16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada sabah gazetelerde Çankaya daki AKP linin ve de Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ın söylediklerini okuduğunuzda herhalde gözlerinize inanamadınız. Zira bir değil, iki gün değil en az bir yıldır belki bin, belki on bin köşe yazısı, hukukçuların evrensel hukuktan söz eden yorumları, bu memlekette geciken adaletten yakındı. Söz ve düşünce özgürlüğünü ancak Silivri nin dört duvarı arasında mahkeme heyetine karşı kullandığın zamanları bırakalım bir yana, geciken adaletin zaten bu ülkede yaşamadığını çok daha önemli kimi gerçekleri söylediğin zaman dışarıdaki kulaklar sağırdı, sağır! Bu ülkeyi A dan Z ye yönetenlerden tek bir Allah ın kulu; Silivri de iki yıldır yatanların tutukluluğun fiili mahkumiyete dönüşmemesi gerektiğini içeren haykırışlarını işitmedi. Hadi diyelim ki Silivri deki haykırışlar mapushanenin dört duvarını aşamadı. Ya bu konuda gazetelerdeki yazıları, haberleri, TV lerdeki açık oturumları da mı izlemediler? Hukuka aykırı, insan haklarına aykırı uygulamaları izleyenlerden de mi dinlemediler? Ayları yılları böyle devirdik. 1 Ekim günü rüzg r sanki poyrazdan lodosa dönüştü. Yükseklere dokunacağı için yine davalık olmayacağımızı bilsem; isim de vereceğim. Kimilerinin başına saksı düştü galiba, dünyaları, görüşleri birden değişti diyeceğim. Ama diyebileceğim şu: Çankaya daki AKP lide son on beş gündür değişim gözleniyor. Şu sıralar tarafsız. AKP nin değil de bütün ülkenin Cumhurbaşkanı olduğunu anımsamış görünüyor, görünmeye çalışıyor... Aylardır davulu çalınan şu cümleyi, TBMM nin yeni yıl çalışmalarına başladığı gün, 1 Ekim günü söyledi: Gecikmelerin sebebi ne olursa olsun, tutukluluğun fiili bir mahkumiyet durumuna dönüştürülmemesi gerekir Bir adım daha attı: Geç tecelli eden adaletin adaletsizlikten farklı olmadığı anlayışı ile yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi büyük önem taşımaktadır da dedi. Bu sözlere hayırlara vesile olur inşallahhhh desek mi acaba? İkinci hamle Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tan geldi. Gazeteler Arınç ın kimi gevezeliklerini kocaman başlıklarla özene bezene gösterirler. Ne ki Silivri üzerine, basın üzerine son sözlerini nedense ıska geçtiler. Hürriyet te görmüş olmalısın. Arınç, Babı li şenliklerinde şöyle konuşmuş: Gazeteciler cezaevlerine girmemeli. Yanlış da yapsalar bu yanlışlarının karşılığını suç unsuru tamam olduğu zaman gerekli para cezasına dönüştürecek bir cezayla karşılanmalıdır diyor. Bu sözlerin sahibi Sarı Çizmeli Mehmet Ağa değil. Cumhurbaşkanı nın ve Başbakan ın ağabeyi , üstelik Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin Başbakan Yardımcısı. Üstüne üstlük hukukçu da! Bu şaşırtıcı açıklamalarından sonra Gazeteci arkadaşlarımızın, yazarlarımızın cezaevlerinde bulunmasından, onların mahkemelere abone edilmesinden fevkalade üzgünüz demez mi? Vay canına: Gazeteciler içeride olmasın. Amma da üzgün ha! Yoksa umut dağın ardından ovaya iniyor mu ne? Beklenmedik bir anda Çankaya daki, Tutukluluk süreleri mahkumiyete dönüşmemeli diye gürlüyor. Başbakan Yardımcısı, Gazeteciler cezaevine girmemeli diyor. Hatta gazetecinin, yazarın şayet suçu kesinleşirse hapis yerine para cezasına çarptırılmasını öngörüyor. Bir de ipucu veriyor: Biz diyor: İfade özgürlüğünün önündeki engelleri kaldırmak istiyoruz. Öyleyse? Ne duruyorsunuz? İşte Meclis, çalışmalarına başladı. Tabii görüşlerinizi Başbakan paylaşıyorsa hadi bakalım... Davranın. Yasalarda gereken düzenlemeleri yaparak Silivri de yatan arkadaşlarımıza uygulanan hukuksuzluğa bir son verin... Tutukluluk süreleri çoktan mahkumiyete dönüşen gazetecilerin tahliyelerini sağlayın! Hiç değilse sekiz yılda bir kez sevineceğimiz, övüneceğimiz, haklı bulacağımız bir icraatta bulunun ya vu! SAYFA 3 EK M 2010 PAZARCUMHUR YET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 3 Ekim Oslo Y 8 Helsinki PB 14 StockholmPB 13 Londra Y 18 AmsterdamPB 20 Brüksel PB 21 Paris Y 21 Bonn PB 22 Münih PB 21 Berlin PB 18 BudapeştePB 17 Madrid Y 23 Viyana PB 16 Belgrad PB 20 Sofya PB 19 Roma PB 23 Atina Y 23 Zürih PB 21 Moskova B 6 Aşkabat B 30 Taşkent B 32 Baku PB 23 Bişkek PB 26 Tiflis Y 21 Kahire A 37 Şam A 34 İstanbul Y 21 Edirne B 21 Kocaeli Y 20 Çanakkale PB 21 İzmir B 26 Manisa B 25 Denizli B 25 Zonguldak Y 22 Sinop Y 19 Samsun Y 20 Trabzon Y 21 Giresun Y 20 Ankara PB 22 Eskişehir PB 20 Konya PB 23 Sıvas Y 21 Antalya B 29 Adana Y 31 Mersin PB 30 Diyarbakır Y 28 Şanlıurfa Y 28 Mardin Y 28 Siirt Y 27 Hakk ri Y 21 Van Y 17 Kars Y 17 Ülkenin geneli parçalı bulutlu, Mar mara nın kuzey ve doğusu, İç Anado lu nun doğusu, Do ğu Akdeniz, Kara deniz, Doğu ve Gü neydoğu Anadolu sağanak ve gök gü rültülü sağanak ge çecek. Denizlerde durum: Batı ve Or ta Karadeniz ile Marmara ve Ege de fırtınamsı rüzg r bekleniyor. Eski aşk şiirleri gelir kimi akşamlar aklıma... Günebakanlar, sonbaharla birlikte açan kasımpatılar... Beyaz ölü duvarlar ve sessizlik. Egio Gonçalves in dizeleriyle avunurum ben böyle akşamlarda... Sonbahar ayı sokaklarda parlarken, geçmiş zaman mektuplarını okurum. Esen rüzg rların kışa hazırlandığını anlarım. Sokaklar yaralar beni. O daracık yollar. Faili meçhul cinayetler. Yitip giden aşklar. İşkenceler ve hapislik günleri. Ve yarım kalmış bir şiir: Senin yansızlığını kullanıyorum, ince yüzünü, duru güzelliğini kapılar önünde yol gözleyenlere kuşatma haberlerini iletmek için. Annemin anlattığı masallar gibidir yaşam... Çektiğimiz acıları anlatırsın onlara saçlarımızı ağartan güç günleri; duygularımızı anlatırsın, söylersin saçlarına sakladığımız sözleri. Duvarlar boyunca kapılar çarpılır... Bir yürek dolaşır dünya üzerinde... Su saydamlığındaki dağlar sessiz, aydınlıktır. Kapalı ufuklara doğru yürürüm... Saçlarını rüzg ra vermiş kızlar, gözleri kıpır kıpır ışıldayan çocuklar görürüm. Sevmenin tam orta yerindeyimdir! Yol üzerinde yürüyen tutukluların zincir şıkırtıları, kuşların şarkısı, ormanın ıslaklığı... Bana zindanları anımsatır birden! Rengin ahengiyle sesin ahengi birleşir, bir kadının bakışlarında... Yıllar ne çabuk akıp gitmiştir böyle! Aklıma Nazik el Melaike nin dizeleri gelir tam bu anda... Bağdat ın işgali, misket bombaları... Yanan çocuklar, kadınlar, erkekler... Bir şarkı duyulur uzaktan.. Hüzünlü! Akşam geçip gitti ve nerdeyse kayboldu ayın yüzü. Yazık! İkinci akşam da birinciye eklenmek üzere. İşte, gözlerimizin önünde sona eriyor mutluluk. Sen gelmedin ve yitirdik seni, Öteki dileklerimizle birlikte. Sen yoksun, yerin boş kaldı. Darmadağın olmuş bizler soluğumuzu kesip, Sabırsız ve sıkıntılı, sorup durduk gelmeyen ziyaretçiyi. Sahranın derin hayatında, kumun alevinin üzerinde... Bir aşk masalı başlar hiç beklenmedik bir sabahta... Yüreğinde nehrin kayalık çemberi ıssız çöldedir artık. Kayalıklar aldanır o ince görünüşlü resmine... Düş donar o zehirli dalgalarda... Elini uzatsan yakalayacaksındır umudu. Avuçlarınızın içinde hiç kirlenmemiş tutkular, aşklar. Ve bir veda mesajı: Sessizce ayaklanır kalbimde başlangıcı yaranın derin... Yuvasında yanıp söner benimle ayın altında... Ben tek başıma çeker giderim... Gülen saçları, pırıldayan bir filizi geride bıraksam bile... Bağdat kuşatılmıştır bu sırada... O aşk bitmiştir ölümle... Sevdanın güneşle buluştuğu yerde, sessiz çiçekli bir bahçede. Misket bombalarını sizler televizyonlarda bir film gibi izlerken... Saat kaç bilmiyorum... Bir bozkır akşamındayım... Ankara sessizce soluyor sonbaharı. Ben o şarkıyı dinliyorum: Garip bir gün bitti Uğraşıp ve bitti kötülüklerle Anılarım Birazı kalsa avuçlarımda bitti işte Başka bir anının nağmesi akar benliğimin derinliğinde İşte ağıtım avuçlarımın içinde boşaldı Hayatım, anılarım, gençlik günlerim de Kayboldu vadinin akarsuyunda İçinde sisin Hayatımda kayıp bir gündü karşılaştığım Bütün coşkun sevinçle Terleyen anılarımın yanında Konuşulan gençliğim Binlerce saat üstünde içinde bitti sisin Gecenin bitiminde toz lekesi gibi geçmişim. Gözlerin parlaklığı dökülüyor siyah bir sayfanın üzerine. Yüreğim boşalmaz karanlıkta, şiiri hüzünde buldum çünkü... Tıpkı Herbet gibi: Savaşlardan konuşuyordum zindanlardan, gemilerden öldüren öldürülen kahramanlardan ve unuttum onu ......... Deniz fırtınasından konuşuyordum çöken duvarlardan yanan buğdaydan devrilen tepelerden ve unuttum ılgını Paramparça heceler, zamanın duran saati. Şimdi seyrediyorum ölümünü kelimelerin. Havanın havaya çarparken çıkardığı sesin yankısını duyuyorum bir ara... Gözlerimi yumuyorum. Sahranın derin hayatında, kumun alevi üzerinde. Oysa kokusu ve ışıltısı, şehir ki tepeler arasında. Yeni bir günü bekliyor... Kalıcı bir anın, bir sevdanın, adı konulmayan bir şiirin. Rüzg rın ıslığını, sararmış yapraklar arasında dinlerken yazdığım bu yazının... Bilmem anlatabildim mi insanlık için olduğunu... POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Derin Bir Yara... [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 AYDINLANMA EMRE KONGAR Silivri Üzerine Çeşitlemeler Mevsimler doğada mıdır Yoksa insanın içinde mi? Türkiye ye sonbahar geldi Silivri ise sürekli olarak kışın dondurucu soğuğunu, yazın bunaltıcı sıcağını, sonbaharın hüznünü ve ilkbaharın umudunu yaşıyor! Ey vicdan neredesin Nerede saklanıyorsun? Kürsülerde mi Hücrelerde mi? Zulüm, Devlet benim diyebilen zalimlerindir! Cemaat sempatizanı İstihbarat görevlisi Sol terör örgütü yardakçısı Dünün kahramanı Bugünün haini Dünün zalimi Bugünün mazlumu Dünün soğukkanlı işkencecisi Bugünün kendini sorgulayan bilge yazarı Hepsi aynı kişi mi? Ey siyaset neredesin? Meclis te mi Kürsüde mi Hücrede mi? Av ve avcı Avlayanla, avlanan Aynı tuzakta Aynı kapana sıkışmış! Düzenin kapanıdır bu Av ile avcıya Her an yer değiştirten düzenin! Kürsüde çarmıha gerilmek Vicdanlarda çarmıha gerilmek! Kürsüde aklanmak Vicdanlarda aklanmak! Kürsüde olmak Hücrede olmak! Vay o ülkenin haline ki Vicdan kürsülerin aydınlığından kaçar Hücrelerin karanlığına sığınır! Adam olmak mı Piyon olmak mı İşte bütün sorun bu! İleri demokraside tutuklu olmak Normal demokraside özgür olmak! Binlerce insanı eğitmek Binlerce hayat kurtarmak Binlerce kez Ben niçin tutukluyum diye sormak! İktidar: Bitmeyen tükenmeyen hırs Bu hırs uğruna bitirilen, tüketilen yaşamlar Zulüm. İktidardan geriye kalan Kan, gözyaşı ve lanet! Ya sonra Ya en sonunda? Para, ün, şan, şöhret hırsı Bu hırs uğruna satılan ruhlar Satılan kalemler Satılan vicdanlar! Ya sonra En sonunda? Umut O sihirli duygu İnsan yaşadıkça var olacaktır! Demokrasi ve adalet umudu Daima! İçerdeki ve dışardaki sevgili okurlarıma hayırlı pazarlar diliyorum [email protected] www.kongar.org Tutuklanan SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan ın avukatı Tuncer isyan etti Tüm Öğretim Elemanları Derneği TÜMÖD , Başkent Üniversitesi Kurucu Rektö rü Prof. Dr. Mehmet Haberal ve eski Malatya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hil mioğlu başta olmak üzere Ergenekon operasyonlarında gözaltına alınan ve tutukla nan akademisyenlere destek verdi. Haberal ve Hilmioğlu nun tedavi gördükleri İs tanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü önünde toplanan TÜMÖD üyeleri, Siliv ri deki hocalarımız onurumuzdur pankartı açtı. TÜMÖD İstanbul Şube Başkanı Prof. Tolga Yarman, adalete, saygı duyduklarını ancak geciken adaletin adil olmaktan çı kıp zulme dönüşmesinden de acı duyduklarını dile getirdi. Fotoğraf: VEDAT ARIK TÜMÖD den destek Haber Merkezi Eski Genel Başkan Numan Kurtulmuş un yargı kararıyla kongreye kadar kayyuma devredilen Saadet Partisi SP Genel Başkanlığı ndan istifa etmesinin ardından parti çizgisine yakın yayın yapan Milli Gazete de isti falar yaşandı. Gazetenin Genel Yayın Müdürü Necdet Kutsal ve ekibi gazete ile yollarını ayırdı. Milli Gazetede ki istifalarda, SP yi kontrol altı na alan eski başbakanlardan Necmettin Erbakan ın gazetedeki denetemini pekiştirmesi nin etkili olduğu bildirildi. Yeni parti kurması beklenen Kurtulmuş ve ekibinin yeni bir gazete çıkarmak için çalışma yürüttükleri bildirildi. 11 Bakan Suriye de ANKARA Cumhuriyet Bürosu Türkiye ve Suriye arasındaki Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Toplantısı nın ikincisi Suriye nin Lazki ye kentinde bugün gerçekleştirilecek. Toplantıya devlet bakanları; Hayati Yazıcı, Cevdet Yılmaz, Zafer Çağlayan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davu toğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Bayındırlık Bakanı Mustafa Demir, Sa vunma Bakanı Vecdi Gönül, İçişleri Bakanı Be şir Atalay, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Tarım Bakanı Mehdi Eker, Çevre ve Orman Ba kanı Veysel Eroğlu başta olmak üzere 11 bakan katılacak. Toplantıda Asi Nehri üzerinde inşa edilecek olan Dostluk Barajı konuşulacak. Gizlilik ihlal edildi HÜLYA KESKİN Tutuklanan Sosyalist Demokrasi Partisi SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan ın avu katı Gülizar Tuncer, Soruşturmada gizli lik kararı var, biz avukat olduğumuz halde begelere ulaşamıyoruz ama emniyet görev lileri tüm bilgileri yandaş medyaya servis ediyor. Teşhir ve karalama kampanyasının yapıldığı bir soruşturma yürütülüyor de di. Devrimci Kararg h Örgütü operasyonu kapsamında tutuklanan Necdet Kılıç ın avu katı Mevlüt Ceylan ise Kılıç ın Avcı ile ar kadaş olduğu doğru ama ne SDP ile ne ör güt ile bağlantısı var. Kılıç, Avcı nın bu ha le getirilmesi için tutuklandı. Tüm bu olan lar yukarıdan, tepeden inme bir bağlantı gibi görünüyor diye konuştu. Tuncer, bazı medya kuruluşlarında yer alan haberlerle soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiğini belirtti. Müvekkilim hakkında teşhir ve karalama kampanyası yürütülü yor değerlendirmesi yapan Tuncer, Avukat olduğum halde emniyet ifadesi tutanakları bana bile verilmedi. Ama gazetelere bunlar çarşaf çarşaf verildi. Terörle mücadele ekipleri bunları nasıl veriyor, savcılık bu duruma nasıl izin veriyor? Soruşturma ile ilgili, emniyet görevlileri resmen bir klip, resmen bir kısa film hazırlamış. Bu görün tülerde iddia edilen eylemler gösteriliyor. Ve bu basına dağıtılmış, inanılmaz bir teş hir var. Bana müvekkilim susma hakkını kullandı diye tutanak verilmedi. Müveki lim yasal olan susma hakkını kullandı diye cezalandırılıyor. İnanılmaz bir hak ihlali yaşanıyor dedi. Tutuklamalar yasal değil Turan ın 15 yıldır genel başkanlık görevini yürüttüğünü tebligat yolladığı takdirde ifade vermeye muhakkak geleceğini belirten Tun cer, bu durumun bilinmesine karşın müvekili nin ve parti üyelerinin evlerinin basıldığını söyledi. Tuncer, Soruşturmayı yürüten savcı ve emniyet görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Bu bir toplu ce zalandırma. Ne gözaltı ne tutuklamaların hiçbir yasal dayanağı yok diye konuştu. Avukat Ceylan ise basında yer alan haberle rin çoğunun gerçekdışı olduğunu vurulayarak, Soruşturma gizli, bizim bigimiz yok ama herkes herşeyi biliyor dedi. 15 milyonluk kart vurgunu İstanbul Haber Servisi ATM lere koy dukları kart kopyalama cihazları ile müşte rilerin kimlik ve hesap bilgilerinin ele ge çirdiği belirlenen 16 kişi gözaltına alındı. Bazı banka müşterilerinin bilgileri dışın da hesaplarından para çekildiği ihbarları üze rine harekete geçen bilişim polisleri soruş turma başlattı. ATM kameralarını incele meye alan polis şüphelileri belirledi. İstanbul, İzmir ve Antalya da yaklaşık 15 adrese düzenlenen eşzamanlı baskınlarda 16 kişi gözaltına alındı. Aralarında 3 Bulga ristan vatandaşının da bulunduğu şüpheli lilerin ev ve işyerlerindeki bilgisayarların da 30 bin kişinin kredi ve bankamatik kar tı bilgileri ele geçirildi. Rus hackerlerden bilgi Şüphelilerin bu kartların bazılarından pa ra çektiği bazılarıyla ise sahte kartlar ha zırladıkları ve bu yolla yaklaşık 15 milyon TL lik vurgun yaptıkları öğrenildi. Şüphe lilerin ayrıca anlaştıkları Rus hackerlerdan da kart bilgilerini satın aldığı tespit edildi. ATM LERE CİHAZ KOYUP 30 BİN KİŞİYİ DOLANDIRDILAR Milli Gazete de toplu istifa CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada sabah gazetelerde Çankaya daki AKP linin ve de Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ın söylediklerini okuduğunuzda herhalde gözlerinize inanamadınız. Zira bir değil, iki gün değil en az bir yıldır belki bin, belki on bin köşe yazısı, hukukçuların evrensel hukuktan söz eden yorumları, bu memlekette geciken adaletten yakındı. Söz ve düşünce özgürlüğünü ancak Silivri nin dört duvarı arasında mahkeme heyetine karşı kullandığın zamanları bırakalım bir yana, geciken adaletin zaten bu ülkede yaşamadığını çok daha önemli kimi gerçekleri söylediğin zaman dışarıdaki kulaklar sağırdı, sağır! Bu ülkeyi A dan Z ye yönetenlerden tek bir Allah ın kulu; Silivri de iki yıldır yatanların tutukluluğun fiili mahkumiyete dönüşmemesi gerektiğini içeren haykırışlarını işitmedi. Hadi diyelim ki Silivri deki haykırışlar mapushanenin dört duvarını aşamadı. Ya bu konuda gazetelerdeki yazıları, haberleri, TV lerdeki açık oturumları da mı izlemediler? Hukuka aykırı, insan haklarına aykırı uygulamaları izleyenlerden de mi dinlemediler? Ayları yılları böyle devirdik. 1 Ekim günü rüzg r sanki poyrazdan lodosa dönüştü. Yükseklere dokunacağı için yine davalık olmayacağımızı bilsem; isim de vereceğim. Kimilerinin başına saksı düştü galiba, dünyaları, görüşleri birden değişti diyeceğim. Ama diyebileceğim şu: Çankaya daki AKP lide son on beş gündür değişim gözleniyor. Şu sıralar tarafsız. AKP nin değil de bütün ülkenin Cumhurbaşkanı olduğunu anımsamış görünüyor, görünmeye çalışıyor... Aylardır davulu çalınan şu cümleyi, TBMM nin yeni yıl çalışmalarına başladığı gün, 1 Ekim günü söyledi: Gecikmelerin sebebi ne olursa olsun, tutukluluğun fiili bir mahkumiyet durumuna dönüştürülmemesi gerekir Bir adım daha attı: G
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle