Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 7 HAZİRAN 2010 PAZARTESİ 18 SPOR GÖRÜŞ / METİN TÜKENMEZ Amatörlerin Çilesi Dünyanın gündeminde Güney Afrika’da yapılacak Dünya Kupası varken ülkemiz gündemini ise, özellikle büyük takımların transfer atakları oluşturmakta. Federasyonun aldığı yeni bir kararla yabancı futbolcu sayısı artmış, büyükler bu kararla ikinci sınıf yabancı futbolcu hastalığını gidermek için daha da bir heyecanlanmışken Türkiye’de devam eden bir ligin olduğundan ne kadarımızın haberi var. Bitimine daha altı hafta olan amatör 2. lig maçları oynanmaktadır. Bu demektir ki, amatörler temmuzun ortasına kadar mücadeleye devam edecekler. Aldığım istihbarata göre Süper Amatör Lig maçlarının kimsenin gönlü kırılmadan bitirilmesi için ‘orta malı’ yerine konulan amatör 2. lig maçları 1.5 ay geciktirilmiş. Mayıs ayının sonunda bitmesi gereken maçlar, temmuzun ortasını bulacak. Bizim coğrafyamızda amatör 2. ligle birlikte 18 yaş altı liglerinden başka devam eden herhangi bir lig olduğunu sanmıyorum. 2. sınıf yabancılar cenneti haline getirilen üst liglerimizde, çeşitli ülkelerden gelen futbolcular sağlam sözleşmelerle bir eli yağda, bir eli balda bir ‘tatlı hayat’ sürdürürken öz çocuklarımız sefalet içinde mücadelesini sürdürüyor. Amatörlerin çilesini izlerken yüreğime ateş düşüyor inanın. Gölgede 30 dereceyi bulan güneşte, kim bilir kaç dereceye yükselen sıcaklıkta mücadele eden gençler, futbol için orta yaşlılar ve yaşlılar, sıcakta ağzı açık kalmış serçeyi andırıyorlar. Çoğunun yaşı kemale ermiş, futbol sevgisini tatmin etmek için maçtan maça toplanan, antrenman yapmadıkları için 90 dakikayı tamamlayamayan, her an kalıcı sakatlıklarla yüz yüze gelme olasılığı yüksek amatörler… Günün ortasında, güneş tepede, zaten üst liglerden gelen hakemlere karşı önyargı böyle bir ortamda zirve yapıyor. Maçtan sonra hakemlerin kovalanmadığı, sahalarda birkaç güvenlik görevlisi ile alana fırlayan sıcaktan fıttırmış yandaşlar ve futbolcuların birbirlerine girmediği karşılaşma yok gibi. En ilginci de, maçı yürüyerek tamamlayan oyuncuların, mücadele sonrası hakemin peşinde inanılmaz deparlar atmaları… İstanbul Amatör 2. Lig’de 12’şer, 11’er, 10’ar ve 9’ar takımdan oluşturulan 16 grupta, 133 takım mücadele ediyor. Ortalama 20’şer oyuncunun yer aldığı takımların toplamının oluşturduğu futbolcu sayısı yaklaşık 2600. Bu oyuncular ortalama 30 derece sıcaklıkta doktorun, federasyonun görevlendirdiği bir sağlık görevlisinin ve ambulansın olmadığı futbol alanlarında mücadele ediyorlar. Çoğu antrenmansız ve yeterince beslenemedikleri için başlarına her an bir sağlık sorunu gelebilir. Ama bunlar kimsenin umurunda değil. “Bize bir şey olmaz” mantığı her yerde egemen. Amatör Futbol Federasyonu, bütün bu sorunları baştan düşünüp önlemlerini ona göre almalıydı. Artık Futbol Federasyonu’nun eski yeri olan Perili Köşk’e de taşındılar. Bir futbolcunun takım değiştirmesi için, federasyona yatırılacak para 470 TL. Yaşı kemale ermiş, futbola bir süre ara vermiş birinin yeniden lisans çıkartması için ödemesi gereken bedel 1000 TL. Eh, bu denli, çok paralı bir amatör federasyona da Perili Köşk yakışır. Federasyonun, amatör takımları yaşatıp futbolcu yetiştirmeleri için teşvik adı altında kulüplere para vermesi gerekirken amatörler adeta sömürülüyor. Bütün kulüpler toplanıp Perili Köşk’ün önünde hak araması gerekirken onlar, yaz sıcağında iki kat daha ısı üreten suni çimlerde birbirlerini kovalıyorlar. Yoksulluk ve yoksunluk hep bizim çocuklarımıza düşüyor usta… COŞKUN GÜLBAHAR Turkcell Süper Lig’de 2009-10 sezonunda Bursaspor’un şampiyon olmasõ, Türk futbolunda ‘devrim’ olarak değerlendirilirken üç büyüklerin başarõsõzlõğõnda ekonomik anlamda yapõlan hatalar ön plana çõktõ. Her transfer döneminde milyon Avro’lar harcayan ancak karşõlõğõnõ alamayan kulüplerin son yõllarda gönderdiği isimlere ödediği tazminat ücretleri ligdeki mütevazõ bir takõmõn maliyetine bedel! Son olarak Daum ile yollarõnõ ayõrmak isteyen ancak yõllõk 3 milyon Avro kazanan Alman çalõştõrõcõnõn “Kalan 7 milyon 500 bin Avro’mu verirseniz giderim” tepkisiyle karşõ karşõya kalan F.Bahçe, çözüm arayõşõnda... Sarõ - Lacivertliler, daha önce de Luis Aragones ile aynõ sorunu yaşamõş, İspanyol teknik adama çalõşmadõğõ dönem için de 3 milyon Avro vererek Uluslararasõ Spor Tahkim Mahkemesi’ne (CAS) gitmesini engellemişti. Tazminat konusundaki en büyük zararõ ise Beşiktaş gördü. 2004-05 sezonu öncesi takõmõn başõna dünyaca ünlü teknik adam Vicente del Bosque’yi getiren Siyah - Beyazlõlar, İspanyol çalõştõrõcõya yõllõk 2 milyon Avro ödemeyi garanti etmişti. Ancak Beşiktaş, beklenen başarõnõn gelmemesi sonrasõ, Del Bosque’nin biletini kesince tecrübeli teknik adam karşõ atağa geçip CAS’a gitmiş ve Siyah - Beyazlõ kulüpten 8 milyon 500 bin Avro almaya hak kazanmõştõ. Bu dava nedeniyle büyük zarara uğrayan Beşiktaş, şimdi de bir başka eski Real Madrid teknik direktörü Bernd Schuster’in peşinde. Bu durum, “Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer” sözünün ne yazõk ki kulüplerimiz için fazla geçerli olmadõğõnõ ortaya koyuyor. Ünlü teknik adamlarõn ağõr sözleşme şartlarõnõ kabul eden üç büyükler, daha sonra hukuksal yollarla nasõl en az zarara uğrayarak çalõştõrõcõyõ göndereceklerinin planõnõ yapõyor. Kulüpler büyük umutlarla getirdikleri yabancõ teknik direktörleri göndermek için servet ödüyor PARALAR HAVAYA UÇUYOR H er sezon başõnda taraftarlarõna kupa sözü verip futbolculara yüksek ücret ödeyen kulüpler, ilerleyen dönemde hayal kõrõklõğõ yaşõyor. G.Saray’õn, eski futbolcusu Lincoln’e toplam 13 milyon 500 bin Avro ödemesi, Türk futbolundaki sistem yanlõşõnõ gözler önüne seriyor. Sarõ - Kõrmõzõlõlara katkõsõ minimum düzeyde olan Brezilyalõ futbolcunun aksine şu anda dünyanõn en iyi 10 futbolcusundan biri olarak gösterilen Ribery’ye 137 bin Avro’luk alacağõnõ ödemediği için Fransõz futbolcunun Türkiye’den kaçmasõna neden olan G.Saray, parayõ har vurup harman savurmada yalnõz değil! F.Bahçe’nin 14 milyon Avro bonservis bedelinin yanõ sõra her yõl 3 milyon Avro ödediği Daniel Güiza, sergilediği performans ile aldõğõ ücreti hak etmediğini gösteriyor. Sarõ - Lacivertlilerin geçmiş yõllarda Josico ve Maldonado gibi vasatõn altõnda kalan futbolculara ödediği ücretler, havaya giden paralar olarak değerlendiriliyor. ‘Tazminat mağduru’ Beşiktaş da geçmişte Seric, Diatta, Higuain, Zapotocny ve Gordon Schildenfeld gibi hiç faydalanmadõğõ oyunculara ödediği yüksek ücretlerle öne çõkõyor. Geçen sezon başõnda Tabata ve İsmail Köybaşı’na toplam 13 milyon 500 bin Avro bonservis bedeli ödeyen Siyah - Beyazlõlar, bu sezon da Avrupa’daki transfer borsasõnõ sarsmaya hazõrlanõyor. Şampiyon Bursaspor’un akõlcõ transfer politikasõ ise, Yeşil - Beyazlõ kulübün nasõl başarõlõ olduğunu gözler önüne seriyor. Tazminat futbolun kamçõsõ Alex’ten ağır eleştiriler Fenerbahçe’nin Brezilyalõ kaptanõ, Türkiye’deki futbol anlayõşõnõ değerlendirdi Spor Servisi - F.Bahçe kaptanõ Alex de Souza Türk futbolu ve Sarõ - Lacivertlilerle ilgili çarpõcõ açõklamalar yaptõ. Kamplardan hoşlanmadõğõnõn altõnõ çizen Brezilyalõ yõldõz antrenmanlarõn teknik direktörler tarafõndan namaz saatlerine göre ayarlandõğõnõ söyledi. Brezilya’nõn Folha gazetesine konuşan Alex, “Kampların futbolcular üzerinde yararlı olduğunu sanmıyorum. Futbolcuları bir yere kilitlemenin, hep aynı şeyleri yapıp, aynı şeyleri yemenin bir fayda getireceğini düşünmüyorum” diye konuştu. Türkiye’deki dini konulara bazen şaşõrdõğõnõ belirten Alex, “Bazı oyuncular namaz kılmak istiyor. Teknik direktörlerden antrenmanları namaz saatine göre ayarlaması bile isteniyor” dedi. Alex, Türkiye’deki futbola bakõş açõsõnõ da şöyle değerlendirdi: “Eski bir futbolcu, birden futbol yorumcusu olup iyi futbolcuyu tartışır hale geliyor. Ama sen hiç iyi futbolcu olmadın ki. Nasıl iyi ve kötü futbolcuyu karşılaştırırsın? Adam sırf tartışma yaratmak için yorumcu oluyor. Futbolu saha dışında analiz etmek çok kolay. Ancak bu tartışmalardan çok sey öğreniyorum. Çoğu analizciler, benim sahada uyuduğumu, yavaş futbol oynadığımı, futbolu soğuttuğumu ileri sürüyor. Sosyal olarak problemli toplumlarda bu tür eleştirilere insanlar büyük önem veriyor.” Neeskens: Takõm da suçluSpor Servisi - Galatasaray antrenörü Johan Neeskens, başarõsõzlõkta kendileri kadar futbolcularõn da kabahatli olduğunu söyledi. G.Saray Dergisi’ne konuşan Hollandalõ çalõştõrõcõ, “Bu sezon için çok üzgünüz. Bazı maçlarda niteliklerinizin tamamını sahaya yansıtamayabilirsiniz. Bu maçlardan mağlup da ayrılabilirsiniz, olabilir, sorun değil. Ancak şunu sormanız lazım, ‘Sonuna kadar mücadele ettik mi acaba?’ Bunu hepimizin sorgulaması gerekir. En azından lig şampiyonu olabilirdik. Artık Türkiye şartlarına alıştık. Yeni sezon için düşünebileceğimiz tek sonuç, işlerin bu sezondan daha iyi gideceğidir. Futbol çok basit bir oyun. Daha önceki futbol kariyerleri boyunca hiçbir zaman 4-3-3 dizilişi içerisinde yer almamış veya yeteneklerini bu şekilde geliştirmemiş oyuncularla böylesi yeni bir sistemi yerleştirmeye çalıştığınızda uyum sorunları yaşamanız doğaldır” dedi. Bazõ oyuncularõn eksikliğinin kendilerini olumsuz yönde etkilediğini belirten Neeskens, “Baros’un yerini Nonda ile dolduramadık. F.Bahçe maçında rakibin bizi provoke edeceğini biliyorduk. Maç öncesi en az 4-5 kez bunu konuştuk. Bu duruma bireysel veya takım olarak tavır almazsanız, sahadan galip ayrılma psikolojisinden uzaklaşırsınız” diye konuştu. Galatasaray antrenörü başarõsõz geçen sezon için futbolcularõ sorumlu tuttu GALATASARAY STOPER ARIYOR G alatasaray, Stoch ve Grella transferleri için gün sayarken Teknik direktör Frank Rijkaard, yöneticilerden yabancõ bir stoperin alõnmasõnõ istedi. Yurtdõşõnda futbol oynama isteğini yönetime ileten Servet Çetin için gelecek teklifleri değerlendirmeye hazõrlanan Sarõ - Kõrmõzõlõ yöneticilerin tecrübeli futbolcuyu gözden çõkardõğõ öğrenildi. Emre Güngör için de G.Antepspor’la 3 milyon 500 bin TL bonservis bedeli karşõlõğõnda anlaşmaya varõldõ. Aktif futbol hayatõnõ G.Saray’da sonlandõran Emre Aşık, Arda’nõn üzerine çok gidildiğini belirterek “Meyve veren ağaç taşlanır” dedi. Cumhuriyet’in Farkı Çok yanlış algılanan bir söz var bizde! “Oyunu kuralına göre oynamak.” Yani eğer kötü ve kirlilik varsa sen de yapabilirsin. Hatta yap! Bu çok yanlış bir yönlendirme ve akıldan yoksun, kötü niyetlilerce de kural dışılık olarak algılanan ve çoğu kez öyle uygulanan tarz ülke yapısına çok zarar veriyor. “O yaptı ben de yaparım” diyenler çoğu kez “Madem ki öyle işte ben de böyle yaparım” şekline dönüşen kin ve nefret tohumları ektiler çoğu kez. Bunlar görülmedi. Son zamanlarda çevremde saygın birçok kişinin de bu yola saptığını görüyorum. Cumhuriyet’te sizlerle tam 35 yıldır birlikteyim. Ama aynı zamanda eğitim kurumları ve profesyonel teknik direktör olarak anılacak ve rekoru egale edilmemiş başarılarım oldu. Hiç kullanmadım gazetemi. Çünkü özellikle burada yazdığım için çeşitli siyasal dönemlerde karşımızda hep var olanlar benim işimi bozmak için işin içine siyaset dahi soktular. Yani burada yazmam nedeniyle işimden oldum. Hiç gocunmadım. Bana birçok yerden gelen teklifler de olsa gazetemi terk etmedim. Çünkü Cumhuriyet’i çok seviyorum... Son zamanlarda pazarlama tekniklerine yalan, dolan, karalama ve yalakalık o kadar çok girdi ki özellikle futbolumuza ben ve benim gibi büyük emekler vermiş kişilerin üstüne basar oldular! Birçok kişiyi bu sayfalarda yazabilmesi için merhum Abdülkadir Yücelman ve sevgili Kızılyalın’a tavsiye etmiş ve aracı da olmuşumdur. Hatta bugünkü medyanın okuludur Cumhuriyet... Bizim spor sayfamız kimseye aracılık yapmaz. Her kapıyı yüzsüzce çalan sonra da bukalemun gibi her kılığa girenlerin bizim spor anlayışımızda yeri yoktur. Cumhuriyet’in farkı buradadır. Beşiktaş, teknik direktör konusunda birçok yanlış uygulama yapıyor. Getirme, götürme konusunda hep aynı yöntemi uyguluyorlar. Ama biz buradan asla tüm medya organlarında boy gösteren pazarlama taktiklerine alet olmayız. Olay açıktır... Mustafa Denizli ile yollarını ayırmak istedikleri bir aydır biliniyordu. Süreci kullandılar. Ama Denizli’yi hasta etiketi ile uğurlamak yanlıştır. Ayrıca Denizli’nin de en çıkar yol olan istifa etmesi onun kariyerine yakışanıdır, onu da yapmıştır. Onurlu bir meslek olan teknik direktörlük son zamanlarda erozyona uğramıştır. Bu mesleği daha fazla yıpratmamak gerekmektedir. BONSERVİSİ SERVET! TRABZON’DA ROTA POLONYA BURSA (Cumhuriyet) - Bursaspor, savunmasõnõ güçlendirmek için talip olduğu G.Saraylõ Servet Çetin’de bonservis engeline takõldõ. Sarõ - Kõrmõzõlõlara resmi teklifte bulunan Bursasporlu yöneticiler 4 milyon Avro bonservis bedeliyle karşõlaşõnca geri adõm atmak zorunda kaldõ. Temaslarõn henüz sonuçlanmadõğõnõ söyleyen Yeşil - Beyazlõ yetkililerin yanõ sõra teknik direktör Ertuğrul Sağlam’õn da bu paralara yapõlacak oyuncu transferine sõcak bakmadõğõ öğrenildi. Öte yandan transfer çalõşmalarõnõ sürdüren Bursaspor’un Napoli’de forma giyen 29 yaşõndaki Arjantinli golcü German Denis’le ilgilendiği ortaya çõktõ. Bu arada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün Bursaspor’un Özlüce Tesisleri’ni ziyaret etti. HAYRİ GÜNER TRABZON - Trabzonspor’da transfer çalõşmalarõ sürüyor. Bordo - Mavililer, bir süredir gündemde olan Wisla Krakow’un savunma oyuncusu Glowacki’nin transferinde sona çok yaklaştõ. Trabzonspor’un Polonyalõ futbolcuyla bu hafta içinde sözleşme imzalamasõ bekleniyor. Yarõn Polonya’ya gidecek yönetici Mahmut Aksu’nun Glowacki’ye imza attõracağõ belirtildi. Ayrõca yöneticilerin İstanbul’da yapõlan transfer zirvesinden forvete takviye kararõ çõktõ. Trabzonspor, Sõrp santrfor Panteliç’ten fiyatõnda indirim yapmamasõ nedeniyle vazgeçti. Teknik direktör Şenol Güneş’in Güney Afrika’daki Dünya Kupasõ’nda da arayõşlarõnõ sürdüreceği ifade edildi. GÖRÜŞ ADNAN DİNÇER Y A S C H U S T E R Y A L U C E S C U YALANLANSA DA KRASIC! F.Bahçe’nin CSKA Moskovalõ Krasiç’in transferinde bir adõm öne geçtiği belirtildi. Bu haber F.Bahçe internet sitesinde yalanlansa da Krasiç ile ilgilenen Juventus’un, F.Bahçe’nin CSKA’ya önerdiği 15 milyon Avro’yu fazla bulduğu ve bu fiyatõ vermeyeceğini bildirdiği öğrenildi. Kesin kararõnõ Dünya Kupasõ sonrasõ vereceğini söyleyen Krasiç’i teknik direktörlüğe de getirilmesi beklenen, Sportif Direktör Aykut Kocaman’õn ikna etmeye çalõştõğõ ifade edildi. Spor Servisi - Beşiktaş’ta teknik direktör arayışları sürerken Siyah-Beyazlılar’ın Alman teknik adam Schuster’le anlaşmaya yakın oldukları öğrenildi. Genç teknik adama yıllık 2,5 milyon Avro teklif edilirken görüşmelerde son aşamaya gelindi. Başkan Yıldırım Demirören’in ise, Shaktar Donetsk ile sözleşmesi süren Lucescu ile görüşmelere başlamak için bugün Ukrayna’ya gideceği öğrenildi. Bu arada Siyah - Beyazlıların teknik direktör Mustafa Denizli’nin sunduğu program çerçevesinde 23 Haziran’da toplanıp, hazırlıklara başlayacağı belirtildi. Takımın daha sonra da Avusturya’ya giderek Tayfur Havutçu’nun belirlediği yerde kampa gireceği bildirildi. İbrahim Toraman, ligin son haftasında Bursaspor’a 2-1 yenildikleri karşılaşmada, hakkındaki bilerek hata yaptığı iddialarıyla ilgili, “Bu söylentiler, Türk futbolu için yıkıcı bir durum” dedi. Başarılı oyuncu, gelecek sezon şampiyon olacaklarını inandıklarını belirterek, “Bursa maçında çıkarılan söylentiler nedeniyle çok üzüldüm. Türkiye’de hatalar olduğu zaman hemen illa ki olayın altında bir şeyler aranıyor. Bu durum, Türk futbolu için oldukça yıkıcı. Böyle şeylerin gerçekleşmesi bizim için oldukça uzak” diye konuştu. Bu arada Beşiktaş’ın uzun süredir transferi için peşinden koştuğu ancak Türkiye’de futbol oynamayı istemediğini söyleyen Portekizli oyuncu Quaresma ile tekrar görüşmelere başladığı öğrenildi. B E Ş İ K T A Ş 200 bin Avro + yõllõk 750 bin Avro / Anthony Seric 2.5 milyon Avro + yõllõk 900 bin Avro / Tomas Zapotocny Yõllõk 1 milyon Avro Lamine Diatta 2.5 milyon Avro + 400 bin Avro Gordon Schildenfeld 7.5 milyon Avro Del Bosque ve yardõmcõlarõ Yõllõk 2.3 milyon Avro / Delgado G A L A T A S A R A Y 14 milyon Avro / Lincoln Yõllõk 1.6 milyon Avro / Kewell Yõllõk 1.2 milyon Avro / Linderoth F E N E R B A H Ç E 5 milyon Avro / Maldonado Yõllõk 1.3 milyon Avro / Josico Yõllõk 3.5 milyon Avro / R. Carlos Lincoln Ribery Del Bosque Alex