25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 30 MAYIS 2009 CUMARTESİ 10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr ‘Sri Lanka’da 20 bin sivil öldü’ Dış Haberler Servisi - Sri Lanka’da, orduyla ayrõlõkçõ Tamil gerillalarõ arasõnda meydana gelen ve 26 yõllõk iç savaşõ sona erdiren çatõşmalarda 20 binden fazla sivilin öldürüldüğü bildirildi. İngiltere’de yayõmlanan The Times gazetesinin ele geçirdiği BM belgelerine göre, ölümlerin çoğu, sivillerin sõğõndõğõ mülteci kamplarõna hükümet güçlerinin topçu saldõrõlarõ sõrasõnda meydana geldi. Habere göre, bir BM kaynağõ, ölü sayõsõnõn daha da fazla olduğunu söyledi. K. Kore yine füze denedi Dış Haberler Servisi - Son günlerde peş peşe füze denemeleri yapan Kuzey Kore’nin, dün de bir füze fõrlattõğõ bildirildi. Güney Kore’nin Yonhap haber ajansõ, Kuzey Kore’nin doğu kõyõlarõnda kõsa menzilli bir füze denemesi yaptõğõnõ duyurdu. Kuzey Kore ise “BM Güvenlik Konseyi tarafõndan kõşkõrtõldõğõ takdirde savunma amaçlõ başka önlemler alacağõ” uyarõsõnda bulundu. BM Güvenlik Konseyi’nin, Kuzey Kore’nin nükleer denemede bulunmasõnõn ardõndan bu ülkeye yönelik yaptõrõmlarõ ele aldõğõ toplantõsõndan sonra yapõlan açõklamada, “zamana ihtiyaç olduğu” belirtilerek görüşmelerin haftaya sarkacağõ mesajõ verildi. Kabile çatışması: 244 ölü Dış Haberler Servisi - Sudan’da iki kabile arasõnda çõkan bir çatõşmada, 75’i olaya müdahale etmeye çalõşan polisler olmak üzere 244 kişi öldü. İçişleri Bakanlõğõ, hafta başõnda meydana gelen olayda, Misseriya kabilesinden 89, Rizeigat kabilesinden de 80 kişinin yaşamõnõ yitirdiği belirtildi. İki kabile arasõnda bölgedeki su kaynaklarõ ve otlaklarõ kimin kontrol edeceği konusundaki anlaşmazlõk bulunuyor. Enformasyon Bakanõ Ali Kuku ise küçük bir kavganõn yol açtõğõ çatõşmanõn, bu boyuta ulaşacağõnõ beklemediklerini, durumun kontrol altõna alõndõğõnõ ve olayõn soruşturulduğunu bildirdi. çõlõmdan Rusya kârlõ çõktõÖZGÜR ULUSOY Galatasaray Üniversitesi Ulus- lararasõ İlişkiler Bölümü’nden Yard. Doç. Dr. Ali Faik Demir, Ba- rack Obama’nõn iç kamuoyunda Er- menileri küstürmeden Türk-Ermeni ilişkilerini geliştirme isteğinin bekle- diği gibi sonuçlanmadõğõnõ, bundan belki de en kârlõ çõkan ülkenin Rusya olduğunu söylüyor. Ali Faik Demir, Cumhuriyet’in sorularõnõ yanõtladõ. - Kafkaslar’da nasıl bir hare- ketlenme söz konusu? Bir şeyler değişiyor mu? Ya da bu değişimi kimler istiyor? ALİ FAİK DEMİR: Özellikle ABD Başkanõ Obama’nõn Türkiye ziyaretiyle birlikte sadece Türkiye’de değil ama dünya kamuoyunda da Kafkasya ön plana çõkmõştõr. Bunun farklõ sebeple- ri vardõr. Hareketlenme, başka bir ifa- deyle Kafkaslar’daki denge ya da den- gesizlik sorunu, 2008 başõndan itibaren ortaya çõkmõş, Ağustos 2008’deki Gür- cistan kriziyle had safhaya ulaşmõştõr. Bu aşamada bu bölgede Batõ ile Rus- ya’nõn nüfuz mücadelesi hõzlõ bir seyir izlemiştir. Abhazya ve Güney Osetya uluslararasõ ilişkilerin odağõna yer- leşmiştir. Bir bakõma kõsa süre sonra dengesizliğin dengesi bölgede oluş- muş ve kõsmi bir sessizlik devresi başlamõştõr. Obama’nõn ziyareti, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde- ki açõlõm girişimleri ve bölgenin en temel sorunlarõndan olan Dağlõk Karabağ konusundaki girişimler, son aşamadaki yeni hareketlen- menin nedenlerini teşkil etmiştir. Değişim ya da değişmezliğin kim- lerce ve neden istendiğini çõkarlar ve dengeler belirliyor. - ABD’nin Ermenistan konu- sundaki ısrarı yalnızca 24 Ni- san’dan mı kaynaklanıyordu yoksa bölgeye yönelik politikaları açısından da mı önem taşıyor? Başkan Obama’nõn ziyaretinde birçok konunun yanõnda Erme- nistan-Türkiye ilişkileri de günde- me gelmiş ve başkanõn soykõrõm konusuna nasõl değineceği, 24 Ni- san’da ABD’de nasõl bir söylem kullanacağõ tartõşõlmõştõr. TBMM’deki konuşmasõ sõrasõn- da geçmişle yüzleşmek konusun- da ABD’yi örnek göstererek Er- menistan ile açõlõm ve soykõrõm ko- nusundaki göndermeleri birçok kesimin tepkisini çekmiştir. Oba- ma’nõn Türkiye’de yaptõğõ konuş- ma eş anlõ olarak, Türkiye, Erme- nistan ve diyasporadaki, özellikle de ABD’deki Ermenileri de hedef almõştõr. ABD’nin bu çerçevede Kafkasya po- litikasõnõn dõşõnda bir yer tutan soykõ- rõm, doğal olarak bölge politikasõna da büyük etki yapmaktadõr. İç kamuoyu- na yönelik davranõşlar Kafkasya’daki dengeleri de etkilemiş, Türkiye-Erme- nistan açõlõmõ hedeflenirken Türkiye- Azerbaycan ilişkileri bozulmuş, Azer- baycan Rusya ile bir yakõnlaşmaya yöneldiği izlenimini yaratmõş, enerji ko- nusu ve bu çerçevede Nabucco yeniden ve farklõ şekilde ele alõnmõştõr. Açõkçasõ Obama’nõn iç kamuoyunda Ermenile- ri küstürmeden Türk-Ermeni ilişkilerini geliştirme isteği hiç de beklediği gibi so- nuçlanmamõş, bölgede olumsuz ve gü- ven zedelenmesine neden olan bir rüz- gâr esmiş ve bundan da belki de en kâr- lõ Rusya çõkmõştõr. ‘Ermenistan Rusya’nın en sadık müttefiği’ - ABD açısından Ermeni mese- lesi, “çökmüş bir Tiflis yönetimi” karşısında giderek artan Rusya nüfuzuna karşı bir denge arayışı- nı ifade ediyor mu? - ABD’nin son politikasõ bir anlam- da bölgedeki yandaşlarõnõ da kaptõr- masõna neden olmuş denebilir. Saa- kaşvili iktidarõnõn sonunu kestirmek ko- lay değildir. Ancak kõsa vadede Saa- kaşvili krizi geçiştirse de bundan son- raki dönemde Gürcistan’da yeni li- derler ve dengelerin ortaya çõkacağõ açõktõr. Ermenistan ise bölgede Rus- ya’nõn en sadõk müttefikidir. ABD’de Ermeni diyasporasõnõn varlõğõ önemli olmakla birlikte, bölge dengeleri Er- menistan’õ Rusya ile yakõn ilişkiye zorlamaktadõr. Özellikle Gürcis- tan’daki Javakheti bölgesindeki Er- meni nüfus ve yine Abhazya’daki Er- meni gruplar bir anlamda Rusya ile ilişkiler açõsõndan belirleyici olabilir. Son olarak ABD tarafõndan Türki- ye’ye yapõlacak baskõ da Ermenis- tan’õ Rusya’dan uzaklaştõrmayacak- tõr. ABD açõsõndan önemli ve stratejik bir devlet olan Azerbaycan ise Tür- kiye’nin Ermenistan açõlõmõ ve ABD’nin tutumu ardõndan Rusya’ya yaklaşma sinyalleri vermiştir. Oba- ma belki de yanõna Ermenistan’õ al- mak isterken bir anlamda Azerbay- can’õ kaybedecek duruma düşmüştür. Osetya ve Abhazya konusunda çok da etkin olamayan ABD, Karabağ’da ay- nõ politikayõ izlerse bölgede çok zayõf bir pozisyona düşebilecektir. - Rusya başından itibaren Er- menistan-Türkiye ilişkileri ko- nusunda destekleyici bir yak- laşım içindeymiş gibi. Bu ne kadar samimi? Bir dönemler “arka bahçesi” bugün ise “komşu eski bahçe- si” olan Kafkasya, Rusya için na- sõl önemliyse, Kafkasya’da da aynõ şekilde eski patron, bugün- kü komşu Rusya yadsõnmaz bir öneme sahiptir. Karabağ’õn çö- zümü sürecinde iki tarafõ mem- nun edecek bir çözüme yardõmõ Rusya’yõ bölgede çok güçlendi- rebilir. Ermenistan’da düşen Rusya yanlõlõğõ artabilir, gittik- çe Batõ yanlõsõ olan Azerbaycan, Rusya ile daha yakõn bir ilişki sürdürebilir. Rusya, Azerbay- can, Ermenistan ve İran aksõnõn kurulmasõ Avrupa için tam bir Çin Seddi olur ve enerji, özellikle doğalgaz açõsõndan Rusya’nõn etkisi çok daha artar. Bugün Nabucco için başta Kuzey Irak doğalgazõ olmak üzere arayõşlar boşa değildir. Açõkçasõ son bir yõl içindeki kriz ve gerginlik döne- minden en kazançlõ çõkan aktör, hem bölge ülkeleriyle ilişkileri, hem de uluslararasõ platformda- ki dengeler açõsõndan büyük oranda Rusya olmuş gibi gö- zükmektedir. A Yard. Doç. Dr. Demir’e göre Obama’nõn açõlõm girişimi Kafkasya’daki dengeleri değiştirdi Son gelişmelerin, Kafkasya’daki dengeleri etkilediğini ifade eden Yard. Doç. Dr. Ali Faik Demir’e göre, Türkiye-Ermenistan açõlõmõ hedeflenirken Türkiye-Azerbaycan ilişkileri bozuldu, Azerbaycan Rusya ile bir yakõnlaşmaya yöneldiği izlenimi yarattõ. Gürcistan’ın başkenti Tiflis’te, Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili karşıtı protestocular ve polis önceki gün yine karşı karşıya geldi. Parlamento binası önünde konser hazırlığı için toplanan muhalif grubun, bölgede çekim yapan sivil polislerle tartıştığı ve ardından olay yerine gelen polis ekipleriyle kavgaya tutuştuğu kaydedildi. Çıkan çatışmalarda bıçaklanan 3 polis memurunun durumunun ağır olduğu bildirildi. Muhalefet temsilcileri, sivil giyimli ve maskeli kişilerin kendilerine saldırdığını öne sürerken İçişleri Bakanlığı, parlamento önünde çekim yapan görevlilerin protestocular tarafından alıkonulduğunu iddia etti. (Fotoğraf: REUTERS) TÜRKİYE’NİN TUTUMU ‘İyi niyet gösterene el uzatılmalı’ - Türkiye’de de Ermenistan açılımı konusunda 24 Nisan arifesinde ve hemen sonrasında esen hava değişmiş gibi görünüyor. DEMİR - ABD’deki yeni yönetimin seçim öncesi açõklamalarõ, AB ile ilişkilerin kimi zaman dikte ettiği politikalar, AKP’nin bölgesel açõlõm ve etki yaratma hedefleri gibi birçok faktörün birleşmesiyle 22 Nisan gece geç saatlerde açõklanan ikili ilişkilerdeki yol haritasõ gündeme bomba gibi düşmüştür. Sõnõrlarõn açõlmasõnõn önkoşulsuz olarak gündeme gelmesi, Karabağ’õn arka plana atõlmasõ, Kafkasya’da bir açõlõm hedefleyen Türk hükümetini tam aksine bölgedeki en önemli müttefiki Azerbaycan ile karşõ karşõya getirmiştir. Ermenistan ile görüşmelerin uzun zamandõr İsviçre’nin de katõlõmõyla sürdüğü bilinmekle birlikte açõklamanõn 22 Nisan’da yapõlmasõ biraz düşündürücüdür. Tabii ki barõşõn ya da uzlaşmanõn 24 Nisan’da olmasõ arzulanabilir bir gelişme olabilir. Bu açõklamanõn iki ülkenin kamuoyunda da tepkiyle karşõlanmasõ, hatta Ermenistan’da hükümet ortağõnõn ayrõlmasõyla sonlanmasõ dikkatle izlenmelidir. - Türkiye, Azerbaycan’ı “kırmadan” Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirmesi konusunda nasıl adımlar atabilir? Türkiye’nin Kafkasya’da bölgesel ve dikkate alõnan bir aktör olmasõ için öncelikle dõş politikasõnda güvenilir, sürekli ve istikrarlõ bir çizgi izlemesi ve değişimi ya da açõlõmõ bu doğrultuda yapmasõ gerekmektedir. Bu çerçevede Türkiye’nin yanlõş anlaşmalara izin vermemesi ve politikasõnõn sürekliliğine ve inanõlõrlõğõna dikkat etmesi kaçõnõlmazdõr. Azerbaycan’a Karabağ sorunu çözülmeden Ermenistan sõnõrõ açõlmayacak denirken aynõ zamanda Ermenistan’a önkoşulsuz sõnõrlarõn açõlmasõnõn tartõşõlabileceği söyleniyorsa, ilgili taraflarda bir güvensizlik doğabilecektir. Türkiye geçmişteki dostlarõna ve kardeşliğine sadõk kalmalõ, ancak açõlõm için düşmanlõklardan vazgeçen, iyi niyetle el uzatan devletlerle de ilişkilerini geliştirmelidir. iflis’te çatışmaTT ALPASLAN ÖZDOĞAN KADİR MANGA SİNAN CEMGİL NURHAK / 31 MAYIS 1971 Unutulmayacaklar 31 Mayıs 2009 Pazar - Saat 12.00 Karacaahmet Mezarlığı Zeynep Kamil Girişi YOLDAŞLARI İletişim: 0536 620 28 38 BAŞSAĞLIĞI Çalõşma arkadaşõmõz Ramazan Aktuğ’un babasõ YUSUF AKTUĞ vefat etmiştir. Merhuma rahmet, arkadaşõmõza ve ailesine başsağlõğõ dileriz. CÇalõşanlarõ Sevgili Eşim ve Babamõz SAYGUN GÜNAY Seni hep özlediğin memleketin Konya-Ereğli’de sonsuzluğa uğurluyoruz. Biliyoruz ki ölümsüz olan sadece sevgidir. Kalbimizde hep yaşayacaksõn! NADİR, SEYFİRUZ, ECEHAN BANU, ELİF NESLİHAN, JİLBER, MEHMET ERKAN, CEM 8 HAZİRAN 2009 PAZARTESİ SAAT: 20.00 Bu ülkenin aydınlık insanları size Cumhuriyet yakışır CUMHURİYET OKURLARI GELENEKSEL YAZ BULUŞMASI ONUR KONUKLARI MUSTAFA BALBAY EROL MANİSALI 24 OCAK 2009 8 MART 2009 Yer: REVAN HARREM (Eski KAZABLANKA ) Refik Saydam Cad. No: 15/A Tepebaşı / Beyoğlu - İstanbul İletişim: Türkan Erkin - Mennan Esener 0537 871 82 34 - 0533 438 50 22 Lütfen yerinizi ayırınız. www.cumok.org İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI “BALBAY ve MANİSALI ÇIKACAK YİNE YAZACAK” ÇAĞRI Yurdumuzda emperyalist sömürü düzeninin zincirlerini kırmak için yola çıktığı kavgada, yiğitçe toprağa düşen devrimci kardeşimiz SİNAN CEMGİL’i yitirişimizin 38. yıldönümünde 31 Mayıs 2009 PAZAR günü saat 12.00’de Karacaahmet Mezarlığı’nda gömütü başında anmak üzere, mezarlık girişinde buluşuyoruz. Tüm üyelerimiz, dostlarımız ve halkımız çağrılıdır. 68’liler Birliği Vakfı Yönetim Kurulu İletişim: 0532 325 85 90 – 0532 281 54 54 www.68lilerbirligi.org 31 Mayıs 2009 Saat 12.00 CANLARIMIZIN uğruna canlarını verdikleri “Tam Bağımsız ve Gerçekten Demokratik Türkiye Mücadelesinde” yiğitçe toprağa düşümünün 38. yıldönümünde 68 Gençliğinin Önderlerinden SİNAN CEMGİL’i 68’LİLER, CUMOK’LAR ve 2009 GENÇLİĞİ olarak gömütü başında anmak; saygı sunmak için buluşuyoruz. SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ Yer: Karacaahmet Mezarlığı Ana Girişinde Saat 11.30’dan itibaren toplanıyoruz. İletişim: 0532 281 54 54 - 0532 556 65 12 0536 739 02 29 - 0554 303 76 89 CUMOK İSTANBUL ÇAĞRISI www.cumokistanbul.org 27 Mayıs 1960’ın 49. Yıldönümünde, kafası karışmış “sözde demokrat”lara diyoruz ki; 27 MAYIS BİR DEVRİMDİR! Bu açık gerçeği göremeyenler, üç askeri harekâtın tarihsel sonuçlarına, halka etkilerine baksınlar: 27 Mayıs; halk hareketine dayalı bir devrimdir! Ürünü 1961 Anayasası’dır. ABD işbirlikçilerini yargılamış, mahkûm etmiştir; ülkenin her yönden önünü açmış, Türkiye’yi ileri götürmüştür. 12 Mart; önce 1961 Anayasası’na saldırıp, ABD ve yandaşlarına özgürlük verip, halka zulmetmiştir. Binlerce aydın, öğrenci ve işçiyi ezip, hapse atmış; Deniz, Yusuf ve Hüseyin’leri haksız biçimde idam etmiş Türkiye’yi geri götürmüştür. 12 Eylül; Türkiye’yi silindir gibi ezerek sınırsız borçlanmayla, dinsel gericiliğe, ABD-AB emperyalizmine teslim etmiştir. Ürünü olan 1982 Anayasası ortadadır. Sadakaya teslim milyonlara dayanarak Türkiye’yi karanlığa, geriye götürmüştür. Aradaki farkı görmek için aklına ipotek koymamış ve ruhunu satmamış bir yurttaş olmak yeterlidir! CUMOK İSTANBUL UYARISI www.cumokistanbul.org
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle