Katalog

CMYB C M Y B 9 ŞUBAT 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - KESK ve Kamu-Sen, Çalõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlõğõ tara- fõndan Abant’ta düzenlenen “Kamu Görevlilerinin Sendikal ve De- mokratik Hakları Çalıştayı”na katõlmayacaklarõnõ açõkladõ. Kamu-Sen Genel Başkanõ Bircan Akyıldız, dün düzenlediği basõn top- lantõsõnda, bugün Abant’ta düzenle- necek toplantõya ilişkin de- ğerlendirmelerde bulundu. Ak- yõldõz, “Türkiye Kamu-Sen olarak zaten var olan bir hakkın tartışılmasını an- lamsız bulduğumuz için bu öneriyi reddettik. Kesin olan bir şeyin tartışmaya açılma- sı, o konuyu sulandırmaktan başka bir işe yaramaz” görü- şünü dile getirdi. Akyõldõz, şunlarõ kaydetti: “Yıllardır, memurluk gü- vencesini yok etmek için işbirliği ya- panlar, bugün Abant’ta ‘Memurlara toplusözleşme ve grev hakkõ verilmesi için memurluk güvencesi kaldõrõl- malõdõr’ sonucuna varacakları bir çalıştay başlatacaklar.” Akyõldõz siyasi iradenin çalõşanlarõn iş güven- cesini yok etmek için her türlü kirli oyunu sahnelediğini söyledi. Evren: Emekçiler yerine AKP’liler katılıyor KESK Genel Başkanõ Sami Evren de düzenlediği basõn toplantõsõnda bu- gün başlayacak çalõştaya katõlarak te- mel görüşlerini ifade etmek istedik- lerini ancak programõ oluştu- rulurken AKP temsilcileri ve bürokrasiye yoğun şekilde yer verildiğini gördüklerini be- lirtti. Yapõlacak çalõştayõn yan- daş bir konfederasyon tara- fõndan düzenlenen Uluslar- arasõ Demokrasi Kongresi’nin devamõ niteliğinde olacağõnõ kaydeden Evren, “Konfede- rasyonumuz, gerek daha önceki ça- lıştayların sonuçları gerek AKP’nin TEKEL işçilerine yönelik olmak üzere emek karşıtı politikaları ge- rekse de program hazırlanırken iz- lenen tek yanlı yaklaşım nedeniy- le yapılacak çalıştaya katılmaya- caktır” diye konuştu. ‘Amaçları çalışanların iş güvencesini yok etmek’ KESK VE KAMU-SEN AKP ÇALIŞTAYINA KATILMIYOR Kömür dağıtma normal işçiye yiyecek yardımı suç AKP’LİLERE FARKLI, CHP’LİLERE FARKLI UYGULAMA Emeğin söylemlerini kullanan hükümetin ne sosyal ne de demokrat olduğu belirtildi AKP’nintakkesidüştü OLCAY BÜYÜKTAŞ AKÇA Uzun bir aradan sonra tek başõna ik- tidara gelen ve toplumun pek çok kesi- mi tarafõndan yenilikçi, sosyal ve de- mokrat bir parti olarak görülen AKP’nin 2 aya yaklaşan TEKEL direnişiyle ger- çek yüzünün ortaya çõktõğõ dile getiril- di. TEKEL işçilerinin direniş sürecini ve onun ortaya çõkardõğõ sonuçlarõ değer- lendiren akademisyen, öğretim üyesi, ekonomist ve sendika temsilcileri, ya- şanan sürecin AKP’nin gerçek yüzünü ortaya çõkardõğõ, iktidarõn göstermeye ça- lõştõğõ gibi sosyal ve demokrat olmadõ- ğõ tam tersine, küresel sermayenin çõ- karlarõnõ korumak amacõyla kuralsõz çalõşmayõ yasal hale getirme çabasõnda olan bir AKP’nin söz konusu olduğu ko- nusunda hemfikir. Bu konudaki görüşleri kõsaca şöyle özetlemek mümkün: Mustafa Türkel (Tek Gıda-İş Başkanı): AKP demokrasi havariliği- ne soyunmuştu. Ama biz bunun söy- lemlerden öteye geçmeyeceğini bili- yorduk. Çünkü yõllardõr 1 Mayõs, Çay- Kur, Hava-iş, Belediye- İş ve Orman-İş’e yapõ- lan baskõlarõ yaşõyor- duk. Ama halk bunu bilmiyordu. TEKEL’le birlikte 60 güne yakõn- dõr, medya çok doğru bir bilgilendirme yaptõ. Halkõmõz da durumu çok daha iyi kavradõ. Bu bilgilendirmelerle AKP’nin gizleyeceği bir şey kalmadõ. Bu direniş, Türkiye’nin gerçeklerini gözler önüne bir nebze de olsa serdi- ği için mutluluk duyuyorum. Sami Evren (KESK Başkanı): AKP küresel sermayenin sergilediği bütün politikalarõ eksiksiz uyguluyor. Bu nedenle işçi maliyetlerini düşürmek için kuralsõz çalõşmayõ bir kural haline getirmek, bunu yasalaştõrmak istiyor. 4- C’deki geri adõm atmaz tavrõ da bundan ibaret. Her şeyi piyasanõn insafõna terk etmek, ucuz emek piyasasõnõn önünü aç- mak istiyor. İşte TEKEL direnişi bunu ortaya çõ- kardõ. AKP şimdiye ka- dar emekten yana güç- lerin söylemlerini kulla- narak darbeye karşõ ol- duğunu, sosyal açõlõm- lardan yana olduğunu, din ve dil hürriyetinden yana olduğunu dile getirerek bir tablo oluşturdu. Ama TEKEL işçilerinin yaşamsal bir konu- da demokratik hak arama taleplerini ya- sadõşõ göstermeye çalõştõ. TEKEL işçi- leri, 4-C’yi kaldõrmayõ başarõr mõ bil- miyorum ama AKP’nin gerçek yüzünü ortaya çõkarmayõ, gerçek yüzünün daha iyi görünmesini sağlamayõ başardõ. ‘Demokratlık rafa kalktı’ Prof. Dr. Kuvvet Lordoğlu (Kocaeli Üniversitesi Çalışma Ekonomisi Öğ. üyesi): AKP’nin yalnõz işçi ha- reketi açõsõndan değil, anayasal değişiklikler açõsõndan da pek parlak olmadõğõnõ düşünüyorum. Aslõnda AKP, sağ, liberal yanõnõ özelleştirme- ler olsun, asgari ücret olsun birçok ko- nuda örtülü bir şekilde değil açõk açõk yürüttü. Ama TEKEL direnişi biraz da- ha bõçağõn kemiğe dayandõğõ bir nok- ta olduğu için, kamuoyunda da olum- lu olarak çok tepki aldõğõ için daha iyi görünür oldu. Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu (Marmara Üniversitesi. İktisat profe- sörü): Aslõnda başõn- dan beri tutarlõ idi. Ne zaman Tabipler Birliği sağlõkçõlarõn isteklerini, KESK kamu çalõşanla- rõnõn taleplerini, Türk-İş işçilerin taleplerini dile getirse Erdoğan bay- ramlõk ağzõnõ açardõ. Bu nedenle uzun süredir ABD ve AB’ye karşõ korumaya çalõştõğõ edepli AKP görünümünü yitir- mişti. AKP yalnõz yerel yönetimlerin sağladõğõ olanaklar, bakanlõklarõn sağ- ladõğõ kadrolarla kendi yandaşlarõna sosyal ve demokrat olmuştu. Ne zaman TEKEL gibi içinde pek çok değişik un- suru bulunduran kalabalõk bir direniş gündeme geldi. AKP’nin bütün sosyal ve demokratlõğõ rafa kalktõ. Süleyman Çelebi (DİSK Başka- nı): Her şeyden önce TEKEL işçilerini, verdikleri bu mücadele- den ötürü, unuttuğumuz pek çok değeri hatõrlat- tõğõ için tebrik ediyo- rum. AKP, genel olarak özelleştirmelerle ilgili aldõğõ kararlar ve uy- gulamalarõ, asgari üc- ret konusundaki tavrõ, sendikal yaşam- la ilgili tavõrlarõnda genellikle sosyal ve demokrat değildi. Ancak genel söy- lemleriyle böyle bir yanõlsama doğur- muştu. Şimdi, 2 aya yaklaşan haklõ bir kazanõlmõş hakkõ kaybetmeme müca- delesi kamuoyunun olumlu tepkisini alõnca AKP’nin tüm kadrolarõyla yaptõ- ğõ riyakârlõk da daha iyi görünür oldu. Marmaray Projesi’nin Yenikapı şantiyesinde çalışan ve bir süre ön- ce işten çıkarılan 78 işçi, işçi çıkarılmasını ve ağır çalışma koşulla- rını protesto etti. İstanbul Vali Yardımcısı Ali Kazgan ile görüşen iş- çi temsilcileri sorunun çözülmemesi halinde Ulaştırma Bakanlığı ve TBMM’ye sorunu taşıyacaklarını söylediler. Cağaloğlu’nda bulunan İstanbul Valiliği önünde toplanan yaklaşık 30 işçi, “Soğukta, çamurda çalışmanın bedeli günlük 27.50 TL”, “Marmaray işçisi köle değildir” dövizleri taşıyıp, “Direne direne kazanacağız”, “İnsanca çalışmak is- tiyoruz” sloganları attı. (Fotoğraf: CİHAN ORUÇOĞLU) SELDA GÜNEYSU ANKARA - TEKEL işçilerinin özlük haklarõ için Türk-İş Genel Merkezi önün- de başlattõklarõ eylem, bugün 57. güne ulaştõ. İşçilerden bir grup da 4 gündür aç- lõk grevinde. Devlet Bakanõ Hayati Ya- zıcı’nõn eyleme yönelik sözlerine ve Başbakan Tayyip Erdoğan’a tepki gös- teren işçiler, “Başbakan Erdoğan, ken- di oğluna ‘gemicik’ alıyor. Biz çocu- ğumuza ekmek götüremiyoruz. Bizi PKK ile eş tutan Devlet Bakanı’na da yazıklar olsun” diyorlar. Türk-İş’in önündeki işçiler soğuktan korunmak için naylondan yeni çadõrlar yapõyorlar. Türk-İş Genel Merkezi’nde açlõk grevi yapan işçiler, 4 gündür açlõ- ğa, kitap okuyarak dayanõyorlar. Oku- duklarõ kitaplar arasõnda, işçi ve sõnõf mü- cadelesini anlatan John Steinbeck’in “Bitmeyen Kavga”, Attilâ İlhan’õn “Sokaktaki Adam” ve Cumhuriyet Yayınları’ndan çõkan kitaplar da bulu- nuyor. İşçiler, Bakan Yazõcõ’nõn, “Biz ça- lışmalara başladığımız dönemde, ara- ya provokatörler girdi. İşe şeytan ka- rıştı. PKK’lisi de dahil, bu işe fitne sok- maya başladı” şeklindeki sözlerine ve Erdoğan’a da tepkililer. Açlõk grevindeki işçiler tepkilerini şöyle dile getiriyor: Aygül Kızılgöz: Bizler hak müca- delesi için buradayõz ve bu mücadele bi- ze tokluk hissi veriyor. Şekerli su ve tuz ile günümüzü geçiyoruz. Sayõn Yazõcõ’nõn sözleri bizi derinden yaraladõ. Ülkenin bü- tün güzel yerlerini satõşa çõkardõlar. İşçiye devletin kapõlarõnõ kapattõlar. Şimdi so- ruyoruz. Asõl şeytan kim?. Tekin Işıkoğlu: Hükümet yetkilile- ri suni gündem yaratarak, ülke gerçeği- ni çarptõrmaya çalõşõyor. Bu işe PKK ka- rõşmõş. Yuh olsun onlara, yazõklar olsun. Çocuklarõmõzõn geleceği için buradayõz. Lütfü Öz: Cumhuriyet kitaplarõndan çõkan “Mavi Tilki”yi okuyorum. “Ma- vi Tilki” ile nasõl baş edilir onu öğren- mek için... Emek için buradayõz, bir de PKK’li olduk iyi mi? Daha önce de “Ergenekoncu” diye tanõmlamõşlardõ. Metehan Işık: Hõrsõmõz ve inancõmõz bizi ayakta tutuyor. Hükümetin dedikle- ri bizi yõldõrmõyor. Lütfen bakan bu ka- dar düşmesin. Dürüst olsunlar. Yazõklar olsun insanlarõ bu hallere düşürenlere. Altun Çelik: Hem bizim haklarõmõzõ elimizden aldõlar hem de hakaret edi- yorlar. Oysa biz ekmek derdindeyiz. Hükümet “Açılım” diyor. İşte “açılım” burada. Hepimiz kardeşiz. Kenan Gökalp: Hükümet bizi öl- dürdü. Elimizden işimizi aldõ. Çoluk çocuğumuzu öldürdü. Varsõn PKK’li de desinler. Daha ne yapabilirler ki? Bir yõl- dõr oğlum benden bisiklet istiyor alamõ- yorum. Ama Başbakan oğluna “gemicik” alabiliyor. Biz yiyecek götüremiyoruz. Tek Gõda-İş Sendikasõ Yönetim Kurulu da, Yazõcõ ve Maliye Bakanõ Mehmet Şimşek’in TEKEL eylemine yönelik açõklamalarõna tepki gösterdi. Tek Gõda- İş Yönetim Kurulu’ndan yapõlan açõkla- mada şöyle denildi: “Hükümet itibar kaybettikçe pusulayı şaşırıp, hakaret ve saldırılara yönelse de biz terbiyemizi de onurumuzu da koruyarak bu mü- cadeleden hakkımızı alarak çıkacağız.” 57 gündür eylem yapan TEKEL işçileri, Bakan Yazõcõ ve Başbakan Erdoğan’a tepkili: BiziPKKileeştutanlarayazõklarolsun FIRAT KOZOK ANKARA - 2003-2008 yõllarõ ara- sõnda Türkiye genelinde 7.6 milyon ton kömür dağõtan AKP iktidarõ, TE- KEL işçilerine yardõm elini uzatan CHP’li belediyelere tahammül ede- medi. AKP’li belediyelerin yoksul mahallelerindeki kömür ve gõda yar- dõmlarõ devam ederken ses çõkarma- yan Emniyet, CHP’li belediyelerin TEKEL işçilerine yardõmlarõ üzerine suç duyurusunda bulunma yolunu seçti. CHP’li vekiller, belediyeler hakkõnda suç duyurusunda bulunan Ankara Emniyet Müdürlü- ğü’ne tepki gösterdi. Ankara polisi Çankaya Be- lediyesi ile İstanbul’daki 2 ayrõ belediye hakkõnda tutanak düzenlemişti. Söz konusu belediyeler hakkõnda düzen- lediği tutanağõ, İçişileri Ba- kanlõğõ’na gönderen Ankara polisi, belediyelerin TEKEL işçilerine yaptõklarõ odun, bank, çadõr, naylon, çadõr kur- makta kullanõlan profil demir gibi yardõmlarõn belediyeye ait araçlarla yapõldõğõnõ belirterek, sorumlularõn Taşõt Yasasõ ge- reğince cezalandõrõlmasõnõ is- temişti. Suç duyurusunda ka- muya ait araçlarõn amacõ dõ- şõnda kullanõldõğõ savunulmuştu. ‘İktidarın talimatı’ Ankara Emniyeti’nin bu tavrõ, muhalefeti ayağa kaldõrdõ. Hakkõn- da suç duyurusunda bulunulan CHP’li Çankaya Belediyesi, bu ko- nuda açõklama yapmaktan kaçõnõr- ken CHP Genel Başkan Yardõmcõ- sõ Yılmaz Ateş, Ankara Emniye- ti’nin tavrõna sert tepki gösterdi. “AKP, hakkını arayan toplu- mun her kesimine imha edilmesi gerekir gözüyle bakıyor. Yani el- lerinden gelse, TEKEL işçilerine karşı kimyasal silah kullanıp on- ları imha edecekler” diyen Ateş, AKP iktidarõnõn “sosyal devlet” kavramõnõ kendine göre yorumladõ- ğõnõ ifade etti. Ateş, şunlarõ kaydetti: “Devlet, sosyal devlet görevini ye- rine getirecek de, belediye sosyal belediyeciliğin gereğini yerine ge- tirmeyecek mi? Bu suç duyurusu iktidarın talimatıyla yapılmıştır. TEKEL işçisine yapılan yardım, halka yapılan bir hizmettir.” ‘Yasal dayanağı yok’ CHP Grup Başkanvekili ve Ankara Milletvekili Hakkı Süha Okay da TEKEL işçilerinin direnişi- nin hükümeti ürkütmekten öte- ye tam anlamõyla paniğe sevk ettiğini söyledi. Okay, şöyle konuştu: “TEKEL işçileri şu anda açlık grevi sürecine gir- miş durumdalar. Bu durum- daki insanlara tamamen in- sani duygularla gıda yardımı yapılmasından, ısınma yar- dımı yapılmasından daha do- ğal ne olabilir? Bu, belediye- lerin sosyal görevleri arasın- da bulunduğu gibi, her kurum ve kişinin de insani anlamda da görev ve sorumluluğu kap- samındadır. Bu sebeple An- kara Emniyeti tarafından ya- pılmak istenen suç duyurusu girişi- minin hiçbir yasal dayanağı ve cid- diyeti yoktur. Tamamen Başbakan ve hükümet kaynaklı faşizan bir yö- netim anlayışının bir sonucudur.” AKP’li belediyelerin yardımı Yalnõzca 2008 yõlõnda 213.7 mil- yon TL’lik gõda yardõmõ yapõlõrken 40 milyon 461 bin TL’lik barõnma yar- dõmõ yurttaşlara dağõtõldõ. Özellikle seçim dönemlerinde başta Ankara Anakent Belediyesi olmak üzere bir- çok AKP’li belediye, ev ev dolaşa- rak kömür ve gõda yardõmõ yapõyor. EVREN: Küresel sermayenin tüm kurallarõnõ eksiksiz uygulamaya koyan AKP iktidarõnõn tavrõ net olarak ortaya çõktõ. TEKEL çalõşanõ, AKP’nin gerçek yüzünü ortaya çõkardõ. KOZANOĞLU: Ne zaman çalõşan kesimler taleplerini dillendirmeye başlasa Erdoğan bayramlõk ağzõnõ açõyordu. AKP, yerel yö- netimlerin sağladõğõ olanaklar, bakanlar- dan sağlanan kadrolarla kendine sosyal, kendine demokrat oldu. TEKEL’le birlikte sosyal ve demokrat yanõ rafa kalktõ. TÜRKEL: Erdoğan, demokrasi havarisi kesil- mişti ama 60 gündür medya doğru bir bilgi- lendirme yaparak gizleri, gözler önüne serdi. LORDOĞLU: Çalõşanlar açõsõndan bakõldõ- ğõnda AKP’nin karnesi zaten parlak değildi. Şimdi iyice kõrõklarla doldu. TEKEL direni- şi bõçağõn kemiğe dayandõğõ bir nokta oldu- ğu için artõk gizlenemez bir hal aldõ. ÇELEBİ: AKP sermayenin çõkarlarõnõ savun- mak için ideolojik bir baskõ ve saldõrõ içinde. Marmaray işçilerinden protesto 393 İŞÇİNİN ATAMASI YAPILDI TEKEL çalışanları, bugün saat 11.00’de Çalışma Bakanlığı, perşembe gü- nü de aynı saatte Maliye Bakanlığı önünde kitlesel basın açıklaması yapacak. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - İşçi ve memur konfederasyon- larõ, TEKEL işçilerinin sorununun çözümü için TBMM Başkanõ ve Cumhurbaşkanõ Vekili Mehmet Ali Şahin ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan randevu iste- di. Türk-İş Genel Başkanõ Mustafa Kumlu, konfederasyonlar adõna randevu istedi. Konfederasyonlar, Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün yurtdõşõnda olmasõ ve çözümün ge- cikmemesi için TBMM Başkanõ ve Cumhurbaşkanõ Vekili Şahin’den randevu talebinde bulundu. Devletin zirvesinden randevu istemi KONFEDERASYONLAR(Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ) Akyıldız. Okay. Ateş. TEKEL’de çalışan 8 bin 364 işçiden 393’ünün 4/C kapsamında atamasının yapıldığı öğrenildi. Maliye Bakanlığı yetkililerinden edinilen bilgiye göre, 657 sa- yılı Devlet Memurları Yasası’nın 4/C maddesine göre kamu kuruluşlarında geçici personel statüsünde çalış- mak üzere eski 460 TEKEL işçisi müracaatta bulun- du. Bunların 393’ünün ataması, ikamet ettikleri iller- de istihdam edilmek kaydıyla yapıldı. 4-C MAHKEME YOLUNDA Türk-İş’e bağlı Tek Gıda-İş Sendikası, 4-C uy- gulamasının yürütmesinin durdurulması istemiy- le idare mahkemesine bu hafta dava açacak. Tek Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Tür- kel, temel gerekçede 4-C uygulamasının, anaya- sanın eşitlik ilkesi ile anayasanın 90. madde- si’nden yola çıkılarak uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunun ifade edileceğini kaydetti.