Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 10 AĞUSTOS 2010 SALI
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Öğretmenini Vurup
Cumhuriyeti Öldürmek
asirmen@cumhuriyet.com.tr
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
namikzafer@yahoo.com
Terfi etmelerine karşõn Cumhurbaşkanõ’ndan onay alamayan komutanlarõn dava açabileceği belirtiliyor
BARKIN ŞIK
ANKARA - Yüksek Askeri
Şûra (YAŞ), terfi ve atama kriz-
leri nedeniyle önceden 4 gün
olarak planlanan çalõşmalarõnõ 8
günde ancak bitirebildi.
Yaşanan krizler sonucunda va-
rõlan mutabakat ile Genelkurmay
Başkanlõğõ’na Kara Kuvvetleri
Komutanõ Orgeneral Işık Koşa-
ner, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’õn atanmasõna karşõ
çõktõğõ 1. Ordu Komutanõ Orge-
neral Hasan Iğsız’õn yerine, Ka-
ra Kuvvetleri Komutanlõğõ’na
Orgeneral Erdal Ceylanoğlu ge-
tirildi. Ceylanoğlu yaş haddi ne-
deniyle 1 yõl Kara Kuvvetleri
Komutanlõğõ yapacak. Böylece
Jandarma Genel Komutanlõğõ’na
atanan Orgeneral Necdet Özel’in
2013-2017 yõllarõ arasõnda Ge-
nelkurmay Başkanlõğõ yapmasõnõn
önü kesilmemiş oldu. Ceylanoğ-
lu, 28 Şubat sürecinde Sincan’da
yürütülen tanklarõn komutanõ ola-
rak tarihe geçmişti.
YAŞ toplantõlarõ sõrasõnda
EDOK Komutanlõğõ’ndan 1. Or-
du Komutanlõğõ’na atanmasõ ka-
rarlaştõrõlan Orgeneral Ceyla-
noğlu’nun Kara Kuvvetleri Ko-
mutanlõğõ’na atanmasõ benim-
sendi. 1. Ordu Komutanlõğõ’na ise
Ege Ordusu Komutanõ Orgeneral
Hayri Kıvrıkoğlu atandõ. Harp
Akademileri Komutanõ Orgene-
ral Nusret Taşdeler, Ege Ordu-
su Komutanlõğõ’na getirildi. Ge-
nelkurmay İkinci Başkan Yar-
dõmcõsõ Orgeneral Bilgin Balan-
lı ise Harp Akademileri Komu-
tanlõğõ’na verildi.
Şûra sonrasõnda gözler terfi sõ-
rasõnda bulunmalarõ nedeniyle
krize neden olan Balyoz sanõğõ 13
general ve amiralin durumlarõna
odaklandõ. YAŞ kararlarõ, dün
Resmi Gazete’de yayõmlandõ.
YAŞ kararlarõna göre, atamasõ ya-
põlan Balyoz sanõğõ 5 komutanõn
görev yeri değişti. Bu isimlerin
yeni görev yerleri şöyle:
? Korgeneral Nejat Bek, 6.
Kolordu Komutanlõğõ’ndan,
EDOK Muhabere ve Muhabere
Destek Komutanlõğõ’na,
? Tümgeneral Gürbüz Kaya,
3. Taktik Piyade Tümen Komu-
tanlõğõ’ndan, MSB Harita Genel
Komutan Vekilliği’ne,
? Tümgeneral Ahmet Ya-
vuz, Kara Harp Akademileri
Komutanlõğõ’ndan, Harp Aka-
demileri Komutanlõğõ Kurmay
Başkanlõğõ’na,
? Tümgeneral Halil Helvacı-
oğlu, Jandarma Komando Okul-
lar ve Eğitim Merkezi Komutan-
lõğõ’ndan, Jandarma Genel Ko-
mutanlõğõ Denetleme ve Değer-
lendirme Başkan Vekilliği’ne,
? Tuğamiral Abdullah Gav-
remoğlu, Hücumbot Filo Ko-
mutanlõğõ’ndan, Deniz Kuvvetleri
Komutanlõğõ Personel Başkan
Vekilliği’ne.
Gül üç ismi çizdi
Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül,
YAŞ çalõşmalarõ sõrasõnda terfi et-
tirilen üç isme onay vermedi. An-
cak bu isimlerin atamalarõ, terfi et-
tirilmiş gibi yapõldõ. Tümgeneral
Halil Helvacıoğlu, korgeneral
kadrosundaki Jandarma Genel
Komutanlõğõ Değerlendirme ve
Denetleme Başkanvekilliği’ne,
Tümgeneral Gürbüz Kaya, yine
korgeneral kadrosundaki Harita
Genel Komutanlõğõ’na ve Tuğ-
amiral Abdullah Gavremoğlu,
tümamiral kadrosundaki Deniz
Kuvvetleri Personel Başkanlõ-
ğõ’na atandõ. Vekâleten yapõlan
atamalarõn 30 Ağustos itibarõyla
asalete dönüşeceği savunuldu.
Askeri kaynaklar, Yüksek As-
keri Şûra kararlarõnõn onaylan-
mamasõ nedeniyle olayõn Askeri
Yüksek İdare Mahkemesi’ne gö-
türülebileceğini belirtti. Şûra ön-
cesinde, hakkõnda yakalama ka-
rarõ bulunan terfi sõrasõndaki Bal-
yoz sanõklarõnõn durumu büyük
tartõşma yaratmõştõ. Hükümet,
hakkõnda yakalama kararõ bulu-
nanlarõn terfi edemeyeceğini, as-
kerler ise terfi edebileceklerini sa-
vunmuşlardõ. 11. Ağõr Ceza Mah-
kemesi’nin yakalama kararlarõna
yapõlan itirazõ kabul etmesi ne-
deniyle söz konusu üç isim Türk
Silahlõ Kuvvetleri Personel Ka-
nunu’nun 65. maddesinin kapsa-
mõ dõşõnda kaldõ. Personel Kanu-
nu’nun 65. maddesi, “Tutuklu
bulunan ya da tahliye edil-
mekle beraber kovuşturma ve-
ya duruşması devam eden veya
hakkında verilen hüküm henüz
kesinleşmemiş bulunanların”
terfi ettirilemeyeceğini öngörüyor.
Bu isimler ile ilgili haklarõnda çõ-
karõlan yakalama kararõ 11. Ağõr
Ceza’nõn verdiği son karar nede-
niyle “yok” hükmüne düştü.
YAŞ’ta terfi eden ancak Gül’den
onay alamayan komutanlarõn As-
keri Yüksek İdare Mahkeme-
si’ne gidebileceği belirtiliyor.
Genelkurmay Başkanı
Orgeneral Işık Koşaner
Kara Kuvvetleri Komutanı
Orgeneral Erdal Ceylanoğlu
Deniz Kuvvetleri Komutanı
Oramiral Eşref Uğur Yiğit
Hava Kuvvetleri Komutanı
Orgeneral Hasan Aksay
Jandarma Genel Komutanı
Orgeneral Necdet Özel
1. Ordu Komutanı
Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu
2. Ordu Komutanı
Orgeneral Servet Yörük
3. Ordu Komutanı:
Orgeneral Yalçın Ataman
Ege Ordusu Komutanı
Orgeneral Nusret Taşdeler
KKK Kurmay Başkanı
Orgeneral Bekir Kalyoncu
Harp Akademileri Komutanı
Orgeneral Bilgin Balanlı
Donanma Komutanı
Oramiral Emin Murat Bilgel
EDOK Komutanı
Orgeneral Saldıray Berk
Genelkurmay İkinci Başkanı
Orgeneral Aslan Güner
TSK’nin yeni
komuta yapısı
BDP MYK TOPLANDI
Demirtaş’tan
‘tüm silahlar
sussun’çağrısı
BDP Genel Başkanõ Selahattin Demirtaş,
“Kürt sorununda barõşçõl, demokratik
çözüme bir şans vermek, diyalog ve
müzakerenin önünü açmak için devleti,
hükümeti ve PKK’yi karşõlõklõ olarak
silahlarõ susturmaya, çatõşmasõzlõk ortamõ
oluşturmaya çağõrõyoruz” dedi.
D İ Y A R B A K I R
(Cumhuriyet Bürosu) -
BDP’nin Diyarbakõr’da
yapõlan Merkez Yürütme
Kurulu (MYK) toplantõ-
sõndan sonra açõklama ya-
pan Genel Başkanõ Sela-
hattin Demirtaş, çift ta-
raflõ ateşkes çağrõsõ yaptõ.
BDP MYK toplantõsõ
partinin Diyarbakõr İl
Başkanlõğõ binasõnda ya-
põldõ. Toplantõ sonrasõnda
basõn açõklamasõ yapan
Selahattin Demirtaş, Kürt
sorununun tarihsel arka
planõ olan, siyasal, sosyal,
kültürel nedenleri bulu-
nan, önemli ve ağõr bir so-
run olduğunu vurguladõ.
Sorunun Cumhuriyet ta-
rihi boyunca çözümsüz-
lük ve çatõşma zemininde
tutulduğunu belirten De-
mirtaş, “PKK’nin son
olarak 2009 yılında ilan
ettiği tek taraflı eylem-
sizlik kararı da Kürt
sorununun barışçıl yön-
temlerle çözülmesi ko-
nusunda ortaya çıkan
önemli bir fırsattı” dedi.
Son günlerde çok fark-
lõ kesimlerden çatõşmala-
rõn durdurulmasõ, silah-
larõn susturulmasõ, barõşa
bir şans verilmesi için
çağrõlar yapõldõğõna işaret
eden Demirtaş, bu çağrõ-
larõn tümüne değer ver-
diklerini ve önemsedik-
lerini söyledi. Diyarba-
kõr’da bir araya gelen 649
sivil toplum kuruluşunun
silahlarõn karşõlõklõ olarak
susturulmasõ çağrõsõnõ,
bölge halkõnõn bir çõğlõğõ
olarak gördüklerini dile
getiren Demirtaş, yine
Diyarbakõr’da hafta so-
nunda 2 gün süren top-
lantõ yapan Demokratik
Toplum Kongresi’nin
(DTK) sonuç bildirge-
sinde yer alan çift taraflõ
ateşkes çağrõsõnõ da süre-
ce, olumlu katkõ yapan,
önemli bir çõkõş olarak de-
ğerlendirdiklerini belirtti.
MYK toplantõsõnda bü-
tün bu gelişmeleri değer-
lendirdiklerini anlatan
Demirtaş, şöyle konuş-
tu:
“Bu tarihsel süreçte
üzerimize düşen so-
rumluluğun bilinciyle
şu çağrıyı yapma kara-
rı aldık. Kürt sorunun-
da barışçıl, demokra-
tik çözüme bir şans ver-
mek, diyalog ve müza-
kerenin önünü açmak
için devleti, hükümeti
ve PKK’yi karşılıklı ola-
rak silahları susturma-
ya, çatışmasızlık ortamı
oluşturmaya çağırıyo-
ruz. Çatışmayı sürdü-
ren tarafların bütün bu
çağrılara değer verme-
sini ve gereğini yapma-
sını diliyoruz. Olası bir
çatışmasızlık duru-
munda ateşkes için çağ-
rı yapan bütün kesim-
lerin daha fazla sorum-
luluk almasını diliyo-
ruz. Ortaya çıkacak
herhangi bir ateşkes or-
tamını kalıcı barışa ev-
riltmek için biz BDP
olarak da inisiyatif al-
maya, daha aktif bir si-
yasi tutum ile birlikte
onurlu barışı ve çözümü
gerçekleştirmeye dönük
çabalarımızı artıraca-
ğımızı ifade ediyoruz.
Barış taraftarı bütün
kesimleri, bugüne ka-
dar ateşkes çağrısı ya-
pan bütün herkesi daha
aktif bir tutum almaya,
sürece müdahil olma-
ya davet ediyoruz.”
‘Ordu güç ve itibar yitirdi’
Alman Tagesspiegel gazetesi, ‘Erdoğan, şimdi Türkiye’yi AKP
vesayetine götürmek istemediğini göstermeli’ yorumunu yaptõ
FRANKFURT (Cumhuriyet
Bürosu) - Türk Silahlõ Kuvvetle-
ri komuta kademesindeki son ge-
lişmelerin, Türkiye’yi AB’nin de
destekleyeceği bir noktaya doğru
getirdiği ileri sürüldü. Alman med-
yasõnda yer alan bazõ değerlendir-
melerde, AKP vesayeti uyarõsõnda
bulunuldu.
Ülkenin önde gelen gazetele-
rinden olan ve başkentte yayõmla-
nan Der Tagesspiegel gazetesi,
yayõmladõğõ bir yorumda “Türk
ordusu zayıfladı” görüşünü dile
getirirken, bunun Başbakan’õn ro-
lünü daha da büyütebileceğine işa-
ret etti. Gazetenin yorumunda “Er-
doğan, şimdi Türkiye’yi ordu
vesayetinden AKP vesayetine
götürmek istemediğini göster-
meli” ifadesi dikkat çekerken “An-
kara’daki generallerin TSK’de-
ki komuta kademesine kuşkulu
isimleri getirme planlarının ba-
şarısız kaldığı” ileri sürüldü. Tho-
mas Seibert imzalõ yorumda, bu
başarõsõzlõğõn sorumlusunun bü-
yük ölçüde yine generallerin biz-
zat kendisi olduğu da ileri sürüldü.
Daha önce sahte denilen belge-
lerin gerçek olduğunu kabullenen
ordu yönetiminin, PKK ile müca-
delede yaşanan başarõsõzlõklarõndan
sonra ciddi bir itibar kaybõ yaşa-
dõğõnõ da savunan Alman yorum-
cu, Recep Tayyip Erdoğan ve
Abdullah Gül’ü övdü. Yorumda,
“Erdoğan’ın AKP’nin 8 yıllık bir
hükümet döneminden sonra ge-
nerallerin terfi önerilerini red-
dedecek kadar kendini güçlü
hissetmesi tesadüf değildir” gö-
rüşü vurgulanarak ordunun artõk es-
kisi gibi istediğini yapamayacağõ
iddia edildi.
Yorumcu Seibert, AKP ve Er-
doğan’õn zaman zaman ortaya koy-
duğu hoşgörüsüzlük ve makamla-
rõn yakõnlarõna dağõtõlmasõ gibi
gelişmelerin gözden kaçõrõlmaya-
cak kadar büyüdüğünü de belirtti.
ŞEVKET KAZAN:
Ceylanoğlu
talimatı
yerine
getirmiş
ERDEM GÜL
ANKARA- 28 Şubat süre-
cinde askeri, en açõk şekilde
Sincan’da tanklarõn geçirilme-
si nedeniyle suçlayan döne-
min RP yöneticisi Şevket Ka-
zan, “Tankları yürüten ko-
mutan” olarak adlandõrõlan
Orgeneral Erdal Ceylanoğ-
lu’nun Kara Kuvvetleri Ko-
mutanlõğõ’na getirilmesiyle il-
gili olarak sürpriz bir değer-
lendirme yaptõ.
Şevket Kazan, “Gazeteci
Yener Süsoy’un bir zaman-
lar Eğitim Doktrin Komu-
tanlığı (EDOK) Komutanı
olan emekli Korgeneral İz-
zettin İyigün’le bir röporta-
jı olmuştu. Bu röportaj Hür-
riyet gazetesinde “Tanklarõ
ben yürüttüm” şeklinde man-
şet oldu. Demek oluyor ki
Sincan’da tankların yürü-
tülmesi Kara Kuvvetleri Ko-
mutanlığı’nın emriyle ger-
çekleştiriliyor. O tarihte zan-
nediyorum tugay konumun-
daydı o birlik. O birliğin ba-
şında da şimdi Kara Kuv-
vetleri Komutanlığı’na ata-
nan komutanın olduğu söy-
leniyor. Yani bu durumda o
birliğin başında olan bu ko-
mutan yukarıdan aldığı tali-
matı yerine getiriyor. Ken-
disinin o tarihte bu birliğin
komutanı olduğunu bilmi-
yorduk. Biz o birliğin ba-
şında olduğunu bu şûra tar-
tışmalarıyla öğrendik” dedi.
Ahmet Fazlı Elçi dört gün önce Çorlu’da
sokak ortasında güpegündüz öldü.
Ahmet Fazlı Elçi, Çorlu Atatürk Lisesi’nde
sözleşmeli olarak din kültürü öğretmenliği
yapıyordu ama öldüğü sırada, aynı okul için
hamallık etmekteydi.
Sözleşmeli öğretmen olan Ahmet Fazlı Elçi,
yaz aylarında maaş alamadığından, geçimini
sağlamak için ek iş yapıp para kazanmak
durumundaydı ve okula götürülecek kitapları
taşıma görevini üstlenmişti.
Ahmet Fazlı Öğretmen geçinmek için ek iş
yapan ne ilk öğretmendi, ne de sonuncu
olacak.
Geçinebilmek, çoluğunu çocuğunu okutup
yaşatabilmek için ek iş bulma zorunda kalanlar,
yalnızca tatil aylarında para almayan, iş
güvencesi bulunmayan sözleşmeli öğretmenler
değil.
Ahmet Fazlı Öğretmen, dayanılmaz sıcakta,
ağır yük altında kalp krizi geçirerek can verdi.
O gün Çorlu’da güpegündüz can çekişen,
yalnız Ahmet Fazlı Öğretmen değil, aynı zaman
Cumhuriyet’in ta kendisiydi.
Çorlu’da güpegündüz sokak ortasında düşüp
kalan, sağlık ocağında yarım saat doktor
bekledikten sonra can veren, Ahmet Fazlı
Öğretmen ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti’dir.
Cumhuriyetin temelinde, aydınlanma,
aydınlanmanın temelinde öğretim yatar ve
öğretmen onun temel taşıdır.
Öğretmen daha Osmanlı’nın son döneminde
baş tacı edilmeye başlanmıştır.
Savaş yıllarının büyük sıkıntılarına karşın Milli
Eğitim bütçesi her yıl katlanarak artarken, halk
okulları açılmış, öğretmen ihtiyacı göz önünde
bulundurularak, öğretmenler askerlik
görevinden muaf tutulmuşlardır.
Dikkat buyurunuz, öğretmen askerden daha
zaruri görülmüş, daha önemli sayılmış, vatanın
selameti açısından askerin önünde yer almıştır.
Dönem daha Cumhuriyet dönemi değil,
İttihat ve Terakki iktidarındaki Osmanlı
dönemidir.
Cumhuriyet, eğitime Osmanlı’dan da daha
fazla önem vermiş, ilk reformunu o alanda
gerçekleştirmiş, öğretmenin işlevini daha da
yüceltmiştir.
Cumhuriyetin ışığını yayan ordu, eğitim
ordusuydu, Mustafa Kemal’in gerçek
aydınlanma askerleri öğretmenleriydi.
1930’da, askerlik görevini yaparken,
gericilerin saldırısına uğrayarak ölen Mustafa
Fehmi Kubilay, o ordunun bir şehidiydi.
Fransa’da devrimciler, Cumhuriyeti, kilisenin
yerine okulu, papazın yerine öğretmeni
geçirerek oturttuklarını iftiharla söylerler.
Bu gerçeği Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu
Mustafa Kemal çok iyi görmüştür.
Aydınlanmacı Cumhuriyetin karşıtları aynı
gerçeği onun kadar iyi görmüşler ve öğretmeni
vurarak, Cumhuriyeti öldürme yöntemini
uygulamaya koymuşlardır.
Özellikle Köy Enstitüleri girişimi, gericileri ve
çıkar çevrelerini korkutmuş, Cumhuriyetin irfan
ordusuna saldırı yoluyla yıkılması girişimleri
için, toprak ağalarının örgütlenmesiyle oluşmuş
Demokrat Parti’nin iktidara gelmesini bile
beklemeye gerek kalmadan, daha CHP’nin
bakanı Reşat Şemsettin Sirer tarafından,
öğretmenlere saldırılar yoğunlaşmaya
başlanmıştır.
Cumhuriyetin savunması öğretmene
verilmiştir. Aydınlanmacı Cumhuriyetin kalesini
öğretmen korur ve Cumhuriyetin ilk yirmi beş
yılı dışındaki tarihi, Aydınlanma kalesini
düşürmek için öğretmene yapılan saldırıların
öyküsüdür.
Yarım yüzyıldan fazladır, öğretmenini
vurarak, Cumhuriyeti öldürme girişimleri
yoğunlaşmıştır.
Önceki gün, Çorlu’da sokak ortasında,
güpegündüz öldü Ahmet Fazlı Öğretmen.
Önceki gün Çorlu’da sokak ortasında
güpegündüz, bir kez daha öğretmenini vurarak,
Cumhuriyeti öldürdüler.
O sırada herkes gözünü Cumhuriyetin öbür
ordusundaki tayin ve terfilere dikmişti.
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - CHP Eski-
şehir Milletvekili Tayfun
İçli, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’õn refe-
randum kampanyasõnda
yaptõğõ gezilere devletin
gücünü taşõdõğõnõ iddia
ederek, Yüksek Seçim Ku-
rulu’nu göreve çağõrdõ.
AKP’nin referandum
sürecinde devletin bütün
gücünü kullandõğõnõ be-
lirterek “Açılışlarda ba-
kanlara görevlendirme
yapmak suretiyle devlet
referanduma dahil edi-
liyor. AKP, referandu-
mu seçim havasına sok-
tu. Gerekirse suç duyu-
rusunda bulunmalı. Bu
yapılanlar seçim yasak-
larına girmektedir.
YSK’ye görev düşüyor.
Herhalde YSK de baskı
altında” dedi. Başba-
kan’õn hõzlõ trenle Eskişe-
hir’e gittiğini hatõrlatan
İçli, “Bir uyduruk açılış
yapıyorlar, her gittiği
yerde açılış yapıyor, dev-
letin gücünü oraya taşı-
yor. Kampanya için de-
ğil, açılış için götürdüm
diyerek takıyye yapıyor,
kıvırtmanın diğer adı”
sözleriyle tepki gösterdi.
CHP Tunceli Milletve-
kili Kamer Genç de Er-
doğan’õn referandum ge-
zilerine oğlu ile kõzõnõ da
beraberinde götürmesini
eleştirdi. Genç, “Devle-
tin malını yemekten doy-
madılar, Başbakan’ın
oğlunu ve kızını yanında
götürmekteki amacı ne?
Onlara devletin para-
sıyla ziyafet çekiliyor,
geziyorlar, eğleniyorlar.
Devlet malını seven bir
aile” diye konuştu.
İÇLİ, YSK’Yİ GÖREVE ÇAĞIRDI
Erdoğan’õn gezileri
CHP’nin takibinde
YAŞyargõyataşõnabilir