11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 29 MAYIS 2010 CUMARTESİ 16 HABERLER Türkiye Kalite Derneği’nin (KALDER) Ulusal Kalite Büyük Ödülü’nü kamu sektörü eğitim hiz- metleri kategorisinde Sakarya Üniversitesi kazandõ. Türkiye Kalite Derneği tarafõndan Bilkent Otel’de bu yõl 11’incisi düzenlenen Kamu Kalite Sempozyumu’nun ardõndan ödül töreni yapõldõ. Bu yõl Kamu Kategorisinde Ulusal Kalite Ödülü sürecine Özel Kültür Fen Lisesi, Sakar- ya Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir Meslek Yüksekokulu ve Karabük Devlet Has- tanesi başvurdu. KalDer Yönetim Kurulu Baş- kanõ Hamdi Doğan, kamu sektöründe bu ödü- lün çok büyük bir özendirici etkisi olduğunu, Tür- kiye’nin kalite bilinçlenmesinin artmasõ ve top- lam kalite yönetim felsefesinin yaygõnlaştõrõl- masõnda önemli rol oynadõğõnõ kaydetti. “11. Ka- mu Kalite Sempozyumu”nun “Kamuoyuna hesap verme” konulu oturumunda konuşan İs- tanbul Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nurhan Yentürk, “Kamu Harcamaları İzle- me Platformu” adõnda oluşturduklarõ plat- formda 30 sivil toplum kuruluşu ile çalõştõklarõ- nõ kaydetti. Kamu harcamalarõnõn yüzde 13’ünün sosyal koruma harcamasõ olduğunu, bunun da ancak yüzde 1’inin sosyal yardõm ve sosyal hizmetle- re ayrõldõğõnõ ifade eden Yentürk, sosyal yardõ- ma ayrõlan kaynağõn çok düşük olduğuna dikkati çekti. Başbakanlõk İdareyi Geliştirme Başkanõ Celal Mert Aslan da 2008 yõlõndan itibaren yü- rüttükleri çalõşmalarla “Kamu Hizmet Envan- teri”ni çõkardõklarõnõ anlattõ. Aslan, envanterin çõkarõlmasõyla 170 kurumun yönetmeliğinin değiştirildiğini ve elde edilen ge- lişmelerin AB İlerleme Raporu’nda yer buldu- ğunu söyledi. MİNE ŞİRİN Babasõ Sebahattin ve amcasõ Sinan Emanet’in 1981 yõlõnda İstanbul Sir- keci’de bir binanõn ikinci katõnda küçük bir dükkânda kurduğu Aslõ Bisiklet, Sacit Emanet’in işlerin başõna geçme- si ile farklõ bir boyut kazandõ ve kendi markasõnõ yarattõ. Sedona markasõ ile Türkiye’de ilk defa karbon fiber bisik- let üreten firma olan Aslõ Bisiklet, şim- di de İstanbul çizgilerini taşõyan farklõ ta- sarõmõ ile ortaya çõkõyor. Hem bisiklet hem motor parçasõ üre- ten Sebahattin Emanet ve kardeşi Sinan Emanet yõllar boyu karne hediyesi on- larca rengârenk bisiklet satarak sevin- dirdiler çocuklarõ. 1998 yõlõnda ikinci şu- belerini Eminönü’nde açtõklarõ zaman iş- leri hayli büyütmeye başlamõşlardõ. Yak- laşõk 5 yõl kadar önce işlerin başõna ge- çen Sacit Emanet “Aslı Bisiklet ilk ih- racatını 1998 yılında, ilk ithalatını ise 1999 yılında yaptı. 2003 yılında Bul- garistan’a üçüncü, Romanya’ya dör- düncü şubemizi açtık. 2005 yılında ise 24 yılın verdiği birikim ve tecrübe ile kendi bisiklet markamızı oluştur- duk” diye anlatõyor. Sedona’nõn 5 yõllõk marka olmasõ- na karşõn kõsa sürede Türkiye stan- dardõnõn üzerine çõktõğõnõ anlatan Emanet “Bisikletin estetiğini oluş- turan şey, bisiklet kadrosunun üze- rindekiler, yani tasarım” diyor. Dünya Bisiklet Federasyonu’nun yol- yarõş bisikleti standardõnõn 7.5 kilonun altõnda olduğuna değinen Emanet, kad- rosunun ve maşasõnõn karbon olduğunu, lastikleri, jantlarõ ve bütün donanõmõnõn en üst kategori olduğunu belirtiyor. Emanet, bu bisikletin parçalarõnõn çe- şitli yerlerde üretildiğini, Türkiye’de monte edildiğini söylüyor. Sele için ör- neğin, dünyanõn 1 numarasõ Selle Italia ile çalõşõlmõş. Bu bisikletin temasõna uygun üretilen formalar konusunda da en iyi marka olan Santini ile görüşülüyor. 2010 sonuna kadar Türkiye’nin çeşitli yerlerinde sergileneceğini belirten Ema- net, satõş stratejilerini 2011’de hayata ge- çireceklerini belirtiyor. Markayõ yarattõ farkõ tasarõmda YAHYA ARIKAN [email protected] YAŞAMDA MALİ ÇÖZÜM Dõş temsilciliklerde vergi ve sigorta sistemi S osyal güvenlik hakkı uluslararası kurallar açısından temel bir insanlık hakkıdır. 1948 yılında kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 22. maddesinde “Her kişi toplumun üyesi olarak sosyal güvenlik hakkına sahiptir” denilir. Sevgili okurlarım, elçilik ve konsolosluk gibi, diplomatik temsilciliklerde çalışanların sosyal güvenlik durumlarını genel olarak, yukarıda sözünü ettiğim bu madde tanımlar. Bu kişiler hakkındaki vergi uygulamaları ise, her ülkenin kendi koşullarına göre farklılık göstermektedir. Türkiye’de Gelir Vergisi Kanunu’na göre yabancı elçi, maslahatgüzar ve konsolosluklarla, elçilik ve konsolosluklara mensup olan yabancı uyruklular karşılıklı olmak koşuluyla vergiden muaf tutulmuşlardır. Yabancı elçilik ve konsolosluklarda çalışan T.C. vatandaşlarının bu hizmetlerden elde ettikleri gelirleri de yine karşılıklı olarak vergiden istisnadır. Karşılık esasına uymayan ülkenin Türkiye’deki temsilciliğinde çalışan memurlar ve hizmetliler istisnadan yararlanamazlar. Biliyoruz ki Türkiye büyük bir ülke ve bu durumda çalışan binlerce personeli var. Bize gelen sorulardan ise bu durumdaki çalışanların biraz kafalarının karışık olduğu anlaşılıyor. Tabii bu durumda konuyu bir örnekle açıklamak derde çare olabilir. Örneğin; Ankara’daki bir elçilikte çalışan Türk uyruklu Bay (A), 2010 yılında 50.000 TL ücret geliri elde etmiştir. Karşılıklılık anlaşmasının “uygulanmaması” nedeniyle, Bay (A)’nın elde ettiği ücret istisna kapsamında değildir. Yani Bay (A) ücret gelirinin tamamını yıllık beyanname ile beyan edecektir. 1 Ocak-31 Aralık 2010 döneminde elde edilen beyana tabi ücret kazançlarının 2011 yılının Mart ayının başından yirmi beşinci günü akşamına kadar verilecek Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi ile vergi dairesine beyan edilmesi gerekmektedir. Sosyal güvenlikte durum ne? Türkiye’de ikamet etmekte iken diplomatik temsilciliklerde, yani; yabancı devletleri Türkiye’de temsil eden büyükelçilikler, elçilikler, konsolosluklar ve ataşeliklerde çalışan Türk vatandaşlarından hizmet akdine tabi bir işte çalışan ve yabancı ülkede sosyal sigortaya tabi olmayan kişiler sigortalı sayılacaklardır. Büyükelçilik, konsolosluk mensuplarının özel hizmetlerinde çalıştırılan yabancı uyruklulardan gönderen devlette veya üçüncü bir devlette sigortalılıklarını belgeleyemeyenler de aynı şekilde 4-1/a, yani SSK kapsamında sigortalı sayılacaklardır. Diplomatik dokunulmazlığı bulunmayan yabancı kuruluşlar ile dini kuruluşlarda (patrikhane, kilise gibi) işverenlerle aralarında hizmet akdi bulunmak şartıyla çalışan Türk personel hakkında ise sosyal sigortalar hükümlerinin uygulanarak burada çalışan Türk personelin sigortalı sayılması gerekmektedir. Kayserili okurlarımız aman alınmasın… Kayserili çocuk bir gün babasından 500 lira harçlık ister. Babası da “Ne 400 lira mı, ne yapacaksın 300 lirayı, 200 lira neyine yetmiyor, al şu 100 lirayı” der ve çocuğuna 50 lira harçlık verir. Çocuk sinsi sinsi gülmeye başlar. Babası da merak eder ve sorar: - Niye gülüyorsun evladım? Çocuk “Baba bana zaten 50 lira lazımdı. Senin azaltacağını düşünerek 500 lira istedim” der. Babası cevabı yapıştırır: “Bak şu haylaza, verdiğim para sahte olmasa demek beni kazıklayacaktın.” Değerli okurlarım, bizim SGK de adeta böyle. SGK’lilerin sağlık yardımlarından nasıl yararlanabilecekleri yeniden belirlendi. Buna göre, eskiden olduğu gibi hekim ve diş hekimi muayenesi nedeniyle uygulanacak katılım payı uygulamasına devam ediliyor. Sağlık ocağı, ana çocuk sağlığı ve aile hekimliği muayenelerinde 2 TL, devlet hastanesi ve üniversite hastanelerinde 8 TL, özel sağlık kurumlarında ise 15 TL muayene katılım bedeli alınmaya devam edecek. Yine, ayakta tedavide sağlanan ilaçlar için ilaç bedelinin SGK’den emekli aylığı veya gelir alanlar ile bakmakla yükümlü oldukları kişiler için yüzde 10’u, diğer kişiler için yüzde 20’si oranında katılım payı alınacak. Tabii, bununla bitmiyor. Ayrıca vücut dışı protez ve ortezler uygulaması var. Buna göre; SGK’den emekli aylığı veya gelir alanlar ile bakmakla yükümlü oldukları kişiler için yüzde 10, diğer kişiler için yüzde 20 oranında katılım payı alınmaya devam edecek. Ancak katılım payı tutarı vücut dışı protez veya ortezin alındığı tarihteki brüt asgari ücretin yüzde 75’ini geçemeyecek. Yüzde 75’lik üst sınırın hesaplanmasında her bir protez ve ortez bağımsız olarak değerlendirilecek. Yardımcı üreme yöntemi, yani tüp bebek tedavilerinde birinci denemede yüzde 30, ikinci denemede yüzde 25 oranında olmak üzere bu tedaviler için belirlenen bedeller üzerinden katılım payı alınacak. Vakıf üniversiteleri ile özel sağlık kurum ve kuruluşları, SGK tarafından belirlenen oranı geçmemek üzere kişilerden ilave ücret alabilecek. SGK ile sözleşmeli eczaneler eşdeğer ilaçların azami fiyatı ile kişinin talep ettiği eşdeğer ilacın fiyatı arasında oluşacak fark ücretini, sözleşmeli optisyenlik müesseseleri de kişinin talep ettiği gözlük cam ve çerçevenin bedeli ile SGK tarafından ödenen gözlük cam ve çerçeve bedeli arasında oluşacak fark ücretini kişilerden talep edebilecekler. Bu fark ücret ise ilave ücret olarak değerlendirilmeyecek. Gördüğünüz gibi SGK, 500 vereceğini söyleyip, 50’yi bile esirgiyor. Özetle; SGK’liler sağlıkta çile çekmeye devam ediyor. SGK’Lİ SAĞLIKTA KATILIMA ABONE GİBİ… 5 yõl önce kendi markasõnõ yaratan Aslõ Bisiklet dünya standartlarõndaki kalitesini İstanbul çizgileri ile buluşturdu Kamuda Kalite Ödülü Sakarya Üniversitesi’ne Yaştan emekli olduğum zaman aynı şekilde şimdiki işime devam edebilir miyim? Yani hem normal maaşımı ve hem de emekli maaşımı alabilir miyim? Mete Hasbioğlu 15 yıl-3600 prim günü ve yaşlılıktan emekli olanlar, emekli olduktan sonra sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışabilmektedir. Bu durumda hem emekli maaşınızı tam alabilir, hem de sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışabilirsiniz. Sorularınız için malicozum ism mmo.org.tr ad- resine mail ata- bilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek ce- vaplanacaktır. EMEKLİ OLDUKTAN SONRA AYNI İŞİMDE ÇALIŞABİLİR MİYİM? Genç girişimciler Anadolu’da örgütleniyor Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesinde oluşturulan, Ali Sabancı’nõn başkanlõğõnõ yaptõğõ Genç Girişimciler Kurulu, Anadolu’da yapõlanmasõnõ ta- mamlamaya çalõşõyor. Konya Genç Giri- şimciler Kurulu Başkanõ İbrahim Ko- yuncu, her ilde Genç Girişimciler Ku- rullarõ oluşturulmasõ kararõ doğrultusun- da kendilerinin de 41 kişiyle faaliyetle- rine başladõklarõnõ anlattõ. Temel amaçlarõnõn, genç girişimcilerin önü- nü açmak, onlara yol göstermek olduğu- nu ifade eden Koyuncu, “Sıfırdan kendi olanaklarıyla başlamış ya da aile şir- ketinin başına geçmeye aday gençlere, ihtiyaç duyacakları eğitim olanağını sunmayı amaçladık. Yani gençlerimizin işlerini, bir önceki nesilden çok farklı olarak, dünya ile uyum içinde, tekno- lojik bilgi ve olanaklardan yararlana- rak bir üst eşiğe taşımaları için, onları organize bir şekilde hazırlamayı amaç- lıyoruz” diye konuştu. Ülke genelinde 10 bin kişiye ulaşma hede- fiyle yola çõktõklarõnõ vurgulayan Ko- yuncu “Anadolu’daki şirketlerin en önemli sorunlarından biri de şirketlerin yaklaşık yüzde 95’inin 40 yılını dol- durmadan varlığını yitirmesi. Şirketle- rin bir sonraki kuşağa yol kazası ol- madan devredilmesi ve kurumsallaşma için, Genç Girişimciler Kurulu olarak genç girişimciler yetiştireceğiz” dedi. Sağlıkta katılım paylarının yükseltilmesi toplumun geniş bir kesiminde protesto edilmişti. Sanõlanõn aksine, İstanbul ve bisiklet birbirini seviyor as- lõnda. Daha çok sevsin diye “bisiklet yollarõ” kampanyalarõ düzenleniyor, “Otomobilsiz Kent Günü” etkinliği düzenle- niyor, her ayõn son cumartesi- si “Critical Mass” eylemi ya- põlõyor... Bütün bunlara, Aslõ Bisiklet’in Genel Müdürü Sacit Emanet’in “İstanbul Bisikleti” projesi eklendi şimdi... Aydan Çelik’in tasarõmõnõ yaptõğõ, As- lõ Bisiklet’in “Sedona” markasõ altõnda ürettiği, bu büyülü İs- tanbul şehrinin onlarca imge- sini, rengini gövdesinde taşõyan bir İstanbul Bisikleti. Bisikletlerin de tõpkõ otomo- biller gibi birbirine benzemeye başladõğõndan yakõnan Sacit Emanet’in bu proje için yazar ve çizer Aydan Çelik’e ulaşmasõ da tesadüfi değil. Aydan Çelik, Taraf gazetesindeki “Şeytan Arabasõ” köşesinde bisiklet ya- zõlarõ yazdõğõ gibi, iyi bir bi- sikletçi ve tasarõmcõ. Ayrõca “Bisiklet Manifestosu”nu da kaleme alan isim. Fotoğraflarõna www.sedo- naistanbul.com’dan ulaşõla- bilecek bisiklet için Aydan Çelik’le buluştuğumuzda, aklõnda kalan bir imge, bir figür olup olmadõğõnõ sorduk. Böyle bir ilham şehrinde imgenin sonu- nun gelmeyeceğini ve seçim yapmak du- rumunda kaldõkla- rõnõ söyleyen Çelik, bisikletin üzerinde- ki her desenin bir yorumu olduğunu anlatõyor. Mesela bisikletin boğaz kõs- mõnda İstanbul Boğazõ, suluk kõsmõnda bir sebil, tramvayõ çe- ken bir bisiklet, Şehir Hatlarõ vapurlarõ, martõlar, Galata Ku- lesi’nin üstünde uçan bir bi- sikletli, Sultanahmet’teki Diki- litaş yerli yerinde duruyor... Se- dona logosu, Rumeli Hisarõ’na yerleştirilmiş. Tarihi yarõmada siluetinin de kadroda olduğu- nu hatõrlatalõm. Tasarõmõn haricinde malze- meye de meraklõ olan Çelik, yol-yarõş bisikletinde karbon gövdenin önemine değiniyor. Zaten karbon-fiber hafifliği de “Türk hamamõ” figürü ile bi- siklette kendine yer bulmuş. Renk olarak beyaz ve turkuva- zõ tercih ettiklerini belirten Çe- lik, bunun sebebini beyazõn bu yõlõn trendi olmasõ, turkuva- zõnsa İstanbul 2010’un ve Cum- hurbaşkanlõğõ Bisiklet Turu’nun tema rengi olmasõyla açõklõyor. BU BİSİKLETİN İÇİNDEN İSTANBUL GEÇİYOR Sacit Emanet’in bu projesine kendi de iyi bir bisikletçi ve tasarımcı olan Aydan Çelik destek oldu. Liseli öğrenciler ABD’den ödülle döndü Türkiye’nin genç bilim insanlarõ, 9-14 Mayõs 2010 tarihleri arasõnda ABD’nin California eyaletinde San Jose kentinde dü- zenlenen geleneksel Intel Uluslararasõ Bi- lim ve Mühendislik Fuarõ’ndan (ISEF) bu yõl dört farklõ ödülle döndü. Bu yõl 61.’si düzenlenen ISEF’te 59 ül- keden katõlan yaklaşõk 1600 öğrenciye kar- şõ yarõşan gençlerin 7 projesinden 3’ü Tür- kiye’ye ödül getirdi. TÜBİTAK Ortaöğretim Öğrencileri Ara- sõ Araştõrma Projeleri Yarõşmasõ’nda dere- ce alarak yarõşmaya katõlan Ankara Fen Li- sesi öğrencisi 18 yaşõndaki Zeren Bilge Ak- su, “Oksijen Plazmasının Biyolojik Sis- temler Üzerindeki Etkileri” başlõklõ pro- jesi ile Plazma Bilimi Koalisyonu (CPS) ve Avrupa Nükleer Araştõrma Merkezi (CERN) tarafõndan iki ayrõ birincilik ödülüne layõk görüldü. Proje kapsamõnda günümüzde uy- gulanan tedavilerin aksine cilt kanserini sağ- lõklõ hücrelere zarar vermeden daha hõzlõ yok eden bir plazma bulan Aksu, bu başarõsõy- la maddi ödülün yanõ sõra tüm masraflarõ CERN tarafõndan karşõlanmak üzere CERN’ye bir geziye hak kazandõ. İNEPO tarafõndan seçilerek ISEF’ye gi- den 15 yaşõndaki İzmir Özel Fatih Fen Li- sesi öğrencisi İdil Özdamar, “termodi- namik ve güneş enerjisi alt kategorisi”nde üçüncülük elde ederken 17 yaşõndaki An- kara Fen Lisesi öğrencisi Bayram Safa Çi- çek de “Barisentrik Koordinatlar ve Uy- gulamaları” başlõklõ projesi ile matema- tik kategorisi geometri alt kategorisinde bü- yük ödül dördüncülüğüne layõk görüldü. Öğrenciler Intel’in geleneksel Bilim ve Mühen- dislik Fuarı’na katıldılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle