18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 18 KÜLTÜR CUMHURİYET 30 OCAK 2011 PAZAR [email protected] Notos’un edebiyat çevresinden 181 kişinin katıldığı anketi, yaşayan edebiyatımızın eğilimini ortaya koyuyor Ankara’da yarışma heyecanı Kültür Servisi 22. Ankara Uluslararası Film Festivali’nin, Uzun, Kısa ve Belgesel Film yarışma bölümlerine başvuran 640 filmin değerlendirildiği ön eleme sonuçları açıklandı. Buna göre 17 27 Mart tarihlerinde gerçekleştirilecek festivalin “Ulusal Uzun Film Yarışması”nda “Çoğunluk” (Seren Yüce), “Gölgeler ve Suretler” (Derviş Zaim), “Kars Hikâyeleri” (Özcan Alper, Ülkü Oktay, Emre Akay, Ahu Öztürk, Zehra Derya Koç), “Kavşak” (Selim Demirdelen), “Kayıp Özgürlük” (Umur Hozatlı), “Kar Beyaz” (Selim Güneş), “Press” (Sedat Yılmaz), “Siyah Beyaz” (Ahmet Boyacıoğlu), “Ses” (Ümit Ünal), “Teslimiyet” (Emre Yalgın) yarışacak. Başımıza gelen en iyi şey Nobel Notos’un “Çağdaş Türk Edebiyatında En İyi 40 Şey” konulu anketinin ilk sırasında Nobel Edebiyat Ödülü’nün Orhan Pamuk’a verilmesi yer alıyor. Ardından Nâzım Hikmet, İkinci Yeni, Sait Faik, Oğuz Atay ve Varlık dergisi geliyor. Kültür Servisi Notos Edebiyat dergisi, son sayısında “Çağdaş Türk Edebiyatında En İyi 40 Şey” konulu beşinci soruşturmasıyla çağdaş Türk edebiyatının yaklaşık 100 yıllık geçmişi içinde yarattığı değerlere bugünden bir ayna tutuyor. Dergi, edebiyat çevresinden 181 yazar, eleştirmen ve akademisyenin katıldığı soruşturmayla yaşayan edebiyatımızın eğilimini de ortaya koyuyor. Buna göre “Çağdaş Türk Edebiyatında En İyi 40 Şey”in ilk sırasında Orhan Pamuk’un Nobel Ödülü yer alırken onu ilk 20’de sırasıyla “Nâzım Hikmet”, “İkinci Yeni”,“Sait Faik ve Alemdağ’da Var Bir Yılan”, “Oğuz Atay ve Tutunamayanlar”, “Varlık dergisi”, “Hasan Âli Yücel ve MEB Tercüme Bürosu”, “Yaşar Kemal”, “Ahmet Hamdi Tanpınar”, “1950 Kuşağı Öykücüleri”, “Garip Akımı”, “Can Yayınları”, “Orhan Pamuk”, “Yapı Kredi Yayınları”, “Bilge Karasu”, “Yeni Dergi ve De Yayınları”, “TEDA Projesi”, “Yusuf Atılgan ve Anayurt Oteli”, “Edebiyat Dergilerinin Çeşitlilik Kazanması”, “Enis Batur” izliyor. Notos’un değerlendirmeleriyle birlikte yer verdiği listenin ilk 10 maddesi şöyle: 1 3 İkinci Yeni İkinci Yeni, Garip’ten sonraki büyük yarılma, Cumhuriyet dönemindeki en kapsamlı şiir oluşumu. Toplumcu olmamakla suçlandı, ama 1960’lardan sonra görüldü ki, içindeki şairlerin büyük çoğunluğu toplumcuydu. Saçma şiir yazdıkları söylendi, ama geleneksel ve yazıldıkça kendini eskitmeye başlamış şiir anlayışının yerine yepyeni bir biçim ve dil getirdi. Oğuz Atay ve Tutunamayanlar 5 8 Yaşar Kemal Anadolu’da yaşayan Türkçenin zenginleşmesine yaptığı ölçüsüz katkılar da Yaşar Kemal adını bir yere kazımıştır. Yazdığı romanlar kendisinden başka hangi yazarlarınkine benziyor? Bir yanıtı yok gibi. İnce Memed’den Bir Ada Hikâyesi’ne, elli yıl boyunca yazdığı romanların hep belli bir düzeyin üstünde oluşu da şaşırtıcı değil mi? Nobel Edebiyat Ödülü Orhan Pamuk’un 2006 Nobel Edebiyat Ödülü’nü alması, belki çevresinde birbiriyle çelişen bir dizi tartışmaya neden oldu ama öyle görülüyor ki, önemi büyüktü. 2006’ya dek her kuşaktan usta yazarımıza Batı’da doğru dürüst ilgi gösterilmemesinin sıkıntısını yaşayan edebiyatımız, böylece kabuğunu kırıp açılmaya başladı. Tutunamayanlar 1971’de yayımlandığında, olumsuz eleştiriler olumlulardan daha çoktu. Tuhaf, yabancı bulundu. Tutunamayanlar’ın çağdaş Türk romanının dönüm noktalarından biri oluşunun nedenlerinin iyi çözümlenmesi, roman sanatımızın bundan sonra alması gereken biçimlerin zamanında ve daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir. YoYo Ma ile Madeleine Peyroux İş Sanat’ta Kültür Servisi Çellist YoYo Ma, mart ayında, ses rengi Billie Holiday’e benzetilen caz solistleri arasına giren Madeleine Peyroux ise mayıs ayında İş Sanat’ta konser verecek. YoYo Ma’nın 10 Mart’ta İngiliz piyanist Kathryn Stott eşliğinde ve Madeleine Peyroux’nun 14 Mayıs’ta vereceği konserin biletleri yarın Biletix’te satışa çıkıyor. 9 Ahmet Hamdi Tanpınar 6 Varlık dergisi Nâzım Hikmet Ardında yalnızca destansı bir şiir birikimi değil, destansı bir hayat da bıraktı. Hayatı, bütün insanlık ailesinin geleceğinde örnek oluşturacak dürüst davranışlar, sıradan kahramanlıklarla dolu geçti. Bu yüzden şiirlerinin yanı sıra örnek yaşam biçimiyle, hayat karşısındaki tutumuyla da özlediği bir dünya kurulana dek önemini yitirmeyecek bir ozankişilik. 2 Sait Faik ve Alemdağ’da Var Bir Yılan 4 edebiyatımızın çöpsüz üzümü. Fethi Naci böyle nitelemişti onu. Hiçbir yere bağlanmadan, kendi başına büyük bir yaratıcı olduğu için. Sait Faik, Soruşturmamızda adı geçen çoğu yazarın metinlerinin ilk kez bu dergide yayımlanması önemini apaçık ortaya koyuyor. Öte yandan ülkenin çok iyi bildiğimiz zorlu şartlarında bir edebiyat dergisinin çizgisini koruyarak günümüze dek ayakta kalabilmesi tek başına büyük bir başarı. En İyi 40 Şey arasında, Saatleri Ayarlama Enstitüsü özellikle belirtildi. 19. Asır Türk Edebiyatı Tarihi de var. Yazılmış en nitelikli edebiyat tarihlerinden biri o, sonrası getirilemedi. Romanlarının yanında gözden uzak kalmış, bir kitapta toplanmış öykülerinde de boş yoktur. 1950 Kuşağı Öykücüleri 10 Hasan Âli Yücel ve 7 MEB Tercüme Bürosu Hasan Âli Yücel’in 1938’de maarif vekili olduktan sonra başlattığı tercüme hareketinden sonra kurulan Tercüme Bürosu’nun Türkçeye kazandırdığı klasikler, ülkenin düşünce ve kültür hayatını değiştirmişti. Türkiye’de “öykünün altın çağı” olarak nitelenebilecek 19501960 yılları arasında öykü yazan birçok yazar, geçmişteki öykü anlayışına karşı çıkarken, Orhan Kemal ile Sait Faik’ten ve 1950’lerin sonuna doğru etkisini yoğun olarak hissettiren varoluşçuluk felsefesi ile gerçeküstücülük akımından oldukça etkilendiler. Çırak çalacak, usta dinleyecek! Kültür Servisi Pulitzer ödüllü besteci David Del Tredici, “Grand Trio” adlı eserinin yarın saat 20.30’da Caddebostan Kültür Merkezi’nde (CKM) gerçekleşecek Türkiye prömiyeri için İstanbul’a geliyor. Eseri, David Del Tredici’nin öğrencisi piyanist, besteci Emir Gamsızoğlu (piyano), Cem Çetinkaya (çello) ve Deniz Toygür’den (keman) oluşan İstanbul Trio seslendirecek. Elif Çağlar / music/ NUDC Records Kapağında uçuşan yusufçuklara, renkli dev mantarlara, uzaktan süzülen zürafalara, uygun adım kaplumbağaya, rüzgâra savaş açmış yel değirmenine, onu dünyadan alıp getirmiş zepline bakarak Alis’in albüm çıkardığını zannetmeyin; hani şu harikalar diyarındaki Alis’in. O neşe içinde zıplayan, kıvırcık saçlı, güleç yüzlü kızın adı Elif Çağlar; hani şu Bağdat Avenue adlı toplulukta şarkı söyleyen Elif Çağlar. Topluluğun dağılmasının ardından caz eğitimini tamamlamak amacıyla Amerika’ya giden, dönüşte bolca sahne alarak etrafında geniş bir sempati halkası yaratan Elif, mutlu sona erdi ve ilk albümü “music”i çıkardı. “music” cazdan folka, poptan soul’a; baştan aşağı İngilizce. Yüzde yüz yerli imalat, ama kesinlikle özenti değil, zorlama değil; ucuz bir çeşitleme hiç değil. Halis muhlis türler arası bir crossover. Söz ve müzik Elif’e ait. Demirbaşlar piyanist Serkan Yılmaz, basçı Ozan Musluoğlu ve davulcu Onur Alatan. Kalabalık eşlikçiler arasında usta trompetçi İmer Demirer göze çarpıyor. Bir saptama; bu tarz için İngilizcemiz biraz yabancı aksanlı kalsa da, müziğe farklı bir orijinallik katıyor. Bir eksiklik; fikir vermesi açısından repertuvarda keşke en az bir Türkçe beste, bir de cover olsaydı. Şarkılar yerinde duramıyor; hepsi yüksek yaşama sevinciyle donanmış, pozitif enerjiyle takviye edilmiş. Bunların otuzlu yaşlara yeni ayak basan egosuz biri tarafından söylenmiş olması en güzeli. Elif’i daha iyi anlamak için albüme adını veren şarkının sözlerine dikkatlice kulak vermeli. [email protected] British Sea Power / Valhalla Dancehall / Rough Trade Alternatif rock’ın başarılı gruplarından British Sea Power (BSP), 2008’de Mercury adayı olan “Do You Like Rock Music?” adlı çalışmasıyla, o yılın en iyi albümler listelerinde yer almıştı. Hemen ardından 2009’da “Man of Aran” belgeseline tamamen enstrümantal soundtrack albümü yaptılar. Şimdi de yılın ilk ayında yepyeni bir albümle tekrar gündemdeler. Özellikle entelektüel şarkı sözlerindeki çarpıcı anlatımıyla Pixies ile Joy Division’ı hatırlatan müzikleri nedeniyle her zaman ilgiyle takip ettiğim gruplardan biri oldu BSP. İki yıl önce de, İstanbul’daki dinamik canlı performanslarına tanık oldum. BSP, farklı sesleri denemeye eğilimli olduğu için, her albümlerini heyecanla bekliyorum. Bu dördüncü albümde de yine siren gibi çalan gitarlar ve bomba gibi perküsyonlar var; ancak sounda yeni bir şey eklenmemiş, şaşırtıcı ses deneyleri yok. Gitarı öne çıkarıp stadyumları coşturacak nitelikte Arcade Fire’ı hatırlatan hızlı parçalar; pop sounduna daha yakın synth ağırlıklı şarkılar ve atmosferik, postrock türü parçalar arasında bölünmüş albüm. Kısa bir tanımlamayla sound olarak iyi bir bileşim yansıtan, tipik bir BSP albümü diyebiliriz. Grup üyelerinin açıkladığına göre, şarkıların esin kaynakları, eski Playboy dergileri, nüfus kontrolü, Dadaist sanatçı Kurt Schwitters, doğa, “Fransız Hitchcock”u denilen HenriGeorges Clouzot. Tek başına bu bilgi bile albüme olan merakı arttırıyor! Indie rock sevenlerin bu merakın peşinden gitmelerini öneriyorum. www.zulalkalkandelen.com Çağdaş Bale Topluluğu’nun ‘Tozlu Hayaller’i Kültür Servisi Türkiye’nin ilk özel bale topluluğu olmasının yanı sıra 200’ü aşkın eser repertuvarına sahip olan Çağdaş Bale Topluluğu, 39. yaşını “L’epopea della Pinacoteca dell’opere di SculturaTozlu Hayaller”le kutluyor. Roma’da terk edilmiş bir heykel galerisinde geçen hikâyesiyle eser, Bernini, Canova ve Michelangelo’nun heykellerinin bale adımları ile hayat bulmasını sağlıyor. Claudio Monteverdi müzikleri eşliğinde sahnelenecek 2 perdelik bale, İstanbul Devlet Opera ve Balesi solist dansçılarının da bulunduğu 20 kişilik dansçısanatçı kadrosu ile sezon boyunca Caddebostan Kültür Merkezi başta olmak üzere İstanbul’un farklı sahnelerinde izlenebilecek. İNGİLİZCE Westminster University ve Premier College sertifikalarına sahip, London School of Business Administration’da master yapmış, ÖĞRETMENDEN, BRITISH ENGLISH İş İngilizcesi (Business English), İngilizce iş görüşmelerine (Interviews) hazırlık Gramer ve kişiye özel konuşma dersleri Kadıköy /İstanbul 0532 701 80 41 (0216) 418 94 51 DÜZELTME Basın İlan Kurumu tarafından 28 Ocak 2011 tarihli Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanan Sendikamız Banka Sigorta İşçileri Sendikası BASİSEN’in IX. Olağan Genel Kuruluna ait 5551 sayılı ilanda sehven yazılan İkinci toplantı tarihini, 0506 Mart 2011 olarak düzeltiriz. BANKASİGORTA İŞÇİLERİ SENDİKASI BASİSEN YÖNETİM KURULU (Basın: 6698) C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle