Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 4 AĞUSTOS 2010 ÇARŞAMBA
6 HABERLER
AVRUPA
GÜRAY ÖZ
Demiri Kör Bir
Bıçaktı Sıcak
Frankfurt’ta Alman meslektaşlarla
karşılaştığımızda “Sizin işiniz kolay” derlerdi,
“sizde konu çok, bizse sıkıntıdan
patlıyoruz”.
Doğrudur. Onlar sıkıntıdan, olanı, olması
gerekeni, başka türlüsü düşünülemezi haber
yaparlar, biz hiç akla hayale gelmeyecek olanı
haber yapar, günde birkaç kez manşet
değiştirmek zorunda kalırız.
İşte sözgelimi, Yüksek Askeri Şûra toplanır,
koca koca generaller, Başbakan, Milli
Savunma Bakanı bir araya gelirler, memleketin
tansiyonu yükselir. Kim ordunun başına
geçecek, kim karanın, kim havanın, kim denizin
komutanı olacak konuşurlarken savcı karanın
başına geçecek olanı ifadeye çağırmasın mı!
Sayfalar iner, manşetler değişir, yazarlar da
kara kara düşünmeye başlarlar.
Böyle ülke görülmemiştir kısacası.
Sürprizlerle dolu, adrenalini yüksek,
heyecanlı bir mesleğimiz var bizim.
Ama aynı zamanda da sıkıntılıyız.
Çünkü nihayet mesele yalnızca gazetelerimiz
değil, memleketimizdir aynı zamanda.
Yarın ne olacağını bilmiyoruz, bilemiyoruz.
İstanbul’da yaşayanlar hayatla, kendi
hayatlarıyla, çocuklarının, eşlerinin, yakınlarının
hayatıyla ilgili derin bir kaygı içinde depremi
beklerler ve o sıkıntılı bekleyişin yüreklerinde
yarattığı büyük fay hattıyla birlikte nefes alıp
verirler.
Siyasetimiz de, sosyal hayatımız da fay
kırıklarıyla doludur bizim.
Bugün biri kırılır, yarın da öteki kırılacaktır.
Bütün bu heyecanlı, sürdürülmesi zor hayatın
içinde yoksulluklarımızı, açlıklarımızı, bir dilim
ekmeğe muhtaçlığımızı yaşar gideriz.
Darbelerin generallerini sorguya çekerken bir
yanımız, öteki yanımızda bir faşizmi yavaş
yavaş, sindire sindire büyütürüz. Bir yanımızda
gölgeli bir Amerikan emperyalizmi füzelerini
yerleştirmeye çalışırken, öteki yanımızda sırtına
Che tişörtü geçirmiş bir kalpazan sırıtarak el
sallar bize.
Peki, nereye gidiyoruz?
Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete.
Ateşimiz kırka çıktı.
Sıcak başımıza vurdu. Nâzım’ın şiirini
mırıldanıyoruz içimizden.
“Sıcaktı sıcak, sapı kanlı, demiri kör bir
bıçaktı sıcak. Pehlivanlar cümle libastan
soyunmuş üryan idiler.”
Öyledir.
Hepsinin de ne olduklarını biliyoruz.
Tüm pehlivanlar çıplaktırlar ve güreşi kimin
kazanacağını merak etmez olduk artık.
Frankfurtlu meslektaşlarımız bize
imrenebilirler.
Ama biz yorulduk.
Sessiz, sakin, asude bir hayat istiyoruz.
Sonra içimizden bir ses “işte istedikleri
kıvama şimdi geldiniz” diyor.
“Teslim olma vaktindesiniz.”
Yok, hayır, daha değil.
Anlamsız bir hayata mı teslim olacağız?
Üstümüzden yıllar akıp giderken, zaman bizi
sorguya çekmeyecek de korkular mı sorguya
çekecek?
Çocuklara ne diyeceğiz?
Yoksulların daha yoksul olduğu, sömürünün
dizginlerinden boşandığı bir dünyayı geride
bırakırken, hiç değilse “Elimizden geleni
yaptık çocuklar, ama işte bu kadar
yapabildik” diyebilmek bile bir şeydir.
Ama teslim bayrağını çekmek... Olmaz o.
Frankfurtlu arkadaşlar sıkılmaya devam
edebilirler. Bizim sıkılmaya zamanımız yoktur.
Dönüp Nâzım okumalı yeniden. Sıkılmanın
değil, bir umudu yeniden yeşertmenin, Nâzım
okumanın tam zamanıdır. Kerem Gibi’yi
mesela ya da en iyisi...
“Onlar ki toprakta karınca
suda balık
havada kuş kadar çokturlar...” diye
başlamalı yeniden.
e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr
CHPlideriKõlõçdaroğlu,ErzurumveBayburt’taAKP’yeyüklenerekErdoğan’õnşehitlere‘kelle’dediğinianõmsattõ:
Terörün sorumlusu hükümetERZURUM/ BAYBURT (Cum-
huriyet) - CHP Genel Başkanõ Ke-
mal Kılıçdaroğlu, Fethullah Gü-
len’in referandumla ilgili “İmkân
olsa mezardakileri bile kaldırarak
‘evet’ oyu kullandırmak lazım”
sözlerini değerlendirerek “Ben Sa-
yın Gülen’in gelip Türkiye’de oy
kullanmasını isterim” yanõtõnõ ver-
di. Kõlõçdaroğlu, Kara Kuvvetleri
Komutanõ olmasõ beklenirken Er-
genekon soruşturmasõnõ yürüten
savcõ Zekeriya Öz tarafõndan ifa-
deye çağrõlan 1. Ordu Komutanõ Or-
general Hasan Iğsız ile ilgili soru-
lar üzerine ise “Bu aşamada böy-
le bir soruşturmanın yapılmasını
çok uygun görmüyorum” dedi.
CHP Genel Başkanõ Kõlõçdaroğlu,
Erzurum’da gazetecilerin gündeme
ilişkin sorularõnõ yanõtladõ. Kara Kuv-
vetleri Komutanõ olmasõ beklenen
Orgeneral Hasan Iğsõz ile ilgili baş-
latõlan soruşturmayõ değerlendiren
Kõlõçdaroğlu, “Öteden beri askerle-
rin terfilerinde ve emeklilik sis-
temlerinde teamülleri var. Ku-
rumları kurum yapan da bu tea-
mülleridir. Bu teamüllere siyasetin
çok fazla burnunu sokmaması ge-
rekiyor” diye konuştu. Ergenekon da-
vasõnõn siyasi olduğunu ifade eden Kõ-
lõçdaroğlu, “Bu davanın savcısı Sa-
yın Başbakan. Dolayısıyla oradan
atılan her adımın bir siyasal içerik
taşıdığını da hepimizin kabul etmesi
lazım. Ben teamüllere bağlı kalın-
dığı zaman askerlerin siyasete ka-
rışmamak koşuluyla kendi ülkele-
rine hizmet edeceklerine, moralle-
rini daha güçlü tutacaklarına ina-
nıyorum” dedi.
‘Gülen gelsin oy kullansın’
Kõlõçdaroğlu, “Orgeneral Iğsız ile
ilgili soruşturmanın zamanlaması-
nı nasıl değerlendiriyorsunuz” so-
rusunu da, “Bu aşamada böyle bir
soruşturmanın yapılmasını doğru-
sunu isterseniz çok anlamlı bulu-
yorum. Eğer bilgi, belgeler var ise
niye daha önce açmadınız? Tam
Yüksek Askeri Şûra toplantısı sı-
rasında böyle bir karar alınmasını
ve bunun tebliğ edilmesini, doğ-
rusunu isterseniz uygun görmü-
yorum” diye yanõtladõ.
Kõlõçdaroğlu, Fethullah Gülen’in
referandumda “evet” oyu veril-
mesine yönelik çağrõsõna da “Ben
Sayın Gülen’in, gelip Türkiye’de
oy kullanmasını isterim” diye
karşõlõk verdi.
Kõlõçdaroğlu, eski başbakanlar-
dan Bülent Ecevit’e “Karaoğ-
lan” adõnõ veren Şehzade Şahin’in
kendisine “Yiğitoğlan” adõnõ ver-
diğinin anõmsatõlmasõ üzerine ise
bunun güzel bir isim olduğunu, bü-
tün meselenin o ismin hakkõnõ ver-
mek olduğunu söyledi.
Gazetecilerin referandum süre-
cinde artan terör olaylarõnõ sorma-
sõ üzerine Kõlõçdaroğlu, açõlõm po-
litikasõ sonucu terörün tõrmandõğõ-
nõ ifade etti. Kõlõçdaroğlu, şöyle de-
vam etti: “Eğer bunun sorumlu-
su aranmak isteniyorsa hükü-
metin dönüp kendisine bakması
lazım. Kendi uygulamaya koy-
duğu politikaların açmazlarını
görmesi lazım. İnsanlara verdi-
ği umutların, koyduğu yüksek çı-
tanın, beklentileri karşılamadı-
ğını, beklentiler karşılanmayın-
ca da terörün yoğunlaştığını sağ-
duyu sahibi olan herkes biliyor.
Sorumlusu, sorumsuz bir açı-
lım politikası ile ülkeyi bu hale
getiren siyasal iktidardır.”
Erzurum’dan Bayburt’a geçen Kõlõçda-
roğlu, Ilõca ve Aşkale’yi ziyaret etti, Kop
Dağõ’ndaki bir dinlenme tesisinde de çay
içerek yurttaşlarla sohbet etti. Daha sonra
da Cumhuriyet Caddesi’nde düzenlenen
mitingde konuşan Kõlõçdaroğlu, genel
başkan seçildikten sonra “Bakalım ne
açığını buluruz?” diye hakkõnda araştõr-
ma yapõldõğõna dikkat çekti. Kõlõçdaroğlu,
“7 değil 77 sülalemi araştırsınlar.
Araştırmazlarsa namertler. Boğazı-
mızdan tek bir haram lokma geçme-
miştir” diye konuştu. AKP’nin inanç sö-
mürüsü yaptõğõnõ ifade eden Kõlõçdaroğlu,
“Allah ile kul arasına kimse giremez.
Dinimizde böyle bir şey yoktur, ama
din tüccarları bunu yapıyorlar” dedi.
AKP’nin söz vermesine karşõn dokunul-
mazlõklarõ kaldõrmadõğõnõ vurgulayan Kõ-
lõçdaroğlu, “Yiğit adamın, halk için ça-
lışan adamın dokunulmazlıkları kaldı-
rarak ‘Ben de halk gibi olacağõm’ deme-
si gerek” diye konuştu. Yurttaşlarõ 12
Eylül’de yapõlacak referandumda “ha-
yır” oyu vermeye çağõran Kõlõçdaroğlu,
“Onlar sizi küme düşürdüler, şimdi
Bayburtlu gereğini yapsın” dedi.
Irak Savaşõ’nda binlerce insanõn öldüğü-
nü, kadõnlara tecavüz edildiğini, camile-
rin yõkõldõğõnõ anõmsatan Kõlõçdaroğlu,
Erdoğan’õn Büyük Ortadoğu Projesi’nin
eşbaşkanõ olduğuna dikkat çekti. “Bu
Recep Bey ne dedi biliyor musunuz?
‘Kahraman Amerikan askerlerine başarõ-
lar diliyorum’. Size şikâyet ediyorum
Recep Bey’i. Eğer diyorsa ki ‘Ben bu
lafõ etmedim’, dışarıda yayımlanan der-
giden hem İngilizcesini hem Türkçesini
Bayburtluların önüne koymaya şeref
sözü veriyorum” diye konuştu.
‘HALK İÇİN ÇALIŞANIN DOKUNULMAZLIĞI OLMAZ’
Saadet Partisi Genel Başkanõ Numan Kurtulmuş, Kemal Kõlõçdaroğlu liderliğindeki CHP’yi yorumladõ:
CHP statükodan uzaklaşıyor
TARKAN TEMUR
Saadet Partisi (SP) Genel Başkanõ Numan
Kurtulmuş, Kemal Kılıçdaroğlu liderli-
ğindeki CHP’nin “derin CHP’nin müsaa-
de ettiği ölçüde statükodan uzaklaştığını”
söyledi. Kõlõçdaroğlu ile birlikte CHP söy-
leminin de değiştiğine dikkat çeken Kurtul-
muş, “Kılıçdaroğlu, ‘Cumhuriyet elden gi-
diyor, 6 milyon işsiz var’ dedi. Bu söz çok
güzel. CHP normalde ‘Cumhuriyet elden gi-
diyor, irtica var’ derdi” diye konuştu.
İstanbul Point Otel’de sabah kahvaltõsõnda
gazetecilerle bir araya gelen Kurtulmuş, ga-
zetecilerin gündeme ilişkin sorularõnõ yanõtladõ.
Referandum tartõşmalarõnõn “siyasi kam-
plaşma”yõ tetiklememesi gerektiğini sürekli
gündeme getirdiklerini belirten Kurtulmuş, re-
ferandumun “hükümetle devam mı, tamam
mı” oylamasõna dönüştürülmesi halinde ise so-
nucun “evet” çõkacağõnõ düşündüğünü söyle-
di. Numan Kurtulmuş, AKP’nin teröre karşõ
politikalarõnõ da eleştirdi. Kurtulmuş, “İktidar
partisi pusulası şaşırmış bir gemi gibi açı-
lıma başladı, ancak devamını getiremedi.
Keşke Türkiye bu süreçleri diyalog kanal-
ları açık şekilde geçirebilseydi” dedi.
Kurtulmuş’un Büyükanıt sessizliği
Kurtulmuş, dönemin Genelkurmay Başkanõ
Yaşar Büyükanıt’õn yargõlanmasõna ilişkin
sorulara ise cevap vermekten kaçõndõ. “Ko-
muta kademesindeki
askerlerin demokrat ol-
ması gerekli” söylemini
eleştiren Kurtulmuş,
“Hilmi Paşa demokrat-
tı, Yaşar Paşa değildi
demek, yanlış. Askerin
vazifesi demokrat ol-
mak değildir. Askerin
vazifesi ülkeyi koru-
maktır. Önemli olan,
askerin siyasetin içine
girmemesi için gerekli
olan mekanizmaları
oluşturmaktır” diye ko-
nuştu. Kurtulmuş, yüzde 10 seçim barajõnõn
antidemokratik olduğunu ve kaldõrõlmasõ ge-
rektiğini söyledi. Seçim barajõnõn tamamen
kaldõrõlamamasõ halinde ise yüzde 5 gibi ma-
kul bir düzeye çekilmesi gerektiğini belirten
Kurtulmuş, 150 kişilik “Türkiye milletve-
killiği” kontenjanõnõn da gündeme getirilmesi
gerektiğini belirtti. Türkiye milletvekilliği-
nin kabul edilmesi ve seçim barajõnõn kal-
dõrõlmasõ ile parlamentonun ve demokratik
yaşamõn güç kazanacağõnõ dile getiren Kur-
tulmuş, SP gibi yüzde 5 oy oranõna sahip bir
partinin dar bölgeyi savunmasõnõn büyük bir
cesaret örneği olduğunu kaydetti.
Türbanlı cipliler
Yerel seçimler öncesinde söylediği “tür-
banlı cipliler” ifadesine de açõklõk getiren Kur-
tulmuş, AKP iktidarõnõn izlediği ekonomik po-
litikalarõn “belli bir kesimi” zengin ettiğini,
bu nedenle “türbanlı cipliler” ifadesini
kullanarak iktidarõ eleştirdiğini söyledi. Kur-
tulmuş, “Biz ‘Millet duraklarda otobüs bek-
lerken bindiği ciple sakallõ başörtülü kimseler
önlerinden geçiyor’ dedik. Çevremizden ba-
na sitem edenler, ‘Sadece laikler mi cipe bi-
necek’ diyenler oldu. Bizim buradaki eleş-
tirimiz, millet fukaralaşırken yeni zengin
sınıflar afra tafrayla milletin önünde do-
laşmasıydı” diye konuştu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anaya-
sa değişikliği paketinin referanduma sunul-
masõ kapsamõnda, gümrük kapõlarõnda oy
verme işlemi dün başladõ. Oy verme işlemi,
referandumun yapõlacağõ 12 Eylül 2010 Pa-
zar günü saat 17.00’de sona erecek.
Gümrük kapõlarõnda, Türk pasaportuna sahip
yurtdõşõ seçmen kütüğüne kayõtlõ vatandaşlar,
“Sadece pasaportlarıyla” ve “Sadece güm-
rükten giriş-çıkış yaparken” oy kullanabili-
yor. Vatandaşlar, Gürbulak, Sarp, Kapõkule,
İpsala, Hamzabeyli, Esendere, Cilvegözü,
Yayladağõ, Dilucu, Dereköy, Öncüpõnar, Nu-
saybin, Akçakale, Habur karayollarõ ile Şakir-
paşa, Esenboğa, Antalya, Gaziantep, Atatürk,
Sabiha Gökçen, Adnan Menderes, Erkilet,
Bodrum, Dalaman havalimanlarõ ve Taşucu
Deniz Limanõ gümrük kapõlarõnda, tatil günle-
ri dahil, 24 saat süreyle oy verebilecek. Güm-
rük kapõlarõnda, Türkiye’de seçmen kütüğüne
yazõlõ olmayan, yurtdõşõnda 6 aydan fazla ika-
met eden, oy verme günü olan 12 Eylül 2010
tarihinde 18 yaşõnõ doldurmuş olan, oy vere-
ceği günde yurda giriş veya çõkõş yapan, çifte
vatandaş olup da Türk pasaportunu ibraz eden
vatandaşlarõ oy kullanabiliyor.
Gümrüklerde oylama başladı
Oy verme işlemi, referandumun yapılacağı 12 Eylül 2010 Pazar günü saat 17.00’de sona erecek. (AA)
YSK BAŞKANI ALİ EM:
50milyona
yakõn
seçmenvar
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Yüksek Seçim Kurulu (YSK)
Başkanõ Ali Em, 12 Eylül’de ger-
çekleştirilecek halkoylamasõnda 49
milyon 446 bin 269 seçmenin, 151
bin 546 sandõkta oy kullanacağõnõ
açõkladõ. Her bir sandõkta 400-420
oy kullanacağõnõ bildiren Em, san-
dõklarda 1 milyon 61 bin 137 kişi-
nin görev yapacağõnõ söyledi.
Ali Em, 12 Eylül’de gerçekleşti-
rilecek halkoylamasõna ilişkin bil-
gilendirme toplantõsõ yaptõ. Ali
Em, Anayasa Mahkemesi’nin ge-
rekçeli kararõnõn yayõmlandõğõnõ
anõmsatarak, YSK’nin Anayasa
Mahkemesi’nin iptal kararõ gerek-
çelerini yeniden gözden geçirdiği-
ni ve buna ilişkin kararõn önceki
Resmi Gazete’nin mükerrer sayõ-
sõnda yer aldõğõnõ anlattõ. Ali Em,
Anayasa Mahkemesi’nin iptal et-
tiği bölümler dõşõnda paketin hal-
koyuna sunulacağõnõ ve tarihinde
bir değişiklik olmadõğõnõ söyledi.
YSK’nin çalõşmalarõnõn bir tak-
vim çerçevesinde yürütüldüğünü
belirten Em, 12 Eylül 2010 tarihi-
ne kadar yapõlacak iş ve işlemle-
rin bu takvimde yer aldõğõnõ, tak-
vime ilişkin açõklamalarõn daha
önce kamuoyuna duyurulduğunu
anõmsattõ. Ali Em, 3 Temmuz
2010 tarihi itibarõyla hem yurtiçi
hem yurtdõşõ seçmen kütüklerinin
kesinleştiğini açõkladõ.
YSK Başkanõ, seçmenlerin TC
kimlik numaralarõnõn bulunduğu
ve soğuk damga taşõyan belgelerle
oy kullanabileceklerine işaret eder-
ken, “Pasaport, evlenme cüzda-
nı, askerlik belgesi, sürücü bel-
gesi ve avukatlık kimlik belgesi
gibi. Benzerleri de olabilir ama
kimlik numarası ve soğuk dam-
gası olan belgelerle oy kullanıla-
bilecek” dedi. Em, bu kimlik bel-
gelerinin tek istisnasõnõn ceza infaz
kurumlarõ ile tutukevlerindekilerin
cezaevi yönetimince verilmiş bel-
gelerle oy kullanabileceklerini
söyledi. Oy pusulasõnda beyaz
üzerine “Evet”, kahverengi üze-
rinde de “Hayır” olduğunu anõm-
satan YSK Başkanõ bir sandõkta
400 ila 420 oy kullanõlabileceğini
kaydetti. Ali Em, “Bugün (dün)
16.00 itibarıyla 900’e yakın va-
tandaşımız gümrüklerde oy kul-
landı” diye konuştu.
VAN’DAKİ YUMURTALI SALDIRI
AKP’li Yõlmaz da
yargõlanacak
YUSUF ZİYA CANSEVER
VAN - Van’da eski CHP Genel Başkanõ De-
niz Baykal’a düzenlenen saldõrõyla ilgili arala-
rõnda AKP İl Başkan Yardõmcõsõ Arslan Yılmaz
ve AKP Gençlik Kollarõ üyelerinin de bulunduğu
16 kişi hakkõnda “Kamu görevlisine hakaret
ve suç işlemeye tahrik etmek” suçlarõndan 3
aydan 5 yõla kadar hapis cezasõ istendi.
Van Cumhuriyet Savcõlõğõ’nca yapõlan so-
ruşturma sonucunda Savcõ Cihat Gezmen ta-
rafõndan hazõrlanan 4 sayfalõk iddianame Van
3. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. İd-
dianamede “Olaylarda AKP’li Yılmaz, Cahit
Kiraz ve Taha Çoban’ın yönlendirdiği şekilde
beyanlar nazara alındığında Yılmaz, Kiraz
ve Çoban’ın etrafında toplanan kalabalık için-
de bulunan kişilerin mağdurlara karşı ha-
karet suçlarını işlemeleri yönünde teşvik et-
tikleri delillerle elde edilmiştir” denildi.
12 Eylül’e ‘hayõr’
BDP, Emekçi Hareket Partisi ve SODAP gibi
parti ve demokratik kitle örgütlerinin bir
araya gelerek oluşturduğu Emekçilerin ve
Ezilenlerin Boykot Cephesi, “Ne 12 Eylül
Anayasası, ne AKP aldatmacası” diyerek 12
Eylül’de yapılacak referandumu “boykot”
etme kararı aldı. Taksim Hill Otel’de refe-
randumu boykot etme gerekçelerini açıkla-
yan Hülya Gerçek, AKP’nin referanduma
sunduğu anayasa değişikliği paketinde işçi
sınıfı ve ezilenler adına herhangi bir ilerle-
menin bulunmadığını belirterek “AKP, 12
Eylül ile hesaplaşmıyor, 12 Eylül kurumla-
rında kendisine yer açmaya çalışıyor” dedi.
Fotoğraf: CİHAN ORUÇOĞLU
? DP’de istifa: Demokrat Parti (DP) İstan-
bul İl Gençlik Kollarõ Başkanõ Çağõl Erten, istifa
etti. Erten, “Bu istifamõn, DP üyeliği istifasõ
olmadõğõnõ belirtmek isterim” dedi.
? Öldüren ilaca toplatma kararı: Kas-
tamonu’nun Çatalzeytin ilçesinde yaklaşõk 2 ay
önce tedavi gördüğü hastanede ölen Nilay Din-
çer’in (23) kullandõğõ “Pepper Time” isimli za-
yõflama ilacõyla ilgili Sağlõk Bakanlõğõ’nca ince-
lema başlatõldõ. Bakanlõk, ilacõ toplattõ.
? 410 gün sonra gelen özgürlük!:
Suç örgütü kurduklarõ iddiasõyla geçen yõlõn
haziran ayõnda Rize’de gözaltõna alõnarak Ri-
ze L Tipi Kalkandere Cezaevi’ne konulan ve
410 gün sonra ilk kez yargõlanan, aralarõnda
gazeteci Gençağa Karafazlõ’nõn da bulunduğu
5 tutuklu sanõktan 4’ü tahliye edildi.
? Sıfır noktasına cami onaylandı:
New York Anõt Koruma Komisyonu, 11
Eylül saldõrõsõnõn düzenlendiği ve “Sõfõr Nok-
tasõ” olarak anõlan bölge yakõnõnda cami inşa
edilmesine yönelik engelleri kaldõrdõ.
? Ankara’da sıcaklık izni: Hava sõcaklõk-
larõnõn mevsim normallerinin üzerinde seyretme-
si nedeniyle bir dizi önlem alõndõ. Buna göre il-
deki kamu görevlisi engelliler ve kronik hastalõğõ
olanlar, 4-5-6 Ağustos’ta izinli sayõlacak.
? ‘Türk diplomasisinin başarısı’: Baş-
bakanlõk Başdanõşmanõ İbrahim Kalõn, “İsrail’in
Mavi Marmara baskõnõyla ilgili BM soruşturma
komisyonu kurulmasõnõn hem uluslararasõ huku-
kun teyidi açõsõndan hem de Türk diplomasisinin
başarõsõ açõsõndan önemli bir gelişme” dedi.
KISA KISA... KISA KISA...
Kurtulmuş.