Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 16 HAZİRAN 2010 ÇARŞAMBA
6 HABERLER
AVRUPA
GÜRAY ÖZ
Bilinç Kayması
Kendisi epeyce eski, gündemdeki yeri yeni
tartışmamızın adı, “eksen kayması”dır.
Türkiye’nin ekseni kaydı mı? El hak, kaydı.
Birkaç defa kaymıştır.
Ulusların tarihi böyledir. Türkiye’de ilk ve önemli
eksen kayması Kurtuluş ve Kuruluşla
gerçekleşmiş, Türkiye Osmanlı ekseninden
Cumhuriyet eksenine, bir başka deyişle harabeye
dönmüş monarşiden, aydınlanma ekseninde
uluslaşmaya kaymıştır. Eksenin bir başka boyutta
ciddi kayışı, Turgut Özal zamanında ve darbeci
generaller eliyle gerçekleştirilmiş, Türkiye
kapitalizmin karma ekonomi modelinden
moneterist serbest piyasa modeline kaydırılmıştır.
Şimdi bu boyut her ne kadar krizle sarsılsa,
yoksulluk zirveye çıksa da ekonomi konusunu
teğet geçenler tarafından ısrarla sürdürülmekte,
kaymanın bir başka ideolojik boyutuna son nokta
konulmaya çalışılmaktadır.
Sayın Cumhurbaşkanı “Türkiye’nin
komşusuyla veya bölgesindeki veya
yakınındaki bir ülkeyle ilişkisine bakıp eksenini
tartışmak kadar abes bir şey olmaz. Ekseni
tartışılır, başka ülkelerin de ekseni tartışılır.
Ortak değerler, insan haklarına saygı,
demokrasi, serbest piyasa ekonomisi diye
özetlediğim konulara bakmak lazım” diyor.
Kesinlikle katılıyorum. Arabistan’la da ilişki
kuracaksın, ABD ile de, Rusya da ufkunda olacak,
Çin de... Hele Avrupa’yı hiç gözden
çıkarmayacaksın çünkü ticaretinin çoğu bu yaşlı
kıta iledir. Ama değerler, insan hakları, demokratik
haklar söz konusu olduğunda, “eksen kayıyor
mu, nereye doğru kayıyor ya da kaymanın
hangi aşamasındayız?” merak edeceksin.
Hangi aşamasındayız?
Osman Can aşamasındayız.
Ne diyor hazret? “Anayasa Mahkemesi şu
anda bakmakta olduğu davada iki maddenin
referanduma götürülmesini engellerse,
hükümet, sonra Meclis oldu, mahkemeyi
dinlemesin, olsun bitsin.”
Biter tabii. Anayasa Mahkemesi’nin raportörü,
mahkemesinin “yetkilerini yok sayalım” derken
eski bir Adalet bakanının mahkeme üyeleriyle
sohbetleri pek değerli savcılar tarafından suç
sayılıp, daha soruşturma safhasında gazetelere
ulaştırılıyor, gazeteciliğe büyük hizmetler
yapılıyorsa, bir başka başsavcı tutuklanabiliyor ve
dosyası ilden ile dolaşıyor, bir türlü Yargıtay’ın ilgili
dairesine gelemiyorsa, Silivri’de teröristlikle
suçlanan gazeteciler ve bir üniversite dolusu aydın
bir türlü serbest kalamıyor, mahkemenin hâkimi
bile dinleniyorsa, aralarında şu anda okumakta
olduğunuz yazarınızın da bulunduğu gazeteciler
hakkında yeni yeni davalar açılıyorsa, eksen
kaymasının insan hakları bölümünde mesafe
kaydedilmiş, Ortadoğu’da pek makbul diktatörlük
yöntemine doğru epeyce yol alınmış demektir.
Değerler boyutuna gelince.
Asıl ilerleme orada kaydedilmiştir. O kadar
ilerleme vardır ki, ABD tarafından önerilmiş ve
ısrarla tavsiye edilmiş “ılımlı İslam”ın
Pensilvanya’da mukim baş imamı bile “yok artık,
o kadar da demedik” diyerek AKP’yi uyarmak
durumunda kalmıştır. 2002 yılından bu yana adım
adım ve kimi zaman sessizce gerçekleştirilen bu
eksen kaymasının temel yöntemi “bilinç
kaydırma” olarak literatüre geçecektir. Usul usul,
önce pek mütefekkir muhteremlerden başlayarak
gerçekleştirilen bu bilinç kaydırma harekâtı artık
başarıya ulaşmış bulunmaktadır.
Neyi tartışıyoruz şu sıralarda?
“Türk Arap’ın neyidir?”, onu.
Başbakan “Türk Arap’ın elidir” diye konuşunca
aydınlarımız ne yapıyorlar? Derhal ve tafsilatlı bir
şekilde Türklerle Araplar arasındaki derin ve köklü
ilişkileri anlatma konusunda yarışa girişiyor, 1 Mart
tezkeresini Meclis’e sunduğunu unutan ve ABD’ye
“Irak’taki dul kadınları unutmadık, ne işiniz var
orada” diyen Başbakan’ın “solculuğunu”
anlayamayanlara nanik yapıyorlar. Bizse bilinç
kaymasından kendisini korumuş kişiler olarak
gülüyoruz tabii bu sürüsüne bereket Osman
Can’lara.
Biz gülüyoruz, gülüyoruz da “atı alıp Üsküdar’ı
geçenler” onlardır, işin doğrusunu ve acısını
isterseniz değerli karilerim.
e-posta: [email protected]
Kafes Eylem Planõ davasõ başladõ. Agos gazetesinin müdahil olma talebi kabul edildi
‘Koramiralleri silme planõ’
HİLAL KÖSE
Kafes Eylem Planõ’na ilişkin Güney
Deniz Saha Komutanõ Koramiral Ka-
dir Sağdıç, eski Kuzey Deniz Saha
Komutanõ emekli Koramiral Feyyaz
Öğütçü ile Tuğamiral Mehmet Fa-
tih Iğlar’õn da aralarõnda bulunduğu
33 sanõğõn yargõlanmasõna başlandõ.
Agos Gazetesi Yazõ İşleri Müdürü
Aris Nalci’nin davaya katõlma tale-
bi kabul edildi. Üye yargõç Oktay Ku-
ban, dosyanõn askeri mahkemeye
gönderilmesi yönünde görüş bildirdi.
Gayrimüslimlere yönelik bombalõ
eylemlerin planlanmasõndan sorum-
lu tutulan 3’ü tutuklu 33 denizci su-
bay dün İstanbul 12. Ağõr Ceza Mah-
kemesi’nde yargõç karşõsõna çõktõ.
Koramiral Sağdõç salona girdiğinde
muvazzaf subaylar ayağa kalktõ. Tüm
sanõklarõn katõldõğõ oturumda, Agos
gazetesinin davaya müdahil olma ta-
lebi suçtan zarar görme ihtimali ne-
deniyle oyçokluğu ile kabul edildi. Sa-
nõk avukatlarõnõn davanõn askeri mah-
kemeye gönderilmesi yönündeki ta-
lepleri ise reddedildi. Bu kararlara kar-
şõ oy kullanan mahkeme üyesi yargõç
Oktay Kuban, iddianamede, iddia
edilen terör örgütünün TSK içerisin-
de yapõlandõğõnõn, Kafes Planõ’nõn De-
niz Kuvvetleri bünyesinde oluştu-
rulduğunun anlatõldõğõna dikkat çe-
kerek “Ceza yargılamasında mah-
kemeler iddianamede olayın anla-
tımı ile bağlıdır” dedi. Kuban, “Bir
suçta, sanık asker ve suçu işlerken
askeri mahalleri, askeri görevini,
askeri malzemeyi kullanıp suça
yönelik eylemlerinde askeri ilişki ve
hiyerarşiyi kullanıyorsa, bu suç
terör örgütü üyeliği suçu da olsa as-
keri mahkemelerin görevli olmadığı
ileri sürülemez” dedi. Anayasa’nõn
145. maddesindeki ve CMK’nin
250/3. maddesindeki düzenlemeler
yürürlükte bulunduğu sürece, sanõk-
larõn özel yetkili ağõr ceza mahke-
melerinde yargõlanmalarõnõn, anaya-
sanõn 2. maddesindeki hukuk devle-
ti ilkesine aykõrõ olduğunu söyledi.
Kuban, Agos’un müdahilliğine de
“davayı farklı bir mecraya soka-
cağı” gerekçesiyle katõlmadõ.
‘İddialar dijital terör ürünü’
Tutuklu sanõk Albay Mücahit
Erakyol, emekli Deniz Binbaşõ Le-
vent Bektaş’õ tanõmadõğõnõ, Bektaş’ta
bulunduğu söylenen 3 No’lu
DVD’deki planda adõnõn “operas-
yon gücü komutanı” olarak göste-
rilmesi nedeniyle tutuklu olduğunu sa-
vundu. Erakyol, planõn çõktõğõ belir-
tilen DVD’nin imajõnõn talep edilme-
sine karşõn verilmediğini, belgelerin
aslõnõn bulunmadõğõnõ belirterek, söz
konusu belgenin yasal delil niteliği ta-
şamadõğõnõ savundu. Kafes Eylem
Planõ diye bir planõn varlõğõnõ asla ka-
bul etmediğini söyleyen Erakyol, “Bu
plan tamamen düzmecedir. TSK’yi
karalama planıdır” dedi. Kafes ke-
limesinin TSK’de mevcut plan isim-
leriyle bağdaşmadõğõnõ ifade eden
Erakyol, “Bu ismin, netice itibarıy-
la kafese konulan bizleri işaret et-
tiği kesindir. Koramiral Kadir Sağ-
dıç ve koramiral Feyyaz Öğüt-
çü’nün isimlerinin ilk iki harfiyle
‘silme’nin ilk harfi. Plan Sağdıç ve
Öğütçü’yü silme planıdır”.
Hakkõndaki iddialarõn, iftira ve di-
jital terör ürünü eylemlerden öteye
geçmediğini savunan Erakyol, tahli-
yesini istedi.
‘Tanımak suçsa razıyım’
Tutuklu sanõk Albay Levent Gül-
men, kendisine yönelik silahlõ terör
örgütü üyesi olmak suçlamasõnõ şid-
det ve nefretle kõnadõğõnõ söyledi. Er-
genekon davasõ tutuklu sanõğõ emek-
li Yüzbaşõ Muzaffer Tekin’i staj
yaptõğõ dönemde ilk bölük komutanõ
olmasõ nedeniyle tanõdõğõnõ belirten
Gülmen, “Tekin’e başından geçen
onca badireden sonra geçmiş olsun
mesajı göndermem suçsa verile-
cek cezaya şimdiden razıyım” dedi.
Gülmen, 2007 yõlõnda azõnlõk okul-
larõna tehdit amaçlõ gönderildiği söy-
lenen mektubun bazõ bölümlerinin de
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn
BBC Radyosu’na verdiği demeçle bi-
rebir aynõ olduğunu iddia etti.
Avukatlar sık sık tartıştı
Agos gazetesi avukatlarõ Fethiye
Çetin ve Bahri Belen ile sanõk
avukatlarõ arasõnda sõk sõk tartõşma
yaşandõ. Avukatlar müdahale tale-
binde bulunurken de bazõ sanõklar
tepki gösterdi. Sanõk Erakyol, Fet-
hiye Çetin’e gazeteci Nedim Şe-
ner’in “Dink Cinayeti ve İstihba-
rat Yalanları” adlõ kitabõnõ göster-
di. Tepkilere karşõlõk veren Bahri
Belen, “Bize müdahale etmeyin.
Kendinizi peşin suçlu görmeyin”
dedi. Feyyaz Öğütçü de “Biz piru
pakız” karşõlõğõnõ verdi. Tartõşma-
ya sanõk yakõnlarõ da katõlõnca du-
ruşmaya ara verildi. Sanõk Gül-
men’in çapraz sorgusu sõrasõndada
avukat Fethiye Çetin ve sanõk avu-
katlarõ arasõnda tartõşmalar yaşandõ.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yargõtay 4. Hukuk
Dairesi, İstanbul’da görevli
“Ergenekon” davasõ kapsa-
mõnda karar veren 9 hâkimi,
Prof. Dr. Mehmet Haberal’a
1500’er TL tazminat ödemeye
mâhkum etti.
Ergenekon soruşturmasõnda
uzun süredir tutuklu bulunan
Haberal tarafõndan, İstanbul
14. Ağõr Ceza Mahkemesi Hâ-
kimleri Rüstem Eryılmaz,
Resul Çakır, Kemal Can,
Yakup Hakan Günay, Meh-
met Faik Saban; İstanbul 9.
Ağõr Ceza Mahkemesi hâkim-
leri Nurettin Ak, İdris Aslan
ile İstanbul 12. Ağõr Ceza
Mahkemesi hâkimleri Vedat
Yılmaz Abdurrahmanoğlu
ve Ali Efendi Peksak hakkõn-
da Yargõtay 4. Hukuk Daire-
si’ne tazminat davasõ açõldõ.
‘Soyut ifadeler var’
Dava dilekçesinde, hâkimle-
rin Haberal hakkõnda verdikle-
ri kararlarda CMK’nin 100 ve
104’üncü maddelerine aykõrõ
işlem yapõldõğõ ifade edildi.
Verilen kararlarõn gerekçeleri-
nin olmadõğõnõn da belirtildiği
dilekçede, Haberal’õn tutuklu-
luğuna ilişkin kararda “soyut
ifadeler içerdiği” kaydedildi.
Dilekçede, Haberal’õn sor-
gusunda 180 adet soru sorul-
duğu da anõmsatõlarak, bunlar
içinde terör örgütü kurmak ve
yönetmekle ilgili hiçbir soru
bulunmadõğõ belirtildi. Habe-
ral’õn tahliyesine yönelik yapõ-
lan başvurularõn ise, “Habe-
ral’ın delilleri karartma ve
kaçma şüphesi var” denile-
rek kabul edilmediği kaydedi-
len dilekçede, “Haberal’ın
ani ölüm riski taşıdığı, kaç-
ma ve delilleri karartma
şüphesinden söz edilemeye-
ceği” de vurgulandõ.
1500 lira ödeyecekler
Davaya, ilk derece mahke-
mesi olarak bakan Yargõtay 4.
Hukuk Dairesi ise, davalarõn
kõsmen kabulüne karar vere-
rek, hâkimlerin Mehmet Ha-
beral’õn “Tutukluluk halinin
devamına” ilişkin verdikleri
kararlarõn CMK’ye aykõrõ ol-
duğunu ifade etti. Daire, hâ-
kimlerin her birinin Prof. Dr.
Mehmet Haberal’a 1500 TL
manevi tazminat ödemesine
karar verdi.
Yargõçlar
Haberal’a
tazminat
ödeyecek
ERGENEKON DAVASI
Prof. Feyzioğlu, 9 yargõcõn cezalandõrõlmasõnõn ‘içtihat’ oluşturacağõnõ söyledi
‘Devrim niteliğinde karar’
ALİCAN ULUDAĞ
ANKARA - Ceza hukukçusu Prof.
Dr. Metin Feyzioğlu, Yargõtay 4. Hu-
kuk Dairesi’nin 9 hâkimi, Prof. Dr.
Mehmet Haberal’a tazminat ödemeye
mahkûm etmesiyle ilgili olarak, “Bu
devrim niteliğinde bir karardır. Yar-
gıtay, hâkimleri ağır kusurlu bul-
muştur. Ağır kusur olmadan tazmi-
nat olmaz. Dolayısıyla bu karar umu-
yorum bütün davalarda, soruştur-
malarda bireylerin anayasal güven-
celerini sağlayacaktır” dedi. Feyzioğlu,
kararõn benzer olaylar için içtihat oluş-
turacağõnõ da söyledi.
Yargõtay 4. Hukuk Dairesi’nin ka-
rarõnõ değerlendiren Feyzioğlu, “Tu-
tuklama bir ceza değil, bir tedbirdir.
Gerekçeli olmak zorundadır. Ka-
nundaki ifadelerin sadece soyut şek-
linde tekrarı gerekçe değildir. Oysa
uygulamada bu örnekte de görül-
düğü üzere somut gerekçe gösteril-
mek yerine kanundaki ifadeler aynen
tekrar edilmekle yetinilmektedir.
Yargıtay, böyle verilen tutuklama ka-
rarlarını gerekçeli olarak kabul et-
memiş ve bir mahkeme kararı ge-
rekçesiz verilemeyeceği için kanun-
daki şartların somut olarak gerçek-
leştiği açıklanmaksızın tutuklama
kararının verilmesinde hâkimleri
ağır kusurlu bulmuştur” dedi. Bun-
dan sonra soyut ifadelerle tutuklama ka-
rarõnõn verilmeyeceğini umut etmek ge-
rektiğini belirten Feyzioğlu, şunlarõ
kaydetti: “Bugün bu ülkede cezaev-
lerinin popülasyonun yüzde 60’ı hü-
kümlü değil tutuklu. Sadece bekli-
yor. Bu insanlar hak ihlallerinden
müzdarip. Mahkeme duvarına çarp-
maktan rahatsız. Savunma hakkının
ihlal edildiği ülkede bireylerin hak-
ları güvencede değil.”
CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanõ
ve eski TBMM Anayasa Komisyonu
üyesi Orhan Eraslan, kararõn benzeşen
durumlarda diğer sanõklarõn başvurusu
için emsal oluşturacağõnõ vurguladõ.
Söke şehidine ağladı
TEVFİK AKBAŞ
AYDIN - Hakkâri’de terör örgütünün sal-
dõrõsõ sonucu şehit düşen Sökeli 21 yaşõndaki
jandarma er Mehmet Ali Birlik’in cenazesi
önceki akşam son yolculuğuna uğurlandõ.
Birlik’in cenazesi önceki gün uçakla
Van’dan İzmir’e, oradan da Kara Kuvvetleri
Komutanlõğõ’na ait askeri helikopterle Sö-
ke’ye bağlõ Karacahayõt köyüne getirildi.
Yaklaşõk 4 bin kişinin katõldõğõ törende cena-
ze önce baba ocağõna götürüldü, helallik alõn-
dõ. Ardõndan saat 20.15 sõralarõnda da köy me-
zarlõğõ önünde cenaze töreni düzenlendi. Ce-
naze namazõnõ Aydõn Müftüsü Hıdır Bayrak
kõldõrdõ. Baba Cevdet ve anne Hatice Birlik,
yakõnlarõnõn yardõmõyla güçlükle ayakta dura-
bilirken sõk sõk oğullarõnõn fotoğrafõnõ öptü.
PKK’yi lanetleyen sloganlarõn atõldõğõ törenin
ardõndan şehidin cenazesi toprağa verildi.
Hakkâri’de şehit olan Mehmet Ali Birlik’in memleketindeki cenazesinde PKK’ye lanet yağdı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriye-
ti’nde (KKTC) gerçekleştirilen Şe-
hit Teğmen Caner Gönyeli - 2010
Arama Kurtarma Tatbikatı’na
geçmiş yıllarda bizzat katılarak
yöneten Güney Deniz Saha Ko-
mutanı ise bu kez KKTC’ye gel-
medi. Güney Deniz Saha Komuta-
nı Koramiral Kadir Sağdıç, Kafes
soruşturması kapsamında İstan-
bul Adliyesi’ndeki duruşmaya ka-
tıldığı için tatbikata katılamadı.
SAĞDIÇ
TATBİKATA
GİDEMEDİ
KAZAN: OYUN OYNANIYOR
Cihaner’indosyası
2.kezİstanbul’da
ERZURUM/İSTANBUL (Cumhuriyet) -
Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda tutuklu
yargõlanan Erzincan Başsavcõsõ İlhan Ciha-
ner’in dava dosyasõ Erzurum 2. Ağõr Ceza
Mahkemesi tarafõndan ikinci kez İstanbul’a
gönderildi. Cihaner’in avukatõ Turgut Kazan,
“Cihaner dosyası yine yola çıktı. Erzurum
Mahkemesi suç işlemeye devam ediyor. Tam
bir oyun oynanıyor” dedi.
Erzurum 2. Ağõr Ceza Mahkemesi’ndeki
“Silahlı terör örgütü” davasõyla ile ilgili yap-
tõğõ “reddi hâkim” talebini ikinci kez incele-
yen Diyarbakõr 4. Ağõr Ceza Mahkemesi, talebi
reddederek dosyayõ önceki gün yeniden Erzu-
rum 2. Ağõr Ceza Mahkemesi’ne geri gönderdi.
Bunun üzerine, Erzurum 2. Ağõr Ceza Mahke-
mesi, Cihaner dosyasõnõ İstanbul’daki Ergene-
kon savcõlarõna gönderdi. Cihaner’in avukatõ
Kazan, dosyanõn Yargõtay yerine ikinci kez İs-
tanbul’a gönderilmesine sert tepki gösterdi.
“Bilgi kirliliği yaratılarak hem Anayasa
Mahkemesi hem de Yargıtay 11. Ceza Dai-
resi çok ciddi baskı altına alınıyor” ifadesini
kullanan avukat Kazan, “Adil yargılama hak-
kı hiçe sayılıyor. Masumiyet karinesi çiğne-
niyor. Hukuk devleti tehlikede, demokrasi
tehlikede. Artık herkesin dikkatini bu tehli-
keye yöneltmek lazım” diye konuştu.
UZMANLAR SALDIRILARI DEĞERLENDİRDİ
‘Terörörgütüdevletive
halkõyõldõrmakistiyor’
SERTAÇ EŞ
ANKARA - Terör örgütünün
eylemlerini son dönemde tõr-
mandõrmasõnõ değerlendiren terör
uzmanõ Nihat Ali Özcan, seçim
sürecine girildiğini, örgütün ey-
lemleriyle “Örgütün devleti ve
toplumu yıldırma çabasında
olduğunu” dile getirdi. Özcan,
yaşananlarõn bölgesel gelişme-
lerle, Türkiye’nin politikalarõ ve
örgütün kendi iç dinamikleriyle il-
gisi olduğunu dile getirdi. Özcan,
anayasa değişikliği sürecinde ör-
gütün bir ara umutlandõğõnõ an-
latarak, “Çıkmayınca kendini
aldatılmış gibi hissetti. Ken-
dince bunu yıldırma stratejisi
uygulayarak almaya çalışıyor”
dedi. Ercan Çitlioğlu da, her ba-
har ayõnda terör örgütünün ey-
lemlerinin arttõğõna dikkat çekti.
Çitlioğlu terör örgütünün son ey-
lemlerinde taktik değiştirdiğini,
önümüzdeki dönemde daha önce
başvurmadõğõ eylem tarzlarõnõ
deneyebileceğini dile getirdi.
ERGENEKON SAVCILARI İÇİN DAVA
‘Bakanlõkcesaretlendiriyor,
savcõlarsuçişliyor’
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - CHP Milletvekili Atilla
Kart’õn, Ergenekon soruşturma-
sõnõ yürüten Cumhuriyet savcõla-
rõ Zekeriya Öz, Nihat Taşkın ve
Mehmet Ali Pekgüzel hakkõnda,
Adalet Bakanlõğõ’nõn “işlem ya-
pılmamasına” yönelik kararõ-
nõn kaldõrõlmasõ talebiyle açtõğõ
davanõn duruşmasõ, Ankara 4.
İdare Mahkemesi’nde yapõldõ.
Duruşmaya Kart ile Adalet Ba-
kanlõğõ yetkilileri katõldõ. Erge-
nekon soruşturmasõ kapsamõnda
“olağanüstü hukuk ihlalleri-
nin yaşandığını” belirten Kart,
soruşturmanõn gizliliğinin sürek-
li ihlal edildiğini, Adalet Bakan-
lõğõ’na konuyla ilgili 4 bine yakõn
şikâyet olduğunu kaydetti. Kart,
“Bu suçu hükümetin kontro-
lündeki medya ile Adalet Ba-
kanlığı’nın cesaretlendirdiği
cumhuriyet savcıları işliyor”
dedi. Adalet Bakanlõğõ yetkilile-
ri, davanõn reddini talep etti.
Mahkeme heyeti, kararõnõ dosyayõ
inceledikten sonra verecek.