18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 14 HABERLERİN DEVAMI İstanbul B Edirne B Kocaeli B Çanakkale B İzmir B Manisa B Denizli B Zonguldak S Sinop S Samsun B Trabzon B Giresun B Ankara PB 12 8 12 14 14 12 11 10 11 14 13 10 7 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB PB B B B B B B B PB PB PB 8 10 2 17 17 17 9 9 8 7 2 2 2 Oslo B Helsinki K Stockholm K Londra B AmsterdamK Brüksel K Paris K Bonn K Münih K Berlin K Budapeşte B Madrid B Viyana K 7 7 7 2 5 2 2 2 1 1 1 10 1 Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Moskova Aşkabat Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam B B Y Y K K PB B Y PB PB PB PB 2 2 11 14 1 3 7 4 9 10 9 19 13 Yapılan son değerlendirmelere göre; bu akşam ve gece saatlerinde Trabzon, Rize, Artvin, Hopa, Iğdır, Van ve Hakkâri çevrelerinin yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Gece ve sabah saatlerinde Trakya ile iç ve doğu bölgelerde buzlanma ve don olayı ile birlikte yer yer sis görülecek. Ülkemizin kuzey, iç ve batı kesimlerinde sıcaklık 2 ile 4 derece artacak. CUMHURİYET 3 OCAK 2011 PAZARTESİ TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 3 Ocak SEÇİM ÖNCESİ YAKINLAŞMA AKP’li Çelik ve Cüppeli Ahmet aşure dağıttı BURSA (Cumhuriyet) Diyanetten Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Çelik ile AKP’li Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, dün Bursa’da İsmailağa cemaati’nin önemli isimlerinden Cüppeli Ahmet Hoca’nın vaazını dinledikten sonra hep birlikte aşure dağıttı. Çelik ile Altepe dün İvazpaşa semtindeki Uluçınar Eğitim Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği’ne gelerek Cüppeli Ahmet Hoca’nın vaazını dinledi. Bakan ve Belediye Başkanı geldikten bir süre sonra gelen dernek binasına gelen Cüppeli Ahmet Hoca’nın zırhlı aracından inip binaya girişi sırasında izdiham yaşandı. Vaazın ardından Bakan Çelik ve Cüppeli Ahmet Hoca beraber aşure dağıttı. Daha sonra Çelik ile Cüppeli Ahmet Hoca dernek binasının yanındaki evde bir süre görüştü. Görüşme talebinin Bakan Çelik’ten geldiği öğrenilirken, Çelik’in, seçimler öncesi Başbakan Tayyip Erdoğan’dan mesaj getirmiş olabileceği öne sürüldü. Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu Selanik’in yeni Belediye Başkanı Yannis Boutaris bugün görevine başlıyor. 69 yaşındaki Boutaris siyasetçi değil. Bir şarap üreticisi. 25 yıldır muhafazakârların elindeki belediye başkanlığını tüm sol partilerin ortak adayı olarak kazanmayı başardı. Kazanmasında solculuğu kadar, kendisini aforoz etmek isteyen kiliseye meydan okumasının büyük etkisi oldu. Boutaris Cumhuriyet’e verdiği demeçte, bugün resmen başlayacak görevi sırasında en önemli hedeflerinden birinin şehrin tarih boyunca var olan çokkültürlü kimliğini yeniden belirgin hale getirmek olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Yüzyıllarca burada Türklerle, Ermenilerle birlikte yaşadık. Türk belediye başkanı döneminde dedem bu bölgedeki Rumları temsil edermiş. Babam ise ürettiği tüm şaraplara Yunancanın yanı sıra Türkçe, İbranice ve Fransızca etiket koyardı. Şimdi bu çokkültürlülüğü daha görünür hale getirmek istiyorum.” ANALİZ UTKU ÇAKIRÖZER Şarapla Gelen Dostluk onaracaklarını belirten Boutaris kendine bir de hedef koymuş: ‘Yılda 300 bin Türk’ü atalarının toprakları Selanik’e getirmek.’ Şehirdeki otellerin hafta sonları Türkler için özel fiyat vermeleri için temasları başlatmış. Türkiye’den beklentisi ise charter seferleri konması ve İstanbul’dan kalkan trenlerin sayısının ve kalitesinin arttırılması. caddeye Atatürk’ün adının verilmesini de yıllardır isteyen biri. Aslında Atatürk öldüğünde, şu anda konsolosluk olarak hizmet veren doğduğu evin yanındaki sokağa ismi verilmişti. Ancak 1955’te İstanbul’daki Rumları hedef alan 67 Eylül olaylarının ardından sokağın adı değiştirildi. Boutaris, muhafazakârların tepkileri nedeniyle biraz ağırdan alsa da Atatürk ismini yeniden aynı sokağa koymaya kararlı. Atatürk konusundaki olumlu görüşleri sadece muhafazakârlardan değil, dünyadaki Ermeni diyasporası ile Trabzon’dan göç eden Rumlardan da tepki alıyor. Bo utaris’in yanıtı ders niteliğinde: “Geçmişte yaşanmış olayların, bugünümüzü ve yarınımızı nasıl yaşayacağımızı belirlemesine izin vermemeliyiz.” üretip bunun sonucu olarak silahlanmaya büyük paralar harcamasından son derece rahatsız. Tek çözümün Türkiye’nin AB üyesi olmasında yattığını ve Yunanistan’ın da bu sürece verdiği desteği arttırarak sürdürmesi gerektiğini vurguluyor. Türkiye’nin Avrupalı kimliğine samimi biçimde inanarak “Ben kendimi Türklere, bir Avrupalıdan, örneğin bir Danimarkalı ya da İngilizden çok daha yakın hissediyorum. 500 yıllık ortak tarihimizde o kadar çok paylaştığımız şey var ki” diyor. GÜNDEM Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Şarap ve dostluk rotası İki ülke arasındaki ilişkilere katkısı olacak her adımı atmaya hazır olduğunun altını çiziyor. Yıllardır şarap tadımları için sık sık İstanbul’a geliyor. Şimdi artık Selanik Belediye Başkanı sıfatıyla ziyaret edecek. İzmir’e de gitmek istiyor. Bir hayali de var gerçekleştirmek istediği: “Türk şarapları her yıl kaltesini arttırıyor. Yunanistan ile Türkiye arasında turistik şarap rotaları kuracağız. Katılanlar, Selanik’te başlayıp sonra Trakya’ya, İstanbul’a geçecekler.” Bu tür projelerle önce dostluğun artacağını belirten Boutaris’e göre, “Bu dostluk siyasetçilere de doğru yönü gösterecek...” Konfüçyüs’e danışmaya karar vermiş. Saraya çağrılmış... Bilge herkesi dinlemiş, iki gün sonra yanıt vereceğini söylemiş. İki gün sonra sarayda herkes hazır, çare konuşulacak. Konfüçyüs sorunu ve çözümü söylemiş. Sorun dildir. Dili düzeltin... “Nasıl yani?” Dil diyorum. Halk sizi anlamıyor, siz birbirinizle anlaşamıyorsunuz. Önce dili düzeltin, anlaşılır kılın. “Biz zaten aynı dili konuşmuyor muyuz?” Aynı dili konuşuyorsunuz ama aynı şeyi konuşmuyorsunuz. İşlerin iyi gitmediği bir ülkede önce dili düzeltip herkesin birbirini anlamasını sağlamak gerekir. Bu başarılırsa ardından çözüm gelir. Herkesin ayrı telden çaldığı siyasette bir de ayrı dil tartışması başlayınca, siyasetin, ülke yönetiminin tarafları iyice birbirini anlamaz hale geldi. Seçim atmosferinden gelen yüksek basıncın kendini giderek daha yoğun hissettirdiği bir ortamda BDP çıtayı alabildiğince yükseltiyor. Neden? AKP yüzünden. Çünkü AKP Güneydoğu’dan ve büyük kent varoşlarından ne olursa olsun, ama ne olursa olsun daha çok oy almak için... Kürt kökenli yurttaşlarımıza, “Sorunlarınızın çözüm yeri BDP değil benim. Ana parti olarak beni seçin” demek için. Dışarıya, AKP iktidarda kalırsa sizin hayal ettikleriniz gerçekleşebilir, kalmazsa bütün “çözüm” planlarınız çöker mesajı vermek için... Her şeyi yapıyor... AKP bunu yapınca BDP de; bu bölgede benden başka hiçbir siyasi parti barınamaz... Bir çözüm olacaksa ana eksen biziz, hiçbir şekilde eksen kaymasına izin verilemez... Bölgenin en az yüzde 55’i bize oy verir, bu yapıyı değiştirecek hiçbir girişim kabul edilemez... Demek için her şeyi yapıyor... Öteki partiler ve kesimlerin bütün yaklaşımları bu yarış karşısında ne yazık ki ikincilleşiyor. Görünen o ki; AKPBDP dengesinden çözüm çıkmayacak. Anadil, adı üstünde yeryüzündeki bütün yaşama alanlarının ana konularından biri. Dil, kalbin ve beynin kepçesidir. İnsanın içinde ne pişerse onu taşır. Ne olursa olsun, en ilkel kabilelerden en ileri toplumlara kadar başlıca iletişim aracıdır. Yeryüzünde bilinen 6 bin kadar dil var. Bunun yaklaşık 2 bini aktif olarak konuşuluyor. Dünyadaki devlet sayısı 200’ün biraz üstünde olduğuna göre; demek ki, her dil eşittir bir devlet diye bir gelenek yok. Bir başka acı gerçek de şu ki; her yıl 20 kadar dil yok oluyor. Dünyada her devletin bir resmi dili var. Bunun yanında farklı anadillere ait toplumsal kesimler barındıran pek çok devlet var. Konuyu elle tutulur bir tartışma zeminine getirmek için sadece Avrupa ülkelerini ele alırsak genel tanımlama olarak şunu söyleyebiliriz. Anadil konusunda hiçbir ülkenin çözümü ötekine benzemiyor. Neden? Çünkü her ülkenin farklı koşulları var. Bu konunun değişik amaçlar için, daha açık ifade ile ayrışmaya giden yolun zemini olarak kullanılmasını hiçbir devlet istemiyor. Çözümü de kendi koşulları içinde üretiyor. Örneğin, AB çatısı altındaki Yunanistan, Fransa ve İspanya birbirinden farklı yöntemler getirmişler. Konunun hassasiyetini bilen AB de ortak bir yaklaşım dayatmamış. Anadolu toprakları tarih boyunca hep çokdilli oldu. Hititlerin dokuz dili vardı. İnsanların anadillerini öğrenme hakkına evet... Anadil üzerinden siyaset yarışına girmeye hayır... [email protected] Nâzım’ın da memleketi Türkleri Selanik’e çekecek olan, sadece Atatürk değil. “Nâzım da burada doğdu. Biz sosyalistler onun şiirleriyle büyüdük, hâlâ da severek okuruz” diyor Boutaris. Yunan sosyalist hareketinin de başladığı yer sayılan Selanik ayrıca Türkiye’de yenileşmenin öncü gücü Jön Türkler’in tarihinde de önemli yere sahip. Şehre “Jön Türk anıtı” dikeceği haberlerini doğrulamayan Boutaris, “Ama o dönemi temsil eden eserleri mutlaka restore ettireceğim” sözü veriyor. ‘300 bin Türk getireceğim’ Şehrin Osmanlı egemenliğinden ayrılarak Yunanistan’a katılışının 100. yıldönümü olan 2012’de yapılacak kutlamalar için şehirdeki Osmanlı döneminden kalma yapıtların çoğunu ‘Bir Türk’e daha yakın hissederim’ Türkiye ile Yunanistan arasındaki dostluğun geliştirilmesi gerektiğine inanan Boutaris’e göre “Kaderimiz, yan yana barış içinde yaşamak.” İki ülkenin kendilerine düşman AVRUPA KONGRESİ’NE ENGEL Sağcılar ve Ermeniler tepkili Boutaris, Selanik’te bir İktidarın CHP’ye tahammülü yok BAHADIR SELİM DİLEK [email protected] ÖSYM, üniversite sınavlarında adaylardan istenen ‘başı açık’ fotoğraf şartını kaldırdı ANKARA AKP hükümeti, 2 yıl önce Slovenya’da Avrupa Kongresi’nin 2010 yılı toplantısının Türkiye’de TBMM’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilmesi yönünde karar alınmasına karşın, kongrenin ev sahipliğini TBMM ve TürkiyeAB Derneği’nden alarak Üçüncü Sektör Vakfı’na verdi. Kararda, ev sahipliğini CHP’li TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu’nun yapacak olmasının etkili olduğu ortaya çıktı. Kongre, bu yılın şubat ayına kaldı. Türkiye’nin saygınlığına gölge düşüren süreç şöyle gelişti: Avrupa Hareketi, Avrupa Kongresi’ne dönemin TBMM Başkanı Köksal Toptan’ı, Başbakan Erdoğan’ı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’ı davet etti. Erdoğan ve Bağış davete icabet etmedi, Toptan da kongreye katılması için TBMM Başkanvekili Mumcu’yu yetkilendirdi. Mumcu, TürkiyeAB Derneği Başkanı Prof. Haluk Günuğur ile birlikte Slovenya’ya gitti. Kongrenin Türkiye’de yapılması kararı verildi. Ancak Toptan’ın Meclis Başkalığı süresinin dolması ve yerine Mehmet Ali Şahin’in seçilmesi tabloyu değiştirdi. TürkiyeAB Derneği, geçen yılın şubat ayında TBMM Başkanlı’ğı’na başvurarak çalışmalarla ilgili bilgi verilmesini istedi. Ancak yazıya Şahin’den yanıt gelmedi. Dernek, 5 Mart’ta ikinci bir yazıyla yeniden başvurdu. Başvuruya TBMM Genel Sekreterliği adına Protokol Müdürü Hasan Baytekin’den yanıt geldi. Yazıda, “Toplantının TBMM’nin ev sahipliğinde yapılacağına ilişkin bir taahhüdü veya herhangi bir daveti bulunmamaktadır. Bir çalışma da yapılmamaktadır” dedi. Dernek bunun üzerine Başkan Günuğur, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, AB Genel Sekreteri Volkan Bozkır, eski TBMM Başkanı Köksal Toptan ve TBMM AB Uyum Komisyonu Yaşar Yakış’tan yardım istedi, ancak sonuç alamadı. Sınava türban vizesi Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS) Kılavuzu ÖSYM’nin internet sitesinde yayımlandı. İlk sınav olan YGS’ye başvurular 319 Ocak 2011 tarihleri arasında yapılacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ÖSYM, üniversiteye giriş sınavlarında adaylardan istenen “başı açık” fotoğraf şartını kaldırdı. Adaylardan sadece “yüzü açık” fotoğraf istenirken türbanlı adaylar sınava da türbanları ile girebilecek. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS) Kılavuzu ÖSYM’nin internet sitesinde yayımlandı. Adaylar 2011ÖSYS Kılavuzu ile aday bilgi formuna ÖSYM’nin “www.osym.gov.tr” internet adresinden ulaşabilecek. ÖSYS’nin ilk sınavı olan YGS’ye başvurular 319 Ocak 2011 tarihleri arasında yapılacak. Yüzün açık olması yeterli Başvuru merkezi görevlisi tarafından Aday Bilgi Formu’ndaki bilgiler ile birlikte adayın web kamerayla alınacak fotoğrafı elektronik ortama aktarılacak. Kılavuzda buna ilişkin “Bu fotoğrafın, yüzü açık, adayın kolaylıkla tanınmasını sağlayacak şekilde cepheden çekilmiş olması gerektiğinden, başvuru merkezine giderken adayların bu hususa dikkat etmeleri gerekmektedir. Sınav günü tanınmada önemli rol oynayacak, fotoğraftaki saç, bıyık, makyaj gibi görünüm özelliklerinde bir değişiklik bulunmamalıdır. Fotoğrafınızdan kimliğinizi belirlemede güçlük çektiği takdirde salon başkanının sizi sınava almayabileceğini göz önünde bulundurunuz” denildi. TSK’ye ‘Barış Kartalı’ BARKIN ŞIK ANKARA İnsansız hava aracı Heronlar ile keşif ve istihbarat kabiliyetini arttıran Türk Silahlı Kuvvetleri, Haziran 2011 yılında hizmete girecek olan 4 adet havadan uyarı ve erken ihbar (Awacs) uçağı ile gücüne güç katacak. Konya’daki 3. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda konuşlanacak “Barış Kartalı” adlı uçaklar, İsrail ordusunun Mavi Marmara gemisine düzenlediğine ben zer operasyonları anında Ankara’daki Harekât Merkezi’ne bildirebilecek. Hava Kuvvetleri, uçakların ikisini kriz anlarında 24 saat havada tutmayı planlıyor. Erken uyarı uçakları sayesinde izlenen ülkede yapılan tatbikatlar, birlik yer değiştirmeleri izlenebilirken, seyir halindeki uçak, füze, helikopter ve gemilerin de yeri tespit edilebilecek. Boeing firmasından 1.5 milyar dolara alınan uçaklar için sözleşme 23 Haziran 2003 tarihinde imzalandı. DEMİRTAŞ SERT ELEŞTİRDİ Günuğur: CHP dışlanıyor’ Derneğe bürokrasi içinden “Güldal Hanım’ı devreden çıkaracaksınız. Siyasi açıdan kongreyi AKP kanadı ile yapmanız lazım” bilgisi geldi. Hazırlık toplantısı için Türkiye’ye gelen Avrupa Hareketi Genel Sekreter Yardımcısı Charsles Kleinerman, Güldal Mumcu ile görüştü. Ardından Cox, geçen temmuz ayı başında Türkiye’ye gelerek Mumcu, Yakış ve Bağış ile görüştü. Görüşmelerin ardından TürkiyeAB Derneği’ne gelen Cox imzalı bir elektronik posta adeta şok etkisi yarattı. Postada Avrupa Kongresi’nin Türkiye’deki Üçüncü Sektör Vakfı ile birlikte 1112 Şubat 2011 tarihlerinde yapılacağı bilgisi yer alıyordu. Günuğur, Cox’a bir mektup yazarak neden devre dışı bırakıldıklarını sordu. Ancak Cox kendisine yanıt vermedi. Günuğur, “Güldal Hanım CHP’li diye dışlanıyor, Avrupa Hareketi’ni de eleştiriyorduk. Ama eleştiri kabul etmiyorlar. Sivil toplum diyorlar ama sivil toplum dışarıda...” dedi. ‘İki resmi dilli devlet istemiyoruz’ Haber Merkezi BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, iki resmi dilli bir devlet istemediklerini belirterek hükümet ve muhalefet partilerini “Üçkâğıtçılar, partimize saldırı kampanyası başlatmıştır” ağır bir dille eleştirdi. BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin Tunceli il kongresine katıldı. Kongrenin yapıldığı salona, “Sosyalizmde ısrar, insan olmakta ısrardır” yazılı Türkçe ve Kürtçe pankart asıldı. Divan başkanının kongre gündemini Türkçe ve Kürtçe okumasından sonra konuşan Demirtaş, salondakileri Kürtçenin Zazaca lehçesi ile, Hoş geldiniz, başım gözüm üstüne geldiniz” diyerek selamladı. “Ayrı resmi dil, ayrı bayrak isteniyor” tartışmalarının amacının, milliyetçiliği hortlatmak olduğunu savunan Demirtaş, “İki bayraklı, iki resmi dilli bir devlet demedik, demiyoruz” dedi. Demirtaş, isim vermeden AKP, CHP ve MHP’yi ağır sözlerle eleştirdiği konuşmasında, “Bize karşı, uzlaşamaz denilenler el ele tutuşup saldırı kampanyası yapıyorlarsa bilinsin hepsinin maskesi aynı anda düşmüştür” dedi. Yeni şifre uygulaması Üniversiteye girişte birinci aşama sınavı olan YGS’ye başvuru işlemi sonrasında kendilerine verilecek şifreyi unutmaması ve saklaması gerekiyor. Adaylar, bu şifre ile sınava giriş belgesini temin edecek, sınav sonuçlarını öğrenecek. Bu belge ÖSYM’nin “http://ais.osym.gov.tr” internet adresinden alınacak. Aday sınava gelirken yanında 2011YGS Sınava Giriş Belgesi ile nüfus cüzdanı veya pasaport bulunduracak. Sınavda kullanılacak gereçler ile şekerleme ve peçete bütün adaylara ÖSYM tarafından sağlanacak. Adaylar sınava şeffaf pet şişe içinde su getirebilecek. Çanta, cep telefonu, saat, kablosuz iletişim sağlayan bluetooth gibi cihazlarla kulaklık, kolye, küpe, yüzük, bilezik, broş, metal para gibi metal içerikli eşyalar her türlü elektronik /mekanik cihaz sınav binasında kesinlikle alınmayacak. TERÖR ÖRGÜTÜ LİDERİ ÖCALAN’DAN İLGİNÇ AÇIKLAMA ‘Erdoğan da öldürülebilir’ Haber Merkezi İmralı’da ömür boyu hapis cezasına çarptırılan terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’dan ilginç açıklamalar geldi. Cezaevinde hastalıktan da ölse bunun savaş nedeni sayılacağı tehdidinde bulunan Öcalan, “Yarın ne olacağı belli olmaz. Öylesi bir süreçte Özal öldürüldü, Erdoğan da öldürülebilir, darbe de olabilir ” dedi. Avukatları ile üç hafta aradan sonra görüşen Öcalan’ın, son görüşmede yaptığı açıklamalar terör örgütüne yakınlığıyla bilinen Fırat Haber Ajansı’nda yayımlandı. PKK içerisinde tartışmalı bir isim olan “Pilot Necati” konusuna değinen Öcalan “Ajan olup olmadığı belirsizdir, ajan ise durum değişir” dedi. Pilot Necati’nin Sabiha Gökçen’i kaçırma planları yaptığını öne süren Öcalan, “Kaçıralım deseydim anında kaçırırdı. Bunu yapsaydık bizleri de Deniz’ler gibi ortadan kaldırırlardı” diye konuştu. “Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Gladio ile uzlaştığını” savunan Öcalan, avukatlarına “Yarın ne olacağı hiç belli olmaz. Bu nedenle mart diyorum. Hatta marttan önce de olabilir” dedi. Ocak ayına dikkat çeken Öcalan, “Yine engelleme olmazsa çözüme yönelik önemli gelişmeler olacaktır” diye konuştu. “Demokratik özerklik” kavramının yanlış anlaşıldığını savunan Öcalan, “ayrı bir devlet istemediklerini” söyledi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle