12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DENİZ ÜLKÜTEKİN B on Mod, İstanbul elektronik müzik camiasının son zamanlarda dikkat çe- ken gruplanndan. Aslı ve Doruk, Bon Mod grubunu oluşturan ikili. Röportaj için soyadlarını bile vermek istemediler, hatta isimlerini bile zor öğrendik. Çünkü özel hayatlanyla ilgili konulardan değil sadece müzikten konuşmak istiyorlar. - Bon Mod nasıl ortaya çıktı? Aslı: Tanıştıktan sonra planların ortak bir noktada kesiştiğini fark edip birçok şe- yi beraber yapabildiğimizi görünce beraber çalışmaya başladık. Aslında Doruk vc- kal arıyordu, ben de beraber müzik yapabileceğim beni anlayabilecek birini arı- yordum. Doruk'un bu özelliklere sahip, ortak bir müzik geliştirebileceğim biri ol- duğunu fark ettim. - Elektronik müzlğl DJ olarak icra etmekle grup olarak icra etmek arasında nasıl farklar var? Doruk: "Deck"in arkasında duran biri yerine sahnede dans eden iki kişi çok daha etkileyici. İnsanları çok daha fazla gaza getiriyor. İnsanlar genelde karanlık kulüplerde boş duvarlara bakıyor ya da birbirleriyle kesişiyor. Onun yerine sah- nede bakacak bir şey olması iyi bir şcy. - Kulüplerde sahne dj'ye göre tasarlanmıştır ve grup için uygun olmayabilir. Doruk: O kadar çok başımıza geliyor ki. Mekânların çoğu, ne sahne neteknik altyapı olarak canlı müzik için ayarlanmış değil. Aslı: Türkiye'de insanlar buna alışkın değil. Kulüpler küçük olduğu için bir dj ka- bini oluyor sadece. - En çok dikkat çeken şarkınız Stanbul mu oldu? Doruk: Parça Türkçe olduğu için ve buradan bir şeyleri anlattığı için insanları vur- du sanırım. Bir anda patladı ama o kadar önemsediğimiz bir parça değildi. Aslı: Gerçekleri yansıtıyor. Ne çok güzel ne de çok kötü bir şey olarak gösteri- yor. Grup 15 Mayısta Karaköy'de düzenlenecek sokak festivalinde sahne alacak. - Elektronik müzikte sözler pek ön planda değlldir. Ancak siz Stanbul şarkısıyla yaşrt- lannızın bu şehir hakkındakl kafa kanşıklığını yakalamıssınız. Doruk: Biz ona dikkat ediyoruz. Bütün şarkıların bir hikâyesi var zaten. Doldurma söz- ler değil. Neticede konserler çok enerjik ve çığlık çığlığa geçiyor. Zaten müzikle yapma- ya çalıştığımız sadece insanları coşturmak. - Bon Mod müzlğinl oluşturan asıl sesler nedir? Doruk: Synthlerde vintage tonları seviyoruz, davullar da genelde seksenler sesleri. Başlangıç noktası bu sesler oluyor ama bitişte daha güncel seleri tercih ediyorum. - Hem Türkçe hem ingilizce sözleriniz var. Aslı: Stanbul'u Türkçe olsun diye yapmadık, bir anda geldi. Bazen ben söz yazıyorum, Doruk üstüne bir şeyler ekliyor, ya da tam tersi oluyor. - Peki bu şekilde mi devam edeceksinlz? Doruk: Bandrollü albüm birileri parasını vermediği sürece yapacağımız bir şey değil. Aslı: Zaten Türkiye'de kim albüm alıyor ki? - Hayatınızı müzikle idame ettirebiliyor musunuz? Doruk: ikimizin de başka işleri var. Bizim de kaygımız o. Türkiye'de herkes iki iş yap- mak zorunda. - Bundan çıkış yolu nedir sizce? Doruk: Düzenli konser verip maddi durumu yükseltip, bu işten geçinir hale gelmek. Aslı: O zaman daha iyi şeyler yapabiliriz zaten. Şimdi de iyiyiz ama kafada ekonomik vezamansal problemlerolmasaçokyaratıcı verahat olabiliriz. Doruk: Ben bir sürü dünya çapında müzisyen tanıyorum, bunlar evde oturup dizi ya- zarak geçiniyorlar. Sinemaya ödenek çıktı, bakın ne güzel filmleryapılıyor. Müzikte de böy- le bir şey olmalı. Ekonomi, zaman, mekân ve dinleyici kitlesiyle ilgili problemler var. Belki ilk sıraya dinleyici kitlesini koymalıyız. Aslı: Müzik yapan, müziğe para harcayan kitle nüfusun yüzde biri bile değildir. Doruk: Biz de diğer dünya vatandaşları gibi kendi müziğimizi yapıp, festivallere gide- rek, konser vererek hayatımızı sürdürmek istiyoruz. Birilerinin artık buralarda bir şeyler kay- nadığını görüp desteklemesi gerekiyor. • DÜNYALI YAZILAR ZÜLAL KALKANDELEN Ampul sevdası B u köşede gördüğünüz karikatür, Gennady Chegodayev'in imzasını taşıyor. Çalışmalarını beğeniyle izlediğim çok yetenekli bir Rus sanatçı kendisi. Daha önce de bir başka karikatürünü konu eden bir yazı yazmıştım. Bugün bu enfes karikatürün bana düşündûrdüklerini anlatacağım. Elbette her insan gibi, benim algılarım da, içinde yaşadığım toplumun özellikleriyle ilintili olarak belirleniyor. Bu nedenle, karikatüre getirdigim yorum, gerçeklerle hayal gücümün bir karışımı olarak şekillendi... Ve metaforu da çok sevdiğimden, bir anda ampullerden birini iktidar, diğerini de yandaş medya olarak gördüm. Bakın, öykünün devamı nasıl gelişti: İktidar, karşısında durmuş kendisine bakan medyayla karşılaşınca aniden ampulü yakar. Medya da kendisine çeşitli fırsatlar sunabilecek iktidarı görünce heyecanlanır ve karşılıklı bir elektriklenme olur. İhaleler, krediler, devlet televizyonlarında program yapanlara sağlanacak yüksek ücretler vb. olanaklarıyla iktidar, birden çok çekici gözükür medyanın gözüne... Eh, medyanın kendilerini övmesi de iktidarın işine yarar. Bu düşüncelerle birbirlerine doğru koşar adımlarla yaklaşırlar. Medya, iktidara "iyisin, hoşsun, durma koş" diyerek gaz verir. Artık onları birbirinden ayıracak hiçbir güç yok gibidir. Ama girdikleri yolda, hesaba katmadıkları birfizik • kuralı vardır: Camdan yapılan iki madde çarpışırsa, anında ikisi de kırılır. Çünkü sağlam temellere dayanmamaktadırlar; ikisi de çok kırılgandır. Sonuçta, yandaş medyanın verdiği gaz fazla kaçar ve iki ampul kafa kafaya vuruşur. Ortalık kırık cam parçaları içinde kalmış, bir hevesle girişilen macera kötü bitmiştir... + * * Gennady Chegodayev, tabii ki, bu karikatürü benim bakış açımdan değerlendirerek çizmedi. Ama sanatın güçü de burada zaten. Izleyiciye/dinleyiciye kendi öyküsünü yaratma olanağı verdigi, yüzlerce, binlerce yeni düşünceye yol açtığı için heyecan verici. Ben de iktidar-medya ilişkilerini bu karikatür aracılığıyla esprili bir şekilde yorumlamaya çalıştım. Ancak her esprinin arkasında da bir doğru yatar... Bu iki ampulün gerçekte hesaba katmadığı şey, hukuk düzeni göz ardı edildiğinde çok sert çarpışmalann yaşanabileceğidir. O düzeni görmezden gelirseniz, hızınızı alamayıp kendinizi kıç üstü yere çakılmış halde bulabilirsiniz. İktidara yanaşacağız diye hukuksuzluğu desteklemeyin. O kaygan zeminde hızınızı kontrol edin. Yandaş medyaya son dönemın ünlü deyişiyle sesleniyorum: Gaz vermeyin! Sakın benim gibi düşünenlere de "Sana ne!" demeyin; ortalık cam kırıklarıyla dolarsa, yalnız sizin değil herkesin ayağına batar... • www.zulalkalkandelen.com / [email protected] # „:• İSMAİL • \ TELEVIZYON " ÖDÜLLERİ İSMAİLCEM mnısmAiufis 42 yıldır Türkiye'nin daha "iyi" beslenmesi için çalışıyoruz. Besîenme sadece "gıda" ile değil, kültürle de oluyor. Televizyon milyonlarca insan için kültürel, sanatsal ve estetik beslenmenin en önemli araa $ Televizyon yaymlarmm daha "iyi", daha "kaliteli" ve daha "saygm" olmasmı özendirmek amaayla İsmail Cem Televizyon Ödülleri'nin resmi sponsoru olduk İstedik ki, "izlerken de, beslenirken de kalite"nin takipçisi olalım. Bu anlamlı etkinliği olağanüstü bir ilgiyle sahiplenen halkımıza ve projeyi gerçekleştiren herkese teşekkür ederiz. Ödül kazansm kazanmasm-, tüm sanatçı ve emekçi dostlanmızı ayakta alkışlıyoruz. Sevgiyle, saygıyla, nice ödüllere. İsmail Cem Televizyon Ödülleri Resmi Sponsoru AİU. Banvit izlerken de, beslenirken de kalite
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle