Katalog

SAYFA CUMHURİYET 1 ARALIK 2011 PERŞEMBE [email protected] 14 KÜLTÜR Hayat Ekitap da sahnesinde yanar mı? ‘deli kadınlar’ ‘Fahrenheit 451’ elektronik kitap olarak yayımlanacak Kültür Servisi Daha önce pek çok kez ekitaplarla arasının iyi olmadığını ve onlara inanmadığını açıklayan 91 yaşındaki yazar Ray Bradbury, ‘gelecek’le barıştı. Ünlü yazar, kitapların yakıldığı bir dünyayı anlattığı distopyası “Fahrenheit 451” romanının ekitap olarak yayımlanmasına izin verdi. Basılı kitapların büyük bir destekçisi olan Bradbury, ekitapların “yanmış benzin” gibi koktuğunu söylemiş, interneti “büyük bir eğlenceden başka bir şey değil” şeklinde nitelendirmişti. Bradbury’nin fikrini değiştiren ise temsilcisi Michael Congdon oldu. Congdon, ünlü yazara, bundan sonra yayınevleriyle ekitap haklarını kapsamayan bir sözleşme yapılamayacağını açıkladığını, Bradbury’nin de bu konudaki ısrarından vazgeçtiğini belirtti. İlk olarak 1953 yılında Ballantine Yayınevi’nden çıkan, 1960 yılında da ciltli olarak Simon & Schuster Yayınevi tarafından basılan “Fahrenheit 451”, 33 dile çevrilerek 10 milyon kopyadan fazla satılmıştı. MELTEM YILMAZ n i ’ ç n i d r E l o r E f Şe 40. sanat yılı Ha huriyet Bürosu) ANKARA (Cum estrası’nın yıllarca şefOrk cettepe Senfoni n aylarda Kültür ve Tuçe ge rafından liğini yapan, uğrul Günay ta ’ne ve rt E ı an rizm Bak ğü lü enel Müdür Güzel Sanatlar G Senfoni Orkestrası’nın ı ığ Cumhurbaşkanl ilen devlet sanatçısı şef tir ge na şı ba ) dı. ErSO (C . sanat yılını kutla Salo40 , ç M Erol Erdin pe Üniversitesi dinç için Hacette irilen konserde, dünyaca şt nu’nda gerçekle Gülsin Onay’dan Mesut iz im st ni ya pi olarak yer ünlü müzisyen solist ı’nca vek ço k pe a ’y tu İk as Senfoni Orkestr aldı. Hacettepe an Günay, eski TBMM rilen konseri Bak Toptan ve eski Adalet l Başkanı Köksa Sami Türk ile Devlet et m ik H ı an ak B of. RenGenel Müdürü Pr i es al B ve ra pe O izledi. gim Gökmen de ‘Yaralı Yüz’ güncelleniyor ? Kültür Servisi Brian De Palma’nın 1932 tarihli aynı adlı filmden yeniden uyarladığı ve Al Pacino’nun Tony Montana’yı canlandırdığı 1983 tarihli “Yaralı Yüz” (Scarface), yeni bir projeyle beyazperdeye dönüyor. Sinema haberlerinin yer aldığı Deadline web sitesinin haberine göre, “İlk Gün” (Training Day) filminin senaristi David Ayer, ünlü filmin güncel bir versiyonunu kaleme alacak. “Deli Kadın Hikâyeleri”nde, aklın kıyısında gezinen, kadınlıklarını bir lanet gibi sırtlarında taşıyan, kaybetmeye yazgılı kadınları anlatıyor Mine Söğüt; içe işleyen yalnızlıkları, kalp burkan hayatlarını, varoluş kâbuslarını... Söğüt’ün 21 delilik öyküsüne Bahadır Baruter’in çizimlerinin eşlik ettiği kitap, tiyatro sahnesinde de hayat buluyor. Kitaptaki “Sinekler Sevişirken” adlı hikâyeyi Söğüt’ün yönetmenliğinde Merve Engin sahneye taşıyor. Önce Söğüt’e beş yılda tamamladığı kitabın o süre içinde yazdıklarına nasıl yansıdığını soruyorum. “İnsanlık tarihine baktığımız zaman her şeyin daha iyiye doğru gittiğini söylemek kolay değil. İnsanlık her nedense hayallerdekini değil kâbuslardakini gerçekleştirmeye meyyal. Benim ilk hikâyeyle son hikâyeyi yazmam arasındaki beş yılda da, ne Türkiye’de ? Mine Söğüt, “Herkes ne de dünyada ‘daha iyi’ yazdıklarımdan kendi bir şeyler oldu açıkçası. Hianlamını çıkarsın kâyelere yansıyan dünyalar da o yüzden birbirine benistiyorum. Anlattığım zeyen karamsarlıklarda şeyin karşı tarafa nasıl hep. Belki dil ve anlatım ulaşacağı benim de açısından bir farklılıktan merakım” diyor; Merve bahsedebiliriz ama. Her hikâyede farklı bir dil deneEngin’se oyundan dim. Kurguları birbirine gergin ayrılan benzemiyor” sözleriyle seyirciden bahsediyor: açıklıyor. Hikâyelerin soyut bir ya“Oyun sırasında pıya sahip olması, anlaşılseyircinin iç çekme mama kaygısını da berabeseslerini, sinirle rinde getiriyor mu peki? Yanıtlıyor: “Bu kaygı her sandalyesini zaman, yazdığım her şeyde kıpırdatmasını fark var. Zaten ‘bir şey anlatediyorum.” mak’ derdinde değilim. Herkes yazdıklarımdan kendi anlamını çıkarsın istiyorum. Çünkü ben sorulardan yola çıkarak yazıyorum. Anlattığım şeyin karşı tarafa nasıl ulaşacağı benim de merakım ve biraz da bunun için yazıyorum.” Sözü burada Merve Engin alıyor ve Söğüt’ün hikâyelerinin “katlanılması zor ve rahatsız edici olduğunu” söylüyor, bunu “Sinekler Sevişirken”i sahnelerken de gözlemliyor: “Oyun sırasında seyircinin iç çekme seslerini, sinirle sandalyesini kıpırdatmasını fark ediyorum. Seyirci boşalma isteği yaşıyor ama metin buna da izin vermediği için oyundan gergin bir şekilde ayrılıyor” diyor. Yazarken hikâyeleri teatral metinler olarak da düşünen Söğüt, “Tiyatroda yazma sürecinde olduğu kadar mesafeli değilsiniz, tepkileri birebir alabiliyorsunuz. Bu muhteşem bir şey” diyor. Peki, kitaptaki bu “deli kadınlar” hayatın ne kadar içinde? Söğüt’e göre karakterler her ne kadar soyut ve gerçeküstü gibi görünse de kullandığı birçok imge en sert, en net ve en acı gerçekten besleniyor. “Deli Kadın Hikâyeleri”ndeki belki de en vurucu hikâyeyi Söğüt’le birlikte oyunlaştırarak sahneye taşıyan Engin, oyun boyunca ensest mağduru genç kadına, diklemesine bir yatak üzerinde ve yatağa bağlı bir şekilde hayat veriyor. “Sahnede bu şekilde bulunuyor olmam hem benim hem de seyircinin algısına yardımcı olacak bir düzlem” diyor. (Oyun bugün saat 20.30’da Kumbaracı50’de, 13 ve 14 Aralık tarihlerinde ise Mecidiyeköy’deki Sahnehal’de. 0 212 243 50 51) Tiyatro sahnesinde de hayat bulan Mine Söğüt’ün 21 delilik öyküsünden “Sinekler Sevişirken”de Merve Engin rol alıyor Merve Engin 4. Altın Bamya Ödülleri adayları ? Kültür Servisi Türkiye sinemasındaki erkek egemen bakışın ve dili vurgulamak için verilen Altın Bamya Ödülleri’nin yarıyıl değerlendirmesine girecek filmleri belirledi. Bu yılın Altın Bamya ödülleri “Ağır Abi”, “Aşk Tesadüfleri Sever”, “Bir Avuç Deniz”, “Çınar Ağacı”, “Devrimden Sonra”, “Gişe Memuru”, “Günah Keçisi”, “Kaybedenler Kulübü”, “Kurtlar Vadisi Filistin”, “Press”, “Sinyora Enrica ile İtalyan Olmak” ve “Ya Sonra” filmleri arasında paylaştırılacak. M in e Sö ğü t New York Film Eleştirmenleri en iyileri seçti ? Kültür Servisi New York Film Eleştirmenleri Birliği (NY Film Critics) Ödülleri sahiplerini buldu. Yönetmen Michel Hazanavicius’un sessiz sinema dönemine yaptığı bir güzelleme olan “The Artist” film eleştirmenlerinin de hem “En İyi Yönetmen” hem de “En İyi Film” kategorisinde tercihi oldu. Brad Pitt “Kazanma Sanatı” (Moneyball) ve “Hayat Ağacı” (The Tree of Life) filmlerindeki performansıyla “En İyi Erkek Oyuncu” ödülünü kazanırken, Meryl Streep “Demir Leydi” ile “En İyi Kadın Oyuncu” ödülünü aldı. AIMA’ya Suzan Sabancı Dinçer’den destek ? Kültür Servisi Akbank Yönetim Kurulu Başkanı ve Murahhas Üyesi Suzan Sabancı Dinçer, Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’nin (AIMA) ana sponsorluğunu üstlendi. Suzan Sabancı Dinçer, 1998 yılında Prof. Filiz Ali tarafından kurulan Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’ne müzik alanında vermiş oldukları uluslararası eğitime katkıda bulunmak amacıyla destek verdiğini açıkladı. Steven Spielberg’in pişmanlığı ? Kültür Servisi Ünlü yönetmen Steven Spielberg, filmlerde politik nedenlerle düzeltmeler yapmaktan pişmanlık duyduğunu açıkladı. Oscar ödüllü yönetmen, 1982 tarihli “E.T.” filminin 20. yıl özel DVD’sinde aileler tarafından seyredilebilmesi adına bir sahnenin değiştirildiğini ve bundan büyük bir pişmanlık duyduğunu söyledi. Uzaylının polisler tarafından silahla yakalandığı sahnenin telsizle konuştukları sahneyle değiştirildiğini söyleyen Spielberg, 30. yıl için çıkarılacak Bluray versiyonunda filmin orijinalinin olacağını söyledi. Ünlü yönetmen geçen hafta yaptığı açıklamada da son yıllarda çekilen filmlerin ‘büyük’ filmler olmadığını söylemişti. GÜLER ZERE’NİN 121 GÜNLÜK MÜCADELESİ BELGESEL OLDU Hafıza imhasına karşı bir film AYŞEGÜL ÖZBEK ‘Arap Baharı’ Gezici Festival’de ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Sinema Derneği tarafından, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlenecek Gezici Festival, her yıl olduğu gibi bu yıl da yolculuğuna Ankara’dan başlayacak. Başkentte yarın başlayacak ve 8 Aralık’a dek sürecek festival, film gösterimlerinin ardından 912 Aralık tarihleri arasında Sinop’a ve 1418 Aralık’ta da İzmir’e konuk olacak. Festivalin bu yıl en dikkat çeken başlıkları ise “Zeki Demirkubuz’un Kıskandığı Amerikan Filmleri” ile “Arap Baharı.” Cezaevindeyken kanser hastası olan Güler Zere’nin özgür bırakılarak tedavi olması için verilen 121 günlük mücadelesi avukatı Oya Aslan tarafından belgesel filme dönüştürüldü. Önceki gün Beyoğlu Sineması’nda galası yapılan “Damında Şahan (Özgür Tutsak)” filminin müzikleri ise Grup Yorum’a ait. BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in de galasına katıldığı filmde, Zere’nin ailesine yazdığı mektuplar, ona destek verenler, özgür bırakılması için yapılan yürüyüşler ve Adli Tıp Kurumu’nun süreçteki tutumu da yer alıyor. Film, 6 Aralık’ta başlayacak “Hangi İnsan Hakları? Film Festivali”nde de gösterilecek. Türkiye’de basit bir kazanımının dahi büyük zorluklarla olduğuna değinen Aslan, “Mücadeleyi önceden büyütebilseydik Güler’i yaşatabilirdik. Devlet, onun yaşama ihtimalinin kalmadığını anladığı anda serbest bıraktı. Güler Zere’de yaşattığımız mücadele azmini tekrar büyütmeye ihtiyacımız var. Belgesel buna hizmet etsin istedik. Aynı zamanda sürecin de özünü vermeye çalıştık. Film bir yandan da bir arşiv çalışması. Bu davayı insanların hem bilincine hem yüreğine yerleştirip harekete geçirmeyi diledik” dedi. 20002010 yılı arasında hapishanelerde 2 bine yakın hasta tutsağın hayatını kaybettiğini vurgulayan Aslan, bir sonraki belgesel çalışmasının ise 19 Aralık “Hayata Dönüş Operasyonu”nda Bayrampaşa Ceza evi’nde yakılan altı kadın ve aileleri üzerine olacağını söyledi. Önder ise filmle ilgili şunları söyledi: “Bu film büyük bir yoldaş dayanışması. Yoldaşına ve onun mücadelesine verilmiş bir sözün yerine getirilmesi anlamında önemli. Egemenlerin, zalimlerin vazgeçmedikleri yöntem hafıza imhası. Buna verilmiş bir cevap bu film.” Galada Zere ile başlayan kampanyanın bundan böyle Ayhan Efeoğlu için de devam edeceği duyuruldu. Her cuma saat 19.00’da Efeoğlu için Tramvay Durağı’ndan Galatasaray’a yürüyüş düzenlenecek. C MY B C MY B