem ve ciddiyetleri, tarih içinde izledikleri çizgi ile sürekli sınanır. Sedat Simavi Ödülleri de 35 yıllık tarihinde gerek jürilerinin ciddiyeti gerekse ödüle layık görülen kişilerin kimliği ile Türkiye’nin en önemli ödül sistemi olduğunu kanıtlamıştır. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri de bugüne Adıyaman’da evden kaçan genç kız polis nezaretinde gittiği evinde bıçaklandı Göz göre göre öldürüldü Üvey anne vahşeti KONYA (Cumhuriyet) Ailesi tarafından Konya’nın Akşehir Devlet Hastanesi’ne kaldırılan H.Ş. (3) adlı kız çocuğu, durumu kötüleşince Meram Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. H.Ş, burada yapılan müdahaleye karşın kurtarılamadı. Vücudunda morluklar olan kız çocuğunun ölümünün kuşkulu bulunması üzerine baba Murat Ş. ile birlikte yaşadığı Zehra K, gözaltına alındı. Murat Ş. ve Zehra K, olayla bir ilgileri olmadığını, küçük çocuk rahatsızlanınca hastaneye getirdiklerini söyledi. Zehra K’nin ilk eşinden olan 8 yaşındaki oğlu M.K, annesinin H.Ş’yi başını duvara vurarak dövdüğünü söyledi. Polisteki işlemlerinin ardından mahkemeye sevk edilen Murat Ş. ile Zehra K. tutuklandı. Murat Ş’den 1 yıl önce boşanan Özlem Y, tek çocuğunun darp edilerek öldürüldüğü öğrenince gözyaşlarına boğuldu. ADIYAMAN (AA) Adıyaman’da ailesi tarafından evde zorla alıkonulduğunu belirterek şikâyetçi olan genç kız polis gözetiminde eşyalarını almak için döndüğü evde erkek kardeşleri tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Adıyaman’da ailesiyle birlikte kalan Hacer A. (21), bir süre önce evden kaçtı. Hacer A’nın ailesi, kızlarının bulunması için polise başvurdu. Ailenin ihbarı üzerine harekete geçen polis ekipleri, Hacer A’yı Şanlıurfa’da bularak Şanlıurfa Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’ne teslim etti. Buradan evine dönen Hacer A, dün polise gelerek babası Osman A. ve annesi Makbule A. tarafından zorla evde alıkonulduğunu, darp edildiğini, ölümle tehdit edildiğini ihbar etti. İhbarın ardından evinden eşyalarını almak üzere polis ekipleri refakatinde evine giden Hacer A, eşyalarını aldığı sırada çıkan kargaşadan faydalanan kardeşleri Üzeyir A. (23) ile Mehmet A. (16) tarafından bıçakla yaralandı. Olayın ardından kardeşler gözaltına alınırken hastaneye kaldırılan Hacer A ise yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Soruşturmayı genişleten ekipler, Hacer A.’nın annesi Makbule A. ile babası Osman A’yı da gözaltına aldı. Dayaktan dram çıktı Haber Merkezi İzmir’de, 8 ay önce dört kişinin tecavüzüne uğrayan S.F (15), ailesinin kararıyla tecavüzcülerden biri ile yaşamaya başlayıp düğün yaptı. 8 aylık hamile S.F’nin yaşadığı dram, birlikte yaşadığı İ.B’den (33) yediği dayak sonrası hastaneye kaldırılması ile ortaya çıktı. Hürriyet’in internet sitesindeki habere göre düşük yapma riski bulunan S.F. tedavi altına alınırken birlikte yaşadığı İ.B. gözaltına alındı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle