Katalog

CMYB C M Y B 30 MAYIS 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 İstanbul Haber Servisi - Jandarma Ge- nel Komutanlõğõ Askeri Savcõlõğõ, Erge- nekon soruşturmasõnõ yürüten savcõlardan Mehmet Murat Yönder hakkõnda Ada- let Bakanlõğõ’na suç duyurusunda bu- lundu. Jandarma Genel Komutanlõğõ Askeri Savcõlõğõ kararõnda, Jandarma Üsteğmen Muhammed Sarıkaya hakkõndaki arama kararõ nedeniyle, Ankara Cumhuriyet Savcõlarõ gözetiminde 7 Ocak 2009 tari- hinde Sarõkaya’nõn ikamet ettiği odasõn- da arama yapõldõğõnõ anõmsattõ. Kararda, soruşturmayõ yürüten İstanbul Özel Yet- kili Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn, “arama sırasında usulsüzlük yapıldığı, arama- ya katılan bazı jandarma subayların, Üsteğmen Sarıkaya’yı telefonla araya- rak ve SMS yollayarak aramadan ha- berdar ettiği ve uyardığı, bu uyarıları sonucunda da içinde suç delili bulun- ması muhtemel eşyaları gizlediği” id- diasõnda bulunduğu ve söz konusu su- baylar hakkõnda “suç delillerini gizle- mek” suçu kapsamõnda yasal işlem baş- latõldõğõ belirtildi. Konuyla ilgili görev- sizlik kararõnõn verildiğinin belirtildiği ka- rarda dosyanõn Jandarma Genel Komu- tanlõğõ Adli Müşavirliği’ne gönderildiği anlatõldõ. Takipsizlik kararõnõn gerekçesinde yer alan, “Bir gün hukuk herkese, bu arada savcı ve yargıçlara bile gerekebilir. An- cak hukuk devletinde teminatın yine üs- tün vasıflarla donanmış, metin, vakar- lı, temkinli, bilgili, tarafsız, bağımsız, hiç- bir organ, makam, merci ya da kişiden emir veya teminat almayan; tavsiye ve telkinlerle ya da peşin hükümle hareket etmeyen savcı ve hâkimler olduğu kuş- kusuzdur” ifadeleri dikkat çekti. ‘ARAMA HUKUKA UYGUN YAPILDI’ Kararda savcõ Yönder’in yazõsõnda as- keri mahalde arama yapõlõrken aramaya nezaret eden Ankara Cumhuriyet Savcõ- larõ’nõn nizamiyede uzun süre bekletildi- ği, emniyet görevlilerinin içeri alõnmadõ- ğõ, aramanõn kõsa sürede sonuçlandõrõldõ- ğõ ve arama sõrasõnda savcõlara teslim edil- meyen eşya var ise gönderilmesi yönün- de taleplerde bulunulduğu belirtildi. Ka- rarda savcõnõn bu taleplerine değinilerek, “Savcılık yazısında açıkça aramalarda hukuki usulsüzlükler yapıldığı, hatta bu usulsüzlüklerin talimat yazılarak ken- dince düzeltilmeye çalışıldığı, başarısız kalınan noktalarda ise Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı’ndan alınan yazıyla yardım istendiği anlaşılmıştır” denildi. Arama kararlarõ ile ilgili talimatlarõn An- kara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na yazõldõğõ ve muhatabõn öncelikle Ankara Cumhu- riyet Başsavcõlõğõ olduğuna dikkat çeki- len kararda “hukukun üstünlüğünün ya- ra almaması” adõna durumun incelenmesi gerektiğine karar verildiği belirtildi. Ara- malarõn hukuka uygun olarak yapõldõğõ ve savcõlarõn bekletildiğine dair herhangi bir tespitin olmadõğõnõn vurgulandõğõ ka- rarda, “Askeri mahalde yapılacak bir aramada kimlerin bulunacağının ya- sada yazılı olduğu, emniyet görevlile- rinin aramada bulunmasının gerek- mediği, aramanın kısa sürede sonuç- landırıldığı iddiasının da doğru olma- dığının anlaşıldığı, yine hakkında ara- ma kararı bulunan Jandarma Üsteğ- men Sarıkaya’nın aramaya iştirak et- mesi ve hazır bulunması için, arama sı- rasında hazır bulunan subaylar tara- fından cep telefonu ile bilgi verilmesi- nin de Cumhuriyet Savcısı’nın istemiyle olduğunun da saptandığı” ifadeleri kul- lanõldõ. ‘ADALET BAKANLIĞI DUYARSIZ KALAMAZ’ Kararda savcõ Yönder’in yazõsõnda yer alan “Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim edilmeyen eşya var ise ivedi gönderil- mesi” şeklindeki ifadesi, aramaya fiilen ka- tõlan Ankara Cumhuriyet Savcõlarõ, Yar- dõmcõ Askeri Savcõlar ve askeri makam- larõn, “sanki şüpheliye ait bulunmuş suç delillerini tutanakta tespit etmeyerek gö- revlerini kötüye kullandıkları ima edil- miştir” yorumu yapõldõ.. Kararda özetle şu ifadelere yer verildi: “Yargı organında görev yapan kişiler kendi farklı durumlarının (gördükleri işin öneminin) farkında olarak hareket etmek zorundadır. Aramayı yapan An- kara Cumhuriyet Savcıları ile görev- sizlik kararını imzalayan İstanbul Cum- huriyet Savcısı’nın sicil numaraları karşılaştırıldığında Ankara Cumhuri- yet Savcıları’nın mesleğe daha önceki bir tarihte girdikleri saptanmıştır. Ara- malarda imzaları bulunan binbaşı rüt- besindeki yardımcı askeri savcıların da yüce mesleğe katılışları anılan cum- huriyet savcısından daha eskidir. Hal böyle iken İstanbul Cumhuriyet Savcı- sı’nın sanki daha üst konumda yetkileri varmışçasına, gerekçeleri açıklandığı üzere dosya içeriğine ve Cumhuriyet savcılarınca kanuna uygun olarak tu- tulmuş resmi tutanak içeriklerine uy- mayan isnatlarla, bırakınız askeri ma- kamları, sivil ve askeri meslektaşlarını da zan altında bırakması karşısında hiç- bir makamın, bu arada kuşkusuz ki Adalet Bakanlığı’nın da duyarsız ka- lamayacağı değerlendirilmiştir.” Askeri savcõlõktan kendileri hakkõnda ‘görevi kötüye kullanma’ imasõnda bulunan Ergenekon savcõsõna suç duyurusu ‘Hukuk size de gerekebilir’ E rgenekon savcõsõ Mehmet Murat Yönder soruş- turma kapsamõnda bir üsteğmenin odasõnda ya- põlan arama öncesi ‘zanlõya haber verilerek de- lillerin yok edilmesinin sağlandõğõ’ iddiasõ ile suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunu inceleyen Jandarma Genel Komutanlõğõ Askeri Savcõlõğõ ise iddialarõ geçersiz buldu. Ayrõca görevi kötüye kul- lanma imasõnda bulunan Ergenekon savcõsõ hakkõnda suç duyurusu yaptõ. S avcõ Yönder’in iddialarõnõ soruşturan JGK Askeri Savcõlõğõ takipsizlik kararõ verdi. Kararda “suç delilleri ‘eşyalar aramada bulunmadõğõna göre, uyarõ sonucu çõkarõldõlar, gizlendiler’ faraziyesiyle kurulan bir mantõkla, kamu davasõnõn açõlmasõ için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilmiştir demek hukuken mümkün değildir” denildi. Ayrõca ‘yargõ organlarõnda görev yapanlar gördükleri işin farkõn- da olmalõdõrlar’ vurgusu yapõldõ. HATİCE TUNCER/HİLAL KÖSE Ergenekon davasõnda tutuksuz yar- gõlanan sanõk Erdal İrten, emniyet- te ve savcõlõkta verdiği, Kuvayi Mil- liye 1919 Derneği’nin “Genelkur- may’a bağlı istihbarat çalışması yapacağı” yönündeki ifadelerini red- detti. İrten, diğer sanõklarla telefon gö- rüşmelerinde geçen “ekip kurma” ifadelerini “Halı sahada maç için ekip, takım kuruyorduk” diye açõk- ladõ. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkeme- si’nce görülen davanõn 93. oturu- munda savunma yapan Erdal İrten, Kuvayi Milliye 1919 Derneği’ne, tahliye edilen sanõk Abdullah Ara- poğulları ile gittiğini dile getirdi. İr- ten’e, emniyette ve savcõlõkta “Ab- dullah Arapoğulları bana ‘Kuvayi Milliye 1919’un Genelkurmay’a bağ- lõ olduğunu, istihbarat çalõşmasõ ya- pacağõnõ, derin devlete bağlõ olduğu- nu’ söyledi. Ben de böyle hareket içinde yer almayacağımı söyleyerek ilişkimi kestim” dediği anõmsatõldõ. Bu ifadenin kendisine ait olmadõğõnõ savunan İrten, “Emniyette benim söylediklerimin dışında alıntı ya- pıldı. Bana ifadeyi okumadılar. Derneğe Arapoğulları ile merak ettiğim için gittim, ancak bu tür ko- nuşmalar yapılmadı. Derneğin Ata- türk sevdalısı insanlar ve emekli as- kerler tarafından kurulduğunu tahmin ediyorum” dedi. EKİPLER HALI SAHADA Çapraz sorguda Cumhuriyet Savcõ- sõ Mehmet Ali Pekgüzel, İrten’e Kahraman Şahin ve Abdullah Ara- poğullarõ ile telefon konuşmalarõnda geçen “ekip kurma” ifadelerine iliş- kin üst üste sorular sordu. İrten her de- fasõnda yinelediği şu yanõtõ verdi: “Sayın savcım bunda art niyet, kö- tü niyet aranmasın. Mahallemizde- ki gençlerle halı sahaya gidiyoruz. Takım, ekip yani. Milliyetçi, Ata- türk, Türkiye sevdalı gençler ol- dukları için, benim de Kuvayi Mil- liyeci olduğumu bildikleri için rica ettiler. Abdullah Arapoğulları bizi hep birlikte derneğe götürecekti. Her gün gelen şehit cenazeleri içimizi burkuyor. Dün (önceki gün) hem- şerim şehit oldu, cenazesi geldi.” Savcõ Pekgüzel ise Abdullah Ara- poğullarõ’nõn Kahraman Şahin ile İr- ten’in yanõnda görüştüğünü savuna- rak “Ordu’dan, Bafra’dan adamlar getiriyorlar, nedir bu İsrailli işa- damını kaldırmak. İsrailli işada- mının kaçırılmasından mı bahse- diliyor” diye sordu. İrten, İsrailli işadamõndan haberi ol- madõğõnõ, Abdullah Arapoğullarõ’nõn fõrõnõnõn ve kendi börek dükkânõnõn un ihtiyacõndan söz ettiklerini belirtti. Telefonda konuşulan kimlik kartõ- nõn Kuvayi Milliye Derneği kartõ ol- duğunu söyleyen İrten, ilgili soru üzerine “şekil yapmanın” güzel gi- yinmek, iyi konuşmak ve paralõ olmak anlamõna geldiğini ifade etti. ‘ART NİYET ARAMAYIN’ İrten, derneğin telefon numarasõnõn cep telefonunda “karargâh” olarak kayõtlõ olmasõnõ “art niyet aramayın” diye yanõtladõ. Savcõ Nihat Taşkın ve üye Hâkim Hasan Hüseyin Özese, “emniyette ifadesinin zorla alındı- ğına” ilişkin sorular sordular. İrten şöyle konuştu: “Eskiden karakolda dayak varmış. ‘Burada Allah yok, Peygamber izinde’ derlermiş. Şim- di dayak bırakılmış. Toplu halde sı- kıştırma, bunaltma, psikolojik ola- rak çökertme var.” İrten yerine ge- çerken, tutuklu sanõk Hüseyin Gö- rüm, İrten’i alnõndan öptü. Ergenekon davasõnda tutuksuz sanõk İrten, emniyette ve savcõlõkta verdiği ifadeleri kabul etmedi ‘Ekip halõ saha maçõ için’ İstanbul Haber Servisi - Ergenekon soruşturmasõ kap- samõnda gözaltõna alõndõktan sonra Silivri Cezaevi’ne ko- nulan gazetemiz yazarõ Prof. Dr. Erol Manisalı’nõn sol göğsünde kitleye rastlandõ. Haseki Eğitim ve Araştõrma Hastanesi Nöroloji Servisi’nde kontrol altõna alõnan ve meme kanseri şüphesi bulunan Manisalõ’ya biyopsi ya- põldõ. Sağlõk durumunun iyi olmadõğõ belirtilen Mani- salõ’nõn tedavisine devam edildiği, kesin sonuçlarõnõn ile- ri tetkiklerinin tamamlanmasõndan sonra belli olacağõ ifa- de edildi. Avukatlarõ, Manisalõ’nõn yaklaşõk 2 hafta- dõr Haseki Eğitim ve Araştõrma Hastane- si’nde bulunduğunu belirterek “Prof. Dr. Erol Manisalı’nın elle yapılan muayene sonrasında sol göğsünde bir kitle tespit edildi. İleri bazı tetkikler devam ediyor. Ultrason yapıldı, 3-4 gündür biyopsi yapılması planlanıyordu ancak biyopsi dün yapılabildi” dediler. Prof. Dr. Ma- nisalõ’ya geçen hafta yapõlan tahlil ve tet- kikler sonrasõnda beyin damarlarõnõn dör- dünde tõkanõk- lõk tespit edil- diğini bildiren avukatlar, “Bunun tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar kanın akışkanlığını etkiliyormuş. Biyopsi sırasında da kandaki akışkanlık yoğunluğu buna uy- gun olmadığı için ertelemeler yapılmıştı. İlaçlarla kontrol altına alındıktan sonra 2.5 saatlik bir ope- rasyonla biyopsi yapılabildi. Bu yapılmadan biyop- si yapmak ciddi sonuçlara neden olabilir. Tüm bu kontrollerin sürekli olarak yapılabilmesi için Prof. Dr. Manisalı hastanede tutulmaktadır” açõklama- sõnõ yaptõlar. Prof. Dr. Erol Manisalõ, geçen haftalarda Silivri Devlet Hastanesi’nden “beyin tü- morü teşhisiyle” Haseki Eğitim ve Araş- tõrma Hastanesi’ne sevk edilmiş, önce kar- diyoloji, ardõndan da nöroloji bölümüne yatõrõlmõştõ. Burada yapõlan tahlil ve tet- kiklerin ardõndan, iki defa beyin tomog- rafisi ve beyin MR’õ çekilen Manisalõ’ya “beyninde damar tıkanıklığı” teşhisi konulmuştu. Manisalõ’da daha önce de Ha- seki Hastanesi’nde koroner sorunlar ve ritim bozukluğu tespit edilmişti. Ayrõca Ma- nisalõ 2004, 2006 ve 2007 yõlla- rõnda hayati kalp ve beyin rahatsõzlõklarõ yaşamõş, iki defa kalp krizi, kis- mi felç ve konuşma bozukluğu geçir- mişti. Manisalı’ya biyopsi yapıldı DAVA DOSYASININ KİTAP YAPILMA İSTEĞİ İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, Ergenekon dava dosyasõnõn kitap halinde 350 cilt olarak basõlmasõ için 50 bin TL masraf gerektiğini belir- terek mahkemenin bu isteğine sõcak bakmadõ. İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi, Ergenekon dava dosya- sõna ait klasörlerin kitap haline ge- tirilerek, Silivri 4-5 No’lu L Tipi Ce- za İnfaz Kurumu kütüphanesine ko- nulmasõna ve sanõklarõn incelemesi- ne sunulmasõna karar vermişti. Mahkeme tutuklu sanõklarõn isteği üzerine aldõğõ kararõnõ, Beşiktaş’ta- ki İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõ- ğõ’na bildirdi. Cumhuriyet Savcõsõ Se- lim Bera Altay tarafõndan mahke- meye gönderilen yanõtta ise bugüne kadar devlet bütçesinden harcama yapõlarak dava dosyasõndan taraflara suret çõkarõlõp verilmediği ifade edil- di. Bu şekilde yapõlacak harcama so- nucu harcama yetkililerine Sayõştay tarafõndan zimmet çõkarõlabileceği di- le getirilen yazõda, “Bütün bunlara rağmen dosyanın matbaada çoğal- tılarak cezaevine konulması Mah- keme Başkanlığınızca uygun görü- lecekse, keyfiyetin bir yazıyla Baş- savcılığımıza bildirilmesi halinde gerekli ödenekler istenerek gereği- nin yapılmasına başlanacaktır” de- nildi. Savcõlõk, CMK hükümlerine göre taraflarõn dava dosyasõndan suret al- ma haklarõnõn olduğunu, ancak bu- nun masraflarõnõ taraflarõn karşõla- dõğõ ve uygulamanõn da bugüne ka- dar bu şekilde devam ettiğini anõm- sattõ. MİT’İN SAVUNMASI: Güney’in iddiaları bilgi kirliliği İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul şubesi üyeleri ve kayıp yakınları İstanbul Cumhuri- yet Başsavcılığı’na başvurarak “gözaltında kayıp” olaylarının soruşturulmalarının yeni- den açılarak Ergenekon davasına dahil edil- mesini istedi. İHD İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyeleri ve kayıp yakınları, 1990’lı yıl- larda gözaltında “kaybedilen” Ali İhsan Dağ- lı, Ali Tekdağ, Fehmi Tosun, Hasan Gülü- nay, Ayşenur Şimşek, Recai Aydın, Hüseyin Taşkaya, Ahmet Kalpar, Talat Türkoğlu, Ke- nan Bilgin, Hasan Ergul, Davut Altunkaya, Seyhan Doğan, İlyas Diril, Zeki Diril, Çayan Çiçek, Neslihan Uslu, Metin Andaç, Hasan Aydoğan, M. Ali Mandal, Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç’un dosyalarının yeniden açılması ve İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkeme- si’nce yürütülen Ergenekon soruşturmasıyla birleştirilmesi taleplerini içeren dilekçelerini dün savcılığa ilettiler. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn Başbakan izin vermediği için soruşturamadõğõ Şenkal Atasa- gun dosyasõ ile ilgili olarak MİT’in gönderdiği savunmada, Tuncay Güney’in iddialarõnõn bilgi kirliliği yarattõğõ ve maksatlõ propaganda olduğu belirtildi. İşçi Partisi Genel Başkan Yardõmcõsõ Hasan Basri Özbey, 2 Mart tarihinde eski MİT Müs- teşarõ Şenkal Atasagun hakkõnda Ankara Cum- huriyet Başsavcõlõğõ’na suç duyurusunda bu- lunmuştu. Dilekçede, Atasagun’un MİT Müs- teşarõ olduğu 2002’de ekibiyle birlikte Ergene- kon örgütünün kurucu ve yöneticileri olduğu iddia edilen 69 kişinin isminin yer aldõğõ bir şema hazõrladõğõ belirtilmişti. NTV’nin haberi- ne göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, MİT Müsteşarlõğõ’ndan görüş istedi. MİT’in savcõlõğa gönderdiği yazõda, şemanõn MİT ta- rafõndan hazõrlanmadõğõ, 2002 tarihinde müste- şarlõğa gönderilen isimsiz bir ihbar mektubu ve 6 adet CD’de ortaya çõktõğõ belirtildi. Yazõda, şöyle denildi: “Bahse konu mektup ekindeki CD’lerde yer alan Ergenekon-Lobi Projesi ve diğer belgelerin yanı sıra Tuncay Gü- ney’in iddiaları dikkat çekici bulunmuş, an- cak bir bilgi kirliliği ve maksatlı propagan- da izlenimi de edinilmiştir. Kamuoyuna mal olmuş bazı asker ve sivilleri de içermesi ne- deniyle CD’ler önemli görülmüştür. CD’le- rin tetkiki ile hazırlanan doküman, 2003 ta- rihinde Genelkurmay Başkanı’na ve Başba- kan’a gönderilmiştir.” Yazõda, Ergenekon- Lobi şemasõnõn CD’lerdeki bilgilerin kâğõda resmedilmesinden ibaret olduğu şemanõn dü- zenlenmesinde müsteşarlõğõn hiçbir eklemesi- nin söz konusu olmadõğõna da dikkat çekildi. ‘Gözaltında kayıplar davaya dahil edilsin’ Akçakoca’ya Lenin büstü DÜZCE (Cumhu- riyet) - Turizmciler Düz- ce’nin Akçakoca kõyõla- rõna vuran, Rus devrimi- nin lideri Vladimir İlyiç Lenin’in ağaç oyma büs- tünü bir yere yerleştirip, bölgeye turlar başlatma- yõ istiyor. Akçakoca Be- lediyesi Başkanvekili Ahmet Göral, yõllar önce kõyõya vuran büstün be- lediyenin depolarõnda saklandõğõnõ belirterek “Lenin’in siyasi görüşle- ri bizi ilgilendirmez. An- cak tarihi bir kişilik ol- duğu tartõşõlmaz. Büstün uygun bir yere dikilmesi- nin, turizm atağõ için iyi bir tanõtõm vesilesi olaca- ğõna inanõyoruz” dedi. TUYED Başkanõ Kerem Köfteoğlu da, büstün yerleştirilmesiyle ilçeye “Lenin turlarõ” başlaya- bileceğini söyledi. SOL GÖĞSÜNDE KİTLEYE RASTLANAN YAZARIMIZDA KANSER ŞÜPHESİ İGC’de devir teslim İZMİR (Cumhuri- yet Ege Bürosu) - İzmir Gazeteciler Cemiye- ti’nde (İGC) geçen salõ günü gerçekleştirilen olağan genel kurulda be- lirlenen yeni yönetim kurulu, görevi törenle devraldõ. Cemiyetin 1. Kordon’daki merkezinde gerçekleştirilen törende Eski İGC Başkanõ Erol Akõncõlar, görevini yeni seçilen Atilla Sertel’e devretti. Akõncõlar, ce- miyetin 63 yõllõk tarihi boyunca cumhuriyet de- ğerlerine sahip çõktõğõnõ vurguladõ. Akõncõlar, Sertel’in cemiyet bayra- ğõnõ daha da yukarõ taşõ- yacağõna inandõğõnõ söy- ledi. ‘Siyasi ve dini aşırıcılık’ konferansı İstanbul Haber Servisi - Bahçeşehir Üniversitesi’nde bugün “Siyasi ve Dini Aşõrõcõ- lõk” konulu bir konfe- rans düzenleniyor. Kon- feransa Bahçeşehir Üni- versitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yõlmaz Esmer, Columbia Üniversite- si’nden Prof. Dr. Jack L. Snyder, British Coun- cil’den Prof. Dr. Mikae Hardy, Boston Üniversi- tesi’nden Prof. Dr. Adam B. Seligman ve Müslüman Sosyal Bi- limciler Derneği Başka- nõ Dr. Anas Al-Shaikh Ali gibi birçok önemli uzman katõlõyor. Konfe- ransta Bahçeşehir Üni- versitesi bünyesinde ve Prof. Dr. Yõlmaz Es- mer’in yürütücülüğünde gerçekleştirilen “Radi- kalizm ve Siyasi-Dini Aşõrõcõlõk” araştõrmasõ- nõn sonuçlarõ da açõkla- nacak. Adli Tıp’a 40 atama ANKARA (AN- KA) -Adalet Bakanõ Sa- dullah Ergin’in CHP Mersin Milletvekili Ali Rõza Öztürk’ün soru önergesine verdiği yanõt, Hüseyin Üzmez davasõ nedeniyle sõk sõk tartõş- ma konusu olan Adli Tõp Kurumu’na AKP hükü- metleri döneminde 16’sõ asõl, 24’ü ikinci görevli olmak üzere toplam 40 personelin atandõğõnõ or- taya koydu. Ergin’in verdiği bilgiye göre 2003-2008 tarihleri ara- sõnda Adli Tõp Kurumu 6. Adli İhtisas Kuru- lu’nda 24 bin 339 görüş tanzim edildi. Bu görüş- lerin 8 bini çocuklarõn ruh sağlõğõ ve cezai ehli- yeti ile ilgili oldu.