Katalog

CMYB C M Y B 29 TEMMUZ 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Yeşil Kuşaktan Yeşil Karta... Milliyet’ten Nedim Şener uğradı gazeteye. Bu arada “Ergenekon Belgelerinde Fethullah Gülen ve Cemaat”ı (Güncel Yayıncılık) imzalayıp verdi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin basın özgürlü- ğü ödülünü almıştı Nedim, Milliyet yazarı Rıza Tür- men’le birlikte. Nedim, bir ara sordu: “Ağabey, Fethullah Gülen’le ilgili yazılarınız ilk hangi tarihte çıktı?” 1975 yılında “Nur Kampları”nı hazırlamıştım... Nedim’e yanıt verdim: “34 yıl önce...” Önce şaşırdı, ardından gülümsedi: “Ben o tarihte dokuz yaşındaydım!” Demek ki yaşlanmaya başlamıştım. Nedim Şener’in tüm kitaplarını okumuştum. Bir önceki kitabı “Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları” bence çok önemli belge ve bilgileri içeriyordu. O zamandan beri soruyorum: “Ailenin avukatları Hrant Dink cinayetinin neden Ergenekon davasıyla birleştirilmesini istemiyorlar?” Bu cinayetin kilit adlarından biri olan Erhan Tun- cel değil miydi? Hem jandarma hem de polis istihbaratında “ele- man” olarak çalışan Erhan Tuncel’in, dava birleş- tirilirse kendisini kurtarmak için önemli bilgiler ve- receği olayın polis ayağını ortaya çıkaracağı sanılı- yor. Hrant Dink’in öldürüleceğini tüm istihbarat bi- rimleri biliyor bilmesine de önlem alınmıyor? İşte önemli olan nokta bu! Erhan Tuncel, duruşmalarda fazla konuşmuyor. Konuşunca da bazı örtülü şeyler söylüyor. Bir gazetecinin TV programında gösterdiği kro- ki önemli bir ipucu değil miydi? Bu krokiden yola çıkılarak Hrant Dink cinayetinin ilişkiler zinciri ortaya dökülür... Bir halka kopunca ötekiler kendiliğinden çözülür! Kitabın ilginç bölümlerinde biri, Fethullah Gü- len’in CIA’yla bağlantısı olduğu yolundaki iddia... Nedim Şener, kitabında Mustafa Balbay’ın ol- duğu öne sürülen günlüklerden de yararlanmış. Eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun’un, Fet- hullah Gülen’le ilgili görüşlerinden yararlanmış, 1997’de hazırlanan MİT raporundan alıntılar yap- mış. Böylece Gülen hareketinin gerçek yüzünü okura aktarmış... Tansu Çiller’in özel örgütü... Fethullah Gülen’in Çiller’in para aklama işinde gizli ortağı olduğu sav- ları... Fethullah Gülen’in “mali kayıtlarının” incelen- mesi... CIA’yla olan ilişkileri... Bu konular bana hiç yabancı değil... Yıllar önce yazmıştım... Ergenekon iddianamesinde yer alan “Balbay’ın günlükleri”nde ne diyor MİT Müsteşarı Atasagun: “Fethullah Gülen ABD’nin yeşil kuşak projesinin bir ayağıydı...” Kitabı okurken aklıma 15 yıl öncesi geldi... Tuncay Güney, Erbil ve Süleymaniye’deki Fet- hullahçı kolejlerin açılmasında en büyük katkıyı sağ- layan kişi değil miydi? Okulların araç ve gereçleri Habur sınır kapısından Kızılay’ın ve Kızılhaç’ın araçlarıyla götürülmemiş miydi? Nedim Şener, bilgilerin tümünü Ergenekon bel- gelerinden derleyerek hazırlamış. Bu kitabı özellikle Fethullahçılar, her sayfanın altını çize çize okumalı! Fethullah Gülen’in ABD’den “Yeşil Kart” alma- sına referans mektubuyla en büyük katkıyı sağla- yan kim acaba? Eski İstihbarat Konseyi Başkan Yardımcısı ve es- ki CIA Türkiye Masası şeflerinden, RAND Corpo- rotion’un danışmanı olan Graham Fuller... Gülen, 1995 yılında Türkiye’de Fuller’le görüştü- ğü savlarına “Yalan söylüyorlar” dememiş miydi? Referans mektuplarında bir başka ad ise Geor- ge Fidas... Fidas’ın, halen ABD Genelkurmay İs- tihbarat Konseyi’nde kadrosu var. Fidas bir süre CIA’nın Analiz Bölümü’nü yönetti. Fethullah Gülen’le ilgili bilgiler Ergenekon dava- sının belgelerinde yer alıyor... Bilmiyorum bu konuda Fethullahçılar ne diye- cek? Fethullahçılar bugün 25 milyar dolarlık parasal güce sahip... Kara Afrika ülkelerinden Orta Asya cumhuri- yetlerine (Özbekistan dışında) okullar, yurtlar, has- taneler, fabrikalar, bankalar... ABD’de lokantalar zinciri. Nereden nereye! Yeşil kuşaktan yeşil karta... Nedim Şener’in kitabını mutlaka okuyun! Genç meslektaşım Ahmet Hakan, kolundan ikin- ci kez ameliyat oldu. Hakan’a geçmiş olsun diyorum. [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 Tuğluk’tan özeleştiri ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kürt sorununun çözümüne yönelik tartõşmalar, DTP içinde de görüş ayrõlõklarõ yarattõ. DTP Diyarbakõr Milletvekili Aysel Tuğluk, DTP’nin bu süreçte üstüne düşen sorumluluğu yerine getiremediğini ve sadece Kürtler adõna konuşan “marjinal” bir görüntü çizdiğini belirterek “Kürt sorununun çözümünde genel anlamda siyaset rolünü oynayamadõ, DTP de buna dahil” dedi. CNN Türk’e açõklama yapan Aysel Tuğluk, DTP’nin bu süreçte, daha projeli, hassasiyetler noktasõnda tüm kesimlere daha güven verici bir siyaset izlemesi gerektiğini söyledi. ‘Hedef gösteriliyorum’ YALOVA (Cumhuriyet) - CHP Yalova Milletvekili ve TBMM Milli Eğitim Komisyonu üyesi Muharrem İnce, YÖK’ün katsayõ uygulamasõnõ kaldõrmasõna yönelik eleştirilerden rahatsõz olan dinci Vakit gazetesi tarafõndan hedef gösterildiğini söyledi. Birkaç günden bu yana kendisi aleyhine yayõnlar yapõldõğõna dikkat çeken İnce, “Eğer ben bu yandaş basõnõn manşetlerine geliyorsam demek ki doğru şeyler yapõyorum. Bundan da gurur duyuyorum” dedi. Kemal Yamak toprağa verildi ANKARA (Cumhuriyet) - Kara Kuvvetleri eski komutanõ emekli Orgeneral ve eski Cumhurbaşkanlõğõ Genel Sekreteri Kemal Yamak, Kocatepe Camii’nden dün öğleyin kõlõnan namazõn ardõndan törenle Cebeci Askeri Şehitliği’nde toprağa verildi. Kara Kuvvetleri Komutanlõğõ karargâhõndaki törenin ardõndan Yamak’õn naaşõ Kocatepe Camii’ne getirildi. Buradaki törene Yamak’õn ailesinin yanõ sõra Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün, Kayseri’de bulunmasõ nedeniyle Cumhurbaşkanõ Gül’ü temsilen Cumhurbaşkanlõğõ Genel Sekreteri Mustafa İsen, Genelkurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ, MHP Genel Başkanõ Devlet Bahçeli, Milli Savunma Bakanõ Vecdi Gönül, kuvvet komutanlarõ ile çok sayõda asker, bürokrat, eski 1. Ordu Komutanõ emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Tuncer Kõlõç da katõldõ. STGM’den imza kampanyası İstanbul Haber Servisi - Sivil Toplum Geliştirme Merkezi (STGM), sivil toplum örgütlerine yönelik yasal mevzuatta yapõlmasõ talep edilen iyileştirme ve değişikliklere yönelik imza kampanyasõ başlatõyor. Kampanya ile ilgili bilgilendirme toplantõsõ bugün saat 11.00’da Taksim The Marmara Oteli’nde yapõlacak. Gökçek’in oyunu bozuldu, mahkeme altgeçitleri kapatma kararõnõn yürütmesini durdurdu Akay kapatõlmayacakANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Akay Kavşağõ ile il- gili yargõ kararõ üzerinden Çan- kaya Belediyesi’ni suçlayan AKP’li Ankara Anakent Bele- diye Başkanõ Melih Gökçek’in planlarõ bozuldu. Gökçek yönetimindeki An- kara Anakent Belediyesi, ken- tin dört bir yanõndaki billbord- larõ afişlerle donatarak, kavşa- ğõn kapatõlacağõnõ, bunun so- rumlusunun da Çankaya Bele- diyesi olduğunu iddia ediyordu. Kavşakla ilgili olarak her fõr- satta Çankaya Belediyesi’ni suçlayan. Gökçek’in planlarõ dün yargõdan çõkan kararla bo- zuldu. Avukat Sedat Vural’õn Akay Kavşağõ’ndaki altgeçit- lerin bariyer konularak kapa- tõlmasõna yönelik Anakent Be- lediye Meclisi kararõnõn iptali ve yürütmesinin durdurulmasõ is- temiyle açtõğõ davada ilk ince- lemeyi yapan Ankara 12. İdare Mahkemesi, meclis kararõnõn yürütmesini oybirliğiyle dur- durdu. Kararõn gerekçesinde, dava konusu işlemin her an uygulanabilecek nitelikte ol- duğu ve işlemin uygulanma süresi içinde sağlõklõ bir yargõ- sal denetim yapõlamayacağõna işaret edildi. Mahkemenin ka- rarõnda, Anakent Belediye Mec- lisi kararõnõn uygulanmasõ ha- linde telafisi güç zararlar do- ğabileceğine dikkat çekilerek, olayõn niteliği ve davanõn du- rumuna göre Ankara Anakent Belediye Başkanlõğõ’nõn sa- vunmasõ alõnõp yeniden bir ka- rar verilinceye kadar işlemin yü- rütmesinin durdurulmasõna ka- rar verildiği bildirildi. Çankaya Belediye Başkanlõ- ğõ’nõn 12 yõl önce açtõğõ dava- da, yürütmeyi durdurma ka- rarlarõ verilmiş ancak Ankara Anakent Belediyesi tarafõndan uygulanmamõştõ. Son olarak Ankara 3. İdare Mahkemesi, Akay Kavşağõ’nõn yapõmõna olanak tanõyan 1/5000 ölçekli nâzõm imar planõ ve 1/1000 öl- çekli uygulama imar planõnõn, “şehircilik ilkelerine aykırı olduğu” gerekçesiyle iptaline karar vermişti. Ankara Büyük- şehir Belediye Meclisi de bu ka- rar üzerine, 13 Temmuz 2009’da Akay Kavşağõ’nõ 31 Temmuz’dan itibaren bariyer- lerle kapatma kararõ almõş ve söz konusu kararõ kentin dört bir yanõndaki panolara astõğõ afiş- lerle duyurmuştu. Avukat Vu- ral’õn 23 Temmuz’da mahke- meye sunduğu dava dilekçe- sinde kavşağõn kapatõlmasõna gerekçe gösterilen Ankara 3. İdare Mahkemesi kararõyla ip- tal edilenen imar planõ olduğu- nu belirtilmiş, kapatma kararõ- nõn yargõ kararõnõ saptõrmak olduğu vurgulanmõştõ. CHP Genel Başkan Yardõm- cõsõ ve Ankara Milletvekili Yıl- maz Ateş, Gökçek’i eleştirerek şunlarõ söyledi: “Bugüne kadar Gökçek hakkında çok sayıda suç duyurusunda bulunduk ancak maalesef Sayın Gök- çek, iktidarın koruma kal- kanına sığınıyor. Tüm suç duyurularına karşın İçişleri Bakanlığı, Gökçek hakkında bugüne değin bir türlü so- ruşturma başlatmadı. Kavşak babasının malı mı? O kavşa- ğın yapımı sırasında 60 mil- yon dolara yakın para har- candı. Böyle bir sorumsuzluk olur mu? Ulaşım ana planına göre her yıl Ankara’ya 5 ki- lometrelik raylı sistemin dö- şenmesi gerekiyordu. 16 yıllık süreçte bu 80 kilometrelik raylı sistemin devreye gir- mesi demekti. Ancak 16 yılda, 16 kilometrelik raylı sistem bi- le döşenemedi.” ‘Çözümü başka yerde aramasın’ CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay da, Akay Kavşağõ ile ilgili yaşanan krize Melih Gökçek’in neden olduğuna vurgu yaparak “Sorunu yara- tan kişi, çözümü başka yerde aramasın” dedi. Kavşakla ilgili bugüne değin pek çok yargõ ka- rarõ olduğunu dile geti- ren Okay, “zamanında yargı kararları ile ilgi- li gereğini yapmayan bir kişinin, şimdi bu kararları tartışmaya açmasına” anlam vere- mediğini belirtti. ‘Yine yanlış anladı’ Elektrik Mühendisleri Odasõ (EMO) Ankara Şube Başkanõ ve TMMOB Ankara İl Ko- ordinasyon Kurulu Söz- cüsü Ramazan Pektaş da, “Gökçek her kara- rı yanlış anladığı gibi bu yargı kararını da yanlış anlıyor. Dava kavşak kapatılsın di- ye açılmış bir dava de- ğildir. Dava kavşağın yapımına ilişkin itiraz- lar sonucu açılmıştı” dedi. Şehircilik ilkelerine aykõrõ olarak yaptõğõ Akay altgeçidi için hazõrlanan imar planõnõn iptalinin faturasõnõ Ankara halkõna kesmeyi amaçlayan Melih Gökçek’in istediği yine olmadõ. Belediye Meclisi’nden altgeçidin bariyerlerle kapatõlmasõ yönünde karar çõkaran Gökçek’e yargõdan bir kez daha ‘dur’ kararõ çõktõ. Ankara 12. İdare Mahkemesi Anakent Belediye Meclisi kararõnõn uygulanmasõ halinde telafisi güç zararlar doğabileceğine dikkat çekerek işlemin yürütmesinin durdurulmasõna karar verdi. ERGENEKON Özkök’ün ifadesi de basına sızdırıldı Özkök’ün Ergenekon savcõlarõna verdiği ifadede emekli Orgeneral Eruygur’un adõnõn karõştõğõ darbe planlarõyla ilgili “Ayõşõğõ ve Yakamoz konularõnõ biliyordum. Ancak delil bulamadõğõm için işlem yapmadõm” dediği kaydedildi. İstanbul Haber Servisi - Emekli Orgeneral Hilmi Özkök’ün Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda verdiği ifadede “Ayışığı” ve “Yakamoz” darbe girişimi planlarõyla ilgili elinde kanõt bulunmadõğõ için işlem yapmadõğõnõ söylediği iddia edildi. Özkök’ün eski Jandarma İstihbarat Daire Başkanõ emekli Tuğgeneral Levent Ersöz’e illegal telefon dinlemeleri konusunu da sorduğu öne sürüldü. Milliyet gazetesinin haberinde, Ergenekon soruşturmasõnõ yürüten Zekeriya Öz ve Fikret Seçen’e tanõk sõfatõyla 8 saat ifade veren Özkök’ün çok sayõda kişinin telefonunu mahkeme kararõ olmaksõzõn dinlettiği, kendisini ya da Şener Eruygur’u ziyarete gelen kişilerin konuşmalarõnõ kayda aldõğõ öne sürülen Ersöz için “Çağırıp görüştüm. İllegal telefon dinlemeleriyle ilgili konuştum. ‘Bu konular nedir’ diye sordum. Bana, ‘Bunlar söz konusu olamaz’ dedi” şeklinde ifade verdiği savunuldu. Haberde, Özkök’ün emekli Orgeneral Şener Eruygur’un adõnõn karõştõğõ darbe planlarõyla ilgili “Ayışığı ve Yakamoz konularını biliyordum. Bilgi geliyordu, ancak delil bulamadığım için işlem yapmadım” dediği kaydedildi. Özkök’ün ifadesinin 3. veya 4. Ergenekon iddianamesinde yer alacağõ da öne sürüldü. Star gazetesinde önceki gün yayõmlanan haberde de Özkök’ün 3. iddianameye gireceği iddia edilen ifadesinde emekli orgeneraller Şener Eruygur ve Hurşit Tolon tarafõndan planlanan darbe girişimleriyle ilgili bilgi verdiği ifade edilmişti. İfadesine başlarken savcõlara, “Türkiye tarihinde kimsenin cesaret edemediği bir soruşturma başlattınız” dediği öne sürülen Özkök’ün o dönem ordu içinde yaşanan sürecin aktörlerini de tek tek sõraladõğõ belirtilmişti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ailesini ziyaret için geldiği Kayseri’de işadamı Saffet Aslan’ın Beğendik Bağları bölgesindeki bağ evine konuk oldu. Gül, çıkışta yurttaşlarla ve çocuklarla sohbet etti. (Fotoğraf: AA) Cumhurbaşkanı Gül Kayseri’de Boyuneğene‘kadro’rüşveti YÖK, yürütmesi durdurulan rotasyon uygulamasõnda gönderildikleri üniversitelerde kalacak öğretim üyelerine kadro garantisi veriyor CEMİL CİĞERİM SAMSUN - YÖK’ün rotas- yon kararõ Danõştay 8. Daire- si’nce durdurulmasõna karşõn görevlendirmeyi kabul eden öğretim üyelerine kadro sözü verdiği ortaya çõktõ. YÖK, 26 Şubat’ta Abant İz- zet Baysal, Afyon Kocatepe, Cumhuriyet, Dicle, Fõrat, Ga- ziosmanpaşa, Harran, Kafkas, Kahramanmaraş Sütçü İmam, Mustafa Kemal, Yüzüncü Yõl ve Zonguldak Karaelmas üni- versitelerine bağlõ tõp fakülte- lerinin gereksinimi olan 261 öğ- retim üyesinin 27 üniversiteden karşõlanmasõna karar verdi. Türk Tabipleri Birliği, geçici görevlendirmelerin yasalara aykõrõ olduğu gerekçesiyle da- va açtõ. Danõştay 8. Daire de YÖK kararõnõn yürütmesini durdurdu. YÖK Başkanvekili İzzet Öz- genç ise kararõn hukuka aykõ- rõ olduğunu belirterek rektörlere 8 Temmuz’da gönderdiği ya- zõda şu ifadelere yer vermişti: “Danıştay’ın söz konusu yürütmeyi durdurma kara- rının yerine getirilmesini te- minen, Yükseköğretim Yü- rütme Kurulu’nun 26.02.2009 tarihli ve 2009/7 sayılı kara- rı gereğince üniversiteniz rek- törlüğünce görevlendirilen öğretim üyelerinden, bu gö- revlendirme ile ilgili olarak rı- zası bulunmayanların, ken- dilerinden alınacak yazılı be- yanla tespit edilerek kurulu- muza bildirilmesi hususunda bilgilerinizi ve gereğini say- gılarımla rica ederim.” Ancak Özgenç’in 4 Mart’ta üniversite rektörlerine gönder- diği “Akademik Kadrolar” konulu yazõda, rotasyonu kabul eden öğretim üyelerine kadro sözü verdiği ortaya çõktõ. Özgenç imzasõyla gönderilen yazõda, “Üniversitelerin ilgili anabilim dallarındaki kadro talepleri, Yürütme Kuru- lu’nun 26.2.2009 tarihli ve 2009/7 sayılı kararının 3. maddesi gereğince, yapılan görevlendirmelere dayalı ola- rak öğretim üyeleri göreve başladıktan sonra ve vakit ge- çirmeksiniz değerlendirmeye alınacaktır” denildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Sõvas Millet- vekili ve İnsan Haklarõnõ İnce- leme Komisyonu üyesi Malik Ecder Özdemir, Başbakan Tayyip Erdoğan’õn yanõtla- masõ istemiyle TBMM Baş- kanlõğõ’na sunduğu iki ayrõ so- ru önergesiyle Münevver Ka- rabulut cinayetini Meclis gün- demine taşõdõ. Başbakan Erdoğan’õn “Kızı- nıza sahip çıkmazsanız ya davulcuya ya zurnacıya...” sözlerine de dikkat çeken Öz- demir, katil zanlõsõ Cem Gari- poğlu hakkõnda kõrmõzõ bülten çõkarõldõğõnõ anõmsattõ. İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın’õn kendisine “Gari- poğlu Türkiye’de olsaydı po- lis yakalardı” dediğine de dik- kat çeken Özdemir, şu sorula- rõ yöneltti: “Cinayet zanlısı Cem Ga- ripoğlu yurtdışında mıdır? Cinayetten sonra Cem Ga- ripoğlu’nun yakalanıp daha sonra serbest bırakıldığı id- diaları doğru mudur? Cem Garipoğlu yurtdışında ise yakalanması konusunda ne- ler yapılmıştır? Başbakan’ın, Adli Tıp Kurumu’nun ver- diği bekâret raporuna rağ- men, öldürülen kişiye yöne- lik ‘o yolun yolcusu’ anlamı- na gelecek açıklamada bu- lunması etik midir?” Özdemir verdiği bir başka so- ru önergesinde ise Adli Tõp Kurumu Başkanõ Doç. Dr. Ha- luk İnce’nin, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile İstanbul savcõ- lõğõna yönelik “Cinayet ye- rinde savcı yoktu. Olay yeri incelemesi yapan görevliler hatalı davrandı” şeklindeki iddialarõnõ gündeme getirdi. Bu iddialarõn doğru olup olmadõğõnõ soran Malik Ecder Özdemir, “Bu iddialar doğ- ru ise sorumlular hakkında herhangi bir inceleme ve soruşturma yapılmış mıdır? DDK Adli Tıp Kurumu’nu incelemeye alırken, Adalet Bakanlığı’nın kadro değişi- minin dışında Adli Tıp Ku- rumu’nun köklü bir şekilde yeniden yapılandırılmasını düşünüyor musunuz” soru- larõna da yanõt istedi. CHP’Lİ ÖZDEMİR, CİNAYETİ İKİ AYRI SORU ÖNERGESİYLE TBMM GÜNDEMİNE TAŞIDI Erdoğan’a Karabulut sorularõ