18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 24 ŞUBAT 2010 ÇARŞAMBA 6 HABERLER AVRUPA GÜRAY ÖZ Memleketin Halleri Musluktan akan sıcak su birdenbire kesilince İngiliz anahtarını kapıp hışımla işe girişecekken, “dur” dedi oğlum, “o senin yapabileceğin iş değil”. O sırada elektrik süpürgesi “pof” diye topladığı tozu dışarı salıverdi. “Tamam” dedim, “işte bunu biliyorum ben, torbası yerinden çıkmış”. Hemen açtım kapağını süpürgenin ve yeni torbayı takmaya niyetlendim. Başka bir modele ait olduğu için uymayan torbayı kesip biçip uydurdum. Karımdan takdir beklerken “Gene poflar o, sen git yazını yaz” dedi bu defa kızım. Ben de bildiğimi sandığım işe döndüm. Peki neyi biliyorum ki ben? Memlekette bir şeriat tehlikesi olmadığını biliyorum. Ta başından beri ABD planlarının Türkiye için “ılımlı İslam” ceketini uygun gördüğünü, bu üstümüze oturmayan ceketi giydirebilmek için içeriden, dışarıdan yıllardır yoğun, zahmetli bir çaba içine girenlerin sonunda başardığını biliyorum. Nereden biliyorum? Irak’tan gelen Nakşi şeyhini karşılamak, arabasına ellerini sürebilmek için 20 bin kişinin toplanmasından biliyorum. Cüppeli Ahmet Hoca’nın akıllara seza konferansını dinlemek için 9 bin kişinin Kayseri’de spor salonunu harem selamlık, hıncahınç doldurmasından biliyorum. İçki yasağının bir sağlık sorunu değil, ılımlı İslamın bir işareti olarak, sinsi bir şekilde memleketin taşrasına hâkim olduğunu, metropollere uzandığını ve oralarda da artık mahalle mahalle egemenlik kurduğunu biliyorum. İktidarın artık kavi, muhkem olduğunu bildiğim için biliyorum. Generallerin gözaltına alınmasından biliyorum. “Bundan sonra fişleme sırası bizde” diyen muhterem milletvekilinden biliyorum. “Şeyini şey ettiğimin şeyi” diyen, “Kutlu yolumuzdan bizi kimse döndüremez” diyen bakanın artık gazetecilerin yüzüne tükürmesinden biliyorum. Cemaatleri soruşturan savcının kendisini hapiste bulmasından, cemaatlere dokunanın ellerinin yanmasından biliyorum. Ankara’da Sakarya Caddesi’nde direnen Tekel işçilerinin çadırlarının her an yıkılması ihtimalinden biliyorum. İşte gördüğünüz gibi biliyorum. İnsan bir şeyleri biliyorsa bir şeyleri de bilmiyor demektir. Peki ne bilmiyorum ben? Yarın ne olacağını bilmiyorum. Bizim gazetenin ta başından beri Tekel işçilerinin haberlerini veren, hakkını hukukunu savunan iki üç ulusal gazeteden biri olduğunu bilen sol cenahtan arkadaşların gazeteye vurmak için neden sürekli fırsat kolladıklarını bilmiyorum mesela. Bunlardan biri geçenlerde bizim boş böğrümüze sıkı bir yumruk salladı. Anladım, bizi beğenmiyor. Daha sıkı, daha solcu olmamızı istiyor. “Siz nasıl olur da size küfredenlere, İlhan Selçuk, Mustafa Balbay gözaltına alındığında ‘yetmez, hepsini alın’ diyenlere sayfalarınızı açarsınız” diye açık mektup yazıyor, TV kanalında senaryolar uyduruyor. Açarız biz, yüce gönüllülüğümüzdendir zahir! Ama en komiği bize uygun gördüğü “sosyalistimsi” unvanıdır ki, insan gülmekten katılıyor okuyunca. Oysa işte tam da bu nedenle kendilerinin neden bir türlü gazete yapamadıklarını anlamaları gerektiğini düşünüyorum da artık tutuyorum kendimi. Bilmiyorum neden böyle berbat bir yazı yazar sol cenahın bu velut kalemi? Daha başka bilmediklerim de var, bildiklerimi fersah fersah geride bırakan. Tamam ben bilmiyorum da peki siz biliyor musunuz, Mustafa neden yatıyor içeride? “Görmüş geçirmiş”, “tecrübeli” gazeteciler meslektaşları hapiste kalsın diye savcılığa soyunurken gazetecilerin yüzüne tükürülsün, aşırı giden içeride tutulsun, dışarıda kalanlar birbirine girsin, gazete nedir bilmeyenler gazetecilik dersleri versin diye mi? Öyledir herhalde. Ne de olsa memleketin hali gibidir halimiz. e-posta: [email protected] Turgut Kazan liderlerle görüştü TBMM (AA) - Tutuklu bulunan Erzincan Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in avukatlarõndan Turgut Kazan, dün Meclis’te BDP Genel Başkanõ Selahattin Demirtaş’õ ziyaret etti. Demirtaş, gazetecilere yaptõğõ açõklamada, Cihaner’in avukatlarõndan Turgut Kazan’õn kendileriyle görüştüğünü, bir dosya bõraktõğõnõ ve kõsa bir bilgilendirme yaptõğõnõ söyledi. CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal ile parti genel merkezinde bir araya gelen Turgut Kazan, Meclis’te de MHP lideri Devlet Bahçeli ile görüştü. TRT’den ‘başarılı’ savunması ANKARA (AA) - TRT Genel Müdürlüğü’nden “Balyoz Planõ” iddialarõ soruşturmasõ ile ilgili haberlere ilişkin yapõlan açõklamada, “TRT, ‘Balyoz Planõ’ haberlerini rakiplerinden 2 saat önce duyurarak habercilik başarõsõna imza atmõştõr. TRT’nin habercilik başarõsõnõ kõskanõp komplo yorumlarõ yapanlar, her şeyden önce emniyet, valilik, adliye muhabirlerinin olup olmadõğõnõ iyi düşünmelidirler” denildi. Altındağ hakkında soruşturma izni BODRUM (AA) - Aydõn Bölge İdare Mahkemesi, Muğla’nõn Bodrum ilçesi Yalõ Beldesi Belediye Başkanõ İsmail Altõndağ’a “görevi kötüye kullanma” iddiasõyla soruşturma açõlabileceğine hükmetti. Haydar Kömürcü, Belediye Başkanõ Altõndağ hakkõnda, 2009 yerel seçimleri öncesi yaptõğõ inşaatta belediyenin iş makinelerini ve belediye işçilerini çalõştõrdõğõ, beldede 2. derece sit alanõnda kõyõ imar planõna aykõrõ inşaat yapõldõğõ, inşaat alanõnda birisi heykel olmak üzere antik değeri yüksek birçok eser bulunduğu halde müze müdürlüğüne sadece heykelin teslim edildiği, heykelin teslimi için 4.5 ay beklendiği iddiasõyla Bodrum Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na suç duyurusunda bulunmuştu. İÜ İletişim’de 60. yıl etkinliği İstanbul Haber Servisi - İstanbul Üniversitesi (İÜ) İletişim Fakültesi’nin 60. yõlõ etkinlikleri çerçevesinde “Deneyim Düş Gücünü Öldürür Mü? ” konulu panel düzenlendi. Panele konuşmacõ olarak katõlan Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanõ Prof. Dr. Haluk Gürgen, Balyoz operasyonu ve Ergenekon soruşturmasõna değinerek basõnõ eleştirdi. Gürgen, “Ergenekon, Balyoz soruşturmalarõ ile gündemin tüketildiği görülmektedir. Hemen adõnõ koyalõm, hemen sonucu görelim istiyoruz” dedi. Çöp kutusunda G-3 mermileri İZMİR (AA) - İzmir’in Buca ilçesi Şirinyer semtindeki bir dere yatağõ yanõnda bulunan çöp kutusunda mermiler olduğunu fark eden vatandaşlar, durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen ekipleri yaptõklarõ incelemede, çöpe atõlmõş 13 adet G-3 piyade tüfeği mermisi bulundu. AKP’de ‘fişlemeci’ Doğan ve muhalefete ‘kanõ bozuk’ diyen Aydoğmuş disipline sevk edildi Ağõz bozma furyasõ İsmailağa cemaatine yönelik soruşturmada telefon konuşmalarõ iletişim tespit tutanağõna yansõdõ Albayrak’tan Doğan için ağõr sözler İstanbul Haber Servisi - Yeni Şafak ga- zetesi sahibi Ahmet Albayrak’õn İsmai- lağa cemaatine ilişkin soruşturma kapsa- mõnda Erzincan Sulh Ceza Mahkemesi ka- rarõyla dinlenen telefon konuşmalarõnda, Basõn İlan Kurumu’nda yönetim değişik- liğine ilişkin girişimleri önemli bir yer tu- tuyor. Albayrak’õn, Basõn İlan Kurumu’na “Aydın Doğan’ın köpeklerinin hâkim ol- duğunu, adamlarını yönetim kuruluna sokmayacağını” belirterek “Vakıf- bank’tan ciddi bir ilan istediği” ortaya çõktõ. T24 haber portalõnõn haberine göre, “Basın İlan Kurumu’na Aydın Do- ğan’ın köpekleri hâkim, Aydın Do- ğan’ın adamlarını yönetim kuruluna sokmayacağım” sözleri “iletişim tespit tutanakları”na yansõyan Ahmet Albayrak, bu konuda Başbakanlõk’ta yüksek düzey- li görevlilerle de görüşmeler yapõyor. Al- bayrak, Basõn İlan Kurumu yönetimi için, ilgili üniversite öğretim üyeleri konusun- da da girişimlerde bulunuyor. Bir telefon görüşmesinde muhatabõnõn “Aleyhinde at- madan reklam vermemişti” dediği Al- bayrak, bir başka muhatabõyla konuşurken “Vakıfbank’tan ciddi bir ilan” istiyor. Ahmet Albayrak’õn mahkeme kararõyla dinlenen telefon konuşmalarõnda, Basõn İlan Kurumu’ndaki girişimleri önemli bir yer tutuyor. İkinci itiraz da reddedildi ERZURUM (Cumhuriyet) - Cemaatlere yönelik soruş- turma başlattõktan sonra İrtica ile Mücadele Eylem Planõ’nõ uygulamaya koyduğu gerek- çesiyle Ergenekon soruştur- masõ kapsamõnda tutuklanan Erzincan Cumhuriyet Başsav- cõsõ İlhan Cihaner ile ilgili dosya Erzurum’a ulaştõ. Ciha- ner’in avukatlarõnõn tutuklu- luk kararõna yaptõğõ ikinci itiraz da dün reddedildi. Cihaner hakkõndaki dosyanõn İstanbul Cumhuriyet Başsav- cõlõğõ’nca “yetkisizlik” kara- rõyla Erzurum’a geri gönderil- diğini anõmsatan avukat Tur- gut Kazan, dosyanõn savcõlar tarafõndan incelenmeye baş- landõğõnõ ifade etti. Cihaner’in avukatlarõnõn tahliye talebini Erzurum 2. Ağõr Ceza Mahke- mesi heyeti, ikinci kez reddet- ti. Cihaner’in avukatlarõndan Hamit Sekman karara üçüncü kez itiraz edeceklerini belirte- rek “Üzgünüz. Karara karşı Diyarbakır Özel Yetkili Mahkemesi’ne itirazda bu- lunacağız” dedi. Cezaevinde tutuklu bulunan Cihaner ise çeşitli heyetler ken- disini ziyaret ettiği için yakõn- larõndan takõm elbise istedi. Bunun üzerine kardeşi Orhan Cihaner, Erzincan’dan 2 adet takõm elbise getirdi. Bir kadõn avukat da dün Cihaner’in elbi- selerini teslim etmek için ce- zaevi yönetimine başvurdu. Ancak Cihaner’in bu talebi “prosedüre uygun olmadı- ğı” gerekçesiyle reddedildi. İLHAN CİHANER Erzincan Cumhuriyet Başsavcõsõ Cihaner ile görüşmesi yayõmlandõ Kadir Özbek de dinlenmiş ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Kadir Özbek, Erzincan Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in evinde ve makamõnda ara- ma yapan savcõyla görüşerek sicil num- arasõnõ istediği yönündeki iddialara iliş- kin olarak, “Kurul adına Türkiye Cumhuriyeti’nin bir başsavcısının makamında ve evinde yapılan ara- manın niteliğini öğrenmek amacıyla yaptığım bir görüşmedir. Belli ki te- lefonumuz da dinlenmiştir” dedi. HSYK’ye girişinde gazetecilerin so- rularõnõ yanõtlayan Özbek, “Ben hâ- kimlerin, savcıların sicil numarasını niye isteyeyim ki? Bütün savcıların si- cil numaraları benim önümde ve bilgisayarımda duruyor” dedi. HSYK Başkanvekili Özbek, arama yapan savcõyla görüşüp görüşmediğine ilişkin soruya da şöyle yanõt verdi: ‘Tamamını yayınlasınlar’ “Elbette görüştüm. Görüştüm der- ken İlhan Bey’in makamında bir arama yapıldığı söylenince Kurul olarak bilgi almak maksadıyla sant- ral sekreterlerimiz vasıtasıyla görüş- tük. Eşiyle (Cihaner’in eşi) görüştüm. Evde arama yapıldığını ifade ettiler. ‘Savcõ Bey’i veriyorum’ dedi. Bir sav- cı arkadaşımızın sesini duydum. Adı- nı söyledi, anlayamadım. Çok hafif ge- liyordu. ‘Adõnõzõ anlayamadõm affe- dersiniz Savcõ Bey’ dedim. Tekrarla- dı. Böyle bir görüşmemiz oldu. ‘Ara- ma yapõyoruz efendim’ dedi. Ben de ‘Kolay gelsin’ dedim. Eşine geçmiş ol- sun dedim. Daha sonra İlhan Bey ken- disi aradı. Makamından aradığını söyledi. Arama yapıldığını, gözaltı uy- gulayacaklarını ifade etti. Kendisinin direneceğini söyledi. ‘Böyle şey olmaz, sakõn ha’ dedim. Bu şekilde bir gö- rüşmemiz oldu. Onun dışında her- hangi bir şey söz konusu değildir. Ku- rul adına Türkiye Cumhuriyeti’nin bir başsavcısının makamında ve evin- de yapılan aramanın niteliğini öğ- renmek amacıyla yaptığım bir gö- rüşmedir. Belli ki telefonumuz da dinlenmiştir. Aynen konuştukları- mızı yayımlarlarsa kamuoyu daha da güzel bilgi sahibi olur. Belki bir şeyin karşılığı olarak bunu gündeme ge- tirdiler. Bunlar çok yanlış şeyler.” Ahmet Albayrak: Genel kurul üyesi- yiz, Vakõflar Bankasõ’nõn ilanlarõnõ Basõn İlan’dan geçirmeden veriyor- muşlar. Ona efendim Basõn İlan karşõ çõktõ. Karşõ çõkmasõnõn sebebi de şu: Aydõn Doğan efendim o Basõn İlan’dan geçmeyince o alamõyor ya oradan ilan. Onun adamlarõ, köpekle- ri Basõn İlana hâkim anlõyor musun? Mesela orda çoğunluk onlarda. Aley- himizde bir karar aldõrdõlar orda. Resmi Gazete’de yayõmlanacağõnõ şey yaptõlar yani bir enteresan bir karar çõktõ oradan da. İnşallah şimdi değiş- tireceğiz, önümüzdeki haftadan sonra yönetimi de... Senin burada tanõdõğõn yok mu ya bizim televizyonun... Ahmet Albayrak: Şimdi bak İstan- bul Üniversitesi Suat Sezgin, (Suat Gezgin kastediliyor) İstanbul İletişim Fakültesi Dekanõ bu. Mehmet Bakar (İl Sağlõk Müdürü): İletişimin dekanõ Süha ve... Albayrak: Evet Suat Keskin bir de efendim Gülserin Gelgel (Prof. Dr. Günseli Gelgel kastediliyor). Bakar: Gülserin Gelgel, tamam abi. Albayrak: Bu iki tanesi tamam. Bakar: Tamam abi sağ olasõn. Bakar: O giden rektör, aralõk ayõn- da atamõş onlarõ abi. Albayrak: Atamõşlar biliyorum. Bakar: Yani bu rektöre bõrakmadan süre aralõk ayõ dolunca, eski rektör gideceği zamanlarda bu atamayõ yap- mõş. Albayrak: Değiştiremez mi onlarõ şimdi? Bakar: Abi o belli bir süre için ata- nõyorlar ya. Maalesef durum böyle, ha onun yapabileceği bir şey var, bu arkadaşlara baskõ yapacak yani. Albayrak: Yapar mõ onu? Onlarla nasõl arasõ? Bakar: Rektördür, onu yaptõracam, en azõndan konuşturacaz. Sen ne isti- yorsun abi orda? Albayrak: Orda yönetim kurulu üye- si var, yönetim kurulunda bu birisi, Aydõn Doğan’õn adamlarõ şu anda or- da, 2-3 tane adamõ var. Onlarõ işte eğer bunlar bizden olsalardõ bu Aydõn Doğan’õn adamlarõ vardõ 2-3 tane, onlarõ yönetim kuruluna sokmaya- cam. Genel kurulda biz şimdi 36 kişi- yiz, şu anda 17 kişiyiz. Eğer o 2 kişi bizden olsaydõ 19 olacaktõk. X: Benim ben bu piyasadaki her reklamcõyõ tanõrõm. Ama bu söyledi- ğin yerlerin işlerini kesinlikle ben yapmõyorum, benimle bir alakasõ yok ama bu piyasadaki herkesi tanõrõm özellikle Vakõflar Bankasõ’nõ yapan adamõ üç defa çağõrõp söyledim ta- mam mõ? Albayrak: He. X: Ama Halkbank, Ziraat Bankasõ bunlarõn işini kim yapar, ne yapar bil- miyorum. Vakõflar Bankasõ da zaten hem Yeni Şafak’a hem de NET TV’ye şu ana kadar ilan verdi. Albayrak: Bizi bir koysun her sefer yani 24’e ne veriyorsa veya bilmem bize de versin aynõsõnõ. Bayağõ sõkõntõ- dayõz. Ya bu şeyle Vakõflar ile bir gö- rüş de... X: Tamam abi. Albayrak: Bu bir arsa meselesi var Mehmet Sevigen falan filan gündem- deydi, onunla ilgili bir haberin var mõ? X: Ya onunla uğraştõk böyle çok net bir şey bulamadõk ama var bir şey ya- ni az bir şey var. Albayrak: Gazetede onu vermeyin onu. X: Vermeyelim mi? Albayrak: Vermeyin. X: Tamam tamam. Albayrak: Ona dokunmayõn. X: Tamam abi. Albayrak: Tam sağlam bilgiler elde olmayõnca onu şey yapmayõn. BAROLARDAN TEPKİ ‘Yargı bağımsızlığına gereksinim var’ SAMSUN / HATAY (Cumhuriyet)- Erzin- can Cumhuriyet Baş- savcõsõ İlhan Ciha- ner’in tutuklanmasõyla HSYK ve Adalet Ba- kanlõğõ arasõnda başla- yan kriz nedeniyle açõk- lama yapan barolar ve sivil toplum kuruluşlarõ yargõnõn yõpratõlmamasõ gerektiğini vurguladõ. Samsun Barosu Baş- kanõ Necat Anıl, yargõ bağõmsõzlõğõ ve tarafsõz- lõğõnõn geliştirilmesine her zamankinden daha fazla gereksinim oldu- ğunu belirterek “Hu- kukçular, bugüne ka- dar olduğu gibi bun- dan sonra da huku- kun üstünlüğünden, yargı bağımsızlığından, ülkemizde demokrasi- nin eksiksiz ve kesinti- siz uygulanmasından yana olacak, yargı ken- di içerisinde yasalarla belirlenmiş olan usul çerçevesinde doğrula- rı bulacaktır” diye ko- nuştu. ADD Samsun Şube Başkanõ Birol Yelekin de Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kurulu’ndan Adalet Bakanlõğõ’nõn çe- kilmesi gerektiğini vur- guladõ. Hatay Barosu adõna bir açõklama yapan avu- kat Sinan Akgöl de hâ- kimlerin idari bakõmdan Adalet Bakanlõğõ ile olan bağlõlõklarõnõn ta- mamen sona erdirilme- si gerektiğini belirtti. Akgöl, açõklamasõnda “Soruşturmaların be- lirli siyasi hesaplaş- malara yol açılmadan hukuk içinde yürü- tülmesi, siyasilerin da- vadan elini çekmesi, hukukun egemen kı- lınması zorunludur” ifadesini kullandõ. ALBAYRAK’IN KONUŞMALARININ BAZI BÖLÜMLERİ HSYK Başkan- vekili Kadir Özbek, Ciha- ner’le görüş- mesi hakkında “Kurul adına Türkiye Cum- huriyeti’nin bir başsavcısı- nın makamın- da ve evinde yapılan arama- nın niteliğini öğrenmek amacıyla yaptı- ğım bir görüş- medir” dedi. SEYFETTİN METE ÇORUM - AKP Çorum Milletvekili Ahmet Aydoğmuş, “AKP iktidarına karşı çıkan- ların kanını tahlile yollamak gerekir. Bu ka- nı bozuklar gizli sözleşmeler yaparak iha- net etmişlerdir” dedi. AKP, iktidar karşõtla- rõna “kanı bozuklar” diyen Çorum Milletvekili Aydoğmuş ile “fişleme sırası bize geldi” di- yen Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan hakkõnda inceleme başlattõ. AKP’li Doğan, “Kim muhafazakâr, kim ramazanda oruç tutuyor, hepsini fişlemiş- ler. Ee şimdi biz onları fişliyoruz. 40 sene on- lar bu halka yaptı, inşallah sıra bizde. Yap- maya çalıştığımız bu” demişti. Doğan daha sonra yaptõğõ açõklamada, “sözlerinin mak- sadını aştığını” belirterek, “Sözlerim üç, dört günden beri basında yer alıyor. Bu durum, AKP’yi sıkıntıya soktu” dedi. Yapõlacak in- celeme sonucunda hangi karar çõkarsa çõksõn itiraz etmeyeceğini kaydeden Doğan, “Par- tinin vereceği karara uyacağını” ifade etti. Doğan’õn ardõndan AKP Çorum Milletvekili Aydoğmuş, partisinin düzenlediği il danõşma meclisi toplantõsõnda çok tartõşõlacak açõkla- malarda bulundu. Aydoğmuş, “Bu ülkenin as- keriyesinden üst rütbeli bir paşa ortaya çı- kıyor, bu ülkenin Başbakan’ına hakaret edi- yor. Emekli olup askeriyeden ayrıldıktan sonra İsrail’deki bir silah fabrikasına stra- tejik danışmanlık vermek üzere anlaşma im- zalıyor. Bana göre o paşa vatan hainidir. Bir PKK’liden hiçbir farkı yoktur. Bu insan bi- zim ülkemizden emeklidir ve maaş almak- tadır hem de İsrail’e askeri bilgilerimizi pa- zarlayarak kazanç elde etmektedir” diye ko- nuştu. Yõllardõr terör örgütü PKK ile müca- dele verildiğini ve ciddi paralarõn harcandõ- ğõnõ belirten Ahmet Aydoğmuş, “Biz bunun neden bir türlü bitirilemediğini araştırdı- ğımızda karşımıza Ergenekon çıktı. Ben bunu milli iradeye ihanet projesi olarak de- ğerlendiriyorum” diye konuştu. CHP’DEN AVNİ DOĞAN İÇİN SUÇ DUYURUSU ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek ile Konya Milletvekili Atilla Kart, “halkın bir kesimini diğer kesimlere karşı kin ve inti- kam duygularıyla hedef gösterdiği, aşağıladığı ve bölücülük yaptığı” gerekçesiyle AKP Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan hakkõnda suç duyurusunda bulundu. Kart, “Adı geçen milletvekilinin söylem- leri; demokrasi değerleriyle bağ- daşmadığı gibi, aslında AKP’nin dayatmacı anlayışını ve dikta özle- mini ve günümüz uygulamalarını yansıtmaktadır. açõklamasõnõ yaptõ. AKP Çorum Mil- letvekili Ahmet Ay- doğmuş, partisine karşı çıkanları ka- nı bozuk olmak ve ihanatle suçladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle