Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 10 AĞUSTOS 2010 SALI
6 HABERLER
TERÖR VE TOPLUM / MEHMET FARAÇ mfarac@cumhuriyet.com.tr - www.mehmetfarac.com
Bundan iki yıl önceydi... Türk Silahlı
Kuvvetleri’ne bağlı uçaklar PKK’nin
merkez üssü Kandil Dağı’na bomba
yağdırdılar. PKK ile mücadele tarihinin
bu en büyük bombardımanı 2008 yılının
Aralık ayında yaşanmıştı...
O dönemde Genelkurmay Başkanlığı
örgütün 600 yaşam alanının vurulduğunu
duyurmuştu!..
Anlaşılıyordu ki, bombardıman
sırasında sayıları açıklanmayan oranda
terörist de yaşamını yitirmişti...
İnanamayacaksınız ama bu
bombardımanın yapıldığı dönemde
PKK yurtiçi ve yurtdışından 300 kadar
militanı Kandil Dağı’ndaki bir
mağarada bir araya getirmişti!.. Yani
örgütün “10. kongre”si bombardıman
sürerken yapılmıştı!..
Bu kongre PKK’nin siyasal açıdan
hedefini büyüttüğü bir dönüm noktasıydı.
Örgüt bu toplantıda ilk kez 8 maddelik
talebini belirledi. PKK, Kandil’deki o
mağarada hem siyasal hedefini belirledi
hem de eylem stratejisinin bu talepler
doğrultusunda şekillendirilmesi kararını
aldı...
Şiddeti dayatarak kazanım elde etme
stratejisini yoğunlaştıran örgüt ilk kez
siyasallaşmanın altyapısını
oluşturacak bu talepleri dile getirerek
Kürt meselesini de tamamen çıkmaza
soktu!
Düşünebiliyor musunuz, örgüt bir
yandan karakol basarak onlarca askeri
şehit ederken aynı zamanda ülke içinde
kaos yaratacak siyasi taleplerini de
dayatmaya başladı!..
PKK iki yıl boyunca genellikle Kürt dili
ve kimliğinin tanınmasını içeren bu
talepleri dayatırken aslında asıl hedefine,
yani Öcalan’ın özgürlüğünü esas alan 8.
maddeye odaklanmıştı.
Yani son iki yıl boyunca sıkılan her
kurşun, patlatılan her bomba Öcalan’ın
İmralı’daki hücresinin kilidini kırmayı
hedeflemişti...
PKK, Öcalan’ın önce “yarı açık cezaevi
statüsü” sonra “ev hapsi”, üçüncü etapta
da “serbest” bırakılmasını içeren
beklentiye yanıt alamayacağını anlayınca
iki ay önce taleplerini çok radikal bir
çizgiye çekti!..
Örgüt bir yandan şiddeti dayatırken
diğer yandan politik kaos yaratarak
hedefini büyüttü ve son dönemde
“demokratik özerklik” adı verilen çok
tehlikeli bir planı gündeme getirdi...
PKK aslında bu planın yaşama
geçemeyeceğini biliyor!.. Örgüt şiddet
ve siyasal kaosu aynı potada tutarak
toplumsal gerginliği tırmandırmak ve
bu şekilde kitlelerde bir bıkkınlık ve
yılgınlık yaratmak istiyor...
BDP’lilerin “demokratik özerklik”ten söz
etmesi, Diyarbakır Belediye Başkanı
Osman Baydemir’in belediye binaları
önüne PKK flamaları çekme düşü, örgüt
milislerinin, özellikle Hakkâri’nin
ilçelerinde özerklik oyunu oynamalarının
tek nedeni, ayrışmayı keskinleştirmek!..
Geçtiğimiz hafta sonu Diyarbakır’da
“Demokratik Toplum Kongresi”ni
toplayarak “özerklik” planını açıklayan
BDP de toplumsal gerginliğin
yükseldiği bu dönemde çok radikal
beklentileri dillendirerek büyük hata
yapıyor...
“Barış” söylemini terörün kanlı bayrağı
kadar yüksekte tutmaya çalışan Kürt
siyaseti, kültürel haklar ve politik
beklentilerini ülke bütünlüğünü tehlikeye
düşürecek bir çizgiye çekerek aslında
şiddet yorgunu kitleleri de bunalıma
sürüklüyor...
Evet, PKK kitleleri siyasallaştırdı...
Evet, PKK çizgisinde faaliyet gösteren
BDP’nin yerel yönetimlerde etkinliği
artıyor.
Evet, Kürt kökenli yurttaşların kimi
kültürel beklentilerinin bir an önce
yanıtlanması gerekiyor ama, tüm
bunlara şiddeti ve gerilimi yükselterek
ulaşılabilir mi?..
Siz en iyisi 200 kişilik bir grupla 15
Ağustos’ta 1984’te ilk eylemini yapan
PKK’nin, 26 yıl sonra, yani 15 Ağustos
2010’da neyi açıklayacağını lütfen çok
dikkatle izleyiniz!..
15 Ağustos’ta Neyi Duyacağız?!..
Dolaştığım kentlerde görüyorum ki, toplumun
büyük bölümü 12 Eylül’de neyi oylayacağını
bilmiyor!.. Açıkça söylemek gerekirse, kitlelerin
önemli bölümü neyi oyladığını bilmek de istemiyor!..
Daha doğrusu AKP’nin neyi dayatmaya çalıştığı
yurttaşın umurunda bile değil...
Çünkü toplumun beklentisi anayasanın değil,
iktidarın değişmesine odaklanmıştır... Halkımız,
12 Eylül’de anayasa manayasa değil AKP’ye “hayır”
diyeceğini çok iyi biliyor...
Çünkü 12 Eylül oylamasının tek maddesi vardır:
AKP gitsin mi kalsın mı?
Evet, bu bir referandum değil güven
oylamasıdır...
Yurttaşlar, Türkiye’nin şu an en önemli
sorunun AKP’nin dayattığı anayasa
değişikliği olmadığına inanıyor... AKP
ülkenin dengeleriyle öylesine oynadı ki,
gidişin hiç de iyi olmadığını artık herkes görüyor.
Bu yüzden mürit değil birey olan yurttaşların 12
Eylül’de neyi oylayacağını ben buradan özetlemeye
çalışayım:
12 Eylül tek parti faşizminin çakma yasalarını
oylama günü olmayacaktır!..
12 Eylül; gericilikle ilericiliğin, karanlıkla
aydınlığın, laiklikle dinciliğin, hırsızlıkla
dürüstlüğün, yağmacılıkla vatanseverliğin saflarını
netleştireceği gün olacaktır!..
12 Eylül; Cumhuriyetçilerle liboşların, döneklerle
dik duranların, bireylerle müritlerin, hilafetçilerle
aydınlanmacıların, takıyyecilerle dobraların,
Hikmetyar’ın dizinin dibinde oturanlarla
Atatürk’ün peşinden gidenlerin mücadele
günüdür!..
12 Eylül; çıkar çevreleriyle yağında kavrulan
garibanların, AKP’den nemalananlarla AKP’den
kan kusanların, rant peşindekilerle huzur
arayanların, işbirlikçilerle yurtseverlerin gelecek
kavgasına sahne olacaktır!..
12 Eylül; bu ülkeyi karanlığa götürmek
isteyenlerle aydınlığa, yani muasır medeniyet
hedefine taşımak isteyenlerin bayraklarını
göndere çekme yarışıdır!..
Traktörüne mazot alamayan, ürününü
yok pahasına elden çıkaran çiftçiler, evine
ekmek götürmek için hamallık yapan
öğretmenler, çocuklarını okutabilmek için
seyyar satıcılığa mahkûm olan memurlar,
AKP’nin taşeronlaştırma projesinde
mağdur olan işçiler, üniversiteye
giremeyen gençler, mutfağında tencere
kaynatamayan ev kadınları, üç kuruş maaşla
yaşamak için can çekişen emekliler 12 Eylül
oylamasına işte bunları düşünerek gitsinler...
Onlar iyice bilsinler ki, 12 Eylül, 8 yıldır ülkeye ve
yurttaşa kan kusturan takıyyeci, dayatmacı,
baskıcı bir iktidarın gidiş günüdür...
OKURLARA DUYURU: Mehmet Faraç 13
Ağustos Cuma günü Datça’da... Özbel Kapı
Cafe Restaurant’ta saat 18.00’de
düzenlenecek, “Dünden Bugüne: Basın
Nereye” konulu etkinliğe Özgen Acar ve Ahmet
Abakay da katılacak.
12 Eylül’de Neyi Oylayacağız?...
ALİCAN ULUDAĞ
ANKARA - Milli İstihba-
rat Teşkilatõ’na (MİT) elek-
tronik posta yoluyla mesaj
gönderenlerin büyük çoğun-
luğunu “yardımcı olmak
isteyenlerin” oluşturmasõ
dikkat çekiyor. Geçen ay
teşkilata 1464 kişi mail attõ.
Bunlarõn 1075’i yani yüzde
73’ü MİT’e yardõmcõ olmak
istedi. 2009 yõlõnda da kuru-
mun sitesini bir milyona ya-
kõn kişi ziyaret etti.
Halka açõk bir ihbar hattõ
bulunmayan MİT’e ulaşmak
isteyenler teşkilatõn
“www.mit.gov.tr” adlõ sitesini kul-
lanõyor. Geçen yõl MİT’in sitesini
982 bin 475 kişi ziyaret etti. Bu ki-
şilerin 11 bin 922’i e-posta gönder-
di. Bunlarõn yalnõzca 2 bin 556’sõ-
na yanõt verildi. 2009’da mail atan
5 bin 796 kişiyi “yardımcı olmak
isteyenler” oluşturdu. 6 bin 126 ki-
şi ise “bilgi almak” amacõyla mail
gönderdi. Söz konusu yõlda mail
atanlarõn yüzde 49’u “yardımcı ol-
mak isterken” yüzde 51’i ise “bil-
gi” talebinde bulundu.
Ancak Temmuz 2010’da
ihbarda bulunmak isteyen-
lerin sayõsõnda yaşanan ar-
tõş dikkat çekti. Geçen ay e-
posta gönderen 1464 kişinin
yüzde 73’ü yardõmcõ ol-
mak isteyenlerden meyda-
na geldi. Yani bu amaçla,
1075 kişi teşkilata mail at-
tõ. Mesaj gönderenlerin ise
sadece yüzde 27’si yani
389’u bilgi almak istedi. Bu
arada mail atanlarõn ancak
231’ine yanõt verildi. Geçen
ay, 56 bin 678 kişi de ku-
rumun sitesine girdi. Mesaj
atanlara verilen yanõtlarõn
sayõsõnõn oldukça düşük olduğu
gözlendi. Bu durum da asõlsõz ihbar
mesajlarõnõ akõllara getirdi.
Özel okullara ön
kayıtlar başladı
Eğitim Servisi - Seviye Belirleme Sõnavõ (SBS) so-
nuçlarõna göre öğrenci alacak özel okullarõn, birinci
ön kayõt dönemi başladõ. İlköğretim 8. sõnõf öğ-
rencilerinin elde ettikleri taban puanlarõna göre okul-
lara başvurabilecekleri ilk ön kayõt dönemi, 13
Ağustos 2010 tarihine kadar devam edecek. Bu ta-
rihlerde ön kayõt yaptõran öğrencilerin kesin kayõtlarõ
16-17 Ağustos 2010’da yapõlacak.
Türkiye Özel Okullar Birliği Yönetim Kurulu Başkanõ
Cem Gülan, öğrencilere ve velilere önerilerde bu-
lundu. Gülan, “Özel okullardan çok fen ve Ana-
dolu liselerinde parasız okumak isteyen öğren-
ciler, bu yönde yaptıkları tercihlerin sonuçlarını
beklesinler, bu arada puanlarının yettiği ve gö-
nüllerinden geçen özel okullara da ön kayıtla-
rını yaptırsınlar. Kesin kayıtlar için ücretsiz oku-
yabilecekleri kurumların yerleştirme sonuçla-
rını beklesinler. Eğer Anadolu ve fen liselerine
kayıt yaptıramıyorlarsa, özel okula kesin ka-
yıtlarını yaptırmak için zamanları var” dedi.
Özel okullarõn kontenjanlarõnda ve öğrenci kabul-
lerinde, tam puan alan ve aynõ okula kayõt yap-
tõran öğrenciler ile ilgili herhangi bir problem ol-
madõğõnõ belirten Gülan, bu öğrencilerin zaten
2010 Özel Okullar Başvuru Kõlavuzu’nda be-
lirtilen esaslara göre sõralanmõş olduğunun da al-
tõnõ çizdi. Özel okullara ikinci ön kayõtlar 18-
20 Ağustos, ikinci kesin kayõtlar ise 23 Ağustos
tarihinde yapõlacak. Üçüncü ön kayõtlar 24-27
Ağustos’ta, bunun ardõndan kesin kayõtlar 31
Ağustos’ta yapõlacak. Son kayõt dönemi ise Sõ-
nav Yürütme Komisyonu’nca alõnacak karara gö-
re 1 Eylül 2010’dan itibaren uygulanacak.
6 1 B İ N 5 5 1 Ü C R E T L İ Ö Ğ R E T M E N V A R , A Y D A 5 8 7 . 2 6 T L A L I Y O R L A R
10 öğretmenden 1’i ücretliMAHMUT LICALI
ANKARA - Tekirdağ’da ha-
mallõk yaparken geçirdiği kalp
kriziyle yaşamõnõ yitiren ücretli
öğretmen Ahmet Fazlı Elçi, Tür-
kiye’deki ücretli öğretmenlerin
durumunu gözler önüne serdi.
Türkiye’de toplam 61 bin 551 üc-
retli öğretmen bulunuyor. Ücret-
li öğretmenlere ayda 587.26 TL
ücret verilirken, en fazla ücretli
öğretmen, sõnõf öğretmenliği bran-
şõnda bulunuyor.
Milli Eğitim Bakanlõğõ’nõn
(MEB) resmi verileri de bakanlõ-
ğõn ücretli öğretmenliği temel is-
tihdam politikasõ haline getirdiğini
doğruluyor. Yalnõzca okullarda
eğitim-öğretimin devam ettiği
süre içinde maaş alabilen öğret-
menler, girdikleri ders saatine
göre ücret alõyorlar. Ücretli öğ-
retmenlerin birçoğu, pazarcõ, gar-
son, taksi şoförü gibi ikinci bir ek
işte çalõşmak zorunda kalõyor.
MEB Personel Genel Müdürlü-
ğü’nün resmi verilerine göre Mart
2010 tarihi itibarõyla Türkiye’de
toplam 61 bin 551 ücretli öğretmen
okullarda görev yapõyor. Türki-
ye’de kadrolu, sözleşmeli ve ücretli
öğretmenlerin toplamõnõn 678 bin
551 olduğu göz önüne alõndõğõnda
ücretli öğretmenlerin bütün öğ-
retmenlerin içindeki oranõ yüzde
9.06 olarak hesaplanõyor. Buna
göre Türkiye’de her 10 öğret-
menden biri ücretli öğretmen sta-
tüsünde görev yapõyor.
Sõnõf öğretmenliği branşõ ücret-
li öğretmenlerin en fazla çalõştõğõ
braşlarõn başõnda geliyor. Sõnõf
öğretmenliği branşõnda toplam 17
bin 353 ücretli öğretmen görev ya-
parken, sõnõf öğretmenliğini 5 bin
939 ücretli öğretmenin görev yap-
tõğõ okulöncesi öğretmenliği bran-
şõ izliyor. İngilizce öğretmenliği
branşõnda 5 bin 329, Türk dili ve
edebiyatõ branşõnda ise 3 bin 660
ücretli öğretmen çalõşõyor. El-
çi’nin de ücretli olarak çalõştõğõ din
kültürü ve ahlak bilgisi öğret-
menliği branşõnda ise toplam 1745
ücretli öğretmen bulunuyor.
107 branşta ücretli
öğretmen var
MEB’in verileri bakanlõğõn ma-
tematikten beden eğitimine, fel-
sefeden kimyaya kadar hemen he-
men bütün branşlarda ücretli öğ-
retmen çalõştõrdõğõnõ ortaya koyu-
yor. Genel liselerdeki bütün ders
branşlarõnda ücretli öğretmen ça-
lõştõrõlõrken, meslek liselerindeki
teknik ve mesleki derslerin de bü-
yük bir kõsmõnda ücretli öğret-
men istihdam ediliyor. MEB’in ve-
rilerine göre 145 farklõ branşõn
107’sinde ücretli öğretmen çalõş-
tõrõlõyor. Bu da branşlarõn yüzde
73’ünde ücretli öğretmen istih-
dam edildiği anlamõna geliyor.
Kadroluların 3’te biri
MEB’in verilerine göre, ek ders
ücreti ile birlikte kadrolu öğret-
mene aylõk net 1.610.74 TL ma-
aş verilirken, ücretli öğretmenle-
re verilen ücret hemen hemen
asgari ücrete denk geliyor. Ayda
25 saate kadar derse giren, dola-
yõsõyla günde 5 saat ders anlatan
ücretli bir öğretmen ayda net
587.26 TL ücret alõyor.
B
ilgi almak veya
ihbarda bulunmak
isteyenler sitede
“Nasıl yardım edebilirsin” başlõklõ bö-
lümü kullanõyor. Linkin üzerinde tõk-
landõğõnda ortaya çõkan bilgi notunda,
“MİT, sınırlarımız dahilinde ve dün-
ya genelinde ulusal güvenliğe yönelik
tehditlere karşı ülkenin bölünmez bü-
tünlüğünü ve halkımızı bu tehditlere
karşı koymayı görev saymaktadır” de-
niliyor.
Mesajlarla ilgili kriterlere de yer verilen
notta, “Ülke bütünlüğü, ayrıca halkı-
mızın güvenliği adına çaba sarf eden
MİT için hayali olmayan, husumet
içermeyen gerçek bulgulara/delillere
dayanan her bilgi önem arz etmekte ve
kıymetlendirmeye alınmaktadır. Eğer
ulusal güvenliğimize zarar verebilecek,
tehdit oluşturabilecek herhangi bir bil-
giye sahipseniz bunu bizimle paylaş-
manızı isteriz” ifadesi kullanõlõyor.
“Bizim işimize yarayacağını dü-
şündüğünüz bir bilgiye mi sahipsiniz”
sorusuyla devam eden notta, mesajlarõn
isim vermeden de gönderilebileceği bil-
diriliyor. Ancak, her-
hangi bir araştõrmaya
yönelmek için mail ata-
na ulaşõlmasõna vurgu yapõlan notta,
bunu sağlamak üzere ad-soyad ve adres
detaylarõnõn belirtilmesi vurgulanõyor.
Bilgi notu, “Bu kapsamda bize yar-
dımcı olduğunuz, ulusal güvenliğimi-
ze gerekli hassasiyeti gösterdiğiniz, biz-
leri yoğun iş tempomuz sırasında asıl-
sız ihbar ve önerilerle gereksiz şekil-
de meşgul etmediğiniz, aldatmaya yö-
nelik teşebbüslerde bulunmadığınız
için teşekekkür ederiz” diyerek son bu-
luyor.
‘HUSUMET İÇERMESİN’
Geçen ay mail atanlarõn yüzde 73’ü teşkilata ‘yardõmcõ olmak’ istedi. 2009’da oran yüzde 49’du
MİT’e ‘muhbir’ ilgisi Müdür
yardımcısına
suçlama
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - İzmir İl Milli
Eğitim Müdürlüğü tarafõndan 18. Milli Eğitim Şû-
rasõ’nõn Ege Bölge Çalõştayõ’ndaki kõz ve erkek öğ-
rencilerin ayrõ okullarda okutulmasõ önerisinin, İl
Müdür Yardõmcõsõ Mustafa Çakal başkanlõğõndaki
komisyon tarafõndan yapõldõğõ belirtildi.
Eğitim-Sen İzmir Şubeleri adõna açõklamada bulunan
Dönem Sözcüsü Özcan Çetin, konunun milli eği-
tim müdürlüğünde kadrosu bulunan bir eğitimci ta-
rafõndan önerilmesinin manidar olduğunu belirtti.
Çetin, “Bu, eğitim sistemine egemen olan zihniyetin
dışavurumudur. Ege Bölge Çalıştayı, hem dü-
zenleniş biçimi, katılımcıların belirlenmesi
hem de sunulan raporlarla eğitim sistemine ege-
men olan gerici, çağdışı, antidemokratik an-
layışı gözler önüne sermiştir” dedi.
Öneriyi sunan yetkililerin görevden alõnmasõ ge-
rektiğini kaydeden Çetin, bu durumda Milli Eği-
tim Bakanõ Nimet Çubukçu’nun da istifa etme-
sini beklediklerini söyledi.
Çalõştay öncesi İzmir’in sorunlarõnõ içeren raporu
oluşturmak için müdürlük tarafõndan sendikala-
ra davet gönderildiğinin açõklandõğõnõ anõmsatan
Çetin, “Çalıştaya çağrı yazısı çalıştay sonra-
sında bize ulaştırıldı. Daha önce bu toplantı-
ya katılacağımızı belirtmiş ve sendikamızın gö-
rüş ve önerilerini içeren bir rapor hazırlamıştık.
Ancak davet yazısı çalıştay başladıktan iki gün
sonra elimize ulaştı” diye konuştu.
KIZ VE ERKEKLER İÇİN AYRI OKUL
THK’DEN ATILIM
SBS’YE GÖRE ÖĞRENCİ ALIYORLAR
Havacõlõk
üniversitesi
kuruluyor
ANKARA (AA) - Türk Hava
Kurumu (THK) tarafõndan “THK
Sabiha Gökçen Havacılık ve
Uzay Üniversitesi” kurulacak.
YÖK’ten izin alõnma aşamasõnda
olan üniversite, 3 yõl içerisinde faa-
liyete geçecek.
Açõklama yapan THK Genel
Başkanõ emekli Tümgeneral Os-
man Yıldırım, üniversiteyi hayata
geçirebilmek için vakõf kurduk-
larõnõ, üniversitenin vakfa bağlõ
olarak açõlacağõnõ anlattõ. İzin
başvurusunda bulunduklarõ
YÖK’ün, konuya çok sõcak bak-
tõğõnõ belirten Yõldõrõm, üniversi-
te ile THK’ye bağlõ havacõlõk eği-
tim merkezlerini akademi statü-
süne kavuşturacaklarõnõ söyledi.
Ankara Etimesgut’ta kurula-
cak üniversitenin “THK Sabiha
Gökçen Havacılık ve Uzay Üni-
versitesi” adõnõ alacağõnõ kayde-
den Yõldõrõm, üniversitenin rek-
törlük binasõnõn hazõr olduğunu
söyledi. Yõldõrõm, THK’nin, böl-
ge ülkelerdeki eğitim uçaklarõ ve
iş jetlerinin bakõmõna talip oldu-
ğunu ifade ederek, kurumun An-
kara’da olduğu gibi İstanbul, İz-
mir, Antalya ve Samsun’da da
uçak bakõm merkezi kuracağõnõ
bildirdi. Yüksekokullarõn İzmir ve
Ankara’da hizmete gireceğini
kaydeden Yõldõrõm, gelecek yõl
üniversite yerleştirme sõnavlarõ-
na yönelik kõlavuzlarda yer ala-
cak bu okullardan mezun olan
gençlerin, dünyanõn her yerinde
iş bulabileceklerini vurguladõ.
Ücretli olarak çalışan ve ataması yapılmayan öğretmenler sık sık eylem
düzenleyerek taleplerini dile getiriyor ve seslerini duyurmaya çalışıyor.