Katalog

CMYB C M Y B SAYFA 7 HAZİRAN 2010 PAZARTESİCUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 7 Haziran Türkiye, Gazze’ye yardım götüren Mavi Marmara gemisine İsrail’in düzenlediği baskının uluslararası bir komisyon tarafından incelenmesi için diplomatik seferberlik başlatmış durumda. Ankara bu komisyonu ilk önce BM Güvenlik Konseyi uhdesi altında kurdurmak istedi ancak ABD’nin engellemesi nedeniyle bunda başarılı olamadı. Son olarak BM Genel Sekreteri’nin inisiyatifiyle Güvenlik Konseyi görevlendirmesi olmaksızın bir inceleme komisyonu kurulması fikri gündeme geldi. Türkiye’nin baskısı ve uluslararası kamuoyunun beklentileri karşısında Genel Sekreter Ban Ki-moon, beş kişilik bir inceleme komisyonu kurulması önerisini Türkiye ve İsrail’e iletti. Ankara öneriye hemen olumlu yanıt verirken, İsrail dün geç saatlere kadar değerlendirdikten sonra red kararı açıkladı. Netanyahu da olumlu yanıt vermiş olsa, Yeni Zelanda eski Başbakanı başkanlığındaki inceleme komisyonunda bir Türk ve bir İsrail’li üyenin yanı sıra biri asker diğeri hukukçu kökenli iki uluslararası isim daha yer alacaktı. Türkiye’nin BM damgası taşıyacak bir inceleme komisyonundan beklentisi İsrail ordusunun uluslararası hukuka aykırı ve ölçüsüz şiddet içeren baskınının uluslararası arenada bir kez daha teyit etmesi. İsrail’in verdiği “hayır” yanıtı sonrasında hükümet bu amacından vazgeçmeyecek. Büyük olasılıkla bu kez İsrail’in içinde yer almadığı bir komisyon kurulması konusunda ısrarcı olacak. Genel Sekreter Ban, böyle bir komisyon kurulmasına önayak olsa dahi İsrail’in onayı olmadan bu komisyonun bu ülkeye gidip inceleme yapma imkânı olamayacak. Uluslararası etki sağlamak için Türkiye’nin elindeki bir diğer imkân da Cenevre’deki BM İnsan Hakları Komisyonu’nun aldığı “gerçekleri araştırma misyonu” kurulması kararı. Ancak bunun sağlıklı çalışabilmesi için de yine İsrail’in işbirliği gerekli. BM Genel Sekreteri Ban’ın girişimiyle bir uluslararası inceleme komisyonu kurulsa da kurulmasa da Türkiye’de siyaset kurumuna da düşen önemli bir sorumluluk olduğu kanaatindeyiz. Hükümet baskından bu yana tüm dikkatini İsrail’in uluslararası arenada sıkıştırılması hedefine kilitledi ve bu yönde bazı önemli kazanımlar da elde etti. Ancak geminin Türkiye’den ayrılışına ilişkin detaylar ortaya çıktıkça Türk kamuoyunda, bu süreçte AKP hükümetinin sorumluluğuna ilişkin ciddi soru işaretleri oluşmakta. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve SP Genel Başkanı Numan Kurtulmuş’un Cumhuriyet’e yaptıkları açıklamalar bunların somut örneklerini içeriyor. Keza, iktidar açısından önemli bir isim olan Fethullah Gülen dahi sürece ilişkin eleştirilerini açıkça dile getirme ihtiyacı hissetmiştir. Kamuoyundaki şüphelerin giderilmesi için bir uluslararası komisyonun kurulması beklenmemelidir. İsrail ordusu, daha önceki operasyonlarda da olduğu gibi bu kez de baskın sonrasında kendi iç incelemesini süratle başlattı. İsrail Parlamentosu’nun Dış İlişkiler ve Güvenlik Komisyonu da bu baskını önümüzdeki günlerde değerlendirecek. Şimdi TBMM’ye düşen görev, aynı İsrail’i kınayan deklarasyonda olduğu gibi hükümet ve muhalefetin ortak mutabakatıyla geniş yetkili bir araştırma komisyonu kurarak geminin Türkiye’den ayrılışı sürecinde hükümetin rolünü ve baskına kadar Türkiye, İsrail ve ABD arasında yaşanan diplomatik müzakerelerde bir eksiklik bulunup bulunmadığını tüm yönleriyle ortaya koymaktır. ANALİZ UTKU ÇAKIRÖZER Komisyon tartışmaları ve Meclis’e düşen görev [email protected] Oslo PB 22 Helsinki PB 14 StockholmPB 20 Londra Y 23 AmsterdamY 21 Brüksel Y 26 Paris Y 23 Bonn Y 29 Münih PB 29 Berlin PB 28 Budapeşte B 26 Madrid PB 32 Viyana B 26 Belgrad PB 25 Sofya Y 22 Roma PB 22 Atina Y 25 Zürih Y 28 Moskova B 19 Aşkabat A 31 Taşkent A 33 Bakû B 28 Bişkek B 29 Tiflis Y 33 Kahire A 36 Şam A 35 İstanbul Y 22 Edirne B 27 Kocaeli Y 23 Çanakkale Y 23 İzmir Y 25 Manisa Y 26 Denizli Y 28 Zonguldak Y 22 Sinop Y 24 Samsun Y 24 Trabzon Y 22 Giresun Y 24 Ankara Y 21 Eskişehir Y 21 Konya Y 28 Sıvas Y 25 Antalya Y 25 Adana Y 32 Mersin B 29 Diyarbakır B 37 Şanlıurfa B 37 Mardin B 34 Siirt B 37 Hakkâri B 31 Van B 27 Kars Y 25 Ülkemiz geneli parçalı çok bulutlu, Marmara, Ege, Batı Akdeniz, Do- ğu Akdeniz’in iç kesim- leri, İç Anadolu, Kara- deniz, Doğu Anado- lu’nun kuzeyi ve batısı ile Adıyaman çevreleri ara- lıklı sağanak ve gök gü- rültülü sağanak geçe- cek. Marmara’nın do- ğusu, İç Ege, Batı Ka- radeniz’in iç kesimleri ve İç Anadolu’nun kuzey kesimlerinde ısı hissedilir derecede 6-8 derece olmak üzere ülkemizin kuzey, iç ve batı kesim- lerinde azalacak. Arõnç, AKP’li milletvekillerin Mavi Marmara gemisine binmelerini engellediklerini kabul etti ‘Ne olur gitmeyin’ dedikANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç, Cumhuriyet’in 3 gün önce manşetinden du- yurduğu AKP’li milletvekillerinin İsrail saldõ- rõsõna uğrayan gemilerle Gazze’ye gitmek iste- dikleri ancak parti yönetiminin izin vermediği haberini doğruladõ. Arõnç, “Türkiye’deki iç po- litikayı dikkate alarak ‘ne olur gitmeyin’ de- dik” dedi. Kanaltürk televizyonunun sorularõnõ yanõtla- yan Arõnç, ‘olayların içerisine siyasi boyut ka- tılmaması, partiyle olaylar arasında ilişki ku- rulmaması için milletvekillerini bu tür ey- lemlerden uzak tutmaya çalıştıklarını’ belirtti. Arõnç, şunlarõ söyledi: “Türkiye’den millet- vekili katılırsa bunun farklı anlamlara çeki- lebileceğini düşündüğümüz için arkadaşla- rımızdan rica etmişiz; ‘ne olur, onlarõn amaç- larõ daha temiz ve daha duru kalsõn. Ola ki bi- rileri, o zalimler AKP ile bu olay arasõnda bir iliş- ki kurarlar, yarõn bu, Türkiye’nin de AKP’nin de aleyhine olur. Aynõ zamanda da bu hareke- ti de kirletebilir, gölgeleyebilir’ demişizdir. Bi- zim milletvekillerimizin katılıp katılmama- sının geminin uğradığı akıbetle hiçbir şekil- de ilgisi yok. Biz Türkiye’deki iç politikayı dikkate alarak bunun dışarıdaki yansımala- rının da olumsuz olabileceğini düşünüp böy- le bir karar verdik.” Arõnç, Fethullah Gülen’in, açõklamalarõnõ değerlendirirken de, “Gülen’in, hep itidalli, müspet hareketi tercih eden bir insan ol- duğunu” belirtti. Arõnç, Gülen’in “yapılan ha- reketin çok iyi planlanması, bunlardan in- sanların zarar görmemesinin temin edilmesi gerektiğini” vurguladõğõnõ da belirterek şun- larõ söyledi: “Otoriteler izin vermeyecektir. Bu Türkiye için de böyledir, İsrail için de böyledir. O zaman bu eylemi yapmayacak mıyız? Şüphesiz yapacaksınız ama yapar- ken de zarar görmeyeceksiniz. Yani sınır- ları alabildiğine zorlayacaksınız, müspet ha- reket etmek için. Ama kırmayacaksınız, pat- latmayacaksınız. Herhalde bunu söylemek istiyor. Hoca Efendi, birincisi ölenler için ta- ziyede bulunuyor. İkincisi bu hareketin insani bir hareket olduğu konusunda cüm- leler var. Üçüncüsü de sivil toplum örgüt- leri faaliyet yapabilirler ama çok iyi düşü- nerek, planlayarak ve insanların zarar gör- mesini engelleyecek davranışlar içinde ol- mak şartıyla... Benim düşüncem bu.” İHH GEMİYİ UCUZA ALMIŞ BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - Gazze’ye yardõm konvoyu içinde İsra- il askerlerinin saldõrõsõna uğrayan ve halen İsra- il’in Aşdod Limanõ’nda bekletilen Mavi Marma- ra gemisine ilişkin soru işaretleri artõyor. İstan- bul Büyükşehir Belediyesi’nin, Mavi Marma- ra’yõ 2 milyon 250 bin TL bedelle satmak için çõktõğõ iki ihaleyi sonuçlandõramadõğõ, gemiyi ederinin çok altõna 1 milyon 800 bin TL’ye İHH’ye sattõğõ anlaşõldõ. Geminin satõşõ için İstanbul Büyükşehir Bele- diyesi ilk olarak 6 Ocak tarihinde ihaleye çõktõ. KDV hariç 2 milyon 250 bin TL bedelle çõkõlan bu ihale, alõcõ olmayõnca, 2286 dosya numarasõ ile 27 Ocak tarihine ertelendi. Bu tarihte de ihale sonuçlandõrõlamayõnca, bu kez satõş işlemi için üçüncü kez tarih belirlendi. Kapalõ teklif usulü ile 24 Mart’ta yapõlan ihalede geminin muhammen bedeli 1 milyon 800 bin li- ra, iştirak teminatõ 180 bin lira olarak belirlendi. Yani gemi, üçüncü ihalede 2 ay öncesine göre 450 milyon TL daha az bir bedelle satõşa çõkarõl- dõ. Bu ihalede gemi İHH’ye satõldõ. İHH ihalede hiç arttõrõma gitmedi. 1989 yõlõnda inşa edilen 525 tonluk, 1080 kişi yolcu kapasiteli (yaz-kõş), günde 24 ton yakõt sarfiyatlõ Mavi Marmara yolcu gemisinin bu fi- yata satõlmõş olmasõ dikkat çekti. İsrail’e tepki mitinginde Gülen’e eleştiri ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İs- rail’in Gazze’ye yardõm götüren gemilere yaptõğõ operasyon başkentte protesto edil- di. Memur-Sen, Hak-İş, Mazlumder, Al- peren Ocaklarõ ve Anadolu Gençlik Der- neği tarafõndan düzenlenen “Katil İsra- il’e Lanet, Filistin’e Özgürlük Mitingi”nde “Ordu göreve”, “Mehmet- çik Gazze’ye”, “Hamas’a selam, direni- şe devam” sloganlarõ atõldõ. Yoğun yağõş altõnda Sõhhiye Meyda- nõ’nda gerçekleştirilen mitingde konuşan Memur-Sen Genel Başkanõ Ahmet Gün- doğdu, üstü kapalõ olarak Fethullah Gü- len’in açõklamalarõnõ eleştirdi. Gündoğ- du, Mavi Marmara gemisine yapõlan sal- dõrõnõn bütün insanlõğa yapõldõğõnõ belirte- rek, “Bazı İsrail dostları, ‘gemilerin o sularda ne işi var?’ diyor. Soruyu doğru sormak lazım. İsrail’in Gazze’de, Filis- tin’de, Kudüs’te Çin’in Doğu Türkis- tan’da; ABD’nin Irak’ta ve Afganis- tan’da ne işi var?” dedi. Hak-İş Genel Başkan Yardõmcõsõ Mahmut Arslan da Türkiye’nin İsrail ile ikili anlaşmalarõ ip- tal etmesini istedi. Mazlumder Genel Baş- kanõ Ahmet Faruk Ünsal ise, “savaş su- çu işleyen 7 İsrailli bakan” hakkõnda “Türk mahkemelerinde tutuklama ka- rarı çıkarılmasını, 7 bakanın ellerine kelepçe vurulmasını ve kulakları tutu- lup doğru kodese atılmasını” istedi. Mi- tingde, “Ya ol, ya öl”, “Ordu göreve”, “Mescid-i Aksa onurumuzdur, koruya- cağız”, “Siyonist İsrail”, “Katil İsrail”, dövizlerini taşõyan eylemciler, “Mehmet- çik Gazze’ye”, “Türkiye-Filistin omuz omuza”, “Hamas’a selam, direnişe de- vam” sloganlarõ attõlar. ‘Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ ‘AKP’liler tutarsız’ Haber Merkezi - Dõşişleri Bakanõ Ah- met Davutoğlu, İsrail’in Gazze’ye yardõm götüren gemilere saldõrõsõnõn Türkiye’nin “11 Eylül’ü” olduğunu, bölgesel ve küresel bakõşlarõna derin etkisi olacağõnõ ve “hiçbir şeyin artık eskisi gibi olmayacağı anlamı- na geldiğini” söyledi. Davutoğlu, İsrail saldõrõsõndan sonra Cid- de’de acilen toplanan İslam Konferansõ Teş- kilatõ Yürütme Kurulu’nun toplantõsõnda bir konuşma yaptõ. İsrail’in Türk yurt- taşlarõna karşõ eyleminin eşkõyalõk, korsanlõk, taam- müden cinayet ve adam ka- çõrma gibi suçlarõn hepsini içerdiğini söyleyen Davu- toğlu, “Bu hiçbir koşul al- tında mazur görülemeye- cek bir devlet terörüdür” dedi. Davutoğlu, İsrail’e hesap sorulmasõ ve bunun cezasõz kalmamasõ için ulu- sal ve uluslararasõ düzeylerde gerekli tüm önlemleri almaya kararlõ olduklarõnõ vurgu- ladõ. Davutoğlu, “Bu tek olay, bölgenin ta- rihinde bir ‘dönüm noktasõdõr.’ Bu bizim ‘11 Eylül’ümüz olmuştur, ki bizim bölge- sel ve küresel bakışımıza derin etkisi ola- caktır ve hiçbir şey artık eskisi gibi olma- yacak anlamına gelmektedir” dedi. ‘Peşini bırakmayacağız’ Davutoğlu, CNN International’da Fareed Zakaria’ya yaptõğõ açõklamada, Türkiye olarak İsrail’in Gazze’ye giden yardõm filo- suna yaptõğõ saldõrõnõn peşini bõrakmayacak- larõnõ ve bunu araştõrmak üzere kurulacak bağõmsõz komisyona her türlü desteği vere- ceklerini söyledi. Davutoğlu, uluslararasõ bağõmsõz bir komisyon kurulmasõ konusun- da õsrarcõ olduklarõnõ belirterek “Eğer İsrail bunu reddediyorsa bu onların suçluluğu- nun bir başka kanıtıdır. Demek ki ger- çeklerle yüzleşecek özgüvenleri yok” dedi. Davutoğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn bölgeye gidecek yeni bir gemide bulunmak istediği yönündeki haberleri de yalanladõ. İHH’nin terörist bir gruplarla bağlantõsõ olduğu iddialarõnõn hatõrlatõlmasõ üzerine Davutoğlu, “Eğer bir terörist varsa araş- tırmaya biz hazırız, ama eğer terörist yoksa o zaman İsrail’e ‘Onlarõ neden öl- dürdün’ diye sorulmalı” diye konuştu. ‘Netanyahu ile görüşecektim’ Zakaria’nõn “Sizin asıl sorununuz Ne- tanyahu ile mi” sorusu üzerine, Davutoğlu, şunlarõ söyledi: “Geçen hafta Netanyahu ile görüşmek üzere Washington’da buluş- mam öngörülüyordu. Randevu bile ke- sinleştirilmişti. Bu sivil gemiye saldırdılar ve fikrimi değiştirdim. Böylelikle bir mü- zakere şansını daha yok ettiler.” HAKAN DİRİK İZMİR - Mavi Marmara gemisine ya- põlan kanlõ baskõn Türkiye-İsrail ilişkileri- ni krize çevirirken AKP’nin tutarsõzlõklarõ da tartõşõlmaya başlandõ. AKP’nin Suriye sõnõrõndaki mayõnlõ arazileri, temizlenmesi karşõlõğõnda 49 yõllõğõnõ İsraillilere devret- me girişimi yeniden gündeme getirildi. CHP Genel Sekreter Yardõmcõsõ Gök- han Günaydın, AKP’lilerin “Arazilerin İsrail’e verileceğini nereden biliyorsu- nuz?” diye bir savunma yaptõğõnõ, ancak dünyada mayõn temizleme işini yapan fir- malara bakõldõğõnda, İsrailli firmalarõn öne çõktõğõnõ söyledi. Yardõm gemisine yapõlan saldõrõ sonrasõ yapõlan açõklama- larla, sõnõrdaki arazilere ilişkin niyetlerin tutarlõ olmadõğõnõ vurgulayan Günaydõn, “İnsanların söylemleriyle uygulamaları tutarlılık içinde olmazsa, bu durum er geç karşılarına çıkacaktır” diye konuştu. CHP’Lİ GÖKHAN GÜNAYDIN DIŞİŞLERİ BAKANI DAVUTOĞLU Emniyetin baskısı sendikacıları bıktırdı MUSTAFA ÇAKIR ANKARA - Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün basõn açõklamalarõ hakkõnda bile suç duyurusunda bulun- masõ sendikacõlarõ bõktõrdõ. Eğitim-Sen 2 No’lu Şu- be Başkanõ Tuğrul Culfa basõn açõklamalarõ için izin alõnmasõna gerek olmadõğõnõ, buna karşõn hak- kõnda 9 suç duyurusu bulunduğunu söyledi. Culfa, “Suç duyurusu koleksiyonum oluştu. AKP’nin demokrasi anlayışı bu” dedi. Anayasanõn 34. maddesinde “toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı” tanõmlanõrken, “Her- kes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir” deniliyor. Ancak Eğitim-Sen, anayasanõn bu maddesinin Emniyet tarafõndan tam uygulanma- dõğõnõ savunuyor. Culfa, “Bir toplumsal olay çıktı- ğı an, yani kamuya zarar verildiği an, kamusal işleyiş engellendiği an suç duyurusu yapılır. An- cak Emniyet’le görüşüp basın açıklaması yapıyo- ruz, buna karşın suç duyurusunda bulunuyor- lar” diye konuştu. Sindirme politikası uygulanıyor Hükümetin bir taraftan demokratik açõlõm yapõyor göründüğünü dile getiren Culfa, diğer taraftan da kendisine bağlõ bir muhalefet anlayõşõ istediğini vur- guladõ. Culfa, “Buna uymayan insanlara da 12 Eylül’de bile olmayan yol ve yöntemlerle sindir- me politikası uygulanıyor. Bunun adı faşizmdir, başka bir şey değildir” ifadelerini kullandõ. ? Eğitim-Sen’den tepki Sıhhiye Meyda- nı’nda yağış altın- da gerçekleştiri- len “Katil İsrail’e Lanet, Filistin’e Özgürlük Mitin- gi”nde “Mehmet- çik Gazze’ye”, “Türkiye-Filistin omuz omuza”, “Hamas’a selam, direnişe devam” sloganları atıldı. (Fotoğraf: NECA- Tİ SAVAŞ) ÇELİK: ASKERİ ANLAŞMALAR DAHİL HER ŞEY FESH EDİLECEK Haber Merkezi - AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, “Türkiye-İsrail ilişkilerinde bundan sonraki yol harita- sında yakın vadede askeri anlaşmalar da dahil her şey feshedilecektir” dedi. NTV’de yayıpmlanan bir programa ka- tılan Çelik, “Türkiye uluslararası hu- kuktan doğan bütün haklarını kullana- caktır. İsrail’deki hükümetin, buna emir verenlerin, bunun arkasında olanların cezalandırılması için bütün haklarını kullanacaktır” diye konuştu.