Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
olduğunu belgeleriyle Yargıtay 11. Ceza
Dairesi’ne sunuyor.
Ergenekon savcısı Zekeriya Öz hakkında
şikâyet ve tazminat davası açılıyor.
Silivri duruşmaları artık dillere destan;
Balbay’ım, diğer gazeteciler aylardır içeride.
Adalet işlerinden sorumlu Adalet Bakanı
Sadullah Ergin’in bu kargaşa ile ilgili görüşünü
bilen, duyan yok!
Bakan susuyor ama partisi, yargıyı kendi
doğrultularından görmeyince, eleştirmekten
geri kalmıyor.
Örneğin Bursa’da bir yerel televizyonda
programa katılan AKP’nin ünlüüü
hukukçularından Grup Başkanvekili Bekir
Bozdağ, beş gün sonra anayasa paketinin
iptal başvurusunu görüşecek olan Anayasa
Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın
gazetecilere ayaküstü bir söyleşide söylediği
birkaç cümleyi “ihsas-ı rey” diye yorumluyor.
Soru üzerine ne demiş Haşim Kılıç: “Tamamı
iptal etmek gibi bir şey söz konusu değil. 4-5
madde ile ilgili (3 Haziran’da) görüşülecek.”
Bozdağ ne diyor: “Anayasa Mahkemesi
Başkanı bu konuda görüş belirtemez. Neden?
Oy verecektir. Görüş beyan etmesi ihsas-ı
reydir. Kılıç şu anda suç işlemiştir.”
Anayasa Mahkemesi Başkanı, acaba
Bozdağ’ın iddia ettiği gibi suç işleyecek bir
açıklama yaptı mı?
Ne diyor Kılıç; “Anayasa değişikliğinin 4-5
maddenin görüşülmesi ve iptal edilmesi söz
konusu” diyor.
CHP başvurusu, değişiklik paketindeki
örneğin memurlara, işçilere yeni kimi haklar
tanıyan maddelerin iptali ile ilgili değil..
CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne başvurusu
özellikle yargının bünyesini ve bağımsızlığını
doğrudan ilgilendiren iki madde ve partilerin
kapatılmasına Meclis’in karar vermesini
öngören maddeyle ilgili.
Nitekim CHP başvuruyu yaparken o zamanki
Genel Başkan Deniz Baykal, birkaç kez
anayasa değişiklik paketinin tümünü değil,
yalnız yargı ve partilerin kapatılmasıyla ilgili
maddelerin iptal edilmesini istediklerini
açıklamıştı.
Yüksek mahkeme, tek oyu olan Kılıç’ın
doğrultusunda karar vermeyecek.
Üstelik Yüksek Mahkeme Başkanı, bu
maddelerin iptali eğiliminde olduğunu da
söylemiyor. Yüksek mahkeme 4-5 madde
görüşecek diyor.
Üyelerinin görüşleri doğrultusunda karar
verecek.
AKP’ye göre yasaların yüksek mahkemede
görüşülüp karara bağlanması diye bir ilke yok.
Anayasa Mahkemesi’ni halka gitmenin
önünde bir engel olarak görüyorlar.
Bu mantıkla bakan AKP Grup Başkanvekili
Bozdağ da, “Yüksek mahkemenin yeni
görevini” açıklıyor: “Anayasa Mahkemesi’nin
görevi değişiklik paketinin halka gitmesini temin
etmektir” diyor ve böylece:
AKP’nin yüksek mahkemeden iptal kararı
çıkacağı korkusu içinde olduğunu kanıtlıyor.
Bu telaş neden?
Nedenler ortada. Anayasa Mahkemesi üç
maddeyi iptal ederse… AKP yargıyı ele
geçiremeyecek, sivil vesayetin beli kırılacak.
Bu, bir.
Yabancı kaynaklar, Batı’nın önde giden yayın
organları CHP’deki değişimin AKP’nin kozlarını
elinden alacağını ve… tek başına iktidarın
sallantıya girdiğini yazıyor.
Anketler Kılıçdaroğlu ile CHP
oylarının önemli ölçüde yükseldiğini, hatta bir
ankete göre AKP’nin ikinci parti konumuna
düştüğünü gösteriyor. Bu da iki!
Üçüncü bir beş yıl daha AKP’nin tek başına
iktidar saltanatının sona ereceğinin ilk işaretleri
bunlar.
RTE de herhalde Abbas yolcu olduğunun
farkında.
Öyle ki Türkiye’de duramıyor. Beş-altı günlük
Güney Amerika gezisinde. Daha sonra başka
bir ülkede. Zaten şimdiden Abbas yolcu!
Ama bugünlerin yarını var. Yıllardır
beklediğimiz “bir yarın”.
Herhalde bir yıl sonra RTE, İstanbul’daki
villasının havuzu kenarında… “hayali cihan
değer günlerini” anımsayacak!
SAYFA 30 MAYIS 2010 PAZARCUMHURİYET
10 HABERLERİN DEVAMI
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 30 Mayıs
Oslo PB 13
Helsinki B 12
StockholmPB 17
Londra Y 17
AmsterdamY 15
Brüksel Y 17
Paris Y 19
Bonn PB 20
Münih PB 21
Berlin PB 18
Budapeşte Y 24
Madrid PB 30
Viyana Y 23
Belgrad Y 24
Sofya Y 24
Roma Y 22
Atina B 27
Zürih Y 20
Moskova PB 22
Aşkabat PB 31
Taşkent B 35
Bakû Y 23
Bişkek B 31
Tiflis Y 29
Kahire B 32
Şam B 36
İstanbul PB 27
Edirne Y 30
Kocaeli PB 30
Çanakkale PB 29
İzmir B 33
Manisa B 34
Denizli B 35
Zonguldak PB 25
Sinop PB 25
Samsun B 28
Trabzon B 24
Giresun B 24
Ankara B 30
Eskişehir B 29
Konya B 31
Sıvas B 25
Antalya B 30
Adana B 29
Mersin B 28
Diyarbakır B 33
Şanlıurfa B 36
Mardin B 30
Siirt B 31
Hakkâri Y 25
Van Y 21
Kars Y 21
Ülkemizin
kuzeybatı ve
doğu kesimle-
ri parçalı çok
bulutlu, Doğu
Anadolu’nun
doğusu Edirne
ve Kırklareli sa-
ğanak ve gök
gürültülü sağa-
nak yağışlı, di-
ğer yerler par-
çalı az bulutlu
geçecek.
Sevgili,
27 Mayıs 1960 gününü sisler
içinde anımsıyorum. Olayların
içinde değil, kenarında kıyısında
izleyici olarak yaşamıştım.
On yıllık Demokrat Parti
iktidarını on ile yirmi yaşım
arasında yaşamıştım. O sıralar
gazeteleri yakından
izlediğimden ne olup bittiğinden
haberim vardı. Menderes’in
muhalifiydim.
“O sıralar ne biliyordun da,
hangi gerekçeyle muhaliftin”
diye soracak olursan, derim ki,
çok şeyi öğrendikten sonra
Menderes iktidarına
muhalefetim daha da arttı.
27 Mayıs 1960 günü, müthiş
bir rahat nefes alma, bir
kazanmışlık duygusu kaplamıştı
içimi.
Her şeyin daha iyiye
gideceğine inancım tamdı.
Zamanla, 27 Mayıs darbesinin
baş sorumlusunun Demokrat
Parti olduğu konusundaki
düşüncem gibi, Menderes’in
büyük bir tarihi fırsatı heba ettiği
konusundaki kanım da
değişmedi.
Ama Yassıada duruşmalarının
başlamasıyla birlikte özde 27
Mayıs ile ilgili görüşlerim
değişmese bile,
adlandıramadığım bazı
şeylerden soğumaya başladım.
Davalar ilerledikçe, bu
duygum arttı. Hele hele idamlar
ile birlikte büyük bir utanç
duygusu içimi kapladı.
Aradan elli yıl geçti. 1950 - 60
döneminin yanlışlarını sürekli
yinelememiz bana hüzün
veriyor; dönüp dolaşıp aynı
yanlışlara düşmemiz toplumsal
zekâmız konusundaki
tereddütlerimi arttırıyor.
Elli yıl boyunca her bahar, bir
zamanlar devrim sanarak
yaşadığımız olayı düşünüyorum.
Bu yıl, 27 Mayıs ile ilgili
yazıları okurken bir yazarın
satırları, tüylerimin diken diken
olmasına yol açtı.
Olayın benim bulunduğum
değil, karşı tarafını dile
getiriyordu yazar ve onları şöyle
tanımlıyordu:
- Öbürleri yani yenilenler.
“Yenilenler” deyişini
okuyunca, yumruk yemiş gibi
oldum.
Öyle ya, gerçeğin bu yönünü
hiç düşünmemiştim. Haklı ya da
haksız coşkularımızla, halimiz
tavrımızla, karşı tarafta bir
yenilmişlik duygusu yaratmıştık.
Bu duygunun doğru ya da
yanlış, haklı ya da haksız olması
gerekmiyordu ki, pek haksız
olduğu da söylenemezdi.
Tabii, 27 Mayıs yenilmişlerinin,
öncenin galipleri olması da bir
şeyi değiştirmiyordu.
Zaten öncenin galipleri
olmalarının yarattığı birikim
onları yenilmişlere çevirmişti.
27 Mayıs’ın demokrasi
yolunda bir kazanım olmasını
istiyorduk. İyi, toplum için yararlı
bir dilekti bu.
DP demokrasiyi
algılayamamış, kendi diktasını
kurmaya çalışmıştı. Sonucunu
da görmüştü.
Ama bu sonuçtan da kazançlı
çıkmamıştı toplum.
Demokrasi yolunda ilerlemek
istiyorduk, ama toplum, doğru
ya da yanlış, biri kazanmış,
öbürü kaybetmişler olmak üzere
ikiye ayrılmıştı.
Bu durumda, ortada
kazananın olmadığı kuşku bile
götürmezdi. Çünkü
demokrasinin onsuz olmazı olan
uzlaşma söz konusu
edilemeyecekti.
Öyle garip bir durumdu ki, bir
taraf kazandığı andan itibaren,
eğer amaç üzüm yemek ise
aslında kazanan da dahil olmak
üzere, her iki taraf da
kaybediyordu.
“Kazan-kazan”ın tam tersi, bir
durum, “kaybettir ve sen de
kaybet” olgusuydu söz konusu
olan.
Yıllar yılı, 27 Mayıs’taki
yanlışlardan ders alamayanlar,
Türk demokrasisinin bir
kısırdöngü içine hapsolmasına
yol açtılar.
Onların inatçı direnişlerini
hayretle izliyorum.
Ellinci yılında, 27 Mayıs
1960’ta toplumun bir
bölümünün kendisini yenik
hissetmesine neden
olunmasının ne denli yıkıcı
etkileri olduğunu dehşetle fark
ettim.
Bu kadar basit bir gerçeği fark
etmek için elli yıl beklemek
zorunda kalmama da çok hayret
ediyorum.
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Yenilenler
asirmen@cumhuriyet.com.tr
BAHADIR SELİM DİLEK
ANKARA - Bölgesel Kürt yö-
netimi lideri Mesud Barzani, ha-
ziran ayõnõn ilk yarõsõnda Türki-
ye’ye yapmasõ öngörülen ziyare-
ti sõrasõnda en üst düzeyde ağõr-
lanacak.
Barzani, Ankara’daki temasla-
rõ sõrasõnda Cumhurbaşkanõ Ab-
dullah Gül ve Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan ile bir araya
gelecek, ortak basõn toplantõsõnõ ise
Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davu-
toğlu ile yapacak.
Kürt yönetiminin eğitim bakanõ
olan, IKDP’nin eski Ankara irtibat
sorumlusu Safin Dizayi bir süre ön-
ce Ankara’ya, Barzani’nin daveti
kabul ettiği yönündeki mektubunu
getirdi. Bu mektubun ardõndan
Barzani’nin Türkiye ziyaretine iliş-
kin hazõrlõk çalõşmalarõ hõzlandõrõldõ.
Barzani’nin, “Kürt Bölgesel Yö-
netimi Başkanı” sõfatõyla davet
edilmesinden ötürü Türkiye’de
kendisine uygulanacak protokol
de buna uygun olacak.
Büyükelçiye iletti
Iraklõ kaynaklardan edinilen bil-
gilere göre hazõrlõk çalõşmalarõ sõ-
rasõnda Barzani, Türkiye’nin Bağ-
dat Büyükelçisi Murat Özçelik ile
görüştü. Barzani, Ankara’daki te-
maslarõ çerçevesinde Gül ve Er-
doğan ile de görüşme isteğini ilet-
ti. Türkiye bu talebe olumlu yanõt
verdi. Barzani’nin Ankara’daki or-
tak basõn toplantõsõnõ ise “davetin
sahibi olan” Davutoğlu ile yapmasõ
kararlaştõrõldõ. Ziyaretin haziran
ayõnõn ilk yarõsõnda gerçekleştiril-
mesinin planlandõğõ öğrenildi.
Görüşmelerde Türkiye’nin Bar-
zani’ye PKK’ye yönelik baskõlarõ
arttõrmasõnõ, üçlü mekanizma çer-
çevesinde oluşturulan eylem pla-
nõnõn daha etkin olarak uygulan-
masõnõ isteyeceği belirtiliyor. Tür-
kiye Dõşişleri Bakanõ Ahmet Da-
vutoğlu, Kürdistan Bölgesi Başkanõ
Mesud Barzani’yi, 28 Nisan’da
Türkiye’ye davet etmişti.
Barzani’ye üst düzey kabul
Bölgesel Kürt yönetimi lideri Mesud Barzani, Gül ve Erdoğan ile de görüşecek
Mesud Barzani.
Yardım gemisine Rum engeli
İstanbul Haber Ser-
visi - İsrail ablukasõ al-
tõndaki Gazze’ye, Türk
İnsani Yardõm Vakfõ
(İHH) öncülüğünde yar-
dõm malzemesi taşõyan
ve yabancõ parlamenter-
lerin de dahil olduğu ak-
tivistleri taşõyan gemile-
rin Güney Kõbrõs Rum
kesiminin engellemesi
nedeniyle varõşõnõn en az
bir gün gecikeceği bildi-
rildi.
İsrail’in operasyon teh-
didinde bulunduğu ge-
milerin dün Gazze’de ol-
masõ öngörülüyordu.
Gazze’ye doğru yola
çõkan ve Güney Kõbrõs
açõklarõnda 3 yük gemisi
ile buluşan “Mavi Mar-
mara” adlõ yolcu gemi-
si, diğer gemiler ile Av-
rupa Parlamentosu’ndan
gelecek milletvekillerini
beklemeye başladõ.
İHH’den yapõlan açõkla-
mada aktivistlerin bu-
lunduğu “Mavi Mar-
mara” gemisinin Filis-
tin’e ilaç ve tõbbi malze-
me gibi insani yardõm
malzemesi taşõyan 3 yük
gemisiyle Kõbrõs’õn gü-
neyinde buluştuğu, diğer
gemiler ve milletvekil-
leri gelince yeniden ha-
reket edeceği kaydedildi.
Güney Kõbrõs Rum kesi-
minin, parlamenterlerin
geçişine izin vermediği
için milletvekillerinin ge-
milere ulaşmasõnõn ge-
ciktiği ifade edilen açõk-
lamada, 15 milletvekili-
nin gemilere ulaşmasõyla
birlikte filonun Gazze’ye
ulaşmak üzere Akde-
niz’de yoluna devam ede-
ceği belirtildi. Açõkla-
mada, 7 geminin 25 sa-
atlik bir yolculuktan son-
ra yarõn Gazze sularõnda
olmasõnõn beklendiği ifa-
de edildi.
İHH İnsani Yardõm
Vakfõ Başkanõ Bülent
Yıldırım, sürecin kendi
lehlerine doğru ilerledi-
ğini belirterek, Dõşişleri
Bakanlõğõ, Avrupa Parla-
mentosu, Fransa Dõşişle-
ri Bakanlõğõ ve daha bir-
çok ülkeden bu hareketi
destekleyen açõklamalar
yapõldõğõnõ ifade etti. Yıl-
dırım, “İsrail, gerilimi
ne kadar tırmandırırsa
tırmandırsın asla geri
dönmeyeceğiz” açõkla-
masõnda bulundu.
İstanbul Haber Servisi - Filistin Halkıyla
Dayanışma Derneği (FHDD), İsrail’in, Gaz-
ze’ye yardım taşıyan 9 gemilik filonun, ka-
rasularına girmesi halinde gerekirse güç kul-
lanarak durduracağı ve gemideki eylemcileri
tutuklayarak ülkelerine geri göndereceği
şeklindeki açıklamalarını protesto ederek yar-
dımların engellenmemesini istedi.
Taksim Galatasaray Meydanı’nda topla-
nan FHDD üyeleri “Ambargoya son Gaz-
ze filosuna özgürlük” pankartı açarak, el-
lerinde Gazze’de çekilmiş fotoğraflar taşı-
dılar. “Katil İsrail Filistin’den defol”, “Di-
ren Filistin seninleyiz”, “Filistin halkı yal-
nız değildir” sloganları atan grup adına ba-
sın açıklamasını FHDD Başkanı Füsun
Bandır okudu. İsrail’in gemilerde “bomba
araması yapacağını” duyurduğuna dikkat
çekilen açıklamada, gemilerde ilaç, gıda, in-
şaat malzemesi, eğitim araçları ve çocuk
bahçeleri için kullanılacak malzemeler ol-
duğu vurgulandı.
Adana’da da Filistin Dayanışma Platfor-
mu bileşenleri İnönü Parkı’nda toplanarak
İsrail’i protesto etti. Adana Filistin Daya-
nışma Platformu Sözcüsü Ali Aygün, “Dört
yıldır Gazze’ye ambargo uygulanıyor, bu ha-
reketimiz ambargoyu kırmak içindir” dedi.
ye yardım
İSRAİL HÜKÜMETİ YARDIM GEMİLERİNE OPERASYON TEHDİDİNDE BULUNDU
Fotoğraf:ŞULEKÖKTÜRK
BDP: Operasyonları durdurun
İstanbul Haber Servisi - Barõş ve
Demokrasi Partisi Şişli İlçe Başkanlõğõ, son
günlerde Doğu ve Güneydoğu Anadolu
illerinde, PKK terör örgütüne yönelik olarak
yaptõğõ operasyonlarõn durdurulmasõ
istemiyle oturma eylemi yaptõ. Şişli’deki
Cevahir Alõşveriş Merkezi önünde toplanan
grup “Ölüme giden yollarõ kapatõn, barõşa
giden yollarõ açõn” yazõlõ pankart açarak,
“AKP’nin açõlõmõ kelepçe ve savaş”, “Analar
ağlõyor Tayyip Bey izliyor”, yazõlõ dövizler
taşõdõlar. Manisa’da da operasyonlarõ protesto
etmek için parti binasõ önünde toplanan
BDP’li grup Manisa Valiliği’ne kadar
yürüdü. Valilik binasõna gelişlerinde burada
basõn açõklamasõ yapmak isteyen gruba
emniyet güçleri tarafõndan izin verilmedi.
Grup, valilik binasõ önü yerine Cumhuriyet
Meydanõ’nda basõn açõklamasõ yaptõ.
BERZA ŞİMŞEK
Oxford Üniversitesi Modern İslam Ça-
lõşmalarõ Bölümü öğretim üyesi ünlü
akademisyen Tarık Ramazan, Türkiye
Kadõn Girişimciler Derneği (KAGİDER)
Zirvesi nedeniyle İstanbul’daydõ. Mõ-
sõr’da yasaklõ Müslüman Kardeşler ör-
gütünün kurucusu Hasan el Benna’nõn to-
runu olan, ancak Avrupa’da büyüyen ve
yaşayan Ramazan, meselelere hem Batõ-
lõlar hem de Müslümanlar açõsõndan ba-
kabilmesiyle tanõnõyor.
Türkiye’nin Müslüman dünyadaki ye-
ri konusunda Araplarõn kafalarõnda soru
işaretleri olduğunu söyleyen Ramazan,
“Türkiye’nin AB üyesi olma çabala-
rından ötürü kimi Müslümanlar ‘Tür-
kiye AB üyesi olursa, İslami temellerini
kaybedecek’ korkusu taşıyorlar. Öte
yandan, Türkiye’nin hem iç politikada,
hem de dış politikada nereye doğru git-
tiğini kestiremiyorlar. Başbakan Tay-
yip Erdoğan’ın Davos çıkışı ve Gazze
operasyonuna verilen tepki Arapların
Türkiye’ye bakışını bir ölçüde değiştirse
de, yine de Arapların Türkiye’nin ni-
yetleri konusunda kafaları karışık”
dedi. Kimi Araplarõn Erdoğan’õ “Müs-
lüman dünyanın yeni lideri”, Türkiye’yi
ise “yeni Osmanlı” olarak nitelendirdi-
ğini anõmsatmamõz üzerine Ramazan,
böyle bir algõyla karşõlamadõğõnõ ifade et-
ti. Türkiye’nin böyle bir role soyunmasõ-
nõn hata olacağõnõ söyleyen Ramazan, böy-
le bir role soyunmanõn iç siyasette AKP’yi
zora sokabileceğini de belirtti.
Zidane pozitif sendromu
Türkiye’nin gitgide bölgede daha da
önemli bir aktör haline geldiğini kayde-
den Ramazan, yine de “Türkiye’nin
yüzünü Batı’dan çevirerek Doğu’ya
döndüğü” yorumlarõna katõlmadõğõnõ
ifade ederek “Türkiye yapılması gere-
keni yapıyor. AB’ye ‘Sizden başka se-
çeneklerimiz de var’ mesajı veriyor” di-
ye konuştu. Ramazan, devletin kadõnla-
rõn kapanmasõ ya da kapanmamasõ ko-
nusunda kõsõtlayõcõ olamamasõ gerektiği-
ni vurgulayarak “Türkiye demokrasisiyle
diğer ülkelere örnek olmak istiyorsa ka-
dınlara örtünme konusunda kendi se-
çimlerini yapabilme özgürlüğü tanı-
malı” dedi. Avrupa’da artan İslamlaşma
korkusuna da değinen Ramazan, Avrupalõ
siyasetçilerin İslam korkusunu kullan-
dõklarõnõ söyledi. Ramazan, Avrupa’da ya-
şayan Müslümanlarõn kendilerini top-
lumdan yalõtmak yerine toplumla daha çok
bütünleşmeleri ve topluma katkõda bu-
lunmalarõ gerektiğini kaydetti. Bu duru-
mu “Zinedine Zidane pozitif sendromu”
olarak tanõmladõğõ bir olguyla açõklayan
Ramazan, “(Cezayir asıllı Fransız fut-
bolcu) Zidane’a kimse nereden geldi-
ğini sormuyor, çünkü topluma katkı
sağlıyor. Bir kişiyi sorun olarak algı-
ladıklarında ise ‘Nereden geldin’ soru-
sunu yöneltiyorlar” diye konuştu.
Türkiye’nin
yönü
kestirilemiyor
ARAP AKADEMİSYEN RAMAZAN:
‘Loç Vadisi bizimdir’
Kastamonu Cide ve Artvin Hopa Loç Va-
disi’nde yapılmak istenen HES yumurta-
lar, davul, zurna ve Karadeniz’in folklorik
oyunları eşliğinde protesto edildi. Kabataş
vapur iskelesinin önünde toplanan grup
buradan bölgede HES çalışmaları yürüten
Orya Enerji Elektrik AŞ binasına yürüye-
rek bina önüne bölgede döşenen boruları
simgeleyen, borulardan yapılmış siyah çe-
lenk bıraktı. Grup, daha sonra ellerindeki
boru ve yumurtaları binaya fırlattı.
Fotoğraf:VEDATARIK