25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İstanbul Haber Servisi - CHP Par- ti Meclisi (PM) üyesi Gürsel Tekin, CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıçda- roğlu’nun vereceği her göreve hazõr ol- duğunu belirterek, “Makam ve mev- ki ne olursa olsun hiç önemi yok. Tek hedefimiz CHP’nin iktidar, Kılıçdaroğ- lu’nun da başbakan olmasıdır” dedi. CHP İstanbul İl Başkanlõğõ görevine dönüp dönmeyeceği çok tartõşõlan ve Ber- han Şimşek’in İstan- bul İl Başkanõ olarak atanmasõnõn ardõndan MYK’ye davet edilen eski CHP İstanbul İl Başkanõ Gürsel Te- kin dün partisinin İs- tanbul İl Başkanlõ- ğõ’nda basõn toplantõ- sõ düzenledi. CHP Ge- nel Başkanõ Kõlõçda- roğlu’nun büyük rüz- gâr yarattõğõnõ ve halkõ heyecanlan- dõrdõğõnõ ifade eden Tekin, “Bu heye- canla İstanbul’da yaptığımız çalış- manın benzerini Sayın Kılıçdaroğ- lu’nun yanında yapmak ve görev al- mak için Ankara’ya gidiyorum” de- di. Tekin, eski İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek’in de bugün İstanbul teşkilatõnõn başõna geleceğini söyledi. CHP’de parti içi barõş konusunda ver- diği mücadeleyi devam ettireceğini vurgulayan Tekin, “Bir tek hedefimiz CHP’yi iktidar, Sayın Kılıçdaroğ- lu’nu da başbakan etmektir. Kişisel olarak herhangi bir koltuk talebim olmadı. Ben CHP’de her türlü görevi ya- pabilecek biriyim” di- ye konuştu. İstifacılara sitem İstanbul’da il yö- netiminde bulunan bazõ arkadaşlarõnõn karar değiştirerek is- tifa etmesine “sitem- de bulunan” Tekin, “Keşke bana karşı olan sitemlerini be- nimle paylaşmış ol- salardı, arkadaşla- rıma çok büyük saygı duyardım” diye konuştu. Tekin, bir gazete- cinin “Önder Sav’ın, ‘Kõlõçdaroğ- lu’nu eline aldõğõnõ zanneden Tekin, adaylõğõnõ son 5 dakikada öğrendi’ şeklindeki açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusuna, “Sayın Sav’ın kişisel görüşü. Böy- le bir şey söz konusu değildir. Önder Sav ile aramızda hiçbir sorun yoktur” yanõtõnõ verdi. 16 HAZİRAN 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Ortadoğu’nun yoksul ve ezilen Arap halkları sokaklarda “En büyük Türkiye” diye gösteriler yaparken, ülkeleri yöneten faşist iktidarlar Türkiye için ne düşünüyor? Bu ülkeleri yöneten faşist liderlerin çoğunluğu Türkiye’yi pek sevmez! Türkiye’de “eksen kayması”, yüzünü Batı’ya değil Doğu’ya çevirmesi yeni değil. Sadece son sekiz yıldır ivme kazandı, o kadar. Almanya’da ortaya çıkan Deniz Feneri e.V. vurgununa bakın; devlet televizyonunu ara sıra izleyin, nereden nereye geldiğimizi görürsünüz. Filistin halkının yanında olduğunu söyleyenler, “şahadet gemisi”yle yolculuğa çıkanlar nedense Maden Yasası konusunda konuşmuyorlar. İsrail’le askeri ve ekonomik anlaşmalara imza atanlar, yeni Maden Yasası’yla ormanlarımızı Yahudi sermayeli çokuluslu maden şirketlerine, onların Türkiye’deki tarikatçı taşeronlarına talan ettirecekler. Bu konulara değinen iki-üç gazeteciyi bu kez “MOSSAD ajanlığı”yla değil, “Alman ajanlığı”yla suçlayacaklar. Yağma ve talan sürüyor... Murat Kışlalı yazdı, talanı, yabancılara ve yandaşlara verilen maden alanlarını. İyonya’dan Mezopotamya’ya değin uzanan yaşadığımız coğrafya binlerce yıllık tarihin ve kültürün izlerini taşır. Azgelişmiş ülkelerin nasıl sömürüldükleri, ekonomik olarak hangi koşullarda teslim alındıklarını benim kuşağım çok iyi bilir. Türkiye’nin ekseni çoktan kaydı... Hamas’tan İslami Cihad’a, Hizbullah’tan Müslüman Kardeşler’e, El Kaide’den İslami Hareket’e dek köktendinci örgütler özellikle Güneydoğu’yu mesken tuttu. Siz hâlâ tartışın, “Türkiye’ye şeriat gelecek mi, Türkiye’nin ekseni kaydı mı?” diye... Bir ülkenin maden alanlarının yüzde 50’si yabancıların eline geçmişse, başta OYAK olmak üzere kimi bankalar, limanlar yabancılara satılmışsa, ekonomimiz “borsa vurguncuları”nın oyuncağı olmuşsa, sizi ancak ezilen Arap halkları destekler, iktidarları değil. Şöyle bir Anadolu’ya gidin... Kayseri’den Konya’ya geçin... Şanlıurfa’ya uğrayın, Bingöl’ü, Muş’u görün. Eksen kaydı mı kaymadı mı anlarsınız... Gözünüzü iyi açın, “Din baronu”nun kaç okulu var dünyada ona bakın... Bu okulların arkasındaki emperyal ülkeleri görün... Yoksul Kara Afrika ülkelerinden getirilen, Türkçe şarkı ezberleyip söylediklerinde binlerce kişiyi ağlatan çocuklar için, “Bunlar orada Türk okullarında okuyorlar” diye konuşanlara şu soruyu sorun: “Gülen’in yeşil kartı bile yok, ABD’de nasıl kalabiliyor bunca yıldır?” ABD’de senaryolar bitmez... Bir bakarsınız Netanyahu hükümeti seçimlerde devrilir... Türkiye’de CHP’nin önü açılır... Erdoğan Cumhurbaşkanı, Abdullah Gül Başbakan olur... AKP-CHP hükümet ortaklığı kurulur... İsrail’le, ABD’yle işler rayına oturur. Sakın “olmaz olmaz” demeyin! ABD içimizde, İsrail içimizde, “çokuluslu altın avcıları” içimizde. Eksen kaydı mı kaymadı mı? Daha ne anlatayım? Sokaklarda kara çarşaflı, peçeli kadınlar... Anadolu kentlerinde lokantalarda rakıdan, şaraptan vazgeçtim, bira bile yok... Türkiye’de eksen kaydı mı kaymadı mı tartışmasına gerek var mı? Eksen “şeriata” 12 Eylül darbesiyle kaydı, Kenan Evren ve arkadaşları sözde Atatürkçülük adına Kuran’dan ayetler attı Güneydoğu’da helikopterlerle. Tarikatların gayrimenkullerini koruma altına alırken Türk Dil Kurumu’nu ve Türk Tarih Kurumu’nu kapattılar. Gelelim 90’lı yıllara... Yeşil holdingleri kuranlar, saf Müslümanları başta Almanya’da olmak üzere tokatlayıp 10 milyar markı cebe indirenler, tarikat okulları, 100 bin kaçak Kuran kursu... Atatürkçü-laik, solcu, sosyalist ve devrimcilerin dışlanması. Şimdi tartışıyorlar TV ekranlarında: “Eksen kaydı mı?” Gidin Konya’ya, Kayseri’ye, Bingöl’e, Muş’a, Erzurum’a, İstanbul’un varoşlarına, örneğin Sultanbeyli’ye... Görürsünüz eksenin nereye kaydığını... Eğer hâlâ görmüyorsanız ahmaksınız! Ormanlar gitti, kızılçamlar, Kozak Yaylası, Tunceli Munzur Vadisi, Kaçkarlar... Çokuluslu altın avcıları, tıpkı Kara Afrika’yı sömürdükleri gibi Türkiye’yi sömürmeye başladılar. Gözlerinizi açıp iyi bakın.. ve kendi kendinize sorun: “Eksen nereye kaydı? Ortadoğu’ya mı, İran’a mı, Suudi Arabistan’a mı, Malezya’ya mı, Kara Afrika’ya mı?” Siz de uyumaya devam edin “ulusal medya”nın laik demokratik hukuk devletini savunan patronları... Patronlarına gaz veren yöneticileri. Fethullahçıların kuyruğuna yapışan, sıkıştığında “Ben laik, demokratik hukuk devletini savunuyorum” diyen medya yöneticileri. Daha ne yazayım? Bakıyorum gözleriniz kapalı!.. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Eksen Nereye mi Kaydı? hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 CMYB C M Y B CHP PARTİ MECLİSİ ÜYESİ GÜRSEL TEKİN ‘Tek hedefimiz CHP’nin iktidarı’ Kõlõçdaroğlu, AKP’nin gücünü yitirdikçe toplum üzerindeki baskõyõ arttõrdõğõnõ belirtti ‘Bunun sonu faşizm’ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıçdaroğlu, “AKP, Türkiye için karabasandır, bunun sonu faşizmdir” derken “Kul hakkı yiyenleri affetme- yeceğiz. Başbakan ‘kim bunlar’ diyorsa, etrafına baksın, ay- naya baksın... Kalpazan kim- dir, ihaleye fesat karıştıran, si- yasette zenginleşmeyi maharet sayanlar kimdir görsün” söz- leriyle de iktidarõ hedef aldõ. CHP Antalya Milletvekili De- niz Baykal dünkü grup toplan- tõsõna da katõldõ ve İstanbul Mil- letvekili Nur Serter ile Antal- ya Milletvekili Osman Kap- tan’õn yanõna oturdu. “Başba- kan Kemal” sloganlarõ arasõn- da salona giren CHP Genel Baş- kanõ Kemal Kõlõçdaroğlu ise kürsüye çõktõğõnda öncelikle ye- ni İstanbul İl Başkanõ Berhan Şimşek’i selamladõ. Kõlõçda- roğlu, Şimşek’e “İstanbul’un tümünü istiyoruz. Gürsel Te- kin ile beraber çalıştık, va- roşlara girdik, siz de aynı ça- bayı göstereceksiniz” diye ses- lendi. Kõlõçdaroğlu, son yurt gezisi izlenimlerini anlatõrken “Şimdi ampulü söndürme za- manıdır. AKP artık Türkiye için bir karabasandır” dedi. Kõlõçdaroğlu’nun konuşmasõnda verdiği mesajlar özetle şöyle: 118 şehit: Açõlõmdan bu ya- na verdiğimiz şehit sayõsõ 118. Son olarak eşinin yanõnda olan Pınar Akdağ’õn şehit edilmesi hepimizin yüreğini burktu. Ne- redeyse Sayõn Başbakan şehitleri suçlayacak. Zemin kaybedili- yor, zemin kayõyor, bu oldukça AKP daha baskõcõ olmaya baş- ladõ. Son 1 ayda kömür ocakla- rõnda yitirdiğimiz işçi sayõsõ 31. İkisinin cesedine hâlâ ulaşõla- madõ. Bu hükümet halka hizmet için değil, halka hükmetmek için çaba harcayan bir hükümet konumuna gelmiştir. O demokrasiyi başınıza çalın: Feryatlar özgürce yan- sõtõlmõyor. Gittiğimiz illerde oda yöneticileri, ‘Acaba sizinle medyanın olmadığı yerde ko- nuşabilir miyiz, sizinle konu- şur, derdimizi anlatırsak, er- tesi gün vergi denetçileri ka- pımıza gelir’ diyor. Bu baskõ sa- dece İstanbul’da, Ankara’da de- ğil, Anadolu’da da var. Bir ar- kadaşõmõz kitap yazõyor. O kitabõ basan yayõnevine vergi denetim elemanlarõ geliyor. Bu, hukuk, hak, demokrasi adõna yapõlõ- yor. Eğer siz bunlarõ demokra- si, hak, hukuk adõna yapõyorsa- nõz alõn o hakkõ da, demokrasi- yi, özgürlüğü de başõnõza çalõn. Bunun sonu faşizmdir. Tam bir korku imparatorluğu yarattõlar. Emekliyi sevmiyor: AKP; emeklileri sevmiyor, çün- kü sosyal devleti istemiyor. Sos- yal devleti istemezseniz sosyal devletin dibine dinamiti koymuş olursunuz. Bu dinamit, emekli- nin kahvesinde, evinde... Ya patlayacak, ya patlayacak... Se- çim sandõğõnda bu dinamitin şekil ve yönü belli olacak. Emekli aylõklarõndan yüzde 1 sağlõk sigortasõ primi kesilecek diye yasa çõkardõlar. Emeklile- re soruyorum: Anayasa Mah- kemesi’ne gidip hakkõnõ koruyan CHP’ye mi, yoksa aylõğõndan kesip seni açlõğa mahkûm eden, aylõğõnõza göz koyan AKP’ye mi güveniyorsun? Emeklilere çağrı: 9 mil- yon emekliye ve eşlerine ses- leniyoruz. Biz size sahip çõktõk, sizin önemli bir kesiminiz de AKP’ye sahip çõktõ. Bu akõl tu- tulmasõnõ önümüzdeki sandõk- ta gidermek zorundayõz... Eğer önümüzdeki seçimde de AKP’ye oy verirlerse iki elimiz emeklinin yakasõnda olacak. Sandõk geliyor. Kendi makus talihinizi kendi iradenizle kur- tarõn... Bunlar emeklinin 18 yaşõnõ doldurmuş, evlenmemiş kõzõnõn sağlõk sigortasõndan ya- rarlanmasõnõ engellemek istedi. Allah aşkõna tasarruf yapmak için bula bula emeklinin ev- lenmemiş kõz çocuğunu mu buldun? İki tane dolandõrõcõlõ- ğõn bedelini alsaydõnõz, iki yolsuzluk önleseydiniz bunu karşõlardõnõz. Tekin, “İstanbul’da yaptõğõmõz çalõşmanõn benzerini Sayõn Kõlõçdaroğlu’nun yanõnda yapmak için Ankara’ya gidiyorum” dedi. Berhan Şimşek’e coşkulu karşılama CHP İstanbul İl Başkanlığı görevine atanan Berhan Şimşek dün İstanbul’a gelişinde Ata- türk Havalimanı’nda yüzlerce partili tarafın- dan coşkuyla karşılandı. Şimşek, “Ankara’da Kemal Kılıçdaroğlu’nun rüzgârını İstanbul ör- gütü olarak kentin bütün köşelerine taşıyaca- ğız. İstanbul’u kanatlandırmaya geldik” dedi. Şimşek, Gürsel Tekin ve il örgütü arasında ya- şanan sürece ilişkin ise “Burada herkes Berhan Şimşek, herkes Gürsel Tekin. Biz bir takımız” ifadelerini kullandı. Şimşek, partililerin omuz- larında araca binerek alandan ayrıldı. (AA)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle