11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 5 MAYIS 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AKP’nin Anayasası... Bir güneş günüyle uyanmıştım... Allı pullu, beyazlara ve mavilere bürünmüş, eşi benzeri olmayan bir günü yaşamak istiyordum. Hayatı türküler zincirine vurulmuş Hızır Paşa’yı, Pir Sultan’ı... Kuşların kulelerden ovaya doğru uçuşunu... Malabadi köprüsündeki çocukları... Toprağın yalnızlığını, morarmış sesini. Kayın ağacının altında kendi kendimle hesaplaşmak istedim... İkiyüzlülüğün, dönekliğin egemen olduğu bir toplumda, sözde bilim insanı kimliğiyle dolaşan sahtekârları sergilemek. Vazgeçtim! Onları televizyon ekranlarında her akşam görüyordum. Tarikat şeyhinin müritleriyle, eski solcu döneklerle hep ama hep aynı şarkıyı söylüyorlardı: “12 Eylül darbecilerinin 1982 Anayasası’nın değiştirilmesine neden karşı çıkıp, darbeci faşistlere destek veriyorsunuz?” AKP’nin zokasını “demokrasi ve özgürlük” diye ayakta alkışlayan bu takımı çok iyi tanıyordum. Uzaklarda yaşayan tarikat şeyhinin müritlerinin “can dostları”ydı onlar... Bir yandan Soros vakfından yemleniyorlar öte yandan şeyhin TV kanallarında devrimcileri, sosyalistleri ağır dille suçluyorlardı: “AKP’nin sivil anayasasına karşı çıkanlar Ergenekoncu, Balyozcu ve postal yalayıcılarıdır.” Prof. Dr. Andrew Arato, Milliyet’ten Devrim Sevimay’a konuşmuştu bir süre önce... Arato ne diyordu: “...Siyasetin diliyle anlatmaya çalıştığım, AKP’nin kendi 12 Eylül’ünün hazırlıkları girişimidir.” AKP iktidarı “tek adam”la ülkeyi sivil faşizme götürmek için kolları sıvarken, Soros’un Çocukları’nı ve müritleri yanına almıştı. Anayasa değişikliğinin asıl amacının ne olduğu apaçık ortadaydı ve Arato bunu “hukuk diliyle” şöyle tanımlıyordu: “AKP, yargıyı önünde en büyük engel olarak görüyor, bunun için de anayasa değişikliği yapıyor.” AKP yargıyı ele geçirince ne yapacaktı? Bu soruya yanıt vermek için “doğaüstü güce” sahip olmaya gerek yok. 17 kişilik Anayasa Mahkemesi’nin çoğu üyesini cumhurbaşkanı seçecek... Burada bir eksik var elbet. Bu da kanun hükmünde kararname çıkarma gücü. O da bu gidişle kuşkum yok yapılır. Bir de başkanlık sistemine geçilirse yeme de yanında yat, olur! Gidiş sivil faşizme doğrudur! Bizim dinciler, tarikatçılar, dönekler “mama” karşılığı AKP’nin yanında yer alıyorlar... Andrew Arato’ya dört koldan saldırıyorlar: “Bunu söyleyen hukukçu değil, siyaset bilimci ve bu işlerden anlamaz...” İnsanın içini ısıtan bir ilkyaz sabahında çocukluk ve gençlik düşlerim yitip gidiyor... AKP’nin anayasa değişikliğinde 12 Eylül darbecilerinin yargılanmasını öngören geçici 15. madde kaldırıldı ama zamanaşımının kaldırılmasını öngören CHP’lilerin önergesi AKP’lilerce kabul edilmedi. Bir oyunun ve kandırmacanın içindeyiz... Şırnak milletvekili Hasip Kaplan ne diyor: “Geçici 15. maddede yargılanamaz deniliyor. Biz yargılanır diyoruz, oraya bir madde ekliyoruz, zamanaşımı uygulanamaz diye... Gerçekten etkili bir şey olması isteniyorsa bizim önerimizin de eklenmesi gerekir.” Zamanaşımı konusu ortadan kalkmadıkça ne Kenan Evren ne de hayatta olan 12 Eylül darbesini yapanlar yargılanır. Geçici 15. maddeye “hayır” demenin yolu AKP’ye “evet” demekten geçen bir dayatmaya dönüştü. AKP iktidarı, zaten 12 Eylül’ün getirdiği Partiler ve Seçim Yasası’nın ürünü değil mi? AKP, geçici 15. maddeyi kaldırarak toplumu kandırıyor, zamanaşımıyla ilgili bir adım atmıyor! Oyun içinde oyun! Haydi zamanaşımını kaldırın ortadan ve yargılayın Kenan Evren’i ve diğerlerini. Deyin ki: “İnsanlığa ilişkin suçlarda zamanaşımı hükümleri uygulanmaz diye bir hüküm getiriyoruz.” Demezler, diyemezler! [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 Sabih Kanadoğlu ifade verdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ Sabih Kanadoğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kõlõç’õn suç duyurusu üzerine, Van Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nca hakkõnda başlatõlan soruşturma kapsamõnda talimatla ifade verdi. Ankara Adalet Sarayõ’na gelen Kanadoğlu’nun ifadesini, Cumhuriyet Savcõsõ Mehmet Taştan aldõ. Anayasa Mahkemesi Başkanõ Kõlõç, Kanadoğlu hakkõnda, Van’da yaptõğõ konuşma nedeniyle suç duyurusunda bulunmuştu. Sevigen’den ‘taciz’ mektubu ANKARA (ANKA) - Siirt’te yaşanan taciz olaylarõnõ yerinde araştõran CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen, Başbakan Tayyip Erdoğan’a Siirt’le ilgili mektup yazmaya hazõrlanõyor. Sevigen mektubunda, Başbakan’a çağrõda bulunacağõnõ ve “İkimiz de kõz babasõyõz. Orada yaşananlarõ değil bir kõz babasõ, hiç kimsenin yüreği kaldõrmaz” diyeceğini belirtti. Sevigen, Başbakan’õn Siirtli olan eşi Emine Erdoğan’a da “Yurtdõşõnda ziyaretler yapmak yerine kendi memleketinize gidin” çağrõsõnda bulundu. Canlı hakkında soruşturma izni GÜMÜŞHANE (AA) - Gümüşhane Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn, Gümüşhane Belediye Başkanõ Mustafa Canlõ hakkõndaki şikayetlerle ilgili olarak soruşturma izni istediği bildirildi. Gümüşhane Valisi Enver Salihoğlu ise belediye başkanlarõ hakkõndaki soruşturmaya İçişleri Bakanlõğõ’nõn izin verdiğini ifade ederek valiliğe intikal eden izin istek yazõsõnõn İçişleri Bakanlõğõ’na gönderildiğini kaydetti. Bilkent’in adı değişiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bilkent Üniversitesi’nin adõ “İhsan Doğramacõ Bilkent Üniversitesi” olarak değiştiriliyor. Yükseköğretim Kurumlarõ Teşkilatõ Kanunu’na konuya ilişkin geçici madde eklenmesini öngören kanun tasarõsõ, TBMM Başkanlõğõ’na sunuldu. ‘Aktif tavır bekliyoruz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu, Irak Ulusal Diyalog Cephesi lideri Salih el Mutlak ile yaptõğõ görüşmenin ardõndan düzenlenen ortak basõn toplantõsõnda, “Bir kez daha Türkiye ve Irak olarak bu terör olaylarõna karşõ birlikte davranma konusunda irade beyanõnda bulunduk” dedi. Davutoğlu, Kürt lider Mesud Barzani’nin ziyaretine ilişkin bir soru üzerine, terörle mücadelede bölgesel yönetimden aktif tavõr beklediklerini söyledi. ERDOĞAN’A YANIT: AKP’ye ‘Sorunlu 2 madde daha düşerse, referanduma gidilmesini önleriz’ dedi Baykal’dan son çağrõANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başka- nõ Deniz Baykal, TBMM’de önceki gün anayasa değişikli- ği paketinden parti kapatmay- la ilgili maddenin düşmesiyle ilgili olarak “Bir ulusal onur şahlanmasını bugün de, ya- rın da bekliyoruz. Diğer iki madde de düşerse, sağduyu şahlanmasının gerisi gelirse Türkiye’yi gereksiz refe- randuma sürüklenmekten alıkoymak için son oylama- da ‘evet’ oyu vereceğiz” açõk- lamasõnõ yaptõ. CHP lideri Baykal, grup top- lantõsõnda ayakta alkõşlarla ve “CHP iktidar, Deniz Baykal başbakan” sloganlarõyla kar- şõlandõ. Bazõ partililerin de İs- met İnönü’nün resimlerini ya- kalarõnda ve ellerinde taşõdõk- larõ dikkati çekti. Baykal, ko- nuşmasõnda “TBMM’de dün (önceki gün) tarihi bir gün yaşandığını” vurgularken “TBMM tarihinin en şerefli, en onurlu, en saygın uygula- malarından birisini yaptı. TBMM’nin bu kararı 1 Mart 2003’te sergilemiş olduğu o şerefli davranışın bir başka benzeridir. Bunu gerçekleş- tirenleri yürekten kutluyo- rum. Bu anlayışın önümüz- deki iki maddede de sergi- lenmesi milletimizin beklen- tisidir. Bu burada kalma- malıdır. Bunun gereği tam yapılabilmelidir ve bu tam yapıldığı anda bilinmelidir ki Türkiye başka bir Türkiye olacaktır. Türkiye, dayat- maların işlemediği, millet- vekillerinin bağımsız irade- leriyle ülkenin önünü açma- ye başarabildikleri bir ülke olacaktır. TBMM, daha da şerefli, onurlu bir gelişmeyi gerçekleştirecektir” dedi. Boğaziçi Üniversitesi’nden 61 akademisyenin Silivri’deki Ergenekon davasõ kapsamõnda uzun süredir tutuklu olan ay- dõnlarla ilgili duyurusuna dik- kat çeken Baykal, bu akade- misyenleri kutladõ. ‘Onur şahlanması’ Baykal, “Hâlâ vicdanları çalışan birileri olduğunu, orada ıstırap çekenler kar- şında namuslu aydınlar bu- lunduğunu, aydınların üze- rine ölü toprağı serpilmedi- ğini ispat ettiler. Anayasa Mahkemesi, bir de üzerine HSYK... Her yer Habur, her yer Silivri... Yazık değil mi?” dedi. “Bir ulusal onur şah- lanmasını bugün de, yarın da bekliyoruz” diyen Baykal, şu öneriyi dile getirdi: “Umut ediyorum TBMM, Türk mil- letine bu armağanı verecek- tir. Eğer böyle bir durum olursa, Türkiye’yi ciddi sı- kıntıdan kurtarmak için üze- rimize düşeni yapacağız. Eğer bu maddeler de dü- şerse, parlamento nihai oy- lamasında 367’nin altında rakam olacak, kalacak mad- deler zorunlu referanduma gidecek. Referandum 100 trilyonun üzerinde harca- ma. Gereksiz yere 70 milyo- nun ayağa kaldırılması. Par- lamentoda bir ihtilaf olma- yan, hepimizin katkı vererek çıkaracağımız bir anayasa değişikliğini gereksiz yere bu kadar masrafı göze alıp millete taşımak. Türkiye iş- sizlikten kırılıyor. 100 tril- yonunun bu kadar anlamsız bir amaç için harcanmasına hiçbirimizin gönlü razı ol- maz. Eğer TBMM o iki mad- deyi de düşürürse, kalan maddelerin referanduma git- meden TBMM’de gerekli oya ulaşması için biz hepimiz elimizden gelen gayreti ser- gileyeceğiz. Son oylamada ‘evet’ oyu vereceğiz.” Son 1 ay içinde 18 şehit ve- rildiğini vurgulayan Baykal, “Bu defa ateş düştüğü yeri yakmadı. Bütün Türkiye’yi yaktı. Bu olayları yaşarken hepimizin aklına ‘Açõlõm ne oldu, analarõn gözyaşõ hani bitecekti, hani tarihi bir fõrsat vardõ?’ soruları geldi. Bu olaylara doğru teşhis konu- lamamıştır. Ta Reşadiye sal- dırısından itibaren, bu son saldırılarda hâlâ birileri Er- genekon parmağı aramak- tadır” dedi. Dõş ticaretin alarm vermeye başladõğõnõ, enflasyonun tekrar iki rakamlõ olduğunu kaydeden CHP lideri, “Yaşanan et kri- zinin arkasında da yanlış ekonomi politikası var. Hü- kümetin besiciliği gözden çı- kardığı anlaşılıyor. Dökme suyla değirmen dönmez. Dı- şarıdan ithalatla sorunlar çö- zülmez” görüşünü dile getirdi. Anayasa değişikliği paketinden parti kapatmaya ilişkin düzenlemenin düşmesini “TBMM tarihinin en onurlu, en saygõn uygulamalarõndan birisi” olarak değerlendiren Deniz Baykal, Anayasa Mahkemesi ve HSYK’ye ilişkin düzenlemelerin de düşmesi durumunda pakete evet oyu kullanarak, kalan maddelerin referanduma gitmesine engel olacaklarõnõ söyledi. ANKARA/İZMİR (Cum- huriyet) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn, Kurtuluş Savaşõ komutanlarõndan 2. Cumhurbaşkanõ İsmet İnö- nü’yü Hitler’e benzetmesine bir tepki de CHP Ankara İl Örgütü’nden geldi. CHP İzmir İl Başkanõ Ekrem Bulgun da, İsmet İnönü’yü Hitler’e benze- ten Başbakan Erdoğan’õn ge- leneğinde, iftira ve hakaret ol- duğunu öne sürdü. CHP Ankara İl Başkanõ Ali Yıldızlı’nõn yanõ sõra Çankaya Belediye Başkanõ Bülent Tanık ve Yenimahalle Belediye Baş- kanõ Fethi Yaşar’õn da arala- rõnda bulunduğu partililer, Türk Bayrağõ ve parti bayraklarõ ile yakalarõnda İsmet İnönü’nün fotoğrafõyla Başbakanlõğõn Gü- venpark tarafõndaki girişinde toplandõ. Ellerinde Başbakan Erdoğan aleyhinde dövizler ta- şõyan grup, çeşitli sloganlar at- tõ. Gruba çevredeki bazõ yurt- taşlar da alkõşla destek verdi. Gü- venpark’õn çiçekçilerin olduğu bölümünde, İsmet İnönü’nün portresi önünde açõklama yapan Yõldõzlõ, Başbakan Erdoğan’õn İstiklal Savaşõ kahramanõ ve Türk demokrasisinin mimarõ İs- met İnönü’yü Hitler’e benzetti- ğini belirterek, “Böylece Ata- türk’e bugün için söz söyleye- meyenler, CHP’nin ilk döne- minin yanı sıra İnönü’yü de gündemlerine almış oldular” diye konuştu. İnönü’nün Türkiye’nin İkin- ci Cumhurbaşkanõ’nõn çok par- tili yaşama geçişi sağladõğõnõ ve kaybettiği 1950 genel seçimle- rinde “en büyük zaferimdir” diyerek iktidarõ kazanan parti- ye devrettiğini anõmsatan Yõl- dõzlõ, “Türk halkı bugüne ka- dar hiçbir şeyi unutmamıştır, kimse de unutturmaya çalış- masın” dedi. CHP İzmir İl Başkanõ Ekrem Bulgun ise yaptõğõ yazõlõ açõk- lamada, İnönü’yü Hitler’e ben- zeten Erdoğan’õn geleneğinde, iftira ve hakaret olduğunu sa- vundu. Bulgun, Erdoğan’õn ruh halini ‘vahim’ olarak tanõmla- yarak, “Kendi partisi’nin mil- letvekillerini bile ikna ede- memiş olması, onun saldırgan, kural tanımaz, edep yönün- den yerlerde sürünen iftiralar içeren açıklamalarının dozu- nu daha da arttırmıştır” dedi. BDP Genel Başkan Yardımcısı Gülten Kışanak, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Erdoğan’ın “Talimatla iş yaptılar” eleştirilerine “Demek ki İmralı Erdoğan’dan daha demokrat- mış” yanıtını verdi. BDP’li vekiller grup toplantısında tutuklu partililere destek amacıyla altında ‘1 yıldır mahkemeye bile çıkmadılar’ yazan fotoğraflar gösterdiler. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) ‘Pakete destek verirsek, ne yüzle Diyarbakır’a gideriz’ ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - BDP Eşbaşkanõ Gültan Kışanak, Başbakan Tayyip Er- doğan’õn, anayasa değişikliği ko- nusunda kendilerini “talimatla iş yapmakla”suçlamasõna “İm- ralı’dan gelen açıklamalarda demokrasi güçleriyle ortaklaşma varsa Erdoğan oturup düşün- sün. Demek ki İmralı, Tayyip Erdoğan’dan daha demokrat- mış” yanõtõnõ verdi. BDP Genel Başkanõ Selahattin Demirtaş’õn ABD ziyareti nede- niyle, dün BDP grubu, Gültan Kõşanak’õn başkanlõğõnda toplan- dõ. Anayasa değişikliği paketi- nin, siyasi parti kapatmayla ilgili 8. maddesinin “yol kazası” ge- çirdiğini belirten Kõşanak, bunun sorumlusunun da önerinin sahibi AKP olduğunu belirtti. Kimi çev- relerin bu “yol kazası”yla ilgili BDP’yi eleştirdiklerine dikkat çe- ken Kõşanak, ancak daha işin ba- şõndan itibaren önerilerini AKP’nin dikkate almadõğõnõ, onun için de bu kazada BDP’nin hiçbir “vebali” olmadõğõnõ söyledi. ‘Erdoğan aynaya baksın’ Erdoğan’õn kendilerine yönelik “talimatla iş yapıyorlar” sözle- rine de tepki gösteren Kõşanak, sözlerini özetle şöyle sürdürdü: “Bir talimat lafıdır ortalıkta dolaşıyor. BDP bu parlamento çatısı altında gerçek anlamda öz- gür iradeye sahip olan tek par- tidir, Sayın Başbakan’ın bir kez aynaya bakmasını istiyoruz. Baksın kendisini görsün 8 yıllık iktidarını gözünün önünden ge- çirsin. Bu sürede bu halka reva gördüklerini alt alta sıralasın. Biz değişmeyeceğiz. Değişmesi gereken biri varsa Erdoğan ve AKP hükümetidir. Eğer İmra- lı’dan gelen açıklamalarda bu ülkenin demokrasi güçlerinin talepleri ile bir ortaklaşma var- sa Tayyip Erdoğan oturup bu- nu düşünsün. Demek ki İmralı kendisinden daha demokrat- mış. İmralı’dan talimat alıyor- sunuz suçlaması yapacağına oturup bunun muhasebesini yapsın.” Diyarbakõr E Tipi cezaevinde çocuk tutuklularõn çõkardõğõ isya- na da değinen Kõşanak, “Bu ko- şullarda biz AKP hükümetinin paketine destek versek ne yüz- le Diyarbakır’a, Amed’e gide- biliriz” diye konuştu. Kõşanak, Si- irt ve Pervari’de küçük çocuklara yönelik tecavüz ve cinayetle ilgi- li de 10 Mayõs’ta Siirt’te kitlesel eylem yapacaklarõnõ bildirdi. Eğer İnönü Hitler’se Atatürk kim? ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - CHP lideri Deniz Baykal, grup toplantõsõnda yap- tõğõ konuşmada, Başba- kan Erdoğan’õn “Hit- ler” benzetmesinin tüm ülkede infial yarattõğõna dikkat çekti. Baykal, “Türkiye Cumhuriyeti Başba- kanı’nın, bu devletin iki kurucusundan biri olan, milli mücadele kahramanı bir değerli devlet adamını Hitler’e benzettiğini duymak tam bir şok olmuştur. Bu değerlendirmenin ortaya çıkmasının al- tında iki değer var: Bi- rincisi, milletimiz Baş- bakan’ın sözlerini İs- met İnönü’ye yakıştı- ramamıştır. İkincisi, bu ithamı Türkiye Cumhuriyeti Başba- kanı’na yakıştırama- mıştır” dedi. ‘Elini ve dilini bıyığından çek’ “Eğer İnönü Hitler idiyse, Atatürk nedir” diye soran Baykal, söz- lerini şöyle sürdürdü: “Hitler’in cumhur- başkanı mıdır? Eğer İnönü Hitler ise Türk milleti nedir? Şaşkın, İnönü’ye hakaret etti- ğini zannediyor, Türk milletine hakaret edi- yor. Sayın Başbakan elini ve dilini İnö- nü’nün bıyıklarından çek. İnönü’yle görmek istediğin bir hesabın varsa, İnönü vefat ede- li 40 yıl oluyor, İnö- nü’yü bırak, gel be- nimle hesaplaş. İnönü ülkeyi dışarıdan beş kuruş almadan kuran bir siyasetçi. Bu mü- cadeleyi cephede ver- miş, devlet adamı ola- rak vermiş ve günü geldiğinde bir tek par- ti rejimi içinde devral- dığı Türkiye’yi çok partili rejime, iktidar- dan uzaklaşmayı bir büyük şeref sayarak, demok-ratik rejime ge- çişin en büyük örneği- ni vererek, Çanka- ya’dan arkasında hiç- bir dedikodu bırak- madan yürüye yürüye Pempe Köşk’e inmeyi başarmış bir insan. Hitler’miş... Hitler, tarihin kaydettiği en acımasız diktatör, in- sanlığa karşı en büyük suçu, soykırım suçu- nu işleyen bir insan... İnönü bir barış adamı, vatanı işgalden kur- tarmak için savaşmış, Lozan’da barışı yap- mış, sonra kendi dev- letini inşa etmeye ça- lışmış bir devlet adamı. Hitler, dünyayı ateşe atmış bir adam. İnönü, Hitler’in dünyayı attı- ğı ateşten Türkiye’yi kurtarmak için en bü- yük diplomatik zaferi kazanan insan.” Baykal, “Bu insan- lara karşı şükran duy- gusundan vazgeçtik, en azından terbiyesiz- lik yapmamayı başar- mak çok mu güçtür?” sözleriyle de Erdoğan’õ hedef aldõ. Baykal, “Başbakan sadece Türkiye’nin anayasa- sıyla değil, Türkiye’nin tarihiyle, manevi de- ğerleriyle de barışık değildir. Dünyanın hangi yerinde durduk yerde ülkenin ikinci tarihi şahsına ‘Hitler’ denir. Uganda’da dahi olmaz. Arkadaş sev- miyor; devleti, cum- huriyeti, modern Tür- kiye’yi sevmiyor” diye konuştu. CHP Ankara İl Örgütü Güven- park’ta AKP lideri Erdoğan’ı protesto etti. (Fotoğraf:AA) ‘Erdoğan’õngeleneğindeiftiravar’
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle