Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 25 MAYIS 2010 SALI
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Kılıçdaroğlu’nun
Karizması
Karizma ile kerizmanın birbirine karıştığı,
politikanın tavanı ile tabanının kerazet
noktasında buluştuğu ülkelerde liderlerin
karizmasını sorgulamak güç iştir.
Son günlerde siyaset sahnesinin bir numarası
haline gelmiş olan Kemal Kılıçdaroğlu’nun
karizmasının da ortaya atılıp sorgulanmasına
şaşmamak gerek.
Kimileri CHP Genel Başkanı’nı karizması
yetersiz, büyük kitleleri peşinden sürükleyecek
hünere sahip olmayan bir kişi olarak
nitelemekte, başarı şansının az olduğunu ileri
sürmektedir.
Sebep - sonuç ilişkisinden çok masal
formüllerine yatkın, siyasal olayların toplumsal
kökenlerinden çok liderlerin kişisel
yeteneklerine bel bağlamış güdük toplumlar,
güç durumlarda, alıştıkları klasik soruyu
sorarlar:
- Bizi buradan kim kurtarır?
Başkalarında bulunmayan olağanüstü
yeteneklere, güçlü bir karizmaya sahip
olağanüstü yaratığı aramaya koyulurlar.
Gelişmiş toplumlar, kendileri edilgin bir
köşede durup, üstün yaratığı beklemek yerine
çareyi düşünmeye koyulur ve aşağıdaki doğru
soruyu sorarlar:
- Bu badireden nasıl, hangi yöntem ile
kurtuluruz?
Türkiye birinci grup ülkeler arasında yer
almaktadır ve bu yüzdendir ki, Cumhuriyetin
temellerini bile doğru dürüst irdelemek yerine,
onu olağanüstü bir yaratığın insanüstü
nitelikleriyle açıklamak yolunu tutmuştur.
Bunların Kemal Kılıçdaroğlu’nu, kendisini
bekleyen büyük misyon ile orantılı bir
karizmaya sahip görmelerinde şaşacak bir yön
yoktur.
CHP Genel Başkanı’nın seçilir seçilmez
yaptığı konuşma, hitabet sanatının bütün
inceliklerini sergilemekten çok, nasıl bir Türkiye
öngördüğünü, sokaktaki adama, emekçiye,
üreticiye anlatmaya yönelik, emeğe, üretime
öncelik veren özgürlükçü bir görüşün ürünüydü.
Politikacının söz sanatının inceliklerinden çok
söylediğinin içeriğiyle ilgi çekenini
yeğleyenlerdenseniz, Kemal Bey’in konuşması
hoşunuza gitmiştir, yok eğer belagat ustası
arıyorsanız, eski liderlerdeki keyfi
alamamışsınızdır.
Bu şekilde düşününler, belki de geçmişte
kalmışlardır.
Belki de artık, geniş kitleleri daha katılımcı,
daha demokratik bir biçimde yanı sıra
götürecek olan kişiliğinde olağanüstü yetiler
yansıtmaktan çok, güveni, huzuru, azmi
yansıtan liderlerin dönemi gelmiştir.
Liderin üstün vasıflarının toplumun yerine
geçmesinin yerine, liderin verdiği güven
oluşturduğu örnekle, topluluklarla el ele hep
birlikte bir amaca doğru yürütmesi belki daha
yerinde olacaktır.
Hepimizden, herkesten, daha iyi düşünen,
hatta tercihan herkesin yerine düşünen bir lider
yerine, ortak aklı seferber edebilen, ortak aklın
oluşmasının önündeki engellerini kaldıran,
kolektif başarının önünü açacak olan bir liderin
nitelikleri belki klasik karizma kavramının
gerisinde kalıyor olabilir, ama toplumları soruna
götüren yolda bu tür liderlik daha başarılı
olabilir.
Her neyse, karizma veya değil, sosyal
demokratlara gerekli olan, onların ortak
akıllarını ve ortak çabalarını seferber edebilecek
olan olağanüstü değil, olağan kişilerdir.
Klasik karizma olarak algılanan nitelik ise bu
yolda adım adım ilerlerken, elde edilecek
başarılar ile oluşacak ve bütün bir topluluğun
ortak mülkiyeti haline gelecek olan bir ortak
özellik olacaktır.
Belki de böyle bir lider arayacak olan toplum
ile liderin karşılıklı etki - tepki ilişkileri her iki
tarafta da yeni bir ortak “karizmayı”
yaratacaktır.
asirmen@cumhuriyet.com.tr
İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
namikzafer@yahoo.com
KILIÇDAROĞLU:
‘Tayyip’
siyasetle
zenginleşti
‘Recep
Bey’ oldu
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - CHP Ge-
nel Başkanõ Kemal Kı-
lıçdaroğlu, kurultayda
Başbakan Recep Tay-
yip Erdoğan’a “Recep
Bey” diye hitap etmesi-
nin nedenini açõklarken,
yoksulluktan gelen Baş-
bakan’õn siyasete atõl-
dõktan sonra zenginleşti-
ğine dikkat çekerek, “O
nedenle bu tavrı koy-
dum” ifadesini kullandõ.
Kõlõçdaroğlu özel bir
televizyon kanalõna ver-
diği röportajda sorular
üzerine AKP’lilerin tepki
gösterdiği “Recep Bey”
hitabõnõ şöyle açõkladõ:
“Ben bey sözcüğünün
aşağılayıcı bir şey oldu-
ğunu ilk kez duyuyo-
rum. Tayyip Bey algısı
şöyle; ‘Anadolu’dan gel-
di, yõrtõk ayakkabõlarõ var-
dõ, yoksulluktan geldi.
Futbol ayakkabõsõ alõrken
bile arkadaşlarõndan yar-
dõm alan birisi’ şeklinde
bir tablo var. Ama bir
de Recep Bey var. Siya-
sete atıldıktan sonra zen-
ginleşen, olağanüstü
malvarlığı olan, sadece
kendisi değil çocukları
da olağanüstü zenginle-
şen, yedi yıldızlı oteller-
de tatil yapan. Çocukla-
rına beş yıldızlı oteller-
de düğün yapan bir tab-
lo var. Bu tabloyu gör-
mesi lazım halkın. Recep
Bey tablosu ile Tayyip
Bey tablosu arasında
fark var. Recep Bey tab-
losunda alınganlık yapı-
lıyor çünkü Recep Bey
tablosu onları rahatsız
ediyor. O nedenle bu
tavrı koydum.”
‘AKP’nin davet
edilmemesi yanlış’
Kõlõçdaroğlu, AKP’li-
lerin “Kurultaya davet
edilmedik, o yüzden teb-
rik etmedik” açõklamalarõ
hatõrlatõlarak “AKP’yi ne-
den davet etmediniz” so-
rusunun yöneltilmesi üze-
rine ise, “Samimi söylü-
yorum bilmiyorum. Ben
grup başkanvekiliydim,
istifa ettim. Davet edil-
memesi yanlıştır. Ama
bu süreç çok hızlı gelişen
bir süreç oldu. Zaten
sizler de gördünüz, çok
düzenli bir kurultay da
olmadı. Benim de şikâ-
yetim oldu. Ama böyle
bir eksikliğimiz olduysa
tüm siyasi partilerden
özür dileriz. Bir dahaki
kurultayda bu eksiklik-
leri gideririz” dedi.
TÜSİAD BAŞKANI BOYNER
‘Kürt sorunu
çözülmeli’
Ekonomi Servisi - TÜ-
SİAD Başkanõ Ümit Boy-
ner, “Tüm Türkiye’nin
sorunu olan ama özel-
likle Güneydoğu’daki
ekonomik gelişmenin
önünü tıkayan Kürt so-
rununu çözmek zorun-
dayız” dedi.
Boyner, Gaziantep’te
gerçekleştirilen “Bölge-
sel Kalkınma ve İş Dün-
yasının Rolü” konulu top-
lantõnõn açõlõşõnda, Türki-
ye’de en önemli sorun-
lardan biri olan bölgesel
kalkõnmõşlõk farklarõnõ yo-
ğun bir şekilde bu bölge-
nin içinde bile görebil-
menin mümkün olduğunu
söyledi. Boyner, Kürt so-
runu Türkiye’nin demo-
kratikleşme sorununun bir
yansõmasõ olduğunu, Tür-
kiye’nin ancak demokra-
si açõğõnõ kapattõkça bu
soruna çözüm bulmaya
yaklaşacağõnõ anlattõ.
Boyner: “Kürt sorununa
da bölgesel bir sorun
olarak yaklaşmak son
derece yanlış olur. Artık
Güneydoğu’yu feodal
yapının neden olduğu
sorunlar ile, Kürt soru-
nu ile, terör, şiddet, töre
‘Ben kimseyle çatõşmõyorum, kimseye de benimle çatõşmasõnõ tavsiye etmem’
Önder Sav meydan okudu
TÜREY KÖSE
ANKARA - CHP’nin yeni Parti
Meclisi (PM), bu hafta sonu toplana-
rak 20 kişilik Merkez Yönetim Ku-
rulu’nu (MYK) seçecek. Genel
Sekreter Önder Sav ile İstanbul İl
Başkanõ Gürsel Tekin arasõndaki lis-
te çekişmesinin MYK’nin oluşumu sü-
recinde de devam ettiği vurgulanõrken;
Sav “Ben kimseyle çatışmıyorum,
kimseye de benimle çatışmasını tav-
siye etmem” diye meydan okudu. An-
kara Milletvekili Hakkı Süha Okay
ile Samsun Milletvekili Haluk Koç’un
genel başkan yardõmcõsõ olmasõ, sos-
yolog Prof. Dr. Sencer Ayata’nõn Bi-
lim Yönetim ve Kültür Platformu
Başkanõ olmasõ bekleniyor.
CHP PM’nin, 29 Mayõs Cumarte-
si günü toplanarak genel başkan dõ-
şõnda 20 üyeden oluşan MYK’yi ve
MYK üyeleri arasõndan genel se-
kreter ve genel saymanõ seçmesi
bekleniyor. Genel Sekreter Önder
Sav’õn “güçlü genel sekreter” ola-
rak görevine devam etmesine kesin
gözüyle bakõlõyor. Sav’õn “sağ kolu”
Ankara Milletvekili Hakkõ Süha
Okay’õn da genel başkan yardõmcõ-
sõ olarak MYK’ye girmesi bekleni-
yor. Samsun Milletvekili Haluk Koç,
Prof. Dr. Süheyl Batum, işadamõ
Umut Oran, eski milletvekillerinden
Oya Araslı, Ankara Milletvekili
Tekin Bingöl, eski milletvekillerin-
den Gülsün Bilgehan, eski bakan-
lardan Nihat Matkap, ekonomist
Hurşit Güneş, Manisa Milletvekili
Şahin Mengü ile eski yönetimden
Faik Öztrak’õn MYK’ye gireceği
konuşuluyor. Haluk Koç’un da genel
başkan yardõmcõsõ olmasõ bekleniyor.
Prof. Dr. Sencer Ayata’nõn Bilim Yö-
netim ve Kültür Platformu Başkanõ
olmasõ planlanõyor. Genel saymanlõk
için Faik Öztrak ile Nihat Matkap’õn
adõ geçiyor. CHP’nin yeni sözcüsü-
nün Okay’õn olmasõ bekleniyor.
Önceki dönemde bu görevi Musta-
fa Özyürek yürütüyordu.
CHP’nin önümüzdeki hafta topla-
nacak grubunda da Kemal Kõlõçda-
roğlu ve Hakkõ Süha Okay’dan bo-
şalan grup başkanvekillikleri için
seçim yapõlacak. Grup başkanvekil-
liklerine Trabzon Milletvekili Akif
Hamzaçebi ile Yalova Milletvekili
Muharrem İnce’nin aday gösteril-
mesi bekleniyor. Konya Milletveki-
li Atilla Kart’õn adõnõn da gündeme
geldiği, ancak İstanbul İl Başkanõ
Gürsel Tekin’le işbirliği yaptõğõ ge-
rekçesiyle daha sonra “çizildiği”
kulislerde dile getiriliyor.
MYK’nin oluşumu sürecinde Genel
Sekreter Önder Sav ile İstanbul İl Baş-
kanõ Gürsel Tekin arasõndaki çekişme
sürüyor. Tekin, yeni görevi nedeniy-
le İstanbul il başkanlõğõndan istifa
edeceğini bildirdi. Tekin’in “genel
başkan yardımcısı” olarak MYK’ye
girip girmeyeceği merak konusu oldu.
PM’ye girerek “İstanbul il başkan-
lığı” gibi çok etkili bir sõfatõ bõrakan
Tekin’in bu görevi beklediği, ancak
Genel Sekreter Önder Sav’õn kurul-
taydaki liste kavgasõ nedeniyle bunu
engellemeye çalõştõğõ kaydedildi. Te-
kin’in genel başkan yardõmcõsõ olarak
MYK’de görev almasõ durumunda,
Sav-Tekin saflaşmasõnõn önümüzde-
ki süreçte yeni gerginlikler yaratabi-
leceğinin altõ çizildi.
Sav, dün Tekin’le çatõştõğõ haber-
leriyle ilgili sorular üzerine “Ben
kimseyle çatışmıyorum, kimseye
de benimle çatışmasını tavsiye et-
mem” dedi. Sav, Tekin’in müdaha-
lesiyle listede bazõ değişiklikler ya-
põldõğõ değerlendirmelerinin de doğ-
ru olmadõğõnõ bildirdi. Sav, önü-
müzdeki günlerde PM içinden ya da
dõşõndan yaklaşõk 3 yõldõr boş bulu-
nan kadõn kollarõ başkanlõğõna da ata-
ma yapõlacağõnõ bildirdi.
Kurultay sonrasõnda bazõ örgüt-
lerde de değişiklikler bekleniyor.
Parti yönetiminde, İzmir İl Başkanõ
Ekrem Bulgun’un istifasõnõn bek-
lendiği ifade edildi. Kõlõçdaroğlu
yönetimine “ayak uydurmayacak”
bazõ örgütlerle ilgili tasarruflarda
da bulunulabileceği kaydedildi.
CHP PM’nin, 29 Mayõs Cumartesi günü toplanarak
MYK’yi seçmesi bekleniyor. MYK’nin oluşumu sürecinde
Önder Sav ile Gürsel Tekin arasõndaki çekişme sürüyor.
Tekin’in genel başkan yardõmcõsõ olarak MYK’de görev
almasõ durumunda, Sav-Tekin saflaşmasõnõn önümüzdeki
süreçte yeni gerginlikler yaratabileceğinin altõ çizildi.
cinayetleri ile anmak is-
temiyoruz. Biliyoruz ki
bütünlüklü bir demo-
kratikleşme anlayışı çö-
züm için gerekli. Türki-
ye temsil adaleti yük-
sek, çoğulcu bir parla-
menter sisteme geçme-
dikçe gerginlikler, ça-
tışmalar devam edecek”
diye konuştu.
CHP kurultayõnda si-
yasi atmosferde önemli
bir heyecan yaratan bir
gelişme olduğunu kayde-
den Boyner, “TÜSİAD
açısından önemsediği-
miz bazı konular; seçim
barajı, siyasi partilerin
demokratikleştirilmesi,
kuvvetler ayrılığı ilkesi-
nin güçlendirilmesi, ka-
mu harcamalarına yö-
nelik hesap verme adabı
gibi başlıklar, Sayın Kı-
lıçdaroğlu’nun konuş-
masında vaatler arasın-
da yer aldı” dedi.
‘Sorumluluğunuzu
yerine getirin’
Boyner, seçim havasõ-
nõn ister istemez oluşaca-
ğõ önümüzdeki bir yõlda,
siyasi partilerden bir yan-
dan parti programlarõnõn
topluma iyi anlatõlabil-
mesi için çaba gösterme-
lerini, bir yandan da par-
tiler üstü nitelikteki dü-
zenlemeleri işbirliği için-
de çõkararak seçmene kar-
şõ olan sorumluluklarõnõ
yerine getirmelerini bek-
lediklerini aktardõ.
Yüzde 10 barajõ ile tem-
sil kabiliyetinin çok uza-
ğõnda olunduğunu kayde-
den Boyner, konuşmasõna
şöyle devam etti:
“Kendisinin karar sü-
reçlerinde temsil edil-
mediğini düşünen önem-
li büyüklükte bir kesim
var iken, istikrar için is-
tikrar acaba ne kadar
sürdürülebilir bir ter-
cihtir. Birkaç ay içinde
bu konuda bir düzenle-
me yapılmaz ise Türkiye
bu iptidai seçim sistemi
ile en az 2015 yılına ka-
dar devam edecek.”
İstanbul Haber Servisi - CHP
Genel Başkanõ Kemal Kılıçda-
roğlu, Parti Meclisi’ne (PM) Prof.
Dr. Türkan Saylan’õn cenaze
namazõnõ kõldõran ve cenazede
yaptõğõ konuşmayla dikkati çeken
emekli Beyoğlu Müftüsü İhsan
Özkes’i de aldõ. Özkes, CHP’nin
din sömürücülerine ve dini siya-
sallaştõranlara karşõ başarõlõ bir
mücadele verdiğini söyledi.
2002’den beri CHP yönetimi
ile yakõn ilişkileri olduğunu be-
lirten Özkes, tüm partililer ile
yakõndan tanõştõğõnõ söyledi. Es-
ki Genel Başkan Deniz Bay-
kal’õn da CHP’ye uzun yõllar çok
önemli hizmetlerde bulunduğunu
ve her CHP’linin saygõsõnõ ka-
zandõğõnõ belirten Özkes, “CHP
ile olan ilişkilerim sırasında
Kemal Kılıçdaroğlu ile de ta-
nışmıştım. Kılıçdaroğlu aday
olunca çok hızlı bir sürece gi-
rildi. Bizzat kendisi değil ama
dolaylı yoldan görüşme talebi
olduğunu anladım. Bu nedenle
Kılıçdaroğlu ile görüştüm. Kı-
lıçdaroğlu, benimle çalışmak
istediklerini söyledi. Ben de
memnuniyetle görevi kabul ede-
ceğimi söyledim” dedi.
‘Halk ile arasını açtılar’
CHP’nin Türkiye’nin kurucu
partisi olduğunu ve Türkiye’nin
kuruluşunda birçok din adamõnõn
da CHP’li olduğunu anõmsatan
Özkes, samimi dindarlarõn CHP’li
olduğunu söyledi.
İhsan Özkes şöyle konuştu:
“CHP Türkiye’yi 27 yıl yönet-
ti. CHP’nin Türkiye’yi yönettiği
ve devrimleri gerçekleştirdiği
27 yıllık süreçte hacısı da hocası
da müftüsü de CHP’liydi. Bü-
tün dindarlar CHP’liydi. Daha
sonra gelen siyasetçiler ise dini
siyasallaştırdı. Din sömürüsü
bugün çok ciddi boyutlara ulaş-
tı. CHP’nin din sömürüsüne
karşı net bir tavır koyduğuna
inanıyorum. Din sömürücüleri,
CHP’yi, din sömürücülerine
değil, dine karşı gibi göstererek
halk ile CHP’nin arasını aç-
maya çalıştı ve bu gayretinde de
başarılı oldu.”
CHP’nin dini siyasallaştõranlara karşõ başarõlõ bir mücadele verdiğini söyleyen
yeni PM üyesi İhsan Özkes, ‘Din sömürücüleri CHP ile halkõn arasõnõ açtõ’ dedi
BDP’DEN KILIÇDAROĞLU’NA ELEŞTİRİ
‘Kürtlere hakaret’
BURSA (Cumhuriyet) -
BDP Bursa İl Başkanlõ-
ğõ’nõn Kültürpark’ta düzen-
lediği etkinliğe katõlan BDP
Genel Başkanõ Selahattin
Demirtaş, CHP Genel Baş-
kanõ Kemal Kılıçdaroğ-
lu’nun “Güneydoğu’da
yoksulluk sorunu vardır”
yönündeki sözlerine sert
tepki gösterdi. Demirtaş,
“CHP’de Ali’nin, Veli’nin
değişmesiyle zihniyet de-
ğişmez. Zaten Kılıçdaroğ-
lu’nun yaptığı açıklama-
lar da bunun sinyallerini
veriyor. ‘Kürt sorunu yok-
tur. Güneydoğu sorunu var-
dõr, o da yoksulluk sorunu-
dur’ diyor. Şimdi bunun
tercümesi şu: ‘O insanlara
iş, para verirsek, o insanlar
dilinden, kimliğinden vaz-
geçer.’ Bu halkın para
karşılığında dilinden, kül-
türünden vazgeçeceğini
söylemek hakarettir” diye
konuştu. AKP hükümetini
de eleştiren Demirtaş, Kürt
açõlõmõ sürecini “fiyasko”
olarak nitelendirdi. Demir-
taş, “AKP, açılımın altın-
da kalmıştır. Başbakan,
bu fiyaskonun altından
kalkabilmek için saldırıla-
ra izin verecektir” dedi.
‘BEKÂRA KARI BOŞAMAK KOLAYDIR’
İstanbul Haber Servisi -
Başbakan Tayyip
Erdoğan, isim vermeden
CHP Genel Başkanõ Ke-
mal Kılıçdaroğlu’na yük-
lenerek “Bazıları kurusıkı
atıyor, sanki sınırsız ikti-
darları var. Bekâra karı
boşamak kolaydır” dedi.
Malatya Valiliği ve Ma-
latyalõ İşadamlarõ Derneği
tarafõndan önceki gece Holi-
day Inn Otel’de düzenlenen
“Malatya Dayanışma Ge-
cesi”ne katõlan Erdoğan,
madencilerle ilgili sözlerinin
eleştirildiğini belirterek
“‘Bu mesleğin kaderinde bu
var’ dedim. Hemen, ma-
lum çevrelerde istismar
konusu yapılmaya başlan-
dı. Merak etme ben kaza
ile kaderi ima ile anlatma-
dım. O konuda sizin meş-
rebinizi de cibiliyetinizi de
biliyorum” dedi. Erdoğan,
“İnsan olarak bir yere ka-
dar muktedirsin. Sınırsız
bir iktidarın olamaz, bunu
bileceksin. Bazıları kurusı-
kı atıyor, sanki sınırsız ik-
tidarları var. Onun için
atalarımız güzel söylemiş
‘Bekâra karõ boşamak ko-
laydõr’, bunların durumu
bu” diye konuştu.
Din sömürüsüyle mücadele
Erdoğan’danyanıt
1957’de Çorum’da doğdu. İstanbul Yüksek
İslam Enstitüsü Tefsir Hadis Bölümü’nden
1981’de birincilikle mezun oldu. Yükseköğre-
nimi sırasında Beyoğlu’nda Kuran Kursu Öğ-
reticiliği yaptı. İlahiyat Fakültesi’nde Hadis Ana
Bilim Dalı’nda mastır yaptı. İstanbul Merkez
Vaizliği yaparken 1992’de Üsküdar Müftüsü ol-
du. Beyoğlu Müftüsü’yken 2002 yılında millet-
vekili olmak üzere görevinden ayrıldı. Aday gös-
terilmeyince Adana-Yüreğir İlçe Müftüsü ola-
rak atandı. 2003’te bu görevinden emekli oldu.
İHSAN ÖZKES KİMDİR?
AKP’li Çelikcan’ın itirazı reddedildi
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Büyük-
şehir Belediye Başkanõ Aytaç Durak’õn, İçişleri
Bakanlõğõ’nca görevden uzaklaştõrõlmasõnõn ar-
dõndan başkanvekilliğine seçilen ve mahkemenin
yürütmeyi durdurma kararõ verdiği AKP’li Yüre-
ğir Belediye Başkanõ Mahmut Çelikcan’õn yaptõ-
ğõ itiraz reddedildi. Çelikcan’õn başkanvekilliği-
ne karşõ dava açan Adana Barosu’na kayõtlõ avu-
katlardan Yusuf Akõncõ, Bölge İdare Mahkeme-
si’nin verdiği karara ilişkin, “Hukuku zorlayarak
adõm attõlar ve adalet tecelli etti” dedi.
Hapisten çıktı, iki kardeşi öldürdü
SİVAS (Cumhuriyet) - Sivas’ta Mesut
Sancak ve kardeşi Mustafa Sancak ile bazõ ar-
kadaşlarõ, gece saatlerinde otomobille gezdikle-
ri sõrada aracõn yakõtõ bitti. Grubun yakõt almak
için aracõ akaryakõt istasyonuna ittikleri sõrada,
3 otomobilden inen bazõ kişilerin saldõrõsõna uğ-
radõklarõ iddia edildi. İki grup arasõnda çõkan
kavgada, Mesut Sancak ve kardeşi Mustafa
Sancak pompalõ tüfekle vurularak yaşamõnõ yi-
tirdi. İki kardeşi öldürdüğü iddia edilen M.Ş’nin
cezaevinden 10 gün önce çõktõğõ belirlendi.
İsrail’e ültimatom iddiası
Dış Haberler Servisi - İsrail gizli servisine
yakõnlõğõyla tanõnan DEBKAfile internet sitesi-
nin haberinde, Türk hükümetinin dün İsrail’e
Türkiye’den yola çõkan yardõm gemilerinin en-
gellenmemesine ilişkin uyarõnõn yer aldõğõ gizli
bir mesaj gönderdiği savunuldu. Haberde, Tür-
kiye’den Gazze’ye giden yardõm gemilerinin 27
Mayõs’ta bölgeye erişiminin İsrail Deniz Kuv-
vetleri tarafõndan engellenirse, Türk tarafõnõn da
misilleme yapacağõnõ ifade ettiği belirtildi.