19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 ARALIK 2011 PAZAR [email protected] 18 KÜLTÜR Sinemanın yıkımına karşı çıkan binlerce insan dondurucu soğuğa karşın Taksim’deydi Sabaha kadar ‘Emek’ nöbeti ? Pek çok sanatçı, sendika ve sivil toplum kuruluşunun destek verdiği eylemde “Sanat ‘Emek’ İster”, “Seyirci Kalma Emek’e Sahip Çık”, “Emek Değil Santrallar Yıkılsın”, “Bu Daha Başlangıç Mücadeleye Devam”, “5366 Yıkımdır, Yıkımlara Geçit Yok” sloganları atıldı. Soğuk havaya karşın sinemanın sokağına çadır kuran eylemciler sabaha kadar Emek için “nöbet” tuttu. CEREN ÇIPLAK Gün, 30 yıldan uzun süredir klasik ve caz müzik ağırlıklı olarak yayın yapan TRT Radyo 3’ün frekanslarının azaltılmasını protesto etmek için düzenlenen eylemle başladı dün. TRT Radyo 3 için İstanbul Radyosu önünde sadece 10 kişinin olması hayal kırıklığı yarattı, ancak saat 16.00’da binlerce kişi, Beyoğlu başta olmak üzere İstanbul’un sermayenin tüketim ve metalaşma politikalarına yenik düşmemesi için verilen mücadelenin bir sembolü olan “Emek Sineması eylemi”ne katıldı. Dondurucu soğuğa karşın “İsyanbul Kültür Sanat Varyetesi” öncülüğünde düzenlenen eyleme katılanlar arasında vatandaşların yanı sıra kültür sanat sendikaları ve sanatçılar da vardı. Önce İstiklal Caddesi’ndeki Starbucks işgal edildi, ardından Demirören Alışveriş Merkezi’ne yönelindi. Polis şeridi işgale engel olsa da, binanın girişi Halkevleri’nden bir grubun attığı yumurta yağmurundan kurtulamadı. AVM önünde “Demirören Yıkılsın, Tayyip Altında Kalsın”, “Emek’ten Çıkın, Demirören’i Yıkın”, “Beyoğlu’nda İnsanlık Suçu İşleniyor” sloganları atan kalabalık, “Emek’le Sermaye Uzlaşmayacak” yazılı afişle, bando eşliğinde “Sanat ‘Emek’ İster”, “Seyirci Kalma Emek’e Sahip Çık”, “Emek Değil Santrallar Yıkılsın”, “Bu Daha Başlangıç Mücadeleye Devam”, “5366 Yıkımdır, Yıkımlara Geçit Yok” sloganları atarak Emek Sineması’na doğru yürüdü. Eylemde ayrıca tutuklu gazeteciler için de sloganlar atıldı. Oyuncular Sendikası’nın da destek verdiği eyleme, aralarında Beyoğlu İçin Mücadele İnisiyatifi, Sinema Yazarları Derneği (SİYAD), Yeni Sinema Hareketi, İşçi Filmleri Festivali, İMECE Toplumun Şehircilik Hareketi, Kamusal Sanat Laboratuvarı, Karadeniz İsyandadır Platformu’nun da olduğu STK’ler ve Menderes Samancılar, Nejat Yavaşoğulları, Mert Fırat, Rutkay Aziz, Tarık Akan, Yüksel Aksu, Murat Saraçoğlu, Semih Kaplanoğlu, Pelin Esmer, Seren Yüce, Nurgül Yeşilçay, Mehmet Ali Alabora, Selçuk Yöntem’in de bulunduğu yönetmen, oyuncu ve müzisyenler de katıldı. Emek Sine ması’nın eski müdürü Hikmet Dikmen sinemanın önünde “Emek’e Sahip Çıkalım” çağrısıyla kısa bir konuşma yaptıktan sonra eylemciler, Emek Sineması önünde Bulutsuzluk Özlemi’nin “Acil Demokrasi” isimli şarkısını hep bir ağızdan söyledi. Basın açıklamasında ise 80 darbesi sonrası ilk 1 Mayıs kutlamasının Emek Sineması’nda gerçekleştiğini belirten topluluk, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan’ın “Salonun içindeki önemli bölümler söküldü, saklanıyor. Birebir kullanılacak” açıklamasına “Bu yıkımın ta kendisidir” diyerek tepki gösterdi. Soğuk havaya karşın sinemanın sokağına çadır kuran eylemciler sabaha kadar Emek için “nöbet” tuttu. 2 Nisan 2010’da, 12. İstanbul Uluslararası Film Festivali’nin açılışında Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın konuşmasını kesintiye uğratan borazan sesleri eşliğindeki eylem ve ertesi gün Yeşilçam Sokak’ta düzenlenen simgesel festival açılış töreni Emek eylemlerinin başlangıcıydı. O günden bu yana yaklaşık 1.5 yıldır defalarca “Emek Bizim, İstanbul Bizim! Yıktırmıyoruz!” diyen sivil inisiyatif “ İsyanbul Kültür Sanat Varyetesi” öncülüğünde eylemler düzenleniyor. İsyanbul Kültür Sanat Varyetesi’nin isteği Emek Sineması’nın yerinde ve olduğu gibi restore edilmesi, kamusal yarar gereği ticari olmayan, bağımsız bir sinematek, kültür merkezi olarak düzenlenerek aynı ilkeleri paylaşan sinemacılar ve kurumların kullanımına açılması. 9. İstanbul İdare Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma kararını iptal etmesi üzerine Emek’in başka bir kota taşınmasını öngören proje her an başlayabilir. Sakız Adası’nın iç mekânları ? Kültür Servisi Yunanistan’da ve yurtdışında serbest fotoğrafçı olarak çalışan Stratis Vogiatzis’in “İç Dünya – Sakız Adası” isimli fotoğraf sergisi Tütün Deposu’nda 14 Ocak’a kadar devam ediyor. Selanik Fotoğraf Müzesi ile birlikte düzenlenen sergi, Vogiatzis’in doğduğu yer olan ve neredeyse üç yıl boyunca fotoğrafladığı Sakız Adası’nın iç mekânlarına odaklanıyor. Bugüne kadar işleriyle ilgili dört kitabı da bulunan sanatçının bu projesi de “İç Dünya, Mastika Köyleri” isimli kitaba dönüştürüldü. www.stratisvogiatzis.com Fransa PEN’den ‘1915’ tepkisi ? Kültür Servisi Fransa PEN Başkanı Sylvestre Clancier Türkiye PEN Başkanı Tarık Günersel’e yazdığı mesajda Fransa parlamentosunun 1915 bağlamında bir yasa çıkarmasını yanlış bulduğunu ve bu kararı protesto edeceklerini belirtti. Günersel daha önce Hrant Dink’in bu konudaki yaklaşımını içeren bir yazı ileterek tavır konmasını rica etmişti. Naim Tirali Öykü Ödülü ? Kültür Servisi Yazar ve gazeteci Naim Tirali anısına düzenlenen “Naim Tirali Öykü Ödülü”nün töreni bugün saat 17.00’de Caddebostan Kültür Merkezi A Salonu’nda gerçekleştirilecek. 1925 yılında Giresun’da doğan Tirali, 2009’da İstanbul’da yaşamını yitirdi. Eserleri arasında “Park”, “Yirmibeş Kuruşa Amerika” ve “Aşk Dediğin” gibi kitaplar bulunuyor. Oyuncak Müzesi’nde anma ? Kültür Servisi Bedri Rahmi Eyüboğlu, doğumunun 100. yıldönümünde Oyuncak Müzesi’nde anıldı. Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun gelini Hughette Eyüboğlu, Sunay Akın, Aydın Boysan, Levent Üzümcü, Betül Arım, Betul Mardin’in de katıldığı etkinlikte Betül Arım, Eyüboğlu’nun “Sevda Üstüne” adlı şiirini okudu, Aydın Boysan ortak anıları paylaştı. Etkinlikte elektrikli ev aletleri üreten Arzum firması da yazar Ahmet Çağan’ın önerisiyle sınırlı sayıda ürettiği Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun bir çizimiyle bezeli semaveri tanıttı. Genç caz davulcusu Ferit Odman, “Autumn in New York” adlı ikinci albümüyle, yoluna aynı viteste aynı istikamette devam ediyor. Vites ve istikametten kasıt ilk albüm “Nommo”. Autumn in New York’ta, yine ilk albümde olduğu gibi her şey güzel çalınmış, güzel kaydedilmiş, repertuvar her caz dinleyicisinin memnuniyetine uygun standartlardan oluşmuş. Albüm kayıtları geçen yıl New York’ta, ellili altmışlı yılların ruh halinde gerçekleştirilmiş. Kayıt tertemiz, akış pürüzsüz, tarz güzel. Ayrıca yanındaki trompetçi Terell Stafford, saksofoncu Vincent Herring, piyanist Anthony Wonsey, basçı Peter Washington gibi müzisyenlerin de ne eşlikçiliğinden, ne soloculuğundan, dolayısıyla hikmetinden sual olunamaz. Parçalar swing ve hardbop çizgiler taşıyor. Albüm büyük Ferit Odman /Autumn in New York / Equinox Music piyanist James Williams’a adandığı için repertuvara “Alter Ego” ve “Changing Of The Guard” konmuş. Buraya kadar sorun yok, ancak rüzgâr başka bir pencereden esiyor. “Autumn in New York” Ferit gibi parlak bir müzisyenin diskografisinde, bir satır teşkil etmenin ötesinde, ileriye atılmış herhangi bir adımı ifade etmiyor. Ferit artık yoluna kendi besteleriyle devam etmeli; hatta mümkünse (Amerikalı değerli cazcıların yeri başımızın üstünde olsa da) bu besteleri olabildiğince bu coğrafyadan yetişmiş genç müzisyenlerle çalmalı. Yeteneğine ve farklılıklarına uygun albümlerle dinleyicilerinin karşısına çıkmalı. Bitirirken benim gibi meraklısına not: “Autumn in New York”, 180 gram longplay formatında ve az sayıda basıldı. Yetişen alıyor… [email protected] le’den Charlie Fink ile yaptığı işbirlikleri kayda değer. Konser kayıtlarından oluşan ikinci CD’de çarpıcı bir fark hissediliyor. Gainsbourg’un sesi stüdyo kayıtlarında ne kadar kırılgansa, canlı kayıtlarda o kadar güçlü. İkinci CD’de Jarvis Cocker, Air ve Beck’in imzasını taşıyan şarkılarda daha belirgin bir rock sounduna geçiş yapıp kendini kanıtlıyor. “Stage Whisper”, Gainsbourg’un farklı türlerin altından kalkabildiğini gösteriyor. “IRM”den arta kalanlar hayranlarını sevindirecektir ama onun sesiyle daha önce tanışmadıysanız, bu alacağınız ilk Charlotte Gainsbourg albümü olmasın. www.zulalkalkandelen.com Charlotte Gainsbourg, bugüne kadar hem müzik hem de sinema alanında çalışmalar yaptı ama müzik kariyeri, sinemadaki kadar yoğun değildi. İlk albümü “Charlotte For Ever”ı 1986’da çıkardığı düşünülürse, geçen 25 yılda toplam dört albüm yapması, müzikte çok büyük bir iddia taşımadığınınn da bir göstergesi. Buna karşın, 2010’da Beck prodüktörlüğünde yaptığı “IRM” adlı albümü, beklenmedik bir şekilde başarılı oldu. Yine Beck’le çalıştığı yeni albümü “Stage Whisper” ise IRM’e dahil edilmeyen 8 stüdyo kaydı ile 2010 yazında verdiği konserlerden alınan 11 canlı kaydı içeriyor. Daha önce yayımlanmamış şarkıların dördü Beck imzası taşıyor. Charlotte’un fısıldarcasına, yavaşça söylediği, elektropop çizgisindeki bu şarkılar, Goldfrapp ile Bat for Lashes’ı çağrıştırıyor. Stüdyo kayıtlarında Beck dışında, Connan Mockaskin, Villagers’dan Conor O’Brien, Noah and the Wha Charlotte Gainsbourg / Stage Whisper / Warner Music C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle