23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 2 EYLÜL 2010 PERŞEMBE 6 HABERLER GÖRÜŞ NUSRET ERTÜRK Özendirilen Emeksiz Yemek… “Alçak bir hırsızdır ay Solgun ay ışığını güneşten çalar” W.Shakespeare Aydınlatmak amaçlı çalmaya ne dersiniz? Suçlamalarımızın büyük bölümünün konusu ‘çalmak’ eyleminden besleniyor. Yemek için iki dilim baklavaya el uzatan çocuğu anında yakalıyor, yedi buçuk yıl ceza veriyoruz. Milyonları götüreni ise görmezden geliyoruz. Hırsızın küçüğünü asıyor, büyüğünü baş tacı ediyoruz Neyzen Tevfik’e sorarlar: ‘Üstat,çalarken mi neşelenirsin, yoksa neşeli olduğun zaman mı çalarsın?’ O yıllar, zamanın Maliye Bakanı hakkında yolsuzluk dedikoduları dolaşmaktadır. Neyzen’in yanıtı: ‘Maliye Bakanı değilim ki, çalarken zevk alayım…’ Uygarlık trenine ulaşmaya çalışan ülkelerde Neyzen’in anlattığı ‘çalmak’ eylemi, güncelliğini hep korumuştur. ‘Yesin ama yapsın!’ sözü, acaba bizden başka bir yerde var mıdır? Adam açıktan, ‘Hırsızdan, hırsızlıktan yanayım!’ diyor. Bu ağızla, çalma resmen özendiriliyor. Ona hoşgörüyle bakılıyor. Yeme ortamı korumaya alınıyor. Olacak şey değil. Anadolu’da sayısız doğruluk öyküsü dinlersiniz. Eğitimci, yazar Şener Kaya çocukluğunun geçtiği Şavşat’ta babası ile ilgili bir anısını anlatmıştı. Yıl, 1950’lerin ortası. Şener Kaya, ortaokul öğrencisidir. Babası, orman bakım memurudur. Babasının görevde kullandığı beyaz dosya kâğıdından sormadan alır. Ödevini yapacaktır. Bu beyaz yazı kâğıdı Şener Kaya’nın özenli yazısıyla birleşince öğretmeninden, arkadaşlarından büyük ilgi görecektir. O yıllarda bu tür kâğıt bulmanın sıkıntısı vardı. Ödev hazırlığı tamam. Şener Kaya masaya oturur. Tam o sırada babası odaya gelmesin mi? Kâğıdı görür görmez tanır. Küçük Şener’in elinden alırken kâğıdı, ‘Oğlum, o devletin malıdır. Başka yerde kullanmaya hakkımız yok. Ben sana daha iyisini alırım’ der. Babasının bu sözü Şener Kaya’nın kulağında buruk ama övünçlü bir anı olarak çınlar durur… Cumhuriyet’i kuranların ve onların çocuklarının önemli özellikleri dürüstlüktü. ‘Yesin ama yapsın!’ sözünü biz 1950’den sonra öğrendik. Cumhuriyet’in o yoksul ama onurlu yıllarından bize anıtlaşan anılar kaldı. Şimdilerde küçük bir yer sarsıntısında en çok zarar gören devlet yapıları oluyor. Bazıları dudak bükerek anlatır. O yıllarda diyelim bir köprü mü yapıldı. Köprüyü yaptıran yükleniciyi köprünün altına alırlarmış, üstten araçlar geçermiş. İlk sağlamlık testi böylece yapılırmış. Sıkıysa çal da sonucuna katlan! Abartılı da olsa günümüzdeki yanlışları görünce, hak veriyor muyuz? Rahip denen ikiyüzlüler, kral denen hırsızlara her çağda taç giydirirmiş… ‘Evet’ yazılı afiş can aldı 16 saat çalõşan Halis Atõş yorgunluktan afişin altõnda uyuyunca vincin altõnda ezilerek can verdi İstanbul Haber Servisi - İstanbul’da rüzgârdan yõrtõlan AKP’nin “Referan- duma Evet” yazõlõ afişini değiştirmekle görevli Halis Atış (27) isimli işçi, yor- gunluktan afişin altõna girerek uyudu. Afiş’in altõnda yatan Atõş’õ görmeyen vinç operatörü afişin üzerinden geçti. Atõş olay yerinde ezilerek feci şekilde can verdi. Talihsiz kazada yaşamõnõ yitiren Ha- lis Atõş’õn işe geçen ay başladõğõ ve geçi- mini sağlamak amacõyla ek iş yaptõğõ öğ- renildi. Günde yaklaşõk 16 saat çalõştõğõ be- lirtilen Atõş’õn evli ve 2 çocuğu bulundu- ğu, anne ve babasõ ile kardeşlerinin yanõnda kaldõğõ bildirildi. Kaza sonrasõ vinç ope- ratörü ve 2 kişi gözaltõna alõndõ. Anayasa referandumuna ilişkin 12 Ey- lül’de yapõlacak halkoylamasõnda Kartal Yunus Mahallesi Ankara Caddesi’nde bulunan bir çimento deposuna asõlan rek- lam afişi, aşõrõ rüzgâr nedeniyle koptu. Afi- şi değiştirmek için reklam firmasõ tara- fõndan çağrõlan vincin yüksekliğinin 30 metrelik afişi yeniden asmaya yeterli ol- mamasõ üzerine başka bir firmadan vinç is- tendi. Reklam firmasõ çalõşanõ Halis Atõş (27) ise yeni araç gelinceye kadar afişin al- tõna girerek uykuya daldõ. Bu sõrada, çalõşma alanõna gelen Fatih Korkulu yönetimindeki vinç, afişin üze- rinden geçerken Atõş’õn arkadaşlarõ bağõr- maya başladõ. Atõş, feci şekilde vincin al- tõnda ezilerek can verdi. Atõş’õn cenazesi savcõnõn yaptõğõ incelemenin ardõndan Ad- li Tõp Kurumu’na kaldõrõldõ. Kazanõn ar- dõndan “Evet” yazõlõ afiş polis ekipleri ta- rafõndan apar topar toplandõ. Kazaya iliş- kin soruşturma başlatõldõ. Kazanõn ardõndan reklam şirketinin yet- kilileri açõklama yapmaktan kaçõnõrken, şir- kete ait araçta Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlõğõ ve Esenyurt Belediye Başkan- lõğõ’na ait çok sayõda görev kâğõdõ bulun- masõ dikkat çekti. ‘Hiç kimse boykotu baskı haline getiremez’ Atalay, üstü kapalı BDP’yi uyardı STK’ler operasyonların durdurulmasını isteyecek Erdoğan yarın Diyarbakır’da ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İçişleri Bakanõ Be- şir Atalay, “trajik ve yanlış” olarak nitelendirdiği BDP’nin “boykot” kararõyla ilgili ola- rak, “Bir siyasi partinin va- tandaşları sandıktan soğut- ması bir şansızlıktır ama kendi bilecekleri iş. Ancak hiç kimse bunu baskı haline, tehdit haline getiremez” de- di. Atalay, polislerin askerlik yapmamasõ ya da kõsa bir as- kerlik yapmasõ yönünde çalõşmalarõnõn sohba- harda netleşeceğini de söyledi. Atalay, bir televizyon kanalõnda gündemle ilgili sorularõ yanõtladõ. BDP’nin Doğu ve Gü- neydoğu Anadolu Böl- gesi’ndeki boykot çağrõ- sõnõ değerlendiren Ata- lay, “Bir siyasi partinin vatandaşlara ‘sandõğa gitmeyin’ demesi de- mokrasilerde çok trajik bir olaydır, pek görül- mez. Demokrasi de- mek, vatandaşların sandığa gitmesi de- mektir. Siyasi partileri var eden de millettir ve san- dıktır. İkisini kaldırırsanız siyasi parti gibi bir şey ol- maz. Bir siyasi partinin bu çağrıyı yapması yanlış” gö- rüşünü dile getirdi. “Vatan- daşlara yönelik tehditler olu- yor mu?” sorusu üzerine Ata- lay, “Tüm istihbarat birim- lerimiz çalışıyor ve çalışacak. Vatandaşlarımız şundan emin olsun, oylama günü tüm caddeler, meydanlar, seçim binalarının çevresi her yer güvenli olacak. Va- tandaşımızı hiç kimse, hiçbir şekilde etkileyemeyecek, en- dişe veremeyecek. Hem mül- ki idari amirlerimiz hem tüm güvenlik birimlerimiz bu konuda planlarını yaptı- lar” karşõlõğõnõ verdi. ‘STK’ler test ediliyor’ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn TÜSİAD’la ilgi- li açõklamalarõ ve TÜSİAD’õn halkoylamasõyla ilgili tutu- munu nasõl değerlendirdiğinin sorulmasõ üzerine Atalay, “TÜSİAD’ın bugünkü sus- kun tavrını hayretler içinde karşılıyorum” dedi. Atalay, “Bu dönemler, sivil toplum kuruluşlarının test edildiği dönemlerdir” diye konuştu. HSYK toplantõlarõnda Ada- let Bakanõ Sadullah Ergin’in kararnameyi geri çekmesiyle ilgili soruya Atalay, “Adalet Bakanı burada haklı, yoksa en önemli soruşturmalar, çete soruşturmaları sorun- lu hale gelecekti. Adalet Ba- kanı orada çok ciddi bir ta- sarrufta bulundu” yanõtõnõ verdi. DİYARBAKIR (Cum- huriyet Bürosu) - Operas- yonlarõn durdurulmasõ çağ- rõsõ yapan sivil toplum ku- ruluşlarõ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn yarõn Diyarbakõr’da düzenleyece- ği miting öncesi yapacakla- rõ ortak basõn açõklamasõyla Kürt sorununun çözümü için bugün çağrõda bulunacak. STK’ler bayram sonrasõ An- kara’da da temaslarda bulun- maya hazõrlanõrken Demo- kratik Toplum Kongresi’nin (DTK), avukatõ olmasõ nede- niyle Aysel Tuğluk aracõlõ- ğõyla terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüş- meye hazõrlandõğõ belirtildi. Başbakan Erdoğan’õn Di- yarbakõr’da yarõn yapacağõ miting öncesi bugün Sümer- park Resepsiyon Salonu’nda ortak bir basõn açõklamasõ yapacak olan STK’ler askeri operasyonlarõn durdurulma- sõnõ talep edecek. Konuyla ilgili olarak bir komisyon oluşturan STK’le- rin Şeker Bayramõ’ndan son- ra Ankara’da da üst düzeyde temaslarda bulunmaya hazõr- landõğõ öğrenildi. Bu kapsamda oluşturulacak heyetin, Kürt sorununun çö- zümü için Başbakan Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül ile görüşme- yi planladõğõ ancak kendile- rine henüz randevu verilme- diği ifade edildi. İstanbul Haber Ser- visi - Türkiye Gazete- ciler Sendikasõ (TGS), tüm basõn emekçilerini anayasa değişiklikleri- ne ilişkin 12 Eylül’de yapõlacak halkoylama- sõnda “Hayır” oyu kul- lanmaya çağõrdõ. TGS Yönetim Ku- rulu’ndan yapõlan ya- zõlõ açõklamada, 12 Ey- lül’de halkoylamasõna sunulacak anayasa de- ğişikliklerini partile- rin siyasal görüşleri doğrultusunda değer- lendirmenin insanlarõ yanlõş tercihlere yö- neltebileceği belirtil- di. Bu anayasa deği- şikliğine “Hayır” de- menin, mevcut siyasi iktidarõ desteklemekle ya da ona karşõ ol- makla bir ilgisinin bu- lunmadõğõ görüşü dile getirilen açõklamada şöyle denildi: “Bu anayasa deği- şikliğinin kabul edil- mesi halinde hangi siyasi parti iktidara gelirse gelsin, eski- sinden çok daha güç- lü bir yürütme orga- nını eline geçirmesi kaçınılmazdır. Çün- kü 2010 değişiklikle- ri, siyasi iktidarların uygulamalarının de- netimini, yine siyasi iradenin keyfine bı- rakmaktadır. 1982 Anayasası’nın, tüm değişikliklere rağmen siyasi iktidarlara ver- diği geniş yetkilerden çok daha fazlası 2010 değişiklikleriyle geti- rilmektedir. Siyasi ik- tidarı ele geçiren her- hangi bir parti, 2010 değişiklikleriyle bü- rokrasi, kolluk güç- leri, eğitim, parla- mento hatta yargı üzerinde çok geniş takdir yetkisine sa- hip olacaktır.” MARDİN / TUNCELİ (Cumhu- riyet) - BDP Mardin Milletvekili Emi- ne Ayna, “Anayasada ‘Türkiye’de ya- şayan herkes Türk’tür’ dediği için karşı çıktık. ‘Siz bize Türk diyemez- siniz, Türklüğü dayatamazsõnõz’ dedik. Bu nedenle biz diyoruz ki ‘Bu ana- yasayõ tanõmõyoruz, biz yokuz içinde” diye konuştu. Mardin’in Midyat ilçesinde partisin- ce düzenlenen etkinlikte konuşan Ayna, kimlik mücadelesi verdiklerini, tanõnmak ve bunu resmileştirmek istediklerini söyledi. Ayna, “Anayasada ‘Türki- ye’de yaşayan herkes Türk’tür’ dediği için karşı çıktık. Peki Başbakan ne de- di? Açılımı tartışırken de şimdi ana- yasa paketinin il il dolaşıp propa- gandasını yaparken de diyor ki, ‘Tek milletten asla vazgeçmeyiz, tek dilden asla vazgeçmeyiz.’ Eğer o anayasada senin ismin varsa hakların vardır. Se- nin ismin yoksa hakların yoktur. Bu nedenle biz diyoruz ki ‘Bu anayasayõ tanõmõyoruz, biz yokuz içinde” dedi. ‘Özerklikte ısrarlıyız’ Partisinin Tunceli’de düzenlediği mitingde konuşan BDP Genel Başkanõ Selahattin Demirtaş ise demokratik özerlikte kararlõ olduklarõnõ söyledi. Demirtaş, alanda toplanan kalabalõğõn “Dersim sizinle gurur duyuyor” sözlerine karşõlõk, ‘Bütün Kürdistan sizinle, Dersimlilerle gurur duyor. Dersim için tarihi günler, tarihi sa- atler yaşanıyor” dedi. Demirtaş, “Dersim’den çıkacak boş sandıklar, biz artık özerk Dersim, özerk Der- sim parlamentosu olacak diyenlerin sesi olacak. Bölge meclislerinde Za- zacanın ikinci resmi dil olmasını is- tiyoruz diyenlerin sesi olacak. Şim- diden özerk Dersim’e açılan yollar, bütün halkımıza, bizlere hayırlı ol- sun. Bu ülkeye özerk yönetimler ge- lecek. Dersim tarihte olduğu gibi yi- ne kendi kendini yönetecek. Yine Dersim cumhuriyeti diyecek. Bun- dan şüphemiz yok” dedi. Ayna: Bize Türk diyemezsiniz DEMİRTAŞ, TUNCELİ’DE ‘DERSİM CUMHURİYETİ HAYIRLI OLSUN’ DEDİ ERDEM GÜL ANKARA - “Başbakan ne mesaj ve- recek” sorusu nedeniyle gözler Başba- kan Tayyip Erdoğan’õn yarõnki Diyar- bakõr mitingine çevrilirken AKP’de “BDP’lilerin beklediği mesajın veril- meyeceği” ancak “jest yapabileceği” beklentisi öne çõktõ. AKP’de Erdoğan’õn Diyarbakõr Cezaevi eleştirisi, yeni ana- yasa sözü, “açılım devam ediyor” vur- gusuyla oy isteyeceği ve TRT Şeş baş- ta olmak üzere Kürtlere yönelik icraat- larõnõ anlatacağõ belirtiliyor. Boykot tavrõnõ sürdüren BDP’liler Erdoğan’õn yarõnki Diyarbakõr mitin- gindeki mesajlarõnõ beklerken AKP’de de son hazõrlõklar yapõlõyor. PKK’nin ateş- kes ilanõndan sonra bakanlar, parti yö- neticileri ve milletvekillerinin oluştur- duklarõ çalõşma gruplarõ nedeniyle miting için yoğun bir çalõşma yürütüldü. Yak- laşõk bir aydõr sürdürülen bu çalõşmalarda mitinge yüksek katõlõm sağlanarak “göv- de gösterisi” yapõlmasõ amaçlandõ. Di- yarbakõr’da sürdürülen çalõşmalarda Er- doğan’dan beklentilerin neler olabile- ceğine ilişkin veriler de toplandõ. Edini- len bilgilere göre Erdoğan, özellikle “pazarlık” tartõşmasõnõn “Evet” oyla- rõnõ olumsuz etkilediği gerekçesiyle BDP’nin beklediği mesajlarõ vermeye- cek. Ancak BDP tabanõnõ da itecek bir üsluptan kaçõnacak. AKP çevrelerinde, Erdoğan’õn mitinginde öne çõkacak un- surlara ilişkin beklentiler şöyle: Mesaj değil jest: Bu miting 1995’te- ki ilk kez ‘Kürt sorunu’ dediği Diyar- bakõr gezisine benzemiyor. Başbakan’õn mitingdeki konuşmasõnõn çerçevesini referandum belirleyecek. Bu nedenle bugüne kadar hiç verilmeyen bir mesaj vermesi olasõ görünmüyor. Sadece bazõ jestler de bulunabilir. Bu jestler de gene referandum kampanyasõndaki 12 Eylül’le hesaplaşma kapsamõnda olabilir. Örne- ğin Diyarbakõr Cezaevi’ndeki işkence- lere değinebilir. Erdoğan Diyarbakõr Cezaevi’nde işkence görüp referan- dumda ‘Evet’ vereceğini açõklayan ba- zõ siyasetçilerin açõklamalarõndan alõntõlar da yapabilir. Grup konuşmasõndaki idam edilen gençlerle ilgili duygusal ortam bu mitingde de oluşabilir. Yeni anayasa: Başbakan her yerde ol- duğu gibi Diyarbakõr’da da yeni anaya- sa sözünü daha vurgulu biçimde söyle- yecektir. Ancak özellikle BDP’nin bek- lediği gibi yeni anayasanõn içeriğine gi- rip bunu sadece Kürt sorunuyla ilişki- lendirmez. Başbakan referandumda oy- lanacak paketin kendisinin bizatihi bir de- mokrasi adõmõ olduğu, bunun demokra- tikleşme yolunda en büyük mesaj oldu- ğunu vurgulayacaktõr. Yeni anayasa is- teyen BDP’li seçmene “Önce referan- duma ‘evet’ oyu verin, yeni anayasa- nın yolunu açın” diyecektir. Açılım sürüyor: En büyük vurgu, so- na erdiği belirtilen “açılım” konusunda olacak. Erdoğan, “Açılım sürüyor” mesajõ verecek ve “12 Eylül’de oyla- nacak paketin de açılımın bir parça- sı” olduğunu vurgulayacak. Erdoğan yeni anayasanõn da açõlõm sürecinin en büyük halkasõ olduğu tezini işleyecek. Referandumda hayõr çõkmasõnõn açõlõm sürecini durduracağõ görüşünü anlatacak. TRT Şeş: Erdoğan Diyarbakõr’a gi- derken elindeki en önemli icraatõ TRT Şeş oluşturuyor. Mitingde de TRT Şeş’i Kürt sorunuyla ilgili atõlan adõmlarõn en önemlisi olarak anlatacak. TRT Şeş’le birlikte Kürtçe yasağõn kaldõrõlmasõ, taş atan çocuklar düzenlemesi ile bölgeye ekonomik yatõrõmlar gibi hükümet icra- atlarõnõ anlatacak. Boykot değil evet: Başbakan BDP ta- banõna da seslenecek. BDP tabanõna seslenirken “Mutlaka sandığa gidil- mesi” çağrõsõ yapacak. “Evet çıkması durumunda darbecilerin yargılana- cağı” vurgusuyla, BDP tabanõnõn mut- laka sandõğa gidip evet oyu vermesini is- teyecek. Erdoğan BDP’nin boykot tav- rõyla MHP ile aynõ safta yer aldõğõ tezi- ni de işleyebilir. Başbakan Tayyip Erdoğan, yarınki Diyarbakır mitingi öncesi Kral FM’de yaptığı açıklamada, “Ankara’da ne konuştuysam Diyarba- kır’da da aynısını konuşurum. Resmi dil Türkçedir, bunun dışın- da konuşmadık. Bir vaatte de bulun- madık” dedi. Erdoğan, “Tunceli’de ge- nel aftan bahset, İstanbul’a gelince ben onu demek istememiştim de, manevra yap. Bizim kitabımızda manevra yok, il- ke var. Dil konusu resmi dilde tek dil. Yoksa herkes anadilini istediği gibi ko- nuşur. Şu anda cezaevinde kendi anadiliyle konuşuyor. Ama res- mi dil olarak Türkçe dışında konuşmadık, vaatte de bulunmadık. Bunu Diyarbakır’da da söylesem aynısını söylerim” diye konuştu. İktidara geniş yetkiler getiriliyor TGS’DEN REFERANDUM ÇAĞRISI Boykot tavrõnõ sürdüren BDP’liler Başbakan’õn yarõnki Diyarbakõr mitingindeki mesajlarõnõ bekliyor Gözler Erdoğan’a çevrildi Emine Ayna S. Demirtaş
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle