Katalog

CMYB C M Y B 24 ŞUBAT 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 4 yõl önce 17 kişinin öldüğü madende dün yine grizu patlamasõ oldu, 17 işçi daha yaşamõnõ yitirdi Aynı maden yine facia Vakõflar Genel Müdürlüğü, hastane arazisi üzerine otel ve rezidans yapõlmasõnõn söz konusu olmadõğõnõ belirtti MİYASE İLKNUR Bezmi Âlem Vakõf Gureba Hasta- nesi’nin kapatõlacağõ yolundaki ha- berler üzerine Vakõflar Genel Müdür- lüğü bir açõklama yaparak hastanenin kapatõlmasõnõn ve arazisi üzerine otel ve rezidans yapõlmasõnõn söz konusu ol- madõğõnõ belirtti. Vakõflar Genel Mü- dürlüğü yaptõğõ yazõlõ açõklamada, “Üniversite, bir araştırma ve eğitim hastanesi vasfını taşıyan Vakıf Gu- reba Hastanesi ile yalnızca organik bir bağ taşıyacaktır. Açıkça ifade edi- lirse Vakıf Gureba Hastanesi bir sağlık kurumu, Bezmi Âlem Valide Sultan Üniversitesi ise bir eğitim kurumudur. Bu iki yapı paralel amaçla, ayrı fonksiyonları yürüten iki kurum olarak varlıklarını sür- dürecektir” denildi. Hastanenin Hasdal’a taşõnmasõ ve bu- gün hizmet verdiği Vatan Cadde- si’ndeki 100 dönümlük arazisine otel ve rezidans yapõlacağõ, ihtiyaç sahibi has- talarõn ücret ödeyerek tedavi gövde- cekleri gibi iddialarõn asõlsõz olduğu be- lirtilen açõklamada şu bilgilere yer ve- rildi: “Vakıf üniversitesi, sağlık bi- limleri konusunda eğitim verecek olup, üniversitenin toplam dokuz daldan oluşan yapısı içinde sadece tıp fakültesi, Vakıf Gureba Hastanesi içindeki arsanın 19 bin 320 metre- kare kullanım hakkını almıştır. Bir mülkiyet değişimi söz konusu değil- dir. Tıp fakültesinde eğitim görecek öğrencilerin zaten bir eğitim ve araş- tırma amacıyla üniversitenin sadece tıp fakültesi burada konuşlandırıla- caktır. Eyüp’te TEM otoyolu ya- kınlarında bulunan vakıf arazisine ise yapılacak olan kompleks, bir otel ya da rezidans değil, üniversitenin kampusudur.” Personel dağıtılacak Hastanenin kapatõlmayacağõ belir- tilmesine karşõn gerek genel müdürlü- ğe bağlõ Vakõflar Meclisi’nin 405 No’lu kararõnda gerekse TBMM alt ko- misyonlarõnda kabul edilen kanun ta- sarõsõnda 657 sayõlõ yasaya tabi çalõ- şanlarõnõn tasarõ yasalaştõktan sonra en fazla altõncõ ayõn sonuna kadar bu statülerini sürdürebilecekleri, bu tarihten sonra akademik unvana sahip olanlar ile tõpta uzmanlõk öğrenimi görenlerin is- terlerse bu tarihten sonra 2547 sayõlõ YÖK Kanunu’na göre, diğer persone- lin ise 4857 sayõlõ İş Kanunu’na göre sözleşme imzalayarak üniversitede ça- lõşmalarõ öngörülüyor. Bir binada iki kurum Personelin 657 sayõlõ yasaya göre ça- lõşmakta õsrar etmeleri durumunda hastanenin yetişmiş deneyimli perso- neli Vakõflar Bölge Müdürlüğü veya Sağlõk Bakanlõğõ’na dağõtõlacak. De- neyimli personeli dağõtõlmõş, binasõna üniversitenin tõp fakültesi konuşlanmõş bir hastanenin nasõl araştõrma ve eği- tim hizmeti verebileceği belirtilmemiş. Üniversite bünyesine alõnacak perso- nel ile bu hizmetin yürütüleceği söy- leniyor. Hastanenin, laboratuvar ve di- ğer imkânlarõndan yararlanmak ama- cõyla üniversitenin uygulama hasta- nesine dönüşmesi ve bir binada iki ay- rõ kurumun nasõl hizmet vereceği de tartõşõlan konular arasõnda. Vakõf Gu- reba’nõn hastane hizmetinin sürdüğü bina üniversitenin uygulama hastane- si olarak devam edecek, tarihi binasõ ise tõp fakültesi olarak kullanõlacak. EYÜP’TEKİ KAMPUSU YAPACAK ŞİRKET NEYİ İŞLETECEK? Vakıf senedinde gelecekte bir Rüşdiye kurulmasın- dan söz edilmesini dayanak alan Vakıflar Mecli- si’nin üniversite kurarak bu istemi yerine getirdiği belirtilmesine karşın 1989 yılında da bu yönde alı- nan karara ilişkin Cumhurbaşkanlığı Devlet Denet- leme Kurulu ve YÖK, “Senette üniversite kurulma- sı yönünde bir irade beyan edilmediğini, rüşdiyeden söz edildiğini, vakıfların zorlama bir yorumla bunu üniversiteye dönüştürerek hukukun sınırlarını zor- ladığı, bir vakfın amacına bağlı bir yorumdan hare- ketle bir başka vakfın mal varlığının kullanılmasına hukuken imkân olmadığı” bildirilmişti. Eyüp’teki kampus binası için otel, rezidans ve alışveriş merke- zi yapımının projelendirilmediğini belirten genel müdürlük, kampusun yap-işlet-devret modeliyle in- şa edileceği bilgisini veriyor. Bu durumda kampusu yapacak şirket, yurt ve fakülte binalarını işleteme- yeceğine göre neyi işleteceği bilinmiyor. Vakõf Gureba kapatõlmõyormuş! MADEN SAHİBİ: BUNUNLA YAŞAMAK ZORUNDAYIZ ODAKÖY’DE HER YIL BİR KAZA OLUYOR TANİLLİ’NİN DURUMU İYİYE GİDİYOR İstanbul Haber Servisi - Şişli Florence Nightingale Hastanesi’nde tedavi gören gazetemiz yazarõ Prof. Dr. Server Ta- nilli’nin sağlõk durumunun her geçen gün daha iyi olduğu, antibiyotik tedavisi- nin sürdüğü belirtildi. Geçen cumartesi akşamõ rahatsõzlanarak hastaneye kaldõrõ- lan Tanilli, hastanenin cerrahi yoğun ba- kõm servisine alõnmõştõ. Florence Nigh- tingale Hastaneleri Genel Direktörü Şişli Florence Nightingale Hastanesi Genel Tõbbi Koordinatörü Dr. Mücahit Atma- noğlu, Tanilli’nin ateşinin ve enfeksiyo- nun kontrol altõna alõndõğõnõ belirterek, “Yoğun bakımdan çıkarıldı, şu anda serviste antibiyotik tedavisi sürdürü- lüyor. Enfeksiyon durumu azaldı. Ge- nel durumu da daha iyi” dedi. İstanbul Haber Servisi - DİSK Genel Başkanõ Süleyman Çelebi ile yö- netim kurulu üyeleri, ye- niden CHP İstanbul İl Başkanõ seçilen Gürsel Tekin’i ziyaret etti. Eski kuvvet komutanla- rõnõn “Balyoz Darbe pla- nı” iddiasõyla gözaltõna alõnmalarõnõ değerlendiren Çelebi, “İçtenlikle ger- çekten bir sorgulanma yapılacaksa bu ülkede darbe yapanların, bili- nen darbecilerin sorgu- lanması gerekiyor. Eğer gerçekten demokrasi dı- şı sorunların üzerine gi- dilmek isteniyorsa hâlâ faili meçhul birçok cina- yetin ortaya çıkarılması gerekiyor. 1 Mayõs’õn Taksim’de kutlanmasõna ilişkin sorularõ da yanõtla- yan Çelebi, “Bizim ısrar- larımızın çok da ötesin- de bu toplumun büyük bir bölümünün iradesi Taksim’dir. 1 Mayıs’ı biz Taksim’de kutlaya- cağız” diye konuştu. Erken seçim çağrısı Gürsel Tekin de Türki- ye’nin önemli bir süreçten geçtiğini vurguladõ. TE- KEL işçilerine yönelik iktidarõn tavrõnõn demok- rasiye “kara bir leke” olarak geçeceğini vurgu- layan Tekin, “Önümüz- deki dönemde bu ger- ginliklerin de ivedilikle ortadan kalkabilmesi için Başbakan’ın kendi- sine de, Türkiye’ye de yapabileceği en büyük iyilik hemen erken seçi- me gitmektir” dedi. İstanbul Haber Servisi - Türkiye Kas Has- talõklarõ Derneği Başkanõ, gazetemiz ya- zarõ Prof. Dr. Coşkun Özdemir, derne- ğin Yeşilköy’deki binasõnõn İstanbul Bü- yükşehir Belediyesi’nce 2 Mart tarihine kadar boşaltõlmak istenmesine tepki gös- terdi. Prof. Özdemir, 32 yõldõr derneğin yöneticiliğini yaptõğõnõ anõmsatarak “Bir avuç özverili insanla birlikte, sayıları 100 bini bulan kas hastalarına yar- dımcı olmaya, onların yaşam kalitesini yükseltmeye çalışıyoruz” dedi. Derne- ğin uluslararasõ alanda da ilgi gördüğünü dile getiren Özdemir, şunlarõ söyledi: “Son projemiz Oxford ve Londra üni- versitelerinden destek aldı. Şimdi bu derneği büyükşehir belediyesi 18 yıldır barındığı binadan gerçekdışı gerekçe- lerle çıkarmak istiyor. İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın haberi var mı bilmiyo- ruz. Randevu rica ettim cevap gelme- di. Destekçilerimizle birlikte bu cinne- ti önleyelim, hastalarımızın tedirginli- ğini giderelim istiyoruz.” ÖZDEMİR: GELİN BU CİNAYETİ ÖNLEYELİM ? Tedavisine devam ediliyor ? Kas Hastalıkları Derneği BDP binasında arama VİRANŞEHİR (AA) - Şanlõurfa’nõn Viranşehir ilçesinde, polis ekiplerinin, mahkeme kararõ ile Barõş ve Demokra- si Partisi (BDP) İlçe Başkanlõğõ’na ge- lerek yaptõklarõ arama yaklaşõk 4 saat sürdü. Partililer, polislerin “yasadõşõ dergi satan kişilerin, bunlarõ BDP’den aldõklarõnõ ifade ettiklerini”, aramanõn bunun üzerine yapõldõğõ açõklamasõnda bulunduğunu söylerken polis ekipleri; 1 koli ve 3 zarfta topladõğõ bazõ dokü- manlarõ alarak binadan ayrõldõ. AİHM’den Aczmendi kararı STRAZBURG (ANKA) - AİHM, “Aczmendi” tarikatõ üyesi 127 kişinin 1997’de yaptõğõ şikâyet üzerine açõlan davayõ karara bağladõ. Kararda söz ko- nusu kişilerin 1996’da Kocatepe’de bir dini törene katõldõktan sonra Ankara so- kaklarõnda dini kõyafetler giydikleri ge- rekçesiyle mahkûm olduklarõ kaydedil- di. AİHM, Ankara’daki sokaklarõn “ka- musal alan” olmadõğõnõ belirterek, şal- var ve türban ile dolaşmanõn suç oluş- turmayacağõnõ bildirdi. Mahkeme, Tür- kiye’yi şikâyet eden 127 tarikat üyesine tazminat olarak 10’ar Avro, mahkeme masraflarõ olarak da toplam 2 bin Av- ro’yu ödemesine hükmetti. Mahruki Everest yolunda İstanbul Haber Servisi - AKUT Baş- kanõ ünlü dağcõ Nasuh Mahruki, Eve- rest Dağõ’na yeniden tõrmanacak. Bun- dan 15 yõl önce “Dünyanõn Çatõsõ” ola- rak nitelendiren 8848 metrelik Everest Dağõ’na çõkmayõ başaran ilk Türk dağcõ olan Mahruki, 30 Mart’ta başlatacağõ tõrmanõşõnõ, en geç 3 Haziran’a kadar tamamlamaya çalõşacak. Mahruki, “Da- ha önce tõrmanõşõmõ kuzeyden yapmõş- tõm. Bu sefer güneyden zirveye çõkma- ya çalõşacağõm” dedi. Mahruki, Eve- rest’e oksijen desteği almadan tõrmana- rak, bir ilki daha başarmaya çalõşacak. Maltepe’de okul eylemi İstanbul Haber Servisi - Maltepe’de deprem riski nedeniyle iyileştirme kara- rõ alõndõğõ belirtilen Vasfi Rõza Zobu İlköğretim Okulu’nun öğrenci ve veli- leri, güçlendirilmeden vazgeçilerek, ye- rine yeni bir okul yapõlmasõ için eylem yaptõlar. İlk derse girmeyerek, “Yeni okul isteriz” sloganlarõ atan öğrenciler adõna konuşan Okul Aile Birliği Başka- nõ Necla Tüzün Korkmaz, çocuklarõnõn can güvenliği olmadan eğitimlerine de- vam ettiklerini söyledi. Bavulda 7 kilo uyuşturucu İstanbul Haber Servisi - İberia Hava- yollarõ uçağõyla sabah 04.50 sõralarõnda Madrid’e gitmek için Atatürk Havali- manõ Dõş Hatlar Terminali’ne gelen Türk asõllõ Hollanda vatandaşõ Y.K, va- lizini terminal giriş kapõsõndaki X-Ray cihazõna koydu. Valizdeki yoğunluktan şüphelenen özel güvenlik görevlileri yaptõklarõ incelemede “zulalanmõş” halde olduğu belirtilen 7 kilogram ero- in buldu. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube Müdürlüğü polislerine teslim edilen yolcu, ifadesi alõndõktan sonra savcõlõğa sevk edildi. Gemiden yardım çağrısı ÇANAKKALE (Cumhuriyet) - Ege Denizi’nde, bir hafta önce karaya otu- ran Moldova bandõralõ “Elf” adlõ kuru yük gemisinin kaptanõ yardõm talebinde bulundu. Yardõm talebinin ardõndan, bölgeye giden Kõyõ Emniyeti Genel Müdürlüğü’ne ait “Kurtarma-2” ve “Söndüren-4” römorkörleri gemiyi kur- tarma çalõşmalarõna başladõ. Tüp yüklü kamyon alev aldı KIRIKKALE (AA) - Kõrõkkale’deki gaz dolum tesisinden 400’ün üzerinde mutfak tüpü yükledikten sonra hareket eden Sait Daşdan yönetimindeki kamyondaki tüp- ler, Kõrõkkale-Ankara karayolunda aniden alev aldõ. Diğer sürücülerin haber verme- siyle yangõnõ fark eden Daşdan, araçtan atlayarak kurtulmasõnõn ardõndan olayõ jandarma ve itfaiyeye haber verdi. Yan- gõn uzun uğraşlarõn ardõndan söndürüldü. Çelebi: 1 Mayıs’ta Taksim’deyiz DİSK Başkanõ, yeniden seçilen CHP İstanbul İl Başkanõ Gürsel Tekin’i ziyaret etti DİSK Başkanı Süleyman Çelebi ve yönetim kurulu üyeleri, CHP İstanbul İl Baş- kanlığı’na yeniden seçilen Gürsel Tekin’i ziyaret ederek bir süre görüştü. COŞKUN YAMAN BALIKESİR - Balõkesir’in Dur- sunbey ilçesinde Erhan Ortaköy- lü’ye ait maden ocağõnda meydana gelen grizu patlamasõnda 17 işçi ya- şamõnõ yitirdi, 29 işçi yaralandõ. Ay- nõ maden ocağõnda 4 yõl önce yaşa- nan benzer bir olayda yine 17 işçi öl- müş, 7 işçi yaralanmõştõ. Olay sonrasõ yapõlan incelemelerde maden oca- ğõnda havalandõrmanõn yeterli olma- dõğõ ve patlamaya antigrizu özelliği ta- şõmayan elektrik kablolarõnõn neden olduğu bildirilmişti. Balõkesir’in Dursunbey ilçesine bağlõ Odaköy’de Şentaş Madencilik’e ait kömür ocağõnda dün saat 17.30 sõ- ralarõnda grizu patlamasõ meydana geldi. Patlamanõn 500 metre derinli- ğindeki madenin 250. metresi civa- rõnda meydana geldiğini belirtilirken kapõya yakõn yerde bulunan 32, işçi arkadaşlarõnõn yardõmõyla madenden çõktõ. İlk müdahaleleri maden alanõnda yapõlan yaralõ işçiler olay yerine ge- len ambulanslarla Dursunbey Devlet Hastanesi’ne kaldõrõldõ. Aileler yıkıldı Dursunbey Devlet Hastanesi Baş- hekimi Harun Armağan hastaneye getirilen 9 yaralõdan Engin Tanrı- kulu’nun yaşamõnõ yitirdiğini, vü- cutlarõnõn çeşitli yerlerinde yanõklar bulunan yaralõ işçiler Mehmet De- mirel, Ahmet Karaca, Hasan Hü- seyin Karaca, Davut Yaren, Talat Tanrıkulu ve Celal Açık’õn Balõ- kesir’deki hastanelere sevk edildiği- ni bildirdi. Diğer hastanelere kaldõrõlan yara- rõlardan peş peşe ölüm haberleri gel- di ve 4 işçinin daha yaşamõnõ yitirdiği açõklandõ. Bazõ yaralõlarõn durumla- rõnõ ağõr olduğu ve ölü sayõsõnõn ar- tabileceği bildirildi. Bazõ yaralõlarõn durumlarõnõ ağõr olduğu ve ölü sayõ- sõnõn artabileceği bildirildi. Patlama sõrasõnda madende bulunan 12 işçiyi kurtarmak için bölgedeki si- vil savunma ekipleri seferber oldu. Yoğun gaz nedeniyle madene güç- lükle girebilen kurtarma ekipleri kõ- sa sürede 12 işçinin cesedine ulaştõ. Ölenler arasõnda maden mühendisi Özgür Seçkin’in de bulunduğu öğrenildi. Olayõn duyulmasõnõn ar- dõndan madende çalõşan işçilerin ya- kõnlarõ olay yerine ve hastanelere akõn etti. Ölüm haberleri üzerine maden ocağõ çevresinde işçi ya- kõnlarõnõn feryatlarõ yükseldi. Balõkesir Valisi Yılmaz Arslan, olayõn gaz patlamasõ sonucu meyda- na geldiğini açõklarken, madenin dü- zenli olarak denetlendiğini savundu. ‘Havalandırma yeterli değil’ raporu verilmişti Ortaköy’e ait aynõ maden ocağõn- da 2006 yõlõnda meydana gelen gri- zu patlamasõnda yine 17 işçi yaşamõnõ yitirmiş 7 işçi yaralanmõştõ. Olaydan bir gün sonra Manisa’nõn Soma ilçe- sindeki Ege Linyit İşletmesi’nden gelen 5 kişilik bilirkişi heyetinin yaptõğõ inceleme sonucunda, maden ocağõnda havalandõrmanõn yeterli ol- madõğõ ve patlamaya antigrizu özel- liği taşõmayan elektrik kablolarõnõn neden olduğu bildirilmişti. Patlamanõn bir yõl öncesinde de maden ocağõnda denetim yapan Ça- lõşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlõğõ ekiplerinin yeterli önlem alõnmadõğõ için maden şirketine cezai işlem uy- guladõğõ öğrenildi. Balõkesir’in Dursunbey ilçesine bağlõ Odaköy’de bulunan kömür ocağõnda dün akşam grizu patlamasõ meydana geldi. Patlama sõrasõnda 12 işçi yaşamõnõ yitirdi, madenden çõkarõlan 5 işçi ise hastanede öldü. 29 yaralõdan bazõlarõnõn durumlarõnõn ağõr olduğu ve ölü sayõsõnõn artabileceği belirtildi. Odaköy’de meydana gelen iki ayrı kazada 34 maden işçisine mezar olan madenin sahibi Erhan Ortaköylü, dünkü kazanın 500 metre derinliğindeki madenin 250’nci metresi civa- rında meydana geldiğini belirtti. Ortaköylü, yanmanın meydana geldiği bölgeden kapıya doğru bölümdeki işçilerin, kendi imkânla- rıyla ocaktan çıktığını anlattı. Ortaköylü, “Akşam saat 18.00’de madende kaza olduğu haberini aldım. Sorumlu arkadaşlara ulaş- maya çalıştım. Telefonlarla ulaşamadığım için derhal ocağa geldim. Burada bir gaz yanması olmuş. Küçük bir kaza değil. Allah kimsenin başına vermesin ama biz madenci- ler bununla yaşamak zorundayız” dedi. 1 Haziran 2006’da 17 maden işçisinin yaşamı- nı yitirdiği Odaköy’de hemen her yıl bir maden kazası meydana geliyor. 2006’daki büyük kazanın ardından 24 Şubat 2007’de Özçevre Madencilik’e ait kömür ocağında göçük meydana geldi, 3 işçi öldü. 14 Ocak 2008 günü Odaköy’deki bir madende gö- çük meydana geldi. 2 işçi öldü. 5 Mart 2009 günü Odaköy’deki bir maden ocağın- da grizu patlaması meydana geldi, 9 kişi yaralandı. Son büyük maden faciası ise Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde 11 Aralık 2009 tarihinde meydana gelmişti. Bükköy Madencilik’e ait kömür ocağında grizu patlaması sonucu 19 işçi ölmüştü.