Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - TBMM Ge-
nel Kurulu’nda dün akşam
AKP’lilerin anayasa de-
ğişikliği paketinin en tar-
tõşmalõ maddelerinden
olan Anayasa Mahkeme-
si’nin yapõsõnõ yeniden dü-
zenleyen 17. madde 337
oyla kabul edildi. 69 mil-
letvekili hayõr oyu kulla-
nõrken 1 çekimser, 3 boş
oy çõktõ.
Anayasa Mahkeme-
si’nin yapõsõyla ilgili 17.
madde üzerinde verilen
önergeler görüşülürken
söz alan CHP’li Turgut
Dibek “yeni düzenle-
meyle 17 üyeden 11’inin
hukukçu olmaması ola-
sılığına” dikkat çekti.
Anayasa Komisyonu Baş-
kanõ Burhan Kuzu “20
ülkenin tamamında
Anayasa Mahkemesi
üyelerini Meclis seçiyor”
derken, Tunceli Bağõm-
sõz Milletvekili Kamer
Genç yerinden laf attõ.
Kuzu da el işareti yaparak
Genç’e bağõrdõ. Bu arada
kürsüye çõkan CHP’li Şa-
hin Mengü “Siz profe-
sörsünüz, bir milletve-
kiline ‘hadi lan sen’ deme
hakkına sahip misiniz”
diye Kuzu’ya tepki gös-
terdi. Mengü, daha sonra
“Paket, demokratikleş-
me değil, yargıyı ele ge-
çirme operasyonu” dedi.
AKP sõralarõndan “Yalan
söylüyorsun” diye laf
atõlõrken, Mengü “Sizin
arkadaşlarınız yalan söy-
lüyor. Cumhurbaşka-
nı’nın yetkilerinden şi-
kâyet ediyorduuz, şimdi
Cumhurbaşkanına 14
kişiyi seçtiriyorsunuz”
dedi. Mengü kendisine laf
atan bir başka AKP’liye
“Bağırma orada, kasaba
avukatı” diye bağõrõrken.
“Ergenekon’un avukatı”
diye laf atõlmasõ üzerine de
“Ergenekon’daki hu-
kuksuzluğu sonuna ka-
dar söylerim. Beni sus-
turamazsınız. Ben 12 Ey-
lül generalleriyle boğu-
şarak geldim, sen o za-
man kenarda bekliyor-
dun” karşõlõğõnõ verdi.
MHP’li Ertuğrul Kum-
cuoğlu “AKP bütünüyle
bu önerinin arkasında
değil” deyince AKP sõra-
larõnda itirazlar yükseldi.
BDP İstanbul Milletve-
kili Ufuk Uras, partisinin
oylamalara katõlmama ka-
rarõna uymayarak 17.
maddede oy kullandõ.
Oyunu sandõğa atarken
yanõnda bulunan Kültür
ve Turizm Bakanõ Ertuğ-
rul Günay ile AKP İs-
tanbul Milletvekili Meh-
met Domaç kendisini al-
kõşladõ. Bu sõrada AKP
sõralarõndan memnuniyet,
CHP sõralarõndan da pro-
testo anlamõna gelen al-
kõşlar yükseldi. TBMM
Başkanõ Mehmet Ali Şa-
hin’in maddenin 337 oyla
kabul edildiğini açõkla-
yõnca AKP sõralarõndan
alkõşlar yükseldi.
Paketin 14. maddesi
339 oyla kabul edilirken,
69 ret oyu çõktõ. Bu mad-
deyle memurlarõn disiplin
kovuşturmasõ kapsamõnda
uyarma ve kõnama cezalarõ
yargõ denetimine açõlõyor.
15. madde 338 oyla kabul
edilirken 70 ret oyu çõktõ.
1 de çekimser oy kulla-
nõldõ. Bu madde anayasa-
nõn “Hâkimler ve Savcı-
ların Denetimi” başlõklõ
144. maddesinde değişik-
lik öngörülüyor. Önerinin
16. maddesi 72 ret oyuna
karşõ 336 oyla kabul edil-
di. 1 çekimser ve 1 de
boş oy çõktõ. Bu maddey-
le Anayasanõn “Askeri
Yargı” başlõklõ 145. mad-
desinde değişiklik yapõlõ-
yor ve askeri kişilere sivil
yargõ yolu açõlõyor, sivil-
lerin savaş hali dõşõnda
askeri mahkemelerde yar-
gõlanamayacağõ hükmü
getiriliyor. Bu maddenin
oylamasõna daha önceki
oylamalara katõlmayan
BDP’li Uras’õn da katõl-
masõ dikkati çekti. Uras,
kişisel tavrõnõ ortaya ko-
yarak maddeye destek ver-
diğini bildirdi.
İkinci kritik
madde geçti
UTKU ÇAKIRÖZER
ANKARA - Siyasi partilerin kapatõl-
masõnõ güçleştiren maddenin 330 oyu bu-
lamayarak anayasa değişiklik paketi dõ-
şõnda kalmasõ iktidar partisini alarma ge-
çirdi. Başbakan Tayyip Erdoğan ve
kurmaylarõ önceki geceden başlayarak
Anayasa Mahkemesi’nin yapõsõnõ de-
ğiştirecek maddenin oylamasõnõn ger-
çekleştiği dün gece saatlerine kadar ret-
çi milletvekillerini yakõn markaja aldõ.
Kuliste gazetecilerle sohbet eden Baş-
bakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç önceki
günkü oylama ve sonrasõna yönelik stra-
tejiyi “CHP ve BDP oylamaya girme-
diğine ve MHP ret oyu verdiğine gö-
re 10 arkadaşımız oy vermemiş. Dün-
yanın sonu değil. Çay bardağı düştü,
içindeki çay döküldü. Olan budur.
Bundan sonraki amacımız bir eksikle
de olsa paketi geçirip referanduma gö-
türmektir” sözleriyle özetledi.
Arõnç, Anayasa Mahkemesi ve
HSYK’nin yapõsõna ilişkin diğer iki ki-
ritik maddenin de yeterli oyu alamama-
sõ durumunda paketin tümünün oylama-
sõndan vazgeçilmesi olasõlõğõnõ ise ta-
memen dõşlayarak, “Bunu doğru bul-
mam. Kendimize saygısızlık olur. Bun-
dan sonra durmak yok. Kaç madde ka-
lırsa o kadarını geçireceğiz” dedi.
Dün gece 21.30’a kadar AKP kur-
maylarõ fireci olduğu tahmin edilen mil-
letvekillerini bir an olsun yalnõz bõrak-
madõ. Başbakan Erdoğan, Köksal Top-
tan ile bizzat ilgilenerek yemeğe götü-
rürken, Başbakan Yardõmcõsõ Cemil Çi-
çek’in Vahit Erdem’e yakõnlõğõ gözler-
den kaçmadõ. Arõnç ise “Biz çetele tut-
mayız. Biz arkadaşlarımızın arkasına
adam takmayız” diyordu. Arõnç, “Lis-
tedeki isimlere sordunuz mu” sorusu
üzerine ise, “Hayâ ederim. Onlar bizim
arkadaşımız” demekle yetindi.
Arõnç, AKP’nin parti kapatmalarõn
zorlaştõrõlmasõ konusunda bundan sonra
izleyeceği yola ilişkin olarak, “Demok-
rasilerde çare bulunur. Şimdi olmaz-
sa daha sonra bakılır. Cumhurbaşka-
nı seçtirmediler de ne oldu? 4 ay ge-
cikmeyle yeniden seçtik” dedi. Seçim-
lerin erkene alõnmasõnõn şu anda sözko-
nusu olmadõğõnõ belirten Arõnç, “Tem-
muz 2011’deki seçimlerden sonra baş-
ka şeyler konuşulabilir” sözleriyle
AKP’nin, parti kapatmalarõ zorlaştõrma
planõnõ seçim sonrasõndaki yeni anayasa
çalõşmalarõna bõrakma niyetinde oldu-
ğunun işaretini verdi.
Anayasa görüşmelerine damga vuran
en hayati iki kritik gelişmenin baş kah-
ramanlarõ ise fotomuhabirleri oldu. Mil-
liyet gazetesinin deneyimli foto muhabiri
Mustafa İstemi’nin, ilk turda oy kulla-
nan AKP milletvekillerine uygulanan
baskõyõ belgeleyen fotoğraflarõ, belki de
8. maddenin reddedilmesinde en etkili
faktör oldu. Bu fotoğraflarõn yayõmlan-
masõndan sonradõr ki, AKP’liler oy
kullanõrken biraz rahatladõ. Akşam Ga-
zetesi fotomuhabiri Murat Öztek’in de
bu kritik oylama sonrasõnda AKP’li Fa-
ruk Koca’yõ partisindeki fire fişlemesi-
ni yaparken belgeleyen fotoğraflarõ da dün
AKP Grubu’nu karõştõrmaya yetti
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 5 MAYIS 2010 ÇARŞAMBA
4 HABERLER
GLOBALPOLİTİKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
Ortadoğu’da
Bir Şeyler Olabilir
[email protected]
http://erginyildizoglu.blogspot.com
Geçen hafta gündeme oturan bir söylenti,
Foreign Policy dergisinde okuduğum bir analiz, bu
yaz Ortadoğu’da tatsız bir şeylerin
yaşanabileceğini düşündürüyor.
Bir ‘bilen’in yorumu
Daha önce, Ortadoğu’da bir İsrail-Filistin barışı
olasılığının çok zayıfladığını, iki devletli çözüm
beklentisinin Filistin tarafında giderek söndüğünü,
buna karşılık ekonomik jeopolitik dengelerin
İsrail’in aleyhine geliştiğini vurgulayarak, bir
tıkanıklığa işaret etmiştim.
Foreign Policy dergisinde okuduğum
“Ortadoğu barışı adlı sahte din” başlıklı
denemenin yazarı Aaron David Miller, 20 yıl
boyunca barış sürecindeki gizli açık görüşmelerin,
pazarlıkların her düzeyinde yer almış çok
deneyimli bir Amerikan dış politika uzmanı. “Yirmi
yıldır barış sürecine adeta bir din gibi inandım, artık
inanmıyorum” diyor.
Miller, sürecin, başlamadığı günlerden bu yana
bölgede jeopolitiğin değiştiğini, Hizbullah, Hamas
gibi devlet olmayan öznelerin ortaya çıktığını, bu
arada ABD’nin halen Irak ve Afganistan’da önemli
çıkarları, İran’la ilgili bir nükleer silahlanmayı
engelleme sorunu olduğunu vurguluyor. Miller’a
göre artık çok daha karmaşık ve belalı bir yer
Ortadoğu; barış süreci de, artık ABD’nin
bölgedeki çıkarları açısından sanıldığı gibi merkezi
değil. Geçen hafta Richard Haas da (Council on
Foreign Relations’un başkanı) Wall Street
Journal’da yayımlanan bir denemesinde, Filistin
barışı çabaları ABD’nin dikkatini, İran, Irak,
Afganistan gibi esas konulardan uzaklaştırıyor,
derken benzer bir çizgiyi savunuyordu.
Dahası Miller hadi, “Barışın bölgede istikrar
açısından merkezi öneme sahip olduğunu
kanıtladınız peki nasıl gerçekleştireceksiniz” diye
soruyor. Sonra şu üç soruna değiniyor. Birincisi
barış yapmak, yapanlar için siyasi açıdan riskli,
hatta yaşamsal açıdan tehlikeli (Sedat, Rabin
öldürüldü. Arafat da, Camp David’de, “Siz
Amerikalılar, tabutumun arkasından bile
yürümezsiniz” diyormuş). İkincisi, büyük kararlar
büyük liderler gerektirir. Bugün böyle liderlikler
yok. Üçüncüsü, barış yapacaksanız Kudüs, 1967
sınırları, yerleşimler ve geri dönme hakkı
konularında iki tarafın da kabul edeceği çözümler
üretmeniz gerekiyor.
Özetle Miller, Ortadoğu’da büyük bir tıkanmanın
yaşandığını saptıyor. “Tektonik plakalarda bir
yerde”, örneğin, “İran rejimin çökmesi, ya da yeni
bir savaş gibi bir kayma olmadan bu düğüm nasıl
çözülür bilemiyorum” diyordu. Miller’e göre İran
sorunu bir açıklığa kavuşmadan İsrail Başbakanı
Natanyahu’nun Filistin konusunda ciddi bir adım
atması da söz konusu değil.
Scud füzeleri dedikodusu
Suriye’nın Hizbullah’a Scud füzeleri verdiğine
ilişkin söylenti ve İran’ın Basra Körfezi’ndeki üç
günlük savaş oyunları tam da bu ortamın içine
düştüler. ABD füzelere ilişkin söylentiyi,
araştırmaya bile gerek duymadan hemen
benimsedi.
Halbuki Sami Mobayed’in işaret ettiği gibi, bu
söylentide gerçeklik payı olması çok ama çok
uzak bir olasılık. Çünkü, Hizbullah’ın bu 500
kilometre menzilli, hantal, hedefi bulma olasılığı
düşük füzelere hiçbir gereksinimi yok. Tüm İsrail
hedefleri Hizbullah’tan 150-200 kilometre uzakta.
Hizbullah’ın bu menzile ulaşacak çok daha
modern ve etkili füze sistemleri var (Gulf News
27/04). Diğer bir deyişle bu söylenti, yakın
gelecekte gerçekleşmesi beklenen bir İsrail
saldırısına gerekçe hazırlamayı amaçlıyor gibi
görünüyor.
Sosyal demokrat eğilimli Haaretz gazetesi de
Mısır Dışişleri Bakanı Ahmed Aboul Geheit’in
basına kapalı özel bir toplantıda “Lübnan’da yeni
bir savaş korkusu, paniği var” dediğini aktarıyor
(29/04). Yine geçen hafta ABD Savunma Bakanı
Gates’in İsrail Savunma Bakanı Barak’ı “kırmızı
halıyla karşılaması” (Laure Rozen, Politico
26/04) da iki devletin askeri yapıları arasında bir
sorun yok mesajı veriyor. Barak’ın özellikle İran
konusunda, zamanın hızla geçmekte olduğunu
vurgulaması, Gates’in bu düşünceyi paylaşıyor
olması da anlamlı…
Barış sürecindeki tıkanmasından kaynaklanan
bir başka gelişmeye de Tarık Alhomayed’in
Ashark Al Afsat’taki “Gaza… The Next Explosion”
(Gelecek Patlama Gazze’de) başlıklı yazısı dikkat
çekiyordu (29/04). Gazze’nin ekonomik krizinin,
Hamas’ın, hem liderliği içindeki hem de
müttefikleriyle arasındaki anlaşmazlıkların giderek
derinleştiğini vurgulayan yazı, örgütün yönetme
kapasitesini kaybetmeye, giderek daha
baskıcılaşmaya başladığını ileri sürüyordu… Bu
yaz, Ortadoğu’da, “statükoyu” sarsacak
gelişmeler olabilir…
Başbakan Erdoğan, anayasa paketine destek vermeyen milletvekillerini ‘Allah’a havale’ etti
Fire fişlemesiAKP’yigerdiANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Anayasa paketinde siyasi partilerin
kapatõlmasõnõn zorlaştõrõlmasõnõ dü-
zenleyen 8. maddenin düşmesi
AKP’de kriz yarattõ. Ankara Millet-
vekili Faruk Koca’nõn olasõ firelerin
listesini yaparken görüntülenmesi par-
ti içinde sert tepkilere neden oldu. Lis-
tede ismi bulunan eski bakanlardan
Kürşat Tüzmen, Faruk Koca’nõn üze-
rine yürümek istedi. Eski TBMM
Başkanõ Köksal Toptan, “Oyumu
gizli attım, ya gözetlendim ya iftira
attı” dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan
ise, parti grubunun basõna kapalõ bö-
lümünde “Bu partiye fitne sokmak-
tır. Bizi bu hale getirenleri Allah’a
havale ediyorum” dedi.
Siyasi parti kapatmaya ilişkin mad-
denin anayasa paketinden düşmesi
AKP’de büyük bir gerilime yol açtõ.
Faruk Koca’nõn genel kurul salonun-
da olasõ fireleri isimler halinde bir lis-
teye yazdõğõnõn görüntülenmesi üze-
rine listede adõ geçen milletvekilleri
sert tepki gösterdi. Toptan, “Oyumu
gizli attım ya gözetlendim ya iftira
attı. Kimsenin haddi de değil hak-
kı da değildir. Yazanlara değil yaz-
dıranlara bakmak lazım” dedi. Top-
tan, “Başbakan’a rahatsızlığınızı
ilettiğiniz de iddia ediliyor” sorusu-
na, “Benim bir rahatsızlığım yok, sa-
yın başbakanlar da bu konularla il-
gili hiç birşey görüşmedim” dedi.
‘Yalakalara hesap sorarım’
Fire fişlemesine en sert tepki Kür-
şad Tüzmen’den geldi. Tüzmen, baş-
bakana yalakalõk yapõlõyorsa bunun he-
sabõnõn burada verileceğini belirterek,
“AKP bugüne kadar birlik ve be-
raberlik içinde geldi. Onun için
kimse böyle yalakalık yapmaya ça-
lışarak başkalarını karalamasın.
Tabi bu tip tartışmalar da yapaca-
ğız, samimiyetle bakacağız. Esas
bizimle beraber hareket edenler
mi var, yoksa BDP’lilerle beraber
gizli gizli hareket edenler mi var,
tartışacağız. Bizim desteklemedi-
ğimizi göstermeye çalışan bir takım
yalakalar varsa, onları da şimdi
göreceğiz” dedi.
Fire fişlemesi Başbakan Tayyip
Erdoğan’õn olağanüstü topladõğõ par-
ti grubunda da tartõşõldõ. Tüzmen, Er-
doğan’a seslenerek “Ev sahibiniz
olan arkadaşın böyle bir liste yap-
ması bizi üzdü. Sizinle zaman za-
man ters düştüğümüz oldu. Ama ni-
hai karara hep uyduk. Biz sizinle yo-
la çıktık uçurumdan atlayın arka-
nızdan atlarız. Bu arkadaşlara böy-
le bir görev mi verildi?” dedi. Er-
doğan, böyle bir görevin kimseye ve-
rilmediğini belirterek, “aslolanın par-
tinin birlik bütünlüğü” olduğunu
söyledi. Erdoğan, tutumlarõnõ belli
etmeyerek ret oyu kullanan ve fire lis-
tesi düzenleyenlerin zihinlerde liste
oluşmasõna yol açtõklarõnõ da belirte-
rek, “Bu işin vebali var, bu vebali
kaldıramayız. Bu partiye fitne sok-
maktır. Bu beni çok üzdü. Bizi bu
hale getirenleri Allah’a havale edi-
yorum” dedi.
Listede ismi bulunan TBMM Baş-
kanvekili Sadık Yakut da Koca’nõn
‘özür dilemesini’ isteyerek tepkisini
gösterdi. Erdoğan, Koca ile konuşu-
lacağõnõ belirterek liste yaptõysa özür
diletileceğini de söyledi. Grup top-
lantõsõna katõlmamasõ dikkat çeken
Koca da toplantõnõn heman ardõndan
Erdoğan’õn talimatõ üzerine yazõlõ bir
açõklama yaptõ. Koca, “Şahsımdan
hareketle bu davanın öncüsü olan
isimlere karşı girişilen maksatlı sal-
dırı nedeniyle herbirinden ayrı ay-
rı özür diliyorum” dedi. Koca, liste
yaptõğõnõ yalanlamadõ.
Koca’nın üzerine yürüdü
Listede isimleri olanlarõn öfkesi,
Erdoğan’õn birlik beraberlik çağrõsõna
karşõn sona ermedi. Anayasa görüş-
meleri sõrasõnda Tüzmen, yine adõ
listede yer alan isimlerden Ankara Mil-
letvekili Vahit Erdem ile birlikte
TBMM Genel Kurulu’nda, Koca’ya
tepkisini bizzat dile getirmek istedi.
Tüzmen, Koca’ya, “Kabinlere ka-
mera mı koydun, nereden biliyorsun
sen?” diye bağõrdõ. Tüzmen’in tepki-
sinin Koca’nõn üzerine yürüme gö-
rüntüsü vermesi üzerine Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanõ Taner Yıldız
araya girdi. Yõldõz, bir süre sonra da
Tüzmen’i Genel Kurul’dan çõkardõ.
Eski TBMM Başkanõ Toptan’õn ise
istifa ettiği, ancak iki bakan tarafõndan
istifadan vazgeçirildiği iddia edildi.
Toptan ise iddialarõ yalanladõ.
17. MADDEYE 337 KABUL OYU
Teziç: Hükümet asıl
amacını yitirmiş oldu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Prof. Dr.
Erdoğan Teziç, anayasa değişiklik paketinden
düşen, siyasi partiler hakkõnda kapatma davasõnõ
TBMM iznine bağlayan 8. maddenin “iktidar
partisinin siyasi amacını ortaya koyan en
önemli düzenleme olduğunu” söyledi. Değişik-
lik paketinin bir tür “çocuksu korunma içgüdü-
sü” ile hazõrlandõğõna işaret eden Teziç, değişik-
liklerin çoğunluk partisinin kendini korumasõ
amacõyla yapõldõğõ izlenimi verdiğini söyledi. Te-
ziç, şunlarõ kaydetti: “Zaten bu temel hedef or-
taya çıktıktan sonra, öteki düzenlemeler bir
çeşit ayrıntı haline geliyor adeta. Onun için de
yarın eğer Anayasa Mahkemesi’nde bir dava
açılacak olursa, ister istemez bu husus Anaya-
sa Mahkemesi’nin denetiminde de ortaya çı-
kacaktır. Anayasa Mahkemesi de herhalde bu
kapsamda bir değerlendirme yapacaktır.”
Teziç, maddenin düşmesiyle birlikte paketin
bununla bağlantõlõ geçici 18. maddesinin de daya-
naksõz kaldõğõna işaret etti.
Paketin delinmesinde İmralõ’dan gelen talimatõn etkili olduğunu savundu
Erdoğan’a göre sorumlu BDP
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Tayyip Erdoğan, anayasa pa-
ketindeki parti kapatmalarla ilgili madde-
nin 330 oyun altõnda kalarak düşmesini,
“Aramızdaki dayanışmayı, kenetlen-
meyi kıskananlar, türlü oyunlar oyna-
mış, kardeşliğimizi bozma cüretini gös-
termiştir” diye değerlendirdi. Milletve-
killerine “birlik ve beraberliğimizi boz-
mayalım” diye seslenen Erdoğan, paketin
delinmesinden DTP’yi sorumlu tuttu.
Parti grubunu olağanüstü toplayan Er-
doğan, şu görüşleri dile getirdi:
8. maddenin düşmesi: Türki-
ye’yi rahatlatacak, demokrasi standartla-
rõnõ değiştirecek böyle bir değişikliğe
destek olmadõklarõ için tarih de millet de
CHP’yi, MHP’yi, BDP’yi yargõlayacak-
tõr. Biz her zaman söylediğimizi burada bir
kez daha tekrar ediyoruz. Durmak yok, yo-
la devam. Bu dayanõşmayõ, kenetlenme-
yi kõskananlar, bunu bozmaya çalõşanlar
türlü oyunlarõ oynamõş, kardeşliğimizi ze-
deleme cüretini göstermiştir. İnanõyo-
rum ki bu grup bundan sonraki süreçte, bu
oyunlara ve o sinsi girişimlere asla ve as-
la boyun eğmeyecektir.
BDP’nin tutumu: Gerçek yüzleri
çõktõ ortaya. Onlar talimatla hareket edi-
yor. BDP, parti kapatmalarõn mağduru bir
siyasi geleneğin temsilcisi olarak, bu de-
ğişikliğe destek olmayarak hem kendisi-
ni inkâr etti hem de kendisine görülen hak-
sõzlõklara alkõş tutmuş, statükocularõn sa-
fõnda yer almõş oldu. Partilerinin kapan-
masõndan nemalananlarõ gördü bu ülke.
Çünkü onlar için partilerinin kapanmasõ
önemli değildir. Bakkal dükkânõ, birisi ka-
panõr tabelayõ değiştirir, yeni tabela asa-
rõz, kira kontratosunu ona göre değiştiri-
riz. Bizim siyasi anlayõşõmõz bu değil.
İnönü’ye suçlama: Hiçbir siyaset-
çi eleştirilmez, sorgulanmaz değildir. Hiç-
bir parti kendi geçmişini tabulaştõramaz.
Gazi Mustafa Kemal vefat ediyor, arka-
sõndan TL’deki Atatürk resmi çõkarõlõ-
yor, posta pullarõndan çõkarõlõyor, devlet
dairelerinden fotoğraflarõ indiriliyor, kim
tarafõndan? Ey CHP sen bunlarõ çok iyi bi-
lirsin. CHP bu işi daha kurcalarsa söyle-
yeceğim çok şey var. Tan gazetesinin ya-
kõlmasõnõ CHP iktidarõndan bilen, 1948’de
Aziz Nesin Zincirli Hürriyet’te “Ey Türk
faşisti. Birinci vazifen matbaaları yık-
mak...” ifadesiyle başlayan yazõsõ var. Bun-
larõ ben değil, Aziz Nesin söylüyor.
Cumhuriyet’e eleştiri: Bizim
eleştirilerimiz için bir gazete ‘yakışıksız
ve düzeysiz’ diye manşet attõ. Çok ilginç
aynõ gazete 1939’da Hitler’in doğum gü-
nünü manşetten vermiş ve Alman pro-
paganda örgütünün en ateşli gönüllüle-
ri arasõnda yer almõştõr.
AKP lideri Erdo-
ğan’ın grup toplan-
tısında yaptığı ko-
nuşmadan etkilenen
bazı milletvekilleri
gözyaşlarına hâkim
olamadı. Duygusal
anların fire avcılığı-
na çıkıldığı döneme
denk gelmesi dikkat
çekti. (Fotoğraflar:
NECATİ SAVAŞ)
Erdoğan konuştu
vekiller ağladı.
Ankara Milletvekili Koca’nõn fireci milletvekillerinin listesini yaparken görüntülenmesi
AKP’deki gerilimi tõrmandõrdõ. Listede ismi bulunan Kürşad Tüzmen, rahatsõzlõğõnõ Başbakan
Erdoğan’a iletti. “Başbakan’a yalakalõk yapanlarõn hesap vereceğini” söyleyen Tüzmen, TBMM
Genel Kurulu’nda Koca’nõn üzerine yürüdü. Listede ismi bulunan Köksal Toptan’õn ise istifa kararõ
aldõğõ ancak iki bakan tarafõndan ikna edildiği öne sürüldü. Toptan iddialarõ yalaladõ.
ERDOĞAN, TOPTAN’I YEMEĞE GÖTÜRDÜ
TÜREY KÖSE
ANKARA -TBMM’de önceki gün 8.
maddenin yeterli oyu alamayarak paket-
ten düşmesinin ardõndan bazõ AKP’lile-
rin “Bu madde Anayasa Mahkeme-
si’nden dönebilirdi. O nedenle biz dü-
şürdük” gibi ilginç yorumlar yaptõğõ ha-
berleri kulislerde espri konusu oldu.
Eski TBMM Başkanõ Köksal Toptan
dün akşam kuliste “fire fişlemecisi”
Faruk Koca ile karşõlaştõ. Toptan, Ko-
ca’nõn tokalaşmak üzere uzattõği eli sõk-
madõ. Başbakan Tayyip Erdoğan da ak-
şam yemeğe giderken kuliste Toptan ile
karşõlaştõ. Erdoğan, Toptan’õ “Yemek ye-
dim” demesine karşõn, yemeğe götürdü.
CHP’liler arasõnda 17. madde “toto”
oynanõrken, maddenin düşebileceği bek-
lentisi yüksek değildi. CHP Grup Baş-
kanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, “Bence
geçer, milletvekillerini çok yakın mar-
kaja aldılar, çok yoğun baskı var” de-
di. Genel Başkan Yardõmcõsõ Bihlun Ta-
maylıgil ise “17. madde ilk turda en dü-
şük oyu aldı, Bence düşebilir” dedi.
‘Peşlerine adam takmayız’
Arõnç, 8’inci maddenin düşmesiyle ilgili ‘Bardak düştü, çay döküldü. Yolumuza devam ederiz’ dedi