18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 8 İstanbul Y Edirne Y Kocaeli PB Çanakkale PB İzmir PB Manisa PB Denizli PB Zonguldak S Sinop S Samsun PB Trabzon Y Giresun PB Ankara S 10 8 10 12 13 13 12 8 9 8 9 7 5 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars S S S B B B PB PB PB PB PB PB K 4 4 2 14 15 14 7 14 11 10 3 4 1 HABERLERİN DEVAMI Oslo K Helsinki K Stockholm K Londra Y AmsterdamB Brüksel K Paris Y Bonn Y Münih Y Berlin B Budapeşte B Madrid Y Viyana B 5 1 1 6 4 6 8 5 8 5 6 8 1 Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam PB B B PB Y K PB B B B Y B PB 13 6 14 14 8 1 4 1 6 4 6 19 14 Ülkemizin kuzey ve batı kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Bursa, İstanbul’un Avrupa yakası, Afyon, Kütahya, Tarbzon, Rize, Artvin, Kars ve Ardahan çevreleri yağışlı, diğer yerler az bulutlu geçecek. Yağışlar genellikle yağmur ve sağanak, Artvin, Kars ve Ardahan çevrelerinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olacak. İç ve doğu kesimlerde buzlanma ve don olayı ile birlikte sis hadisesi bekleniyor. Hava sıcaklığı iç ve batı kesimlerde 24 derece artacak, doğu kesimlerde 13 derece azalacak. 9 OCAK 2011 PAZAR TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 9 Ocak GÜNCEL Baştarafı 1. Sayfada CÜNEYT ARCAYÜREK “insafa” davet ederken… Bakan Sadullah Ergin ve AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, ısrarla ünlü davaları uzun yıllar karara bağlamadığı gerekçesiyle Yargıtay’ı “görevini yerine getirmemekle” suçladı. Örneğin AKP, Yargıtay’ı şöyle suçladı: Yargıtay iki yıl önce hükümetten 6 yeni daire açılmasını istemiş, ama şimdi bu dairelerin kurulmasına karşı çıkıyormuş. Yargıtay, dün öyle bugün böyle konuşuyormuş! Yargıtay Başkanı Gerçeker, suçlamaya önemsenmeyen bir yanıt verdi. Yargıtay iki yıl önce dosyaların fazlalığını dikkate alarak yeni ceza daireleri kurulmasını hükümetten istemişti, doğruydu. Ama olumlu bir yanıt alamamıştı. Hükümet, Yargıtay’ın yükünü azaltacağına inanılan, ne ki yıllardır kurulması ertelenen ara yargı organı ‘Bölge Adliye Mahkemeleri’nin bu yıl kurulacağını açıkladığına göre… …artık 6 yeni ceza dairesinin kurulmasına gerek kalmıyordu. Fakat AKP Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, bu haklı gerekçeyi duymamış görünüyor ve Yargıtay’ı öncelik bekleyen davaları bir saatte görüşüp karara bağlamamakla suçluyor. Tam kadro Yargıtay’ı suçlamaya soyunan AKP’nin derdi çözüm bulmak değil: Yargıtay’ı “hırpalamak” ve hukuksal ve siyasal rant elde etmek! Adalet Bakanı Ergin’e göre 188 kişiyi katleden Hizbullah’ın tahliyesi toplum vicdanını yaraladı. Oysa toplumsal tepkinin nedeni yalnız Hizbullah’ın tahliyesi değil Bay Bakan: Beş cana kıyan ya da örneğin 5 kişiyi öldüren Durmuş Anuçin’in tahliye olasılığı toplumda olumsuz, telafisi olanaksız tepkiler yaratmadı mı? Sarıyer’de 7 kişiyi öldüren bugün serbest değil mi? Örnekler çoğaltılabilir, ama benim ülkemde Adalet Bakanı’nı toplumun genelde tahliyelerin şokunu yaşadığına inandırmak galiba olanaksız! Ağzı laf edenin görüşlerini, düşüncelerini rahatça söylediğine inanılması istenilen demokratik özgürlüklerle yaşanan bir ülke benim ülkem... Öyle diyorlar. Ama: Berberde (Antalya Ahmet Akyüz) Anayasa Mahkemesi’nin açıkladığı bir kararı okuduktan sonra; “Bu ne iştir? 11 kişi (yargıç) bir araya geliyor. Ülkenin ekonomik ve siyasal durumunu olumsuz etkileyecek bir karar alabiliyor” diyor. Yan koltukta tıraş olan, “Bu sözlerinden dolayı özür dilemesini” istediği Akyüz’den ret yanıtı alan kişi (Savcı Ümit Özdemir)... …anayasa değişikliğiyle yüksek mahkemenin bünyesini amacı doğrultusunda genişleten, özgürlüklerin savunucusu Başbakan RTE’nin... …aylarca öne sürdüğü gerekçeye benzer bir söylemde bulunan Ahmet Akyüz’ü önce savcılığa çağırıyor. Oradan hapisle cezalandırılması istemiyle mahkemeye gönderiyor. Benim ülkemde; düşüncesini açıklayanı 443 gün hapisle cezalandırıyor özgürlüklerin koruyucusu mahkeme! Benim ülkemde kıyak kıyafetli, babadan zengin Jaguar’lı öğrencilerle sokakta hak arayan, anayasal hakları olan tepkilerini protestolarla gösterenlerin yakınmalarını dinlemeyen; medyadan “gerekeni yapacağını” duyuran Cumhurbaşkanı; yaptı da ne mi yaptı: İçişleri Bakanı’nı çağırdı. Polisin öğrencilere sert davranmamasını söyledi. Köşk’e çağırdığı YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ın açıkladığına göre; pansiyon vs. gibi sorunların yanı sıra; tabii, örneğin yumurtasız, taşsız, polisin gösterdiği yönde, kiminle konuşacaklar ise onu ve yeri, konuyu daha önce yetkililere bildirmek koşuluyla YÖK, “öğrencilere ‘daha çok ifade etme’ olanağı verecek.” Yeter ki, uslu çocuklar olsun öğrenciler! Cezayir’de öğrenciler fiyatların bir ay içinde iki katına çıkmasını sokak eylemleriyle protesto edebiliyor. 20 bin öğrenci parlamentoyu çembere alabiliyor İngiltere’de. Öğrenciler dünyanın şurasında burasında sokakta. Oysa Batı ülkelerindeki hükümetler, devlet başkanları benim ülkemdeki ileri demokrat iktidar sahiplerinden kimi dersler alabilirler. Örneğin, lafla peynir gemisi yürütmekte usta devlet adamlarımızdan: Öğrencilerin anayasal hakları olan protesto eylemlerine kaynaklık eden demokratik, anayasal özgürlüğün kullanılmasını nasıl engellediklerini öğrenebilirler! Sevgili, Salı akşamüstü, Asmalımescit Sokağı’nın tam Pera Palas’ın karşı köşesindeki, Palazzo Donizetti Oteli’nin giriş katındaki yerin kapısını açtım ki, karşımda bambaşka bir dünya... Aslında dostlarım Lale ve Teoman Hünal’ın yeni açtıkları, bilmiyorum kaçıncı pub olan North Shield’e girdiğimde beni saran bu duyguyu, daha önce yine onların düzenledikleri, ama kızları Esen Hanım’ın çalıştırdığı Fransız brasseri’si La Brise’e girince hissetmiştim. Köşeyi dönüyor, kapıyı açıyorsun ve vizesiz, uçak biletsiz Paris’in göbeğindeki bir birahanenin tıpkısının aynısının içine düşüyorsun. Doğrusu, Fransız brasseri’lerine de, İngiliz pub’larına da bayılırım. Tabii ikincilerin daha işlevsel olduklarını, içlerinde daha fazla zaman geçirilebildiğini söylemeliyim. Nasıl ki, Fransızlar dışa dönük yaşamlarının önemli bir bölümünü kafelerde geçiriyorlar, kitaplarını orada okuyup, yazılarını yazıyorlar, randevularını ayarlıyorlarsa, İngilizler de aynı şeyleri pub’larda yapıyorlar. İngiltere, İskoçya ve İrlanda’nın nemli soğuk puslu havasına inat, genelde tabanları halı kaplanan, bol ahşap malzeme kullanılarak sıcak bir hava yaratılan pub’ları salt bu özellikleri dolayısıyla çok severim. Pub’larla İngiliz Kraliçesi ve ilk defa bir Türk Cumhurbaşkanı ile karşılaşmam, eşzamanlı olarak 43 yıl önceye dayanır. 1967 sonbaharında, çiçeği burnunda bir gazeteci olarak, haftada iki kez dış DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Kapıyı Açtım, Karşımda Bambaşka Bir Dünya politika yazıları yazdığım ve aynı zamanda Fransa muhabirliğini yaptığım Akşam gazetesi tarafından, bir muzırlık yapmayıp, olay çıkaracak bir haber falan geçmemem konusunda da uyarılarak, (yine de elimde olmadan çıkardım) Cevdet Sunay’ın Abdülaziz’den tam yüz yıl sonra yaptığı İngiltere gezisini izlemek üzere gönderilmiştim. Sabah Cumhurbaşkanı’nı karşılamayı beklerken, ilk işim sokağın köşesinde karşıma çıkan pub’ın kapısını zorlamak oldu. Meğer o zamanlar onların şaşmaz açılma ve kapanma saatleri varmış, ben kapıya erken dayanmışım. Gazeteci öğrenciliğim süresince Paris’te de bir pub salgını baş gösterdi. Bu modanın bir öncüsü var mıydı, varsa kimdi? Bilemiyorum. Ama son 25 yıldır Türkiye’nin dört bir yanında, (Van Havaalanı’nda da bir tane North Shield var) pub akımını başlatan, dostum Teoman Hünal oldu. Onda kaliteye yansıyan profesyonelliğin yanı sıra, amatör heves hiçbir zaman kaybolmadığı için, hep sıcak ve güzel mekânlar çıktı ortaya... Salı günü de kapıyı açıp da, yüksek tavanlı bir Londra pub’ına adım atınca içim ısındı. Son yıllarda İstanbul’un ve bence dünyanın da, en hoş ve özgün eğlence merkezlerinden biri haline gelen Asmalımescit’e bir İngiliz pub’ı çok yakışmış. Burada şu soru çıkıyor karşımıza: İstanbul’a bir Fransız brasseri’si ya da İngiliz pub’ı gerekli mi? Tabii eğer, kendi özgün mekânlarını ıskalayıp, elin keferesinin yerlerinin kötü taklitlerini yapıyorsan, hiç gerek yok. Ama eğer, kendi güzel meyhanelerinin, lokantalarının, tek tekçilerinin, ciğercilerinin en güzel sunumlarının yanı sıra, uluslararası mekânların da örneklerini sunuyorsan, o zaman kimsenin itiraz edecek bir şeyi kalmaz. Asmalımescit, bizim renklerimizi yansıtan meyhaneleriyle, güzel caz mekânlarıyla, değişik yerleriyle değme kentin şenlikli alanlarına taş çıkartıyor artık. Uzun seyahatlerin külfetine katlanmak zorunda kalmadan eski İstanbul’dan, Paris’ten, Roma’dan, Londra’dan esintileri Tepebaşı’nda yakalamak mümkün. Hep düşünüyorum. Asmalımescit’i böyle büyük bir şenlik merkezi haline getiren, o semtin ta Fikret Adil’e kadar uzanan bohem geçmişi mi, yoksa İstanbul’un doğrusu başka hiçbir kentte (bana sorarsan son yıllarda Paris’i de geçti) bulunmayan o eşsiz efsunu mu acaba? “Nereden çıktı şimdi bu yazı?” diyeceksin. Biliyorsun pazarları şenlikli şeyler anlatmaya çalışıyorum. Ne yani, politika mı yazsaydım ki?.. [email protected] Pamuk yanar mı iddiası kül etti ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu) Antalya’nın Aksu ilçesinde Antbirlik’e ait dokuma ve iplik fabrikasında çalışan işçiler F.V. ve Ü.Y. çakmakla pamukların tutuşup tutuşmaması konusunda iddiaya girdi. Gençlerden F.V. küçük bir pamuk parçasını çakmakla tutuşturup diğerlerinin üzerine attı. Birden parlayan pamuklar alev alınca fabrika deposunda yangın çıktı. Yangına önce işçiler daha sonra da Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi müdahale etti. Saatler süren çalışmanın ardından yangın güçlükle kontrol altına alındı ancak 600 ton pamuk kül oldu. 2 işçi gözaltına alındı. Hakkâri savaş alanına döndü HAKKÂRİ (Cumhuriyet) Hakkâri’de Demokratik Özerk Kadın Hareketi (DÖKH) üyesi Remziye Sarıca ve Necla Nergiz’in önceki gün gözaltına alınmasını protesto etmek amacıyla BDP İl Başkanlığı tarafından dün basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasının ardından dağılan gruptan 2 kişi polis tarafından gözaltına almak istenince gerginlik yaşandı. Göstericiler, polisin “dağılın” uyarısına taş atarak karşılık verdi. Olayların büyümesi üzerine bölgeye çok sayıda polis ve zırhlı araç sevk edildi. Olaylarla ilgili 5 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. JİTEM davasında mahkeme heyeti 7 sanık hakkında yakalama emri çıkarttı Yeşil için yakalama kararı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Güneydoğu Anadolu’da 1990’lı yıllarda işlenen birçok cinayet ve bombalama eylemiyle ilgili JİTEM davasında aralarında “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım’ın da bulunduğu 7 kişi hakkında yakalama emri çıkarılmasına karar verildi. Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya İçişleri Bakanlığı’nca güvenlik gerekçesiyle kimlikleri değiştirilen tutuksuz sanıklardan Recep Erkal (kod adı Recep Tiril), Emel Berak (kod adı Saniye Emlük), Erhan Berak (kod adı Kemal Emlük) ve Ahmet Turhan Altaylı (kod adı Ali Ozansoy) hazır bulundu. Sanıklardan Erkal hazırladığı 15 sayfalık savunmasını okuduktan sonra mahkemeye sundu. Sanık Altaylı, avukat Tahir Elçi’nin sorusu üzerine de Halkın Emek Partisi’nin (HEP) Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın’ın öldürülmesi olayına karışmadığını savundu. Mahkeme heyeti, duruşma sonunda adresleri tespit edilemeyen ve savunmaları alınmak için hazır edilemeyen sanıklar Mahmut Yıldırım, Fırat Can Eren, İbrahim Babat, Mehmet Zahit Karadeniz, Lokman Gündüz ve Muhsin Gül hakkında yakalama emri düzenlenmesine karar verdi. Fotoğraf: HÜLYA KESKİN Atatürk heykelini yaktılar DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’da, dün gece terör örgütü PKK yandaşı bir grup, Dağkapı Meydanı’ndaki Atatürk heykelini yakmaya çalıştı. Kısa sürede alev alan heykel, yurttaşların ihbarı üzerine olay yerine gelen itfaiye ekipleri tarafından tamamen yanmadan söndürüldü. Ancak heykel büyük zarar gördü. AKP’den İzmir’e EXPO desteği İZMİR (AA) AKP İzmir Milletvekili ve Devlet Bakanı Mehmet Aydın, EXPO 2020 için İzmir’n aday gösterilmesi gerektiğini belirterek “Bir sıfırdan başlamak var, bir de kaldığınız yerden daha büyük azimle başlamak var. Biz kaldığımız yerden daha büyük azimle başlayacağız” dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in EXPO için Ankara’nın aday gösterilmesi gerektiğini savunması, İzmir’de yerel yöneticiler, sivil toplum kuruluşlarının tepkisini çekmişti. Mankenler: Bizi köle yaptılar İstanbul Haber Servisi Fuhşa aracılık ettiği iddiasıyla gözaltına alınan ve çete elebaşısı olduğu öne sürülen Dinçer D’nin, bin ile 5 bin dolar arasında pazarladığı kadınların fotoğraflarını cep telefonundan müşterilerine gönderdiği ortaya çıktı. Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği ekiplerinin gözaltına aldığı 25 kişinin sorguları sürüyor. Operasyonda yakalanan mankenler de “Bizi köle gibi kullandılar, senet imzalattılar, borç ödemek için fuhuş yapıyoruz” dediler. Göktepe mezarı başında anıldı İstanbul Haber Servisi Gazeteci Metin Göktepe, polisler tarafından dövülerek öldürülmesinin 15. yıldönümünde mezarı başında düzenlenen törenle anıldı. Anne Fadime Göktepe ile sevenleri, arkadaşları, demokratik kitle örgütü temsilcileri mezara kırmızı karanfiller bıraktılar. Törende konuşan anne Göktepe, “Yıllardır burada toplanıyorsunuz. Hepiniz benim için birer Metin’siniz” dedi. EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel eski iktidarlarda olduğu gibi şimdi de AKP iktidarının muhalif kesime yönelik baskılar uyguladığına çekti. Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İhsan Çaralan da Göktepe’nin ölümünün ardından geçen 15 yıl boyunca hiçbir şey değişmediğini belirterek, CMK 102. madde kapsamında terör örgütü Hizbullah’ın üyelerinin serbest bırakılmasına da değindi. TGC Başkanvekili Turgay Olcayto, gazetecilere yönelik baskının devam ettiğini ve 50 gazetecinin cezaevinde olduğunu söyledi. Toplumsal Bellek Platformu’ndan Gül Erdost ise “Ülkemizin bu ayıplardan kurtulması gerekli” diye konuştu. Doktor adayının mucize kurtuluşu İstanbul Haber Servisi İstanbul Kadıköy’de Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi 1. sınıf öğrencisi 19 yaşındaki Nazlı Partalcı, sigara içerken 11. kattaki dairenin penceresinden düştü. Toprak zemine çakılan genç kız ağır yaralandı. Ambulansla Haydarpaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne taşınan yaralı Partalcı’nın hayati tehlikeyi atlatamadığı belirtildi. Genç kızın annesi ile babasının boşanmasının ardından bunalım geçirdiği, bu nedenle de psikolojik tedavi gördüğü iddia edildi. ALAŞEH R’DE ÇK L YERLERE KISITLAMA R ZE’DE ARAŞTIRMAYLA ORTAYA ÇIKAN AYIP Hekimlerden düdüklü eylem İstanbul Haber Servisi İstanbul Tabip Odası üyesi bir grup hekim, 1 Kasım 2010’dan itibaren İstanbul’da başlatılan Aile Hekimliği Uygulaması’nı Kadıköy Altıyol Meydanı’ndan Kadıköy Meydanı’na yaptığı yürüyüşle protesto etti. Yürüyüşte seslerini duyurabilmek için sık sık düdük çalan hekimler, “Aile hekimliği koca bir yalan, uyan vatandaş uyan”, “Bir milyon kişinin aile hekimi yok” , “Ana çocuk sağlığı, aile sağlığı planlaması merkezleri kapatılıyor” dövizleri taşıdı. Gezmiş’i evinde saklayan Kocalak yaşamını yitirdi İstanbul Haber Servisi 68 öğrenci hareketinin önderlerinden Deniz Gezmiş ve Yusuf Aslan’ı arandığı dönemde Sevim Onursal ile birlikte evinde saklayan Kor Kocalak (69) dün geçirdiği kalp krizi sonucu tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Kocalak, yarın 14.30’da Karacaahmet Cemevi’nde düzenlenecek törenin ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verilecek. 1971’de banka soygununa adı karışan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, İbrahim Seven, Necmettin Baca, İrfan Uçar’ı, Sevim Onursal ile birlikte evinde saklayan Kocalak, THKO davasında Gezmiş’le birlikte yargılanmıştı. Kaymakam ilçede pavyonu yasakladı ALAŞEHİR (AA) Manisa’nın Alaşehir ilçesindeki belediyelere yazı gönderen Kaymakam Musa Uslan, içkili yer ruhsatlarına kısıtlama getirilmesini, pavyon işletmeciliğine ise izin verilmemesini istedi. Kaymakam Uslan ilçe ve belde belediyelerine 7 Aralık 2010’da gönderdiği yazıda pavyon şeklinde çalıştırılan işletmelerin Türk aile yapısına, gelenek ve göreneklere ve gençlere olumsuz etki yaptığını belirtti. Uslan, şu ifadeleri kullandı: “Alaşehir nüfus olarak, pavyon işletmeciliği için uygun büyüklükte bir yer değildir. Var olan pavyon ruhsatları da içkili restorana veya gazinoya dönüştürülmelidir.” Hz. Süleyman’ın mührünü kırdılar RİZE (Cumhuriyet) Rize’de 150’ye yakın kitabede yer alan ve Hz. Süleyman’ın mührü olarak bilinen sembolün, İsrail devletini anımsattığı gerekçesiyle kırıldığı belirtildi. Çınar Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Derneği’nce yürütülen Rize’deki tarihi mezar taşı ve kitabelerle ilgili envanter araştırmasında çok sayıda mezar taşı ile kitabe fotoğraflanarak arşivlendi. ÇaRize’de 150’ye lışmada, kitabelerde, camilerde yer alan ve Hz. yakın sembol Süleyman’ın mührü olarak bilinen sembolün tatahrip edildi. mamına yakınının kırıldığı tespit edildi. ‘Sorumlular dışarıda’ İstanbul Haber Servisi Cumartesi Anneleri’nin 302. kez Galatasaray Meydanı’nda gerçekleştirdiği oturma eyleminde, geçtiğimiz hafta yüzlerce kaybın ve faili meçhulün sorumlusu Hizbullah üyelerinin ve üst düzey sorumlularının serbest bırakılması protesto edildi. Kayıp yakınları hükümetin sadece darbe planlarını önemsediğini insanlık suçlarıyla ilgilenmediğini vurguladılar. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle